OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu OsmanliTurkcesiSozlugu

09.05.2013 Views

haccâm (A.) [ مﺎﺠﺣ ] hacamatçı. haccar (A.) [ رﺎﺠﺣ ] taş işçisi, taşçı. hâcce (A.) [ ﻪﺝﺎﺣ ] bayan hacı. hâce (F.) [ ﻪﺝاﻮﺧ ] 1.hoca. 2.efendi. 3.ağa. 4.sahip. 5.vezir. hâcegân (F.) [ نﺎﮕﺝاﻮﺧ ] 1.hocalar. 2.efendiler. hâcegî (F.) [ ﯽﮕﺝاﻮﺧ ] 1.hocalık. 2.efendilik. 3.ağalık. 4.sahiplik. 5.tüccar. hacel (A.) [ ﻞﺠﺧ ] utanma. hacer (A.) [ ﺮﺠﺣ ] taş. hacer-i esved [ دﻮﺱا ﺮﺠﺣ] karataş. hacer-i semâî [ ﯽﺋﺎﻤﺱ ﺮﺠﺣ ] göktaşı. hâceserâ (F.) [ اﺮﺱ ﻪﺝاﻮﺧ ] harem ağası. hâcet (A.) [ ﺖﺝﺎﺣ ] ihtiyaç. hâcetmend (A.-F.) [ ﺪﻨﻤﺘﺝﺎﺣ ] muhtaç. hacı (A.) [ ﯽﺝﺎﺣ ] hacı. hacıyân (A.-F.) [ نﺎﻴﺝﺎﺣ ] hacılar. hâcî (A.) [ ﯽﺝﺎه ] hicveden, yeren. hâcib (A.) [ ﺐﺝﺎﺣ ] 1.kapıcı. 2.perdedar. 3.engel. 4.kaş. hacîl (A.) [ ﻞﻴﺠﺧ ] utangaç. hâcir (A.) [ ﺮﺝﺎه ] göçmen. hâciz (A.) [ ﺰﺝﺎﺣ ] 1.ayıran. 2.haczeden. hacle (A.) [ ﻪﻠﺠﺣ ] gerdek odası. haclegâh (A.-F.) [ ﻩﺎﮔ ﻪﻠﺠﺣ ] gerdek odası. haclet (A.) [ ﺖﻠﺠﺧ ] utanma. 154

hacletâver (A.-F.) [ روﺁ ﺖﻠﺠﺧ ] utanç verici. hacm (A.) [ ﻢﺠﺣ ] hacim. hacmen (A.) [ ﺎﻤﺠﺣ ] hacimce. hacz (A.) [ ﺰﺠﺣ ] haciz. hadâik (A.) [ ﻖﺋاﺪﺣ ] bahçeler. hâdd (A.) [ دﺎﺣ ] 1.keskin. 2.sivri. 3.dar. hadd (A.) [ ﺪﺣ ] 1.sınır. 2.şer’î ceza. hadd (A.) [ ﺪﺧ ] yanak. haddâ’ (A.) [ عاﺪﺧ ] düzenbaz. haddâd (A.) [ داﺪﺣ ] demirci. haddâdî (A.-F.) [ یداﺪﺣ ] demircilik. hadd-i asgarî [ یﺮﻐﺹا ﺪﺣ ] en az. hadd-i azamî [ ﯽﻤﻈﻋا ﺪﺣ ] en çok. hadd-i tabiî [ ﯽﻌﻴﺒﻃ ﺪﺣ] normal hal. hadd-i zâtında aslında. hadeb (A.) [ بﺪﺣ ] kamburluk. hadem (A.) [ مﺪﺧ ] hizmetçiler. hademe (A.) [ ﻪﻡﺪﺧ ] hizmetçiler. hadeng (F.) [ ﮓﻥﺪﺧ ] ok. hader (A.) [ رﺪﺧ ] uyuşma. hades (A.) [ س ﺪﺣ ] sezi, tahmin. hâdî (A.) [ یدﺎه ] doğru yolu gösteren. hâdi’ (A.) [ عدﺎﺧ ] düzenbaz. 155

hacletâver (A.-F.) [ روﺁ ﺖﻠﺠﺧ ] utanç verici.<br />

hacm (A.) [ ﻢﺠﺣ ] hacim.<br />

hacmen (A.) [ ﺎﻤﺠﺣ ] hacimce.<br />

hacz (A.) [ ﺰﺠﺣ ] haciz.<br />

hadâik (A.) [ ﻖﺋاﺪﺣ ] bahçeler.<br />

hâdd (A.) [ دﺎﺣ ] 1.keskin. 2.sivri. 3.dar.<br />

hadd (A.) [ ﺪﺣ ] 1.sınır. 2.şer’î ceza.<br />

hadd (A.) [ ﺪﺧ ] yanak.<br />

haddâ’ (A.) [ عاﺪﺧ ] düzenbaz.<br />

haddâd (A.) [ داﺪﺣ ] demirci.<br />

haddâdî (A.-F.) [ یداﺪﺣ ] demircilik.<br />

hadd-i asgarî [ یﺮﻐﺹا ﺪﺣ ] en az.<br />

hadd-i azamî [ ﯽﻤﻈﻋا ﺪﺣ ] en çok.<br />

hadd-i tabiî [ ﯽﻌﻴﺒﻃ ﺪﺣ] normal hal.<br />

hadd-i zâtında aslında.<br />

hadeb (A.) [ بﺪﺣ ] kamburluk.<br />

hadem (A.) [ مﺪﺧ ] hizmetçiler.<br />

hademe (A.) [ ﻪﻡﺪﺧ ] hizmetçiler.<br />

hadeng (F.) [ ﮓﻥﺪﺧ ] ok.<br />

hader (A.) [ رﺪﺧ ] uyuşma.<br />

hades (A.) [ س ﺪﺣ ] sezi, tahmin.<br />

hâdî (A.) [ یدﺎه ] doğru yolu gösteren.<br />

hâdi’ (A.) [ عدﺎﺧ ] düzenbaz.<br />

155

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!