30.04.2013 Views

Kerbela - Cilt - Cumhuriyet Üniversitesi

Kerbela - Cilt - Cumhuriyet Üniversitesi

Kerbela - Cilt - Cumhuriyet Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Çeşitli Yönleriyle <strong>Kerbela</strong> • 473<br />

ceğine inandığı için baş kaldırmıştır. Mevcut durumda Hüseyin ve<br />

“Muhammedi medeniyet”i temsil edenler üç tercihle karşı karşıya<br />

kalmışlardır. Birincisi siyasi iktidarın meşruiyet gerekçelerine boyun eğip<br />

rıza göstermek; ikincisi, çeşitli kazanımlar için siyasi iktidarla işbirliği<br />

yaparak temsil edilmek; üçüncüsü bütünüyle meşruiyet krizini reddedip<br />

farklılaşmaya çalışarak meşruiyet krizini sürekli hale dönüştürmek. Bildiri<br />

sahibi <strong>Kerbela</strong> olayında Hz. Hüseyin’in üçüncü yolu seçerek bu iki gelenek<br />

arasındaki mücadeleyi hem evrensel bir misyona hem de ezeli ve ebedi bir<br />

mücadeleye dönüştüreceğini ifade eder. Böylece konuşmamızın başındaki<br />

“Her gün Aşûra her yer <strong>Kerbela</strong>” sloganında gizli her an cihat algılaması<br />

içinde olaylara bakan tipik fanatik tavırla yüzleşiriz.<br />

Bu bildiride Hz. Hüseyin ile ilgili varılan yargıya, ilk dönem İslam<br />

Tarihini ideal okumalarla yorumlayarak ulaşıldığı görülmektedir. İlk dönem<br />

İslam Tarihinin kendi gerçekliğinin bu yorumlara ne kadar izin vereceği ise<br />

tartışmaya açıktır. Zira sayın Çetin’in everensellik-yerellik, devlet-kabile,<br />

kardeşlik-asabiyet, hukuk-töre, adalet güç, ahlak-çıkar vb. sıraladığı<br />

dikotomilerin Haşimoğulları-Ümeyyeoğulları, Muhammed-Ali-Hüseyin/Ebû<br />

Süfyan-Muaviye-Yezid mücadelesinde bu kadar net çizgilerle<br />

ayrıştırabilmek mümkün görünmemektedir. Örneğin Hz. Peygamberin<br />

Mekke fethinde Ebû Süfyân’ın evini emin ilan ederek onu taltif etmesi ve<br />

Hz. Peygamberin iki kızını Hz. Osman’a vererek onu damat edinmesi nasıl<br />

anlaşılmalıdır? Hz. Osman’ı gayrimeşru kabul edip yıkmaya teşebbüs eden<br />

zihniyet bedevidir. Cemel ve Sıffin’de Hz. Ali’nin dayandığı ve birlikte<br />

rakiplerine karşı mücadele ettiği kitle bedevidir. Bu savaşlarda taraflar<br />

arasında aynı aileden akrabalar karşı karşıya kalmışlardır. Sıffin savaşı<br />

sonucu Hz. Ali’yi ateşkese zorlayan ve güce ve saltanata meyleden Muaviye<br />

ile anlaşmaya zorlayan zihniyet bedevidir. Hz. Hasan’ın hilafet konusunda<br />

Muaviye ile anlaşıp iktidarı belli getiriler karşılığında ona devretmesi ve<br />

ölünceye kadar iki kardeşin Muaviye’nin iktidarına itaatkâr oluşu bu<br />

ayrışmada nasıl açıklanacaktır? Müslümanların devletleşme sürecinde<br />

Muaviye’nin katkıları tarihi realite olarak nasıl yorumlanacaktır? Eğer<br />

bütünüyle bir saltanat ve keyfi iktidardan söz edersek, acaba köklü bir<br />

Müslüman medeniyeti mirasını inkâr mı etmiş oluruz? Ömer b. Abdülaziz<br />

vb. adil davranan iktidarların bu ayrışmadaki yerleri nasıl belirlenecektir?<br />

Genellemeci bir yaklaşımla onları da karşı tarafa atarsak, bu sorumluluğun<br />

bireyselliği bağlamında hukuka aykırı bir durum oluşturmayacak mı? Gibi<br />

pek çok hüküm ve soru sıralanabilir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!