01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 475<br />

görmediğini, tiyatro içinde çay-kah<strong>ve</strong> içildiğini, portakal yendiğini<br />

yazmış, ama buna rağmen temsilden çok hoşlandıkları <strong>ve</strong> can sıkıntısı<br />

nedir bilmedikleri için de Osmanlı seyircisinin eşi bulunmaz<br />

olduğunu belirtmekten geri kalmamıştır 1067 .<br />

Cumhuriyet döneminde tiyatrocuları <strong>ve</strong> tiyatro eleştirmenlerini<br />

düşündüren en önemli konular, tiyatro seyircisinin azlığı <strong>ve</strong> seyircinin<br />

yetiştirilmesidir. Aslında seyirci azlığı Darülbedayi döneminden<br />

beri gelen ciddi problemlerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />

Türk tiyatro seyircisi uzun bir süre şehre gelen yabancı toplulukların<br />

salonlarını hıncahınç doldururken, kendi tiyatrolarına gitmeme gibi<br />

bir tavır içerisinde bulunmuştur. Dolayısıyla bu problem de Vasfi<br />

Rıza’nın tabiriyle kurumun belini çok bükmüştür. Kendi tiyatrosuna<br />

rağbet etmeyen Türk seyircisinden en fazla yakınan kişilerden birisi<br />

de Muhsin Ertuğrul’dur. Ertuğrul bu durumdan yakınmakta da son<br />

derece haklıdır. Çünkü o dönemde İstanbul’a iki ay içinde gelen beş<br />

Yunan topluluğunun salonları dolup taşarken, Şehir Tiyatrosunun<br />

oyunlarına ilgi son derece azalmıştır 1068 . M. Ertuğrul <strong>ve</strong> arkadaşlarının<br />

İstanbul’da karlı bir akşamda Strindberg’in Zafer Sarhoşları<br />

isimli oyununu bir bakkal çırağı, bir şoför <strong>ve</strong> bir de locadaki doktorun<br />

önünde oynamaları 1069 , bu sıkıntının acı bir göstergesi olmalıdır.<br />

Açıkçası bu tablo, Şehir Tiyatrosunun oyun seçiminde bir hata yapılmış<br />

olabileceğini akıllara getiriyor. Demek ki o dönemde Türk seyircisine<br />

hitap edecek, onu tiyatroya çekecek nitelikte oyunlara yer<br />

<strong>ve</strong>rilmemiştir. Belki de sadece sanatı sanat için yapma felsefesiyle<br />

yola çıkılmıştır. Bu, Muhsin Ertuğrul’un Shakespeare ile başlayıp<br />

Shakespeare ile kapattığı tiyatro sezonunun bir sonucu olsa gerektir.<br />

Ancak bu yaklaşım Şehir Tiyatrosunun ciddi oranda boşalmasıyla<br />

sonuçlanmıştır. İşte bu noktada Muhsin Ertuğrul, durumdan yakınmayı<br />

bir kenara bırakarak gereken tedbirleri almak zorunda kalmış<br />

<strong>ve</strong> neticede oyun düzenini değiştirmiştir.<br />

Daha önce de sözünü ettiğimiz gibi, Cumhuriyet dönemi aynı<br />

zamanda tiyatro yazarları <strong>ve</strong> eserleri kadar seyircisinin de yetiştirilmeye<br />

çalışıldığı bir dönemdir. Bu konuda özellikle döneme dam-<br />

1067 Özakman, a.g.m., s. 1049.<br />

1068 And, Cumhuriyet Dönemi Türk Tiyatrosu, s. 80.<br />

1069 Özakman, a.g.m., s. 1054.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!