01.05.2013 Views

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

atatürk'ün sosyal ve kültürel politikaları - Atatürk Araştırma Merkezi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN SOSYAL VE KÜLTÜREL POLİTİKALARI 121<br />

dış ajanlarının haberleri, telsiz istasyonlarından elde edilen dış haberler<br />

ile Türkiye’de çıkan Fransızca, İngilizce, Ermenice, Rumca<br />

gazete <strong>ve</strong> dergilerdi 232 . İkinci olarak da, hem yurt içinde halkı aydınlatmak<br />

<strong>ve</strong> buna inandırmak hem de bu davanın dünyaya duyurulmasını<br />

sağlamak amacıyla bir örgüt kurulmuştur. 6 Nisan 1920 günü<br />

kurulan Anadolu Ajansı (AA) dar kadrosuyla bu dönemde önemli<br />

çalışmalara imza atmıştır 233 . Mustafa Kemal’in isteği üzerine kurulan<br />

AA ile Matbuat Müdürlüğü tamamen kamuoyunu yanlış bilgilerden<br />

kurtarmak, yanlış milli <strong>ve</strong> dış haberlere karşı milleti uyarmak,<br />

haberleri halka günü gününe ulaştırmak <strong>ve</strong> Hükümet ile halk arasındaki<br />

ilişkiyi kuv<strong>ve</strong>tlendirmek gibi belli amaçlar için kurulmuştur. Bu<br />

kapsamda Anadolu basını sürekli desteklenmiş <strong>ve</strong> Mustafa Kemal<br />

Paşa da her fırsatta basın mensupları ile bir araya gelerek onlarla<br />

konuşmuştur.<br />

Bugünlerde tıpkı Birinci Dünya Savaşı’nda İttihat <strong>ve</strong> Terakki’nin<br />

yapmış olduğu gibi, basına katı bir sansür uygulanmak zorunda kalınmıştır.<br />

Mustafa Kemal Paşa, zararlı yayınların halka ulaşmasını<br />

önlemek <strong>ve</strong> bir karışıklık çıkmasına mâni olmak için böyle davranmak<br />

zorunda kalmıştır. Hükümet 6 Mayıs 1920 günü bir de Sansür<br />

Talimatnamesi yayımlamıştır. 19 maddelik bu talimatnamede, özellikle<br />

İstanbul ile her türlü haberleşme yasaklanmış, sahildeki sansür<br />

merkezleri tarafından İstanbul’dan gelen yazışmaların geri gönderilmesi<br />

istenmiş <strong>ve</strong> İstanbul gazetelerinin Anadolu’ya girişine de yasak<br />

konulmuştur 234 . Görevini yerine getirmeyen, bu evrakları kabul edip<br />

geri göndermeyen memurların da Hıyanet-i Vataniye Kanunu ile<br />

yargılanacakları bildirilmiştir. Bütün bunlar gösteriyor ki, Mustafa<br />

232 Öztoprak, a.g.e., s. 33.<br />

233 O zamana kadar bağımsız bir haber ajansımız yoktu. Haberleşmeler<br />

Antalya’daki İtalyan Temsilciliği vasıtasıyla yapılabiliyordu. Ancak yine de<br />

halka doğru <strong>ve</strong> düzenli bilgi <strong>ve</strong>rilebilmesi için böyle bir kuruma acil ihtiyaç<br />

duyuluyordu. Aslında Osmanlı döneminde “Osmanlı Telgraf Ajansı” kurulmuştu.<br />

Fakat 1911 yılında kurulan bu ajans, daha çok ticari bir niteliğe sahipti.<br />

Neticede belli bir süre sonra Osmanlı Milli Ajansı’na dönüşen Telgraf Ajansı<br />

pek uzun ömürlü olamamış, savaş sonunda da ortadan kalkmıştır. Ekim 1918<br />

tarihinden itibaren ise Türkiye-Havas-Reuter bileşimi çalışmalarına başlamıştır.<br />

Ayrıntılı bilgi için bk. Özkaya, a.g.e., s. 44-50; Orhan Koloğlu, Havas-<br />

Reuter’den Anadolu Ajansı’na, Çağdaş Gazeteciler Derneği Yay., Ankara<br />

1994, s. 45-68.<br />

234 19 maddelik bu talimatname için bk. Koloğlu, a.g.e., s. 56-58.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!