20.06.2013 Views

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

fiEVÂH‹D-ÜN NÜBÜVVE

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

¥ Resûlullah›n “sallallahü aleyhi ve sellem” vefât haberini,<br />

mü’ezzini Abdüllah bin Zeyd, ba¤çesinde bulundu¤u bir<br />

s›rada ald›. Hemen yâ Rabbî benim gözlerimi görmez eyle,<br />

diye düâ etdi. Düâs› kabûl edilip, gözleri görmez oldu. Niçin<br />

böyle düâ etdin diye sorduklar›nda, dünyân›n lezzeti görmekdedir.<br />

‹stedim ki, gözlerim Muhammed aleyhisselâm›n<br />

vefât›ndan sonra kimsenin yüzünü görmekle lezzetlenmesin.<br />

¥ Emîr-ül-mü’minîn Alî “kerremallahü vecheh” flöyle anlatm›fld›r:<br />

Resûlullah› defn etdikden sonra, bir köylü geldi.<br />

Kendini kabr-i flerîfin üzerine b›rakd›. Topraklar›n› bafl›na<br />

saçd›. Yâ Resûlallah “sallallahü aleyhi ve sellem”! Emr buyurdun,<br />

emrine itâ’at etdik. Allahü teâlâ sana Kur’ân-› kerîmi<br />

gönderdi. Biz de senden kabûl etdik. O Kur’ân-› kerîmden<br />

bir âyet-i kerîmede Allahü teâlâ [Nisâ sûresi 64.cü âyetinde<br />

meâlen] (Nefslerine zulm edenler, sana gelip, Allahü<br />

teâlâdan afv dilerse ve Resûlüm de, onlar için afv dilerse, Allahü<br />

teâlây›, tevbeleri kabûl edici ve merhamet edici bulurlar)<br />

buyurmakdad›r. Biz kendi nefsimize zulm etdik. fiimdi<br />

bizim için avf dileyesin diye geldik, dedi. O ânda kabr-i flerîfden,<br />

afv etdiler diye bir ses iflitildi.<br />

¥ Abdürrahmân el-Anberî flöyle anlatm›fld›r: Resûlullah<br />

“sallallahü aleyhi ve sellem” bir arefe günü hutbe okuyordu<br />

ve sadaka verme¤e teflvîk ediyordu. Bir genç kalk›p, yâ Resûlallah!<br />

Bu deve fakîrlerin olsun dedi. Resûlullah “sallallahü<br />

aleyhi ve sellem” o deveye bakd› ve emr eyledi sat›n ald›lar.<br />

O günlerde Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” hazret-i<br />

Ömere “rad›yallahü anh” sana acâib bir haber vereyim<br />

mi buyurdu. O da buyurun dedi. Buyurdular ki: “Bu gece d›flar›ya<br />

ç›km›fld›m. O deve bana esselâmü aleyke yâ Resûlallah<br />

dedi. Ben, Allahü teâlâ sana bereketler versin dedim.<br />

Dedi ki, yâ Resûlallah, benim anam Kureyflden bir kiflinin<br />

devesiydi. Südünü sa¤aca¤› zemân yem verir doyururdu.<br />

Sa¤mayaca¤› zemân hiç birfley vermezdi. Ben onun beflinci<br />

yavrusuyum. Câhiliyye zemân›nda bir deve befl def’a do¤urursa,<br />

beflinci yavrusunu putlar için ay›r›p ona binmezler ve<br />

– 201 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!