27.06.2013 Views

İLK ÇAĞ ANADOLU DEVLETLERİNDE ORDU

İLK ÇAĞ ANADOLU DEVLETLERİNDE ORDU

İLK ÇAĞ ANADOLU DEVLETLERİNDE ORDU

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

3.3. Ordunun Politik işlevi<br />

Yukarıda açıklandığı üzere bir siyasal kurum olarak ordu, ekonomik işlevleri<br />

olan bir yapıdır. Onu iktisadi işlevlerinden ayrı düşünmek ve değerlendirmek<br />

olanaksızıdır. Tıpkı bunun gibi ordunun tamamlayıcı bir diğer boyutu da politik işlevleri<br />

yerine getiren bir yapı olmasıdır. Orduyu, iktisat gibi, devletin politikasından da<br />

soyutlayarak düşünmek mümkün değildir. Ordu, savaşı meslek ve ilke edinmiş bir<br />

kurumdur. Savaş ise amacı politik bir sonuca ulaşmaya, yapısı ise yalnızca kendine<br />

hizmet eden bir olgudur. 83 Bu bağlamda ordu, savaşı kendine has kılan, üyelerini yani<br />

askerleri kendine özgü kuralları, yasaları ve psikolojik etkisi ile kendine bağlayan<br />

politik bir araçtır denilebilir. Belki modern çağın ordularını tanımlanıyor gibi görünse<br />

de, İlkçağ Anadolu’sunun ordularının da, bu işlevleri kendi zaman, kültür ve zeminine<br />

göre yerine getiren organlar olduğu söylenebilir. Zira Oppenheimer, ordu kurumunu<br />

yaratan devleti, aile birlikleri ile karşılaştırıldığımızda, birbirlerine daha sıkı bağlanmış,<br />

doğayı denetim altına alan ve düşmanlara karşı kendilerini koruma yetenekleri daha<br />

yüksek olan bir insan kitlesini temsil ettiği için çok daha üst bir sosyal tür olarak<br />

sınıflandırır. Dolayısıyla bu üstün kurumu değerlendirirken, “her örnekte devletin<br />

amacı, gereksinimlerin karşılanması için siyasal yollara başvurulması olarak görülür.”<br />

(Oppenheimer, 2005: 83) Diyerek ordunun politik işlevinin doğasının ayrılmaz bir<br />

parçası olduğunu bize anlatmıştır. Bunun örnekleri ise kuşkusuz uygarlıklara göre<br />

değişen bir çizgide gelişmektedir.<br />

3.3.1. Hititler<br />

Öncelikle şunu ifade etmek gerekir ki, Hititler için normal olan barış değil savaş<br />

durumuydu. 84 Hitit ordusu, hem iktisadi hem de politik zorunluluklarla yükümlü<br />

birbiçimde savaşmak zorundaydı. İktisadi boyutu yukarıda ifade edilen bu savaş<br />

zorunluluğunun politik boyutu hangi gerekçelere dayandırılabilir? Hititler için çekirdek<br />

83 John Keegan, (1995) : Savaş Sanatı Tarihi, Bilgin Yayıncılık, İstanbul : s.44<br />

84 Bryce, 2003: 116.<br />

40

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!