OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu OsmanliTurkcesiSozlugu

09.05.2013 Views

müteharrî (A.) [ یﺮﺤﺘﻡ ] araştırıcı, araştıran. müteharrik (A.) [ کﺮﺤﺘﻡ ] hareket eden, kıpırdayan. mütehassıs (A.) [ ﺺﺼﺨﺘﻡ ] uzman. mütehassir (A.) [ ﺮﺴﺤﺘﻡ ] özlem duyan. mütehassis (A.) [ ﺲﺴﺤﺘﻡ ] duygulu. mütehâşi (A.) [ ﯽﺵﺎﺤﺘﻡ ] çekingen. mütehavvil (A.) [ لﻮﺤﺘﻡ ] değişken. mütehayyir (A.) [ ﺮﻴﺤﺘﻡ ] şaşkın, şaşırmış. mütekâbil (A.) [ ﻞﺑﺎﻘﺘﻡ ] karşılıklı. mütekâbile (A.) [ ﻪﻠﺑﺎﻘﺘﻡ ] karşılıklı. mütekâbilen (A.) [ ﻼﺑﺎﻘﺘﻡ ] karşılıklı olarak. mütekaddim (A.) [ مﺪﻘﺘﻡ ] geçmiş, eski. mütekaid (A.) [ ﺪﻋﺎﻘﺘﻡ ] emekli. mütekamil (A.) [ ﻞﻡﺎﮑﺘﻡ ] olgun, tam, gelişmiş. mütekebbir (A.) [ ﺮﺒﮑﺘﻡ ] kendini beğenmiş, şişinen, büyüklenen. mütekeddir (A.) [ رﺪﮑﺘﻡ ] kederli. mütekellim (A.) [ ﻢﻠﮑﺘﻡ ] 1.konuşan. 2.birinci tekil şahıs. mütelebbis (A.) [ ﺲﺒﻠﺘﻡ ] giyinmiş, kuşanmış. mütelevvin (A.) [ نﻮﻠﺘﻡ ] renkten renge giren, yanar döner. mütemadi (A.) [ یدﺎﻤﺘﻡ ] sürekli. mütemadiyen (A.) [ ﺎیدﺎﻤﺘﻡ ] sürekli olarak. mütemayil (A.) [ ﻞیﺎﻤﺘﻡ ] 1.eğimli. 2.eğilimli, yönelik. mütemeddin (A.) [ نﺪﻤﺘﻡ ] uygar. 338

mütemellik (A.) [ ﮏﻠﻤﺘﻡ ] dalkavuk, yardakçı. mütemerkiz (A.) [ ﺰﮐﺮﻤﺘﻡ ] bir merkezde toplanma. mütemevvic (A.) [ جﻮﻤﺘﻡ ] dalgalı. mütemevvil (A.) [ لﻮﻤﺘﻡ ] varlıklı, zengin. mütemmim (A.) [ ﻢﻤﺘﻡ ] 1.tamamlayıcı. 2.tümleç. mütenâhi (A.) [ ﯽهﺎﻨﺘﻡ ] sona eren. mütenasib (A.) [ ﺐﺱﺎﻨﺘﻡ ] uygun, uyumlu. mütenavib (A.) [ بوﺎﻨﺘﻡ ] dönüşümlü. mütenâzır (A.) [ ﺮﻇﺎﻨﺘﻡ ] 1.birbirine bakan. 2.simetrik. müteneffizân (A.-F.) [ ناﺬﻔﻨﺘﻡ ] etkili kişiler, nüfuz sahipleri, sözü geçenler. mütenevvi (A.) [ عﻮﻨﺘﻡ ] çeşitli, türlü türlü. müteradif (A.) [ فداﺮﺘﻡ ] eşanlamlı. müterafik (A.) [ ﻖﻓاﺮﺘﻡ ] 1.refakat eden. 2.karışık, bir arada. mütercem (A.) [ ﻢﺝﺮﺘﻡ ] çevrilmiş, tercüme edilmiş. mütercim (A.) [ ﻢﺝﺮﺘﻡ ] çevirmen. mütesadif (A.) [ فدﺎﺼﺘﻡ ] rastlayan, tesadüf eden. mütesâvi (A.) [ یوﺎﺴﺘﻡ ] eşit. mütesâviyen (A.) [ ﺎیوﺎ ﺴﺘﻡ ] eşit olarak. müteselli (A.) [ ﯽﻠﺴﺘﻡ ] teselli bulan, avunan. müteselli olmak teselli bulmak, avunmak. müteselsil (A.) [ ﻞﺴﻠﺴﺘﻡ ] zincirleme. müteselsilen (A.) [ ﻼﺴﻠﺴﺘﻡ ] zincirleme olarak, birbirinin ardı sıra. müteşâir (A.) [ ﺮﻋﺎﺸﺘﻡ ] şair geçinen, şair müsveddesi. 339

mütemellik (A.) [ ﮏﻠﻤﺘﻡ ] dalkavuk, yardakçı.<br />

mütemerkiz (A.) [ ﺰﮐﺮﻤﺘﻡ ] bir merkezde toplanma.<br />

mütemevvic (A.) [ جﻮﻤﺘﻡ ] dalgalı.<br />

mütemevvil (A.) [ لﻮﻤﺘﻡ ] varlıklı, zengin.<br />

mütemmim (A.) [ ﻢﻤﺘﻡ ] 1.tamamlayıcı. 2.tümleç.<br />

mütenâhi (A.) [ ﯽهﺎﻨﺘﻡ ] sona eren.<br />

mütenasib (A.) [ ﺐﺱﺎﻨﺘﻡ ] uygun, uyumlu.<br />

mütenavib (A.) [ بوﺎﻨﺘﻡ ] dönüşümlü.<br />

mütenâzır (A.) [ ﺮﻇﺎﻨﺘﻡ ] 1.birbirine bakan. 2.simetrik.<br />

müteneffizân (A.-F.) [ ناﺬﻔﻨﺘﻡ ] etkili kişiler, nüfuz sahipleri, sözü geçenler.<br />

mütenevvi (A.) [ عﻮﻨﺘﻡ ] çeşitli, türlü türlü.<br />

müteradif (A.) [ فداﺮﺘﻡ ] eşanlamlı.<br />

müterafik (A.) [ ﻖﻓاﺮﺘﻡ ] 1.refakat eden. 2.karışık, bir arada.<br />

mütercem (A.) [ ﻢﺝﺮﺘﻡ ] çevrilmiş, tercüme edilmiş.<br />

mütercim (A.) [ ﻢﺝﺮﺘﻡ ] çevirmen.<br />

mütesadif (A.) [ فدﺎﺼﺘﻡ ] rastlayan, tesadüf eden.<br />

mütesâvi (A.) [ یوﺎﺴﺘﻡ ] eşit.<br />

mütesâviyen (A.) [ ﺎیوﺎ ﺴﺘﻡ ] eşit olarak.<br />

müteselli (A.) [ ﯽﻠﺴﺘﻡ ] teselli bulan, avunan.<br />

müteselli olmak teselli bulmak, avunmak.<br />

müteselsil (A.) [ ﻞﺴﻠﺴﺘﻡ ] zincirleme.<br />

müteselsilen (A.) [ ﻼﺴﻠﺴﺘﻡ ] zincirleme olarak, birbirinin ardı sıra.<br />

müteşâir (A.) [ ﺮﻋﺎﺸﺘﻡ ] şair geçinen, şair müsveddesi.<br />

339

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!