çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı ...
çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı ... çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı ...
sağlanacak ve operasyonel sermaye yönetiminde etkinlik için Sarbanes Oxley'deki içsel kontrol birimleri kullanılacak. İkinci ve üçüncü aşama ise şeffaflığı ve raporlamayı içeren uygulamalardan oluşmaktadır. Yeni prosedürler kurumlara gözden geçirme sürecini basitleştirerek ve banka kaynaklarını katma değer üretecek etkinliklerde kullandırarak, düzenleyicilerle daha kolay çalışma imkanı sağlamaktadır. Herkes tarafından gözlemlenebilecek veriler ise hisse senedi fiyatlarını artıracak ve firmanın rakiplerinden farklı yönlerinin daha belirgin bir biçimde ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Bu iki aşamadaki anahtar gereksinimleri ise; ulusal düzenleyicilerle daha yakın ilişkilerde bulunmak, sermaye değerlendirme sürecinde daha yaratıcı olmak ve tüm finansal kuruluşlar için getirilen standart raporlama sistemlerini kullanmak şeklinde sıralanabilmektedir (Hanley, 2004: 1). Basel Komitesi temel konu olarak bankalarda risk yönetimine odaklanmakta ve dolayısıyla da bankacılık sisteminde bilinçli bir risk yönetimi kültürü oluşturmaya çalışmaktadır. Risk yönetimi kültürü oluştuktan sonra, bankacılık sistemi çok daha verimli hale gelecek, piyasanın korunması yolunda daha doğru bir yapıya bürünecek, niteliksel ya da sayısal herhangi bir sorun ortaya çıktığında, bu sorun risk yönetimi tarafından hızlı bir şekilde teşhis edilebilecektir. Basel II ile birlikte diğer firmalar gibi bankalar da sermaye durumlarını yeniden gözden geçirmek zorundadırlar. Eğer bankalar, Basel II önerisinde açıklanan gelişmiş metotları, risklerinin ölçümünde kullanmıyorlarsa, bankaların sermaye ihtiyaçları katlanarak artacaktır. Bunu da, firmalara kullandırdıkları kredi maliyetlerine yansıtacaklardır (TBB, 2004c: 2). Basel II ile birlikte bankaların, kredi kullandırırken bu kredinin firmaya yansıtılacağı maliyeti hesaplamak için kullanacağı yöntemlerden biri olan Standart Yöntem altında, bankaların bir firmanın kredisi için ayrılması gereken sermayeyi tespit ederken, firmayı “perakende” ya da “kurumsal” olarak sınıflaması gerekmektedir. Bankalar kurumsal portföydeki firmalar için bağımsız uluslararası derecelendirme kuruluşları tarafından verilmiş notu ile belirlenen kredi değerliliğini kullanacaklardır. Perakende portföyde yer alan firmalar için ise herhangi bir dış derecelendirme notu söz konusu olmayıp, bu firmalara standart % 75 risk ağırlığı uygulayacaklardır (TBB, 2004c: 2). 170
Mevcut sistemde (Basel I), özel sektör firmalarına verilen krediler risk yapısına bakılmaksızın, teminat yapısı dikkate alınarak büyük oranda % 100 risk ağırlığına sahipken, Basel II’deki standart yöntem altında kurumsal portföydeki firmaların risk ağırlığı firmaların kredi notuna bağlanmıştır. Mevcut uygulamadan farklı olarak, yeni öneri paketi (Basel II) bankaların sermaye yeterlilik oranını hesaplamak üzere kendi iç risk derecelendirme sistemlerini kullanabilecekleri içsel derecelendirme metodunu geliştirmiştir ve belirli bir geçiş aşamasından sonra bankalarca bu metodun uygulanmasını önermektedir. İçsel Derecelendirme Yöntemini (IRB) kullanacak bankalar kendi risk değerlendirmelerine göre varlıklarına risk ağırlığı saptayabilecekleri için sermaye karşılıkları optimum seviyede ayrılacaktır. Bu nedenle içsel derecelendirme yaklaşımında (IRB) banka kendi içsel derecelendirme kriterlerine göre firmaları değerlendirdiği için sermaye yeterliliğinin hesaplanmasında riske karşı duyarlılık standart yaklaşıma göre daha yüksektir (TBB, 2004c: 2). Mevcut standart ile ilgili bu gelişmeler, standardın çerçevesinin ve ağırlık noktalarının bankacılıkta yaşanan dönüşüme paralel olarak güncelleştirilmesi ihtiyacını doğurmuştur. Komite, 1999 yılı Haziran ayında yeni sermaye yeterlilik standardının (Basel II) ilk taslağını yayınlamıştır. Yeni standart temel SYR’nin hesaplanmasında daha esnek ve riske daha duyarlı bir model önermenin yanında, bankacılıkta gözetimin önemi ile piyasa disiplinine vurgu yapmaktadır. Tablo 6’da Basel I ve Basel II’yi kapsadıkları riskler ve risk ölçüm yöntemleri ile yapısal özellikleri açısından karşılaştırmaktadır. 171
- Page 139 and 140: giderilememesi halinde, büro malik
- Page 141 and 142: 4.4. İngiltere’de Bankacılık G
- Page 143 and 144: Kuruluş, bankacılık yapma yetkis
- Page 145 and 146: piyasalar yardımıyla şirketlerin
- Page 147 and 148: • Komisyon Üyesi; FSC başkanı
- Page 149 and 150: Kurulduğu yıl Eyalet Bütçesi‘
- Page 151 and 152: 4.7. Japonya’da Bankacılık Göz
- Page 153 and 154: mevduatların sigorta kapsamına al
- Page 155 and 156: • Maliye Bakanlığı, bu Kurulda
- Page 157 and 158: 4.8. Özet • Kalkınma Politikala
- Page 159 and 160: ankalarının kredi kurumlarını d
- Page 161 and 162: BIS (Bank for International Settlem
- Page 163 and 164: ilginin özel olarak üretilmesi ve
- Page 165 and 166: olmayanlar mevduat sahipleridir. Me
- Page 167 and 168: Bankanın kaynakları, banka sahipl
- Page 169 and 170: farklılıkların giderilmesi ve d
- Page 171 and 172: politikalarına ve muhasebe uygulam
- Page 173 and 174: ölümünün elden çıkartılabili
- Page 175 and 176: Yüzde 20 Risk Ağırlığı Uygula
- Page 177 and 178: Tablo 2:Basel Standardının Geçi
- Page 179 and 180: sonundan itibaren SYR’nin hesapla
- Page 181 and 182: kuruluşlarının ve çok uluslu ka
- Page 183 and 184: Bankanın yabancı para cinsinden n
- Page 185 and 186: standartları sağlaması ile mümk
- Page 187 and 188: sonuçlar verdiğini tespit etmelid
- Page 189: 5.4. Basel II Kriterleri Basel Komi
- Page 193 and 194: standarda göre de SYR hesaplamış
- Page 195 and 196: Bu katsayılar, derecelendirme kuru
- Page 197 and 198: teknoloji kullanmayı gerektiren bu
- Page 199 and 200: kişiler, sistemler ile dışsal ol
- Page 201 and 202: Basel Komitesi, bankanın yeterince
- Page 203 and 204: ilgilendirme kapsamında bankaları
- Page 205 and 206: kullandırılacak krediler için, b
- Page 207 and 208: yükümlülüklerinin toplamından
- Page 209 and 210: Tebliğ, bankaların hem konsolide,
- Page 211 and 212: BDDK’nın sermaye yeterliliği ko
- Page 213 and 214: uygun bir kredi kültürünün yerl
- Page 215 and 216: Gerek denetim otoritesi, gerekse de
- Page 217 and 218: ulunmadığını belirlerse, Bankal
- Page 219 and 220: devretmeye veya bankacılık işlem
- Page 221 and 222: gelişmiş ülke bankalarının, ge
- Page 223 and 224: Bu bağlamda bu çalışma ile bank
- Page 225 and 226: c) Deneysel (Experimental) olay ça
- Page 227 and 228: • Dış İlişkiler • İnsan Ka
- Page 229 and 230: veya personelin kendi sorumluluk al
- Page 231 and 232: her türlü desteği vermekle yük
- Page 233 and 234: • Gözetim amacıyla BDDK tarafı
- Page 235 and 236: • İcracı birim personeli. 6.4.1
- Page 237 and 238: değerlendirmeleri kapsamında taki
- Page 239 and 240: işlemler üzerindeki kontrol mekan
sağlanacak ve operasyonel sermaye yönetiminde etkinlik için Sarbanes Oxley'deki<br />
içsel kontrol birimleri kullanılacak. İkinci ve üçüncü aşama ise şeffaflığı ve<br />
raporlamayı içeren uygulamalardan oluşmaktadır. Yeni prosedürler kurumlara gözden<br />
geçirme sürecini basitleştirerek ve banka kaynaklarını katma değer üretecek<br />
etkinliklerde kullandırarak, düzenleyicilerle daha kolay çalışma imkanı sağlamaktadır.<br />
Herkes tarafından gözlemlenebilecek veriler ise hisse senedi fiyatlarını artıracak ve<br />
firmanın rakiplerinden farklı yönlerinin daha belirgin bir biçimde ortaya çıkmasını<br />
sağlayacaktır. Bu iki aşamadaki anahtar gereksinimleri ise; ulusal düzenleyicilerle daha<br />
yakın ilişkilerde bulunmak, sermaye değerlendirme sürecinde daha yaratıcı olmak ve<br />
tüm finansal kuruluşlar için getirilen standart raporlama sistemlerini kullanmak<br />
şeklinde sıralanabilmektedir (Hanley, 2004: 1).<br />
Basel Komitesi temel konu olarak bankalarda risk yönetimine odaklanmakta ve<br />
dolayısıyla da bankacılık sisteminde bilinçli bir risk yönetimi kültürü oluşturmaya<br />
çalışmaktadır. Risk yönetimi kültürü oluştuktan sonra, bankacılık sistemi çok daha<br />
verimli hale gelecek, piyasanın korunması yolunda daha doğru bir yapıya bürünecek,<br />
niteliksel ya da sayısal herhangi bir sorun ortaya çıktığında, bu sorun risk yönetimi<br />
tarafından hızlı bir şekilde teşhis edilebilecektir. Basel II ile birlikte diğer firmalar gibi<br />
bankalar da sermaye durumlarını yeniden gözden geçirmek zorundadırlar. Eğer<br />
bankalar, Basel II önerisinde açıklanan gelişmiş metotları, risklerinin ölçümünde<br />
kullanmıyorlarsa, bankaların sermaye ihtiyaçları katlanarak artacaktır. Bunu da,<br />
firmalara kullandırdıkları kredi maliyetlerine yansıtacaklardır (TBB, 2004c: 2).<br />
Basel II ile birlikte bankaların, kredi kullandırırken bu kredinin firmaya yansıtılacağı<br />
maliyeti hesaplamak için kullanacağı yöntemlerden biri olan Standart Yöntem altında,<br />
bankaların bir firmanın kredisi için ayrılması gereken sermayeyi tespit ederken, firmayı<br />
“perakende” ya da “kurumsal” olarak sınıflaması gerekmektedir. Bankalar kurumsal<br />
portföydeki firmalar için bağımsız uluslararası derecelendirme kuruluşları tarafından<br />
verilmiş notu ile belirlenen kredi değerliliğini kullanacaklardır. Perakende portföyde yer<br />
alan firmalar için ise herhangi bir dış derecelendirme notu söz konusu olmayıp, bu<br />
firmalara standart % 75 risk ağırlığı uygulayacaklardır (TBB, 2004c: 2).<br />
170