01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 491<br />

önemli filmi olarak kabul edilmiştir. Muhsin Ertuğrul, 1916-21 arası<br />

gittiği Almanya’daki film stüdyoları ile 1925-1928 arası Rusya’da<br />

yaptığı film çalışmaları sayesinde sinemadaki çizgisini belirlemiştir.<br />

Yurt dışındaki film çalışmalarından sonra yurda dönen Muhsin<br />

Ertuğrul, kaldığı yerden devam ederek 1929 yılında Ankara Postası<br />

isimli filmini çekmiştir. İlginçtir, 1924-29 arası Türkiye’de hiç film<br />

yapılmamıştır. Bu da bize 1922-39 döneminde Muhsin Ertuğrul’un,<br />

tıpkı tiyatroda olduğu gibi sinemada da tek adam olduğunu göstermektedir.<br />

1922’den sinemayı bıraktığı 1953 yılına kadar 30 film çeviren<br />

Muhsin Ertuğrul’un en büyük özelliği, sinemaya tiyatrocu kimliği<br />

ile yaklaşması <strong>ve</strong> eserlerinin büyük çoğunluğunun yabancı filmlerden<br />

ya da tiyatro oyunlarından yapılan uyarlamalardan ibaret olmasıdır<br />

1105 . Örneğin, Kız Kulesinde Bir Facia, Tosun Paşa, Akasya Palas,<br />

Şeh<strong>ve</strong>t Kurbanı, Aysel Bataklı Damın Kızı filmleri onun yaptığı<br />

uyarlamalardan birkaç tanesidir. Zaten Muhsin Ertuğrul’un en çok<br />

tartışılan yönü, onun tiyatrodaki hazır oyuncu kadrosu, tiyatroya ait<br />

oyun dağarcıyı <strong>ve</strong> tekniğiyle sinema yapması, en önemlisi de bir<br />

sinema duygusundan yoksunluğudur 1106 . Fakat onu etkileyen ya da<br />

şartlandıran faktörlerin Fransız Tiyatrosu, Alman Tiyatrosu <strong>ve</strong> Rus<br />

Devrim Sineması olduğu gerçeğinin ifade edilmesi, çektiği filmlerdeki<br />

tiyatro etkisini bizlere biraz olsun izah etmektedir. Ancak herşeye<br />

rağmen yine de M. Ertuğrul’un Cumhuriyetin ilk on altı yılında sinemada<br />

<strong>ve</strong> hatta tiyatroda tek yönetmen olması <strong>ve</strong> sinemasında tiyatroculara<br />

yer <strong>ve</strong>rmesi gerçekten sorgulanmalıdır. O günlerde ülkede<br />

yetişmiş sinema oyuncusunun, senaristinin <strong>ve</strong> rejisörünün olmaması<br />

Ertuğrul’u böyle bir çare bulmaya zorlamış olabilir. Yani Muhsin<br />

Ertuğrul bir anlamda, mevcut imkânlarla sinemaya hayat <strong>ve</strong>rmeye<br />

çalışmıştır. Sinemayı ciddiye almadığı, batıcı olduğu, inkılâp ruhunu<br />

yansıtacak filmler yapmadığı, sinemaya tiyatro kokusu bulaştırdığı<br />

gibi iddialar doğru <strong>ve</strong>ya yanlış olsun, gerçek <strong>ve</strong> asıl mühim olan M.<br />

II, S. 227, Kasım 2002, s. 50-51.<br />

1105 1922-53 yılları arasında çekilen 30 filmin üçte ikisi yabancı kaynaklardan alınmış<br />

ya da Batı sinemasının etkilerini üzerinde taşımıştır. Yine 1922-29 arası<br />

Türkiye’de çektiği yedi filmin de ikisi uyarlamadır. Muhsin Ertuğrul <strong>ve</strong> çektiği<br />

filmler için bk. Scognamillo, a.g.e., s. 39-68.<br />

1106 N. Özön, Karagözden Sinemaya, Türk Sineması <strong>ve</strong> Sorunları, C. I, Kitle<br />

Yay., Ankara 1995, s. 23.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!