01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 387<br />

mektedir 870. Nitekim gazetede gerçekten bu şarkıyı çalan kişi, radyo<br />

<strong>ve</strong> gazinocular hakkında tebligat yapıldığı <strong>ve</strong> takibata başlandığı 871<br />

doğrultusunda bazı haberlere rastlanmaktadır ki bu da bize yapılan<br />

işin önemini <strong>ve</strong> ciddiyetini göstermeye yetiyor.<br />

Bütün bu gelişmeler neticesinde, 1934-50 yılları arasında<br />

Türkiye’de müzik adına çok önemli gelişmelerin yaşandığını söyleyebiliriz.<br />

Herşeyden önce modern Türk bestecileri bu dönemde<br />

büyük destek <strong>ve</strong> teşvik görmüşler, Batı kültür <strong>ve</strong> tekniğinden faydalanarak<br />

senfonik eserler, halk türküleri, operalar sahneye koymuşlardır.<br />

Ancak daha sonra, politik çekişmeler, ilgisizlikler yüzünden<br />

çalışmaların giderek azaldığı, hatta durma noktasına geldiği görülmüştür.<br />

<strong>Atatürk</strong>’ün ölümü ile birlikte müzik çalışmaları son bulmamış,<br />

ikinci cumhurbaşkanı İsmet İnönü de konuya gereken hassasiyeti<br />

göstererek elinden geleni yapmaya çalışmıştır. Müzik inkılâbı<br />

konusunda özellikle 1950 yılına kadar gelişmeler sürmüştür. İnönü,<br />

müsait olduğu zamanlarda “dinletileri <strong>ve</strong> opera gösterilerini düzenli<br />

olarak” izlemiş hatta cumhurbaşkanlığı döneminde viyolonsel dersleri<br />

dahi almıştır. İnönü döneminde daha çok kurumlaşma yoluna gidilmiş<br />

<strong>ve</strong> konuyla ilgili yasalar çıkarılmıştır. Hatta bu dönemde çok<br />

sesli müzik alanında ulusal müzik yazılmasını teşvik etmek maksadıyla<br />

İnönü Armağanı dahi konmuştur. Bu armağanı ilk alanlar<br />

da H. F. Alnar, U. C. Erkin ile A. A. Saygun olmuştur. (1942). Yine<br />

bu dönemde İhsan Künçer yönetimindeki Cumhurbaşkanlığı Armoni<br />

Muzikası ile Prof. E. Praetorius idaresindeki Cumhurbaşkanlığı<br />

Filârmoni Orkestrası’nın Ankara Radyosu’ndaki haftalık canlı programları<br />

yurt dışında bile dinleyici çekmeyi başarmıştır 872 . 1950 <strong>ve</strong><br />

sonrasında ise rotasının değiştiği ifade edilen müzik inkılâbı, çok<br />

sesli müziğin yanında Türk müziğinin de yer aldığı yepyeni bir kulvarda<br />

yerini alırken, Türk müziği de âdeta 1930’lardaki “dışlanmışlığının<br />

acısını” 873 çıkartırcasına konservatuarlarda eski yerine kavuşmuştur.<br />

870 Son Posta, 7 Ekim 1931, s. 1.<br />

871 Son Posta, 11 Ekim 1931, s. 2.<br />

872 Oransay, “Çoksesli Musiki”, s. 1523.; Gedikli, a.g.t., s. 44.<br />

873 Gedikli, a.g.t., s. 67.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!