01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 163<br />

büyük bir koz <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong> her türlü yayının toplatılıp yasaklanmasına<br />

neden olan bu meşhur maddeler aynen şöyledir 310 :<br />

“50. Madde: Memleketin umumi siyasetine dokunacak neşriyattan<br />

dolayı İcra Vekilleri Heyeti kararile gazete <strong>ve</strong>ya mecmualar<br />

muvakkaten tatil olunabilir. Bu surette kapatılan gazete <strong>ve</strong>ya mecmuanın<br />

neşrine devam edenler hakkında 18. madde hükmü tatbik<br />

olunur”<br />

“51. Madde: Yabancı bir memlekette çıkan bir gazete <strong>ve</strong>ya mecmuanın<br />

Türkiye’ye sokulması <strong>ve</strong> dağıtılması İcra Vekilleri Heyeti karar<br />

ile menolunabilir. Dağıtılan nüshalar karardan ev<strong>ve</strong>l, İcra Vekilleri<br />

Heyetinden müstacelen karar alınmak üzere Dahiliye Vekilinin<br />

emriyle toplattırılabilir. Menolunmuş gazeteleri memnuiyeti bilerek<br />

Türkiye’ye sokan <strong>ve</strong> dağıtanlardan 300 liraya kadar ağır para cezası<br />

alınır”.<br />

Yeni Basın Kanunu’nun 51. maddesi üzerinde Mecliste ciddi<br />

tartışmalar yaşanmıştır. Adı geçen maddenin Hükümete, daha doğrusu<br />

Bakanlar Kurulu’na <strong>ve</strong>rdiği yetkiden bazı millet<strong>ve</strong>killeri rahatsız<br />

olmuşlar <strong>ve</strong> maddenin değiştirilmesini teklif etmişlerdir. Bunun<br />

üzerine Mecliste 7 Mayıs 1932 günü yapılan toplantıda bazı <strong>ve</strong>killer<br />

söz almışlar <strong>ve</strong> bu durumdan duydukları endişeleri dile getirmişlerdir.<br />

Örneğin Kocaeli millet<strong>ve</strong>kili Sırrı Bey, yaptığı konuşmada özünde<br />

yeni kanuna karşı olmadığını, ancak bu maddenin basın üzerinde<br />

“Demoklesin kılıcı gibi” durduğunu <strong>ve</strong> bunun bize lâyık olmadığını<br />

söylemiştir. Ancak Hükümet adına söz alan Dahiliye Encümeni Şükrü<br />

Bey bu değişiklik teklifine şiddetle karşı çıkmış <strong>ve</strong> “bunun mesulü<br />

bizi bunu yapmaya sevkedenlere aittir” diyerek bu konudaki kesin<br />

tavrı ortaya koymuştur. Nitekim 30 Temmuz 1931 tarihli, 1881 numaralı<br />

Basın Kanunu’nun 51. maddesinin tadiline dair oylama yapılmış<br />

311 <strong>ve</strong> sonunda da kabul edilerek bu tartışmaya son <strong>ve</strong>rilmiştir.<br />

Bu kanun ile birlikte Türkiye’de tam anlamıyla güdümlü bir basın<br />

ortaya çıkmıştır. O günlerde çoğu yayın matbaada iken toplatılıp<br />

yasaklanmış <strong>ve</strong> dava açılmıştır. Basın üzerindeki kontrol mekanizması<br />

ise önce Basın Genel Müdürlüğü sonra da onun üstündeki<br />

310 Düstur, Tertip 3, C. XII, Ankara 1931, s. 1082.<br />

311 Zabıt Ceridesi, C. VIII, 7 Mayıs 1932, s. 81-83; S. R. İskit, Türkiye’de Matbuat<br />

Rejimleri, Ülkü Matbaası, İstanbul 1939, s. 477-479.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!