01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 63<br />

<strong>ve</strong> en kötüsü de milletin büyük çoğunluğunun tarih, hukuk, siyaset<br />

gibi konulardan habersiz kaldığını söylemiştir. Ayrıca “hürriyet, musavat,<br />

adalet, milletin kulağına manasız bir ses gibi geliyor. Millet<br />

meşrutiyetle teyümmüm ediyor” 118 diyerek, ülkedeki meşrutiyet gerçeğinin<br />

altını bir kez daha çizmiştir.<br />

Sırat-ı Müstakim haricinde Türk Ocağı’nın yayımladığı Türk<br />

Yurdu <strong>ve</strong> Halka Doğru dergilerinde de halka doğru gitmek, halkı<br />

anlamak <strong>ve</strong> ona faydalı olmak esas kabul edilmiştir. Zaten Halka<br />

Doğru’nun çıkış gerekçesi de, aydın-halk arasıdaki farklılığı tespit<br />

etmek <strong>ve</strong> eleştiriler getirerek çözüm önerileri ortaya koymak olarak<br />

belirlenmiştir. Dolayısıyla Halka Doğru’da çıkan yazılar hep<br />

bu amaca yönelik olmuş <strong>ve</strong> halka doğru gitmenin formülleri tartışılmıştır.<br />

Üzerinde durulan bir başka husus ise halkın herşeyi devletten<br />

beklemesidir. Bu tür yazılar da aslında devletin zayıf olduğu,<br />

vatandaşın devletine sahip çıkması gerektiği üzerinde yazılmıştır 119 .<br />

Böylece hem aydınlara, hem halka, hem de devlete mesaj <strong>ve</strong>rilmeye<br />

çalışılmıştır.<br />

Halka Doğru dergisinde, halka doğru gitmek <strong>ve</strong> halk için çalışmak<br />

düşüncesini daha ilk günden itibaren işleyen kişilerin başında<br />

Yusuf Akçura gelmiştir. Akçura yazılarında bir yandan toplumun<br />

<strong>kültürel</strong>, ahlakî <strong>ve</strong> ekonomik olarak hızla çöktüğüne dikkat çekmeye<br />

çalışmış, bir yandan da neler yapılabileceği üzerinde durmuştur.<br />

Yusuf Akçura halka doğru giderek, köyleri gezerek, onlarla konuşup<br />

dertleşerek gayret gösterilmesini istemiş, ama bu gayretin tek taraflı<br />

olmaması gerektiğinin de altını özellikle çizmiştir. Hatta bu hususta<br />

“Lâkin halk da biraz bize doğru gelmemeli midir? Esnafımızın,<br />

rençberlerimizin yazı bilenleri, hal <strong>ve</strong> ahvaline dair bize mektuplar<br />

yazsalar, idarehanemize gelip bizimle görüşseler ne kadar iyi olur!”<br />

şeklinde yazmıştır. Çünkü ancak böyle olursa “çalışan halk ile halk<br />

için çalışanlar arasında dostluk, kardeşlik bağları” 120 kurulabilirdi<br />

118 Mehmet Akif, Sırat-ı Müstakim, S. 105, s. 8; “Köy Hocası”, Sırat-ı Müstakim,<br />

S. 382, s. 331-332; Eraslan, a.g.e., s. 70-72.<br />

119 “Akıllı Baba”, Halka Doğru, S. 20, 22 Ağustos 1329 (1913), s. 154.<br />

120 Akçuraoğlu (Yusuf), “Halka”, Halka Doğru, S. 22, 5 Eylül 1329, s. 171; Halka<br />

Doğru, S. 23, 12 Eylül 1329, s. 177; “Halka Doğru Gidenler”, Halka Doğru,<br />

S. 24, 19 Eylül 1329, s. 185-186; Eraslan, a.g.e., s. 77-80.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!