19.07.2013 Views

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

üzerine kurulmuştur. Bu sohbetin mekânı olan kahve ile ilgili ayrıntı verilmemiştir.<br />

Kahvede bulunanlar ve konuşulanlar ön plandadır.<br />

“Sera” adlı öykünün Almanya’da geçtiğini öykünün atmosferinden anlarız. Bu<br />

öyküde de diyaloglar ön plandadır. Bir grup arkadaş kişisel maceralarını ve hayata<br />

bakışlarını birbirlerine anlatırlar. Bu sohbetin mekânı da yine bir kahvedir. Öyküde<br />

kahveye dair bir ayrıntı yoktur.<br />

2.4.1.4. U-Bahn (Metro)<br />

Bahadınlı’nın Almanya öykülerinde karşımıza sıklıkla çıkan mekân ögelerinden<br />

biri de metrolardır. Yazar metro sözcüğünün Almancadaki karşılığı olan “U-Bahn”<br />

sözcüğünü kullanmış, sadece birkaç yerde “metro” sözcüğüne yer vermiştir.<br />

Metro, anlatıcı için tıpkı kahveler ve caddeler gibi insanların bir arada olduğu<br />

yerlerdir. Yazarın başka bir ülkedeki gözlemlerinden oluşan öykülerinde bu gözlemlerin<br />

yapıldığı önemli mekânlardan biri de metrolardır.<br />

U-Bahn, yazarın Almanya’da yazdığı öykülerinin birçoğunda karşımıza çıkar.<br />

Bahadınlı’nın mekânla ilgili genel tutumu burada kendini gösterir. Metronun fiziksel<br />

özelliklerinden çok burada bulunan insanlar ön plandadır.<br />

“Sapa” adlı öyküde öğretmen okuldan çıkar ve U-Bahn’a gelir. Burada<br />

öğretmenin ağzından U-Bahn ile ilgili şunlar söylenmiştir:<br />

“U-Bahn durağına koşarak indi. Berlin’in dondurucu ayazından ılık havaya<br />

girince bedeninde bir gevşeme duydu. ‘Eloğlu koca durağı bile hamama çeviriyor!’<br />

dedi” 232 .<br />

“Çilli de Çilli” adlı öykü ise U-Bahn’da başlar ve burada biter. Yazar bu<br />

öyküsünde U-Bahn’ı insan davranışları üzerine bir gözlem yeri gibi kullanmıştır.<br />

Yazarın burada gözlemlediği insanlar Türk çocuklarıdır. Yaşları on iki, on üç yaşlarında<br />

olan bu kızlar U-Bahn’ı kendileri için bir özgürlük alanına çevirirler. Onların çevredeki<br />

insanlar tarafından garipsenerek ve yer yer ayıplanarak karşılanan davranışlarının<br />

arkasında ailelerinin kendileri üzerinde kurduğu baskı ve kısıtlayıcılık vardır. Öykünün<br />

tamamı U-Bahn’da geçmesine rağmen buraya ait bir fiziksel özelliğe yer verilmemiştir.<br />

Öyküde U-Bahn’da yolculuk eden insanların davranışları ve aksiyon ön plana<br />

çıkarılmıştır.<br />

232 Yusuf Ziya Bahadınlı, “Sapa”, Geçeneğin Karanlığında, s.38<br />

85

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!