01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 499<br />

la Nazım Hikmet yazmıştır. Zengin bir oyuncu kadrosu olan filmin<br />

önemi ise, uluslararası bir film festivaline katılan ilk Türk filmi olmasıdır.<br />

1934 yılında 2. Venedik Film Festivali’nde gösterilen <strong>ve</strong> bir<br />

“onur diploması” kazanan film için İtalyan La Tribuna gazetesi “Venedik<br />

festivalinde gösterilen Leblebici Horhor Ağa, Türk yönetmen<br />

Ertuğrul Muhsin’in deneme nitelikleri ağır basan bir eseri. Bu filmde<br />

halkın doğal, özgün âdetlerini görmek mümkün. Müziğiyse operetlere<br />

benzetebiliriz. Konu basit <strong>ve</strong> sade” 1124 yorumunu yapmıştır.<br />

Ancak Türk sinemasına ilk ödülü getiren bu film, bilet fiyatlarında<br />

yapılan indirimlere rağmen Türkiye’de istenen seyirciyi çekememiş,<br />

dolayısıyla ticari açıdan tam bir fiyaskoyla sonuçlanmıştır.<br />

Bu filmleri 1935’te yine Ertuğrul’un çektiği Aysel, Bataklı Damın<br />

Kızı filmi takip etmiştir. 1936 yılında hiç film çekilmezken, 1937<br />

yılında amatör çalışmalardan biri olan Nazım Hikmet’in Güneşe<br />

Doğru filmi ile Ester Şub’un Türk İnkılâbında Terakki Hamleleri<br />

filmleri; 1938 yılında da Ertuğrul’un Aynaroz Kadısı çekilmiştir 1125 .<br />

1938 sonrasında ise yine yılda bir iki film ile sinema yaşatılmaya<br />

çalışılmıştır. 1930’ların sonlarında bir tane de <strong>Atatürk</strong>’ün Hayatı<br />

isimli film projesi gündeme gelmiştir. Münir Hayri Egeli’nin anılarından<br />

öğrendiğimiz kadarıyla olay şöyle gelişmiştir: <strong>Atatürk</strong> birgün<br />

Münir Hayri’yi Çankaya’ya çağırtmış <strong>ve</strong> ona “...şirketinden bir<br />

mektup aldım. Bizim inkılâbımıza dair bir film 1126 yapmak istiyorlar.<br />

Çok güzel, inkılâbımıza dair film yapmak bizim işimiz olmalıdır” diyerek<br />

ondan bir senaryo düşünmesini istemiştir. Hatta “Bu senaryo<br />

benim hayatımla, Örneğin bir öğretmenin hayatını muvazi olarak<br />

yürütmelidir” diyen <strong>Atatürk</strong>, hemen M. Hayri’ye bazı şeyler dikte<br />

ettirmiş <strong>ve</strong> bu müs<strong>ve</strong>ddeleri derleyip düzenleyip tekrar gelmesini<br />

söylemiştir. Ondan sonra M. Hayri söylenildiği gibi senaryoyu düzelterek<br />

<strong>Atatürk</strong>’e sunmuştur. Metni okuyan <strong>Atatürk</strong>’ün senaryoya<br />

sayfa sayfa tashih yaptığı <strong>ve</strong> uzun pasajlar ilâ<strong>ve</strong> ettiği görülmüştür.<br />

<strong>Atatürk</strong>’ün “tekrar göreceğim” yazısı üzerine M. Hayri bir kez daha<br />

senaryoyu gözden geçirmiş <strong>ve</strong> sonra da takdim etmiştir. <strong>Atatürk</strong> bu<br />

1124 Cumhuriyet’in 75 Yılı, s. 149.<br />

1125 Özön, Türk Sineması Kronolojisi, s. 67-77.<br />

1126 Sözü edilen film, Ester Şub’un 1937 yılında çektiği Türk İnkılâbında Terakki<br />

Hamleleri isimli film olmalıdır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!