30.04.2013 Views

Gerisi hayat - Yürüyüş

Gerisi hayat - Yürüyüş

Gerisi hayat - Yürüyüş

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sayı: 313<br />

<strong>Yürüyüş</strong><br />

22 Nisan<br />

2012<br />

4<br />

Direnerek, Örgütlenerek, Devrimci Değerlerimizle<br />

UMUDU BÜYÜTÜYORUZ<br />

Grup Yorum’un 25. yılında yapılan<br />

İnönü Konseri’nde 55 bin kişiydik.<br />

Biletli bir konsere 55 bin kişinin<br />

katılması bir ilkti. Herkes şaşırdı.<br />

Sponsorların olmadığı, reklamların<br />

yapılmadığı, on yıllardır faşizmin<br />

baskı ve terörüne maruz kalmış, yasaklanmış,<br />

sansürlenmiş, dinleyenlerin<br />

bile cezalandırıldığı bir ülkede,<br />

55 bin kişi Yorum konserine katılmıştı.<br />

Kimse şaşkınlığını gizleyemedi.<br />

Burjuva basının yazarları yıllardır<br />

sansürledikleri Yorum’u görmek zorunda<br />

kaldılar.<br />

Konsere katılan herkes farklı bir<br />

umut ve coşkuyla ayrıldı konserden.<br />

Çünkü Yorum umudun sesiydi.<br />

55 bin kişi umutla buluşmuştu.<br />

Konsere katılan bir genç 55 bin kişinin<br />

yaşadığı duygulara şu sözle<br />

tercüman olmuştu: “Şimdi devrimin<br />

olabileceğine daha çok inanıyorum”<br />

Biz o gün İnönü Stadyumu’nu<br />

dolduran ve çoğu için inanılmaz,<br />

çoğu için beklenmeyen görülen kalabalığı<br />

şöyle değerlendirmiştik: “Gerçekte<br />

Türkiye devriminin sahip olduğu<br />

potansiyelin ancak küçük bir<br />

parçasıdır. Başka bir deyişle, 55 bin<br />

kişi, buzdağının sadece görünen kısmıdır.<br />

Görünen kısmın altında, deryaya<br />

tüm ağırlığıyla yerleşmiş dev bir<br />

kütle vardır.”<br />

Halkımıza hep güvendik. Halkın<br />

gücüne hep inandık. Ve asla yanılmadık.<br />

Herkes buz dağının görünen<br />

kısmı üzerine çeşitli yorumlar yaparken<br />

biz, görünen kısmının altındakiyle<br />

ilgilendik.<br />

2011 yılında Bakırköy Pazar Alanı’nda<br />

yapılan konsere “Bağımsız<br />

Türkiye” adını verdik. Çünkü biliyoruz<br />

ki, Amerikan postalları altında<br />

emeği, namusu, onuru çiğnenen vatanımızda<br />

bizimle aynı düşü kuran<br />

milyonlar var.<br />

“<br />

Buzdağları kolay kolay hareket etmezler.<br />

Kolay kolay kendilerini<br />

göstermezler. Biz buzdağının varlığından<br />

emin olduğumuz kadar, onun<br />

bu yanını da biliriz. Biz İnönü’de 55<br />

bin kişinin toplanmasına şaşırmadık.<br />

Çünkü biz, o 55 bin kişinin nasıl yoğun<br />

bir emekle bir araya getirildiğini<br />

biliyoruz.”<br />

Halka buz dağının altını göstermek<br />

istedik. Orada halkın kendisi<br />

vardı. Kendi gücü vardı. 2011’de 150<br />

bin olacağız dedik. 55 bin karşısında<br />

şaşkınlığa düşenler neredeyse 3 katı<br />

olmasına rağmen 150 bini tartışmadı<br />

bile. Ne söylüyorsak onu yapacağımıza<br />

inandılar. Biz vatanımıza ve halkımıza<br />

karşı olan sorumluluğumuzla<br />

emek verdik. Ülkemizin dört bir yanında<br />

binlerce kişi “Bağımsız Türkiye”<br />

konseri için çalıştı. Emek verdi.<br />

Gecesini gündüzüne kattı. Ve halkımız<br />

bizi yanıltmadı. Bakırköy Cumartesi<br />

Pazar Alanı, Bağımzızlık Meydanı<br />

oldu. “Bağımsız Türkiye” konserinin<br />

birincisine 150 bin kişi katıldı.<br />

Bakırköy Pazar Alanı’nda halkamıza<br />

buz dağının bir kısmını<br />

daha gösterdik.<br />

Kararlıyız. İnançlıyız. İnancımızı<br />

hiç yitirmedik. En zor, en karanlık<br />

dönemlerde bile halkımıza ve devrime<br />

inancımızı koruduk. Önderlerimizden,<br />

şehitlerimizden bunu öğrendik.<br />

Dayı, Partimizin kuruluş kongresinin<br />

kapanış konuşmasında şöyle<br />

söylemişti: “Güçlü düşünceler, güçlü<br />

insanlar, güçlü örgütler, zor koşullarda<br />

yolundan sapmadan kararlılığını<br />

koruyanlardan, düşüp de kalkmaktan<br />

korkmayanlardan, yenilgilerden zafer<br />

çıkartmasını bilenlerden doğar.<br />

Düştük, düştüğümüzde kalkmasını bildik,<br />

en karanlık dönemlerde dahi<br />

mutlak karanlık yoktur diyerek ışığı<br />

aradık, hep kendimize döndük. Kendi<br />

gerçeğimizin üzerine gittik ve bugünlere<br />

geldik. Gücümüz buradadır. Yaşanan<br />

tarihtedir. Bu tarihi, ideolojik sağlamlığımız,<br />

bu ideolojiyi taşıyan şehitlerimizin<br />

destanlarıyla yazdık.”<br />

Bakırköy’de 150 bin’in ardından<br />

“BUZ DAĞININ ALTINI YER<br />

YÜZÜNE ÇIKARTACAĞIZ” dedik.<br />

Bağımsız Türkiye için yaptığımız<br />

konseri gelenekselleştiriyoruz.<br />

Bağımsız Türkiye Konseri’nin ikincisini<br />

bu uğurda canlarını feda eden<br />

şehitlerimize, Kızıldere’de devrimin<br />

manifestosunu yazan Mahirler’e adadık.<br />

Bağımsız Türkiye “On’ların Türküsü”<br />

adını verdiğimiz konserde hedefimiz<br />

300 BİN’di. 300 bin dediğimizde<br />

yine kimse bizim bu rakama<br />

ulaşıp ulaşamayacağımızı tartışmadı.<br />

Ama burjuvazi yüzbinlerin alanları<br />

dolduracağından korkusunu gizleyemedi.<br />

Koyu bir sansürle bu gerçeği<br />

gizlemeye çalıştı. Madonna’nın, Yu<br />

Tu’nun haftalarca, aylarca reklamını<br />

yapan burjuva medya, 300 bin kişilik<br />

Bağımsız Türkiye konserini son günlerdeki<br />

bir kaç saniyelik haberle geçiştirdi.<br />

Ülkemizin dört bir yanında<br />

sokak sokak yapılan konser çalışmalarını<br />

görmezlikten geldi.<br />

Amerikan uşağı AKP’nin borazanı<br />

haline gelen ihale medyasının<br />

gizlemeye çalıştığı Bağımsız Türkiye<br />

isteyen yüzbinlerin Bakırköy’ü doldurmasıydı.<br />

Çünkü bu konser başta Amerika olmak<br />

üzere emperyalistlere, onun<br />

işbirlikçilerine ve uşaklarına karşı<br />

açıktan bir savaştı.<br />

Burjuva medya onyıllardır yaptığı<br />

gibi konsere sınıfsal bakarak<br />

düşmanlığını gösterdi. Bu düşmanlığı<br />

konserden sonra çok daha açığa çıktı.<br />

Yüzbinlerce kişinin katıldığı konseri<br />

adeta AKP’nin Amerikan uşaklağını<br />

gizlemek için saniyelik görüntülerle<br />

geçiştirdi. Kitlenin tamamını<br />

göstermedi, küçük kesitler göstererek<br />

yüzbinlerin Amerikan uşaklığına karşı<br />

bağımsızlık isteğini gizledi.<br />

Bağımsız Türkiye konserine 300<br />

bin kişinin katılacağından tek rahatsız<br />

olan emperyalistler, onların<br />

işbirlikçileri ve uşakları değildi. Kendine<br />

solum, sosyalistim, komünistim<br />

diyen reformizmin, oportünizmin ve<br />

Kürt milliyetçilerinin de gizlenemeyen<br />

bir hazımsızlığı vardı.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!