01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

346<br />

SEDA BAYINDIR ULUSKAN<br />

dır. Çünkü her ikisinin de müziğe bakış açıları, konuya yaklaşımları<br />

<strong>ve</strong> <strong>sosyal</strong> değişimlerdeki radikal uygulamaları büyük benzerlikler<br />

göstermektedir.<br />

II. Mahmud sonrasında Sultan Abdülmecid operaya giden ilk<br />

Osmanlı Sultanı unvanını almıştır. Abdülmecid 1867 yılındaki Paris<br />

ziyareti sırasında operayla tanışmış <strong>ve</strong> çok etkilenmiştir. Ondan<br />

sonraki dönemde de çok sesli müzik yavaş yavaş saraydaki yerini<br />

almış <strong>ve</strong> beğeni kazanmıştır. Aynı şekilde Sultan Abdülhamid’in de<br />

Batı müziğini tercih ettiği, keman <strong>ve</strong> piyano dersleri aldığı bilinmektedir.<br />

Görüldüğü gibi Osmanlıda müzik hatta müzik zevki aslında<br />

merkeziyetçi bir yapıya sahiptir. Çünkü saray, bir yandan müziğe<br />

önem <strong>ve</strong>rirken, bir yandan da onu yönlendirmeye çalışmıştır. Osmanlı<br />

Devleti’nde Batı müziğinin ülkeye girmeye başlamasıyla birlikte<br />

müziğin gerçekten iyi bir eğitim gerektirdiği gerçeği de ortaya<br />

çıkmıştır. Bu durum Osmanlı sultanlarının müzik eğitimi işiyle ilgilenmelerine<br />

<strong>ve</strong>sile olmuştur. Nitekim temelleri Osmanlı döneminde<br />

atılan kurumlar daha sonra önemli öğretim kurumlarının oluşmasına<br />

zemin hazırlamıştır. Örneğin Donizetti’nin Muzıka Mektebi, daha<br />

sonra ordudaki müzisyenlerin yetiştiği bir kurum yani Askeri Muzıka<br />

<strong>ve</strong> Astsubay Okulu olurken, Muzıka-yı Hümayun ise günümüzde<br />

Cumhurbaşkanlığı Filârmoni Orkestrası olarak varlığını sürdürmüştür761<br />

.<br />

Osmanlı döneminde çok sesli müziğin gelişimini anlatırken,<br />

Dikran Çuhacıyan, Harutyun Sinanyan, Edgar Manas gibi Ermeni<br />

bestecilerin isimlerinden de bahsetmek durumundayız. Çünkü özellikle<br />

XIX. yüzyılda ülkede Batı müziğinin gelişmesinde Ermeni asıllı<br />

müzisyenlerin katkısı diğer azınlıklara oranla daha fazladır. Bunlar<br />

arasında Hamparsum Limonciyan’ın nota sistemi ile Zilciyan<br />

ailesinin zilcilik sanatına getirdikleri <strong>ve</strong> edindikleri yer son derece<br />

önemlidir. Bunların içinde bilhassa E. Manas büyük formlarda eserler<br />

<strong>ve</strong>rmiş, profesyonel bir kompozitör <strong>ve</strong> hoca olarak kendini kabul<br />

ettirmiş bir müzisyen olarak karşımıza çıkmaktadır762 .<br />

761 Turan, a.g.e., s. 299-300.<br />

762 Vedat Kosal, Osmanlı’da Klasik Batı Müziği, Eko Basım Yayıncılık, İstanbul<br />

2001, s. 119.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!