01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 131<br />

leceğini söylemiştir. Başbakanın bu konuşmasından sonra söz alan<br />

kişiler, gazetelerin yaptıkları neşriyat üzerine uzun <strong>ve</strong> şiddetli konuşmalar<br />

yapmışlar <strong>ve</strong> eski basın kanununun acilen günün ihtiyaçlarına<br />

göre yeniden hazırlanmasının gereğini vurgulamışlardır.<br />

Özellikle Yarın, Son Posta ile İzmir’de çıkan <strong>ve</strong> Serbest Fırka’yı<br />

destekleyen Hizmet, Halkın Sesi, Yeni Asır gibi gazetelerin yaptıkları<br />

yayınların yarattığı hoşnutsuzluk, yeni basın kanununun hazırlanmasında<br />

önemli bir etkendir. Ülkede yaratılan bu atmosfer, Hükümetin<br />

bu tür gazeteler hakkında ne gibi tedbirler alacağının sorulması ile<br />

yeni bir ivme kazanmıştır. Hatta 5 Temmuz 1931 günü Mecliste söz<br />

alan CHP’li bazı <strong>ve</strong>killer, bu gazeteler hakkında zehir zemberek konuşmalar<br />

yapmışlardır. Örneğin Mazhar Müfit yaptığı uzun konuşmada<br />

“Efendiler, biz basın hürriyetini kaldırın, heriflerin boğazını<br />

tıkayın demiyoruz. Ama bunlar zehirli yayınlarına devam ederlerse<br />

cezalarını görürler. Bu hainler muntazaman zehirlerini saçmaktadırlar.<br />

Bunlar yılan gibi bir parça güneş görünce zehirlerini saçarlar.<br />

Şeyh Sait isyanı, Kubilay meselesi bu gibi yılanların saçtığı zehirlerin<br />

neticesidir...” diye isyan ederken, eski İstiklâl Mahkemesi üyelerinden<br />

Ali Saip de, “Mesele basın kanunu meselesi değildir. Mesele<br />

gazeteci kılığına giren beş altı serserinin her ne bahasına olursa<br />

olsun gemi azıya alarak, yalan <strong>ve</strong> iftiralar düzenleyerek “Acaba rejimi,<br />

Cumhuriyeti yıkabilir miyiz?” zannına düşmüş olmalarıdır” 250<br />

şeklinde oldukça sert bir konuşma yapmıştır.<br />

Aslında onların hücum ettikleri bu gazeteciler Arif Oruç, Zekeriya<br />

Sertel, Ahmet Kadri, İzmir’de Zeynel Besim (Sun), İsmail Hakkı<br />

<strong>ve</strong> Mehmet Sırrı (Sanlı) isimli kişiler idi. Mecliste yapılan bu sert<br />

konuşmalar üzerine söz alan Başbakan İsmet Paşa, önce Hükümetin<br />

o günkü basın politikasını anlatmış, sonra da diğer <strong>ve</strong>killere göre<br />

daha ılımlı bir tavır sergileyerek, aslında ülkede basın özgürlüğünün<br />

olduğunu, ancak bu özgürlüğü bazı kişilerin kötüyü kullandıklarını,<br />

Hükümetin elinde bu gazeteleri kapatma yetkisi bulunduğunu,<br />

ama sık sık buna başvurmanın da sakıncalı olduğunu söyleyerek,<br />

yapılacak en iyi işin mevcut basın kanununun yeniden düzenlenmesi<br />

olduğunu açıklamıştır. Ancak İnönü’nün yaptığı bu konuşma da or-<br />

250 Hıfzı Topuz, 100 Soruda Türk Basın Tarihi, Gerçek Yayınevi, İstanbul 1973,<br />

s. 148-149.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!