01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

244<br />

SEDA BAYINDIR ULUSKAN<br />

kadar toplam sekiz resmi toplantı yapmış, 15 Nisan 1931 günü 494 de<br />

heyet Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti adını alarak tüzel bir kişilik kazanmıştır.<br />

Cemiyet, çalışmalarına aynı üyelerle <strong>ve</strong> aynı çalışma planı ile<br />

devam etmiştir.<br />

Cumhuriyetin ilk yıllarında <strong>kültürel</strong> faaliyetlerin yürütülmesinde<br />

Türk Ocakları gerçekten büyük bir misyon üstlenmiştir. Yayın organı<br />

olan Türk Yurdu dergisinde çıkan yazılar ile de Türklük bilinci<br />

aşılanmaya, milliyetçi duygular canlı tutulmaya çalışılmıştır. Ancak<br />

Ocağın tüm Türkleri bir çatı altında toplama düsturu zamanla Cumhuriyetin<br />

ilkelerine ters düşmeye başlamıştır. Bunun üzerine 1928<br />

yılında dergide çıkan yazılar “ilim <strong>ve</strong> sanat heyeti”nin sorumluluğunda<br />

yayımlanmaya başlamış fakat bu da kimseyi memnun etmemiştir<br />

495 . 1930’lu yıllarda dünyanın içinde bulunduğu durum, aşırı<br />

milliyetçi yönetimlerin iş başı yapması, ülkede yaşanan çok partili<br />

hayata geçiş denemesi, Serbest Fırka olayı <strong>ve</strong> Ocağın tek partiye ters<br />

düşmesi gibi durumlar, atmosferi daha da gerginleştirmiştir. Denilebilir<br />

ki bir anlamda <strong>Atatürk</strong>’ün Türkçülük <strong>ve</strong> Türkçü tarih anlayışı<br />

ile Türkçülerin tarih anlayışı pek örtüşmemiştir. Nitekim bu durum<br />

üzerine, Niyazi Berkes’in dediği gibi, ulus fikrinin mefkûre olmaktan<br />

çıkması yani gerçekleşmesi üzerine, ideoloji yuvası olan Türk<br />

Ocakları’nın kaldırılmasına karar <strong>ve</strong>rilmiştir 496 . Misyonunu tamamlayan<br />

Türk Ocakları’nın yerine de halkçılık ilkesiyle doğru orantılı<br />

olmak üzere Halkevleri kurulmuştur. Bu noktada Türk Ocakları’nın<br />

daha 1928’de başlayan huzursuzluklara rağmen neden 1930’ların<br />

başına kadar kullanıldığı belki sorgulanabilir. Şöyle ki; Türk Ocakları,<br />

Halkevleri’nin açıldığı 1932 yılına kadar Türkiye’nin en önemli<br />

<strong>ve</strong> hatta tek kültür kurumu olarak görev yapmıştır. Yani öncelikle o<br />

tarih için başka alternatif söz konusu değildir. İkincisi, Ocaklardaki<br />

gençlerin dinamizmi, coşkusu <strong>ve</strong> buralarda yürütülen faaliyetler<br />

Hükümetin çalışmalarına önemli katkılar sağlamıştır. Zaten <strong>Atatürk</strong>,<br />

494 Türk Ocaklarına bağlı olarak araştırma <strong>ve</strong> inceleme işlerini yürüten Tarih<br />

Heyeti’nin yerine 12 Nisan 1931 günü Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti kurulmuş,<br />

cemiyetin yeniden örgütlenmesi için Dahiliye Vekâleti onayı da 15 Nisan 1931<br />

günü çıkmıştır (İğdemir, a.g.e., s. 7).<br />

495 Şakiroğlu, a.g.m., s. 835-836.<br />

496 Niyazi Berkes, Batıcılık, Ulusçuluk <strong>ve</strong> Toplumsal Devrimler, Yön Yay., İstanbul<br />

1965, s. 161.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!