Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Çıkış nedeni pek açık olarak bilinmeyen Lidya-Med savaşı, Kızılırmak<br />
yöresinde beş yıl sürdü. 28 Mayıs 585 tarihinde, günü aniden geceye çeviren ve<br />
Miletoslu Tales'in önceden hesapladığı bir güneş tutulmasının tanrıların barış çağrısı<br />
biçiminde yorumlanması sonucunda da son buldu. Yapılan antlaşmaya göre, Kızılırmak<br />
her iki devlet arasında sınır olarak kabul edildi. 99 Kızılırmak Savaşı eski ön Asya<br />
tarihinin en önemli siyasal olaylarından biri ve Anadolu'nun kaderini belirleyecek olan<br />
ilk doğu-batı savaşıdır. Ön Asya tarihinde ilk kez, doğunun büyük imparatorluklarından<br />
biri, Anadolu'nun bu denli içlerine sokulup Lidya Devleti ile bu devletin gölgesinde<br />
yaşayan İyon kent devletlerinin gözünü korkutuyordu. Fakat Kyros’un Persleri, atlatılan<br />
bu birinci dalga gibi olmayacak ve Sardes iktidarını alaşağı ederek Lidya devletine son<br />
verecektir.<br />
Tarihi veriler, Frigya’nın Anadolu-Batı Anadolu ve Yunanistan arasında bazı<br />
ticaret ilişkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Yoğun kervan ticaretinin nimetlerinden<br />
faydalanan bu ülke, esas gücünü bu kara ticaretine borçludur. Tabii ordusunun teknik<br />
kısımları hakkında çok az bilgiye sahip olduğumuz bu ülkenin ordusunun politik işlevi<br />
konusunda da yorum yapılacak kadar yeterli veriye bulunmamaktadır.<br />
İyonya kent devletlerine bakıldığında, Heredot’un andığı on iki adet İyon<br />
kentinin adları şunlardır: Samos (Sisam), Khios (Sakız), Miletos, Miyus, Priene, Efesos,<br />
Kolophon, Lebedos, Theos, Erythrai, Klazomenai. Bunun yanında yine on iki Aiol<br />
kentinden Larissa, Kime, Myrina, Aigai, Neonteichos, Temnos, Gryneion, Pitane, Elaia<br />
gibileri de İzmir’in güneyinde kurulmuştur. İyon kent devletlerinin politik pozisyonu,<br />
askeri yayılmaya imkân sağlamanın ötesinde, askeri yayılmaya İyonları adeta mahkum<br />
edici bir yapı arz eder. Öyleki, yapısal olarak sadece çevrelerindeki topraklara sahip ve<br />
başlı başına küçük devletler olan sitelerin başta gelen ilkeleri şunlardı: Dışa karşı<br />
tümüyle özgür ve bağımsız olmak, kendi yasalarını kendisi yapmak ve uygulamak,<br />
olabildiğince kendi kendine yetmek. Kentte ya da kente ait topraklarda oturanların<br />
sosyal profiline bakıldığında, bir bölümünün siyasal haklara sahip özgür yurttaşlar,<br />
diğer bir bölümünün özgür olmakla beraber, siyasal haklardan yoksun insanlar, diğer bir<br />
bölümünün ise, toprağa bağlı ve her türlü haktan yoksun köylüler ya da efendisinin malı<br />
99 Sevin, 1982: 253.<br />
47