19.07.2013 Views

Prof. Dr. Mehmet ÖZMEN - Çukurova Üniversitesi

Prof. Dr. Mehmet ÖZMEN - Çukurova Üniversitesi

Prof. Dr. Mehmet ÖZMEN - Çukurova Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

seç-, seçil-, seril-*, sırıt-, sor-, tanı-, uğraş-, uyukla-*, ver-, vur-, yap-, yaslan-, yat-, yayımla-,<br />

yönelt-, yüksel-. ║ kendini bırak-* [4], arkasına yaslan-, birbirimize sokul-, eşini aldat-, işini<br />

gör-, karşı çıkıl-, karşı koy-, karşılık ver-, ortalıkta cirit at-, ortaya koy-, öne sür-, tadını duy-,<br />

telefon et-, terk et-, uykuya dal-, yanına çık-. ║ gidip gel-, girip çık-. ║ gider gelir, git gel.<br />

rahatlıkla:⌠89⌡/Rahat bir biçimde, kolaylıkla./ “Başlangıcından bu yana hep bir üslup arayışı<br />

içinde olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim.” (AB-SD)., “Ama en azından üçte ikisi güzel olan bu şiirlerin, çeviri darlık ve<br />

yetersizliklerine rağmen, romantik bir genç ruhunu tam anlamıyla yansıttığı, rahatlıkla söylenebilir.” (BN-DY1).,<br />

“İstediklerini başı boş gezenlerden daha büyük rahatlıkla yaparlar.” (SKA-GA)., “Ama işin tuhafı, her defasında başka bir<br />

şekil çıkarabiliyorum, ve yine her defasında rahatlıkla: "Doğru şekil, işte buydu!" diyebiliyorum.” (AC-KY)., “Yoksa<br />

sorunun kendisi Türkçe'dir ve eşit iki arkadaş, ya da konuşanın güçlü olduğu durumlarda (uygun meta-iletişim düzeyinde)<br />

rahatlıkla kullanılabilir ve kimseyi rahatsız etmez.” (DC-Yİİ)., “Bırakın iltifatı, babasıyla rahatlıkla konuşamıyor.” (ÜD-<br />

KŞ)., “Öğrenci olmadığı ve olayın üzerinden yıllar geçtiği için rahatlıkla anlatıyordu.” (CK-BR)., “Duygularımı rahatlıkla<br />

ifade edebilirim.” (DC-Yİİ). “İstenmeyen bu davranışı, kişi benlik kavramının bir parçası olarak rahatlıkla kabul edemez...”<br />

(DC-Yİİ)., “Bir münekkit rahatlıkla Fuzûlî'nin Leylâ ve Mecnûn'u ile Shakespeare'in Romeo ve Juliet'i arasında<br />

münasebetler, benzerlikler kurabilir, ikisini de istediği yorumdan geçirmekte beis görmez.” (GY-R).<br />

→ söyle- [20], söylen- [5], yap- [4], de- [3], kullan- [3], konuş-* [2], açıklan-, açıl-<br />

{rahatlamak}, adlandır-, anla-, anlat-, aş- {kat etmek}, bak-, bitir-, bul-, çıkar-, çıkar-<br />

(ayakkabı), dinle-, geçindir-, gel-, gör-, göre-, gözlemlen-, gül-, kabullen-*, kat-, kazan-, oku-,<br />

öldür-, seviş-, sür- {devam etmek}, sürdür-, tokalaş-, uyan-, yerleştir-, yürüt- {devam etmek}.<br />

║ affet-, altına al-, ayağa kalk-, benzerlik kur-, çatala tak-, çeviri yap-, elde edil-, evetle<br />

karşıla-*, film çekil-, geriye dön-, göze al-, güvence ver-*, ifade et-, kabul et-*, karşılık ver-,<br />

kendini duyur-, münasebet kur-, oy iste-, projeye gir-, sonunu getir-, söz et-, takıma gir-,<br />

tersini savun-, tuvalete git-.<br />

⇒ rahatlıkla söylemek.<br />

rahîm: Ø<br />

rahvan:⌠2⌡/Binek hayvanı bu biçimde koşarak./ “Yeni baştan atların üstünde rahvan, tıkır tıkır<br />

gidiyoruz.” (HEA-AG)., “İliğimden öp ilmiğimi çöz. ben ki bunlardan -ibarelim diye beni, uzak dağa rahvan götür, ….” (ŞY-<br />

2000).<br />

→ git-, götür-.<br />

randevulu: Ø<br />

randevusuz: Ø<br />

rappadak:⌠1⌡/Ansızın./ “Diye narayı savurarak o duvar senin bu duvar benim giderken hiç ummadığı<br />

bir yerde rappadak piyastos oluveriyor.” (OCK-KE).<br />

→ piyastos ol-.<br />

379

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!