19.07.2013 Views

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

hakkında düşünür. Metin, düşüncelerini kompartımanda bulunanlar üzerinden<br />

şekillendirmektedir:<br />

160<br />

“Kompartımana döndüğünde Türkiyeli kadının, suçunu itiraf ederken kızaran<br />

bozaran yaramaz çocuklar gibi gülümsemeye çalıştığını ve başını yana eğişini gördü.<br />

Bu haliyle Gül’e nasıl da benziyordu. Kaç kez düşünmüştü, belki de Gül’ün ülkesinden<br />

kalan tek yanı buydu, (bu gidişle her kadında Gül’den bir parça var diyecekti)<br />

gülümsedi” 337 .<br />

Devekuşu Rosa’da Metin’in Gül’den ayrılarak Türkiye’ye yaptığı dönüş<br />

yolculuğu trende bir muhasebeye dönüşür. Romanın bazı bölümlerinde tekrar tren<br />

yolculuğuna ve Metin’in düşüncelerine rastlamak mümkündür 338 . Metin, Berlin’de de<br />

ulaşım araçlarında benzer bir tutumla gözlemlerini ve düşüncelerini yansıtır. Bu defa<br />

ulaşım aracı otobüstür:<br />

“Berlin otobüsleri çift katlıdır ve her birinin bir numarası, her numaranın da<br />

gidip geldiği birer yolu vardır.<br />

29 numaralı otobüs her göründüğünde Metin’de hafif bir sevinç belirir. Durakta<br />

onu beklerken bilir ki bu otobüse bindiğinde dünyası biraz değişecektir, güzel şeyler<br />

düşünecektir ve zaman akıp gidecektir.<br />

29 numaralı otobüs Berlin’in en uzun ve en güzel yolundan gider, dönüşü de<br />

öyledir, en uzun ve en güzel.<br />

29 numaralı otobüse hangi saatte kimler biner? Sözgelimi sabah saat 8 sıraları<br />

öğrencilerindir. Metin bu saatte kesinlikle binmez, çocukları sevmediğinden değil,<br />

üstelik bir bakıma hoşuna bile gider, cıvıl cıvıldırlar, insana yaşamayı muştularlar.<br />

Saat 16–17 dolaylarında da binmez, çünkü bu saatte kahvelerde genellikle beş<br />

çayı içilir, saat beş pastası yenir. Bu geleneği sürdürenler de genellikle orta yaşın<br />

üstündeki kadınlardır.<br />

Berlin’in bu yaştaki kadınları tek bir elden çıkmışçasına giyinir ve taranırlar.<br />

Sonra konuşurken çocuklar gibi bağrışırlar. Bir de bunlarla otobüs 29 numaralı otobüs<br />

olmaktan çıkar, bir tür koku dükkânına dönüşür. Bu durumda Metin’in 29 numaralı<br />

otobüse binme amacına ters düşerdi, çünkü o düşlerini sessizlikte kuruyordu” 339 .<br />

337 Yusuf Ziya Bahadınlı, Devekuşu Rosa, s.18.<br />

338 Bahadınlı, age., s.45.<br />

339 Yusuf Ziya Bahadınlı, Devekuşu Rosa, s. 127-128.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!