3.Ulusal Hidrolojide İzotop Teknikleri Sempozyumu - DSİ Genel ...
3.Ulusal Hidrolojide İzotop Teknikleri Sempozyumu - DSİ Genel ...
3.Ulusal Hidrolojide İzotop Teknikleri Sempozyumu - DSİ Genel ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Tablo 1. Ölçülmüş Ksenon ve Neon konsantrasyonları, beslenim yükseklikleri (m), ve grafik<br />
metoduyla hesaplanmış beslenim sıcaklıkları (°C) (Arslan, 2008).<br />
Örnek<br />
adı<br />
Neon<br />
[ccSTP/g]<br />
Ksenon<br />
[ccSTP/g]<br />
Beslenim<br />
Yüksekliği (m)<br />
104<br />
Grafik Metoduyla Beslenim<br />
Sıcaklığı (°C)<br />
1800 5<br />
D-8 3.06E-07 1.41E-08<br />
1600<br />
1400<br />
5.3<br />
5.5<br />
1300 5.8<br />
1800 8<br />
D-47 2.84E-07 1.80E-08<br />
1600<br />
1400<br />
8.2<br />
8.4<br />
1300 8.5<br />
S-16 2.08E-07 1.12E-08 1152 12<br />
yaş hesaplamalarında yanlış sonuçlara yol açmaması için Denklem 2’de verilen seyrelme faktörü<br />
(q) olarak hesaplanabilecek bir sayı kullanılır (Pearson ve Hanshaw, 1970).<br />
C C<br />
(2)<br />
13<br />
13<br />
Çİİ<br />
karb<br />
q 13<br />
13<br />
Ctoprak<br />
Ccarb<br />
Bu çalışmada derin yealtısuyu sisteminde farklı derinliklerdeki üç örnekten alınmış karbon-13<br />
örneklerinin ölçüm sonuçlarına göre ÇİK miktarının artmasıyla çok büyük boyutta δ 13 CÇİK değişimi<br />
olmaktadır. Şekil 8’de bu değişim açık olarak görülmekte ve alanda ölçülmüş radyokarbon<br />
konsantrasyonlarıyla hesaplanacak yeraltısuyu yaşlarında çok büyük düzeltmelere ihtiyaç<br />
duyulduğunu ortaya koymaktadır. Bu düzeltmeler için kullanılabilecek denklem 2’de verilmiştir. Bu<br />
denklemde δ 13 CÇİK suda çözünmüş inorganik karbondan ölçülmüş 13 C; δ 13 Ctoprak topraktaki CO2’in<br />
δ 13 C’i (bitki örtüsüne bağlıdır, C3 bitkileri -27‰, C4 bitkileri yaklaşık -12.5‰); ve δ 13 Ckarb<br />
çözünmüş kalsitin δ 13 C’dür (genellikle 0 ‰’e çok yakın, denizel karbonatlar için 2 ‰). Yukarıda<br />
verilmiş q değerini hesaplayabilmek için gerekli olan δ 13 Ckarb değerleriyle ilgili alanda hiç bir bilgi<br />
yoktur. Bu nedenle Konya Kapalı Havzasında Bayarı ve diğ. (2005) tarafından yapılmış çalışmada<br />
Mezozoik yaşta denizel dolomitik kireçtaşı için +4.21 ‰ olarak ölçülen δ 13 Ckarb değeri göz önüne<br />
alınarak alandaki karbonatlar için bu değerin +4 ‰ olarak varsayılması bu değerde belirsizlik<br />
olduğu ihtimali göz önüne alınmak suretiyle mümkündür. Böylelikle, Şekil 8’de görülebileceği gibi<br />
bir örnekte ölçülmüş pozitif δ 13 Ckarb değeri (+3.5 ‰) açıklanabilir.<br />
Denklem 2’de kullanılacak olan δ 13 Ctoprak değerinin belirlenebilmesi için alandaki bitki örtüsü<br />
hakkında geniş bilgi sahibi olunması gereklidir. Gerek çalışma alanı çevresinde arazi çalışmaları<br />
sırasında, gerekse Ankara çevresinde yapılmış çalışmalara göre (Çetin ve diğ., 2002, Elçi ve diğ.,<br />
2005) günümüz bitki türleri fotosentez yaparken baskın olarak C3 döngüsünü izlemektedirler. Bu<br />
nedenle günümüz için δ 13 Ctoprak değeri -27‰ civarında olmalıdır. Bu değer geçmişten günümüze<br />
kadar sabit kalmamıştır ve 50,000 yıl öncesinden günümüze kadar alandaki bitki örtüsünün ne<br />
olduğunu tahmin etmek oldukça güçtür. Radyokarbon aktivitelerinin düşük olması nedeniyle<br />
beslenim alanında bitki örtüsü sadece bugün için değil geçmiş için de düşünülmelidir. Bu durum<br />
birden fazla δ 13 Ctoprak değeri kullanılarak farklı yaşlar hesaplanmasının gerekliliğini göstermektedir.<br />
Tahmini karbon-14 yaşları hesabı için a0 14 C değeriyle ilgili de bilgi sahibi olmak gerekmektedir. Bu<br />
değerin belirlenebilmesi için modern olduğu ispatlanmış bir örnekten ölçülmüş radyokarbon<br />
verisine ihtiyaç vardır. Alanda modern suyu temsil edilen bir kaynakta Yazıcıgil ve diğ. (2001)<br />
tarafından ölçülmüş karbon-14 aktivitesi 68 pmc olarak bulunmuş ve bu değer mevcut çalışmada<br />
a0 14 C değeri olarak kabul edilmiştir. Yukarıda açıklanan değerlerle hesaplanmış karbon-14<br />
yaşlarının oksijen-18 ile ilişkisi Şekil 9’da verilmiştir. Bu şekilde verilmiş değerler (15000 ile<br />
35000 yıl arası) azımsanmayacak miktarda belirsizlik içermektedir ve bu nedenle bu yaşlar mutlak<br />
yaş olarak algılanmamalıdır. Mevcut belirsizlikler de göz önüne alınarak elde edilen tüm sonuçlar