01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

314<br />

SEDA BAYINDIR ULUSKAN<br />

noktada halkının müzik zevkini de göz ardı etmemiştir. Öyle ki bir<br />

konuşmasında, “Halkın musiki ihtiyacını düşünmek gerekir. Halkın<br />

musiki zevkinin gelişmesi için bu musikiye “Batı Musikisi” alışması<br />

<strong>ve</strong> bu musikiden hoşlanması, köklü bir musiki eğitimine ihtiyaç vardır”<br />

diyerek bu kez de olayın eğitim boyutunu gündeme taşımıştır 667 .<br />

Gerçekten de asıl önemli olan musiki eğitimidir. İşte bunun üzerine<br />

hemen Musiki İnkılâbının insan kaynağını oluşturabilmek amacıyla<br />

harekete geçilmiştir. Örneğin daha Hilâfetin kaldırılmasından hemen<br />

sonra Ankara’ya çağrılan Osman Zeki Üngör ’ den bir orkestra kurması<br />

istenmiştir. İstiklâl Marşımızın bestecisi <strong>ve</strong> Cumhurbaşkanlığı<br />

Orkestrasının ilk şeflerinden olan Osman Zeki 668 de <strong>Atatürk</strong>’ün isteği<br />

üzerine İstanbul’a dönerek bu orkestrayı oluşturmaya çalışmıştır.<br />

Yıllarca <strong>Atatürk</strong>’ün orkestra şefliğini yapmış olan Zeki Bey bu olayı<br />

şöyle anlatmıştır: “...Ankara’da Mustafa Kemal Paşa’nın özel sekreteri<br />

Hayati’den bir mektup aldım. Beni Ankara’ya da<strong>ve</strong>t ediyorlardı.<br />

Ertesi gün de bir memur geldi, da<strong>ve</strong>ti yineledi. Kalktım, elimde<br />

kemanımla gittim. Mustafa Kemal Paşa’yı zaten tanırdım. Çankaya<br />

Köşkü’nde ziyaret ettim. -Hoşgeldin Zeki Bey..Artık burada beraber<br />

çalışacağız, dedi. Ben de: -Tabii efendim. Emredersiniz, cevabını <strong>ve</strong>rdim.<br />

Fakat çalışmak için orkestra lâzımdı. O zamanki Ankara’da böyle<br />

şeyler, hak getire... Beş altı gün sonra İstanbul’a dönerek, piyanist<br />

Sadir, viyolonist Halim, viyolonist Nedim <strong>ve</strong> flütist Kadri’den oluşan<br />

ufak bir orketsra grubunu Ankara’ya gönderdim. Bu Ankara’nın ilk<br />

orkestrasıydı..”. Bundan sonra kendisi de Ankara’ya giden Zeki Bey,<br />

yine bir akşam <strong>Atatürk</strong>’ün, kendisinin göndermiş olduğu orkestrayı<br />

dinlerken, halkın da müzik ihtiyacını gidermeye gerek olduğunu,<br />

İstanbul’daki Saray orkestrasının derhal Ankara’ya getirtilmesini is-<br />

667 Ataman, a.g.e., s. 6.<br />

668 Osman Zeki (1880-1958), Muzıka-yı Hümayundan yetişmiş bir müzisyendir.<br />

Birinci Dünya Savaşı sırasında, Muzıka-yı Hümayun ile birlikte Viyana,<br />

Berlin, Budapeşte, Münih vs. yerlerde konserler <strong>ve</strong>rir. Bu gezi dönüşünde<br />

bandonun üflemeli çalgılarını da orkestrasına katarak Union Française’de haftalık<br />

konserler <strong>ve</strong>rmeye başlar. Cumhuriyetin ilânı sonrasında 1924 yılında<br />

Ankara’da <strong>ve</strong>rdiği iki konser, topluluğun kaderini değiştirir. Riyaseticumhur<br />

Musiki Heyeti adını alan topluluk hemen Cumhurbaşkanlığına bağlanır. Topluluğun<br />

ilk şefi de Osman Zeki olur. İstiklâl Marşı dışında çoğu marş olmak<br />

üzere başka yapıtları da mevcuttur (“Osman Zeki Üngör”, Ana Britannica, C.<br />

XXI, s. 469).

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!