09.05.2013 Views

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

OsmanliTurkcesiSozlugu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

fâş (F.) [ شﺎﻓ ] ifşa olmuş, aşikar olmuş.<br />

fâtih (A.) [ ﺢﺕﺎﻓ ] fetheden<br />

fatin (A.) [ ﻦﻴﻄﻓ ] zeki, kavrayışlı.<br />

fayda (A.) [ ﻩﺪیﺎﻓ ] yarar, fayda, kazanç.<br />

fâzıl (A.) [ ﻞﺽﺎﻓ ] erdemli.<br />

fazîha (A.) [ ﻪﺤﻴﻀﻓ ] rezillik, skandal.<br />

fazîlet (A.) [ ﺖﻠﻴﻀﻓ ] erdem.<br />

faziletkâr (A.-F.) [ رﺎﮑﺘﻠﻴﻀﻓ ] erdemli.<br />

faziletperest (A.-F.) [ ﺖﺱﺮﭘ ﺖﻠﻴﻀﻓ ] erdem yanlısı.<br />

fazl (A.) [ ﻞﻀﻓ ] 1.erdem. 2.üstünlük.<br />

fazla (A.) [ ﻪﻠﻀﻓ ] 1.çok. 2.artık.<br />

fecâ’at (A.) [ ﺖﻋﺎﺠﻓ ] feci durum.<br />

fecere (A.) [ ﻩﺮﺠﻓ ] 1.günahkarlar. 2.kötü insanlar.<br />

fecî’ (A.) [ ﻊﻴﺠﻓ ] çok kötü, korkunç.<br />

fecî’a (A.) [ ﻪﻌﻴﺠﻓ ] facia, felaket.<br />

fecir (A.) [ ﺮﺠﻓ ] tan ağartısı.<br />

fecr (A.) [ ﺮﺠﻓ ] tan ağartısı.<br />

fecr -i kâzib [ بذﺎﮐﺮﺠﻓ ] gerçek tan ağartısından önceki geçici aydınlık<br />

fecr -i sâdık [ قدﺎﺹ ﺮﺠﻓ ] tan ağartısı, şafak sökmesi.<br />

fedâ (A.) [ اﺪﻓ ] 1.yoluna can koyma. 2.kurban. 3.uğruna verme.<br />

fedâ edilmek 1.uğruna harcanmak. 2.kurban edilmek.<br />

fedâ etmek 1.uğruna harcamak. 2.kurban etmek.<br />

fedâ’î (A.) [ ﯽﺋاﺪﻓ ] yoluna canını hiçe sayan.<br />

128

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!