30.04.2013 Views

Kerbela - Cilt - Cumhuriyet Üniversitesi

Kerbela - Cilt - Cumhuriyet Üniversitesi

Kerbela - Cilt - Cumhuriyet Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Çeşitli Yönleriyle <strong>Kerbela</strong> • 59<br />

Kerbelâ da konaklamaya mecbur kalan Hz. Hüseyin, çarpışma<br />

öncesi Kerbelâ meydanında Kûfe ordusuna hitaben bir konuşma<br />

yapmıştır. Yaptığı konuşmada Kûfe’ye geliş ve Emevî iktidarına karşı<br />

ayaklanma sebeplerini açıklarken de; kendilerinin Ehlibeyt<br />

olduklarını, bu işi üstlenmeye, hakları olmadığı halde bu makamda<br />

hak iddiasında bulunanlardan daha layık olduklarını, kendisinin Hz.<br />

Peygamber’in torunu, Hz. Hamza’nın babasının amcası, Ca’fer et-<br />

Tayyar’ın da kendi amcası olduğunu dile getirmiştir. Ayrıca Hz.<br />

Peygamber’in Hasanın ve kendisinin cennetlik gençlerin seyyidi<br />

olduğuna dair beyanını da hatırlatmak suretiyle Ehli Beytin bir üyesi<br />

olmayı yönetimi üstlenmede hak sahibi olmak şeklinde algılayarak<br />

İslam toplumundaki bu ayrıcalıklı durumunu iktidarı ele geçirme<br />

yolunda en önemli argüman olarak kullanmıştır. 26 Hz. Hüseyin’in<br />

Kerbelâ sürecinde ısrarla kullandığı bir diğer söylem ise Yezid’in<br />

İslami emirlere ters düşen bazı lâkayt davranışlarıdır.<br />

Zira Yezid, halife olmadan önce olduğu gibi, halife olunca da<br />

İslami emirler hususunda lakayt davranışlar sergilemeye devam<br />

etmiştir. Yezid’in bu hali başta Hz. Hüseyin olmak üzere<br />

Müslümanlar tarafından eleştirilmiştir. Yezid’in bu durumu karşısında<br />

Hz. Hüseyin ona biat etmenin günah olduğunu söyleyerek ona biat<br />

etmeye kesinlikle yanaşmamıştır. 27 Müslüman toplumun diğer üyeleri<br />

ise Yezid’in bu halini eleştirmekle birlikte ona karşı isyan etme<br />

konusunda farklı düşüncelere sahip olmuşlardır.<br />

Örneğin Ehli Sünnet ekolünün şekillenmesinde önemli rolü olan<br />

kişilerin başında gelen Hasan el-Basri, dinî esaslara uymayan her türlü<br />

fiili hareketi reddetmekten kaçınmamış önemli şahsiyetlerdendir.<br />

Fakat kendisi fikren Emevî iktidarına karşı olmakla birlikte, bu<br />

idareye karşı fiili ayaklanma girişimlerini uygun görmemiştir. Ayrıca<br />

kendisi zalim idareciye karşı mutlak itaati savunmamış, dine zıt<br />

tutumların yaşandığı durumlarda bu zıtlıkları gidermenin yolunun<br />

silaha sarılmaktan değil de dinî tebliğden geçtiğini belirtmiştir. 28<br />

Görüldüğü gibi Yezid’in dine karşı ilgisizliği karşısında<br />

Müslüman toplunun fertlerinin hepsinin tavrı aynı olmamıştır. Bazı<br />

Müslümanlar durumun farkında olmakla birlikte bu durumu<br />

düzeltmenin yolunun silaha sarılmak olmaması gerektiğini düşünmüş,<br />

Hz. Hüseyin gibi toplumun az bir kesimi de silahtan başka çözüm<br />

26 Ebu Mihnef, s.49; Taberî, V, 402-403 vd.; İbnü’l Esîr, İzzüddin Ali b. Ebi’l-Kerem,<br />

el-Kâmîl fi’t-Târîh, Beyrut, 1965, IV, 47-48; İbn Kesîr, VII, 179; Sarıçam, s. 320.<br />

27 Taha Hüseyin, el-Fitnetu’l-Kübra, Mısır, 1948-1953, II, 239.<br />

28 Ethem Ruhi Fiğlalı, Çağımızda İtikadi İslam Mezhepleri, Ankara, 1983, s. 39.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!