19.07.2013 Views

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

‘De bir.’<br />

‘Ağalar!” dedi, dayım. Sesi titriyordu. Öksürdü: “Pekala, sizin dediğiniz olsun,<br />

ancak beş binden on para aşağı inmem.’<br />

‘Tamam, tamam, helallaşın, tamam” dediler ötekiler’ 79 .<br />

Fakat Ali Çavuş’un daha fazla başlık parası vererek Elif’i kardeşine almak<br />

istemesi bu anlaşmayı bozar. Babası, Elif’i daha fazla para verene verir. Öykü Elif’in<br />

çaresizliğini ve istemeden de olsa boyun eğmesini anlatmaktadır.<br />

Yazarın “Haçça Büyüdü Hatiş Oldu” öyküsünde de benzer bir konuyu ele<br />

aldığını görürüz. Almanya’da işçi olarak çalışan Haydar ailesiyle iznini geçirmek için<br />

memleketine, köyüne gelir. Kızı Hatice artık büyümüş ve çevrenin ilgisini çekmeye<br />

başlamıştır. Almanya’da bambaşka bir kültürle büyüyen Hatice köyü ve köylüleri<br />

beğenmez. Onların kendisine Hatice diye seslenmelerini istemez ve adının artık Hatiş<br />

olduğunu söyler. Almanya’da onu böyle çağırmaktadırlar. Köyde Haydar’a kızını artık<br />

evlendirmesi gerektiği söylenmektedir. Hatiş’in annesi de kızının evlenme zamanının<br />

geldiğini düşünmektedir. Hatiş ise evliliğe karşıdır:<br />

“ ‘Allah kahretsin seni’ demişti annesi, ‘Sende değil, seni buraya getirende<br />

kabahat. Bir kız ne yapar, yarın evleneceksin.’<br />

Hatiş, ayağını yere vurmuş, gözlerini birer asit çanağı gibi açmış, kendinin<br />

olmayan cırlak bir sesle bağırmıştı:<br />

‘Ben evlenmeyeceğim!’<br />

‘Evlenmeyeceksin de ortalığa mı düşeceksin fışkı!’<br />

‘Evlenmektense ortalığa düşerim daha iyi’ ” 80 .<br />

Evlenmek istememesine rağmen Hatiş’in babası onu evlendirmeye karar<br />

vermiştir. Bu kararı bildirdiğinde Hatiş ortadan kaybolur. Bütün köy Hatiş’i arar ve onu<br />

bulduklarında Hatiş kendinde değildir.<br />

“Hatiş, bir taşın üstünde oturuyordu. Dirseklerini dizlerine, avuçlarını da<br />

çenesine dayamıştı. Ne yüzüne düşen ışığa baktı, ne annesinin çığrışlarına, ne alaya!<br />

Kaç saat önce donup kaldığı bilinmeyen bir çehrede anlamsız bir çift göz, ‘bir şey mi<br />

var?’ dercesine şaşkın şaşkın çevresine bakıyordu.<br />

‘Kalk’ dedi Haydar, sesi titriyordu, sustu bir süre, ‘haydi kızım’ dedi sonra,<br />

‘evimize gidelim.’ Hatiş’in elinden tuttu, kaldırdı.<br />

79 Yusuf Ziya Bahadınlı, “İtin Olayım Ağam”, İtin Olayım Ağam, s.7.<br />

80 Bahadınlı, “Haçça Büyüdü Hatiş Oldu”, Haçça Büyüdü Hatiş Oldu, s. 20<br />

31

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!