01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 379<br />

halk ezgisinin arşivlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Sarısözen,<br />

derleme çalışmaları haricinde Ankara, İstanbul <strong>ve</strong> İzmir’de Yurttan<br />

Sesler korolarını da kuran kişi olmuştur.<br />

Bunların haricinde, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’nün kurulduğu<br />

1935 yılında İstanbul’da uluslararası Balkan Folklor Festivali<br />

(Eylül 1935) düzenlenmiştir. Beylerbeyi Sarayı’nda yapılan bu ilk<br />

uluslararası halk oyunları festivaline Arnavutluk, Bulgaristan, Romanya,<br />

Yunanistan gibi devletler katılmıştır. Ağustos 1936 tarihinde<br />

yine Beylerbeyi Sarayı’nda yapılan festivale ise bu kez Cumhurbaşkanı<br />

<strong>Atatürk</strong> de katılmıştır 846 . Onun Türk müziğinin gelişimindeki<br />

katkısı gerçekten yadsınmaz bir gerçektir. Tanınmış müzikolog <strong>ve</strong><br />

folklor dersleri öğretmeni Halil Bedii Yönetken’in dediği gibi, <strong>Atatürk</strong><br />

“hiçbir müzik öğretimi görmemiş, fakat doğuştan sahip olduğu<br />

sanat duygusu <strong>ve</strong> zevki sayesinde” Türk müziğinin gelişiminde aktif<br />

rol oynamıştır 847 .<br />

F. 1930’lu Yıllarda Müzik Aktiviteleri<br />

1930’ların başından itibaren başkent Ankara giderek hareketlenmeye<br />

başlayan, balolar düzenlenen, konserler <strong>ve</strong>rilen bir şehir<br />

haline gelmişti. Aslında bu dönemde sadece Ankara değil, İstanbul<br />

başta olmak üzere Anadolu’da daha pek çok yer ön plana çıkmaya<br />

başlamıştı. Yeni Türkiye, yabancı sanatçı <strong>ve</strong> toplulukların en cazip<br />

duraklarından biri olmuştu848 . Bugünlerde ülkenin çeşitli yerlerinde<br />

çok sayıda konser tertip edilmeye başlanmıştı. Örneğin 28 Temmuz<br />

1930 tarihinde Bulgaristan’ın Stara-Zagora şehri korosu ile Sofya<br />

846 Alpan, a.g.m., s. 2206.<br />

847 Halil Bedii Yönetken, “<strong>Atatürk</strong> Devrimleri <strong>ve</strong> Türk Müziği”, Orkestra, S. 72,<br />

Mart 1969, s. 32.<br />

848 Bütün bu ilgiye rağmen sanatçıların ağır <strong>ve</strong>rgilerden şikâyet ettiği de görülmüştür.<br />

Örneğin 1935 yılında basında, son iki yıldır ağır <strong>ve</strong>rgiler alındığı, ünlü<br />

<strong>ve</strong> saygın sanatkârların Türkiye’ye gelmelerinin âdeta imkânsızlaştığı üzerinde<br />

durulmuş <strong>ve</strong> Liszt’in öğrencisi olan piyanist Emil Sa<strong>ve</strong>r’in de bu <strong>ve</strong>rgilerden<br />

şikâyetçi olduğu belirtilmiştir. Yine aynı günlerde Paris’teki Musiki Muallim<br />

Mektebi Direktörü piyanist Alfred Cortot da alınan ağır <strong>ve</strong>rgilere değinmiş,<br />

100 kuruşluk bir biletin neredeyse 65 kuruşunun <strong>ve</strong>rgi olarak geri alındığını<br />

<strong>ve</strong> böyle giderse sanatçıların Türkiye’ye gitmek istemeyeceklerini söylemiştir<br />

(Cumhuriyet, 23 Kasım 1935, s. 3; 24 Kasım 1935, s. 1, 4).

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!