01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

290<br />

SEDA BAYINDIR ULUSKAN<br />

çalışmalar, zaman zaman bazı yanlış anlaşılmalara da meydan <strong>ve</strong>rmiştir.<br />

Bu bağlamda dönemin en ilginç <strong>ve</strong> tartışmalı çalışmalarından<br />

biri de şüphesiz, 1935 yılında Mimar Sinan’ın mezarının açılmasıdır.<br />

Herşey TTK’nun, Türk sanatının “evrensel ustası” olan Sinan’ın<br />

hayatı, şahsiyeti <strong>ve</strong> eserleri üzerine toplu bir eser hazırlama kararı<br />

almasıyla başlamıştır. Bunu, Mimar Sinan’ın biyolojik <strong>ve</strong> morfolojik<br />

şahsiyetinin de incelenmesi takip etmiştir. Nitekim Türk Tarihi<br />

<strong>Araştırma</strong> Kurumu’nda alınan karar gereğince, Mimar Sinan’ın mezarının<br />

bir kısmı 1 Ağustos 1935 günü Kurumun seçtiği bir heyet<br />

önünde açılmıştır. Ancak iskeletin büyük bir kısmının çok bozulmuş<br />

olduğu görülmüştür. Fakat buna rağmen iskeletin tahrip olmamış kısımlarının<br />

üzerinde bazı antropolojik incelemeler yapılmış <strong>ve</strong> sonra<br />

da yine aynı heyet önünde mezar kapatılmıştır. <strong>Araştırma</strong> esnasında<br />

mezarın mimari açıdan bir tetkikinin yapılabilmesi için bazı ölçümler<br />

de yapılmıştır 613 .<br />

Aynı günlerde <strong>Atatürk</strong>’ün 2 Ağustos 1935 tarihli emriyle Mimar<br />

Sinan’ın heykelinin yapılması da gündeme getirilmiştir 614 . Nitekim<br />

adına bir anıt yapılması kararlaştırılan Mimar Sinan için Türk mimar<br />

<strong>ve</strong> mühendislerinden oluşan bir heyet dönemin İçişleri Bakanı Şükrü<br />

Kaya başkanlığında toplanmıştır. Türk Tarihi <strong>Araştırma</strong> Kurumu’nun<br />

yerini <strong>ve</strong> büyüklüğünü saptayacağı bu anıt için önce bir komite oluşturulmuş<br />

sonra da çalışmalara başlanmıştır. Fakat heykel bölümünde<br />

de bahsettiğimiz üzere Sinan’ın heykeli ancak 1956 yılında tamamlanarak<br />

DTCF’nin bahçesine dikilebilmiştir.<br />

Burada genelde üzerinde durulan <strong>ve</strong> tartışma yaratan husus ise<br />

Sinan’ın mezarının hangi gerekçelerle açıldığıdır. Herşeyden önce<br />

bu araştırma, Mimar Sinan’ın Türk olup olmadığı konusundaki tereddütten<br />

kaynaklandığı <strong>ve</strong> yapılacak antropolojik incelemeler sayesinde<br />

bazı gerçeklerin ortaya çıkarılmak istendiği fikrini akıllara<br />

getirmektedir. Nitekim Afet İnan’ın Mimar Koca Sinan isimli çalışmasında<br />

rastladığımız 1959 tarihli bir yazışma, aynı tereddütün sonraki<br />

yıllarda da devam ettiğini göstermesi açısından büyük önem taşımaktadır.<br />

Şöyle ki, 1959 yılında Londra’daki Victorya Müzesi’nde<br />

diğer milletlerin sanat eserlerinin yanı sıra Türk sanatlarına da küçük<br />

613 Ayın Tarihi, 1 Ağustos 1935, S. 21, s. 2.<br />

614 Ayın Tarihi, 8 Ağustos 1935, S. 21, s. 4.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!