You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
ülkeleri, Bulgaristan ve Romanya’da uygulanmaktadır 153 . Türkiye’de kurumsal anlamda<br />
çocuk bakımını ölçeği her zaman bunun çok altında kalmasına karşın, kurumlara yerleştirme<br />
geniş bir çevre tarafından anasız babasızlar, aileleri tarafından terk edilen veya kötü muamele<br />
gören, riske altındaki veya anne babanın bakamayacak kadar yoksul oldukları çocuklar için<br />
tatmin edici bir çözüm olarak görülmüştür. Çocukların hangi durumlarda kurumsal bakıma<br />
alınacağı ve bu tür kararların nasıl gözden geçirileceğine ilişkin hususlarda daha fazla netlik<br />
gerekmektedir. Geçmişte, anasız-babasız çocuklar kurumlarda bakılan <strong>çocukların</strong> küçük bir<br />
bölümünü oluşturmaktaydı ve kurumlardaki <strong>çocukların</strong> yüzde 70 kadarı buralara tümüyle<br />
veya kısmen yoksulluk nedeniyle yerleştirilmişti. Kendi ana babaları tarafından bakılamayan<br />
çocuklara, ellerinde kaynak olduğunda genellikle anne veya baba tarafından yakın akrabalarca<br />
bakılmaktadır. Dolayısıyla, SHÇEK de hem ailelere <strong>çocukların</strong>a evde bakmaları için destek<br />
vererek, hem de bakıcı aile ve evlat edinme uygulamalarını yaygınlaştırarak kurumlardaki<br />
çocuk sayısını azaltmaktadır. 2005 yılından bu yana kurumlarda yaşayan hemen hemen 6 bin<br />
çocuk – baştaki toplamın yaklaşık yüzde 30’u – tekrar ailelerinin veya akrabalarının yanına<br />
yerleştirilmiştir. Ayrıca, kurumsal bakımdan kaçınmak amacıyla 18 bin çocuğun ailesine<br />
ekonomik destek sağlanmıştır. 154<br />
Türkiye’de yaklaşık 10 bin evlat edinilmiş çocuk bulunmaktadır ve 1000 çocuk da ücretli<br />
veya gönüllü bakıcı aile yanındadır. Ne var ki, işlemler yavaş yürümekte, evlatlıkta genellikle<br />
bebek yaştakiler tercih edilmekte ve kurumlardaki <strong>çocukların</strong> çoğunluğu erkek olmasına<br />
karşın gerek evlatlıkta gerekse bakıcı ailelerde kız çocuk istenmektedir. Ebeveynin çocuğun<br />
tüm sorumluluğunu resmen üstlendiği evlatlık uygulaması görüldüğü kadarıyla toplumda<br />
olumlu karşılanmaktadır. Ancak, bu uygulama, kendileri çocuk yapamayan eşler için hemen<br />
bir alternatif olarak görülmemektedir. 2002 yılındaki yeni Türk Medeni Kanunu ile<br />
güncelleştirilip yeniden belirlenen evlat edinme kuralları, evlatlık alacaklara getirilen yaş<br />
sınırını 35’ten 30’a indirmiştir (ayrıca evlat edinenle edinilen arasında en az 18 yaş fark<br />
olmalıdır). Yeni düzenlemelerle birlikte en azından beş yıldır evli olanlar birlikte evlatlık<br />
alabilmekte, kendi çocukları olanlara da evlatlık alma hakkı tanınmakta, evlatlık alınanla daha<br />
sonra evlenme yasaklanmakta, <strong>çocukların</strong> ve kadınların haklarına iyileştirmeler getirilirken<br />
bir yıllık bir deneme süresi öngörülmektedir. SHÇEK, bu yasa uyarınca bir kılavuz<br />
hazırlamıştır. Çocukların Korunması ve Uluslararası Evlat Edinme İşlemlerinde İşbirliği<br />
Lahey Sözleşmesi Türkiye’de 2004 yılından bu yana yürürlüktedir. Bakıcı ailelik (ücretli veya<br />
gönüllü) kurumu göründüğü kadarıyla Türkiye toplumunun tüm kesimleri tarafından tam<br />
benimsenmemiştir ve doğal aile ile bakıcı aile arasındaki ilişkiler sorun olabilmektedir.<br />
Talihsiz <strong>çocukların</strong> bakımının devletin görevi olduğu yolundaki inanç hayli yaygındır ve bu<br />
inancın politikaları belirleyenler ve kamu görevlileri arasında da rastlanmaktadır. Koşullarına<br />
uyarlanmış çocuk yetiştirme eğitimi alsalar bile, bakıcı aileler ve doğal ana babalarla birlikte<br />
<strong>çocukların</strong> yanlarına yerleştirildiği akrabaların daha fazla bilgilendirmeye ve desteğe ihtiyaç<br />
duydukları söylenebilir. Kurumlardan çıkarma programı ve ilgili ailelerce sağlanan bakım<br />
standartları daha yakından izleme ve belgelendirme gerektirmektedir. SHÇEK gerek bu<br />
alanda gerekse diğer konularda daha saydam olmalı, kamuoyuyla açık diyaloga girmelidir 155 .<br />
153 UNICEF Innocenti Araştırma Merkezi: TransMonee 2005 – ODA/BDT ve Baltık Ülkelerinde Çocukların<br />
Durumu ile ilgili Veri Göstergeleri ve Özellikleri.<br />
154 Çocukların ailelerinde desteklenmesi, çocuğun kuruma yerleştirilmesine göre maliyet açısından daha etkin<br />
olabilir. Kurumlara yerleştirmenin maliyeti, çocuklar arasında şiddete eğilim, okullarda ve okul çevrelerinde<br />
çocuklar ve şiddet konulu 2006-2007 meclis araştırması sırasında 850 TL olarak belirlenmiştir.<br />
155 SHÇEK’in Çocuk Koruma Sistemi ile ilgili genel bir performans değerlendirmesi, Dünya Bankası tarafından<br />
desteklenen Sosyal Risk Hafifletme Projesi’nin bir parçası olarak SAM Araştırma ve Danışmanlık Şirketi<br />
tarafından yapılmıştır. Bu değerlendirme sırasında resmi kayıtlarla birlikte çocukları, aileleri, işverenleri, resmi<br />
görevlileri ve uzmanları kapsayan ve 2005 yılında gerçekleştirilen araştırmalar temel alınmıştır. Değerlendirme,