01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 573<br />

İnkılâbı ya da Tiyatro İnkılâbının söz edilmediği bir ülkede, kültür<br />

inkılâbının belki de en radikal yönünü oluşturan Musiki İnkılâbı ile<br />

âdeta halkın “kulak zevkinin” yönlendirilmesi, özgürlüğünün kısıtlanması<br />

söz konusudur. Bu şüphesiz müzik sanatının “inkılâbın<br />

amaçlarına en iyi hizmet edeceği düşünülen bir araç” 1276 olarak görülmesi<br />

dolayısıyla gerçekleştirilmiştir.<br />

Tek ses <strong>ve</strong> çok ses tartışmaları Cumhuriyetin ilk yıllarından<br />

beri hâlâ tartışma yaratmaktadır. Ancak bugün bu müzik türlerinin<br />

gerekliliğini tartışmak çok da doğru değildir. Çünkü artık ne Türk<br />

musikisini hor görmek mümkündür ne de Batı müziğine sırt çevirmek.<br />

Gerçekte herkesin iki müzik türünü de kabul etme zorunluluğu<br />

vardır. Türk müziği de kendine göre bir değerdir <strong>ve</strong> önemli bir dinleyici<br />

kitlesi mevcuttur. Daha önce de temas ettiğimiz gibi, Itri ya da<br />

Dede Efendi bugün yaşasalardı Batı müziğine kayıtsız kalabilirler<br />

miydi ya da tam tersi bir soruyla Batı müziği onlara ilgisiz davranabilir<br />

miydi? Bu noktada her iki soruya da olumsuz cevap <strong>ve</strong>rmek<br />

zor olacaktır. Aslında bu yüzyılda artık önemli olan, sanatta etkileşim,<br />

sentez ile öze dönme <strong>ve</strong> ona sahip çıkmadır. Örneğin, bugün<br />

insanlarımız baleye çok sık gitmiyorlar ama “Dansın Sultanlarına”<br />

büyük ilgi gösteriyorlar. Çünkü bu gösteri ilgilerini çekiyor, onda<br />

kendilerinden bir parça buluyorlar. Önemli olan kendimizi dünyayla<br />

özleştirirken, bizi yansıtanı da bulup ortaya çıkartabilmektir. Yani<br />

bale olacaksa, çayda çıra da olsun misali.<br />

Bu bağlamda asıl önemli olan, Türk müziğinin evrensel müzikteki<br />

yerini alabilmesi <strong>ve</strong> bunun için gereken her türlü çabanın gösterilmesidir.<br />

<strong>Atatürk</strong>’ün de belirlediği gibi, müzik sanatında evrenselliği<br />

yakalayabilmek tek amaç, bunu gerçekleştirmek için başvurulan<br />

yöntem çok seslilik de ancak bir araç olmalıdır. Peki bunun gerçekleşmesi<br />

için ne yapılmalıdır? Tabii ki, bazı tedbirlerin alınması gerekmektedir.<br />

Halka bu türü sevdirebilmek <strong>ve</strong> benimsetebilmek amacıyla<br />

sık sık açık hava bando konserleri <strong>ve</strong>rmek, senfonik orkestra<br />

<strong>ve</strong> oda müziklerinde oyun havalarımıza yer <strong>ve</strong>rmek, Türkçe sözlü<br />

parçaları çok sesli hale getirerek icra etmek 1277 , müzikle ilgili araç <strong>ve</strong><br />

1276 Üstel, a.g.m., s. 42.<br />

1277 Ataman, “Çokseslilik Meselesi”, s. 239-251.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!