01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

34<br />

SEDA BAYINDIR ULUSKAN<br />

ğünün 40. maddesiyle ona tâbi olmuştur 67 . Kısacası Türk Ocakları<br />

CHP’nin denetiminde bulunan bir kuruluş haline getirilmiştir.<br />

1931 yılının başlarında ise ocakların tamamen kapatılması için<br />

Meclise teklif götürülmüş <strong>ve</strong> yapılan görüşmeler sonunda Nisan<br />

1931 tarihinde Türk Ocakları kapatılmıştır. Onun yerine de 19 Şubat<br />

1932’de Halkevleri açılmıştır. Türk Ocakları ile aynı amaca hizmet<br />

eden Halkevleri öncelikle Türk halkının <strong>sosyal</strong>, ekonomik <strong>ve</strong> <strong>kültürel</strong><br />

gelişmesine yönelik faaliyetlerde bulunmuştur. Kader o ki, ülkeye<br />

tam on dokuz sene hizmet <strong>ve</strong>ren ocaklardan sonra Türkiye, yoluna<br />

kültür tarihine bir on dokuz sene daha hizmet edecek olan başka bir<br />

kuruluş ile devam etmiştir. Yine acı bir tesadüftür ki, Halkevlerinin<br />

sonu da bu sefer başka bir siyasi partinin elinden olmuştur.<br />

Bütün bu anlatılanlardan sonra asıl cevaplanması gereken soru,<br />

Halkevlerinin, Türk kültürüne, Türk halkının eğitimine kendisini bu<br />

kadar adayan <strong>ve</strong> çok önemli aktivitelere imza atan Türk Ocaklarına<br />

neden tercih edildiğidir. Bu sorunun siyasi, <strong>sosyal</strong> <strong>ve</strong> <strong>kültürel</strong> boyutları<br />

hemen göze çarpmaktadır. Bugüne kadar Türk Ocaklarının<br />

kapatılma gerekçesi hakkında çok sayıda tez üretilmiş, pek çok iddia<br />

ortaya atılmıştır. Bu iddialardan ilki, Türk Ocaklarının İttihat <strong>ve</strong><br />

Terakki’nin bir yan kuruluşu olduğu fikrinin ağırlık kazanması ile<br />

ocakların ülkedeki radikal değişime ayak uyduramadığı, yeni rejimin<br />

yerleşmesi için yeterli çabayı harcamadığı, dolayısıyla inkılâba<br />

karşı bir tutum sergilediği iddiasıdır. Buna Türk Ocaklarında zamanla<br />

bazı tutucu kimselerin etkili olmaya başlaması ile Genel Başkan<br />

Hamdullah Suphi’nin <strong>Atatürk</strong>’ün inkılâplarına karşı sergilediği tavır<br />

da eklenmektedir. Yine Türk Ocaklarının kendi bünyesinde yaşanan<br />

tartışmalar ile Hamdullah Suphi <strong>ve</strong> Reşit Galip arasında yaşanan çekişme<br />

<strong>ve</strong> anlaşmazlıkların da kapatma kararının alınmasında etkili<br />

olduğu söylenmektedir 68 . Herşeyden önce, Türk Ocaklarının İttihat<br />

<strong>ve</strong> Terakki’nin bir parçası olarak kurulduğu, sergilediği Türkçü<br />

yaklaşımla dağılma sürecindeki Türklerin örgütlenmesinde <strong>ve</strong> Türk<br />

milliyetçiliğinin ön plana çıkarılmasında etkili olduğu doğrudur.<br />

Ancak Türk Ocaklarındaki mevcut milliyetçilik anlayışının, bu dö-<br />

67 Mete Tunçay, Türkiye Cumhuriyeti’nde Tek-Parti Yönetimi’nin Kurulması<br />

(1923-1931), Yurt Yay., Ankara 1981, s. 296.<br />

68 Çeçen, a.g.e., s. 85-86.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!