09.05.2013 Views

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

vidâd (A.) [ دادو ] 1.sevgi. 2.dostluk.<br />

vikâye (A.) [ ﻪیﺎﻗو ] koruma.<br />

vikâye etmek korumak, esirgemek, kayırmak.<br />

vilâdet (A.) [ تدﻻو ] 1.doğum. 2.doğum günü.<br />

vilâyât (A.) [ تﺎیﻻو ] vilayetler.<br />

vildân (A.) [ ناﺪﻝو ] 1.bebekler. 2.köleler.<br />

vîrân (F.) [ ناﺮیو ] 1.yıkık, harap olmuş. 2.yıkıntı, harabe.<br />

vîrân etmek yıkmak, harap etmek.<br />

vîrân olmak 1.yıkılmak, harap olmak. 2.perişan olmak.<br />

vîrâne (F.) [ ﻪﻥاﺮیو ] yıkıntı alan, harap yer, harap bina.<br />

vîrânî (F.) [ ﯽﻥاﺮیو ] haraplık.<br />

vird (A.) [ درو ] dua.<br />

vird etmek dua etmek.<br />

visâk (A.) [ قﺎﺛو ] antlaşma.<br />

visâl (A.) [ لﺎﺹو ] 1.ulaşma, varma. 2.kavuşma, vuslat.<br />

vufûr (A.) [ رﻮﻓو ] bolluk.<br />

vuhûş (A.) [ شﻮﺣو ] 1.vahşiler. 2.yaban hayvanları.<br />

vukû bulmak meydana gelmek, cereyan etmek, gerçekleşmek.<br />

vukû’ (A.) [ عﻮﻗو ] meydana gelme, cereyan etme.<br />

vukûât (A.) [ تﺎﻋﻮﻗو ] 1.olaylar. 2.polisiye olaylar.<br />

vukûf (A.) [ فﻮﻗو ] bir konu hakkında geniş bilgi sahibi olma.<br />

vukufsuz (A.-T.) bilgisiz.<br />

vuskâ (A.) [ ﯽﻘﺛو ] sağlam.<br />

515

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!