20.06.2013 Views

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

çok fliddetli ya¤mur ya¤d›. ‹hrâm ba¤lan›p, Mûsâ Kâz›m hazretlerinin<br />

meclisine gitdim, selâm verdim. Selâm›m› ald› ve<br />

bana ey falan, evin, eflyâlar›n›n üzerine y›k›lm›fld›r, buyurdu.<br />

Hemen eve gitdim. Buyurdu¤u gibi ev y›k›lm›fld›. Eflyâlar›m›<br />

enkaz alt›ndan ç›karmak için iflçi tutdum. Bütün eflyâm› ç›kard›lar.<br />

Sâdece bir ibri¤im ç›kmad›. Sabâhleyin Mûsâ Kâz›m›n<br />

“rad›yallahü anh” huzûruna gitdim. Hiç eflyân kayboldu mu,<br />

diye sordu. Sâdece abdest ald›¤›m bir ibrik kayboldu, dedim.<br />

Mubârek bafl›n› e¤ip, bir müddet sonra kald›rd›. Öyle zan ediyorum<br />

ki, sen onu bir yerde unutmuflsundur. Git ev sâhibi câriyeden<br />

sor. ‹bri¤i sen alm›fls›n, onu bana getir diye söyle, getirecekdir,<br />

buyurdu. Geri dönüp, câriyenin yan›na gitdim. ‹bri¤i<br />

halâde unutmufldum. Sen alm›fld›n, onu getir de abdest<br />

alay›m, dedim. Gidip hemen getirdi.<br />

¥ Yine bir kimse flöyle anlatm›fld›r: Mûsâ Kâz›m› “rad›yallahü<br />

anh” Basrâya götürdüklerinde, Medâyin yak›nlar›nda<br />

berâber gemiye binip oturduk. Bizim arkam›zda baflka bir<br />

gemi dahâ vard›. O gemide gelin götürdükleri için çok gürültü<br />

vard›. Bana bu kalabal›k nedir, diye sordu. Gelin götürüyorlar,<br />

dedim. Bir müddet sonra o gemiden ba¤r›flmalar duyduk.<br />

Mûsâ Kâz›m “rad›yallahü anh” bu feryâd nedir, diye<br />

sordular. Gelin denizden bir avuç su almak isterken, alt›n bilezi¤ini<br />

suya düflürmüfl. onun için ba¤r›fl›yorlarm›fl, dedim.<br />

Mûsâ Kâz›m hazretleri gemilerin durdurulmas›n› istedi. Gemiler<br />

durunca, kenâra yaklafl›p, bir fleyler okudu. Sonra, onlar›n<br />

gemicisine söyleyiniz, suya girsin ve bilezi¤i ç›kars›n,<br />

buyurdu. Bir de bakd›k ki, bilezik suyun yüzüne yak›n yerde<br />

duruyordu. Gemici suya girip, bilezi¤i ç›kard›.<br />

¥ Bir flahs flöyle anlatm›fld›r: Dostlardan biri yüz dinâr (alt›n)<br />

vererek, ‹mâm-› Mûsâ Kâz›ma “rad›yallahü anh” götürmemi<br />

istedi. Bir mikdâr da benim dinâr›m vard›. Medîneye<br />

var›nca, önce gusl etdim. Kendi dinârlar›m› ve o flahs›n verdi¤i<br />

dinârlar› y›kad›m. Üzerlerine misk saçd›m. O flahs›n dinârlar›n›<br />

sayd›m, doksandokuz idi. Bir dahâ sayd›m yine<br />

doksandokuz ç›kd›. Bir dinâr da kendi dinârlar›mdan katarak<br />

kesesine koydum. Gece Mûsâ Kâz›m›n “rad›yallahü<br />

– 367 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!