01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

480<br />

SEDA BAYINDIR ULUSKAN<br />

M. Ertuğrul bu süreçte daha çok ağır oyunlara önem <strong>ve</strong>rmiş,<br />

özellikle de dünya klasiklerini ön plana çıkarmaya çalışmıştır 1079 .<br />

Ancak bu durum ciddi tartışmaların yaşanmasına sebep olmuştur.<br />

Çünkü bu dönemde halk ağır oyunlardan ziyade operetlere büyük<br />

ilgi göstermeye başlamıştır. Bu durumdan yine en fazla etkilenen<br />

M. Ertuğrul’un kendisidir. Öyle ki, Darülbedayi dergisinin 1 Aralık<br />

1932 sayılı nüshasında “Yaşasın Para” başlıklı yazısında üzüntüsünü<br />

şu şekilde dile getirmiştir: “Üç Saat Opereti, Bir Ölü Evi piyesinin<br />

bütün bir haftada getirdiği hasılatı bir cuma günü, daha fazlası ile<br />

temin edi<strong>ve</strong>rdi. Bu bizim ağlayarak kaydetmemiz lâzım gelen bir neticedir.<br />

Çünkü operet Darülbedayi için arizi bir şeydir...Sanat, gaye,<br />

mefkure, ideal ölüyor, varsın ölsün....yaşasın para”. Bunun üzerine<br />

Darülbedayi de ister istemez programlarında operetlere yer <strong>ve</strong>rmek<br />

zorunda kalmıştır. Ancak bu kez de basın, kurumun operet oynamasını<br />

tartışmaya başlamıştır. Özellikle aydın kesim, Darülbedayi’nin<br />

operet oynamasını tasvip etmemiş <strong>ve</strong> “Tepebaşında sanat istiyoruz,<br />

kahkaha bezirganlığını Şehzadebaşı’na bırakabiliriz” tarzında yorumlar<br />

yapmıştır. Bunun üzerine M. Ertuğrul’da bir başka yazısında,<br />

topluluğun operet oynamasına yönelik yapılan eleştirilere şu çarpıcı<br />

ifadelerle cevap <strong>ve</strong>rmiştir: “Sanat itibarıyla bu sene birçok şey<br />

kazandık. Birçok tecrübeler geçirdik <strong>ve</strong> seyircinin gerçek hüviyetini<br />

öğrendik...mali cihet itibarıyle de bu sene Darülbedayi, bütçesinde<br />

hiç açık <strong>ve</strong>rmeden kapısını kapadı. Fakat diyeceksiniz ki, operetler<br />

doksan defa oynanmasaydı bu bütçe tevazünü bir hayli müşkül olurdu.<br />

İşte biz de sanat davamızda bu ciheti ileri sürüyoruz <strong>ve</strong> diyoruz<br />

ki, operetleri kıymetli eserleri oynayabilmek için oynuyoruz. Bu,<br />

bizim yaptığımıza ‘bile bile lades’ derler. Yani sözün kısası, san’at<br />

yapabilmek için de bazen haşarılık yapıyoruz...” 1080 . Operetlerin sanat<br />

yapabilmek için oynanıyor olması da tabii ki yeni bir gündemin<br />

oluşmasına neden olacaktır.<br />

Darülbedayi’ye 1930 yılına kadar çeki düzen <strong>ve</strong>ren M. Ertuğrul,<br />

1930’dan İkinci Dünya Savaşı’nın sonuna kadar olan dönemde de ti-<br />

1079 M. Ertuğrul’un 1927 yılından itibaren sahneye koyduğu oyunlar için bk. Ertuğrul,<br />

Benden Sonra Tufan Olmasın, s. 498 vd.<br />

1080 Perdeci, “Marttan Nisana”, Darülbedayi Dergisi, S. 41, 1 Nisan 1933, s. 1;<br />

Nutku, Darülbedayi’nin Elli Yılı, s. 71.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!