01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 127<br />

lişmeler, Hükümetle basın arasındaki soğuk ilişkinin gelişmesine <strong>ve</strong><br />

ilişkinin seyrinin değişmesine de <strong>ve</strong>sile olmuştur. 1930’lara gelindiğinde<br />

artık tıpkı Meşrutiyet <strong>ve</strong> Cumhuriyet’in ilânı öncesinde olduğu<br />

gibi, basınla iktidar arasında iyi bir diyalog hatta basın yayıncılıkta<br />

bir kıpırdanma <strong>ve</strong> bir serbestiyet doğmaya başlamıştır. Harf inkılâbı,<br />

ülkedeki okur-yazar oranının artmasına, dolayısıyla da gazeteciliğin<br />

gelişmesine büyük katkı sağlamıştır.<br />

B. 1930-1938 Arasında Türk Basınındaki Gelişmeler<br />

7 Ekim 1923 günü İstanbul’da sona eren sıkıyönetim <strong>ve</strong> sansür,<br />

basının bir süreliğine de olsa özgürleşmesine, rahatlamasına fırsat<br />

<strong>ve</strong>rmiştir. Hatta o zaman Hüseyin Cahit’in Tanin’de yazdığı “Yaşasın<br />

Cumhuriyet” isimli rejimle alay eden yazısı ile Velit Ebuzziya’nın<br />

1 Kasım 1923 günü Tasvir-i Efkâr’da çıkan “Bizi Korkutan Kırmızı<br />

Cumhuriyet Paçavrası mıdır?” başlıklı yazılarına dahi göz yumulmuştur245<br />

. Fakat bu serbestiyet, görüldüğü üzere TPCF ile son<br />

bulmuş, basına karşı da sert önlemler alınmak zorunda kalınmıştır.<br />

Hükümet tarafından, siyasi muhalefet gibi muhalif basına da ket vurulmuş<br />

<strong>ve</strong> bu sessizlik 1930’lara kadar devam etmiştir.<br />

Nitekim bütün bu yaşananlardan sonra 1930 yılında Türkiye’de<br />

çok partili hayatın ikinci denemesi gerçekleşmiş <strong>ve</strong> Serbest Cumhuriyet<br />

Fırkası (SCF) kurulmuştur. Bu hem siyasete hem de basına bir<br />

çoğulculuk getirmiştir. Örneğin o günlerde Arif Oruç Yarın isimli bir<br />

gazete çıkarmaya başlamıştır. Gazete yeni kurulan SCF’yı destekleyince<br />

hem güçlenmiş hem de baskı sayısı artmıştır. Öyle ki, Yarın<br />

gazetesinin baskısı o zaman 80 bini bulmuştur. 1930 yılında ise başka<br />

bir muhalefet gazetesi yani Son Posta çıkmaya başlamıştır. Zekeriya<br />

Sertel, Selim Ragıp Emeç <strong>ve</strong> Ekrem Uşaklıgil ile Halil Lütfi<br />

Dördüncü’nün çıkardıkları Son Posta gazetesi de muhalefetin başını<br />

çekmiştir. Z. Sertel gazetesinin ilk sayısında “Boğuluyoruz, Biraz<br />

Hava İstiyoruz” başlığıyla yazdığı yazı ile CHP’ye âdeta mesaj <strong>ve</strong>rmek<br />

istemiştir. Sertel, anılarında ilk sayıda yazdığı bu yazıyla “o<br />

günün baskısına karşın ilk isyan bayrağını” açtığını, gazetenin za-<br />

245 Abdülhamit Avşar, Bir Partinin Kapatılmasında Basının Rolü Serbest<br />

Cumhuriyet Fırkası, Kitabevi, İstanbul 1998, s. 22.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!