19.07.2013 Views

Prof. Dr. Mehmet ÖZMEN - Çukurova Üniversitesi

Prof. Dr. Mehmet ÖZMEN - Çukurova Üniversitesi

Prof. Dr. Mehmet ÖZMEN - Çukurova Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

⇒ başı boş dolaşmak.<br />

başı dertte: Ø<br />

başıkabak:⌠4⌡/2. Başını örtmeden./ “Yalınayak başıkabak, bağrı açık yürürler.” (HT-EG).,<br />

“Saksıdan tüyen çiçek Yalınayak başıkabak Denize indi” (ME-TŞ). ; //Yokluk içerisinde.// “böyle yalınayak,<br />

başıkabak sürünmeyeceksin aç susuz, kir içinde, yağmur altında.” (YK-BE).<br />

2.⌠3⌡→ in- (denize), otur-, yürü-.<br />

//…//⌠1⌡→ sürün-*.<br />

başkaca:⌠2⌡/Ayrıca/ “Ø”. ; //Başka herhangi bir biçimde.// “Dürü yalnız ağlamayı biliyor.<br />

Başkaca ağız dil vermiyor.” (FB-T)., “Vermezsen benim ölümün üstünden geçip öyle gidersin. Başkaca gidemezsin, diye<br />

sırnaştı.” (YK-BE).<br />

1. ⌠-⌡→ Ø<br />

//...// ⌠2⌡→ git-*. ║ ağız dil ver-*.<br />

başlı başına:⌠1⌡/Başka şeylerden ayrı olarak, kendi başına, tek başına./ “Başka zaman<br />

olsaydı, yeni kıpırdanmaların, yeni zevklerin, dışa dönük duyguların yaratılmasına başlı başına sebep olurdu bu.” (GY-H2).,<br />

→ sebep ol-.<br />

başta:⌠4⌡/2. Özellikle./ “Ø”. ; //Önceleri, başlangıçta.// “Ailem başta bir Alman'la evlenmeme<br />

çok tepki göstermişti ama sonradan çok sevdiler.” (EA-KIY)., “İşte bu açıdan yeni bir terim olarak, Devrimcilik teriminin bu<br />

her iki kavramı da kapsayıcı bir anlamla kullanılıp geliştirilmesinin Atatürk'ün anlayışına daha uygun düşeceğini başta<br />

belirtmiştim.” (EK-DT..A).<br />

2. ⌠-⌡→ Ø<br />

//…// ⌠4⌡→ belirt-, söyle-. ║ ifade et-, tepki göster-.<br />

→ başta gitmek, başta gelmek.<br />

baştan:⌠132⌡/Başından alarak, bir kez daha, yeniden, {önceden, önceleri,<br />

başlamadan}./ “Kaç kez baştan aldım, bozdum, bıraktım.” (BK-ÖM)., “Şeref de sanki kırk yıllık ahbapmışız gibi<br />

teklifsizce gelip yanıma oturuyor. "Her şeyi baştan anlatayım," diyor Madam.” (AÜ-SG)., “Dur şunu baştan anlatayım<br />

sana.” (AÜ-SG)., “A.S.Akat:Baştan söyledim, yararlı olabileceğini düşünüyorum dedim.” (ASA-AK)., “Hüsrev Bey, getirilen<br />

kahveden edeplice bir yudum aldı. Daha baştan biliyordum zaten.” (AA-YÖT)., “Bende Mustafa ile ilgili bazı belgeler var.<br />

İstersen meseleyi en baştan ele alalım." "İsterim," dedi genç adam.” (OA-BBAR).<br />

→ al- [16], başla- [11], anlat- [10], söyle- [7], bil-* [6], yarat- [4], oku- [3], yap- [3], yaz-<br />

[3], anla- [2], ayrıl- [2], belirt- [2], bilin- [2], düşün- [2], düşünül- [2], gör- [2], açıkla-, anımsa-,<br />

belirlen-, çal-, çekil- (sahne), de-, diren-, döndür-, gevşet-, güreştir-, hatırla-, kazan-, kısıtlan-,<br />

konuş-, kur-, kuşkulan-, oyna-, oynat-, özle-*, paylaş-, say-, sev-, sıkıl-, tasarla-, temizle-,<br />

uyut-, yaşa-, yitir-, zırvala-. ║ ele al-, kabul et- [2], açık konuş-, apartman dik-, gönlü ol-*, göz<br />

gezdir-, haksızlık et-, hallet-, hazır ol-, (inancını) yitir-, kabul edil-, (kader) yaz-, kafaya al-,<br />

97

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!