19.07.2013 Views

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Kaç saat önce donup kaldığı bilinmeyen bir çehrede anlamsız bir çift göz, ‘bir şey mi<br />

var?’ dercesine şaşkın şaşkın çevresine bakıyordu.<br />

‘Kalk’ dedi Haydar, sesi titriyordu, sustu bir süre, ‘haydi kızım’ dedi sonra,<br />

‘evimize gidelim.’ Hatiş’in elinden tuttu, kaldırdı.<br />

Hatiş’te en küçük bir tepki yoktu. Bağırıp çağırarak ağlayan annesinin, elinden<br />

tutan babasının, çevresini almış elleri fenerli, meraklı, suskun bunca insanın burada ne<br />

aradığını anlamaya çalışan bir hali vardı...” 188 .<br />

“Peri Kızı” adlı öyküdeyse Battal, çocuklarının Almanya’dan dönmesini dört<br />

gözle beklemektedir. Öykünün sonunda, çocuklarının Almanya’da tutuklandığını ve<br />

hapishanede olduklarını öğrenen Battal delirir. Öykü bu şekilde sona erer:<br />

“Battal, başını kaldırdı, giden arabaların ardından baktı baktı ve çömeldiği<br />

yerden fırlayan bir koşucu gibi koşmaya başladı. Arada bir geri dönüyor, çocuklarına<br />

gelin işareti yapıyordu:<br />

‘Koşun, koşun, çabuk, Peri Kızı el ediyor, görmüyor musunuz? ‘Gelin’ diyor,<br />

duymuyor musunuz?’<br />

Çocuklar şaşırmışlardı, bir süre öylece kalakaldılar, sonra Battal’ın peşinden<br />

koşmaya başladılar. Battal koşuyor, bağırıyordu:<br />

‘Davulun sesini duymuyor musunuz, şakır şakır oynuyorlar görmüyor musunuz?<br />

Büyük oğlanı görmüyor musunuz? Büyük kızı görmüyor musunuz? Memeleri sallanıyor<br />

görmüyor musunuz?..’<br />

Battal’ın sesi gittikçe zayıfladı, azaldı, sonra da duyulmaz oldu” 189 .<br />

Bahadınlı’nın öykülerinde dikkat çeken noktalardan biri de öykü bitirme<br />

yöntemi olarak rapor yöntemini çok fazla kullanmamış olmasıdır. Yazarın diyalogla<br />

biten öykülerdeki bir veya iki cümlelik özetleri dışarıda tutarsak sadece üç öyküsünde<br />

bu yöntemi kullanmış olduğunu görürüz. “Gül Yüzlü Efendim”, “Şehriban’ın Saçları”<br />

ve “Türkenkoffer” adlı öyküler rapor yöntemiyle bitirilmiştir.<br />

Yazar, “Gül Yüzlü Efendim”de köye gelen din büyüğünün Leyla’yı bir<br />

bahaneyle şehre götürüp orada tecavüz etmesinin ardından öyküyü bir raporla bitirir:<br />

“İki gün sonra Musa, Leyla’yı şehirde bir otel odasında buldu. Leyla o Leyla<br />

değildi artık. Yataktan kalkamıyordu. Gözlerinin önleri kömür karasıydı. Dudakları<br />

çatlak, dudakları şiş, dudakları mor mordu. Leyla babasının yüzüne bakamıyordu.<br />

Ağlıyordu, durmadan ağlıyordu.<br />

188 Bahadınlı, “Haçça Büyüdü Hatiş Oldu”, Haçça Büyüdü Hatiş Oldu, s.29<br />

189 Yusuf Ziya Bahadınlı, “Peri Kızı”, Haçça Büyüdü Hatiş Oldu, s.59<br />

64

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!