09.05.2013 Views

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ey’ (A.) [ﻊﻴﺑ] satış.<br />

beyâbân (F.) [نﺎﺑﺎﻴﺑ] çöl.<br />

beyân (A.) [نﺎﻴﺑ] açıklama, ifade etme, dile getirme.<br />

beyân edilmek açıklanmak, dile getirilmek.<br />

beyân etmek açıklamak, dile getirmek.<br />

beyânât (A.) [تﺎﻥﺎﻴﺑ] açıklamalar, demeç.<br />

beyânnâme (A.-F.) [ﻪﻡﺎﻥ نﺎﻴﺑ] bildirge.<br />

beyâz (A.) [ضﺎﻴﺑ] ak, beyaz.<br />

beyhûde (F.) [ﻩدﻮﻬﻴﺑ] boş, boşuna.<br />

beyn (A.) [ﻦﻴﺑ] ara, orta.<br />

beynelmilel (A.) [ﻞﻠﻤﻝا ﻦﻴﺑ] uluslararası.<br />

beyn-i (A.-F.) [ِ ﻦﻴﺑ] arasında, ortasında.<br />

beynülmilel (A.) [ﻞﻠﻤﻝا ﻦﻴﺑ] uluslararası.<br />

beyt (A.) [ﺖﻴﺑ] 1.ev. 2.konut. 3.beyit.<br />

beytâr (A.) [رﺎﻄﻴﺑ] veteriner.<br />

beytullah (A.) [ﷲا ﺖﻴﺑ] Kâbe.<br />

beytûtet (A.) [ﺖﺕﻮﺘﻴﺑ] geceleme.<br />

beytülmal (A.) [ لﺎﻤﻝا ﺖﻴﺑ]<br />

hazine, maliye hazinesi.<br />

beyzâ (A.) [ﺎﻀﻴﺑ] bembeyaz, çok beyaz.<br />

beyze (A.) [ﻪﻀﻴﺑ] 1.yumurta. 2.husye.<br />

beyzî (A.) [ﯽﻀﻴﺑ] oval.<br />

beze (F.) [ﻩﺰﺑ] 1.günah. 2.suç.<br />

bezekâr (F.) [رﺎﮐ ﻩﺰﺑ] 1.günahkar. 2.suçlu.<br />

54

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!