19.07.2013 Views

çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı ...

çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı ...

çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ilgilendirme kapsamında bankaların, kamuoyuna, ana sermaye, katkı sermaye ve<br />

üçüncü kuşak sermayelerinin düzeyleri, sermayeden düşülen kalemleri ve toplam<br />

kullanılabilir sermaye tutarları hakkında bilgilendirilmesi gerekmektedir. Niteliksel<br />

bilgiler ise, daha çok bankanın kullandığı muhasebe yöntemleri ya da risk ölçüm gibi<br />

uygulamaya ilişkin bilgiler vermeyi hedeflemektedir (Basel Committe, 2001: 15).<br />

5.5. Basel I ve Basel II Kriterleri Çerçevesinde Türk Bankacılık Sektörü<br />

Türk mali sistemi, 1980 öncesinde, bankaların ağırlıkta olduğu, para ve menkul kıymet<br />

piyasalarının gelişmediği ve yeterince kurumsallaşmamış bir sistemdi. Bankacılık<br />

sistemine girişlerin önünde kısıtlamalar bulunmaktaydı. Mevduat ve kredi faiz oranları<br />

kontrol altında tutulmakta ve enflasyon nedeniyle çoğunlukla negatif değerler<br />

almaktaydı. Kambiyo kısıtlamaları vardı ve gerçek kişilerin döviz bulundurma hakları<br />

yoktu. Tercihli krediler yoluyla kimi sektörler desteklenmekteydi. Vergiler,<br />

disponibilite ve zorunlu karşılık uygulamaları nedeniyle aracılık maliyetleri yüksekti<br />

(Binay ve Kunter, 1999: 4). İthal ikameci kalkınma stratejilerinin 1970’li yılların<br />

sonunda terk edilmesinin ardından, 1980 yılında, piyasa ekonomisine dayalı, dışa<br />

açılmayı ve ihracatı esas alan yeni bir kalkınma stratejisi benimsenmiştir. Bu yeni<br />

strateji mali sistemin de serbestleşmesini zorunlu kılmıştır (TBB, 1997a: 3).<br />

5.5.1. Türk Bankacılık Sisteminde Basel I Kriteri Uygulanana Kadar Yürürlükte<br />

Olan Düzenlemeler<br />

Türk bankacılık sisteminde sermaye yeterliliği konusunda, 1980’li yıllara kadar olan<br />

dönemde 2243, 2999 ve 7129 sayılı bankalar kanunlarına bağlı olarak çıkarılan<br />

yönetmeliklerle düzenlemeler yapılmıştır. 1933 yılında yürürlüğe giren 2243 sayılı<br />

Bankalar Kanunu, bankaların mevduat kabul edebilmeleri için sahip olmaları gereken<br />

sermaye tutarını, ilk tesis masrafları hariç tutulmak üzere, bankanın faaliyet gösterdiği<br />

yerin nüfusu ile ilişkilendirmiştir. Bu kanuna göre, bankalar ödenmiş sermayeleri ile<br />

ihtiyat akçeleri toplamlarının (sermaye) 500 bin TL’nin üzerinde olması durumunda,<br />

ancak bu tutarın beş katı kadar tasarruf mevduatı kabul edebileceklerdir.<br />

183

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!