28.06.2013 Views

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ...

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ...

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

açık bir ifadeyle, verimlilik, çalışanlar üzerindeki stres orta düzeyde iken en uygun<br />

(optimum) durumdadır. Stres çok fazla ya da çok az ise performansta da düşüşler<br />

olmaktadır. Örneğin, aşırı bir biçimde işe boğulmuş olan bir yönetici ya da o iş için<br />

hazır olmayan bir işgören tersine dönmüş U eğrisinin çıkış veya inişindedir, ama<br />

optimum performans bölgesinde değildir. Bu modelde çalışanların ve yöneticilerin<br />

genellikle optimum bölgede olması istenir. Ancak, “stresin optimum noktası, kişiden<br />

kişiye stresi tolere edebilme durumuna göre değişiklik göstermektedir” (Eren<br />

Gümüştekin ve Öztemiz, 2005: 283).<br />

Gerçekten bireyler, kendileri için en uygun olan, ılımlı bir stresle yaratıcı ve<br />

verimli olmaktadır. Bunun tersi, yani aşırı stres ise uyumsuzluk, yaratıcı ve verimli<br />

olmama ile sonuçlanabilmektedir. Örneğin; bir ağırlık çalışmasında kuvvetlenmek<br />

için, kasları artan miktarlarda ağırlığa maruz bırakmak gereklidir. Ancak çok fazla<br />

ağırlık kas dokularına hasar verebilir, çok az ağırlık da kas dokularını bozar ve<br />

kuvveti zayıflatır. Örnekten de anlaşılacağı üzere fazla stres bireye zarar verirken,<br />

çok azı da gelişmesine katkı sağlamaz. Başarılı bir ağırlık programının anahtarı, stres<br />

ile gelişme arasında dengeli bir ilişki bulmak, yani uygun ağırlıkla çalışmaktır (Loehr,<br />

1999: 20–21). Bu konuda Kanada’da yapılan bir araştırma, stresini kontrol altında<br />

tutan sporcuların stresi kendi avantajlarına kullandıklarını ve daha başarılı olduklarını<br />

ortaya koymuştur (Gaudreau, 2003). Yapılan bilimsel çalışmalar şu sonucu ortaya<br />

çıkarmaktadır; Hemen hemen her sektörde stresle beraber yaşamasını bilen<br />

yöneticiler ve işgörenlerin daha yapıcı mutlu ve başarılı oldukları müşahede<br />

edilmiştir.<br />

Bu modelin yanlış olduğunu kanıtlamak –bu yönde bir çalışma<br />

yapılmadığından– zordur. Yapılan bazı çalışmalar ise bu modelin ortaya koyduğu<br />

hipotezi desteklemektedir. Sezgisel yönü nedeniyle bu model stres performans<br />

ilişkisini açıklayan en gözde modeldir (Tokay, 2001: 67).<br />

3.2.4. İlişki Bulunmaması Modeli<br />

İş stresinin iş performansıyla ilişkisi bulunmadığı görüşü; birey ile örgütü<br />

arasında psikolojik bir anlaşma olduğu yaklaşımına dayanmaktadır. Bu görüşe göre<br />

62

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!