30.04.2013 Views

Gerisi hayat - Yürüyüş

Gerisi hayat - Yürüyüş

Gerisi hayat - Yürüyüş

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Halkın<br />

Hukuk<br />

Bürosu<br />

Mehmet Ağar’a Veri̇len Hapi̇s Cezası Onaylandı!<br />

Halkın Adalet Özlemi̇ Sürüyor<br />

Mehmet Ağar’a Ankara<br />

11. Ağır Ceza Mahkemesi<br />

tarafından silahlı suç örgütü yöneticisi<br />

olduğu için verilen 5 yıl hapis cezası<br />

Yargıtay tarafından onaylandı. Karar<br />

üzerine Cumhurbaşkanı ve hükümet<br />

sözcüsü ortada yargının verdiği kararın<br />

bulunduğunu ve kararın herkesi bağladığını<br />

ifade ettiler. Ağar ise, hapisten<br />

kaçmayacağını yargının verdiği karara<br />

uyacağını belirten cümleler kurdu.<br />

Beyanatlardan anlaşılacağı üzere<br />

hem hükümet hem de Ağar verilen<br />

karardan memnundur. Çünkü yargı<br />

bir kez daha halka karşı işlenen suçlardaki<br />

tarihsel misyonunu yerine getirmiştir.<br />

Bir taraftan katliamlar meşrulaştırılıp<br />

devlet aklanırken diğer<br />

yandan ise, bu katliamların planlanmasında<br />

ve icrasında rol alanlar göstermelik<br />

cezalarla kurtarılmıştır.<br />

Ağar’ın Yönettiği<br />

ve Adına Suç İşlediği<br />

Suç Örgütü Bizzat<br />

Devletin Kendisidir<br />

Mehmet Ağar , 1980’li yıllardan<br />

bu yana mahkemenin belirttiği suç örgütünün<br />

üyesi ve yöneticisi oldu. Komiser<br />

yardımcılığı, emniyet müdürü,<br />

vali ve bakan olarak bu suç örgütünde<br />

görev yaptı. Yalnız bu suç örgütü ne<br />

Ağar tarafından kurulmuştur ne de o<br />

emekli olduğu için ortadan kalkmıştır.<br />

Çünkü bu örgütün tarihinde Ağar’ın<br />

sadece kendi döneminde 1000 operasyonu<br />

vardır. 1977 1 Mayıs katliamı,<br />

lacağını sananlar aldanıyorlar. Her<br />

geçen gün 12 Eylül faşizminin üzerine<br />

serptiği korku toprağından silkinen<br />

halkımızın doğrulup kalkacağı<br />

gün fazla uzak değildir. Daha bugünden<br />

12 Eylül ve ''12 Eylül adaleti''<br />

yargılanmaya başlanmıştır. İşte<br />

o gün geldiğinde, bugünün zorbaları,<br />

zalimleri, gerçek adaletten, halkın<br />

adaletinden kurtulamayacaklardır.”<br />

(Haklıyız Kazanacağız, Devrimci<br />

Sol Savunma)<br />

Ve o günden sonra adalet terazisi<br />

Maraş, Çorum, Sivas, Gazi katliamları<br />

vardır. Linç girişimleri, Laik-Kemalist<br />

aydınların, gazetecilerin katledilmeleri<br />

vardır. İşkenceler, kayıplar, katliamlar<br />

vardır.<br />

Burada devlet içerisinde “yuvalanmış”<br />

bir çeteden değil, yasama,<br />

yürütme ve yargı gibi yerleşik bir faaliyetler<br />

bütününden söz edilmektedir.<br />

Hükümetlerin, anayasaların, parlamentoların<br />

birbirine devrettiği iktidarla,<br />

kendisine ekletmek, kendisini onaylatmak,<br />

aklatmak ve yeniden üretmek<br />

dışında hiçbir ilişkisi olmayan bu<br />

iktidar türü, bizzat devletin kendisidir.<br />

İşte Ağar bu suç örgütünün yöneticisidir.<br />

Ağar’a göstermelik ceza verilirken<br />

bu suç örgütü aklanmak istenmektedir.<br />

Mehmet Ağar İşlediği<br />

Suçların Hesabını<br />

Vermemiştir<br />

Mehmet Ağar Ankara 11. Ağır<br />

Ceza Mahkemesi’nde "Suç İşlemek<br />

İçin Örgüt Kurmak"tan ceza aldığı<br />

yargılamasında kurduğu örgütün suçlarından<br />

yargılanmadı. 1000 operasyon<br />

yoktur bu yargılamada. 12 Temmuz<br />

1991, PERPA Katliamı, Çiftehavuzlar<br />

Katliamı yoktur. Yapılan işkenceler,<br />

sokaklarda, evlerde yapılan infazlar<br />

yoktur. Tüm ısrarlı başvurulara içeride<br />

ve dışarıda yürütülen mücadeleye rağmen<br />

bu katliamlar yargılama konusu<br />

yapılmamıştır. Çünkü Ağar kurtarılmak<br />

istenmiştir. Verilen bu karar ile Ağar<br />

elbette halktan yana da işlemiştir.<br />

Oligarşinin açtığı değil, halkın açtığı<br />

12 Eylül davasının suçlularını ve<br />

suçlarını görmek isteyen herkes Devrimci<br />

Sol Ana Davası’nın “savunması”na<br />

bakmaktadır.<br />

İşte gerçek yargılama ve hesap<br />

sorma budur. Oligarşinin faşistleri<br />

de yargılayarak halkın gözünü boyamaya<br />

çalıştığı sıkıyönetim mahkemeleri<br />

neyse bugünkü AKP mahkemeleri<br />

de aynısıdır. Bu nedenle<br />

buraları faşizmle, cuntayla hesaplaş-<br />

BAKIRKÖY’DEN 1 MAYIS ALANI’NA<br />

kendisinin ifadesiyle bizzat planlayıp<br />

katıldığı 1000 operasyon, ve bu operasyonlar<br />

sonucunda kaybedilmiş ve<br />

katledilmiş yüzlerce insanımıza karşın<br />

infaz Kanunu uyarınca sadece 2 yıl<br />

hapiste kalacaktır. Düşünün halka karşı<br />

işlenen yüzlerce suçun karşılığı sadece<br />

2 yıl hapis!<br />

Söz konusu devrimciler olunca en<br />

demokratik haklarını kullandıkları için,<br />

parasız eğitim istedikleri, konser düzenledikleri,<br />

Amerika Defol dedikleri<br />

için onlarca yıl hapis cezasına hükmeden<br />

yargı içerisinde katletme ve<br />

kaybetme bulunan onlarca suçu yargılama<br />

dışında bırakmıştır. Ağar karara<br />

bu yüzden sevinmektedir. Çünkü her<br />

ne kadar yargı Ağar’a ceza vermişse<br />

de esasen bu cezalandırma değil, aklamıştır.<br />

Halk Adaletsiz Kalmaz!<br />

Ağar’ın yargılama süreci katliamların,<br />

kaybetmelerin sadece egemen<br />

güçler arasındaki uzlaşmaların izin<br />

verdiği ölçüde, gözden çıkarılmış,<br />

emekli, milletvekili seçilememiş faillerinin<br />

şahsında yargılanarak yahut<br />

yakın siyasi tarihimizin “KOMPLO<br />

TEORİLERİ” halinde kavranarak durdurulamayacağı<br />

bir kez daha göstermiştir.<br />

Mehmet Ağar davasında halk<br />

bir kez daha adaletsiz bırakılmıştır.<br />

Halkın Ağar’dan soracak hesabı bitmemiştir.<br />

Halkımıza karşı işlenmiş<br />

yüzlerce suçun karşılığı sadece 2 yıl<br />

hapis olamaz. Yargıtay tarafından verilen<br />

karar bu hesabı bitiremez.<br />

manın alanı olarak görmek kendini<br />

aldatmaktır, dahası halkı aldatmaktır.<br />

AKP oligarşinin devletini aklamaktadır.<br />

Bir dönem kullanılıp bugün<br />

bir kenara atılan faşist generallerinin<br />

bu kadar ya da şu kadar ceza almaları<br />

da önemli değildir. Önemli olan oligarşinin<br />

sömürü düzeninin ve devletinin<br />

aklanması ve devamlılığının<br />

sağlanmasıdır.<br />

Bu nedenle bir an önce bundan<br />

vazgeçilmeli ve AKP’nin demokrasicilik<br />

oyununun aleti olunmamalıdır.<br />

Sayı: 313<br />

<strong>Yürüyüş</strong><br />

22 Nisan<br />

2012<br />

27

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!