20.06.2013 Views

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

mak için bana güç, kuvvet vermesini diledim, ihsân etdi.<br />

Üçüncü olarak da, diledim ki bana flehîd olmak nasîb etsin.<br />

Bunu da ihsân edece¤ini ümmîd ediyorum.<br />

MUTRAF B‹N ABDÜLLAH fiEBHÎZ<br />

“rahmetullahi aleyh”<br />

Arkadafllar›ndan bir cemâ’at ile, karanl›k bir gecede, yolda<br />

giderken, birinin kamç›s›n›n ucundan bir ›fl›k yay›ld›.<br />

Böylece yollar›n› gördüler.<br />

Bir flahs yalan söyliyerek ona iftirâ etmifldi. Yâ Rabbî! Bu<br />

kimse yalan söylüyorsa, onu helâk eyle diye düâ etdi. O flahs<br />

hemen öldü. Ölen kimsenin han›m› zemân›n vâlîsi Ziyâddan<br />

yard›m istedi. Vâlî o ona herhangi bir fleyle vurdu mu, diye<br />

sordu. Hây›r dediler. Hâkim, ne yapal›m sâlih kulun düâs›<br />

takdîre uygun gelmifl, dedi.<br />

MUHAMMED B‹N M<strong>ÜN</strong>KED‹R “rahmetullahi aleyh”<br />

Nakl edilir ki, Muhammed bin Münkedir gâzîlerden bir<br />

gurub ile yolculuk yap›yordu. Onlardan biri, cân›m tâze peynir<br />

istiyor, dedi. Muhammed bin Münkedir “rahmetullahi<br />

aleyh”, Allahü teâlâya düâ ediniz. O bu yolda size tâze peynir<br />

verme¤e kâdirdir, dedi. Hepsi düâ etdiler. Biraz gitdikden<br />

sonra, a¤z› kapal› bir zenbil gördüler. ‹çi tâze peynir doluydu.<br />

‹çlerinden birisi bu peynirin yan›nda bal olmal› ki,<br />

peynirle yiyelim, dedi. Muhammed bin Münkedir peyniri veren<br />

bal› da verme¤e kâdirdir, buyurdu. Sonra hep birlikde<br />

düâ etdiler. Biraz yürüdüler. Yolun kavfla¤›nda bir kab gördüler.<br />

‹çi bal ile dolu idi. Bineklerinden indiler, peynirle bal›<br />

birlikde yidiler. [(Se’âdet-i Ebediyye) kitâb›n›n 845.ci sahîfesine<br />

bak›n›z!]<br />

ABDÜLLAH B‹N EBÎ CA’FER “rahmetullahi aleyh”<br />

Gazâ yapmak için, Kostantiniyyeye (‹stanbula) gidiyorduk.<br />

Gemimiz parçaland› ve dalgalar bizi bir kaya üzerine<br />

sürükleyip, b›rakd›. Befl kifli idik. Allahü teâlâ her sabâh her<br />

– 430 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!