You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
"Y���nlar ayaklan�yor ve 'Ya�a!' diye hayk���yorlar.<br />
"Çünkü büyük bir edebiyat do�uyor.<br />
"Galeyan var!<br />
"Ka����z, yol veriniz!"<br />
"Nâz�m Hikmet, dünya edebiyat�nda kendine çok has bir nev'in yarat����� olmu�tur. O ne bir fantezi heveslisi, ne bir<br />
garaipperest, ne de yeni moda müptelas� bir edebiyat züppesidir.<br />
"O, sadece, a�lamayan ve hayk�ran, zekâs���n malzemesini eski insanl�ktan ald��� halde, çat����� yeni bir teknikle<br />
kuran, ona müstakbel dünyalar�n rengini veren büyük bir kafa mimar���r. En yeni binalarda kullan�lan ta�lar da bu<br />
dünya kadar eskidir. Nâz�m bilir."<br />
Peyami Sefa Bey gençleri "saman kar���k hamurla" beslenmi� olduklar��� söyleyerek a����layan Yakup Kadri Beye<br />
ise, "Biz Sizden De�iliz" diye kar����k veriyordu :<br />
��imdi de Büyük Harpte yedikleri tereya��� ekmeklerle iftihar etmeye ba�lad�lar. (...)<br />
"Büyük Harpte ve Sakarya'da memleket kap���ndan dü�man� kovan gençli�in yüzüne do�ru kokmu� a��zlar��� açarak<br />
ge�iriyorlar ve ya�ma sofralar�nda ziftlendikleri havyar�n, içtikleri �ampanyan�n hasreti ile mest olarak bütün bir<br />
kahraman gençli�e bühtanlar savuruyorlar. (...)<br />
"Büyük Harpte yüz binlerce genç saman ekme�i yiyerek sarar�p solarken, onlar, Alp da�lar���n ceyyit havas� ile on<br />
dört kilo artm��larsa, gençli�in bu feragat� kar����nda, utançlar�ndan ölünceye kadar iki büklüm durmal� idiler."<br />
Yakup Kadri Bey bunun üzerine, 16 Haziran 1929 tarihli "Milliyet" gazetesinde, bir aç�klama yapmak gere�ini<br />
duydu :<br />
"Benim o makalemde bahsetti�im gençlik ile bugün Darülfünun'da okuyan gençlik aras�nda hiçbir münasebet<br />
olamayaca���� Türkçe bilen her ferd ilk bak��ta anlard�. (...)<br />
"Bu avarelerin ba�� üstünde acayip, müthi� ve u�ultulu bir cinnet havas� esiyor. Ç�kard�klar� yaygaradan kulaklar<br />
��kan�yor; her biri karg�dan at�n üstüne binmi�, ellerinde kam��tan birer m�zrak, sa�a sola sald���yorlar, zavall� ücra<br />
edebiyat arsas�nda tozu dumana kat�yorlar; göz gözü görmüyor.<br />
��kide bir : 'Varda, çekilin, biz geliyoruz!' naralar�.<br />
"Buyurun gelin. Edebiyat arsas� o kadar tenha ki, burada pek-âlâ deliler ve garipler için de bar�nacak bir kö�e<br />
bulunur.<br />
"Ne gelen var, ne giden!<br />
"Yine 'Varda, çekilin, biz geliyoruz!' naralar�. Biçarelerin muhayyilesi o kadar bozuk, o kadar hasta ki, önlerinde<br />
kesif bir ordu, onlar� yürümekten alakoyuyor vehmindedirler.<br />
���te �imdi dü�ünün, bunlarla Darülfünun gençli�inin ne münasebeti olabilir? Bunlarla, bütün yar�na ait ümitlerimizi<br />
kendilerine tevdi etti�imiz Darülfünun gençli�i �öyle dursun, hatta en umumi manas� ile her s���f Türk gençli�inin<br />
hiçbir alakas� olmamak laz�m gelir."<br />
On bir gün sonra, 27 Haziran 1929 tarihli "�kdam" gazetesinde, Yakup Kadri Beyle yap�lm�� bir konu�ma<br />
yay�mland�. Bu konu�mada do�rudan Nâz�m'�n ki�ili�ine sald�����yordu :<br />
"Baz�lar� ipten ve kaz�ktan kurtulmu� ka�arl� sab�kal�lard�r. Bunlar�n içinde öyleleri varm�� ki, daha yirmi be� ya��na<br />
basmadan hayatlar���n en güzel ça���� zindan kö�elerinde çürütmü�lerdir. Bir k�sm� ise komünist çekalar���n Türk<br />
�rkda�lar�����n kan� ile bulanm�� ellerini öpmeyi ve onlara dair kasideler terennüm etmeyi bir mai�et vas�tas� haline<br />
koymu�lard�r.<br />
"Anadolu harbi s�ras�nda dü�mana kar�� ç�kmaktan ürkerek, Maarif Vekâleti'ni doland�ran ve çald�klar� para ile<br />
Karadeniz'i a��p bol�eviklere iltihak eden iki vatans�zdan bir tanesi �imdi Ak�am gazetesinin sütunlar�nda bir halay�k<br />
ismi ve bir halay�k �ivesiyle, bir nevi ortaoyunu soytar����� yaparak, halk� güldürmeye çal���yor. (...)<br />
"Yaln�z hayas�zl�ktan ve k�skançl�ktan kuvvet alan bu gibi taarruzlardan, gözümün önüne gelen manzara �udur :<br />
"Eski �stanbul'un viranelikleri aras�ndan kendi halinde bir adam i�ine giderken, ans���n bir sürü aç ve uyuz köpe�in<br />
hücumuna u�rar. Elindeki bastonunu, bu pis deriden ve k���k kemikten mahlukat�n üzerine indirir, indirir. Fakat<br />
köpekler, gene sald����lar�na devam ederler; çünkü açl���n ve kuduzlu�un verdi�i bir fena ate� bunlardaki hayvani<br />
hassasiyeti de iptal etmi�tir."<br />
Bunun üzerine Nâz�m Hikmet "Resimli Ay"�n Temmuz 1929 say���nda "Cevap" adl���iirini yay�mlad�. De���ik<br />
sesiyle belleklere kaz���p dillerden dü�mez olan bu yergi �iiri �öyleydi :<br />
Behey!<br />
Kara boynuz gibi ka���<br />
mukaddes Apis ba���<br />
adam;<br />
Behey!<br />
Kara maça bey!<br />
Sen �iirin asil kamusuyla konu�uyorsun,<br />
ben asaletten anlamam.<br />
�apka ç�karmam konu�tu�un dile,