01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 17<br />

Saymaya çalıştığımız bütün bu nedenlerle Batı model olarak<br />

alınırken, aslında hareketin özünde onun ilmi, fenni <strong>ve</strong> teknolojisi<br />

hedeflenmiştir. <strong>Atatürk</strong> “ilim <strong>ve</strong> fen nerede ise oradan alacağız <strong>ve</strong><br />

her millet ferdinin kafasına koyacağız” 28 derken, bunu herkes için<br />

istediğini <strong>ve</strong> bu konuda da hiçbir engel tanımadığını ortaya koymuştur.<br />

Yine “Dünyada herşey için medeniyet için başarı için en hakiki<br />

mürşit ilim <strong>ve</strong> fendir” düsturu ile yola çıkan <strong>Atatürk</strong> bu yolda taklitçilikten<br />

de her zaman kaçınmıştır. Akla <strong>ve</strong> ilme önem <strong>ve</strong>ren Gazi,<br />

değişimin gerekliliğine olan inancı, tecrübesi <strong>ve</strong> bilgisi ile bu uğurda<br />

yürümüştür. Yalnız bunu yaparken yeri geldiğinde şahsi zevklerini<br />

bir kenara koyarak, sonuna kadar tavizsiz bir tutum sergilemeyi de<br />

başarabilmiştir. Onun alaturka müziği çok sevmesine <strong>ve</strong> dinlemesine<br />

rağmen, müzikte evrenselliğin yakalanabilmesi <strong>ve</strong> çok sesli müziğin<br />

toplumda yerleşebilmesi için alafranga müziği de dinlemesi <strong>ve</strong> onu<br />

topluma benimsetmeye çalışması bunun en çarpıcı örneklerinden<br />

biridir.. Ancak zaman zaman kendi koyduğu kanunların sonuçları<br />

ile karşılaştığı durumlarda, Falih Rıfkı’nın da belirttiği gibi, “Bize<br />

göre değil ha çocuklar” 29 demesine rağmen, attığı adımdan <strong>ve</strong> bu<br />

değişime olan inancından asla taviz <strong>ve</strong>rmemiştir. Onun bu ifadesi<br />

bir gerçeği daha ortaya çıkarmaktadır ki, o da yapılan değişimlerin<br />

<strong>ve</strong> bunlardan alınacak sonuçların yalnız o gün için hedeflenmediği,<br />

sonraki nesillere yönelik atılmış bir adım <strong>ve</strong> yatırım olduğudur. Sadece<br />

bu tutum dahi, “şekil <strong>ve</strong> anlayışta değişerek muasır medeniyet<br />

seviyesine erişme” gereğinin onda nasıl bir iman haline geldiğinin<br />

en açık delilidir 30 . Falih Rıfkı’nın deyimiyle ecnebi sevmez ksenophobe<br />

31 olan yani Batıyı değil sadece Batıyı Batı yapan anlayışı se<strong>ve</strong>n<br />

<strong>ve</strong> ona yönelen Gazi, tamamen aklın <strong>ve</strong> ilmin rehberliğinde ilerlemiş,<br />

yaptığı değişimi kültürle temellendirecek kadar sahip olduğu<br />

bilinçle milletini kucaklamış <strong>ve</strong> bütün ilhamını da hayattan aldığını<br />

söylemekten kaçınmamıştır 32 .<br />

28 27 Ekim 1922 günü Bursa Şark Tiyatrosunda yapılan bir konuşma, “Öğretmenlere”,<br />

ASD, C. II, s. 48.<br />

29 Falih Rıfkı Atay, Çankaya, Bateş Yay., İstanbul 1984, s. 410.<br />

30 Eraslan, a.g.m., s. 133.<br />

31 Atay, a.g.e., s. 302.<br />

32 1 Kasım 1937 tarihli Beşinci Dönem Üçüncü Toplanma Yılını Açış Konuşması,<br />

ASD, C. I, s. 423.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!