ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
134<br />
‘Aferin’ dedi, ‘ne güzel okudun, bir de açıkla bakalım bize ne demek istiyor<br />
yazar?’ Açıkladım.<br />
‘Güzel’ dedi ‘sen nerelisin bakalım?’<br />
‘Güllüce’liyim efendim.’<br />
‘Şu Güllüceden mi?’<br />
Ne demek istediğini anlamıştım:<br />
‘Evet efendim’ dedim.<br />
‘Yani aşirettensin?’<br />
‘Yani Alevisin’ dedi bu kez de.<br />
Yine yanıt vermedim. Yineledi:<br />
‘Öyle değil mi, Güllüce Alevi değil mi?’<br />
Kırk arkadaşım bana bakıyordu, öğretmen de. Yüzümde pekmez kaynıyordu<br />
sanki. Bir yandan da Güllüce’nin tüm yaşlıları beni duyuyor gibi geldi bana.<br />
‘Size ne bundaaan!..’ diye bağırdım, kendimi tutamamıştım; müfettiş şaşırıp<br />
kalmıştı! Uzun süre kapalı kalıp da ilk fırsatta dışarı çıkan itmeli bir sıvının patlaması,<br />
fışkırması, boşalmasıydı bu!<br />
Okuldan çıktıktan sonra, usul usul yürüyordum, dalgındım. Biraz ilerde birkaç<br />
arkadaşın bağırıp çağırdığını gördüm; bir süre öylece yürüdük. Bir ara beni gördüler.<br />
İçlerinden biri, Semih geri döndü:<br />
‘Güllüceli!’ diye bağırdı, ‘baksana bir!’<br />
Hiçbir şey beni ilgilendirmiyordu, bakmadan yürüyordum.<br />
‘Ulan ne yani!’ dedi, alınmıştı, ‘ulan adam mı oldun bayırın kızılbaşı!..’<br />
Çantamın parçalarını, yere saçılmış kitaplarımı hayretle gördüm. Elimi başıma<br />
götürdüm bir ara, yüzümden kan sızıyordu. Üç kişi birden saldırmıştı, sövüyorlardı:<br />
‘Dinini… kızılbaşı!’<br />
Mendilimi çıkardım, başımdan akan kanı durdurmaya çalıştım. Yerde tepelenen<br />
şapkamı aldım. Dökülüp saçılan kitaplarımı, çantamı topladım, çarşıya doğru yürüdüm.<br />
Arkadan birinin Semihlere:<br />
‘Bulaşmayın bu Kızılbaş piçlerine. Bunlar ziftli birer çamurdur, sil sil çıkmaz.<br />
Bunlar ne ana tanırlar ne bacı. Uymayın bunlara, bulaşmayın bunlara!’ dediğini<br />
duydum” 304 .<br />
304 Yusuf Ziya Bahadınlı, Güllüceli Kâzım, s.109-111