09.05.2013 Views

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

tavzîf (A.) [ ﻒﻴﻇﻮﺕ ] görevlendirme.<br />

tavzîh (A.) [ ﺢﻴﺽﻮﺕ ] açıklama.<br />

tavzîh etmek açıklamak, açıklığa kavuşturmak.<br />

tavzîhat (A.) [ تﺎﺤﻴﺽﻮﺕ ] açıklamalar.<br />

tây (F.) [ یﺎﺕ ] denk, eşit.<br />

taylasan (A.) [ نﺎﺴﻠﻴﻃ ] sarığın sarkan ucu.<br />

tayr (A.) [ ﺮﻴﻃ ] kuş.<br />

tayy (A.) [ ﯽﻃ ] 1.geçip gitme. 2.katlama, dürme. 3.silme. 4.yok etme.<br />

tayyâr (A.) [ رﺎﻴﻃ ] uçucu.<br />

tayyâre (A.) [ ﻩرﺎﻴﻃ ] uçak.<br />

tayyib (A.) [ ﺐﻴﻃ ] güzel, hoş.<br />

tayyibe (A.) [ ﻪﺒﻴﻃ ] iyi davranış.<br />

tâz (F.) [ زﺎﺕ ] koşma, koşuşturma.<br />

taz’îf (A.) [ ﻒﻴﻌﻀﺕ ] 1.zayıf düşürme. 2.iki kat yapma.<br />

tazallüm (A.) [ ﻢﻠﻈﺕ ] sızlanma, yakınma.<br />

tazallüm etmek sızlanmak, yakınmak.<br />

tazammun (A.) [ ﻦﻤﻀﺕ ] 1.içinde bulundurma. 2.kefil olma.<br />

tazammun etmek 1.içinde bulundurmak. 2.kefil olmak.<br />

tazarru’ (A.) [ عﺮﻀﺕ ] yalvarıp yakarma.<br />

tazarru’ât (A.) [ تﺎﻋﺮﻀﺕ ] yalvarıp yakarmalar.<br />

tazarrur (A.) [ رﺮﻀﺕ ] zarar görme, zarar etme.<br />

tâze (F.) [ ﻩزﺎ ﺕ ] 1.körpe, taze. 2.genç. 3.yeni.<br />

tâzegî (F.) [ ﯽﮔزﺎﺕ ] 1.körpelik, tazelik. 2.gençlik. 3.yenilik.<br />

457

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!