06.08.2013 Views

T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ...

T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ...

T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

kaygısı bile gütmeden var olmuş ve günümüz tiyatrosunu derinden etkilemiştir.<br />

Absürt tiyatronun ilke ve kuralları belirlenmemiş, bu akım içinde yer alan yazar ve<br />

yönetmenlerin üslupları absürt tiyatro ile ilgili genel bir kanaat oluşturulabilmesini<br />

sağlamıştır.<br />

Absürt tiyatronun kaynağı Fransız gerçek üstücülüğüne dayanmaktadır. İlk<br />

olarak Fransa ve diğer Avrupa ülkelerinde ardından ABD’de yaygınlık kazanmış olan<br />

absürt tiyatro, Jean Louis Barrault, Roger Plancher gibi yönetmenler ve Samuel<br />

Beckett, Eugene Ionesco, Jean Genet, Horold Pinter, Edward Albee gibi yazarlar<br />

tarafından benimsenmiştir.<br />

Martin Esslin, absürt drama tanımını yaparken Camus’ den yola çıkarak;<br />

“insan durumunun saçmalığının verdiği metafizik acının dramı” açıklamasını yapmış,<br />

Ionesco’nun, Beckett’in, Genet’nin, Albee’nin oyunlarında bu dramın nasıl<br />

yaşandığını göstermiştir.<br />

Günümüz tiyatrosuna yaklaştıkça tiyatronun yaşadığı evrimlerin sürekli olarak<br />

bulunduğu politik ve ekonomik ortamdan etkilendiğini ve bugünde 21. yy.<br />

sorunlarının tiyatro sanatını biçimlendirdiğini görmekteyiz. İkinci dünya savaşı<br />

sırasında oluşan ve devam eden toplumdaki yabancılaşmışlığa çare<br />

bulunamamaktadır. Ahlak değerleri, akıl ve mantık ölçüleri, din kuralları, hatta<br />

estetik ölçüler dahi sömürü ve baskının yarattığı bir ortamda değerlendirilmekte ve<br />

bu ortama uyum sağlayabilen insan “modern insan” olarak tanımlanmaktadır.<br />

Günümüz tiyatrosunu “cansız, kurumuş, heyecan vermez” olarak tanımlayan ve<br />

eleştiren Peter Brook bu tiyatroya “ölümcül tiyatro” adını vermiştir. Peter Brook<br />

ölümcül tiyatronun, renk ve cümbüş tuzağı ile seyirciyi çekse bile gerçek bir<br />

gereksinimi karşılamadığını ve aldatmaca bir ilgiyi sömürdüğünü ifade<br />

etmiştir(Şener,2000; 389).<br />

Tiyatro sanatının 19. yüzyıldan günümüze kadar ki sürecinde görüyoruz ki<br />

tiyatro sanatı oldukça hızlı değişimler yaşamıştır. Bu değişimleri tiyatro sanatının<br />

biçimsel yönü ile değerlendirdiğimizde gerçekçi akım sonrasındaki bütün düşünceler<br />

görüntü dilinde yeni anlatım olanakları aramaya yönelmiş ve her defasında tiyatro<br />

sanatının görsel yanı ile ilgili kuramlar saptanmıştır. Çalışmamızın amacı olan<br />

fiziksel tiyatronun betimlenmesi ile ilgili kuramsal literatürün oluşturulmaması,<br />

Absürt tiyatronun çıkış döneminde kuramsallaştırılmamasıyla benzer paralellikte<br />

değerlendirilebilir. Yukarıda özetlemeye çalıştığımız tiyatronun tarihsel süreci içinde<br />

20

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!