Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
editörden<br />
Hüseyin Vatansever / editor@aramedya.com<br />
Otomotivde Yeni Bakış<br />
Türkiye’de trafiğe kayıtlı araç miktarı konusunda fikir vermesi için<br />
bir kaç veriden bahsetmek istiyorum. Türkiye İstatistik Kurumu’nun<br />
verilerine göre trafiğe kayıtlı araç sayısı <strong>2013</strong> Ocak ayı sonu<br />
itibarıyla 17 milyon 143 bin 99 oldu. Ocak ayı sonu itibarıyla<br />
trafiğe kayıtlı toplam taşıtların %50,9’unu otomobil, %16,5’ini<br />
kamyonet, %15,5’ini motosiklet, %8,9’unu traktör, %4,4’ünü<br />
kamyon, %2,3’ünü minibüs, %1,4’ünü otobüs, %0,2’sini ise özel<br />
amaçlı taşıtlar oluşturdu. Trafiğe gün geçtikçe yeni araçlar kayıt<br />
olmaya devam ediyor.<br />
Bu taşıtları yollarda tutabilmek için yakıt, yedek parça ve çeşitli<br />
sarf malzemeleri gerekiyor. Diğer yandan bu araç parkına bakım<br />
ve servis hizmeti verecek tamirhaneler ve servislerin de ekipmana<br />
ihtiyacı var. Bu durumda başlı başına bir ekonomi oluşturuyor. Bu<br />
ekonomi elbette Türkiye ile sınırlı kalmıyor. Karayolu taşımacılığının<br />
yaygınlığı düşünüldüğünde bu ihracat potansiyeli üretici firmalara<br />
cazip geliyor.<br />
İstanbul’da bu yıl düzenlenen <strong>Auto</strong>mechanika Fuarı da otomotiv<br />
yan sanayii ve servis ekipmanları alanında uluslararası bir buluşma<br />
olarak dikkat çekiyor. Türkiye’nin bu alandaki potansiyelinden<br />
yararlanmak isteyen yerli ve yabancı firmalar ile diğer ülkelerden<br />
gelen satın almacıların buluşacağı etkinliğin yoğun katılımla<br />
gerçekleşmesi bekleniyor. Fuar ile beraber yapılacak <strong>Auto</strong>mechanika<br />
Academy ile yapılacak konferans oturumlarında bilgi paylaşımı<br />
gerçekleşecek.<br />
Ülkemizde genel olarak yolcu, yük ve eşya taşımacılığında yaygın<br />
olarak karayolu kullanılır. Türkiye’de şehirlerde yaşayan nüfusun<br />
da artması ile birlikte taşımacılık alanındaki ihtiyaçlar da artıyor.<br />
Şehir merkezlerinin nüfusu arttıkça daha çok araç trafiğe katılıyor.<br />
Bu bakımdan şehir merkezlerini daha yaşanabilir kılmak için daha<br />
sessiz olan, daha az zararlı gaz salgılayarak çevreye en az zararı<br />
veren, aynı zamanda da işletmeler ve ya yatırımcılar için ekonomik<br />
olan araçlara ihtiyaç artıyor. Trafikte sıklıkla kullanılan yük ve yolcu<br />
taşıma araçlarının bu doğrultuda geliştirilmesi gündemde. Daha<br />
çevreci taşımacılık yapılması için emisyon değerleri düzenlemeleri<br />
sıkılaştırılıyor. Daha temiz enerji kaynakları kullanan alternatif<br />
motorlu taşıtlar geliştiriliyor. Mevcut durumdan daha çevreci<br />
düzenlemelere bir adımda geçilemeyecek olsa da eğilim bu yönde.<br />
Daha çevreci taşıtlar tasarlamak için yatırım yapılıyor ve<br />
gelecekte yaygınlaşması bekleniyor. Bu noktada bana göre artık<br />
bu tür etkinliklere katılım gösteren firmaların çevreci eğilimler<br />
doğrultusunda yaptıkları çalışmaları da sergilemesi, en azından<br />
bu alanda nasıl bir vizyonu sahip olduklarını göstermesi gerekiyor.<br />
Gelecekte böyle bir dönüşüm olacağını varsayarsak, otomotiv<br />
sektörü olarak şimdiden hazırlanmak faydalı olacaktır.<br />
Yaygın ve süreli yayın / ISSN NO: 1308-0199<br />
ARAMEDYA Uluslararası Yayıncılık<br />
Reklam ve Tanıtım Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. adına<br />
İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü<br />
Responsible in Chief<br />
Nurten Berberoğlu<br />
nberberoglu@aramedya.com<br />
Genel Yayın Yönetmeni / Editor in Chief<br />
Hüseyin Vatansever<br />
editor@aramedya.com<br />
Art Direktör / Art Director<br />
Serkan Dalbudak<br />
grafik@aramedya.com<br />
Reklam & Satış<br />
Advertising & Marketing<br />
Nurten Berberoğlu<br />
nberberoglu@aramedya.com<br />
Kübra Aslan<br />
reklam01@aramedya.com<br />
Fatih Burak Berberoğlu<br />
fatihberberoglu@aramedya.com<br />
Finans / Finance<br />
Hilal Taş<br />
muhasebe@aramedya.com<br />
Ulaştırma / Transport<br />
Armağan Berberoğlu<br />
Destekleyen Kuruluşlar<br />
BASKI YERİ VE ADRESİ / Printed By<br />
AZRA AMBALAJ KAĞIT VE MATBAACILIK<br />
SAN. TİC. LTD. ŞTİ.<br />
Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi<br />
1. Bodrum E Blok 1BE No:10-12-15<br />
Tel:+90 (212) 674 10 51<br />
TOPKAPI / İSTANBUL / TURKEY<br />
YÖNETİM YERİ VE ADRESİ<br />
Management Centre<br />
ARAMEDYA ULUSLARARASI YAYINCILIK<br />
REKLAM VE TANITIM HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.<br />
Seyit Ömer Mah. Altı Mermer Cad.<br />
Ulusoy Apt. No:10/1 K.M.Paşa / İstanbul<br />
Tel: +90 212 632 51 51 Pbx<br />
Fax: +90 212 586 76 56<br />
info@aramedya.com / www.aramedya.com<br />
Tüm yayın hakları Aramedya Uluslararası Yayıncılık Reklam ve Tanıtım<br />
Hizmetleri Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Haberler, fotoğraflar ve illustrasyonlar<br />
izinsiz kullanılamaz. Tüm reklamların sorumluluğu firmalara aittir.<br />
COMMERCIAL VEHICLES WORLD TİCARİ ARAÇLAR Dergisi Basın<br />
Meslek İlke ve Etikleri’ne uymaya söz vermiştir.<br />
All copyrigth of publication belong to ARAMEDYA International Publishing<br />
Company. Do not use news, photograph and illustrasion without permis-<br />
sion. All advertisement responsibility belong to that company.<br />
www.ticariaraclardunyasi.com
26<br />
Haber<br />
60<br />
dernek<br />
içindekiler<br />
Yeni Nesil ile Yeni Ufuklara<br />
116<br />
ticari trend<br />
Dacia Gamının En Yeni Ticari Oyuncuları:<br />
Dokker ve Dokker Van<br />
TAYSAD’ın 35. Genel Kurulu Otomotivcileri Buluşturdu
108<br />
ticari<br />
trend<br />
120<br />
112<br />
ticari trend<br />
Yeni Tourneo Courier Yüzünü Cenevre’de Gösterdi<br />
ticari trend<br />
Her İşe Uygun Yeni Kamyon: Volvo FM<br />
Scania’dan Tüm Yol Koşullarında<br />
En Uygun Çözümler<br />
haberler<br />
20 Lojistik Sektöründe Yeni Bir Adım: ETA<br />
22 “Doğu Marmara Taşımacılık Kümesi” Açıldı<br />
26 Yeni Nesil ile Yeni Ufuklara<br />
28 Schaeffler’dan Ağır Vasıtalar İçin Onarım Çözümleri<br />
40 Otokar, <strong>2013</strong>’e yeni treyler bayisi ile güçlenerek<br />
giriş yaptı<br />
48 Pirelli Kaplama ile Lastik Ömrünü Uzatıyor<br />
72 Ağır ticari araçlar için yerinde servis: Mobilfix<br />
84 ZF’den dünya çapında yenilik:<br />
Yeni TraXon kamyon şanzımanı<br />
96 TIRSAN, Has Otomotiv İzmir ile bayi ağını genişletti<br />
Röportaj<br />
52 NEVPA Artık Bir Dünya Markası<br />
64 Parsat Piston, Son Gelişmeleri Üretime Yansıtıyor<br />
68 SME Dünya Çapında Sektör Lideri Olmayı Hedefliyor<br />
44 “Alton, daima bir adım önde”<br />
Dernek<br />
56 TREDER Plaka Vergisine Açıklık Getirdi<br />
60 TAYSAD’ın 35. Genel Kurulu Otomotivcileri Buluşturdu<br />
makale<br />
80 Motorlu Taşıtların ve Yedek Parçaların İnternet Kanalı ile<br />
Satış ve Dağıtımı<br />
ticari trend<br />
108 Her İşe Uygun Yeni Kamyon: Volvo FM<br />
112 Yeni Tourneo Courier Yüzünü Cenevre’de Gösterdi<br />
116 Dacia Gamının En Yeni Ticari Oyuncuları:<br />
Dokker ve Dokker Van<br />
118 Yeni Kangoo Yakıt Tüketiminde İddialı<br />
120 Scania’dan Tüm Yol Koşullarında En Uygun Çözümler<br />
fuar<br />
136 Cezayir’de Eqip <strong>Auto</strong> Heyecanı<br />
138 <strong>Auto</strong>promotech, Türk Firmaları Bekliyor
haber<br />
Maysan Mando<br />
Yeni Fabrika Yatırımıyla Üretimini Artırıyor<br />
Türkiye’nin amortisör üretimi ve<br />
satışı konusunda lider kuruluşu<br />
Maysan Mando, yeni fabrika<br />
yatırımı yaparak kapasitesini artırdı,<br />
hedeflerini büyüttü.<br />
Maysan Mando Genel Müdürü Erdal Elbay,<br />
geçen yılın sonunda ikinci fabrikalarını hayata<br />
geçirdiklerini belirtti ve “Yeni bina yatırımımızla<br />
birlikte toplamda 20 bin metrekarelik alana<br />
ulaştık. Böylece yıllık üretim kapasitemizi 6<br />
Fashion Week İstanbul<br />
Heyecanına Ortak Oluyor<br />
DHL, “Mercedes Benz IMG Fashion<br />
Week İstanbul’un lojistik<br />
sponsoru olarak Türkiye’nin<br />
en önemli moda haftası etkinliğine<br />
özel çözümler sunuyor. 12-16 <strong>Mart</strong><br />
tarihlerinde ülkemizde düzenlenen<br />
etkinlik kapsamında, Türkiye’nin<br />
yaklaşık 35 değerli tasarımcısının<br />
koleksiyonları, Tophane 3 numaralı Antrepo<br />
‘da, 25.000 üzerinde katılımcı için<br />
sergileniyor.<br />
Dünya’nın en önemli uluslararası moda<br />
platformlarından biri olan IMG Fashion’in<br />
yüksek temposu, uluslararası taşımacılık<br />
ve lojistiğin desteğini hayati bir konuma<br />
getiriyor. Moda Haftası’nda bir podyum<br />
şovu ortalama 17 dakika sürüyor ancak<br />
o anlar, sahne arkasında çalışan<br />
devasa bir ordunun saatler süren<br />
hazırlıkları sonucunda ortaya<br />
çıkıyor. Asıl hareket, podyum<br />
şovunun kalbinin attığı ve<br />
nefes aldığı yer olan sahne<br />
arkasında yaşanıyor.<br />
DHL’in, Mercedes Benz Fashion<br />
Week İstanbul’un taşıyıcı sponsoru<br />
olmasından duyduğu memnuniy-<br />
milyon amortisöre çıkarmakla beraber istihdam<br />
sayımızı da artırmış olacağız” dedi.<br />
Maysan Mando, 2012 yılı sonunda devreye<br />
aldığı ikinci fabrikası ile birlikte mekanik<br />
fabrikasındaki üretim kapasitesini artırdı.<br />
Yapılan yatırımla birlikte işleme ve kaynak<br />
işlemleri yeni fabrikada, montaj ve yüzey işlem<br />
bölümlerini ise ana üretim tesisinde kalacak<br />
şekilde üretimini yeniden yapılandırılan Maysan<br />
Mando’nun iki fabrikasında yenileme pazarı<br />
dahil iki bin tip farklı amortisör üretiliyor.<br />
Renault, Hyundai, Mercedes Benz, Isuzu,<br />
Karsan, Ford Otosan, Otokar, BMC ve Temsa<br />
gibi OEM’lerin yanı sıra aftermarket ve ihracat<br />
olmak üzere 2012 yılı sonu itibariyle 3 milyona<br />
yakın amortisör üretimi gerçekleştirdiklerini<br />
ifade eden Elbay, faaliyete geçirdikleri yeni<br />
fabrika binasıyla birlikte <strong>2013</strong> yılında da ihracat<br />
rakamlarını yukarı doğru revize ederek ihracat<br />
gelirlerini yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi.<br />
Elbay, <strong>2013</strong> yılında da yatırım yapmaya devam<br />
edeceklerini belirtti.<br />
eti dile getiren IMG Global Prodüksiyon<br />
Direktörü Jarrad Clark ”Moda sektörü<br />
çok dinamik bir sektör; her şey hız ve<br />
güvenirlilik üzerine kurulu. Bu anlamda<br />
DHL, sunmuş olduğu lojistik çözümleriyle<br />
moda dünyasının tüm zorluklarını ve<br />
beklentilerini büyük bir başarı ve titizlikle<br />
karşılamaktadır” dedi.<br />
Dünyanın 15 şehrinde gerçekleştirilen<br />
30 Moda Haftası’nın resmi lojistik ortağı<br />
olarak DHL, Moda Haftası’nın kusursuz<br />
şekilde ilerlemesi için tasarımcı, model,<br />
kuaför ve makyaj sanatçılarından oluşan<br />
devasa bir ekip ile birlikte çalışıyor.<br />
Ancak bu kadarla da kalmıyor; DHL<br />
modacıların bu hareketli piyasada daima<br />
en önde kalabilmesine imkan tanıyan<br />
lojistik desteğini sağlamak için de yıl<br />
boyunca hiç durmaksızın çalışıyor.
haber<br />
Mercedes-Benz Türk’e Yeni Başkan<br />
Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin<br />
yeni Direktörler Kurulu<br />
Başkanı Rainer Christian<br />
Genes, 1 <strong>Mart</strong> <strong>2013</strong> tarihi itibariyle<br />
görevi Wolf-Dieter Kurz’dan devralıyor.<br />
1 Kasım 2009’dan bu yana<br />
Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler<br />
Kurulu Başkanlığı görevini<br />
sürdüren Wolf-Dieter Kurz, Mercedes-Benz<br />
ve Smart Global Parça ve Servisi’nden So-<br />
rumlu Başkan olarak Stuttgart/<br />
Almanya’ya gidiyor.<br />
Rainer Christian Genes, makina<br />
mühendisliği eğitiminin<br />
ardından Daimler’de çeşitli<br />
yönetim kademelerinde sorumluluklar<br />
üstlendikten sonra<br />
1998’de MCC Smart GmbH’ya<br />
katılarak üretim, satınalma ve<br />
lojistikten sorumlu yönetim kurulu üyesi<br />
olarak çalışmaya başladı. 2002 yılında<br />
Çocuklara Trafik Eğitimi<br />
Vermek İçin Yola Çıkıyor<br />
Mercedes-Benz Türk, Türkiye Eğitim<br />
Gönüllüleri Vakfıyla (TEGV)<br />
birlikte trafiğin en savunmasız<br />
katılımcıları olan çocuklara trafikte doğru ve<br />
dikkatli davranmalarını sağlayacak yeni bir<br />
eğitim programına başlıyor.<br />
Çocukları olası tehlikelere karşı yaşlarına uygun<br />
bir yaklaşımla bilinçlendirmek ve güvenliklerini<br />
sağlamak üzere Mercedes-Benz<br />
Türk’ün ana şirketi Daimler AG tarafından<br />
2001 yılından bu yana çeşitli ülkelerde<br />
uygulanan MobileKids Trafik Eğitim Projesi<br />
Türkiye’de de hayata geçiriliyor. Bugüne<br />
kadar Almanya, Hindistan, Malezya, İsrail,<br />
İtalya, Çin ve Macaristan’da uygulanan<br />
MobileKids projesiyle 1,3 milyon çocuğa<br />
ulaşıldı.<br />
Çocuklara yönelik bir projenin çocuk<br />
eğitimi konusunda uzmanlaşmış kuruluşlar<br />
tarafından yapılması gerektiğine inanan<br />
Mercedes-Benz Türk, Mobile-<br />
Kids projesinde TEGV ile işbirliği<br />
yapıyor. Bu kapsamda çocuklara<br />
birebir ulaşılması için TEGV’in<br />
gezici öğrenim birimi eğitime dahil<br />
edilerek ilk tematik ateşböceği olan<br />
Trafik Ateşböceği hazırlandı. Şubat<br />
<strong>2013</strong>’den itibaren Trafik Ateşböceği<br />
“Çocuklar Yollarda” sloganıyla<br />
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde<br />
Bremen’deki Daimler üretim fabrikasında<br />
SL Roadster, SLK ve C-Serisi ürünlerinin<br />
üretim direktörlüğü görevine atandı.<br />
Genes, 2007 yılından bu yana Stuttgart/<br />
Almanya’da Mercedes-Benz otomobil<br />
üretim planlamasından sorumlu direktör<br />
idi.<br />
Mercedes-Benz Türk’ün yeni Direktörler<br />
Kurulu Başkanı Rainer Christian Genes,<br />
1961 doğumlu, evli ve iki çocuk babası.<br />
ilköğretim çağındaki çocuklara trafik eğitimi<br />
verecek.<br />
Proje’nin ilk 5 yılında, her yıl 3-4 farklı<br />
ilde bulunan yaklaşık 7-8 okulda etkinlik<br />
yapılması, her yıl 1-2 coğrafi bölgeye gidilmesi<br />
ve 5 yılın sonunda ülkemizin 7 bölgesine<br />
ulaşılması planlanıyor.<br />
Trafik Ateşböceği’nin yanı sıra MobileKids<br />
web sitesi (www.tr.mobilekids.net) projenin<br />
bir diğer önemli aracını oluşturuyor. Mobile-<br />
Kids web sitesi içerdiği trafik konulu oyunlarla<br />
çocuklara eğlenerek öğrenme fırsatı<br />
sunarken, ailelerine trafik eğitimi konusunda<br />
yararlı bilgiler veriyor. Ayrıca Mobile-<br />
Kids projesi sosyal medyada da yer alarak<br />
Facebook sayfasıyla daha geniş bir kitleye<br />
ulaşmayı hedefliyor.<br />
Trafik Ateşböceği’nin ilk durağı Küçükçekmece<br />
Arif Nihat Asya İlköğretim Okulu<br />
olarak belirlendi. Sonrasında <strong>2013</strong> yılında<br />
sırasıyla Aksaray ve Manisa’da ihtiyaçlar<br />
doğrultusunda belirlenen okullarda eğitimler<br />
devam edecek.
haber<br />
Zirvede 3. Yılını Kutluyor<br />
Türkiye akaryakıt dağıtım ve madeni<br />
yağ sektörünün lideri Petrol Ofisi,<br />
2012 yılında yaklaşık 10 bin tonu<br />
ihracata yönelik olmak üzere 95 bin ton<br />
madeni yağ satışı gerçekleştirdi ve madeni<br />
yağ sektörünün üst üste üçüncü kez lideri<br />
olarak yılı tamamladı.<br />
Özellikle hedeflenen ürün gruplarında<br />
satış tonajı ve pazar payı artışı sağlayan<br />
Petrol Ofisi Madeni Yağları, PETDER 2012<br />
verilerine göre madeni yağ ve kimyasallardan<br />
oluşan toplam madeni yağ sek-<br />
HMF Makina- Cummins<br />
İş Birliği Yapacak<br />
14 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
töründe %4’lük bir büyüme ile %25,1 pazar<br />
payı elde etti ve pazar lideri konumunu<br />
korudu.<br />
OMV Petrol Ofisi Ticari Satışlar ve Madeni<br />
Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu, “Geçtiğimiz iki<br />
yılda olduğu gibi, bu yıl da pazar liderliğimizi ilan<br />
ettik. Bu başarı sektörel deneyimi yüksek, konusunda<br />
uzman tüm Petrol Ofisi çalışanlarının<br />
eseridir.” dedi. Gürsu sözlerine şöyle devam<br />
etti; “Petrol Ofisi Madeni Yağlar’ının bugünkü<br />
başarısının ardında doğru stratejinin belirlenmesi<br />
ve bu stratejinin adım adım uygulanması<br />
yatmaktadır. Yapılan her iş ve atılan her adım<br />
bu strateji süzgecinden geçiriliyor. Petrol Ofisi<br />
olarak her zaman “müşteri” odaklı bir yaklaşım<br />
sergiledik. Müşterilerimize yakın olmak, talep<br />
ve ihtiyaçlarını iyi anlamak, onlara değer<br />
yaratan ürün ve hizmetler sunmak için çalıştık.<br />
Mevcut ve potansiyel müşterilerimize en yeni<br />
teknolojileri sunma konusunda hep “öncü”<br />
olarak hareket ediyoruz. Bundan sonra da, bu<br />
anlayışla yolumuza devam edeceğiz.”<br />
Türkiye madeni yağ pazarının lideri OMV<br />
Petrol Ofisi, İzmit-Derince’de bulunan, yılda<br />
toplam 140.000 ton üretim kapasitesine sahip<br />
fabrikasında ürettiği madeni yağ ve gres<br />
ürünlerini; yurt geneline dağılmış OMV Petrol<br />
Ofisi akaryakıt istasyonları, maxima - MAXI-<br />
MUS yağ değişim merkezleri ve yaygın distribütör<br />
ağı sayesinde ulaştığı 15 bini aşkın satış<br />
noktasında müşterilerine ulaştırıyor. Aynı zamanda,<br />
doğrudan OMV Petrol Ofisi tarafından<br />
da kamu ve özel sektör kuruluşları ile yetkili<br />
otomotiv servislerine satılmakta olan Petrol<br />
Ofisi Madeni Yağları, Türkiye pazarının yanı<br />
sıra başta Irak, KKTC, Azerbaycan, Libya, Gürcistan,<br />
Türkmenistan, Yunanistan, Makedonya<br />
ve Bosna Hersek olmak üzere Avrupa, Afrika ve<br />
Ortadoğu’da 24 ülkeye ihraç edilmekte. OMV<br />
Petrol Ofisi yılda yaklaşık 10.000 ton madeni<br />
yağ ihracatı gerçekleştiriyor.<br />
HMF Makina ile Cummins Türkiye<br />
arasında, Cummins motorlu Hyundai<br />
iş makinaları için teknik ve yedek<br />
parça iş birliği anlaşması imzalandı.<br />
HMF Makina Genel Müdürü Tamer Öztoygar<br />
ile Cummins Türkiye Genel Müdürü<br />
Russell Adams tarafından imzalanan<br />
anlaşma gereği; HMF yetkili servisleri, Cummins<br />
motorlu ürünler için teknik destek<br />
ve yedek parça ihtiyaçlarını HMF kanalı ile<br />
karşılama imkanı bulacak. Bu kapsamda<br />
tüm eğitimleri, servis ekipmanları ve yedek<br />
parça konularında gelişimleri sağlanacak.<br />
HMF Makina, bu anlaşma ile servisleriyle<br />
güçlü bilgi akışı sağlayarak daha iyi ve hızlı<br />
hizmet vermeyi ve bu sayede müşteri memnuniyetini<br />
artırmayı hedefliyor.
haber<br />
Tüm KOBİ’lere akaryakıtta<br />
yüzde 9 indirim geliyor<br />
Avrupa’da 89 bini aşkın kurumsal<br />
kullanıcısı ile uluslararası petrol ticaretine<br />
yön veren DKV’nin beyin<br />
takımı, <strong>2013</strong> itibariyle yatırım önceliği listesinde<br />
ilk sıraya koydukları Türkiye’de<br />
Kapalıçarşı’da bir araya geldi. Kullanıcılarına<br />
akaryakıtta yüzde 9 indirim imkanı<br />
sağlayan DKV’nin Türkiye’deki küresel<br />
strateji geliştirme toplantısından, şimdilik<br />
yalnızca uluslararası nakliye şirketlerinin<br />
kullanımına açık olan DKV Kart’ın<br />
2014’ün ikinci yarısında Türkiye’deki tüm<br />
KOBİ’lerin kullanımına açılacağı müjdesi<br />
çıktı. Ayrıca beş yılda Türkiye’de cironun<br />
yüzde 400, istihdamın yüzde 300 artırılması<br />
hedefleri kondu.<br />
Beş gün süren toplantı, atfedilen önem<br />
ve yatırım önceliği nedeniyle Türkiye’de<br />
gerçekleştirildi. Büyüme stratejilerinin finansal,<br />
hukuksal ve pazardaki güncel<br />
eğilimler göz önüne alınarak değerlendi-<br />
LASDER’de 4 başarılı yıl<br />
Eskiyen lastiklerin artık bir yol hikayesi<br />
var. Ne eskisi gibi bir kenara yığılıp yakılıyorlar;<br />
ne de sadece iskelelerde usturmaça<br />
olarak kullanılıyorlar! Bugün eskiyen<br />
lastikler; çocuk parkı oluyor, spor sahasına<br />
dönüşüyor, tüm dünyaya ihraç ediliyor.<br />
Hatta lastiklerden elektrik enerjisi bile üretiliyor.<br />
Bu yol hikayesinin arkasında ise LAS-<br />
DER (Lastik Sanayicileri Derneği) var. 2009<br />
yılından bu yana 280 bin ton eski lastiğin<br />
bir başka deyişle Ömrünü Tamamlamış Lastiğin<br />
doğaya ve ülke ekonomisine geri kazandırıldığını<br />
b i l i y o r<br />
mu-<br />
sunuz? Sadece 2012 yılında toplanan ve<br />
geri kazandırılan ÖTL miktarı ise 104 bin<br />
ton...<br />
Lastik Sanayicileri Derneği LASDER’in 2012<br />
yılında topladığı ÖTL miktarı 104 bin tonu<br />
buldu. Sadece eskiyen lastikleri doğaya kazandırmakla<br />
kalmayıp; geri dönüşüm uygulamalarının<br />
gelişmesine ve istihdam yaratılmasına<br />
da katkı sağlayan LASDER; 2012 yılında<br />
birlikte çalıştığı 9 yüklenici firma ve<br />
11’e çıkan geri kazanım tesisi ile bu başarıyı<br />
yakaladı. 2012 yılı sonuna gelindiğinde<br />
LASDER’in toplama faaliyetlerine başladığı<br />
2009 yılı Nisan ayından bu yana, yani yaklaşık<br />
4 yılda toplanan ÖTL miktarı 280 bin<br />
tona ulaşmış oldu.<br />
Üretimlerinde hammadde olarak yalnızca<br />
ÖTL kullanabilen ve ÖTL’nin yerine geçebi-<br />
rildiği toplantıdan 2014’ün ikinci yarısında<br />
DKV Kart’ın Türkiye’deki KOBİ’lerin<br />
kullanımına açılması kararı çıktı. Ayrıca<br />
<strong>2013</strong> sonuna dek Türk uluslararası taşımacılara<br />
aynı önemde bir başka sürpriz<br />
olacağı açıklanırken, Türkiye’de beş yıllık<br />
büyüme hedefi yaygınlık bazında yüzde<br />
500, ciro bazında yüzde 400, istihdam<br />
bazında yüzde 300 olarak belirlendi.<br />
DKV Türkiye Genel Müdürü Muzaffer<br />
Tuna, toplantının ayrıca hedeflerinin üzerinde<br />
performans sergileyerek DKV içinde<br />
birçok rekorlar kıran DKV Türkiye’nin<br />
diğer ülkelere örnek gösterilmesi amacını<br />
da taşıdığını vurguladı. “Avrupa’nın yakın<br />
gelecekteki en büyük ekonomilerinden<br />
biri olacak Türkiye’de ticaretin kültürel<br />
başkalığı bu organizasyonun burada<br />
yapılmasının temel nedeni” diyen Tuna,<br />
toplantının temasının “Geleceğin peşine<br />
düş, öğrenmeye Doğu’dan başla” olduğunu<br />
belirtti. Tuna, etkinlik alanı olarak<br />
belirlenen Kapalıçarşı’da kısıtlı bütçe ile<br />
belirli malzemelerin satın alınarak başka<br />
turistlere satılması gibi ticaretin temel<br />
öğeleri üzerine yarışmalar düzenlendiğini,<br />
ayrıca geziler, maçlar, alışveriş ve eğlence<br />
saatleri ile etkinliğin renklendirildiğini<br />
sözlerine ekledi.<br />
lecek herhangi bir ikame hammaddesi bulunmayan<br />
malzeme geri kazanım firmalarına<br />
2012 yılında 77.6 bin ton ÖTL tedarik<br />
ve teslim eden LASDER, malzeme geri<br />
kazanım firmalarının granül ve diğer ürünlerin<br />
üretimine devam etmesine de kaynak<br />
sağladı. Söz konusu bu üretimin sonucunda<br />
2012 yılında 60 bin ton granül<br />
ve toz, 17 bin ton civarında çelik tel elde<br />
edildi. Malzeme Geri Kazanım firmalarının<br />
ÖTL’den elde ettikleri granül ve benzeri<br />
ürünlerin başkaca ürünlerin elde edilmesinde<br />
hammadde olarak kullanılmasının sonucu<br />
yaklaşık olarak 100 milyon TL’lık ekonomik<br />
büyüklük yaratılmış oldu. Bununla<br />
birlikte geri kazanım faaliyetlerinde yaklaşık<br />
olarak 3,000 kişinin istihdam edildiğini<br />
ve bu rakamın giderek artma eğiliminde olduğunu<br />
söylemek mümkün.
Ulusoy ve Varan’dan Destek<br />
Türkiye’nin yolcu taşımacılığı<br />
alanındaki köklü isimleri Ulusoy ve<br />
Varan’dan Başbakan Erdoğan’ın<br />
ulaşım müjdesine destek geldi. Başta engelliler<br />
olmak üzere, refakatçileri, gaziler,<br />
şehit yakınları ve 65 yaş üstü yolcular,<br />
Mayıs <strong>2013</strong>’e kadar Türkiye genelinde<br />
tüm seferlerde yüzde 30 indirimle seyahat<br />
edebilecek.<br />
Geçtiğimiz yıl Varan’ı bünyesine<br />
katmasıyla, üst segment karayolu<br />
taşımacılığında liderliğe ulaşan Ulusoy<br />
Global Yatırımlar Holding’den Başbakan<br />
Recep Tayyip Erdoğan’a destek geldi.<br />
Holding şirketlerinden Ulusoy ve Varan,<br />
Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı şehit,<br />
gazi yakınları ile engelli ve yaşlılara yönelik<br />
ulaşım müjdesine katkıda bulunacak.<br />
Başta engelliler olmak üzere, refakatçileri,<br />
gaziler, şehit yakınları ve 65 yaş üstü yolcular,<br />
Mayıs <strong>2013</strong>’e kadar Varan ve Ulusoy’la<br />
% 30 indirimle seyahat edebilecek.<br />
Ulusoy ve Varan Otobüs Grubu Genel<br />
Müdürü İmran Okumuş, “Her yıl bizimle<br />
seyahat eden milyonlarca yolcumuzun<br />
mutluluğu için farklı uygulamalar ve indirimler<br />
uyguluyoruz. Sayın Başbakanımızın<br />
verdiği toplu taşıma müjdesi bizleri de<br />
büyük ölçüde heyecanlandırdı ve Türkiye<br />
genelindeki seyahatlerde yapacağımız<br />
indirimlerle bu müjdeye destek vermek<br />
istedik. Ulusoy ve Varan olarak<br />
gazilerimizi, şehit yakınlarımızı, engellilerimizi,<br />
refakatçilerini, 65 yaş üstü<br />
yolcularımızı Türkiye genelindeki tüm<br />
güzergahlarımızda, saat farkı olmaksızın<br />
yüzde 30 indirimle, yakınlarına güvenli<br />
bir şekilde ulaştırmaktan büyük bir mutluluk<br />
duyacağız” dedi.<br />
İmran Okumuş ayrıca hükümetin önümüzdeki<br />
süreçte hayata geçireceği sosyal<br />
politikalara da Ulusoy ve Varan<br />
olarak destek olmaya devam edeceklerini<br />
vurguladı.<br />
00
haber<br />
Lojistik Sektöründe Yeni Bir Adım<br />
Borusan Lojistik, 5 milyon dolar tutarındaki inovasyon yatırımıyla geliştirdiği elektronik<br />
taşımacılık ağı projesini sektörün hizmetine sundu.<br />
Borusan Lojistik çatısı altında kurulan<br />
ETA şirketi, sektörde bir ilki<br />
gerçekleştirerek KOBİ’lere internet<br />
üzerinden, nakliyecilere ise mobil<br />
teknolojileri kullanarak avantajlar sağlıyor.<br />
Sistem sayesinde, KOBİ’lere yüklerini<br />
taşıyacak güvenilir, sigortalı, maliyet<br />
avantajı yaratan, 7x24 izlenebilen nakliye<br />
hizmeti verilirken; kamyoncu esnafına<br />
iş sürekliliği, maliyet avantajı ve verimlilik<br />
kazandırılıyor.<br />
Borusan Lojistik’in Türkiye’de alanında<br />
ilk ve tek olma özelliği taşıyan yeni şirketi<br />
ETA (Elektronik Taşımacılık Ağı Taşımacılık<br />
ve Tic. A.Ş.) gerçekleştirilen inovasyon<br />
projesi sonucunda kuruldu. ETA, bir<br />
yandan kamyoncu esnafını Türkiye’nin<br />
en büyük, en etkin ve son teknolojileri<br />
kullanan filosu haline getiriyor; diğer<br />
yandan küçük ve orta büyüklükteki işletmelere<br />
güvenilir, izlenebilir ve uygun fiyatlı<br />
nakliye hizmeti sunuyor.<br />
Türkiye lojistik sektöründe ETA ile bir<br />
devrim yaratıldığını belirten Borusan<br />
Holding CEO’su Agah Uğur sistemin ortaya<br />
çıkışını ve lojistik sektörü açısından<br />
önemini şöyle anlattı:<br />
“ETA Borusan’ın ‘bir adım önde olmak’<br />
vizyonuna paralel olarak yürüttüğü inovasyon<br />
çalışmalarının bir sonucu. Lojistik<br />
sektörü binlerce şirketin iş yaptığı<br />
hayli dağınık ve kurumsallaşmanın en<br />
zor sağlanabildiği iş alanlarından birisi.<br />
20 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Bu sistem Türkiye’de nakliye yapan bireysel<br />
girişimcilerin filosunu bir anda verimli,<br />
merkezi olarak kontrol edilebilen,<br />
izlenebilen kurumsal bir hizmet sunucusu<br />
haline dönüştürüyor. ETA ile yurtiçi<br />
kara taşımacılığı alanında bir değişim yaratacağımızı<br />
düşünüyoruz. Borusan’ın;<br />
sadece lojistik sektöründe değil, faaliyet<br />
gösterdiği tüm sektörlerde inovasyon<br />
stratejisi doğrultusunda yeni ürün<br />
ve hizmetler geliştirmeye devam ederek<br />
Türkiye ekonomisine çok önemli bir katma<br />
değer sağlayacağına inanıyorum.”<br />
Borusan Lojistik Genel Müdürü Kaan<br />
Gürgenç ise ETA şirketinin teknolojik sisteminin<br />
kullanım kolaylığı ve verimlilik<br />
gibi avantajlar sunmasının yanı sıra uygun<br />
fiyatlı ve güvenilir olduğunu belirterek<br />
şöyle konuştu:<br />
“Lojistik sektöründe bugün Türkiye’de<br />
trafiğe kayıtlı yaklaşık 800.000 araç bulunuyor.<br />
Araç sahiplikleri genelde bireysel.<br />
Sektörde bir sermaye birikiminden<br />
söz etmek mümkün değil, teknoloji<br />
kullanımı ise son derece kısıtlı. Bu piyasa<br />
şartlarının bilinci ile KOBİ’lerimize<br />
ve kamyoncu esnafına değer katan, onların<br />
ihtiyaçlarını karşılayan yeni şirketimiz<br />
ETA’yı kendi deneyimlerimizi temel<br />
alarak oluşturduk. Kurduğumuz model,<br />
kamyoncu esnafı ile yük sahibini bir araya<br />
getiren basit bir buluşma platformu<br />
değil, binlerce aracın verimli yönetilerek<br />
tüm partilere değer yaratıldığı teknolo-<br />
jik filo yönetim sistemidir. ETA iş modelinin<br />
alt yapısını hazırlarken, her biri kendi<br />
sektörünün önde gelen oyuncuları olan<br />
Garanti Bankası, Turkcell ve Shell ile güçlü<br />
iş ortaklıkları kurduk. Yeni şirketimiz<br />
ETA ile Türkiye ekonomisi için de önemli<br />
bir adım attığımıza inanıyoruz. Mevcut<br />
durumda taşımacılıkta her 4 hareketten<br />
birisini katma değer yaratmayan<br />
verimsiz hareketler oluşturuyor. 10 numara<br />
yağ, sahte ve kaçak akaryakıtta yıllık<br />
vergi kaybının 1,5 milyar TL dolayında<br />
olduğu belirtiliyor. Olması gerekenden<br />
yüksek tonajlı taşımalar nedeniyle<br />
karayollarında oluşan hasar da yaklaşık<br />
3,5 milyar TL. Sektöre getireceği standartlar<br />
sayesinde tüm bu olumsuzlukların<br />
tersine çevrilebilmesine imkân sağlayacak<br />
ETA ile sisteme üye araçlarda yüksüz<br />
taşıtların taşıt-km içindeki payı iyileşiyor.<br />
Aynı araç adediyle daha fazla taşıma<br />
yapılarak; % 20 verimlilik artışı sağlanıyor,<br />
yaklaşık 10.000 adet daha az<br />
ağır vasıta araç kullanılıyor. Bu verimlilik<br />
kazanımı, bir başka anlatımla 15 milyon<br />
adet ağaca bedel. Diğer yandan 10<br />
numara yağ, sahte ve kaçak akaryakıtla<br />
mücadele açısından kamu yönetimimize<br />
önemli bir destek oluşturacak. Olması<br />
gerekenden yüksek tonajlı taşımalar<br />
nedeniyle karayollarında oluşan hasarı<br />
azaltacak. Bunlar da ülke ekonomimiz<br />
için çok önemli tasarruflar ve kazanımlar<br />
olacak.”<br />
ETA Yöneticisi İlker Bekbay da faaliyetlerinin<br />
ilk aşamada Türkiye sanayisinin<br />
belli başlı 35 ilini kapsayacağını belirterek<br />
şunları söyledi:<br />
“ETA ile Türkiye taşımacılık sektöründe<br />
ilk olarak, mobil teknolojilerle doğru zamanda,<br />
doğru yerde kamyoncu esnafına<br />
ulaşarak önemli bir maliyet avantajı<br />
yaratıyoruz. Kurduğumuz sistem ile her<br />
bir kamyoncuya ayda 50 teklif götürmeyi<br />
taahhüt ediyoruz. Fiyat, sistemimizde<br />
otomatik olarak anlık hesaplanıyor ve<br />
teklif müşterilerimize garantili sunuluyor.<br />
Sistem yükleme yerine, yükleme zamanında,<br />
en yakın olan veya en yakın<br />
olacak üyeleri kendisi belirliyor ve yalnız<br />
bu üyelere teklif yapılıyor.”
haber<br />
“Doğu Marmara Taşımacılık Kümesi” Açıldı<br />
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nca<br />
(MARKA), taşımacılık sektörünün<br />
sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlayacak<br />
mekanizmaları geliştirmek amacıyla<br />
oluşturulan ve kamu kurumları, üniversiteler<br />
ve sivil toplum kuruluşlarını da bünyesinde<br />
barındıran “Doğu Marmara Taşımacılık<br />
Kümesi”nin açılışı gerçekleşti.<br />
Kocaeli Uluslararası Gençlik Merkezi’nde<br />
düzenlenen açılış toplantısında konuşan<br />
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı<br />
Deniz Ticareti Genel Müdürü Barış Tozar,<br />
Doğu Marmara Taşımacılık Kümesinin altyapısının<br />
oluşturulmasında önemli bir payı<br />
olan InTraRegio projesinin AB’nin 7. çerçeve<br />
programının bilgi bölgeleri programı kapsamında<br />
finanse edildiğini anlattı. TRaceM<br />
kısaltmasıyla tanıtımı yapılan Doğu Marmara<br />
Taşımacılık Kümesinin, Avrupa’nın 5 farklı<br />
bölgesinde bulunan taşımacılık kümelerinin<br />
uluslararası alanda rekabet güçlerinin artırılmasını<br />
amaçlayan InTraRegio projenin ilk<br />
ayağı olduğunu belirtti. Tozar ayrıca, 15 trilyon<br />
dolarlık hacme sahip olan dünya ticareti<br />
içinde deniz ticaretinin 9 trilyon dolar<br />
ile yüzde 60’lık paya sahip olduğunu belirtti.<br />
Bu sebeple bölgenin taşımacılık sektörünün<br />
planlı bir şekilde gelişmesine büyük katkı<br />
sağlayacak taşımacılık kümesinin limanlardan<br />
başlatılacak olmasının isabetli bir karar<br />
olduğunu vurguladı.<br />
Tozar, Türkiye’nin uyguladığı ihracata dayalı<br />
büyüme modeli kapsamında toplam dış<br />
ticaretin hızla yükseldiğine işaret ederek,<br />
ülkenin dışarıya açılan kapıları olan limanların<br />
yük ve konteyner elleçlemelerinde he-<br />
22 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
men hemen her yıl rekor kırdığını belirtti.<br />
Limanlarda 2003 yılına göre toplam yük elleçlemesinde<br />
2012 yılı itibariyle yüzde 104,<br />
konteyner elleçlemesinde yüzde 189 oranında<br />
artış gerçekleştiğini ifade eden Tozar,<br />
denizcilik konusundaki gelişmelerin,<br />
gemi inşa sektöründe 71’si aktif, 52’si yatırım<br />
aşamasında tersane ile faaliyetlerini<br />
sürdürdüğünü bildirdi.<br />
Tozar, Türkiye gemi inşasında siparişlere<br />
göre adet bazında dünyada 5’incilik seviyesine<br />
kadar yükseldiğine vurgu yaparak,<br />
“Türkiye’nin dostane yaklaşımı ve son dönemde<br />
uyguladığı yenilikçi politikalarla değişik<br />
sektörlerde büyük fırsatlar yakalamıştır.<br />
Ülkemizin ana hedefi, bölgesinde lider<br />
bir denizcilik ülkesi olmak ve uluslararası<br />
yatırımları ülkemiz denizcilik sektörüne<br />
doğru çekmektir. Denizcilik alanında ülkemizdeki<br />
liberalizasyon süreci yabancı yatırımlarda<br />
da büyük bir katkı sağlamaktadır”<br />
diye konuştu.<br />
“3 milyar liralık ÖTV desteği”<br />
Geçmişte, gemi ve deniz araçlarının kullandığı<br />
yakıttan ÖTV alındığını, 1 Ocak 2004<br />
tarihinden itibaren başlayan uygulamayla<br />
ÖTV’siz yakıt kullanımına başlandığını<br />
hatırlatan Tozar, “ÖTV muafiyeti uygulamasıyla<br />
maliyette ciddi azalmalar olmuş<br />
ve rekabet gücü elde edilmiştir. ÖTV’siz yakıt<br />
uygulamasının başladığı tarihten 2012<br />
yılına kadar, 2 milyon 735 bin metrik ton<br />
ÖTV’siz yakıt teslimatı yapılmış ve sektöre<br />
3 milyar liralık ÖTV tahsil edilmeyerek<br />
büyük bir katkı sağlanmıştır” şeklinde konuştu.<br />
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND)<br />
Başkanı Çetin Nuhoğlu da kümelemenin<br />
sanayiye önemli avantajlar sağlayacağını<br />
dile getirerek, taşımacılık sektörünün performansının<br />
tüm sektörlerin rekabetçiliğini<br />
belirleyecek en önemli yapı olduğunu kaydetti.<br />
Nuhoğlu, taşımacılık sektörünün gelişmesinin<br />
tüm sektörlerin rekabetçiliğini<br />
belirleyerek kalkınmaya büyük katkılar<br />
sağladığını belirterek, “Doğu Marmara,<br />
bizim de üyelerimizin olduğu, yoğun<br />
uluslararası nakliyeciler ile lojistikçilerin<br />
bulunduğu bir bölge. Bu bölgenin<br />
performansı, bu bölgede geliştirilecek<br />
her alan, hem bölgelerimize hem de<br />
bölgenin ekonomi dünyasına ciddi katkı<br />
sağlayacaktır. Bu sektörde yapacağımız<br />
her bir iyileştirme, sektörlerin hem<br />
kendini geliştirmesinde hem de rekabetçiliğine<br />
ciddi katkı sağlayacaktır. Doğu<br />
Marmara Kalkınma Ajansı’na bölgesinde<br />
başlatmış olduğu taşımacılık sektörünün<br />
kümelenmesi çabaları için teşekkür<br />
ederim. Ayrıca, UND olarak başından<br />
sonuna kadar bu sürecin içerinde<br />
yer alacağımıza ve Doğu Marmara Taşımacılık<br />
Kümelenmesinin (TRaceM) gelişmesi<br />
için elimizden gelen tüm gayreti<br />
sağlayacağımıza emin olabilirsiniz” şeklinde<br />
konuştu.<br />
“Doğu Marmara’nın “anahtar” sektörü:<br />
Taşımacılık”<br />
MARKA Genel Sekreteri Fatih Akbulut ise<br />
taşımacılık sektörünün, MARKA uzmanlarınca<br />
yapılan çalışmalar sonucu, Doğu Marmara<br />
Bölgesi’nde “anahtar” sektörlerden<br />
biri olarak tespit edildiğini söyledi. Diğer<br />
sektörlerin rekabet gücünün korunması<br />
ve geliştirilmesinde esas itibariyle bölgenin<br />
Türkiye ve dünyada rekabet gücünün geliştirilmesi<br />
ve korunması anlamında katkılar<br />
sağlayacağına inandığını dile getiren Akbulut,<br />
“Hedefimiz, taşımacılık sektörünün bir<br />
küme mantığıyla hareket ederek bölgemizin<br />
rekabet gücünün artırılması çabalarına<br />
en üst düzeyde katkıda bulunmasını sağlamaktır.<br />
Bir diğer hedefimiz de bölgemizi,<br />
taşımacılık anlamında dünyada tanınan,<br />
bilinen bir bölge haline getirmektir” dedi.<br />
Akbulut, bölgede taşımacılık sektörü ile ilgili<br />
kamu kurumları, üniversiteler ve sivil<br />
toplum kuruluşlarını da bünyesinde barındıran<br />
kümelenme girişiminin, Türkiye’de<br />
bir ilk olduğunu kaydetti.
haber<br />
Yeni Nesil ile Yeni Ufuklara<br />
Treyler sektör lideri TIRSAN, yeni geliştirdiği perdeli tenteli ürün grubunun lansmanında<br />
ihracat pazarlarında yeni bir dönemin sinyalini verdi.<br />
TIRSAN’ın İstanbul merkezinde gerçekleştirilen<br />
tanıtım davetinde Yeni<br />
Nesil Perdeli Tenteli Ürün ailesinden<br />
Mega ve Maksima Plus ürünleri uluslararası<br />
nakliye ve lojistik sektörü ile buluştu.<br />
TIRSAN’ın 2014 vizyonu çerçevesinde<br />
“Yeni ufaklara yeni yaklaşımlarla ulaşılır”<br />
sloganı ile başlattığı Ar-Ge çalışmalarının<br />
sonucu olan Yeni Nesil Perdeli Tenteli<br />
ürün grubu, sektörden tam not aldı. Tanıtım<br />
toplantısında uluslararası nakliye ve lojistik<br />
sektörünün gelişimi için teknolojinin,<br />
kurumsallaşmanın ve devamlılık arz eden<br />
Ar-Ge çalışmalarının ne kadar önemli olduğu<br />
konuları ön plana çıktı.<br />
TIRSAN Treyler Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Çetin Nuhoğlu tanıtım toplantısında yaptığı<br />
konuşmada bu hususların altını çizerek<br />
“Biz TIRSAN olarak sektörün lider kuruluşu<br />
olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Bu<br />
sorumluluk bizim için her geçen gün daha<br />
da artmaktadır. Takdir ederseniz ki teknoloji<br />
gelişiyor, ihtiyaçlar değişiyor, ticaret artık<br />
sınırların ötesinde yoğun bir rekabet<br />
içinde yapılıyor. TIRSAN sahip olduğu sektörün<br />
tek Ar-Ge’si ile sizlere mühendisliğini<br />
ve teknolojisini 35 yılı aşan tecrübesiyle<br />
birleştirerek en kaliteli ürünleri sunmaya<br />
devam ediyor.<br />
Yeni ürünlerimizle Avrupa’nın en büyük 3<br />
treyler üreticisi olma yolunda sizlerle hep<br />
birlikte yürüyeceğimize dair önemli bir işaret<br />
olarak görmenizi istiyorum. Bu Yeni Ne-<br />
26 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
sil ürünlerimizle TIRSAN, Avrupa’da 7.500<br />
adet semi-treyler satışı ile gücünü ve varlığını<br />
devam ettirecektir” dedi.<br />
Nuhoğlu ‘TIRSAN sektörün lider kuruluşu<br />
olarak müşterilerinin ihtiyaçları doğrultusunda<br />
daha gelişmiş nakliye çözümlerini<br />
geliştirme misyonu ile çalışmalarına devam<br />
edecektir. 2009 yılında kurduğumuz<br />
sektörün tek Ar-Ge merkezinde artık 70’i<br />
aşkın mühendis ile sektörün rekabetçiliğine<br />
ve geleceğine hizmet etmekteyiz. TIRSAN<br />
Ar-Ge’si ile Türkiye’de ilk defa bir ürün için<br />
50.000 saat ve 3 milyon Euro’yu aşan bir<br />
yatırım gerçekleştirdi. En son devreye aldığımız<br />
Prototip atölyesi ile ürün testlerimizin<br />
kapsamını daha da büyüttük. Son derece<br />
gizlilikle yürütülen büyük emek verilerek<br />
geliştirilen bu araç için çalışan bütün elemanlarımızı<br />
gönülden tebrik ve teşekkür<br />
ediyorum” dedi.<br />
Yürütülen test süreciyle ilgili olarak da detaylı<br />
bilgi veren Nuhoğlu ‘TIRSAN Ar-Ge<br />
merkezinde tespit edilen tasarım doğrulama<br />
ihtiyaçları doğrultusunda, İTÜ-OSD ve<br />
TÜBİTAK’ın kurduğu Otomotiv Teknolojileri<br />
Araştırma Merkezi (OTAM) ile çalışmalarımızı<br />
yürüttük. Belirledikleri güzergâhta<br />
yol testleri yaptık. Testlerde veriler kayıt altına<br />
alındı ve karşımıza çıkan sonuca göre<br />
araç tasarımlarını öncelikle bilgisayar ortamında<br />
test ettik. Daha sonra Almanya’da<br />
DEKRA ve İngiltere’de MİRA test merkezlerinde<br />
aracımızı test ettirdik. MİRA 1946 yı-<br />
lında kurulan, ağırlıklı otomotiv sektörü olmak<br />
üzere pek çok farklı sektör için test,<br />
homologasyon hizmetleri, araştırma ve geliştirme<br />
faaliyetleri yürüten uluslar arası<br />
alanda kabul görmüş bir test kuruluşudur.<br />
Tüm testleri başarı ile geçen Yeni Nesil Perdeli<br />
Mega ve Perdeli Maxima Plus treylerimiz<br />
ile gurur duyuyoruz. 36 yıldır hep en<br />
iyisini yapmak için çalıştık ve hep kendimizle<br />
yarıştık. Bugün geldiğimiz noktada Avrupalı<br />
rakiplerimizi geride bırakmanın haklı<br />
gururunu yaşıyoruz” dedi.<br />
Yeni Nesil Şimdiden Sektörden Büyük<br />
İlgi Gördü<br />
Sektörün ileri gelenlerinin yoğun katılımı ile<br />
gerçekleşen lansman sırasında pek çok yüksek<br />
adetli satış gerçekleşti. Hilal Trans firmasına<br />
50 adet, ABC Transport’a 60 adet, Şahin<br />
Nakliyat’a 50 adet, Özonat firmasına 50 adet<br />
ve Yapı-San firmasına 20 adet Yeni Nesil Semi-<br />
Treyler satışı gerçekleştirildi.<br />
Ürün ile ilgili Öne Çıkan Özellikler<br />
K-fix: Televrede 2.500 kg. yük direncine<br />
sahip, toplam 236 adet delikten oluşan ve<br />
yüklerin daha güvenli bağlanmasını sağlayan<br />
K-fix Yük Sabitleme Sistemi<br />
Katoferez (KTL): Şasi ve tüm kaynaklı<br />
komponentler çinko-fosfat katoferez (KTL)<br />
kaplamayla paslanmaya ve aşınmaya karşı<br />
10 yıl paslanmazlık garantili<br />
Tırsan Telematik Sistemi: idem Gmbh ile çözüm<br />
ortaklığı ile sunulan uydu sistemi üzerinden<br />
çalışan treyler takip sistemi ile lojistik<br />
operasyonlarını tam zamanlı takip edebilme<br />
Yük Emniyeti: 7,2 ton forklift aks yüküne<br />
dayanıklı taban, çatıda çapraz gerdirme zinciri<br />
ve K-fix yük sabitleme sistemi, EN 12642<br />
CODE XL- VD 2700 Yük Emniyet Sertifikası,<br />
Daimler DC9.5 Otomotiv Sertifikası
haber<br />
Schaeffler’dan Ağır Vasıtalar İçin<br />
Onarım Çözümleri<br />
Talepler yüksek, taşıma şartları ödün vermiyor ve tamir masrafları pahalı. Bu koşullarda<br />
taşımacılık sektörü güvenilir çözümler sunan profesyonel iş ortaklarına ihtiyaç duyuyor.<br />
Tüm araç markalarındaki ürün gamı<br />
ve LuK, INA, FAG ürün markaları ile<br />
Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket,<br />
birçok araç üreticisi ve tamirhanelere pek<br />
çok nedenden ötürü güven veriyor.<br />
Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket’in<br />
geliştirdiği ağır vasıta onarım programları<br />
maksimum verim ve performans sunuyor.<br />
Şirketin bu anlamda geliştirdiği<br />
çözümler şöyle sıralanabilir:<br />
*Tüm araç markaları için LuK, INA, FAG<br />
markaları altında onarım çözümleri<br />
*OE kalitesinde yenilikler<br />
28 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
*Uzun ömürlü yedek parça ve onarım<br />
çözümleri<br />
*Kapsamlı global servis<br />
Uzun ömrün yeni tanımı: “LuK TAC”<br />
Ağır vasıta debriyajları aşırı yük ve baskıya<br />
maruz kalmakta. Kendinden ayarlı bir debriyaj<br />
sistemi olan LuK TAC, kaçırma yapmadan,<br />
önceden ayarlanmış ve sabitlenmiş<br />
adımlarla düzenli ve konforlu bir biçimde<br />
çalışır. Debriyaj balatasına yapılan ekleme<br />
ile aşınmaya karşı 6 mm kalınlaştırıldı<br />
ve sonuçta LuK TAC uzun yol taşımacılığında<br />
normal debriyaja göre 2 kat uzun servis<br />
ömrüne sahip oldu.<br />
LuK TAC ile kazanılacak avantajlar ise<br />
şöyle:<br />
*2 kat servis ömrü<br />
*Geniş uygulama alanı<br />
*Minimum hizmet dışı kalma ve tamir<br />
süresi<br />
*OE kalitesi<br />
Daha dayanıklı bir balata:<br />
LuK HD 30 PLUS<br />
Balata, debriyajın ortasında yer alarak;<br />
aracın kalkış ve debriyajın kullanımı esnasında<br />
oldukça yüksek operasyonel taleplere<br />
maruz kalır. Debriyaj sisteminin<br />
ömrünün yüzde 50’sinden balata sorumludur.<br />
Yeni nesil LUK HD 30 PLUS<br />
balataları yüzde 30’a kadar daha dayanıklı<br />
olduğu gibi neredeyse tüm ağır<br />
vasıta LuK RepSet’lerin tamamlayıcı bir<br />
parçası olarak yer alır.<br />
LuK HD 30 PLUS’ın avantajları şöyle<br />
özetlenebilir:<br />
*Yüzde 30’a kadar uzun servis ömrü<br />
* Yüzde 80 pazar kapsamı hedefi<br />
*Minimum hizmet dışı kalma ve tamir<br />
süresi<br />
*OE kalitesi<br />
Güçlü, Dayanıklı ve Ekonomik:<br />
HD 30 PLUS<br />
Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket tarafından<br />
geliştirilen HD 30 PLUS adlı<br />
yeni debriyaj balatası, 430, 400 ve 360<br />
mm boyutlarında debriyaj diskleri için<br />
kullanıma sunulmakta. Bir debriyaj balatası,<br />
baskı plakası ve geleneksel veya<br />
hidrolik bir debriyaj rulmanı içeren LuK<br />
RepSet® şimdi ağır vasıtalar için daha<br />
da yüksek performanslı ve daha da dayanıklı<br />
bir debriyaj sistemi olma özelliği<br />
taşır.<br />
LuK’un yeni nesil balatalarını OEM ticari<br />
araç uygulamaları için benzersiz yapan<br />
özellik, sürekli liflerle güçlendirilen<br />
iki katmanlı bir debriyaj balatası kullanılıyor<br />
olmasıdır. Alt katman yüksek sıcaklık<br />
direnci, form stabilitesi ve sağlamlık<br />
için tasarlanırken, üst yüzey katmanının<br />
kaplama malzemesi mümkün olan<br />
en yüksek seviyelerde sürtünme kuvveti,<br />
düşük bir aşınma oranı ve en konforlu<br />
özellikler sağlayacak şekilde üretiliyor.<br />
Ek olarak, üretim sürecinin hiçbir<br />
bölümünde solvent kullanılmıyor. Kullanılan<br />
HD 30 PLUS malzemesi asbest ve<br />
kurşun ile kadmiyum, cıva veya krom-VI<br />
içermiyor. LuK’un yeni balata malzeme-
si sayesinde, ekonomik ve çevre dostu<br />
debriyaj balataları artık kullanıma sunulmuş<br />
bulunuyor.<br />
Balata malzemesi, her debriyaj sisteminin<br />
ana bileşeni olarak kabul edilmekte.<br />
Balata malzemesinin kalitesi, dayanıklılığı<br />
güç iletimini ve vites değiştirme sırasında<br />
elde edilecek konforu belirler. Yüksek termal<br />
yük altında dahi çok iyi aşınma karakteristikleri,<br />
mükemmel sıyırma dayanıklılığı,<br />
yüksek termal gücü ve iyi sönümlenme<br />
dengesi ile yeni nesil LuK debriyaj balatası<br />
yalnızca tüm kalite kriterlerini karşılamakla<br />
kalmayıp, aynı zamanda birinci sınıf vites<br />
değiştirme konforu da sağlamakta. Tüm<br />
bunlar sonuç olarak daha az servis ziyareti<br />
ve daha fazla yol kat etmek, önemli ölçüde<br />
daha iyi çalışma verimliliği ve operasyonel<br />
taleplere ve sürüş stiline bağlı olarak debriyaj<br />
sisteminin yüzde 30’a kadar daha dayanıklı<br />
olması anlamına gelmektedir.<br />
Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket tarafından<br />
sunulan ve debriyaj balatası,<br />
baskı plakası ve mekanik veya hidrolik<br />
bir debriyaj rulmanı içeren LuK RepSet®<br />
şimdi ağır vasıtalar için daha da yüksek<br />
performanslı ve daha da dayanıklı bir<br />
debriyaj sistemi olma özelliği taşıyor.<br />
Basit, değişken, çok yönlü: FAG RIU<br />
önceden monte edilmiş bir tekerlek rulmanı<br />
ünitesi olan FAG RIU özel bir üründür.<br />
Çünkü FAG RIU bir ilki gerçekleştirerek<br />
ağır vasıtalardaki arızalı poryaların<br />
onarımını mümkün kılmakta. Önceden<br />
monte edilmiş 2 konik makaralı<br />
rulmandan oluşan FAG RIU, ömür boyu<br />
yağlama ve sızdırmazlık özelliği taşıyor<br />
ve emniyet segmanı sayesinde montajdan<br />
sonra sabitlenebiliyor.<br />
Uygulanmasındaki çok yönlülük şöyle<br />
açıklanabilir: Yalnızca 3 çeşit FAG RIU ile<br />
700’den fazla değişik araç modeli için<br />
kullanılan 20 farklı porya tamir edilebilir.<br />
Avantajları şöyle sıralanabilir:<br />
*Profesyonel onarım çözümü<br />
*Uygulanmasındaki çok yönlülük.<br />
*Uzun servis ömrü<br />
*Basit montaj<br />
*Yüksel güvenilirlik<br />
*Bakım gerektirmez<br />
*Özel montaj aparatı içeren<br />
*OE kalitesi<br />
Schaeffler, LUK, INA ve FAG ürün markaları<br />
ile rulmanlı yatak ve lineer sis-<br />
tem ürünleri üreticisi ve aynı zamanda<br />
otomotiv sanayi için yüksek hassasiyete<br />
sahip motor, şanzıman ve şasi uygulamaları<br />
ve ürünleri temin eden dünyaca<br />
tanınmış bir tedarikçidir. Global olarak<br />
faaliyet gösteren grup, 2011 yılında<br />
10.7 milyar Euro tutarında bir satış<br />
hacmi gerçekleştirmiştir. Dünya genelinde<br />
74.000’den fazla çalışana sahip olan<br />
Schaeffler, Almanya ve Avrupa’daki en<br />
büyük aile şirketlerinden biridir.<br />
Merkezi Langen, Almanya’da bulunan<br />
Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket,<br />
35 yılı aşkın süredir, LUK, INA ve FAG<br />
markaları ile Schaeffler Grup’un dünya<br />
çapında otomotiv yenileme pazarındaki<br />
faaliyetlerini yürütmektedir. Yaklaşık<br />
11.500 dağıtım ortaklığı, 27 satış<br />
ve temsilcilik noktasından oluşan global<br />
bir ağa sahip olan Schaeffler <strong>Auto</strong>motive<br />
Aftermarket üstün hizmet ile birlikte<br />
güçlü müşteri odaklılığı ve yakınlığını<br />
garanti etmektedir.<br />
Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket,<br />
global dağıtım ağının bir parçası olan<br />
ve ülkemizde faaliyet gösteren 7 dağıtım<br />
kanalına ağır vasıta segmentinde 2<br />
yeni iş ortağı ekleyerek bu alandaki potansiyelini<br />
ülkemiz genelinde piyasanın<br />
hizmetine sunmuştur. Ağır vasıta ürünlerinin<br />
satışına başlayan bu yeni dağıtım<br />
kanallarından birisi uzun yıllardır INA ve<br />
FAG ürünlerinin distribütörlüğünü yapan<br />
Silkar Ekipman ve Yedek Parça<br />
San. ve Tic. A.Ş. ve diğeri de ağır vasıta<br />
piyasasına uzun yıllar hizmet veren<br />
Marmara Motorlu Araçlar Ltd. Sti.<br />
dir. Her iki firmadan da Schaeffler <strong>Auto</strong>motive<br />
Aftermarket’in LuK, INA ve<br />
FAG markalı ağır vasıta ürünlerini temin<br />
edebilirsiniz.<br />
29
haber<br />
Aktaş Holding Zirvede<br />
Hava süspansiyon sistemi üretiminde<br />
dünyanın en büyük<br />
firmaları arasında yer alan<br />
Aktaş Holding, TAYSAD tarafından<br />
“Patent - Faydalı Model” alanlarında<br />
dernek üyesi firmalar arasında yapılan<br />
değerlendirmeye göre, ilk sırada yer<br />
alarak büyük bir gurur yaşadı.<br />
Dünyanın dört bir yanında üretim tesisleri<br />
bulunan, 80’den fazla ülkede ürünleri<br />
satılan, bağımsız yedek parça grubunda<br />
dünyanın en geniş ürün gamına sahip<br />
şirketler grubu olan Aktaş Holding,<br />
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği<br />
(TAYSAD) tarafından derneğe üye tüm fir-<br />
malar arasında yapılan değerlendirmeye<br />
göre, “Patent - Faydalı Model - Endüstriyel<br />
Tasarım” alanlarında zirvede yer almaya<br />
hak kazandı.<br />
TAYSAD tarafından derneğe üye firmalar<br />
arasında yapılan Ar-Ge değerlendirmesine<br />
göre Aktaş Holding, ilk sırada yer almayı<br />
başardı. TAYSAD 35. Olağan Genel Kurul<br />
Toplantısı’nda yapılan ödül töreninde,<br />
birincilik ödülünü Aktaş Holding adına<br />
Aktaş Holding İcra Kurulu Başkanı Burhan<br />
Kurt teslim aldı.<br />
TAYSAD tarafından yapılan değerlendirmede<br />
zirvede yer aldıkları için oldukça gururlu<br />
Kütahya’da Verimli Sürüş Eğitimi Verdi<br />
Anadolu Isuzu’nun eğitim<br />
programları Kütahya’da Özel<br />
Halk Otobüsçülerine yönelik<br />
“Verimli Sürüş Eğitimi” devam<br />
ediyor. Kütahya Belediyesi Özel Halk<br />
Otobüsçüleri, Anadolu Isuzu’nun<br />
satış sonrası eğitim programları çerçevesinde<br />
gerçekleştirilen Verimli<br />
Sürüş Eğitimi’nden tam not aldı. Kütahya<br />
Zafertepe durağında Novociti<br />
otobüslerde verilen eğitim iki gün<br />
sürdü.<br />
olduklarını belirten Burhan Kurt, sürdürülebilir<br />
başarı ilkesi doğrultusunda çalışmalarına<br />
özenle devam edeceklerini belirtti ve “Aktaş<br />
Holding olarak Ar-Ge her dönem en büyük<br />
önceliğimiz olmuştur. Dünyanın gelişmiş ülkeleri<br />
ile karşılaştırdığımızda Aktaş Holding Ar-Ge<br />
yatırımları oranı neredeyse iki katı. Ar-Ge’ye ciddi<br />
yatırım yapıyoruz. Bu yatırımın sonucunda<br />
aldığımız bu ödül bizleri fazlası ile gururlandırdı.<br />
Ödül aldığımız projeler yurtdışından ithal edilen<br />
ürünlerin ülkemizde üretilmesini sağlayan projeler.<br />
Çok önemli bir ekonomik girdi sağlayacaklar.<br />
Bu projeler ile dış ticaret açığımızın giderilmesi<br />
için bir katkı yaratıyoruz. Bu çalışmada emeği<br />
geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür<br />
ediyorum” ifadelerini kullandı.<br />
Anadolu Isuzu eğitim uzmanı<br />
Göktuğ Uyan tarafından verilen<br />
“Verimli Sürüş Eğitimi”ne<br />
iki ayrı grupta katılan sürücüler,<br />
teorik ve uygulamalı eğitimden<br />
geçtiler. Yoğun trafikte araçların<br />
hangi hızda sürülmesi gerektiği<br />
konusunda bilgilerin de verildiği<br />
uygulamada; otobüslerin<br />
yakıt sarfiyatı da bilgisayar<br />
ortamında ölçülerek sürücülere<br />
raporlandırıldı.
haber<br />
Belediye Operatörleri Hayat Kurtaracak<br />
SİF İş Makinaları ve AKUT işbirliğinde hayata geçirilen “Umut Sarının İçinde” projesiyle<br />
belediyelerde görevli iş makinası operatörleri için Afet Lojistik Uzmanlığı Sertifika<br />
Eğitimleri düzenlenecek.<br />
STFA Yatırım Holding grup şirketlerinden<br />
SİF İş Makinaları, Türkiye’de afet<br />
sonrası arama kurtarma çalışmaları<br />
konusunda yaşanan sıkıntıları gidermek<br />
için Arama Kurtarma Derneği (AKUT) işbirliğiyle<br />
hayata geçirdiği “Umut Sarının İçinde”<br />
adlı projesine düzenlediği protokol<br />
imza töreni ile start verdi. SİF İş Makinaları<br />
Genel Müdürü Cüneyt Divriş ve AKUT<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Nasuh Mahruki ev<br />
sahipliğinde gerçekleşti.<br />
Proje ile belediyelerde çalışan operatörlere<br />
kurtarma çalışmalarında iş makinalarının<br />
doğru kullanılmasıyla ilgili eğitimler verilmesinin<br />
ve afet zamanında iş makinalarından<br />
en yüksek verimin alınmasının hedeflendiğini<br />
vurgulayan Cüneyt Divriş, SİF<br />
İş Makinaları olarak kurtarma çalışmaları<br />
esnasında hataları ve kayıpları en aza indirmek<br />
amacıyla yola çıktıklarını belirtti.<br />
Umut Sarının İçinde projesiyle benzeri mücadelelerde<br />
teknik kurtarma ve makinaların<br />
doğru yöntemlerle kullanımı konusunda<br />
bilgi eksikliklerinin tamamlanmasını amaçladıklarını<br />
belirten Divriş, bunun için de en<br />
doğru adresin önce belediyeler olduğuna<br />
karar verdiklerini söyledi ve sözlerine şöyle<br />
devam etti:<br />
“Türkiye’de bugün itibariyle yaklaşık<br />
65.000 iş makinası ve 50 bin iş makinası<br />
operatörü bulunuyor. Bu operatörlerden<br />
henüz hiçbiri dünya standartlarında arama<br />
kurtarma eğitimi almadı. Oysa, arama<br />
kurtarma çalışmalarında en büyük ve<br />
en kritik görevi operatörler üstleniyor. Bu<br />
nedenle Türkiye ve dünyada afetle mücadelede<br />
kendini kanıtlamış olan AKUT<br />
ile işbirliği yaparak ülkemizde bir ilki gerçekleştirmiş<br />
olmaktan mutluluk duyuyoruz.<br />
Umut Sarının İçinde projesine ilk olarak<br />
nüfusu 12 milyonu aşan ve deprem haritasında<br />
en riskli bölgelerden biri olan İstanbul<br />
ile başlamak istedik. Projenin bu ilk<br />
etabında İstanbul’daki 39 belediyede görev<br />
yapan yaklaşık 100 belediye operatörünün<br />
eğitilmesini hedefliyoruz. İlerleyen<br />
dönemde Umut Sarının İçinde projemizi<br />
Türkiye’nin tüm afet riski yüksek olan illerine<br />
yaymayı planlıyoruz. Bu eğitimler sonucunda<br />
Türkiye’nin dört bir yanında belediyelerde<br />
görevli yüzlerce iş makinası operatörü<br />
enkaz kaldırma ve arama kurtarma<br />
eğitimi almış olarak bir felaket anında ülkemiz<br />
için hazır bir güç olarak bulunacak.<br />
Özel sektör, sivil toplum kuruluşu ve kamu<br />
işbirliğinde hayata geçirilen projemizin tüm<br />
Türkiye’deki kurum ve kuruluşlara örnek<br />
olmasını dileriz.”<br />
Türkiye’de arama kurtarma çalışmalarında<br />
kullanılan iş makinası sayısının artması<br />
gerektiğini ifade eden AKUT Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Nasuh Mahruki, Türkiye’nin<br />
afet sonrası arama kurtarma konusunda<br />
yaşadığı sıkıntılara ve yapılması gerekenlere<br />
de dikkat çekti. Mahruki, “Ülkemiz doğal<br />
afetler konusunda son derece şanssız<br />
bir ülke. Afet İşleri Genel Müdürlüğü resmi<br />
rakamlarına göre 1900 yılından beri Anadolu<br />
topraklarında yaşanan doğal afetler<br />
sonucunda 87.000 kişi hayatını kaybetti,<br />
210.000’in üzerinde kişi ise yaralandı. Ayrıca<br />
bu afetler sonucunda 651.000 civarında<br />
konut yıkıldı veya ağır hasar gördü.<br />
Türkiye’de nüfusun %70’i birinci ve ikinci<br />
derece deprem bölgesinde yaşıyor.<br />
Geçen yüzyılda hasar gören<br />
binaların %75’i ve toplam afet<br />
kayıplarının %64’ü deprem kaynaklı.<br />
Ayrıca heyelan, sel, orman<br />
yangını, çığ gibi doğal afetler de<br />
Türkiye için büyük risk yaratıyor,<br />
birçok hayatı tehdit ediyor. Bununla<br />
birlikte afet sonrası iş makinası<br />
ve diğer teknik ekipman kullanımı<br />
sırasında yapılan yanlışlar<br />
da başta iş makinası operatörleri<br />
olmak üzere birçok kişi için risk<br />
yaratıyor. Özellikle, 2011 Erciş ve<br />
Van depremlerinde ekip ve ekip-<br />
man yönünden bir sorun yaşanmazken,<br />
ağır iş makinası operatörlerinin içinde<br />
canlı bulunan betonarme binalarda çalışma<br />
konusunda tecrübe ve bilgi eksikliklerinin<br />
öne çıkması, konunun önemini<br />
bir kez daha ortaya koyuyor” dedi.<br />
Eğitimler dünya standartlarında olacak<br />
AKUT işbirliğinde hayata geçirilecek<br />
olan “Umut Sarının İçinde” projesiyle<br />
belediyelere bağlı iş makinası operatörlerine<br />
Birleşmiş Milletler, İnsani İlişkiler<br />
Koordinasyon Ofisi (OCHA) Uluslararası<br />
Arama ve Kurtarma Danışma Grubu<br />
(INSARAG) kılavuzuna uygun olarak<br />
AKUT’un deneyimlerinden, tüm dünyada<br />
ve Türkiye’de yaşanan doğru ve yanlış<br />
örneklerden derlenen eğitimler verilecek.<br />
Bu eğitimler içerik olarak dünyanın<br />
en ileri arama-kurtarma eğitimlerinden<br />
biri olacak. Eğitimlerin ardından<br />
operatörler “Afet Lojistik Uzmanı Sertifikası”<br />
almaya hak kazanacak. Böylece<br />
bu operatörler, can ve mal kaybına, yaralanmaya<br />
yol açan deprem, heyelan, su<br />
baskını, kaya ve çığ düşmesi gibi doğal<br />
afetler esnasında daha bilinçli bir şekilde<br />
arama kurtarma yapacak ve iş makinalarını<br />
daha doğru bir şekilde kullanacaklar.<br />
Eğitim alan operatörler sadece<br />
Türkiye için değil diğer ülkelerde olabilecek<br />
herhangi doğal afet durumunda da<br />
arama kurtarma ekipleriyle birlikte çalışabilecek.<br />
Bir yılda 5 kere verilecek olan bu eğitimlerin<br />
her bir kurunda en az 20 operatörün<br />
eğitilmesi hedefleniyor. Projenin<br />
bir sonraki adımında 5 yıl içerisinde<br />
1.000 iş makinası operatörüne ulaşılması<br />
amaçlanıyor. 15 Nisan haftasında<br />
başlayacak ve AKUT Ataşehir Eğitim<br />
Enstitüsü’nde hafta içi akşam, hafta<br />
sonu ise tüm gün sürecek olan eğitimler<br />
teorik ve pratik olmak üzere iki bölümden<br />
oluşuyor. Yaklaşık 30 farklı başlıkta<br />
verilecek eğitimlerin pratik bölümü için<br />
açık alanda bir enkaz simülasyonu kurulacak<br />
ve operatörler bu enkaz alanında<br />
iş makinası kullanma pratiği yapacak.<br />
Eğitimler sırasında SİF İŞ Makinaları tarafından<br />
temin edilen JCB iş makinaları<br />
kullanılacak.
haber<br />
Zırhlı Araç Üretimine Giriyor<br />
Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Hattat, yeni savunma<br />
sanayii projelerini açıkladı.<br />
Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkan<br />
Yardımcısı İbrahim Hattat; traktör, otomotiv<br />
yan sanayi ve enerji projelerinin<br />
yanı sıra Savunma Sanayi’nde de hızlı büyümeyi<br />
planladıklarını belirterek, zırhlı araç üretimi<br />
yapacaklarını açıkladı.<br />
Hattat Holding bünyesinde yer alan Hattat<br />
Tarım Makineleri, Dünya’nın dört bir yanından<br />
gelen iş ortakları ile 2012 yıl sonu ve <strong>2013</strong> yılı<br />
Güvenli Filo Ödülü Abbott’un oldu<br />
LeasePlan ve Ekonomist Dergisi<br />
işbirliğiyle düzenlenen “Yılın Filo<br />
Yöneticileri Yarışması” sonuçlandı<br />
ve 4 kategoride 2012 yılının en başarılı<br />
filo yöneticileri belirlendi.<br />
Michelin’in Güvenli Filo Ödülü’nü Abbott,<br />
Ekonomist’in Yılın Filo Yöneticisi Ödülü’nü<br />
Coca-Cola İçecek, Peugeot’nun Yeşil Filo<br />
Ödülü’nü TNT Express, LeasePlan’ın KOBİ<br />
36 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
yeni yatırımlarını değerlendirme toplantısını Antalya<br />
Belek’te yaptı.<br />
Toplantıda bir konuşma yapan Hattat Holding<br />
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Hattat,<br />
“Hattat Traktöre inanıyor ve güveniyoruz.<br />
Traktör bizim işimiz. Hattat Tarım olarak her<br />
zaman iddialıyız. İddiamız önümüzde ki yıllarda<br />
artarak devam edecek” dedi.<br />
Hattat, Holding’in diğer sektörlerdeki<br />
yatırımlarına da değinerek, Avrupa’nın<br />
en büyük kuyularını açtıklarını belirtti.<br />
Hattat şöyle konuştu: “ 8 metre<br />
çapında eksi 700 metreye kadar inen<br />
bu kuyulardan 10 milyon ton kömür<br />
çıkarılması hedefleniyor. Çıkarılacak bu<br />
kömürün kurulacak enerji santrallerinde<br />
değerlendirilecek. Batı Karadeniz<br />
enerji üssü diye tabir ettiğimiz projemiz<br />
var. İnşallah tam kapasiteye geçtiğinde<br />
yaklaşık 4 bin megavatlık bir elektrik üretme<br />
kapasitesine sahip olacak. Onun için<br />
de yaklaşık 6 milyar dolarlık bir yatırım<br />
gerekiyor. Türkiye’nin enerji ihtiyacının<br />
yüzde 8’i üzerinde elektrik enerjisi üretimi<br />
yapacağız” dedi.<br />
Filo Yöneticisi Ödülü’nü ise Kalpakçıoğlu<br />
Gıda aldı.<br />
Filo yönetiminin, şirketlerin performansı<br />
ve ülke ekonomisine katkısına dikkat çekmek,<br />
çevre ve trafik güvenliği bilincinin<br />
oluşmasına destek olmak, kaynakların<br />
verimli kullanımını teşvik etmek ve ödüllendirmek<br />
gibi konulara dikkat çekmeyi<br />
ve motivasyon sağlamayı amaçlayan<br />
Tank taşıyıcı üretti, zırhlı araç sırada<br />
Savunma sanayiinde de çalışmalar yaptıklarını<br />
dile getiren İbrahim Hattat, şu anda tank<br />
taşıyıcı araç ürettiklerini, daha sonra ise zırhlı<br />
araç üreteceklerini ifade etti. Özellikle <strong>2013</strong>’te<br />
buna ağırlık vereceklerine değinen Hattat, “42<br />
adet tank taşıyıcıyı silahlı kuvvetlere teslim ettik.<br />
Birçok projemiz daha yürütülüyor. <strong>2013</strong> yılında<br />
savunma sanayi alanındaki yatırımlarımıza<br />
ağırlık vereceğiz. Özellikle üzerinde çalıştığımız<br />
projeler söz konusu. Milli tankımız Altay’ın<br />
power pack sistemleri, 6X6, 8X8 zırhlı araç<br />
üretimleri gibi” dedi.<br />
“Elektrikli Otomobil projesindeyiz”<br />
TÜBİTAK’ın elektrikli otomobille ilgili projeye<br />
katıldıklarını söyleyen Hattat, yerli bir<br />
elektrikli otomobil üretmenin çabasında<br />
olduklarını kaydetti. Hattat, hükümetin<br />
bu konudaki desteğine ve teşvikine de<br />
anımsatarak, sonuçların Mayıs ayında belli<br />
olacağını hatırlattı. Almanya’da direksiyon<br />
fabrikası satın aldıklarını ve bu fabrikayı<br />
Türkiye’ye getireceklerini anlatan Hattat,<br />
Çerkezköy’e kurulacak bu fabrikanın faaliyete<br />
geçmesi ile yaklaşık 150 bin direksiyon<br />
üreteceklerini sözlerine ekledi.<br />
“Yılın Filo Yöneticisi Ödülleri”nın 2012 yılı<br />
ödülleri sahiplerini buldu. Operasyonel<br />
filo yönetim şirketi LeasePlan ve Ekonomist<br />
Dergisi ana sponsorluğunda düzenlenen<br />
yarışmaya Türkiye çapında 100’ün<br />
üzerinde filo yöneticisi başvurdu.<br />
LeasePlan Yönetim Kurulu Başkan<br />
Yardımcısı Aclan Acar, LeasePlan Türkiye<br />
Genel Müdürü F. Türkay Oktay, <strong>Auto</strong><br />
Show Dergisi Yayın Yönetmeni Hırant<br />
Kasapoğlu, IBM Global Araç Kiralama<br />
Başkanı Ralph Ruckgaber, Ekonomist<br />
Dergisi Yayın Yönetmeni Talat Yeşiloğlu,<br />
Michelin Türkiye Genel Müdürü Marco<br />
Giuliani ve Peugeot Türkiye Satış Direktörü<br />
Bekir Hassan’dan oluşan jüri; Yılın<br />
Filo Yöneticisi, KOBİ Filo Yöneticisi,<br />
Yeşil Filo ve Güvenli Filo kategorilerinde<br />
kazananları belirledi. Bu 4 kategoride ilk<br />
3 sırayı alan filoların yöneticileri, İstanbul<br />
Conrad Otel’de düzenlenen törenle ödüllerini<br />
aldılar.
haber<br />
Gelirleri 2.6 Milyar Euro’ya Çıktı<br />
Filtrasyon uzmanı MANN+HUMMEL’in grup<br />
gelirleri 2012’de yaklaşık 2.6 milyar Euro’ya<br />
ulaştı. Satışlarda yüzde 4’lük artış sağlayan<br />
şirket zorlu piyasalarda iyi bir performans sergiledi.<br />
31 Aralık 2012’de dünya genelinde yaklaşık<br />
14.750 kişi istihdam edildi ki bu rakam bir önceki<br />
yıldan yaklaşık 400 kişi daha fazla.<br />
MANN+HUMMEL, istikrarsız ve oynak piyasalarda<br />
konumunu güçlü bir şekilde tespit etti. Küresel<br />
satışlar yaklaşık 2.6 milyar Euro dolayında<br />
gerçekleşti; bu rakam uluslararası otomotiv<br />
ve makine mühendisliği sektörleri için geliş-<br />
Mercedes-Benz Türk, müşterilerine<br />
en iyi hizmeti sunabilmek, yeni<br />
modellerini en iyi şekilde tanıtmak<br />
amacıyla düzenlediği organizasyonlara<br />
devam ediyor. Bu kapsamda “Şehrin Yeni<br />
Kahramanı” Mercedes-Benz Citan, 1 <strong>Mart</strong><br />
– 26 Nisan <strong>2013</strong> tarihleri arasında İstanbul,<br />
Tekirdağ, Bursa, Kocaeli, Düzce, İzmir, Antalya,<br />
Konya, Aksaray, Kayseri, Ankara, Hatay,<br />
Adana, Gaziantep, Diyarbakır, Malatya,<br />
Sivas, Erzurum, Trabzon, Samsun, Eskişehir,<br />
38 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
tirme ortağı ve orijinal ekipman tedarikçisi olan<br />
şirket için yaklaşık yüzde 4’lük bir büyümeye tekabül<br />
ediyor (2011: 2.47 milyar Euro). Şirket<br />
geçen sene, Avrupa, Kuzey Amerika ve Güney<br />
Amerika’da yaklaşık 14.750 kişiyi işe aldı (2011:<br />
14.338).<br />
Başkan ve CEO Alfred Weber “Zorlu bir ortamda<br />
sergiledikleri bağlılık ve taahhüt için tüm çalışanlarımıza<br />
teşekkür etmek isterim. Satışlarımız<br />
ve elde ettiğimiz sonuçlar bizim için memnuniyet<br />
verici” dedi. “Birlikte, başarılı bir <strong>2013</strong> için<br />
pek çok ön koşul belirledik ki bu da bizi gelecekteki<br />
zorluklarla mücadele etmeye hazır hale<br />
getiriyor.”<br />
Zaten 2012’nin ilk yarısında satış trendlerinin<br />
sınırlandırılmış olacağına dair belirtiler mevcuttu.<br />
Bir önceki yılın çift haneli büyüme rakamları,<br />
otomotiv piyasalarının çoğundaki istikrarsız<br />
durum yüzünden gerçekleştirilemeyecekti.<br />
Bununla birlikte bağımsız bir Amerikan piyasa<br />
araştırma enstitüsü olan Freedonia, 2012 yazında<br />
filtrasyon alanında MANN+HUMMEL’in<br />
piyasa lideri olduğunu doğruladı. Enstitü, tüm<br />
dünya çapında filtrasyon uygulamalarının tüm<br />
piyasasında, filtrasyon uzmanını en üst seviyeye<br />
yerleştirmekte. Piyasayı 40 milyar Euro civa-<br />
Yeni Mercedes-Benz Citan<br />
Türkiye tanıtım turunda<br />
Afyonkarahisar ve Denizli illerindeki yetkili<br />
Mercedes-Benz bayilerinde düzenlenecek<br />
etkinlikler ile müşterilere tanıtılacak.<br />
Mercedes-Benz’in yeni hafif ticari aracı Citan,<br />
sürüş dinamiği, çevikliği ve performansı<br />
ile sınıfının en iddialı aracı olarak satışa sunuldu.<br />
Güvenli, hassas ve konforlu bir kullanım<br />
sağlayan yürüyen aksamı, özel tasarımı,<br />
zengin güvenlik donanım, ekonomik motor<br />
seçenekleri ve uzun bakım aralıkları ile yeni<br />
rında değerlemekte ve yıllık büyüme hızlarını da<br />
2020’ye kadar yaklaşık yüzde 7 olarak tahmin<br />
ediyor. Freedonia, Asya-Pasifik, Güney Amerika/NAFTA,<br />
Orta Doğu ve Doğu Avrupa bölgelerini<br />
büyümenin itici gücü olarak adlandırılıyor.<br />
MANN+HUMMEL belirtilen tüm büyüme bölgelerinde<br />
sağlam bir şekilde konumlandı.<br />
İlk sonuçların yayınlanmasının ardından, şirket<br />
Nisan ayında yıllık sonuçları hakkında düzenleyeceği<br />
basın konferansında, ticari gelişmesi hakkında<br />
daha fazla ayrıntı vererek geleneği sürdürecek.<br />
Citan, Mercedes-Benz’in tüm karakter özelliklerini<br />
taşıyor.<br />
Etkileyici görünüm, konfor ve üstün güvenlik,<br />
Citan’ı hem aile, hem de iş amaçlı kullanım<br />
için en uygun seçenek haline getiriyor.<br />
Yeni Citan’ın ergonomik konsepti ve yüksek<br />
kaliteli iç mekanı, her tür kullanımda konforu<br />
ve sürüş keyfini artırıyor. Güvenlik açısından<br />
yeni Citan geniş bir standart donanıma sahip.<br />
Sınıfında tek olan stabilite programı ADAPTI-<br />
VE ESP ®, fren asistanı ve ABS’nin yanısıra<br />
ön koltuklardaki hava yastıkları kullanıcısına<br />
tam güvenlik sunuyor. Ayrıca yine standart<br />
olan BlueEFFICIENCY paketiyle birlikte sunulan<br />
vites değiştirme göstergesi, eco start-stop<br />
ve akıllı akü yönetimi sistemleri sayesinde Citan<br />
Kombi 109 CDI 4,6 l. / 100 km’lik ekonomik<br />
yakıt sarfiyatıyla sınıfında ayırt ediliyor.<br />
Bununla birlikte alçaltılmış şasi ve arka akstaki<br />
helezon yayları sayesinde Citan sürüş konforu<br />
ve dinamiği konusunda fark yaratıyor.
haber<br />
Otokar, <strong>2013</strong>’e yeni treyler bayisi ile<br />
güçlenerek giriş yaptı<br />
Treyler konusunda Türkiye’nin en<br />
etkin bayi ağına sahip Otokar, 50.<br />
yılında bu alanda büyümeye devam<br />
ediyor. 1997 yılından bu yana faaliyet<br />
gösteren Uğur Koçak Treyler Motorlu<br />
Araçlar, Otokar’ın treyler ve semi treyler<br />
alanında Bursa, Balıkesir ve Yalova yetkili<br />
bayisi olarak hizmet verecek.<br />
Bir Koç Topluluğu şirketi olan Otokar,<br />
kuruluşunun 50. yılını kutladığı <strong>2013</strong>’te<br />
bayi ağını genişletmeye devam ediyor. Türkiye<br />
treyler sektörünün öncülüğünü yapmış<br />
olan Otokar, bu başarısında arkasına aldığı<br />
etkin bayi ağına <strong>2013</strong> yılı ile birlikte bir yenisini<br />
daha ekleyerek merhaba diyor.<br />
1997 yılından bu yana Bursa Karacabey’de<br />
faaliyet gösteren Uğur Koçak Treyler<br />
Motorlu Araçlar, Otokar bayileri arasına<br />
katıldı. Otokar fabrikasında imzalanan bayilik<br />
anlaşması için yeni bayi yetkilileri Uğur<br />
Koçak ve Olcay Çalgın, Otokar İç Pazar<br />
Ticari Araçlar Satış Müdürü Murat Tokatlı,<br />
Treyler Satış Birim Yöneticisi Murat Özsoy<br />
ve Bölge Satış Yöneticisi Ali Güler bir araya<br />
geldiler.<br />
Konusunda uzman 15 çalışanı ile Bursa,<br />
Balıkesir ve Bandırma sapağındaki 25 bin<br />
metrekarelik alanda hizmet verecek olan<br />
yeni bayi, Otokar’ın Bursa, Balıkesir ve<br />
Yalova yetkili bayisi olarak treyler ve semi<br />
treyler tipi araçlarının satışını üstlenecek.<br />
İş alanlarında iddialı iki firmanın, sektörde<br />
güçlerini birleştirerek yürüme kararlarını<br />
imzaya döktükleri ve Otokar Arifiye fabrika<br />
tesislerinde gerçekleştirilen törende; Otokar<br />
gibi köklü ve başarılı bir firmanın yet-<br />
40 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
kili bayisi olmalarından dolayı duydukları<br />
memnuniyeti dile getiren bayi sahibi<br />
Uğur Koçak, treyler ve semi treyler yetkili<br />
bayiliği ile birlikte tüm nakliye firmalarının<br />
ihtiyaçlarını karşılamayı istediklerini belirtti.<br />
İmza töreni vesilesiyle fabrikayı daha<br />
detaylı inceleme şansını yakalamasının,<br />
yüksek teknolojinin kullanımına imkan<br />
veren makina parkının genişliği<br />
ile gözkamaştıran üretim tesisleri; konusunda<br />
deneyimli kadrosu ve gerek<br />
ülke gereksinimlerini, gerekse de dünyadaki<br />
teknolojik gelişimleri zamanında<br />
ve etkin şekilde takip ederek ürünlere<br />
ve çalışmalarına yön veren Türkiyenin<br />
sanayi alanındaki ilklerine imza atarak<br />
kurduğu Ar-Ge merkezi ve ekibinin<br />
çalışmaları; müşteri ihtiyaçlarına<br />
hızlı ve etkin çözümleri ulaştırmaya<br />
odaklanmış satış sonrası koordinasyon<br />
merkezini incelemelerinin kendilerini<br />
çok heyecanlandırdığını ve aynı zamanda<br />
böyle büyük bir organizasyonda yer<br />
almanın kendilerini gururlandırdıklarını<br />
belirten Koçak, Otokar ile birlikte büyük<br />
başarılara imza atacaklarına inandığını<br />
sözlerine ekledi.<br />
Otokar İç Pazar Ticari Araçlar Satış<br />
Müdürü Murat Tokatlı ise “Türkiye’nin en<br />
etkin treyler bayi ağına, çok önemli bir<br />
aile ferdi daha katıldı. Yeni bayimizden<br />
beklentimiz yüksek. Sahip oldukları yetkinlik<br />
ve tecrübe ile beklentilerimizi eksiksiz<br />
karşılayacaklarını düşündüğümüz Uğur<br />
Koçak’a çalışmalarında başarılar diliyoruz”<br />
diye konuştu.
haber<br />
“Benim Servisçim Sigara İçmiyor”<br />
Türkiye Yeşilay Cemiyeti, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri<br />
Esnaf Odası birlikteliğinde hazırlanan “Benim servisçim sigara içmiyor” projesi bir basın<br />
toplantısı ile başladı.<br />
Proje ile pasif içiciliğin zararlarına dikkat<br />
çekilmesi ve servis şoförlerinin doğru rolmodel<br />
olması hedefleniyor. İstanbul’da<br />
13 bin servisçiyi kapsayan “Benim servisçim sigara<br />
içmiyor” projesi önümüzdeki dönemde diğer<br />
illerde de başlayacak.<br />
Türkiye Yeşilay Cemiyeti, pasif içiciliğin<br />
zararlarına dikkat çekmek ve insan sağlığını<br />
korumak amacı ile “Benim servisçim<br />
sigara içmiyor” projesini başlattı. Yeşilay<br />
Cemiyeti, İl Milli Eğitim Müdürlüğü<br />
ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri<br />
Esnaf Odası birlikteliğinde hazırlanan<br />
projenin amacı servisçilerin gençlere doğru<br />
rol model olmaları yönünde farkındalık<br />
yaratmak. İşbirliği çerçevesinde okul ve iş<br />
yeri personel taşıyıcı servis araçlarında zararlı<br />
alışkanlıklar ile mücadelenin araç sürücülerine,<br />
öğrencilere ve kamuoyuna etkin<br />
bir şekilde duyurulması planlanıyor.<br />
“Benim servisçim sigara içmiyor projesini<br />
Türkiye Yeşilay Cemiyeti, İl Milli Eğitim<br />
Müdürlüğü ve İstanbul Umum Servis Aracı<br />
İşletmecileri Esnaf Odası ile birlikte tam<br />
destek veriyoruz” şeklinde konuşan Vali<br />
Yardımcısı Ahmet Deniz, 21’inci yüzyılın<br />
en büyük salgınının sigara ve benzeri bağımlılar<br />
olduğunu, her yıl ülkemizde 100<br />
bin, dünyada 5 milyonun üzerinde insanın<br />
sigaradan hayatını kaybettiğini vurguladı.<br />
Deniz “Gençliğimizin geleceği için<br />
sigara ile mücadele etmeye devam edeceğiz”<br />
dedi.<br />
Programa katılan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü<br />
Dr. Muammer Yıldız da “Benim servisçim sigara<br />
içmiyor” iş birliği projesi ile okul servis araçlarını<br />
42 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
kullanan şoförlerimizin sigara içmemeleri, içenlerin<br />
de sigarayı bırakmaları hedefleniyor. Aslında<br />
bu proje ile her türlü eğitim öğretim ortamında<br />
sigara içilmemesi ve her türlü bağımlılığın engellenmesi<br />
için yeni ve önemli bir süreci başlatmış<br />
oluyoruz” dedi.<br />
“Yeşilay’ın yeni döneminde çizdiğimiz<br />
vizyonun önemli bir ayağını teşkil eden<br />
gençleri bağımlılıklardan uzak bir hayata<br />
teşvik etmektir” diyen Türkiye Yeşilay<br />
Cemiyeti Genel Başkanı Prof. Dr. M. İhsan<br />
Karaman “Gençlik, duygu ve düşünce<br />
olarak saf ve temiz olunan zamanların<br />
en önemli bölümünü teşkil eder. Bu yüzden<br />
gençliğimize her alanda örnek olarak<br />
onlara iyi rol- model olmamız gerekiyor”<br />
dedi.<br />
İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf<br />
Odası Başkanı Hamza Öztürk ise projenin tanıtımında<br />
“Servisçiler çocukların özellikle örnek aldığı<br />
kişiler. Bu proje ile sigara içmeyerek içenleri<br />
sigarasız bir hayata teşvik etmek temel amacımız”<br />
şeklinde konuştu.<br />
Karbonmonoksit 48 Saat Araçta Kalıyor<br />
Son yıllarda yapılan araştırmalar sonucunda<br />
araçlarda sigara içildiği takdirde 48 saat karbonmonoksit<br />
partiküllerinin servis aracı içerisinde<br />
asılı kaldığı ortaya kondu. Özellikle konu çocuk<br />
servisleri olduğunda tehlikenin boyutları ortaya<br />
çıkıyor. Proje ile birlikte pasif içicilik neticesinde<br />
akciğer kanseri vakalarının çoğalmasına dikkat<br />
çekilmesi hedefleniyor.<br />
Proje doğrultusunda okul ve şirketlerin personel<br />
servislerinde “Benim Servisçim Sigara İçmiyor”<br />
çıkartmaları yer alacak. Bu çıkartmalar servis<br />
aracı kullanıcısının bu konuda taahhüdü anlamını<br />
taşıyacak. Odaya bağlı 13 bin araç şoförüne<br />
bu çıkartmalar oda yetkilileri tarafından ulaştırılacak.<br />
Yeşilay Cemiyeti, İl Milli Eğitim Müdürlüğü<br />
ve Esnaf Odası yetkilileri ortak tespitler yapmak<br />
için bilgilendirme ve sigaranın akciğerlere<br />
bir günde verdiği zararı gösteren karbon monoksit<br />
ölçüm testi denetimlerini gerçekleştirecek.<br />
Bu projeyle tüm servis araçlarında sigarasız<br />
ortam sağlamak ve servis şoförlerini de sigaradan<br />
uzak tutmak hedefleniyor. Proje önümüzdeki<br />
dönemde Türkiye genelinde uygulanacak.
Röportaj<br />
“Alton, daima bir adım önde”<br />
Hava süspansiyon körükleri değişim pazarının genç markası Alton, yüksek kaliteyi rekabetçi<br />
fiyatlarla sunuyor ve pazarda sıklıkla karşılaşılan marka ve model taşıtlar için üretim yaparak,<br />
müşterilerin talepleri doğrultusunda ürün gamını belirliyor.<br />
UPK Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş.<br />
2010 yılının Nisan ayında kurulan<br />
genç bir şirket. Dorse, treyler ve otobüslerde<br />
yoğun olarak kullanılan hava süspansiyon<br />
körüklerini üreten firmanın kurucusu<br />
ve Genel Müdürü Uğur Pehlivanküçük<br />
ile bu yeni organizasyon hakkında konuştuk.<br />
Firmanızın kuruluşu ve faaliyet alanını<br />
kısaca anlatır mısınız?<br />
UPK Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş. olarak<br />
Bursa Nilüfer Organize Sanayi Bölgesinde<br />
5.500 metrekaresi kapalı, toplam 6.000<br />
metrekare alan üzerine kurulu modern tesislerinde<br />
dorse, treyler ve otobüslerde yoğun<br />
olarak kullanılan Hava Süspansiyon Körüklerini<br />
uzman ekibi ile “ALTON” markası altında<br />
üreten bir kuruluştur.<br />
Kullanıcıya sunduğunuz ürün çeşitliliği<br />
hakkında neler söylersiniz? Piyasaya<br />
sunduğunuz yeni bir üründe neleri göz<br />
önünde bulunduruyorsunuz?<br />
Dünya pazarında ve yurt genelinde yoğun<br />
olarak kullanılan araç tiplerindeki<br />
süspansiyon körüklerini modern tesislerimizde<br />
üretiyoruz. Müşterilerimiz de kendi<br />
pazarlarında yoğun talep ile karşılaştıkları<br />
tipler hakkında bizlere yön vererek<br />
bu konuda bizlere yardımcı olmaktadırlar.<br />
Üretimimizi ve ürün gamımızı sürekli<br />
genişleterek hem onların taleplerine<br />
cevap vermekteyiz, hem de gamımı-<br />
44 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Uğur Pehlivanküçük<br />
zı sürekli dinamik tutarak büyümeyi hedeflemekteyiz.<br />
Bu bağlamda her ay üretimimize<br />
yaklaşık olarak 8 – 10 yeni tip<br />
ve bunların varyasyonlarını ilave ederek<br />
ürün yelpazemizi genişletiyoruz. Piyasaya<br />
yeni sunacağımız bir üründe şirket sloganımızda<br />
da belirtilen “her zaman bir adım<br />
önde” ilkesini baz alarak önce ürünlerimizin<br />
testlerini tamamlayıp kalite ilkemizden<br />
ödün vermeden piyasaya sunuyoruz.<br />
Buradaki amacımız maliyet ve kalitemizi<br />
sürekli iyileştirerek, dünya pazarında kalitemiz<br />
ve markamızla söz sahibi olmak<br />
ve diğer üreticilerden bir adım önde olmaktır.<br />
Ürününüzün piyasadaki konumu<br />
nedir?<br />
Kalite ve fiyat avantajımızı pazara yansıtarak<br />
rekabet avantajına dönüştürüyoruz.<br />
Yüksek kalitede, rekabetçi bir fiyat<br />
ile pazarda aranılan ve söz sahibi olacağını<br />
inandığımız ürünlerimiz, zaman içerisinde<br />
piyasadaki yerimizi belirleyeceği<br />
inancındayız. Ama şunu şimdiden söyleyebiliriz:<br />
ürünümüzün kalitesi ve fiyat<br />
avantajı bizi rekabetçi kılacak ve pazardan<br />
büyük pay almamızı sağlayacaktır.<br />
Ürünlerinizi dünya pazarına ulaştırabiliyor<br />
musunuz, bu konu ile ilgili çalışmalarınız<br />
nelerdir?<br />
Bu konuda sıkıntımız yok. Daha önce aynı<br />
sektörden geldiğimiz için gerek biz gerekse<br />
sunduğumuz ürünlerin kalitesi müşteriler<br />
tarafından zaten biliniyor. Bunun yanında<br />
yurt dışından bazı müşterilerimiz<br />
ile iş ortaklığı görüşmeleri yaptık ve onlarla<br />
beraber ortak hareket etme kararı<br />
aldık.<br />
Firmanızın sektördeki konumu ve pazar<br />
payı nedir?<br />
Yeni yapılanmakta olan bir firma olarak<br />
bunun şuan için net cevabını veremiyoruz<br />
ama müşterilerimiz ve müşterimiz olmak<br />
isteyen firmalar ile yapmış olduğumuz görüşmelerde<br />
firmamıza ve özellikle ürünlerimize<br />
yoğun bir ilgi ile karşılaştık. Bu ilgi<br />
ve müşteri beklentileri bizim doğru yolda<br />
olduğumuzu ve pazarda söz sahibi bir konum<br />
alacağımızı gösteriyor.<br />
Üretimden sonra en önemli konulardan<br />
biri satış ve pazarlama. Bu konudaki<br />
organizasyonunuz nasıl işliyor?<br />
Bu konuda çok iyi yapılandık. Organizasyonumuzda<br />
yer alan tüm ekip üyeleri konusunda<br />
uzman ve insan ilişkileri çok başarılı.<br />
Zaten ekip olarak yaklaşık 15-16<br />
yıldan beri beraber çalışmalarımız oldu.<br />
Bu süre içerisinde gerek dünya pazarlarını<br />
gerekse müşteri profillerini çok iyi analiz<br />
ederek ortak çalıştığımız firmalar ile<br />
oluşturduğumuz sinerji sayesinde iş ortağımız<br />
olarak gördüğümüz müşterilerimize<br />
kendilerini sürekli geliştirebilmeleri<br />
için gerekli ortamı sağlıyor ve onlarla<br />
uzun dönemli ilişkileri kuruyoruz.<br />
Firmanızın son dönemdeki yeni yapılanmalardan<br />
bahseder misiniz?<br />
Yeni yapılanmakta olan bir firma olarak yatırımlarımız<br />
devam ediyor. Tüm yatırımlarımızı<br />
kısa dönem için değil uzun vadeli olarak<br />
planladık. Müşteri taleplerimizin getireceği<br />
yeni iş olanaklarını anında karşılayacak esnekliğe<br />
sahibiz. Bu da yatırımın yanında istihdamı<br />
da beraberinde getiren bir konudur.
Yeni ürünleriniz var mı? Bu ürünlerin<br />
sağlamlığı ve garantileri konusunda neler<br />
söylemek istersiniz?<br />
Ürünlerimizin bulunduğu bir değişim (aftermarket)<br />
pazarıdır ve bu piyasada bulunan<br />
araç tiplerinde kullanılan ürünlerdir. Ürünlerimiz<br />
son teknoloji ve önce kalite bilinci ile üretilmektedir.<br />
Üretim sonrası üretim hatalarına<br />
karşılık olarak da 18 ay garanti vermekteyiz.<br />
Standartlar ve Araştırma Geliştirme konularında<br />
firmanız ne gibi faaliyetlerde<br />
bulunuyor?<br />
Firmamız yakın bir gelecekte ISO/TS 16949 :<br />
2009 belgesini almak için denetime girecek.<br />
Bunun altyapısı firmamız kurulduğundan beri<br />
oluşturuldu. Kuruluşumuzdan bu yana zaten<br />
ISO/TS 16949’un gereklerini uygulamaktadır.<br />
Çalışan tüm arkadaşlarımız bu kalite sistemine<br />
son derece vakıf ve işleyişte herhangi bir sıkıntı<br />
yaşamıyoruz. Bu konuda kendimize güveniyoruz.<br />
Firmamız bünyesinde Ar-Ge departmanımız<br />
da mevcut. Burada ürün ve hammadde<br />
analizleri ile birlikte yeni ürün çalışmalarımızın<br />
yanı sıra üretim verimliliklerimiz makineekipman<br />
teknolojilerindeki iyileştirme ve geliştirmeler<br />
sürdürülmektedir.<br />
Satış sonrası müşteriye olan hizmetlerin<br />
devamlılığı hakkında neler söyleyebilirsiniz?<br />
Daha önce de belirttiğimiz üzere biz<br />
ürünlerimize satış sonrası 18 ay garanti<br />
vermekteyiz. Bununla birlikte hem bayilerimize<br />
hem de müşterilerimize bilgilendirme<br />
ve eğitim seminerleri veriyoruz. Bu<br />
eğitimlerde ürünlerimizin kullanım alanları,<br />
montaj özellikleri anlatılarak satılan/<br />
kullanılan ürünler hakkında bilgilendirerek<br />
son kullanıcıya bu vesile ile daha aydınlatıcı<br />
ve konusunda uzman satış personeli<br />
yetiştiriyoruz. Aynı zamanda ürünümüzün<br />
montaj broşürünü<br />
kullanıcılara dağıtarak<br />
montaj esnasında doğabilecek<br />
hatalı montajları<br />
önlemeyi ve ürünü maksimum<br />
performans ile kullandırmayı<br />
sağlıyoruz.<br />
Bunların haricinde firmamız<br />
her konuda müşteri<br />
ve tedarikçilerine açıktır.<br />
Doğabilecek her problem<br />
için bizlere her zaman<br />
geri dönüş yapabiliyorlar.<br />
Firmanızın kısa ve uzun vadeli olarak hedefleri<br />
nelerdir?<br />
UPK Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş. olarak<br />
sürekli büyümeyi hedefleyerek; ülkemize,<br />
çalışanlarımıza ve tüm paydaşlarımıza karşı<br />
sorumluluğumuzu yerine getirirken; uzman<br />
kadromuz, yenilikçi anlayışımızla, müşterilerimize<br />
güvenilir ve yüksek kalitede ürünler<br />
sunarak sektörde oluşturduğumuz rekabet<br />
gücü ile lider bir firma olmayı amaçlamaktadır.<br />
Müşterilerimizin daima güvenilir partneri<br />
olarak, kaliteli ürün ve hizmet anlayışı ile<br />
dünya pazarlarında aranılan bir marka olmanın<br />
sürekliliğini sağlamayı hedefliyoruz.<br />
45
haber<br />
Pirelli Kaplama ile Lastik Ömrünü Uzatıyor<br />
Pirelli kaplama teknolojisi Novateck<br />
ile filolara maksimum enerji tasarrufu<br />
ve minimum işletme maliyeti<br />
sunuyor.<br />
Daha uzun ömür ve düşük yakıt tüketimi<br />
özelliklerine sahip yeni 01 serisi ile ağır<br />
vasıta lastiklerindeki liderliğini sürdüren<br />
Pirelli, Novateck kaplama teknolojisi ile filolara<br />
üstün kaplama ve daha uzun ömür<br />
48 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
garanti ederken, maksimum enerji tasarrufu<br />
ile de minimum işletme maliyeti sunuyor.<br />
Pirelli’nin lastiğin her ömründe yüksek<br />
kalite ve performansı garanti eden Lastik<br />
Ömür Döngüsü Yönetim Sistemi, karkasın<br />
kaplanabilirliğini maksimize etmek<br />
amacı ile çalışmalarını sürdürüyor. Uluslararası,<br />
Bölgesel ve Yol Dışı kullanım koşullarında<br />
hizmet veren kullanıcıların ihtiyaçlarına<br />
en uygun ürün yelpazesine<br />
sahip Pirelli’nin kaplama teknolojisi<br />
olan Novateck ile lastikler orijinal<br />
desenleri ile kaplanarak ömrü<br />
2 kat artırılırken, performans ve<br />
kalitesinden de ödün vermiyor.<br />
Her türlü kullanım şartı için geliştirilmiş<br />
geniş ürün yelpazesine sahip<br />
Novateck, sırt kaplama ürünleri sayesinde<br />
orjinal desenleri ile kaplama<br />
şansı bulan lastiklere uygulanıyor.<br />
Üstün teknoloji ve yüksek kalitedeki<br />
karkasın değerini artıran<br />
Lastik Ömür Döngüsü Yönetim Sistemi,<br />
aynı zamanda kilometre maliyetinin<br />
düşmesini ve çevreye verilen<br />
zararın azalmasını sağlıyor.<br />
Pirelli, gerek tasarım gerekse karışım yapısından<br />
başlayarak ürün yelpazesindeki<br />
tüm ürünlerin kaplanabilirliğini artırmıştır.<br />
Pirelli Türkiye çapında kalite ölçütlerine<br />
uygun kaplamacıları yetkilendirerek<br />
ağını genişletiyor. Tüm yetkili kaplamacılarda<br />
lastik ve kaplama kalitesinin aynı olmasını<br />
sağlamak amacıyla, kaplama aşamaları<br />
kontrol edilerek, kalite ölçütlerinin<br />
yüksek olması sağlanıyor.
haber<br />
İntermobil, Markaların Mükemmel<br />
Uyumuyla <strong>Auto</strong>mechanika’da<br />
İntermobil Otomotiv Mümessillik ve Ticaret<br />
A.Ş., otomotiv dünyasının önde gelen markalarını<br />
59 yıldır Türkiye pazarına başarıyla<br />
sunmakta. İntermobil, 11-14 Nisan <strong>2013</strong> tarihleri<br />
arasında dünya markalarıyla <strong>Auto</strong>mechanika<br />
Fuarı’nda yerini alacak. Bir araçta mükemmel<br />
performans için tüm parçaların eşsiz<br />
bir uyum içinde çalışması gerektiğine inanan<br />
İntermobil, otomotiv dünyasının ihtiyacı olan<br />
armoniyi dünyanın önde gelen yedek parça<br />
markaları ile <strong>Auto</strong>mechanika’ya getiriyor.<br />
Continental VDO’nun Türkiye temsilciliğini<br />
ve distribütörlüğünü 2002 yılından<br />
bu yana yapmakta olan İntermobil Otomotiv<br />
Mümessillik ve Ticaret A.Ş., yetkili dizel<br />
servislerini 25-28 Şubat <strong>2013</strong> tarihlerinde<br />
Köln’de bir araya getirdi.<br />
Türkiye’deki 15 VDO Dizel yetkili servisin katılımıyla<br />
gerçekleşen eğitimde, hem teorik hem<br />
de pratik uygulamalara yer verildi. Yazılım ve<br />
parça konusundaki eğitimler farklı uzmanlar<br />
tarafından verilirken, pompa ve enjektör test<br />
ve tamir ünitesinde katılımcılara uygulama<br />
yapma imkanı tanındı.<br />
50 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
İntermobil, ilk kez Türkiye pazarına sunulacak<br />
olan HELLA PAGID BRAKE SYSTEMS’ın<br />
lansmanını yapacağı fuarda temsilcisi olduğu<br />
HELLA, WABCO, BEHR HELLA SERVICE, VDO,<br />
WABCOWÜRTH ve HELLA GUTMANN SOLU-<br />
TIONS markalı en son teknolojik ürünleri de<br />
tanıtıyor olacak.<br />
İntermobil ziyaretçileri, şehir otomobillerinden<br />
beygir gücü yüksek performans otomobillerine<br />
kadar her araç sınıfı için en kusursuz<br />
fren teknolojisini sunan HELLA PAGID BRAKE<br />
SYSTEMS fren balataları ile güvenliğin, uzun<br />
ömrün ve fren konforunun en uygun bileşimine<br />
tanıklık edecek.<br />
Emniyet ve kontrol sistemlerinde öncü<br />
WABCO’ya ait en son teknolojiyi sunan ürünler,<br />
HELLA’nın yeni LED farları, elektrik ürün<br />
serisi, ampul ve silecekleri, maden sektörüne<br />
yönelik aydınlatmaları da İntermobil’in 150<br />
m²’lik standında katılımcıların beğenisine sunulacak.<br />
Behr Hella Service’in klima ve motor<br />
soğutma alanındaki geniş ürün yelpazesini,<br />
VDO’nun yenileme pazarına yönelik ürün-<br />
İntermobil, VDO Dizel Servislerini<br />
Köln’de Bir Araya Getirdi<br />
İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, İntermobil<br />
bünyesinde verdikleri eğitimlerle ilgili<br />
şunları söyledi:<br />
“Araç teknolojisi her geçen gün ilerlemektedir<br />
ve bağımsız yenileme pazarında son teknolojiyi<br />
yakalamak artık son derece önemli hale gelmiştir.<br />
Teknolojik gelişmelere paralel olarak da<br />
servislerin ihtiyaçları günden güne değişmektedir.<br />
İntermobil, uzun yıllara dayanan bilgi birikimi<br />
ve tecrübesiyle araç parkının gelişimini<br />
ve yenileme pazarının ihtiyaçlarını yakından takip<br />
etmektedir. Eğitimin, sektörel gelişimdeki<br />
en önemli unsur olduğuna inanan öncü şirketlerden<br />
biri olarak, tüm<br />
yetkili servislerimizin<br />
yılda en az iki kez bu<br />
eğitimleri almasını sağlıyoruz.”<br />
Ayrıca Rıfat Perahya,<br />
Continental VDO ile<br />
ortak olarak Köln’de<br />
düzenledikleri eğitime<br />
ek olarak İstanbul’da<br />
lerini ve dijital takografa yönelik en son yenilikleri<br />
yine İntermobil standında bulmak mümkün<br />
olacak.<br />
İntermobil’in servislere özel olarak tasarladığı<br />
arıza tespit sistemleri ve servis ekipmanları<br />
konusunda profesyonelleşen birimi “İntermobil<br />
Teknoloji” de İntermobil standında<br />
yerini alacak. Binek araçlara yönelik diyagnostik<br />
sistemler sunan HELLA GUTMANN<br />
SOLUTIONS’ın son ürünü mega macs 66,<br />
ticari araçlarda arıza tespitine imkan tanıyan<br />
WABCOWÜRTH’ün treylere özel cihazı,<br />
Hella’nın LED farlara yönelik geliştirdiği<br />
far ayar cihazı ve daha birçok servis ekipmanı<br />
ile İntermobil desteği hakkında ayrıntılı<br />
bilgiler sunacak. Ziyaretçiler, diyagnostik<br />
cihazlarını ücretsiz deneme şansına da<br />
erişecek.<br />
Markaların mükemmel uyumu, 11-14 Nisan<br />
tarihleri arasında Tüyap İstanbul Uluslararası<br />
Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek<br />
olan <strong>Auto</strong>mechanika Fuarı’nda, 12. Salon<br />
B100’deki İntermobil standında.<br />
da teorik ve pratik olmak üzere bir eğitim<br />
daha gerçekleştireceklerini dile getirdi. Özellikle<br />
enjektör konusunun hala gelişmekte olduğunu<br />
ve İstanbul eğitiminde bu konuyu ayrıca<br />
ele alacaklarını da sözlerine ekledi.<br />
Müşteri odaklı çözümlerde daima fark yaratmayı<br />
hedefleyen İntermobil, şu an 15<br />
olan dizel servis sayısını <strong>2013</strong> yılında 20’ye<br />
çıkarmayı hedefliyor. İntermobil’in VDO Dizel<br />
Yetkili servisleri marka bağımsız çalışıyor<br />
ve özellikle Ford ve Renault grubu araçlara<br />
daha yoğun tamir hizmeti sağlıyor. Servislik<br />
için öncelikli koşul ise teknik ihtiyaçların<br />
yanı sıra konusunda uzman müşteri<br />
memnuniyeti odaklı çalışan dinamik bir<br />
ekibe sahip olmak.<br />
İntermobil, piyasadaki sahte parça ve<br />
yetkisiz satışlar konusunu da verdiği her<br />
eğitimde gündeme alıyor. Sahte parça<br />
kullanımının can güvenliğini nasıl riske<br />
attığını, arıza risklerini nasıl artırdığını<br />
ve bu konuda farkındalık yaratmanın<br />
önemini servisleri ile birlikte ele alıyor.
Röportaj<br />
NEVPA Artık Bir Dünya Markası<br />
Karoser ekipmanları üreticisi Nevpa, ülke çapına yayılmış üretim tesisleri ve dağıtım ağı<br />
ile treyler ve üstyapı sektörüne hizmet veriyor. Uluslararası firmaların distribütörlüğünü de<br />
yapan Nevpa, 53 ülkeye ihracat yapıyor.<br />
Mehmet Ortaç<br />
Nevpa Karoser Ekipmanları 2012<br />
yılında yüzde 100 büyüme kaydetti<br />
ve <strong>2013</strong> yılı içinde aynı oranda bir<br />
büyüme yakalamayı hedefliyor. İhracata<br />
yönelik çalışmaları ile dünyaya açılan firma,<br />
aynı zamanda yurtiçinde treyler ve üstyapı<br />
üreten firmalarla da yakın işbirlikleri kuruyor.<br />
Bu bağlamda ürün geliştiren firma,<br />
Türkiye’de talep edilen ve henüz ülkemizde<br />
üretimi olmayan parçaları da distribütörlük<br />
anlaşmalarıyla pazara sunuyor.<br />
Nevpa Genel Müdürü Mehmet Ortaç ile<br />
şirketin yatırımları ve önümüzdeki dönemdeki<br />
hedefleri üzerine konuştuk.<br />
Öncelikle Orhanlı’da yeni bir tesis<br />
yatırımı gerçekleştirdiniz, biraz bu<br />
yatırımdan bahseder misiniz?<br />
İstanbul Maltepe de bulunan eski tesisimizi<br />
makine yatırımı yaparak üretim<br />
ve montaj tesisine çevirdik. Treyler<br />
ve üst yapıların alüminyum yan<br />
kapakları ve arka kapılarını Maltepe de<br />
yapacağız. Maltepe’deki depomuzu da<br />
yeni yatırımımızla 4 katına çıkartarak<br />
Orhanlı’ya (Tuzla-İstanbul) taşıdık. Şu an<br />
Orhanlı da 2 bin metrekare büyüklüğünde<br />
bir depomuz var. Ayrıca Nevpa’nın bütün<br />
ticaretinin yönetildiği bin metrekare ofis<br />
alanımız da var.<br />
52 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Orhanlı-Tuzla’daki genel yönetim binası<br />
daha çok satışın yönetildiği bir merkez<br />
haline geldi. Nevpa’nın Nevşehir’de 2,<br />
Bursa’da 1 adet olmak üzere toplamda 3<br />
fabrikası var. Bunların yanında Nevpa’nın<br />
yüzde 100 kendi yatırımı olan 8 tane<br />
dağıtım mağazası var. Karadeniz bölgesine<br />
Çorum’daki mağazamız dağıtım yapıyor.<br />
Doğu ve Güneydoğu bölgelerine Gaziantep<br />
mağazası, İç Anadolu bölgesine Konya ve<br />
Ankara mağazalarımız, Ege bölgesine İzmir<br />
mağazamız dağıtım yapıyor. Zaten Marmara<br />
bölgesinde dağıtım yapan İstanbul, Bursa<br />
olmak üzere iki mağazamız var. İstanbul’da<br />
Maltepe, İkitelli ve yeni eklenen Orhanlı olmak<br />
üzere toplamda 3 mağaza ve depomuz<br />
var. Nevpa’nın çok güçlü bir dağıtım ağı<br />
var, müşterilerimiz ve tedarikçilerimize bu<br />
sayede büyük avantajlar sağlıyoruz.<br />
Orhanlı tesisinin ne gibi bir avantajı var?<br />
Özellikle İstanbul ve Marmara Bölgesindeki<br />
treyler ve üstyapı üreticilerine çok yakın.<br />
Adapazarı’nda ülkemizdeki lider treyler üreticiler<br />
var ve lider üreticilerimizin tesisinlerine<br />
yaklaşık 100 km uzaklıktayız. Gebze ve<br />
Tuzla daki organize sanayilere çok yakınız<br />
ve lojistik firmalarının tam içerisindeyiz.<br />
İdari binamıza yaptığımız yatırım sayesinde<br />
yurtdışından gelen misafirlerimizi<br />
havalimanına çok yakın olduğu için burada<br />
çok rahat bir şekilde İstanbul trafiğine maruz<br />
kalmadan konuk edebiliyoruz. Uluslararası<br />
otoyola da çok yakınız.<br />
Yeni binamız çok büyük avantajlar sağladı ve<br />
müşterilerimize yansıdı. Müşterilere bu denli<br />
yakın olmamız, istendiği zaman 2 bin metrekare<br />
tek kat, çift kat olarak kullanıldığında<br />
3 bin metrekare bir alanda sürekli çok dönen<br />
ürünleri stokta bulundurmamız, onlara anlık<br />
sevkiyatlar yapabilmemiz müşterilerimizi çok<br />
memnun etti ve bu da bizim cirolarımıza<br />
yansıdı. Geçen senenin bu dönemine göre<br />
yüzde 100 büyüme sağladık.<br />
Deponun yanı sıra Orhanlı tesisimizde<br />
çok güzel bir yönetim binası da yapıldı.<br />
Yönetim Kurulu Başkanımız Mesut Sayar<br />
haftanın 3 günü burada. Ben şirketin genel<br />
müdürü olarak sürekli buradayım ve ticari<br />
görüşmeler, ihracat yaptığımız yurtdışı<br />
firmalarıyla burada sürekli görüşmeler<br />
oluyor. Çok şık ve prestijli bir idare binayı<br />
Nevpa’ya kazandırmış olduk. Nevpa’nın<br />
vizyonu olarak gördüğümüz bu bina<br />
Nevpa’nın dışa açılan vizyonu ve yüzü oldu<br />
açıkçası.<br />
Müşteri memnuniyeti açısından olumlu<br />
sonuçlar aldık. Havaalanına yakın olmamız<br />
dolayısıyla yurtdışından gelen ziyaretçilerimizin<br />
de sayısı arttı.<br />
Sizi böyle bir tesis yatırımına yönlendiren<br />
gelişmeler nelerdi?<br />
Nevpa ürettiklerinin yanında , müşterilerinin<br />
ihtiyacı olan bir takım ürünleri tedarik edip<br />
de satışına başladı. Bu ürünlerin satışında<br />
müşterilerden gelen talepler çok önemliydi.<br />
Üstyapı ve treyler üreticisi müşterilerimiz<br />
kilit menteşe, alüminyum kapak gibi üstyapı<br />
ekipmanları satın alırken bizden fren sistemi<br />
ve alt grup ile ilgili de bazı ürünler talep etmeye<br />
başladılar. Bu da bize yön verdi ve Knorr<br />
Bremse ile distribütörlük anlaşması yaparak<br />
bu talepleri de karşılamaya başladık.<br />
Tabanlarında kullanılan ahşap kaplamaların<br />
üreticisi ve otomotiv kontrplağında dünya<br />
devi olan UPM firması ile de anlaştık ve ürünlerin<br />
satışı yapıyoruz. Tanker dolum malzemeleri<br />
alanında dünyada dev bir firma olan<br />
Emco Wheaton ile anlaştık ve bu firmanın
ürünlerinin satışını yapıyoruz. Fren ayar kolu<br />
üreticisi MEI firması ile anlaşma yaptık. Plastik<br />
treyler aksesuarları üretiminde dünya<br />
lideri Domar ile de anlaşmamız var. Bu<br />
markanın plastik çamurluk ve aksesuarlarını<br />
satıyoruz. Bu anlaşmalarla Nevpa’nın üretim<br />
gücünü distribütörlüklerle birleştirdik.<br />
Knorr Bremse ile nasıl bir anlaşma<br />
yaptınız?<br />
Knorr Bremse’in Türkiye’de bir ofisi var<br />
ve bu ofis ile şirket Türkiye’deki teknik<br />
konuları ve pazarı takip ediyor ve bize<br />
destek oluyor. Knorr Bremse sadece treyler<br />
üreticilerine değil, otobüs ve hızlı tren<br />
üreticilerine ya da tren üreticilerine de yönelik<br />
ürünler satıyor. Biz işin sadece treyler<br />
tarafında varız. Ağır vasıta, ticari araç, kamyonlar<br />
gibi pek çok alanda Knorr Bremse<br />
ürünleri var. Bu ürünlerin teknik desteğini<br />
sağlamak ve pazarda olan biteni görmek<br />
için Türkiye’de bir ofis kurulmuş. OEM firmalar<br />
siparişlerini doğrudan kendileri vererek<br />
ihtiyaç duydukları ürünleri ithal ediyorlar.<br />
Ama bunun yanı sıra Türkiye’de bizim hitap<br />
ettiğimiz treyler sektörüne Nevpa olarak<br />
ihtiyaç duyulan parçaların dağıtımını resmi<br />
distribütör olarak yapıyoruz. İstanbul’dan<br />
Gaziantep’e, Diyarbakır’a kadar olan tüm<br />
üreticilere treyler elektronik fren sistemlerini,<br />
havalı süspansiyon sistemlerini müşterilerin<br />
ihtiyaçları doğrultusunda Knorr Bremse’den<br />
ithalatını yapıp, dağıtımına başladık. Ayrıca<br />
Ortadoğu pazarına da satma hakkına sahibiz.<br />
Knorr Bremse’nin Türkiye’de hak ettiği<br />
yerde olduğunu düşünmediğimiz için tercih<br />
ettik ve onlar da bizi seçti. Rakiplerimize<br />
göre de %25 daha ucuzuz, bu avantajı<br />
müşterilerimiz hızla kullanmaya başladı.<br />
Distribütörlük faaliyetleriniz nasıl<br />
gelişti?<br />
Türkiye pazarında hak ettiği yere<br />
gelemediğini düşünen Avrupalı firmalar<br />
artık bizi kendileri arayıp bulmaya<br />
başladılar ve bize dağıtıcılık ya da distribütörlük<br />
teklif ediyorlar. Bunlar bizim<br />
olumlu referanslarımızdan kaynaklanıyor.<br />
İlk önce taban kontrplağı üreten UPM<br />
firması ile başladık. Biz 9 ay önce bu<br />
işbirliğine başladığımızdan bu yana<br />
yaptığımız satışlarla farkımızı gösterdik<br />
satışları eskiye göre 4 katına çıkardık.<br />
UPM de böylece bizim referansımız oldu.<br />
Bu referans da bize yeni distribütörlüklerin<br />
yolunu açtı. Bu da yurtdışındaki üst yapı<br />
ve ekipman üreticilerini bize yönlendirdi.<br />
Bu da Domar, Knorr Bremse emco,MEI<br />
gibi firmalarla anlaşma yapmamıza<br />
neden oldu. Önceki distribütörlerin belki<br />
iki yılda sattığı ürünü sipariş ediyoruz ve<br />
getirtiyoruz. Yüksek satış hacmimiz de<br />
Nevpa olarak müşterilerimizin torunlarına<br />
mal satıyor olmamızdan kaynaklanıyor.<br />
O kadar sıcak ilişkiler var ki 40 yıllık bir<br />
firma olduğumuz için bizim yönetim kurulu<br />
başkanımızın dedesi bu işi yapmaya<br />
başlamış ve şu andaki müşterilerin dedeleriyle<br />
ticaret yapmış. Şimdi onların<br />
torunlarına mal satılıyor. Dolayısıyla bu<br />
ilişkilerde memnuniyet var. O memnuniyet<br />
kullanılarak bu günlere gelinmiş.<br />
Bir de Nevpa herkese hitap ediyor. Bugün<br />
Nevpa sadece Türkiye de Avrupa nın en<br />
büyük üreticelerine de ; Krone, Smitz<br />
Cargobull, Schwarz Müller, Wielton’a<br />
kendi logosuyla ürün satmaya başladı.<br />
Almanya’da en son düzenlenen IAA<br />
Fuarı’na gidenler Nevpa logosunu pek<br />
çok yerde gördüler. Anadolu’dan gelip<br />
adı geçen firmalara mal satmak;<br />
Türkiye’de Tırsan, Otokar, Koluman gibi<br />
büyük firmalara ürün yapmak, onların<br />
tedarikçisi olmak çok kolay bir şey değil.<br />
Sadece ürünleri müşteriye tedarik etmek<br />
değil, ürünleri ekonomik olarak da<br />
müşteriye sunmak çok önemli. Müşteriye<br />
iyi hizmeti cüzi karlarla götürüyoruz.<br />
2012 yılını nasıl kapattınız?<br />
Ciro anlamında 2012 yılında 2011’e göre<br />
iki kat büyüme sağladık. Yani üretim cirosu<br />
yüzde 20 büyüdü, toplam ciro yüzde 100<br />
büyüdü. Distribütörlüklerin katılmasıyla<br />
ticari ürünler de girdi. Dolayısıyla grup<br />
cirosu yüzde 100 arttı. Ama üretimde<br />
de yüzde 20 büyüme yakaladık. Dünyada<br />
kriz olmasına rağmen, bütün pazarlarda<br />
yüzde 15’lik bir düşüş yaşanırken<br />
bu rakamları gerçekleştirdik. <strong>2013</strong><br />
yılında da yüzde 100 büyüme hedefimiz<br />
var. Şu andaki verilerimiz de bu hedefi<br />
tutturabileceğimizi gösteriyor. İlk iki ayda<br />
2012’nin aynı dönemine göre yine yüzde<br />
100 büyümüşüz.<br />
Bu rakamlar doğrultusunda Nevpa<br />
kendini üretici olarak mı geliştirecek<br />
yoksa distribütör olarak mı?<br />
İlk hedefimiz tabii ki kendi ürettiğimi ürünleri<br />
satmak. Geçen sene üretimde yüzde<br />
20 büyüdüysek, bu yıl yüzde 35 hedefleniyor.<br />
Çünkü yeni ürünler kattık piyasaya.<br />
Türkiye’nin tüm treyler üreticilerinin yük<br />
emniyet sertifikalı ciddi ürün isteyen üstyapı<br />
üreticilerinin, treyler üreticilerinin mecbu-<br />
ren Avrupa’dan almak zorunda kaldıkları<br />
kayar baba olarak tabir edilen ürünleri biz<br />
artık DEKRA yük emniyet sertifikalı olarak<br />
bu yıl üretmeye başladık. Treylerlerin yan<br />
tarafında bulunan metal takım sandıkları<br />
da Avrupa’dan ithal edilen ürünlerdi. Bursa<br />
fabrikamıza 1 milyon TL yatırım yaparak bu<br />
takım sandıklarının da üretimine başladık.<br />
Şu an Treyler ve Üstyapıların çatılarını 40<br />
cm yükseltebilen bir malzeme tasarladık ve<br />
yolda. Araçları 40 cm yükseltebilen sistem<br />
için yine yerli üstyapı üreticileri yurtdışındaki<br />
üreticilere bağımlı kalıyorlar. Biz de bu ürünü<br />
<strong>2013</strong> yılının ikinci yarısında pazara çıkacağız.<br />
Yeni ürünlerle Türkiye’de yapılmayan,<br />
yapılamayan teknolojik ürünleri de üreterek<br />
açıkçası biz üretimdeki ciromuzu da <strong>2013</strong><br />
senesinde büyütmeyi hedefliyoruz.<br />
Daha önce DEKRA sertifikalı kırılır babalar,<br />
yan kapak kilitleri, bariyer ayakları üretiyorduk.<br />
Bu yıl kayar baba ve liftmatik olmak<br />
üzere iki ürün daha ekleyeceğiz. Üretimimizle<br />
aynı zamanda yabancı treyler üreticilerini de<br />
Türkiye’de üretilen ürünleri tüketmeye teşvik<br />
ediyoruz. Biz ürettiğimiz zaman yurtdışındaki<br />
rakiplerimizden en az yüzde 30 daha ucuza<br />
satıyoruz. Yurtdışındaki büyük üreticiler de<br />
bizim müşterimiz. Biz kaliteli ürünler üretmek<br />
istiyoruz. Aynı zamanda kalitenin de<br />
sürekliliğini sağlamak istiyoruz. Kaliteli ürün<br />
üretiyoruz, testlerden geçiyoruz. Ama en<br />
zoru sürekli kaliteli üretebilmek, bunu da<br />
mühendislerimiz sayesinde yapıyoruz.<br />
Bunun için yatırım yapıyor musunuz?<br />
Bu işler gerçekten sadece makineye ve ya<br />
gayrı menkule yatırım yapmakla olmuyor.<br />
Nevpa insana da yatırım yapıyor ve insan<br />
kaynaklarını da çok iyi kullanıyor. Şöyle<br />
ki 4 sene önce açılan Almanya’daki tesislerimizde<br />
Alman mühendisler çalışıyor,<br />
sürekli ürün geliştiriyor ve tasarım<br />
yapıyorlar. Nevşehir’deki fabrikamızda o<br />
yörenin şartlarına göre bizim kapasitemizdeki<br />
bir firmada örneğin 5 mühendis<br />
çalıştırılması gerekiyorsa 10 mühendis<br />
çalıştırıyoruz. Nevşehir ve Bursa da Ar-<br />
Ge departmanımız var. Yine otomotiv<br />
sektörünün can damarı Bursa’da üretim<br />
tesisi yatırımı yaptık. Bundan 1,5 sene<br />
önce Bursa’da bir fabrika kurduk. Oradaki<br />
insan kaynaklarını ve otomotiv tecrübesini<br />
kullanıyoruz. bunların hepsini<br />
topladığınızda bu süreklilik sağlanıyor.<br />
“İnsan kaynakları, yatırım, mühendislik,<br />
Ar-Ge” bunların hepsini bir araya<br />
topladığınızda işte bu kalitenin sürekliliği<br />
sağlanıyor.<br />
53
Dernek<br />
Plaka Vergisine Açıklık Getirdi<br />
TREDER Başkanı Recep Serin treyler<br />
sektöründe sahtecilikle mücadele<br />
edilebilmesi için treyler plakalarının<br />
daha sıkı kontrol edilmesini istediklerini<br />
belirtmiş ve etkin denetim<br />
için treyler plakalarına cüzi bir vergi konulmasını<br />
önermişti.<br />
Bu açıklamanın ardından çetin rekabet<br />
koşulları altında kalan ve maliyet baskısına<br />
direnen karayolu taşımacıları, masraflara<br />
bir de plaka vergisinin eklenmesi<br />
fikrine karşı çıktılar ve bu açıklama karşısında<br />
itirazlarını hemen dile getirdiler.<br />
Kamuoyunda tartışılan treyler plakalarına<br />
vergi istenmesi konusuna Treyler Sanayicileri<br />
Derneği (TREDER) basın açıklaması<br />
yaptı ve konu ile ilgili şöyle açıklık<br />
getirdiler:<br />
TREDER: “Sahtecilikle mücadeleye<br />
devam”<br />
TREDER Yönetim Kurulu’nun ortaklaşa<br />
kararlaştırdığı, treyler plakalarına cüzzi<br />
de olsa vergi getirilmesi konusundaki<br />
görüşleri kamuoyu tarafından yankı bulmuş<br />
ve çeşitli kişi ve kurumlar tarafından<br />
ele alınmıştır.<br />
TREDER olarak öncelikli amacımız konunun<br />
gündeme taşınması ve geniş bir<br />
platformda tartışılması idi. Bu anlamda<br />
TREDER’in, plakalara vergi getirilmesi<br />
konusunda ısrarlı olmadığını kamuoyuyla<br />
paylaşmak isteriz.<br />
56 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
UND’den gelen ‘ortak akıl” çağrısını<br />
TREDER olarak takdir ve memnuniyetle<br />
karşıladığımızı belirtmek isteriz. Et ve<br />
tırnak gibi olan nakliye ve treyler sektörünün<br />
bu sorunun çözümünde birlikte<br />
çalışması gerektiğine yürekten inanıyoruz.<br />
Konu ile ilgili hassasiyetimizin nedenlerini<br />
bir kere daha dile getirmek isteriz:<br />
• Treyler plakalarının, günümüz şartlarında<br />
bir saygınlığı olmadığı gibi pek çok<br />
yolsuzluğa da maruz kalmaktadır. Örneğin,<br />
“change” işlemine maruz kalan<br />
treylerlere gayet kolaylıkla takılabilmekte<br />
ve usulsüzlüklere alet edilebilmektedirler.<br />
• Treyler plakalarının iptal zorunluğu<br />
ve ciddi bir takip mekanizması olmadığı<br />
için, kolaylıkla çıkarılıp atılabilmekte,<br />
başka treylerlere istenildiği gibi ve çok<br />
çeşitli amaçlarla takılabilmektedir.<br />
• 2012 yılında dernek tespitlerimize<br />
göre 21 bin 500 adet treyler satışı gerçekleşmesine<br />
rağmen TUİK kayıtlarında<br />
23.840 treyler plakası tescil edilmiştir.<br />
Aradaki ciddi fark haklı şüphelerimizi<br />
arttırmaktadır.<br />
• Usulsüzlüklerle haksız kazanç elde<br />
eden kötü niyetli kişiler, nakliye piyasasında<br />
kendilerine haksız rekabet üstünlüğü<br />
yaratmaktadır.<br />
• Bu durum, bazı kötü niyetli treyler<br />
üreticileri içinde bir fırsat haline gelmiştir.<br />
Sahtecilik ve change olayları inanılmaz<br />
derecede artmıştır. Bu amaçla,<br />
konu, çeşitli Bakanlıklar, EGM’ne bağlı<br />
Müdürlükler seviyesinde de örnekleriyle<br />
gündeme gelmiştir. Treyler plakalarının<br />
alet edildiği sahtecilik ve change olaylarının<br />
önüne geçilebilmesi için Dernek<br />
olarak katkı verilmiştir, verilmektedir ve<br />
bundan sonra da verilecektir.<br />
• Bu durum, sektördeki pek çok olumsuzlukların<br />
yanı sıra treylerin finansmanını<br />
da etkilemektedir. Kontrolsüz treyler<br />
plakalarının kullanımının da şiddetini<br />
arttırdığı sektördeki yolsuzluk olayları<br />
nedeniyle, bankalar, treylerin alımında<br />
finans sağlanmasında isteksiz davranmaktadırlar.<br />
Nakliyeciler de günün finansman<br />
olanaklarından yararlanamamaktadır.<br />
Söz konusu suçlar Türkiye’de organize<br />
bir şekilde ve artarak gerçekleştirilmektedir.<br />
Bu iş için çeteler ve örgütler kurulduğu<br />
güvenlik güçleri tarafından da<br />
tespit edilmiştir. Önüne geçilmediği takdirde<br />
önce treyler sektörüne sonrasında<br />
ise nakliye sektörüne çok büyük zararlar<br />
vereceğini öngörmek çok da zor değildir.<br />
Önümüzdeki süreçte bu sorunun çözümü<br />
için iyi niyetli, sektöre hakim, aklı selim,<br />
sektöre vizyon katabilecek kişi, kurum<br />
ve kuruluşlardan gelecek eleştiri,<br />
öneri ve talepleri bekliyoruz.
Dernek<br />
“<strong>2013</strong> Büyümek İçin Hamle Yılı”<br />
Otomotiv Sanayii Derneği’nin, ‘39.<br />
Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda<br />
konuşan Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Kudret Önen “2012 yılında otomotiv<br />
sanayii, Avrupa Birliği’nde (AB) derinleşerek<br />
devam eden kriz nedeni ile ihracatı geriledi,<br />
iç pazarda talebin azalmasıyla doğru<br />
orantılı olarak da üretimini azalttı. <strong>2013</strong><br />
yılı sanayimizin büyümeye, teknolojiye, insan<br />
gücüne ve inovasyona kısaca geleceğe<br />
yaptığı yatırımları artırdığı ve istikrarlı bir<br />
büyüme için gerekli hamleleri attığı bir yıl<br />
olacak” değerlendirmesinde bulundu.<br />
Bu yıl 39. kez gerçekleştirilen Genel<br />
Kurul’da Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın<br />
yanı sıra ODD, TAYSAD ve OİB başkanları ile<br />
sektör temsilcilerini misafir olarak ağırlayan<br />
OSD’nin <strong>2013</strong> Yan Sanayii ve İhracat Başarı<br />
Ödülleri de sahiplerini buldu.<br />
OSD 39. Olağan Genel Kurul toplantısında<br />
seçilen Yönetim Kurulu üyeleri, görev<br />
dağılımlarını gerçekleştirerek yeni dönem<br />
çalışmalarına başladı.<br />
Yönetim Kurulu Asil Üyeler<br />
*Kudret Önen - Türk Traktör<br />
Yönetim Kurulu Başkanı<br />
*Tarık Tunalıoğlu - Oyak Renault<br />
Yönetim Kurulu Başkan Vekili<br />
*Münür Yavuz - Man Türkiye<br />
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />
*Orhan Özer - Toyota<br />
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />
*Habip Aşı - Hyundai Assan<br />
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />
*İzzet Kalaycı - Hattat Tarım<br />
Yönetim Kurulu Muhasip Üye<br />
*Yusuf Tuğrul Arıkan - A.I.O.S.<br />
*Turgut Cankılıç - BMC<br />
Haydar Yenigün - Ford Otosan<br />
*İsmail Sümer - Honda Türkiye<br />
*Murat Selek - Karsan<br />
*Süer Sülün - Mercedes-Benz Türk<br />
*Serdar Görgüç - Otokar<br />
*Kamil Dinçer Çelik - Temsa Global<br />
*Kamil Başaran - Tofaş<br />
Yönetim Kurulu Yedek Üyeler<br />
*İbrahim Hattat - Hattat Tarım<br />
*Cengiz Eroldu - Tofaş<br />
*Aykut Özüner - Ford Otosan<br />
*Ayhan Tokcan - Oyak Renault<br />
*Murat Ulutaş - Otokar<br />
Denetleme Kurulu Asil Üyeler<br />
*Fatih Tamay - A.I.O.S.<br />
*Yusuf Soner - Temsa Global<br />
*Hüseyin Odabaş - Otokar<br />
Denetleme Kurulu Yedek Üyeler<br />
*Ömer Sözütek - Temsa Global<br />
*Ömer Yıldırım - Karsan<br />
*Levent Yüksel - Toyota
Dernek<br />
TAYSAD’ın 35. Genel Kurulu<br />
Otomotivcileri Buluşturdu<br />
Otomotiv sektöründe 2012’de tedarik sanayinin toplam otomotiv ihracatındaki payı<br />
yüzde 43’e yükseldi. TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, “Bu payı <strong>2013</strong>’de yüzde<br />
45’e yükseltmeyi hedefliyoruz” dedi.<br />
(Soldan) TAYSAD Başkanı Dudaroğlu, Ermetal Otomotiv Yönetim Kurul Üyesi<br />
Alper Gülener, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürü<br />
Süfyan Emiroğlu, Farplas Oto Yedek Parça CEO’su Ömer Burhanoğlu ve Hema<br />
Endüstri Genel Müdür Yardımcısı İskender Ulusay eğitim ödülleriyle birlikte.<br />
Otomotiv sektörü tatlı bir yarış<br />
içinde... Otomotiv sektörü tedarik<br />
sanayicileri, ihracatta ana sanayini<br />
zorlamaya başladı. ‘Güçlü Sanayi Güçlü<br />
Marka’ sloganıyla istikrarlı bir biçimde<br />
büyüyen Taşıt Araçları Yan Sanayicileri<br />
Derneği (TAYSAD), çıtayı yükseltti. Otomotiv<br />
sektöründe 2012’de tedarik sanayinin<br />
toplam otomotiv ihracatındaki payı yüzde<br />
43’e ulaştı. TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet<br />
Dudaroğlu, “Bu payı <strong>2013</strong>’de yüzde 45’e<br />
yükseltmeyi hedefliyoruz” dedi.<br />
TAYSAD, 35. Olağan Genel Kurulu’nda<br />
otomotiv endüstrisinin paydaşlarını<br />
bir araya getirirken, 2023 hedeflerine<br />
birlik ve beraberlik içinde ulaşılacağı<br />
mesajını verdi. Genel kurulda otomotiv<br />
endüstrisinin Türkiye için önemine<br />
işaret eden TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet<br />
Dudaroğlu, <strong>2013</strong> yılı hedeflerini<br />
paylaştı. Dudaroğlu, üyelerine mevcut<br />
iş hacimlerini koruyarak dışa açılmaları<br />
gerektiğini ve mutlaka kısa-orta-uzun vadeli<br />
stratejik planların yapılmasının önemini<br />
vurguladı.<br />
Tedarik sanayi payını artırıyor<br />
Dudaroğlu, “<strong>2013</strong> yılında 1,1 milyon<br />
60 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
adet üretim, iç pazarda 810 bin adet<br />
satış, endüstri olarak 20 milyar dolar<br />
ihracat öngörüyoruz. 2012’de toplam<br />
ihracat içinde tedarik sanayi payı yüzde<br />
43 iken, bu yıl bunu yüzde 45 seviyesine<br />
taşımayı hedefliyoruz” diye konuştu.<br />
Markalaşma konusunda da üyelerinin<br />
mutlaka Turquality programından<br />
yararlanması gerektiğini ve bunun için<br />
tanıtım programları gerçekleştireceklerini<br />
aktaran Dudaroğlu, orta vadede üretimin<br />
Asya ülkelerine kayacağını, kalite,<br />
verimlilik, insan kaynağı, lojistik ve Ar-<br />
Ge yetkinliklerini geliştirerek bu bölgede<br />
yer almaları gerektiğini kaydetti. Özellikle<br />
Çin’i ve Hindistan’ı hedef gösteren<br />
Dudaroğlu, dışa açılımlarda her fırsatı<br />
değerlendireceklerinin sinyalini verdi.<br />
Yerlilik oranı yüzde 80’e yükselecek<br />
Dudaroğlu, Girdi Tedarik Stratejisi<br />
çalışmaları kapsamında da motor,<br />
aktarma organları ve otomotiv<br />
elektroniğinin teşvik edilmesinin halen<br />
yaklaşık yüzde 56 seviyesinde olan<br />
yerlilik oranının yüzde 80’ler seviyesine<br />
yükselebileceğinin altını çizdi. Yeni<br />
teşvikleri de hatırlatan Dudaroğlu, iç<br />
pazarda büyük hacimlere ulaşan ve<br />
Türkiye’de üretim yapmayan markalara<br />
da yatırım için bir kez daha çağrıda bulundu.<br />
Bu çağrılarını üye oldukları CLEPA örgütüyle<br />
de Avrupa’daki tüm ana sanayiye<br />
duyurduklarını aktaran Dudaroğlu,<br />
“İç pazarımızın güçlenmesi için sektörde<br />
oluşabilecek cari açığa meydan<br />
vermeyecek şekilde adil vergi düzenlemeleriyle<br />
ülkemizi yabancı yatırımcılar<br />
için cazibe merkezi haline getirmeliyiz”<br />
dedi.<br />
Sektör paydaşları TAYSAD’ı yalnız<br />
bırakmadı<br />
Genel kurula katılan Otomotiv Endüstrisi<br />
İhracatçıları Birliği Başkanı Orhan Sabuncu,<br />
otomotiv endüstrisini 2023 hedefine<br />
taşıyacağına inandığına inandığı 2. Ar-<br />
Ge Proje ve Tasarım yarışmasının önemini<br />
anlattı. Otomotiv Sanayi Derneği<br />
Başkanı Kudret Önen de iç pazar<br />
satışlarındaki ithal-yerli oranlarına dikkat<br />
çekerek bunun çok iyi takip edilmesi<br />
gerektiğini söyledi. Otomotiv Yetkili<br />
Satıcıları Derneği Başkanı Şükrü Ilısal da<br />
otomotiv sanayinin ülke ekonomisi için<br />
olmazsa olmaz olduğunu ve bunu kabul<br />
ederek çalıştıklarını aktardı.<br />
Ödüller sahiplerini buldu<br />
Genel kurulda otomotiv endüstrisinin<br />
gelişimine katkı sağlayan başarılı firmalar<br />
da ödüllerini aldı. Eğitim ödüllerini<br />
sırasıyla Farplas Oto Yedek Parça, Hema<br />
Endüstri ve Ermetal Otomotiv alırken,<br />
ihracat ödüllerini Bosch Sanayi, Delphi<br />
<strong>Auto</strong>motive Systems ve CMS Jant<br />
ve Makine kazandı. Patent /Faydalı<br />
Model/Endüstriyel Tasarım ödülleri ise<br />
yine sırasıyla Aktaş Hava Süspansiyon,<br />
Coşkunöz Metal Form, Seger ve İnci<br />
Akü’ye verildi.<br />
Toplantıda ayrıca, Ekonomi Bakanlığı’nın<br />
yüzde 75 oranında destek verdiği 12K<br />
Model Projesinde Başarı kaydeden firmalar<br />
da ödüllendirildi.
Dernek<br />
<strong>2013</strong> Kredi Hedefi 30 Milyar Dolar<br />
Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), Türk<br />
Eximbank Genel Müdürü Hayrettin<br />
Kaplan ve Eximbank yöneticilerini Bursalı<br />
ihracatçılarla bir araya getirdi.<br />
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği<br />
(OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, Uludağ Tekstil<br />
İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı İbrahim Burkay,<br />
Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları<br />
Birliği (UHKİB) Başkanı Şenol Şankaya<br />
ve firmaların ihracat biriminde çalışan yetkililer<br />
katıldığı Türk Eximbank Kredi ve Sigorta<br />
Programları Bilgilendirme Toplantısı’nın açılış<br />
konuşmasını yapan UİB Koordinatör Başkanı<br />
Orhan Gençoğlu, “Bursa Türkiye’nin önemli<br />
sanayi merkezlerinden biri ve ihracatta çok<br />
büyük bir paya sahip konumda; ancak böylesi<br />
önemli olan şehrimizde Türk Eximbank kre-<br />
Dünyanın En Büyük Çevre Hareketi olarak<br />
kabul edilen “Dünya Saati” kampanyasına<br />
ikinci kez destek verecek<br />
olan UTİKAD, Türk taşımacılık ve lojistik sektörünü<br />
kendi domino etkisini yaratmaya davet<br />
ediyor.<br />
UTİKAD Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet<br />
Üretenleri Derneği, iklim değişikliği ile mücadele<br />
ve çevre sorunlarına dikkat çekmek<br />
amacıyla WWF-Türkiye öncülüğünde gerçekleştirilecek<br />
“Dünya Saati” (Earth Hour) kampanyasına<br />
destek verecek. Dünyanın dört bir<br />
köşesinden milyonlarca insanın gezegenimizin<br />
karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekmek<br />
amacıyla destek verdiği bu kampanyaya UTİ-<br />
KAD, üyelerinin de katılımıyla doğayla uyumlu<br />
bir yaşam için kendi domino etkisini yaratarak<br />
katkıda bulunacak.<br />
2012 yılında WWF-Türkiye Tarafından Yürütü-<br />
62 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
dilerinden yeteri kadar yararlanılmamaktadır”<br />
dedi.<br />
2012 yılında Bursa’nın kullandığı Eximbank<br />
kredilerinin toplam Eximbank içindeki payının<br />
yüzde 2,38 olduğuna dikkat çeken Orhan<br />
Gençoğlu, “Bursa firmalarının kullandığı Eximbank<br />
kredileri toplam 400 milyon dolar seviyesindedir.<br />
Buna göre Bursa, İzmir ile Ankara’nın<br />
5’te 1’i, İstanbul’un ise 20’de 1’i kadar Eximbank<br />
kredisi kullanmıştır. İhracatçı firmalarımızın<br />
rekabet gücünü devam ettirebilmesi için<br />
düşük faizli krediye ihtiyaçları vardır. İhracatçılarımızın<br />
Eximbank kredilerinden daha fazla<br />
yararlanmaları gerekmektedir. Önümüzdeki<br />
dönemde Eximbank kredi kullanımlarında<br />
Bursalı ihracatçı firmalarımızın payının artacağına<br />
inanıyoruz” diye konuştu.<br />
“Dünyanın En Büyük<br />
Çevre Hareketi”ne lojistik destek<br />
len Green Office (Yeşil Ofis) Programı’na üye<br />
olan ve Green Office (Yeşil Ofis) diplomasını<br />
almaya hak kazanan UTİKAD, “Dünya Saati”<br />
kampanyasına geçtiğimiz yıl da tüm üye firmaları<br />
ve çalışanları ile birlikte katılarak, çevre bilincinin<br />
daha geniş kitlelere ulaştırılmasına destek<br />
vermişti. Geçtiğimiz yıl tüm dünyada 157<br />
ülkeden 7.000’den fazla kentin ve 1 milyardan<br />
fazla insanın katılımıyla yeni bir rekor kıran<br />
kampanyaya, bu yılda tam destek verecek<br />
olan UTİKAD, taşımacılık ve lojistik sektöründeki<br />
binlerce işletme ile yaklaşık 1 milyon çalışana<br />
ulaşarak, çevre konusunda bilinçlenme ve<br />
duyarlılığı artırmayı hedefliyor.<br />
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Turgut<br />
Erkeskin,“Taşımacılık ve lojistik sektörü olarak<br />
dünyanın karşı karşıya kaldığı sorunlara karşı<br />
duyarlılığımızı göstermek ve her geçen gün artan<br />
çevre bilincine katkıda bulunmak amacıyla<br />
2 yıldır WWF-Türkiye’nin “Dünya Saati” kam-<br />
Son 2 yıl içinde Türk Eximbank olarak önemli<br />
bir gelişme kaydettiklerini söyleyen Türk Eximbank<br />
Genel Müdürü Hayrettin Kaplan, “Firmalara<br />
verdiğimiz sigorta ve kredi oranlarını özellikle<br />
son 2 yıl içinde artırdık” açıklamasında bulundu.<br />
Eximbank’ın sigorta ve kredi oranları ile ilgili<br />
bilgi de veren Kaplan, “Bu yıl sigorta ve kredi<br />
olarak toplam 30 milyar dolar vermeyi düşünüyoruz.<br />
Geçen yıl hedefimiz 22 milyar dolardı<br />
ve buna ulaştık. Bu yıl da 30 milyar dolara<br />
ulaşmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Kaplan,<br />
piyasadaki gelişmelere bağlı olarak faiz<br />
oranlarında düzenlemeler de yaptıklarını sözlerine<br />
ekledi.<br />
Hayrettin Kaplan ayrıca, son 2 yılda birçok<br />
ili ziyaret ettiklerini, İstanbul’a taşındıktan<br />
sonra büyük potansiyele sahip<br />
Bursa’yı ziyarete geldiklerini ve Bursa’nın<br />
daha aktif olması için daha sık çalışmalar<br />
içerisinde olacaklarını söyledi. Bursa temsilciliğinin<br />
güçlendirileceğini ifade eden<br />
Kaplan, hacim artarsa gelecek dönem<br />
temsilcilik açılabileceğini de kaydetti.<br />
Seminerde, Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcıları<br />
olan Mesut Gürsoy krediler, Alaaddin<br />
Metin ülke kredileri ve Cenan Aykut ise sigorta<br />
ve garanti işlemleri konularında katılımcılara<br />
bilgiler aktardılar.<br />
panyasına destek veriyoruz. Sektörümüzün<br />
daha yaşanılır bir dünya için kendi domino etkisini<br />
yaratabilmesi için tüm üyelerimizi ve sektör<br />
şirketlerimizi bu kampanyaya katılmaya davet<br />
ediyoruz” dedi.<br />
WWF’in 2007 yılında Avustralya’da başlattığı<br />
Dünya Saati her yıl artan katılımla bugün<br />
dünyanın en büyük çevre hareketi olma özelliğini<br />
taşıyor. 2012 yılında 150’den fazla ülkede<br />
yaklaşık iki milyar insanın katıldığı Dünya<br />
Saati’nin Asya’dan Avrupa’ya geçişinin sembolü<br />
Boğaz Köprüleri oldu. Bununla birlikte<br />
Galata Kulesi, Ayasofya Müzesi, Dolmabahçe<br />
Sarayı ve Saat Kulesi gibi tarihi yapılar Dünya<br />
Saati’nin sembolleri arasında yerlerini aldı.<br />
Dünya Saati’nde katılımcılar başta iklim değişikliği<br />
olmak üzere gezegenimizin karşı karşıya<br />
olduğu çevre sorunları için daha iyi tercihler yaparak<br />
kendi domino etkilerini yaratıyor.
Röportaj<br />
Son Gelişmeleri Üretime Yansıtıyor<br />
Parsat Piston, dünyadaki son gelişmeleri yakından takip ederek; piston teknolojisindeki<br />
en güncel ürünleri kalite düzeyini koruyarak pazara sunabiliyor.<br />
Emre Mısırlı<br />
Yeni teknolojilerin kullanıldığı motorlarda<br />
beklentiler yüksek oluyor. Ayrıca<br />
parça üreticileri, bu beklentileri<br />
de karşılanmak zorunda. Mikron hassasiyetinde<br />
üretimi yapılan pistonlar motorun<br />
kalbinde yer alıyor ve en zor koşulları ilk<br />
önce karşılıyor.<br />
Parsat Piston’dan Emre Mısırlı ile piston<br />
üretimi üzerine konuştuk.<br />
Öncelikle kısaca firmanızı tanıtır<br />
mısınız?<br />
Demirören Şirketler Grubunun bir kuruluşu<br />
64 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
olan Parsat Piston Fabrikası 1969 yılından<br />
bu yana Alman otomotiv yan sanayii devlerinden<br />
KolbenSchimidt firmasının lisansı ile<br />
üretim yapmaktadır ve yüzde 100 Demirören<br />
Ailesi’ne aittir.<br />
Ürün grubunuzdan bahseder misiniz?<br />
Firmamızın üretim gamına baktığımızda,<br />
Parsat Piston her türlü motor için (su motoru,<br />
jeneratör motorları, traktör, otomobil,<br />
ağır vasıta, ve iş makinesi) piston üretimi<br />
yapmaktadır. Bu anlamda dünyada ilerleyen<br />
teknoloji ile birlikte ürün gamımıza<br />
her yıl yeni tip pistonlar eklenmektedir.<br />
Ürün yelpazesini genişletmeyi ya da<br />
yeni ürünler eklemeyi düşünüyor<br />
musunuz?<br />
Parsat Piston fabrikasının en büyük avantajı<br />
aynı anda hem araç üretici firmalara<br />
yüksek adetli üretim yapması ve bir diğer<br />
taraftan da küçük adetlerde yedek parça<br />
sektörüne ciddi anlamda OE kalitesinde<br />
piston üretmesidir. Bu anlamda otomotiv<br />
firmalarında yapılan her yeni motor ilerde<br />
firmamızın pazardaki hedefidir.<br />
Yakın dönemde ürün kapasitesini<br />
arttırmak ya da yeni pazarlara açılmak<br />
için yatırım yapmayı düşünüyor<br />
musunuz?<br />
Pazardaki yerimize baktığımızda ağırlıklı<br />
olarak üretimimizin yüzde 70’i yurt dışına<br />
ihraç edilmekte olup toplam üretimin<br />
yüzde 35’i araç üretici firmalara direk satış<br />
olarak yapılmakta yüzde 65’i ise yedek<br />
parça için üretilmektedir. Böylelikle firmamızı<br />
gerçekleşecek global krizlerden<br />
en az etkilenecek şekilde<br />
pazarda yer almasını sağlıyoruz.<br />
OE firmaları için yapılan üretimler<br />
uzun vadeli olup her bir<br />
proje 4-5 yıl sürmektedir. Bu<br />
projelerin üretimine başlaması<br />
ise seri üretime geçişten 1,5-<br />
2 yıl öncesinden başlar. Parsat<br />
Piston şuan itibari ile 2014 ve<br />
2015’deki yeni OE yeni pro-<br />
jelerinin çalışmalarını ve yatırımlarını yapmaktadır.<br />
Önümüzdeki dönemde nasıl bir yatırım<br />
planınız bulunuyor?<br />
Son yıllarda yapmış olduğumuz yatırımlar<br />
sayesinde şuan itibari ile herhangi bir kapasite<br />
sorunumuz bulunmamasının yanı sıra<br />
üretimimizin kalitesini destekleyici teknolojik<br />
yatırımlar yapılmaya devam etmektedir.<br />
Bu yatırımlar ağırlıklı olarak OE firmalarının<br />
talepleri doğrultusunda hem kalite hem de<br />
proaktif üretim yapmamız için yapılan teknolojik<br />
yatırımlardır.<br />
Ürün grubunuz olan pistonda<br />
günümüzde hangi gelişmeler<br />
yaşanıyor ve buna karşılık siz neler<br />
yapıyorsunuz?<br />
Piston bir motorun kalbidir ve piston imalatında<br />
mikron hassasiyetinde üretim yapılmaktadır.<br />
İlerleyen teknoloji ile birlikte gelişen motorlardaki<br />
pistonların özellikleri ilerleyen motor<br />
teknolojisine ayak uydurmak zorundadır.<br />
Piston bu anlamda geliştirilmekte olan ve en<br />
üst noktada performans sağlayan motorlarda<br />
kaliteyi ön plana çıkaran parçadır.<br />
Dünyada bilinen üç büyük piston dizayn<br />
eden firma bulunmaktadır ki bunlardan bir<br />
tanesi bizim lisansı ile üretim yapmakta olduğumuz<br />
KolbenSchimidt firmasıdır. Parsat<br />
Piston Fabrikası olarak 40 yılı aşkın süredir<br />
KolbenSchimidt Lisansı ile üretim yapıyoruz<br />
ve sektörümüzde ki en son çıkan yeniliklerden<br />
anında haberdarız. Bu yenilikleri vakit<br />
kaybetmeden üretimimize adapte etme imkanına<br />
sahibiz. Bu avantajımızı en iyi şekilde<br />
kullanıp kalitemize yansıtmaktayız.
Röportaj<br />
SME Dünya Çapında Sektör Lideri<br />
Olmayı Hedefliyor<br />
Dikiz aynası üretimi konusunda dünyada<br />
sektöründe öncü bir isim ve lider marka<br />
olma yolunda ilerleyen Servet Madeni<br />
Eşya (SME) Avrupa Birliği standartlarına<br />
uygun bir şekilde üretim yapıyor.<br />
Serkan Büyükyolcu, SME’yi tanıtarak, firması<br />
ile ilgili sorularımızı yanıtladı.<br />
Öncelikle kısaca firmanızı tanıtır mısınız?<br />
Firmamız 1960 yılında İstanbul’un Vefa<br />
semtinde kurulmuştur. O yıllarda üretime<br />
motosiklet ve bisiklet pompası imalatı ile<br />
başladık. 1970 yılında pompa sektörüne<br />
ek olarak oto silecek süpürgesi ve silgi kolu<br />
ürünlerini de imalatımıza dâhil ettik. On yıl<br />
boyunca üretimimizi değiştirmeden sürdürdük.<br />
1980’de pompa imalatını durdurup,<br />
iş makineleri dâhil tüm ticari araçların<br />
dış ve iç dikiz aynalarını, ayna kollarını,<br />
silecek sistemlerini ve bunların aksamlarını<br />
üretmeye başladık. Şu anda dünya standartlarında<br />
OEM (Ana Sanayi) ve yan sanayi<br />
için üretim yapmaya devam etmekteyiz.<br />
1960 senesinde üretimin tamamını 150 metrekare<br />
kapalı alanda yapmaktayken, şu anda<br />
yaklaşık 6.000 metrekare kapalı alanda faaliyetlerimizi<br />
sürdürmekteyiz. ISO 9001:2008<br />
kalite yönetim sistemi ve ISO/TS16949:2002<br />
otomotiv ana sanayi kalite yönetim sistemi<br />
belgelerine sahibiz.<br />
Firmamızın günlük üretimi 90 kişilik personelle<br />
4.500 – 5.000 adettir. Ürünlerimiz Avrupa<br />
Birliği standartlarına uygun bir şekilde<br />
üretilmekte olup, bunun bir göstergesi<br />
olan E4 kalite belge numaraları üretim esnasında<br />
ürün üzerine konulmaktadır. Üretimimizin<br />
yüzde 50’sini 40`tan fazla ülkeye,<br />
150`den fazla müşteriye ihraç etmek-<br />
68 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Serkan Büyükyolcu<br />
teyiz. İç piyasadaki başlıca OEM (Ana Sanayi)<br />
müşterilerimiz Askam A.Ş. (Chrysler),<br />
Çelik Motor (Kia), Otokar (Magirus).<br />
Ürün grubunuzdan bahseder misiniz?<br />
Tır, kamyon, otobüs, iş makineleri, hafif ticari<br />
araçlar, traktör vb. ticari araçlar için dış yan<br />
aynaları, iç dikiz aynaları, banket aynaları, ön<br />
görüş aynaları ve bunların dikiz ayna kollarını<br />
üretmekteyiz.<br />
Ürün yelpazesini genişletmeyi ya da yeni<br />
ürünler eklemeyi düşünüyor musunuz?<br />
Elbette… Değişen piyasa koşullarına ayak<br />
uydurmak için sürekli gelişim ve yeni ürün<br />
geliştirmek ilk önceliğimizdir. Bizim ağırlıklı<br />
ürün grubumuz tır aynaları. Fakat <strong>2013</strong> yılında<br />
hafif ticari araç segmentinde piyasada<br />
en çok talep gören aynaları geliştirmeyi,<br />
mevcut satışlarımızı arttırmayı ve bununla<br />
birlikte daha fazla müşteriye ulaşabilmeyi<br />
hedefliyoruz.<br />
Yakın dönemde ürün kapasitesini arttırmak<br />
ya da yeni pazarlara açılmak için yatırım<br />
yapmayı düşünüyor musunuz?<br />
Evet. Bunun için de önce makine parkurumuzu<br />
genişletmekteyiz. Sadece <strong>2013</strong><br />
yılı içinde üretim hattımıza en az 2 yada<br />
3 yeni makine eklemeyi planlıyoruz. Yeni<br />
pazar hedeflerimiz var. Özellikle Rusya ve<br />
ABD ilgimizi çekiyor.<br />
Üretici firmalardan en çok uygun fiyat ve<br />
yüksek kalite talep ediliyor. Bu bakımdan<br />
ürün kalitesini arttırmak için hangi çalışmaları<br />
yapıyorsunuz?<br />
Müşteri memnuniyetini arttırmak ve sürekliliği<br />
sağlamanın ana koşulunun, kaliteli gir-<br />
di teminiyle mümkün olacağı anlayışından<br />
hareketle; tedarikçilerimizin kalite seviyelerini<br />
yükseltmelerine destek oluyoruz. Üretimin<br />
başlangıcından bitişine kadar her aşamada<br />
IS0/16949 standartlarına göre kalite<br />
testlerini uyguluyoruz. Ayrıca yine ürünlerimizin<br />
üzerine basmakta olduğumuz EEC/<br />
ECE R46 Avrupa Birliği direktiflerine uygun<br />
üretim yapıyoruz.<br />
Müşterilerinizin uygun fiyat talebini karşılamak<br />
için onlara ne gibi avantajlar sunuyorsunuz?<br />
Sipariş adetlerine göre özel iskonto oranları,<br />
toplam tutara bağlı nakliye dahil hizmet, müşterinin<br />
satın alma potansiyelinin yüksekliğine<br />
göre özel vade seçenekleri gibi farklı avantajlar<br />
sunuyoruz.<br />
Türkiye ve dünyada ürün grubunuzda neler<br />
yaşanıyor ve bu doğrultuda belirlediğiniz<br />
hedefleriniz nelerdir?<br />
Her ürün gelişiminde olduğu gibi bizim<br />
ürün grubumuz da teknolojiden nasibini<br />
almakta. Dikiz aynası yerine kameralı görüş<br />
sistemi yeni nesil üretilen araçlarda<br />
daha fazla tercih edilmektedir. Ayrıca dikiz<br />
aynalarına teknolojik gelişmelere paralel<br />
olarak eklenen elektronik chipler, sensörler,<br />
uzaktan ayna kontrollünü sağlayan<br />
motorlar mevcuttur. Şu an tüm Avrupa ülkelerinde<br />
zorunlu hale gelmese de ağır vasıta<br />
araçlarda kullanılmaya başlayan ön görüş<br />
aynaları kullanıcıya büyük kolaylık sunmakta<br />
ve bazen ölümle sonuçlanabilen kazaları<br />
önlemekte önemli bir görev üstlenmektedir.<br />
Bahsetmiş olduğumuz bu yeniliklere<br />
üretimimizi kısa süre adapte etmiş bulunmaktayız.<br />
Orta vadede hedefimiz Avrupa Birliği ülkeleriyle<br />
iş hacmimizi genişletmek ve büyük<br />
bir pazar olduğunu düşündüğümüz<br />
Rusya’ya açılmak. Uzun vadede ise Avrupa<br />
Birliği ülkelerinde ve özellikle Rusya’da<br />
şubeler açarak dağıtım ağımızı güçlendirmek.<br />
Herkes kendi alanında en iyi olmak<br />
ister. Bunun için yeni kamyon, tır, otobüs,<br />
iş makinesi ve hafif ticari araç modelleri<br />
için OEM üreticisi olma yolunda girişimlerimizi<br />
hızlandırdık. Biz istiyoruz ki otomotivde<br />
dünya markası olan araçlarda SME tasarımları<br />
ve SME aynaları kullanılsın. Kısaca<br />
her yeni model, yenilenen bir SME demek.<br />
Dikiz ayna üretimi konusunda dünyada<br />
sektöründe öncü bir isim ve lider marka<br />
olma yolunda ilerliyoruz.
Pusula<br />
Yazmayacağım…<br />
Bir toplumda birlikte huzur içinde yaşamanın “olmazsa olmaz”larının başında adalet<br />
ve hukuk gelir.<br />
70 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Çin’in Şangay kentine sadece birkaç yıl sonra gittiğimde “Burası Şangay mı?”<br />
diye sormuş ve olağanüstü değişiklik karşısında hayretler içinde kalmıştım.<br />
Son zamanlarda güzel ülkemde benzer bir soru aklıma takılıyor ama farklı<br />
şekilde ve olaylara kahroluyorum. Hem de bu topraklarda yaşarken… Acaba<br />
çok mu toplumdan uzak yaşıyorum? Gelişmeleri göremeyecek kadar kör mü oldu<br />
hafızam? Yoksa birilerinin “büyük proje” diye adlandırdığı etrafımdaki faaliyetleri<br />
algılayamayacak kadar daraldı mı dağarcığım? “Ülkemde barış ortamının sağlanmasını”<br />
herkesten çok isteyen ben değil miydim?<br />
***<br />
Kendisine yumurta atan genci Spor Bakanımız affetmiş, bir de nasihat çekmiş<br />
ona… Helal olsun böyle bakana… Ancak bir başka Bakana yumurta atan gençlerin<br />
8 yıl hapsi isteniyor… Hoppala… Motor ve yağ işi bizim işimiz ama hiç bu kadar<br />
yağ çekme olayı görmedim.<br />
***<br />
Her gün 5 kadının şiddet görerek hayatını kaybettiği bir toplumun kadın olan Bakanı<br />
bile polisiye önlemlerle bu işin olmayacağını, eğitim, TV ve ailenin bir devlet politikası<br />
izlemesini önerdi. Haklıydı. Çünkü Polis korumasındaki kadınlar bile öldürüldü<br />
ya eski kocaları ya da aile bireylerince…<br />
***<br />
Bir milyon 900 bin gencimiz üniversite sınavına girdi...<br />
TM (Türkçe Matematik) bölümünü lisede seçmiş ve diğer 4 sosyal dersi bu nedenle<br />
hiç görmemiş olan öğrencilere “öğretmediğimiz” derslerden sorular sorduk. Yani<br />
hiç okumadıkları derslerden sorular… Bugün açıklandı; yarısından çoğu üniversiteye<br />
giriş hakkını elde edemedi. Fakir ülkemin fukara yöneticileri… Hangi zeka düzeyi<br />
normal olan yönetici buna evet diyebiliyor Allah aşkına??<br />
***<br />
Mısırdan sanayi şekeri yaparak ülkemin insanına yediren, “ruhsatsız alana” hükümetin<br />
kararnamesiyle üretim izni alabilen bir şirket 5.000 ton mısırı yine ithal ediyor.<br />
Tarım Bakanlığı GDO testi yaptırıyor mu??? Bu analiz yapılmadan gelen mısırın<br />
türevleri çocuklarımızı kanser edecek mi??? Hiç önemli değil.<br />
“Hayır yazmayacağım, kararlıyım” diyorum. Ama görün ki yayın kurulundan bir fırça<br />
geldi “yazacaksan yaz okurlar aylardır merakla bekliyorlar” diye…<br />
O halde yazayım: 3 aylık otomotiv ve ticari araçlar grubunda yine lider konumundayız.<br />
Genel ihracat rakamlarında %8’lik bir artış var. Artan ithalat ise doların hareketlenmesiyle<br />
%4 düştü. Aranan elaman listesinde pazarlamacılar %72 düzeyinde.<br />
İhracatın %63’ünü üretenler değil “ihracatçılar” yapıyor. Yani sanayiciler, ihracat<br />
pastasını tüccarlara kaptırdılar.<br />
Asgari ücret 773.- TL ye yükseldi. Eh 3 çocuk beslenir.<br />
Sevgiyle kalın<br />
Soner Dinler
haber<br />
Ağır ticari araçlar için<br />
yerinde servis: Mobilfix<br />
Lastik üreticisi Brisa, ağır ticari araçlara yönelik olarak geliştirdiği hizmetlerini tanıttı.<br />
Ağır ticari araçlara yerinde bakım ve servis hizmeti sunan Mobilfix zamandan ve<br />
maliyetten tasarruf sağlıyor.<br />
Profleet adı altında sunduğu ürün ve hizmetler<br />
bütünüyle filoların tüm ihtiyaçlarını<br />
karşılamayı hedefleyen Brisa, detaylı<br />
analiz ve yönlendirmeleriyle de filoların çözüm<br />
ortağı olmaya hazırlanıyor.<br />
Dünyada ağır ticari araçlara yönelik olarak geliştirilen<br />
ilk mobil servis tırı Mobilfix, Profleet<br />
kapsamında sunulan hizmetler arasında ön<br />
plana çıkıyor. Ağır ticari araçlara yerinde bakım<br />
ve servis hizmeti sunan, araç sahipleri ile<br />
filoların zamandan ve maliyetten tasarruf etmelerini<br />
ve iş sürekliliklerini korumalarını sağlayan<br />
Mobilfix, sadece Türkiye’ye değil, dünyaya<br />
örnek gösterilebilecek kalitede yenilikçi bir<br />
servis hizmeti olmasıyla dikkat çekiyor.<br />
Brisa Ticari Ürünler Pazarlama Direktörü Zeki<br />
Bilsel, Brisa cirosunun %50’lik kısmını oluşturan<br />
ticari ürünler segmentine Bridgestone,<br />
Lassa ve Bandag markalarıyla sundukları yeni<br />
hizmet ve ürünlerle liderliklerini sağlamlaştıracaklarını<br />
dile getirdi. Türkiye’nin 2023 yılına<br />
doğru yol alırken dünyanın önde gelen lojistik<br />
üssü olmayı hedeflemesinden ve planlanan<br />
kamu ve altyapı çalışmalarından referans<br />
alarak, lastik sektörü için büyük bir potansiyel<br />
olduğunu belirten Zeki Bilsel, söz konusu hedeflere<br />
ulaşılabilmesi için müşteri ihtiyaçlarının<br />
çok iyi belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Brisa<br />
olarak bu noktada devreye girdiklerini söyleyen<br />
Bilsel, ticari araç lastik pazarındaki güçle-<br />
72 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
rini pekiştirmeye yönelik yeni adımlarını anlattığı<br />
konuşmasında, “Yük taşımadan dayanıklılık<br />
ve performansa, yakıt tasarrufundan kaplama<br />
ve yol yardımına kadar birçok farklı alanda<br />
ürün ve hizmet beklentisi içinde olan filo müşterilerimiz,<br />
artık Brisa’nın çözüm ortaklığında<br />
yollarına güvenle devam ediyor. Bu kapsamda<br />
Türkiye’de ilk defa filoların beklentilerine<br />
tam anlamıyla cevap verebilecek bir ürün ve<br />
hizmetler bütününü, ‘360 derece danışmanlık’<br />
olarak tanımlayabileceğimiz bir uzmanlık<br />
ve anlayışla hayata geçiriyoruz. En büyük hedefimiz;<br />
detaylı analiz ve yönlendirmelerimiz<br />
sayesinde filo müşterilerimizin operasyonlarını<br />
sorunsuz bir şekilde yürütmelerine yardımcı<br />
olurken, raporlama hizmetimizle de geleceklerine<br />
ışık tutarak nitelikli büyümelerine katkıda<br />
bulunmak” dedi.<br />
Brisa tarafından filo yönetim çözümlerini tek<br />
çatı altında birleştirmek amacıyla geliştirilen<br />
“Profleet filo yönetim çözümleri” kapsamında,<br />
filo müşterilerimizin operasyonel maliyetlerinde<br />
maksimum tasarruf sağlanmasına yönelik<br />
sürdürülebilir çözümler sunuluyor. Söz<br />
konusu çözümlerle filoların sosyal, ekonomik<br />
ve çevresel katma değerinin yükseltilmesi hedefleniyor.<br />
Dünyada geliştirilen ilk ve tek mobil TIR bakım<br />
servisi olan Mobilfix, Profleet kapsamında sunulan<br />
hizmetler arasında ayrı bir öneme sahip.<br />
Uzun süredir üzerinde çalışılan ve nihayetinde<br />
Brisa mühendislerinin ellerinde hayat bulan<br />
inovatif bir proje olma özelliği taşıyan Mobilfix,<br />
ağır ticari araçlara yerlerinde servis hizmeti<br />
sunarak, araç sahiplerinin zaman ve maliyetten<br />
tasarruf etmelerini ve iş sürekliliklerini korumalarını<br />
sağlıyor.<br />
“Profleet filo yönetim çözümleri” kapsamında<br />
sunulan bir diğer hizmet olan Filofix aracılığıyla,<br />
Türkiye’nin her noktasında ve Avrupa’da<br />
filo müşterilerine 7/24 yol yardım hizmeti veren<br />
Brisa, lastik takibi ve hızlı ölçüm gibi hizmetleri<br />
ise “Aspects+” adı altında filolara sunuyor.<br />
Brisa, filo yönetiminde başlıca gider kalemleri<br />
arasında yer alan lastik kaplama hizmetinde<br />
ise her zaman olduğu gibi Bandag markasıyla<br />
servis sunuyor. Bandag ile, özellikle kamyon ve<br />
otobüsler başta olmak üzere filo araçları için<br />
toplam lastik maliyetlerinde %40’a varan tasarruf<br />
sağlayabilen kaplama hizmetleri sunuluyor.<br />
Bir diğer deyişle Brisa, Bandag markasıyla,<br />
yeni lastikler, kaplama lastikler ve servis gibi<br />
yeni çözüm paketleri sunarak, filoların işletme<br />
maliyetlerini düşürmelerine yardımcı oluyor.<br />
Bandag tarafından gerçekleştirilen lastik kaplama<br />
hizmetleri, otobüs ve kamyonlarda kullanılan<br />
kaliteli lastiklerin ömrünü uzatıyor. Böylece<br />
toplam sahip olma maliyetinde de tasarruf<br />
sağlanıyor. Bu hizmetle birlikte, ülkede yıllık<br />
hurda lastik atma gereksiniminin yüzlerce<br />
ton azaltılması hedefleniyor. Bandag tarafından<br />
sunulan lastik kaplama teknolojisi, taşımacılık<br />
endüstrisinin işletme masraflarını da azaltıyor.<br />
Kaliteli bir otobüs veya kamyon lastiğinin<br />
ömrü, kaplama teknolojisiyle iki ya da üç kez<br />
çoğaltılabiliyor<br />
Brisa’nın saha mühendislerinin ve uzman danışmanların<br />
verdiği eğitimlerle müşterilerini<br />
daha bilgili ve donanımlı hale getirmeyi hedefleyen<br />
Brisa’nın danışman kimliğiyle zenginleşen<br />
“Profleet filo yönetim çözümleri” kapsamında<br />
sunulan tüm bu ürün ve hizmetlere<br />
“Değerler Paketi” deniyor.<br />
2012-2018 dönemi için; karayoluyla yurt dışı<br />
ticaretini kapsayan uzun yol segmentinde<br />
%6, inşaat/hafriyat segmentinde de %7,5<br />
büyüme bekleniyor. İç ticaret ve üretimi kapsayan<br />
bölgesel segmentte ise aynı dönem için<br />
%4,5 artış öngörülüyor.
haber<br />
Ege Fren Yılın İmalatçısı Ödülü Aldı<br />
Ford Avrupa’nın 9 yıldır düzenlediği yarışmada,<br />
ilk iki yıl dahil toplam üç birinciliği<br />
olan Ford Otosan’ı bu yıl Azim<br />
Otomotiv’den Sezgin Türkoğlu temsil<br />
edecek.<br />
Bayraktar Grubu’nun kuruluşlarından Ege<br />
Fren Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Ege Fren), Ford<br />
Otosan’ın çekici sınıfında ürettiği kamyon<br />
projesinde (H-566) kullanılan disk fren uygulaması<br />
ile ilgili ödüllendirildi. Ford Otosan’nın düzenlediği<br />
Yan Sanayi Ödül Toplantısı’nda Ege Fren A.Ş. “Yılın<br />
İmalatçısı -2012 Gümüş Yıldız” ödülünü alarak bu<br />
alandaki başarısını perçinledi.<br />
Dünyanın bir numaralı kamyon dingili üreticisi<br />
Meritor ortaklığında fren ve fren parçaları üreten<br />
Ege Fren Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Ege Fren) Ford<br />
Otosan’ın çekici sınıfında ürettiği kamyon projesi<br />
ile ilgili ödüllendirildi. “Yan Sanayi Toplantısı ve<br />
Ödül Töreninde “Yılın İmalatçısı - 2012 Gümüş Yıldız”<br />
ödülünü Ege Fren adına Genel Müdür Sinan<br />
Akın aldı.<br />
Ford Otosan’nın H-566 Projesi olarak adlandırdığı<br />
çekici sınıfındaki kamyon, Avrupalı çekici üreticilerine<br />
rakip olabilecek güçlü bir motor ve donanıma<br />
sahip. Ege Fren bu projede Ford Otosan’nın kamyonlarında<br />
ilk defa kullanılmaya başlanan “disk<br />
Avrupalı rakipleriyle<br />
yarışmaya hazırlanıyor<br />
Ford Avrupa’nın düzenlediği<br />
“En İyi Ticari Araç Satış Danışmanı”<br />
yarışmasında, Ford<br />
Otosan’ı temsil edecek Satış Danışmanı,<br />
Ereğli’de faaliyet gösteren<br />
Azim Otomotiv’den Sezgin<br />
Türkoğlu oldu. 9 yıldır Satış<br />
Danışmanlığı yapan Türkoğlu,<br />
Ford Avrupa’nın Nisan ayında<br />
Birmingham’da düzenleyeceği<br />
ve tüm ülke birincilerinin<br />
katılacağı ön elemede Türkiye’yi<br />
temsil edecek. Türkoğlu elemeleri<br />
geçtiği takdirde, Mayıs<br />
ayında Londra’da yapılacak Avrupa<br />
Finali’nde yarışma şansına sahip olacak.<br />
Ford Otosan’dan daha önceki yıllarda<br />
yarışmaya katılan satış danışmanlarından<br />
üçü, 2004, 2005 ve 2008 yıllarında Ford<br />
fren” uygulaması ile tek tedarikçi olarak yer alıyor.<br />
Meritor lisanslı disk frenler ve bunlara ait rotorlar<br />
(diskler) Ege Fren tarafından üretiliyor.<br />
Ege Fren A.Ş. 26 yıldır ekonomimizin lokomotifi durumundaki<br />
otomotiv ana sanayi için aksam ve parça<br />
üretiyor. Yurtiçi ve yurtdışında global markaların<br />
tedarikçisi, lisanslı üreticisi durumunda olan kuruluş,<br />
aynı zamanda yenileme pazarında da kendi<br />
markasıyla varlığını sürdürüyor.<br />
İzmir Pınarbaşı’nda ve Ege Serbest Bölge’de kurulu<br />
iki fabrikasında yılda 3 milyon parça üreten Ege<br />
Fren, toplam 220 çalışan istihdam ediyor. Ekipte<br />
yer alan 30 mühendis ile Ege Fren, sektör ortalamasının<br />
çok üzerinde bir mühendis oranına sahip.<br />
Üretimde kişi başına cirosu en yüksek şirketlerden<br />
biri olan Ege Fren, Ege Bölgesi toplam yan sanayi<br />
ihracatının yüzde 3’ünü tek başına gerçekleştiriyor.<br />
Yurt içindeki birçok müşterisinin ihtiyaçlarına cevap<br />
veren Ege Fren, ürünlerini başta Batı Avrupa ve<br />
Amerika olmak üzere birçok ülkedeki araç üreticilerine<br />
ihraç ediyor.<br />
Avrupa’nın En iyi Satış Danışmanı seçilmişti.<br />
Satış ve satış sonrası hizmetlerde müşteri<br />
memnuniyetine büyük önem veren, satış<br />
danışmanlarının Ford teknolojilerini en üst<br />
seviyede özümsemesini ve müşterilere verdikleri<br />
bilgi ve hizmetlerdeki kaliteyi artırmayı<br />
hedefleyen organizasyonun Türkiye ayağına<br />
bu yıl 17 Satış Danışmanı katıldı. Zorlu<br />
testlerden geçen yarışmacılar, finalde Ford<br />
Otosan yöneticilerinden oluşan jüriye 5 dakikalık<br />
Tourneo Custom sunumu yaptı. Birinciliği<br />
Azim Otomotiv’den Sezgin Türkoğlu<br />
kazanırken, Otokoç Konya’dan Serdar Doğru<br />
ikinciliğe, Otokoç Yenibosna’dan İlker<br />
Atılgan ise üçüncülüğe layık bulundu.<br />
Ford Avrupa’nın 2004 yılından bu yana düzenlediği<br />
organizasyona, 22 ülkeden satış<br />
danışmanları katılıyor. Türkiye birincisi Sezgin<br />
Türkoğlu da, Nisan ayında İngiltere’nin<br />
Birmingham kentinde düzenlenecek elemelerde<br />
Ford Otosan’ı temsil edecek. Elemeleri<br />
başarıyla geçen üç satış danışmanı 25 Mayıs<br />
<strong>2013</strong> tarihinde Londra’da düzenlenecek<br />
organizasyonda Ford Avrupa birinciliği için<br />
mücadele edecek. Katılımcılar, yarışma sonrasında<br />
Wembley Stadyumu’nda UEFA Şampiyonlar<br />
Ligi finalini de izleme şansına sahip<br />
olacak.
“Yükselen Değer ”<br />
Otomotiv yedek parça sektöründe 48 ülkeye ihracat yapan ve aynı zamanda<br />
5 ülkeden de ithalat yapan Tekoto Otomotiv, kendini kanıtlamış personeli ve dünya<br />
pazarları hakkında geniş bilgisiyle müşteri memnuniyetine odaklanıyor.<br />
Ağır vasıta yedek parça ihracatı<br />
ve ithalatı yapmakta olan Tekoto<br />
Otomotiv, yeni yatırımları ile<br />
pazardaki yerini genişletmeye ve emin<br />
adımlarla büyümeye devam ediyor. Kurumsal<br />
yapısı ve grup örgütlenmesi ile<br />
pazarda uzun yıllara dayanan tecrübeye<br />
sahip şirket, müşterilerinin ihtiyaçları<br />
doğrultusunda yatırımlarını sürdürüyor<br />
ve ilerlemesine devam ediyor.<br />
Tek Oto Otomotiv Bölge Satış Müdürü<br />
Aytaç Yılmaz sorularımızı yanıtladı ve<br />
kendisiyle firma hakkında kısa bir söyleşi<br />
yaptık.<br />
Tekoto olarak faaliyetlerinizi anlatır<br />
mısınız?<br />
markası ile pazarda kendine<br />
yer edinmiş olan Tekoto Otomotiv<br />
48 farklı ülkeye ihracat yapmakta ve her<br />
geçen gün büyüme hacmini arttırmaktadır.<br />
Aynı zamanda 5 farklı ülkeden ithalat<br />
yapmakta olan firma, yurtdışından<br />
getirmiş olduğu ürünleri yine kendi bünyesinde<br />
yer alan markaları ile müşterilerine<br />
sunmaktadır.<br />
Genel olarak faaliyette olduğunuz<br />
bölgelerden bahseder misiniz?<br />
Yüksek kalitede ürün üretmekte olan<br />
firmalarla olan ortak çalışmaları sayesind<br />
e markasını pazarda etkin<br />
bir şekilde kullanmakta olan Tekoto<br />
Otomotiv, aynı zamanda Türkiye pazarında<br />
özellikle Volvo-Daf-Scania yedek<br />
parçaları ile alakalı birçok müşterisine<br />
hizmet vermektedir. Bünyesine kazandırmış<br />
olduğu yeni markalar ile dünya<br />
pazarında yayılımcı ve agresif bir satış<br />
planlaması uygulayan<br />
Tekoto Otomotiv;<br />
Doğu Bloku<br />
ülkelerinden Avrupa<br />
ülkelerine kadar,<br />
Ortadoğu ülkelerinden<br />
Afrika<br />
ülkelerine kadar<br />
geniş bir pazar bilgisine<br />
sahip olması<br />
nedeniyle dünya<br />
pazarına kendini<br />
kabul ettirmektedir.<br />
Yedek parça ve<br />
müşteri ilişkileri<br />
konusunda kendini<br />
ispatlamış personeli<br />
ile beraber,<br />
en iyi ve en hızlı<br />
hizmeti doğru bir<br />
Aytaç Yılmaz<br />
şekilde sunarak müşteri memnuniyetini<br />
esas almakta olan firma, yapmış olduğu<br />
satış kadar, satış sonrası memnuniyeti<br />
de göz önünde bulundurarak sektörde<br />
kendine edindiği yeri pekiştirmektedir.<br />
Yıl içinde müşterilerinize ulaşmak<br />
adına ne yapacaksınız?<br />
<strong>2013</strong> senesinin ilk çeyreğinde yaptığı<br />
yurtdışı yatırımları ile beraber yükselen<br />
bir ivme kazanan Tekoto Otomotiv, katılacağı<br />
Uluslararası Fuar Organizasyonları<br />
ile de müşterilerine ulaşmayı planlamaktadır.<br />
Sektörde kazandığı tecrübe<br />
ve becerilerini müşteri memnuniyeti için<br />
kullanan firma bu alanda da başarılı olmakta<br />
ve müşterilerinden fazlasıyla destek<br />
görmektedir.<br />
Son olarak ifade etmek istediğiniz<br />
bir şey var mı?<br />
1 Nisan <strong>2013</strong> tarihi itibari ile yeni yerinde<br />
siz değerli dostlarına hizmet verecek olan<br />
firma, daha büyük hedeflere ulaşmak için<br />
çaba harcamakta ve müşteri memnuniyetini<br />
en üst seviyelerde tutabilmek için<br />
sürekli yenilikler içerisinde yer almaktadır.<br />
Destekleri ve işbirlikleri için sizin aracılığınızla<br />
değerli müşterilerimize teşekkür<br />
ederiz.
makale<br />
Motorlu Taşıtların ve Yedek Parçaların<br />
İnternet Kanalı ile Satış ve Dağıtımı<br />
Selçuk Argun<br />
Birçok konuda olduğu gibi motorlu<br />
taşıtların ve yedek parçalarının satışı<br />
konularında, internet gün geçtikçe<br />
daha fazla kullanılır hale gelmektedir.<br />
Müşteriler ürünü internet ortamında<br />
tanımakta, seçmekte ve satış işlemi formalite<br />
haline gelmektedir.<br />
Yeni araçların satışında, internet daha<br />
çok bir araştırma vasıtası olarak kullanılmakta<br />
olmasına rağmen birçok üretici<br />
stoklarının takip edilmesi ve sipariş<br />
için yeni web siteleri açmaktadır. Yedek<br />
parça pazarında ise internet giderek artan<br />
bir ivme ile kullanılır hale gelmektedir.<br />
Fiziksel satış noktasına, pazarlama<br />
ve satış elemanına ihtiyaç duyulmaması,<br />
internet üzerinden yapılan satışları daha<br />
rekabetçi hale getirmektedir.<br />
Ülkemizde, yedek parçaların tedariki<br />
ve pazarlanmasına dair yasal düzenlemenin<br />
çerçevesi Rekabet Kurumu tarafından<br />
çizilmiştir. Konuyu düzenleyen<br />
2005/4 Sayılı Blok Muafiyet Tebliği uyarınca<br />
internet üzerinden yapılan satışlar,<br />
“pasif satış” olarak kabul edilmektedir<br />
(kılavuz shf. 10). Pasif satış, yedek parçaların,<br />
müşterilerden veya aracılardan<br />
gelen taleplere cevap verilmesi sureti ile<br />
satışı anlamına gelmektedir.<br />
Tebliğ uyarınca, bir yedek parçayı tedarik<br />
eden teşebbüs, bayilerinin pasif satışlarını<br />
kısıtlayamayacak, bu bağlamda<br />
80 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar 2012<br />
internetten satış yapma haklarını<br />
ihlal edemeyecektir. Bu noktada<br />
akla gelen, bir bayiye münhasır<br />
bölge tayin edilmiş olması<br />
halinde başka bayilerin internet<br />
üzerinden münhasır bölgedeki<br />
müşterilere yaptığı satışların kısıtlanıp<br />
kısıtlanamayacağıdır. İnternet<br />
satışları pasif satış kabul<br />
edildiğinden bu satışları münhasır<br />
sistemi etkilemeyecek ve kısıtlanamayacaktır.<br />
Ancak, münhasır<br />
bir bölgedeki müşterilerle,<br />
bölge dışındaki bayilerin doğrudan<br />
e-mail, sms veya mektup<br />
yolu ile bağlantı kurmaları aktif<br />
satış olarak değerlendirilebilecek<br />
ve yasaklanabilecektir.<br />
Tedarikçi internet satışlarına<br />
ilişkin hakları sadece kendisine rezerve<br />
edemeyecektir. Bu durum tebliğin ve<br />
kanunun ağır ihlali anlamına gelecektir.<br />
Tedarikçinin, yedek parça satışlarında<br />
toptan satışın yanında bayiler ile doğrudan<br />
rekabet etmesi halinde bayilere<br />
internet satışı konusunda getirilecek sınırlamalar<br />
da rekabet ihlali olarak yorumlanacaktır.<br />
Tüm bunlara rağmen, tedarikçinin de<br />
bayilerinin internet satışlarına ilişkin bir<br />
iki noktada söz söyleme hakkı bulunmaktadır.<br />
Örneğin, tedarikçi, interneti<br />
kullanan bayiden, belirlediği ve tüm bayilere<br />
eşit ve objektif bir biçimde uyguladığı<br />
niteliksel şartlara uymasını isteyebilir.<br />
Daha açık ifade ile, bayilerin internet<br />
satışını engelleme hakkı bulunmamakla<br />
birlikte, ürünün, markanın ve dağıtım<br />
ağının imajını korumak adına bir takım<br />
kurallar getirebilecektir.<br />
Ülkemiz, rekabet mevzuatını Avrupa Birliği<br />
Rekabet mevzuatı ile uyumlaştırmış<br />
olup şu anda yürürlükte olan 2005/4 Sayılı<br />
Tebliğ, esasen Avrupa Birliği Komisyonunca<br />
yürürlüğe sokulan 1400/2002<br />
Sayılı Blok muafiyet rejiminin yansımasıdır.<br />
Buna rağmen geçtiğimiz yıllarda<br />
AB, konuyla ilgili rekabet mevzuatını yenilemiş<br />
ve 330/2010 ve 461/2010 sayılı<br />
yeni blok muafiyet regülasyonlarını devreye<br />
sokmuştur. Bu düzenlemeler he-<br />
nüz Rekabet Kurumunca ele alınmamış<br />
olmakla birlikte, uyum süreci içerisinde<br />
değerlendirileceği düşünülmektedir.<br />
AB’deki yeni düzenlemeler tedarikçilere;<br />
• İnternet sitelerine kalite standartı getirme,<br />
• Fiziksel ve niteliksel kriterlere uygun<br />
bir fiziki satış mağazasına sahip olma,<br />
• En azından belirli bir oranda offline<br />
satış yapma zorunluluğu getirme,<br />
Hakkı tanımaktadır. Bu yetkiler, bayilerin<br />
sadece internet üzerinden satış yaparak<br />
tüm dağıtım ağının dengesini bozmasını<br />
engellemeyi amaçlamaktadır.<br />
Bu yetkiler kapsamında;<br />
• Müşterinin, internet üzerinden verdiği<br />
siparişi, müşterinin lokasyonuna bağlı<br />
olarak farklı bayiye yönlendiren veya iptal<br />
eden web tasarımları, kalite standardı<br />
olarak tanımlanmamakta ve rekabet<br />
ihlali olarak kabul edilmektedir.<br />
• Fiziki satış mağazasının, markanın<br />
imajına ve tanınırlığına yakışacak şekilde<br />
tasarlanmasına dair kriterler konulabilecektir.<br />
• İnternet haricinde doğrudan satış yapma<br />
zorunluluğuna dair oranın ne olacağı<br />
konusunda henüz bir uygulama olmamakla<br />
birlikte, ileriki muhtemel ihtilaflar<br />
karşısında ulusal rekabet otoritelerinin<br />
ve AB Komisyonunun yönlendirmeleri<br />
dikkate alınacaktır.<br />
Belirtilen AB mevzuatının, yakın gelecekte<br />
Ülkemizde de uygulanacağı varsayımı<br />
ile pazarlama ve dağıtım stratejilerinin<br />
düzenlenmesinde fayda görünmektedir.<br />
Selçuk Argun,<br />
Avukat<br />
ITA Consultancy<br />
www.itaconsultancy.com<br />
info@itaconsultancy.com
haber<br />
ZF’den dünya çapında yenilik:<br />
Yeni TraXon kamyon şanzımanı<br />
ZF ağır kamyonlar için yeni otomatik şanzıman<br />
sistemi TraXon takdim etti. Tamamen<br />
yeni temel şanzımanı ve modüler<br />
yapı konsepti ile TraXon ticari araç piyasasındaki<br />
geniş bir uygulama yelpazesi için çok yönlü<br />
bir çözüm ihtiyacına cevap vermekte. Bu yenilikçi<br />
şanzıman görünürde çelişkili birçok şeyi<br />
bünyesinde birleştiriyor. Ağırlıktan taviz vermeksizin<br />
daha fazla tork sunan TraXon, daha<br />
iyi bir ses konforu ile birlikte daha geniş bir tahvil<br />
oranı yelpazesine sahip. Uygulamaya bağlı<br />
olarak TraXon’a kuru tip kavramanın yanı sıra<br />
hibrit modülü, çift kavrama modülü veya konverter<br />
kavraması ile tahrik edilebilir ve motora<br />
bağlı bir ilave güç çıkışı ile kombine edilebilir.<br />
Yeni şanzıman için ZF, GPS bağlantısı ve navigasyon<br />
verileri için bir arabirim sayesinde ileri<br />
görüşlü ve özellikle yakıt tasarrufu sağlayacak<br />
şekilde çalışan PreVision adlı yeni vites kumanda<br />
stratejisini geliştirdi.<br />
Çok sayıda yeniliğe sahip TraXon ile ZF hem<br />
şanzıman donanımı, hem de şanzıman yazılımı<br />
konularında yeni ölçütler oluşturdu ve ticari<br />
araç şanzımanlarında çok büyük bir fonksiyon<br />
çeşitliliğine olanak sağladı. ZF yönetim kurulunda<br />
ticari araç teknolojisinden sorumlu olan<br />
Rolf Lutz şöyle diyor: “TraXon ile gelecek için<br />
uygunluğu hedefliyoruz. şimdi verdiğimiz bu<br />
start için yapılan geliştirme çalışmalarında ekonomiklik<br />
ve müşteriye sağlanan yararın daha<br />
da arttırılması ile olabildiğince geniş bir uygulama<br />
yelpazesi için uygunluk ön plandaydı.”<br />
Verimli temel şanzıman<br />
Yeni geliştirilen şanzımanın kalbi, şanzıman girişindeki<br />
ilave dişli grubu veya takviye grubu,<br />
ana grup ve ilave dişli grubu, iki grup mili ve<br />
kamalı mil ile çok kompakt şekilde tasarlanmış<br />
bir temel şanzımandır. Yeni tasarımlı dişli grupları<br />
ile birlikte yer tasarrufu sağlayan bu tasarım,<br />
TraXon şanzımanı performans/ağırlık oranı<br />
açısından ölçüt oluşturuyor: Yeni ZF şanzıman<br />
3.000 Nm’den büyük torkları aktarabilir<br />
84 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
ve böylece azami yüklü ağırlığı 60 tonu aşan<br />
kamyonların kullanıldığı pazarlar için de caziptir.<br />
TraXon şanzıman 12 ve 16 vitesli olarak<br />
sunuluyor ve her iki tip de direkt tahrikli veya<br />
yüksek devirli (Overdrive) olarak –en büyük viteste<br />
özellikle uzun bir tahvil oranı ile – sunulacak.<br />
TraXon temel şanzımanın geniş tahvil oranı<br />
yelpazesi sayesinde, asgari debriyaj aşıntısı<br />
ile ölçülü ve konforlu bir şekilde manevra yapılmasına<br />
olanak sağlıyor.<br />
Dişlilerin yeniden tasarlanması, şanzıman gövdesindeki<br />
yenilikler ve bir titreşim damperi entegrasyonu<br />
yardımı ile ZF geliştirme uzmanları<br />
TraXon şanzımandaki gürültü seviyesini AS<br />
Tronic şanzımana kıyasla belirgin şekilde ortalamada<br />
6 dB azalttılar.<br />
Bundan başka bu şanzıman konsepti iki ilave<br />
geri vitese olanak sağlıyor. İlave seçenek olarak<br />
ZF, özel uygulamalar – örneğin otoyol şantiyelerinde<br />
kullanılan kamyonlar için – TraXon’u<br />
uzun mesafeleri hızlı bir şekilde geri kullanmaya<br />
olanak sağlayan, toplam dört geri vitesle<br />
sunmakta. Verimlilik açısından TraXon temel<br />
şanzıman direkt viteste yaklaşık %99,7 şanzıman<br />
verimi ile rakiplerine karşı çok iyi bir konumdadır.<br />
Değişken modüler yapı konsepti<br />
TraXon’un önemli bir üstünlüğü modüler şanzıman<br />
konseptidir. Bu, temel şanzımanı pratik<br />
kullanımda şanzımanın ekonomikliğini arttıran,<br />
üreticilere ve filo yöneticilerine her kullanım<br />
için olabilecek azami esnekliği sunar ve sürücünün<br />
konforunu arttıran üç kalkış veya vites<br />
modülü ile kombine etmeye olanak sağlar.<br />
Tek ve – özellikle fazla tork gerektiren uygulamalar<br />
için – çift kuru plakalı kavramanın<br />
yanı sıra ZF ilk kez TraXon şanzımanda ağır ticari<br />
araçlar için bir hibrid modülü “TraXon Hibrid”<br />
modülünü sunacaktır. 120 kW gücünde<br />
bir elektrikli motor ile bir ayırma kavraması,<br />
enerjinin geri kazanılması, elektrikle seyir, takviye<br />
ve Start-Stop fonksiyonu gibi hibrit fonk-<br />
siyonlarına olanak sağlar. Özel taşımacılık işlerinde<br />
elektrikli motor – örneğin soğutma işlemleri<br />
için – ilave ünitelere enerji sağlanması<br />
amacıyla kullanılabilir. TraXon Hibrit sisteminde<br />
sürücü kabinindeki elektrik tüketicileri, içten<br />
yanmalı motor durdurulmuş durumda da<br />
çalışabilirler. ZF ticari araç teknolojisi bölümünde<br />
kamyon ve hafif ticari araç tahrik teknolojisinden<br />
sorumlu olan Bernd Stockmann şöyle<br />
diyor: “Araştırmalar, ağır kamyonlarda hibrit<br />
tahrik sistemleri kullanımının önemli tasarruf<br />
potansiyellerine sahip olduğunu göstermiştir”.<br />
“Uzak mesafe taşımacılığındaki %5’lik yakıt<br />
tasarrufu, yakın dağıtım kullanımındaki tasarruf<br />
potansiyelinin altında kalmaktadır, fakat<br />
uzun yol kamyonlarındaki yüksek miktardaki<br />
yakıt tüketimi nedeniyle hibrit teknolojisi bu<br />
alanda da kendini amorti eden ekonomik ve<br />
kaynak koruyucu bir çözümdür.”<br />
TraXon temel şanzımanın ve çift kavrama modülünün<br />
“TraXon Dual” adı altında kombinasyonu<br />
ile ZF, kamyon üreticilerine gelecekteki<br />
bir trend için zemin hazırlamaktadır: Yakıt tasarruf<br />
etmek için, en büyük viteste motorun<br />
devir sayısını dikkat çekecek ölçüde düşüren<br />
çok uzun arka aks tahvil oranları kullanılabilir.<br />
Ancak alışılagelmiş otomatik şanzıman sistemleri<br />
kullanıldığında hafif rampalarda bile vites<br />
küçültmek gerekeceği için bunlar vites değiştirme<br />
sıklığını arttıracaktır. Çift kavrama modülü<br />
ile bu vites küçültme ve vites büyütme işlemleri<br />
– ticari araçlarda yaygın olarak kullanılan<br />
otomatik şanzımanlardakinden farklı olarak –<br />
yük altında, yani çekiş kuvvetinde bir kesiklik<br />
olmaksızın yapılabilir. Bu konforlu ve neredeyse<br />
hiç hissedilmeyen vites değişiklikleri yakıt tüketimini<br />
de olumlu etkiler.<br />
Ağır çekicilerde kullanım için TraXon temel<br />
şanzıman bir konverter kavraması ile de kombine<br />
edilebilir. “TraXon Tork” şanzıman yüksek<br />
giriş torklarında bile aşınmasız şekilde kalkabilir<br />
ve uygun yaşam boyu giderlerle yumuşak ve<br />
konforlu manevralar anlamına gelir.<br />
Yeni TraXon otomatik şanzıman sistemi esnek bir yapıya<br />
sahip: Temel şanzıman, (soldan sağa) dört farklı tahrik<br />
modülü: Çift kavrama modülü, konverter kavraması,<br />
tek veya çift plakalı kavrama veya bir hibrid modülü ile<br />
birleştirilebilir. Bu, konforu arttırmakta ve yakıt tüketimini<br />
azaltmaktadır.
haber<br />
YAĞLAMANIN GERÇEK MALİYETİ …<br />
Triboloji ve Strateji<br />
“Triboloji” sürtünme, yağlama ve aşınma<br />
arasındaki temel etkileşimleri inceler. En<br />
basit tanımı ile yüzeylerin sürtünme, aşınma<br />
ve yağlama konularını inceleyen teknoloji<br />
dalıdır. Malzemelerin sürtünme katsayısının<br />
ve aşınma oranlarının belirlenmesi,<br />
sürtünme ve aşınmayı etkileyen doğal etmenlerin<br />
incelenmesi, sürtünme ve aşınmayı<br />
azaltacak (veya çoğaltacak) endüstriyel<br />
yağların ve katkıların bulunması temel<br />
araştırma konusudur. Triboloji uzmanları<br />
mevcut tribolojik parametreleri dikkate alarak<br />
duruma en uygun ürünleri saptarlar. İki<br />
cismin birbirine sürtündüğü ortamlarda bir<br />
triboloji konusu vardır. Yağlayıcılar ve katkılar,<br />
başta aşınma olmak üzere sürtünmenin<br />
meydana getirdiği sakıncaların giderilmesi<br />
arayışı ile bu alanın kapsamına girerler.<br />
Faaliyet sektörleri itibariyle triboloji bilgisine<br />
gerek duyulan firmalarda bu konunun<br />
önemle ele alınması gerekmektedir. Diğer<br />
taraftan bu konu ülke bazında da hayati bir<br />
önem taşır. Zira uzay ekipmanlarından tarımsal<br />
faaliyetlere, sanayiden madenciliğe,<br />
ulaştırmadan inşaata, havacılıktan enerji<br />
üretimine, otomotivden çevre korumaya<br />
kadar pek çok sektörde çözüm bekleyen<br />
bir triboloji sorunu mevcuttur. O nedenle<br />
ülke düzeyinde bir “Triboloji Stratejisi”nin<br />
geliştirilmesi genel ekonomiye çok büyük<br />
kazanımlar sağlayacaktır. Dahası günümüzde<br />
yanlış ürünlerin ve sorumsuz uygulamaların<br />
neden olduğu kayıplar çevreye verilen<br />
zararlar olarak da hesaba katıldığında, bizlere<br />
gelecek nesillere karşı altından kalkılamayacak<br />
bir sorumluluk yüklemektedir. Bu<br />
bağlamda ABD’de yapılan bir araştırmada,<br />
her yıl sürtünme nedeniyle oluşan kayıpların<br />
250 milyar dolar civarında olduğu ifade<br />
edilmektedir. Bu hesaplamayı dünya ölçeğinde<br />
yaparsak yanlış ve yetersiz yağlama<br />
uygulamalarından kaynaklanan kayıpların<br />
trilyonlarca doları bulduğunu söyleyebiliriz.<br />
Ülkemizde de durum farklı değildir. Kabaca<br />
bir hesaplama ile Türkiye’nin yanlış ve yetersiz<br />
yağlama nedeniyle uğradığı kayıpların<br />
her yıl on milyarlarca doları bulduğu görülecektir.<br />
Oysa bu kayıpların önemli bir bölümünün<br />
doğru ve yüksek kaliteli yağlayıcılar,<br />
nitelikli katkı maddeleri kullanarak önlemek<br />
mümkündür. Bu amaçla hem ülke düzeyinde,<br />
hem de işletme düzeyinde “Triboloji<br />
Stratejisi” oluşturmak büyük önem taşımaktadır.<br />
Yağlamanın Gerçek Maliyeti<br />
Motorunuz, makinanız veya ekipmanınızın<br />
ekonomik, verimli ve düzgün çalışabilmesi için<br />
uygun yağlama koşullarının sağlanması amacıyla<br />
kullanacağınız yağlayıcıları ve katkıları seçerken<br />
hangi kriterleri gözeterek hareket etmelisiniz?<br />
En ucuz fiyatlı ürünleri seçmek, nihai<br />
analizde sizi gerçekten kazançlı kılar mı?<br />
Doğru yaklaşım “yağlamanın gerçek maliyeti”<br />
ilkesini uygulamaktır. Buna göre seçilecek<br />
yağlayıcı ve katkı ürünlerinin gerçek maliyeti,<br />
bunların satın alma fiyatı değildir. Gerçek<br />
maliyet, doğru yağlayıcılar ve katkıların<br />
kullanılmaması nedeniyle işletmenin yüklenmek<br />
zorunda kalacağı kayıpların toplamından<br />
oluşur. Bunların içinde verimlilik kaybı, bakım<br />
onarım masrafları, aşınma, eskime, arızalar<br />
nedeniyle meydana gelen çalışma saati<br />
kayıpları ve benzeri giderleri sayabiliriz. Üstün<br />
nitelikli yağlayıcılar ve katkıları kullanmanın<br />
sağlayacağı tasarruflar, bunların fiyatından<br />
çok daha fazladır. Dolayısıyla daha pahalı<br />
fakat yüksek kaliteli yağlayıcılar ve katkıları<br />
seçmekle elde edilecek kazançların toplamı,<br />
daha ucuz ama düşük kaliteli ürünlerin sebep<br />
olacağı kayıplar nedeniyle ödenecek bedellerden<br />
çok daha azdır. O nedenle işletmelerde<br />
sorumluluk üstlenen idari ve teknik yöneticiler,<br />
yağlama konusunda ürün seçimi yaparken<br />
“yağlamanın gerçek maliyeti” ilkesini<br />
gözeterek ve üstün nitelikli ürünleri tercih<br />
ederek maliyetlerde büyük ölçekli iyileştirmeler<br />
yapabilirler.<br />
Bu bağlamda “niş ürünler” olarak adlandırılan<br />
özel koşullarda veya özel işlemlerde kullanılabilecek<br />
yağlayıcılar ve katkılar giderek<br />
önem kazanmaktadır. Genel amaçlı olmayan<br />
bu ürünler, belirli bir alanda işlev görmek üzere<br />
hazırlanmakta, kullanıcıya verimlilik ve tasarruf<br />
sağlamaktadır.<br />
Son yıllarda artık “çevre koruma”da ürün<br />
maliyetlerine önemli bir kalem olarak girmesidir.<br />
Çevre koruyucu ürünler, geleneksel yağlayıcı<br />
ve katkıların sağladığı her türlü ihtiyacı<br />
karşılamanın ötesinde, bio-çözünür ve düşük<br />
toksiteli olmanın avantajlarını da içermektedir.<br />
O nedenle yağlayıcı ve katkı seçerken işimizin<br />
gereklerine en uygun ve ayni zamanda çevreye<br />
duyarlı ürünleri tercih etmek işletmeler açısından<br />
da, ülke açısından da kazançlı ve sağlıklı<br />
bir yaklaşım olacaktır. Aksine satın almada<br />
ürünün fiyatını tek belirleyici unsur olarak kabul<br />
etmek, olumsuz sonuçlar yaratabilir.<br />
Performansa, Uzmanlığa ve Doğaya<br />
Saygı<br />
Bir Kanada firması olan MARYN International,<br />
40 yıla yakın bir zamandır yüksek performanslı<br />
özel yağlayıcılar ve katkılar imal etmektedir.<br />
Araştırma ve geliştirme çalışmalarına<br />
önemli fonlar ayıran şirket, ISO 9001-2008<br />
belgesi sahibidir. Enerji, sürtünme ve aşınma<br />
kayıpları alanında ileri teknolojiler uygulayarak,<br />
dünyanın her tarafındaki müşterilerine<br />
gelişmiş ve yenilikçi ürünler sunmaktadır.<br />
MARYN ürünleri PowerUp, Triumph ve<br />
Marinus markaları altında pazarlanmaktadır.<br />
Bu ürünler, sürtünme ve aşınmayı azaltarak<br />
çalışma verimliliğini yükseltme amacını gütmektedir.<br />
Aralarında özel ortamlarda ve özel<br />
uygulamalarda kullanılan “niş” ürünler de yer<br />
almaktadır. Genel amaçlı olmayan bu yağlayıcı<br />
ve katkılar belirli bir uzmanlık alanında hizmet<br />
görmek üzere tasarlanmaktadır.<br />
MARYN International ileri teknolojili ürünlerinin<br />
aynı zamanda çevre dostu olmasına<br />
da büyük önem vermektedir. O nedenle üstün<br />
performansın yanında ürünlerin bio çözünür<br />
ve düşük toksiteli olmasına da büyük<br />
özen gösterilmektedir.<br />
MARYN International’in Türkiye Genel<br />
Distribütörü olarak BTA İç ve Dış Ticaret<br />
şirketi de dağıtımını yaptığı MARYN ürünlerinin<br />
yüksek performanslı uzmanlık ürünleri olması<br />
kadar, doğa dostu olmalarını da önemsemektedir.<br />
Bu yaklaşım BTA’nın kurumsal<br />
kültüründe de bir ilke olarak benimsenmiştir.<br />
Bu bağlamda müşterilerimize ürünlerimizi tanıtırken<br />
yağlamanın gerçek maliyetini de<br />
çeşitli yönleri ile anlatmayı görev bilmekteyiz.<br />
BTA İç ve Dış Ticaret
haber<br />
Hiç durmadan 2 milyon kilometre yol yaptı<br />
MAN Türkiye Ankara tesislerinde üretilen<br />
2008 model Fortuna seyahat otobüsü,<br />
hiç durmadan 2 milyon kilometre<br />
yol yaparak rekor kırdı. Kamil Koç firmasına<br />
ait MAN Fortuna seyahat otobüsüyle, dünyanın<br />
etrafında atılan 50 tura denk gelen kilometreyi<br />
hiç arıza yapmadan tamamlayan kaptan şoför<br />
Akın Öziş, “Aracın sesi dahi değişmedi” dedi.<br />
Türkiye geneline yayılmış satış ve<br />
satış sonrası hizmetleriyle MAN, 1<br />
<strong>Mart</strong>– 31 Mayıs <strong>2013</strong> tarihleri arasında<br />
düzenlediği ‘Bahar Kampanyası’<br />
88 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Kamil Koç firmasına ait 2008 model MAN<br />
Fortuna seyahat otobüsü, motor kapağı hiç<br />
açılmadan yaptığı kilometre ile bir rekora<br />
imza attı. 3 kaptan şoförü ile 2 milyon kilometre<br />
yol yapan MAN Fortuna, halen seferlerine<br />
devam ediyor. Ağırlıklı olarak Ankara-<br />
İstanbul arası hizmet veren aracın kaptanı<br />
Akın Öziş, “Aracımızı 2008 yılından beri 3<br />
MAN yetkili servislerinde bahar coşkusu<br />
ile orijinal yedek parçalarda yüzde 25’e<br />
varan indirimler ve avantajlı teklifler sunuyor.<br />
MAN Satış Sonrası Hizmetler Yedek Par-<br />
şoför arkadaşla birlikte kullanıyoruz. Neredeyse<br />
hiç stop etmeyen aracımız günde ortalama<br />
1.300 kilometre yol yapıyor. Aracın<br />
aynı kişiler tarafından kullanılması, bakımlarının<br />
zamanında yapılması ve orijinal malzeme<br />
kullanılması bu rekoru getirdi” dedi.<br />
MAN kalitesiyle üretilen araçların verimli<br />
kullanılmasıyla çok uzun süre gidebileceğini<br />
belirten MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret<br />
A.Ş. Pazarlama ve Kurumsal İletişim<br />
Müdürü Yakup Sarıcan, “Kamil Koç firmasının<br />
filosunda bulunan araçların yüzde<br />
75’ini MAN oluşturuyor. 25 yıllık deneyime<br />
sahip olan şoför arkadaşlarımız, düzenli<br />
servis bakımı yaptırdıkları aracımızla motor<br />
kapağını hiç açtırmadan 2 milyon kilometre<br />
yol yaptılar. Bu bir rekor. Çünkü bu<br />
rakam dünyanın etrafında atılan 50 tura<br />
denk geliyor. Ayrıca verimli kullanarak yüzde<br />
32’de yakut tasarrufu sağladılar. Kendilerini<br />
tebrik ediyorum” dedi.<br />
ça Müdürlüğü tarafından düzenlenen<br />
ve yetkili servislerde geçerli olan ‘Bahar<br />
Kampanyası’ otobüsten kamyona MAN<br />
ve NEOPLAN marka tüm araçları kapsıyor.<br />
Orijinal yedek parça ve servis hizmetlerini<br />
koşulsuz müşteri memnuniyeti<br />
anlayışı ile sunan MAN’ın, 7 gün 24<br />
saat orijinal yedek parça hizmeti bulunuyor.<br />
Ayrıca MAN yetkili servislerinde<br />
değiştirilen orijinal MAN yedek parçaları,<br />
kullanımdan kaynaklanan yenilemeler<br />
hariç, kilometre sınırlaması olmaksızın,<br />
1 yıl boyunca MAN garantisi kapsamında<br />
bulunuyor.<br />
MAN, bakımda kullanılan filtreler ve motor<br />
parçalarını kapsayan bu özel bahar<br />
kampanyasından faydalanmak isteyen<br />
tüm araç sahiplerini yetkili servislerine<br />
davet ediyor.
haber<br />
Nitelikli Üstyapıcılar ile Buluştu<br />
Mitsubishi Fuso Canter nitelikli<br />
üstyapı firma yetkilileri ile buluştu.<br />
Sağladığı birçok avantajla<br />
rakiplerinden ayrılarak öne çıkan<br />
ve segmentinin en fazla kazandıran aracı<br />
olma iddiasını taşıyan Mitsubishi Fuso<br />
Canter, nitelikli üstyapı firma yetkilileri ile<br />
bir araya geldi.<br />
Michelin ağır vasıta lastikleri, kaplanabilirlik<br />
özelliğiyle ulaştırma<br />
ve taşıma maliyetlerini düşürüyor.<br />
Şantiye ve yol içi/yol dışı<br />
karma kullanım için tasarlanan<br />
Michelin Recamic XDY4, farklı<br />
desen yapısı sayesinde tek<br />
bir lastikle bütün ihtiyaçları<br />
karşılıyor.<br />
Michelin, daha fazla<br />
enerji tasarrufu ve<br />
daha az hammadde<br />
kullanımının yanı sıra<br />
karayolu taşımacılık faaliyetlerinde<br />
kârlılığı<br />
artırmak amacıyla geliştirdiği<br />
lastiklerinde<br />
her şartta en iyi verimi<br />
sağlamayı hedefliyor.<br />
Michelin, güçlü karkas<br />
yapısı sayesinde kaplanabilirlik<br />
özelliğini de bir<br />
arada sunuyor. Böylece yakıt<br />
tasarrufundan sonra yedek<br />
parça maliyetlerinde de<br />
düşüş sağlıyor.<br />
90 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Çeksan Makina, Efe Endüstri, Erdemli<br />
Makina, Gencer Kasa, Güneri Makina,<br />
Hidromak, Karba Otomotiv, Kocaoğlu<br />
Hidrolik, Paksan, Paktaş Platform ve<br />
Volkan İtfaiye firmalarının katıldığı toplantıda<br />
nitelikli üstyapı firmalarının ihtiyaçları<br />
konuşuldu. Hafif kamyon sınıfında<br />
dünyada bir ilk olan Duonic şanzımanın<br />
müşterilere olan faydası anlatılırken<br />
firma yetkilileri duonic şanzımanlı yeni<br />
Mitsubishi Fuso Canter’i test etme imkanı<br />
da buldu.<br />
Sınıfının en düşük yakıt tüketimine sahip<br />
aracı olmayı başaran Mitsubishi Fuso<br />
Canter yeni Euro 5 motoru ile daha da<br />
az yakıyor. Her zaman öncü olan Mitsubishi<br />
Fuso Canter hafif kamyon sınıfında<br />
dünyada bir ilk olan Duonic çift kavramalı<br />
otomatik şanzımanı sunuyor. Duonic<br />
şanzımanlı Yeni Canter; üstün performans,<br />
konfor ve kesintisiz hızlanma<br />
Karma kullanıma uygun:<br />
Michelin Recamic XDY4<br />
Michelin’in sektörün ihtiyaçları doğrultusunda<br />
sürekli hareketliliği ve verimliliği<br />
artırma çabasıyla ürettiği<br />
Michelin Recamic<br />
XDY4 ağır vasıta lastikleri,<br />
bir önceki<br />
nesline göre daha<br />
uzun kullanım<br />
ömrü sunan ve<br />
farklı sırt deseni<br />
sayesinde yol içi/<br />
yol dışı ve şantiye<br />
kullanımını aynı<br />
anda sunuyor.<br />
<strong>Mart</strong> ayından itibaren<br />
pazara<br />
sunulacak olan<br />
XDY4, yol içi/yol<br />
dışı karma kullanım<br />
amaçlanarak<br />
dizayn edilen sırt<br />
deseniyle şantiye<br />
ve inşaat sektöründe<br />
hafriyat ve damperli<br />
kamyon kullanıcılarının<br />
ihtiyaçlarını karşılıyor.<br />
avantajlarının yanı sıra yakıt ekonomisi<br />
de sağlıyor. Duonic şanzıman sayesinde<br />
Yeni Canter yokuşlarda yüklüyken bile<br />
geri kaydırmıyor, sadece frenden ayak<br />
çekilerek gaza basmadan hassas yanaşma<br />
yapılabiliyor, eco mode seçeneği sayesinde<br />
daha düşük yakıt tüketimi sağlıyor.<br />
Duonic şanzıman eco mode seçeneğinde<br />
normal trafikte yüzde 2, sıkışık trafikte<br />
ek yüzde 8 oranında yakıt tasarrufu sağlıyor.<br />
Ayrıca Duonic şanzıman çift kavrama<br />
özelliği sayesinde vites geçişlerinde yaşanan<br />
sarsıntı ve tork kesintisini minimuma<br />
indirerek sürüş performansı ve konforunu<br />
artırıyor. Islak tip çift kavraması sayesinde<br />
Duonic şanzıman bakım gerektirmiyor,<br />
bu da kullanıcısına hem zamandan<br />
hem de bakımdan kazandırıyor. Yeni<br />
Mitsubishi Fuso Canter, 40.000 kilometrede<br />
bir bakıma girerek işletme maliyetlerini<br />
de büyük oranda düşürüyor.<br />
Yeni Michelin Recamic XDY4’ün kaplama<br />
sırt deseni, Michelin X Works XDY<br />
deseninden geliştirildi. Bir önceki nesil<br />
XDY3 kaplama sırt desenine kıyasla özel<br />
açılı geometrik kanal yapısıyla yüzde 30<br />
daha az taş toplayan XDY4, bu özelliğiyle<br />
lastik diplerinde meydana gelebilecek<br />
hasarları azaltıp, toplam ömrü artırıyor.<br />
Özel tasarlanan omuz blokları sayesinde<br />
XDY4, zorlu çalışma koşullarında<br />
yırtılma ve açılmalara karşı korumak<br />
için dış blok kenarlarına eğim verilerek<br />
üretiliyor. Kullanım ömrünün artırılması<br />
ve aşınmaların azaltılması için geliştirilen<br />
kauçuk karışımı, aynı anda yırtılma<br />
ve parçalanmalara karşı da daha dayanıklı<br />
hale getirildi. “V” tipi tasarlanan<br />
sırt deseniyle su ve çamur tahliyesi artırılıp,<br />
bu sayede her türlü yol koşulunda<br />
tutuş ve çekiş gücü artırıldı.<br />
Recamic lastik sırt kaplama ürünleri Michelin<br />
lastikleri teknolojisiyle üretilip orijinal<br />
Michelin sırt desenlerinden geliştiriliyor.
haber<br />
Araç Kiralama Sektörü Vites Büyütüyor<br />
Son yıllarda firmalara tanıdığı birçok<br />
avantaj ile ön plana çıkan oto kiralama<br />
şirketleri; vergi, kasko ve araç bakımıyla<br />
uğraşmak istemeyenlerin tercihi oluyor. Operasyonel<br />
filo kiralama sektörü 5 milyar lira büyüklüğe<br />
ulaşırken <strong>2013</strong> yılında 20.000.000 TL<br />
ciro öngören, bunun karşılığında yüzde 15-<br />
17 bandında öz kaynak karlılığı<br />
hedefleyen Lider Filo isminden<br />
aldığı güçle operasyonel<br />
araç kiralamada sektörün zirvesini<br />
hedefliyor.<br />
Merkez ofisi İstanbul’da bulunan<br />
Lider Filo; yine İstanbul<br />
Güneşli, Ankara ve İzmir’deki<br />
ofislerinin yanı sıra 15 tedarikçi<br />
bayisi ile Bodrum, Marmaris,<br />
Dalaman, Antalya, Bursa,<br />
Adana, Gaziantep, Urfa, Malatya,<br />
Kayseri, Nevşehir, Diyarbakır,<br />
Erzurum, Trabzon ve<br />
Samsun illerinde de profesyonel<br />
ve kesintisiz hizmet sunuyor.<br />
Lider Filo’nun portföyünde<br />
Mercedes, BMW, Audi,<br />
Volkswagen, Toyota, Ford, Renault,<br />
Fiat ve Hyundai marka araçlar olmak<br />
üzere tam 1.650 araç bulunuyor. Güçlü finansal<br />
yapısı, kurumsal yönetim anlayışı, müşteri<br />
odaklı çözüm ilkesi ve 7/24 çağrı merkezi<br />
hizmeti ile 3 yıllık süre içinde 5.000 adet araca<br />
ulaşmayı ve sektörün zirvesindeki şirketler<br />
Toplam Maliyeti Azaltacak<br />
Dünyaca ünlü İtalyan ataçman markası<br />
MB Bucket, Türkiye distribütörlüğü<br />
için ASC Türk ile anlaştı. ASC Türk tecrübesi<br />
ve kalitesiyle Türkiye inşaat, yıkım ve<br />
madencilik sektörlerinin hizmetine sunulacak<br />
olan MB Bucket, teknolojisiyle rakiplerinin arasından<br />
sıyrılıyor.<br />
ASC Türk; Volvo İş Makinaları ve Sandvik Mobil<br />
Kırma ve Eleme Üniteleri, Chicago Pneumatic<br />
hidrolik kırıcılarından sonra şimdi de alanında<br />
dünya lideri olan İtalyan orijinli MB Bucket<br />
ürünlerini Türkiye pazarına sunuyor. Benzerlerinin<br />
aksine sadece Kırıcılı Kova ve Elek üzerinde<br />
uzmanlaşan MB Bucket, yıkım geri dönüşüm<br />
sektörlerine getirdiği kolaylıklar ve teknolojisi<br />
sayesinde bu ürün gamında dünyadaki<br />
en iyi firma olarak anılıyor.<br />
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan ASC Türk<br />
Gelişmiş Ürünler Müdürü Serhan Özkan, MB<br />
Bucket ürünlerinin Türkiye pazarı ve özellikle<br />
de kentsel dönüşüm projeleri için ihtiyaçları<br />
tam olarak karşılayacağından emin olduklarını<br />
ifade ederek “Türkiye’de daha çok sabit kırıcılar<br />
tercih ediliyor ve genellikle kiralanıyor. Böyle<br />
olunca kırılacak malzeme önce sabit kırıcıya<br />
nakliye edilmek zorunda kalıyor. Sabit kırıcıda<br />
hem giriş hem de çıkış tarafında iki adet makinaya<br />
ihtiyaç duyuluyor. Malzemeler kırıldıktan<br />
sonra ise bu malzemelerin tekrar kullanılacağı<br />
yere nakledilmesi gerekiyor. Oysa kırıcılı<br />
kova ve elek ataçmanları alındığında nakliye<br />
ve makina kiralama maliyetleri ortadan kalkıyor.<br />
Sadece bir adet iş makinası ile malzemeler<br />
yerinde direk nakliye edilecek kamyonun içinde<br />
veya istenilen alanda istenilen büyüklükte<br />
kırılarak sevk edilmeye hazır hale getirilebiliyor.<br />
Böylece nakliye ve makina maliyeti de teke iniyor”<br />
diye konuştu.<br />
MB Bucket ürünlerini kullanmanın işletmeler<br />
için toplam maliyeti büyük ölçüde azalttığını<br />
belirten Özkan MB Bucket ataçmanlarının<br />
tüm iş makinalarına uyarlanabildiğine de dikkat<br />
çekti.<br />
ASC Türk distribütörlüğünde satışa sunulan<br />
MB Bucket için demo çalışmalarına da başlan-<br />
arasında yer almayı hedefliyor. Her sektörden<br />
müşteriye sahip olan firmanın ana hedef kitlesini<br />
KOBİ’ler, küçük ya da orta ölçekli firmalar<br />
oluşturuyor.<br />
Lider Filo Genel Müdürü Bülent Coşkunarda,<br />
“Sektörümüz henüz çok genç, dolayısıyla birçok<br />
firma sektörden pay almak istiyor. İşimiz<br />
iyi bir finans yönetimi ve profesyonel operasyon<br />
anlayışı gerektirir. Yaptığınız başka bir işin<br />
yanına sığdırabileceğiniz bir departman değildir.<br />
Bu yönetimi uygun bir şekilde yerine getiremeyen<br />
ve ne yazık ki müşterileri kiralama<br />
sektöründen soğutan çok firma oldu. Güçlüler<br />
kaldı ve sektörde standartlar yükselmeye<br />
başladı. Sektörde hem uzun dönem hem de<br />
günlük kiralama yapan şirketler ile birlikte 250<br />
bin adet civarında araç olduğu tahmin ediliyor.<br />
Biz sektörde yabancı ortaklı firmaların yanında<br />
yüzde 100 yerli sermayeli bir şirket olarak sektörün<br />
zirvesinde yer almak istiyoruz. Uzun dönem<br />
araç kiralaması yaptığımız fiili 350 adet<br />
müşterimiz var. 2012 yılında 900 araç kiraya<br />
verdik ve 1.650 adet araç kapasitesine ulaştık,<br />
<strong>2013</strong> yılında toplam araç kapasitemizi 2.500’e<br />
çıkartacağız” diyor.<br />
dı. Bu çalışmalardan ilki Varyap Metropol - İstanbul<br />
şantiyesinde gerçekleştirildi. Kırıcılı kova<br />
ve elek ataçmanlarının kullanıldığı demo ziyaretçiler<br />
tarafından dikkatle izlenirken, şantiyedeki<br />
ufalama ihtiyaçları için en modern ve yenilikçi<br />
çözüm olan MB Bucket ürünleri performansları<br />
ile göz doldurdu.<br />
ASC Türk Gelişmiş Ürünler Müdürü Serhan<br />
Özkan, kırıcılı kovanın özellikle şehir içindeki<br />
yıkım alanlarında kullanılmaya çok elverişli<br />
olduğunun altını çizerek; “Kırıcılı kova, kırılacak<br />
malzemenin çok küçük bir alanda ekstra<br />
bir makinaya ihtiyaç duymadan 20 cm’den<br />
1,5 cm’e kadar istenen ebatlarda kırımını yapabilmektedir.<br />
Hatta içinde metal olan bina<br />
kolonu gibi malzemeleri istenen boyutlarda<br />
kırarak, içindeki metali de kolay bir şekilde<br />
ayırabilmektedir.” dedi. MB Bucket’ın diğer<br />
ürünü olan eleğin ise 80 mm’lik çaptan 20<br />
mm’lik çapa kadar istenilen ebatlarda eleme<br />
yapabildiği bilgisini veren Özkan sözlerini şöyle<br />
sürdürdü; “Değiştirilebilir elek çıkış ebatları<br />
ve yüksek üretim kapasitesi sayesinde peyzajdan<br />
taş ocaklarına kadar geniş bir kullanım<br />
alanı olan MB Bucket elek alanında lider<br />
bir markadır.”
haber<br />
BLMYO VE KOSGEB Eğitim Ortaklığı Kurdu<br />
Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu,<br />
öğrencilerin kendi fikirlerine<br />
yönelik iş planlarını hazırlayabilmelerini<br />
sağlayacak bilgi ve becerileri<br />
kazanmalarını sağlamak üzere KOSGEB<br />
(Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme<br />
ve Destekleme İdaresi Başkanlığı)<br />
94 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
ile eğitime yönelik bir iş birliği gerçekleştirdi.<br />
Bu işbirliği çerçevesinde Beykoz Lojistik Meslek<br />
Yüksekokulu’nda iki dönemde toplam 56<br />
saat verilen Girişimcilik ve Uygulamalı Girişimcilik<br />
dersleri artık KOSGEB Girişimcilik Destek<br />
Programı kapsamında Uygulamalı Girişimcilik<br />
Eğitimi olarak kabul ediliyor. KOSGEB, 30.000<br />
TL hibe ve 70.000 TL geri ödemeli Yeni Girişimci<br />
Destek Programı’na başvurabilmek için<br />
girişimci adaylarının bu eğitimleri almasını şart<br />
koşmaktadır. Eğitimlerinin 3. ve 4. Yarıyıllarında<br />
bu dersleri seçerek her ikisini de başarıyla<br />
tamamlayan öğrencilerimiz sertifika almaya ve<br />
girişimci destek programına başvurmaya hak<br />
kazanmaktadır.<br />
KOSGEB, Uygulamalı Girişimcilik<br />
Eğitimi’ne, girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak<br />
ve girişimcileri iş planı kavramı<br />
ile tanıştırarak başarılı işletmelerin kurulmasını<br />
sağlamak amacı nedeniyle büyük<br />
önem veriyor. Bu eğitimler sonunda<br />
girişimci adayları kendi iş fikirlerine<br />
yönelik iş planlarını hazırlayabilecek bilgi<br />
ve deneyimi kazanıyorlar.<br />
Girişimci Destek Programı kapsamındaki<br />
bu dersleri, Beykoz Lojistik Meslek<br />
Yüksekokulu, İşletme Yönetimi Program<br />
Başkanı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı,<br />
Aile Eğitim Programı formatörü Dr.<br />
Reha Uluhan ve Dr. Burcu Güven tarafından<br />
yürütülmektedir.<br />
Çevreci ticari araç “Piaggio Porter<br />
Electric Power”lar Türkiye’de<br />
Avrupa’nın hafif ticari araç sınıfının<br />
önde gelen markalarından<br />
biri olan İtalyan Piaggio Ticari<br />
Araçlar Türkiye’de satışa sunuldu.<br />
Türkiye Genel Distribütörü Aytok Şirketler<br />
Grubu tarafından ithalatına başlanan<br />
ve Porter ve Porter Maxx gibi iki farklı<br />
kasa ve elektrikli motor seçeneği bulunan<br />
araçların, İtalya’dan Türkiye’ye nak-<br />
liyesi GEFCO Türkiye tarafından yapıldı.<br />
Sınıfının en ekonomik ve çevreci araçlarından<br />
olan Piaggio Ticari Araçların,<br />
İtalya – Türkiye nakliyesi, aracın çevreci<br />
özelliklerine uygun olarak, gemi ile gerçekleştirildi.<br />
Nakliye işlemini yürüten GEFCO Logistics,<br />
çevre sorunlarını dikkate almak,<br />
çevre sorumluluğunun artmasına katkı<br />
sağlamak ve çevreyle dost teknolojilerin<br />
yayılmasını ve kalkınmasını desteklemek<br />
amacıyla “CO2 Emisyonunu Azaltmaya<br />
Yönelik Gönüllülük Tüzüğünü” benimsiyor<br />
ve faaliyet gösterdiği ülkelerdeki genel<br />
duruma göre Yeşil Lojistiğe yönelik<br />
özel çözümler üretiyor.<br />
Türkiye’ye ulaşan araçların, gümrük işlemleri<br />
de GEFCO’nun Gümrük Müşavirliği<br />
tarafından düzenleniyor. Eylül<br />
2012’de kurulan GEFCO Gümrük Müşavirliği<br />
Ltd. Şti. ile hizmet zincirindeki<br />
son halkayı da tamamlayan GEFCO Türkiye;<br />
müşterilerine 360 derece entegre<br />
hizmet sağlıyor.<br />
Müşterilerinin beklentilerini ve tüm süreçleri<br />
kendi bünyesinde gerçekleştiren<br />
GEFCO, sınıflarının ilk tam elektrikli hafif<br />
ticari aracı olmaları ile dikkat çeken<br />
Piaggio Ticari Araçların depolama işlemlerini<br />
de üstlendi.
haber<br />
TIRSAN, Has Otomotiv<br />
İzmir ile bayi ağını genişletti<br />
TIRSAN Treyler AŞ, Has Otomotiv Ticaret AŞ İzmir ile yapmış olduğu bayilik anlaşması ile satış<br />
ve satış sonrası hizmetleri ile Ege Bölgesi’nde müşterilerine hizmet kanallarını arttırıyor.<br />
Ticari Ağır vasıta konusunda sektörün<br />
önemli kuruluşlarından Has Otomotiv<br />
Ticaret AŞ’nin Işıkkent ve Susurluk<br />
Şubeleri, sektörün lider kuruluşu TIRSAN’ın<br />
yeni bayisi oldu. Bu vesile ile Has Otomotiv<br />
Ticaret A.Ş Işıkkent Şubesinde verilen<br />
davette Ege Bölgesi’nde faaliyet gösteren<br />
önemli nakliye firmaları ile firma yetkilileri<br />
bir araya geldi.<br />
Artık Ege Bölgesi’nde taşımacılıkta müşterilere<br />
geniş kapsamlı hizmet ve değişen ihtiyaçlara<br />
daha hızlı cevap verilecek.<br />
Tırsan Treyler Sanayi Ticaret A.Ş. yönetim<br />
kurulu başkanı Çetin Nuhoğlu bu bayilik<br />
anlaşmasının önemine vurgu yaparak, Ege<br />
96 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Bölgesi’ndeki nakliyecilerin bundan büyük<br />
bir avantaj sağlayacaklarının altını çizdi ve<br />
şunları söyledi:<br />
“Sektörde şüphesiz kaliteli hizmet ve müşteri<br />
memnuniyeti çok önemli. Avrupa’da<br />
yıllardır çekici ve treyler beraber satılıyor.<br />
Müşteri servis hizmetini tek yerden alıyor.<br />
Servis hizmetinde sürede verimsizlik yaşamadan,<br />
finansal olarak tek noktadan hizmet<br />
alarak oturmuş bir sisteme dahil oluyor.<br />
Bu memnuniyeti müşterimize daha<br />
iyi sunmak için yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz<br />
işbirliklerimizden sonraki hedefimiz<br />
Has Otomotiv Ticaret A.Ş ile bir işbirliği<br />
başlatmaktı. Bugün TIRSAN kalitesini Has<br />
Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin Işıkkent Şubesi<br />
ile birleştirmek adına imza atacağız.”<br />
Üretici firma ile bayi arasında müşteri memnuniyetini<br />
sağlayacak bir uyumun olması gerektiğini<br />
vurgulayan Nuhoğlu: “Müşterilerin<br />
TIRSAN adına ve kalitesine duyduğu güveni<br />
Has Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin satış deneyimleri<br />
ile birleştiriyor olmamızın amacı müşterilere<br />
kusursuz hizmet sunabilmektir. Biz Has Otomotiv<br />
Ticaret A.Ş.’nin Işıkkent Şubesi’nin bayi<br />
ağımıza katılmasında büyük bir mutluluk duymaktayız.<br />
Bu anlaşmanın herkese hayırlı olmasını<br />
diliyorum ” dedi.<br />
Faaliyetlerine 2006 yılında İzmir’de başlayan<br />
Has Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin Işıkkent<br />
Şubesi, 2008 yılında, otomobil satışı<br />
ve tüm araçlar için kullanılmış araç ticareti<br />
faaliyetini hizmet yelpazesine eklemiştir.<br />
Has Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Mustafa Dinçer ise açılış töreninde<br />
yaptığı konuşmada “Nakliye ve taşımacılık<br />
dünyanın her noktasında önemli bir ihtiyaçtır.<br />
Sizler bu alanda faaliyet gösteren işletme sahipleri,<br />
çözüm ortaklarımızsınız. Treyler ile yaptığınız<br />
her çeşit taşımayı karşılayan sektörün lideri<br />
bir markayı ve bu markanın servis hizmetini<br />
sizlere sunacak olmamızdan dolayı mutluyuz.<br />
Sektördeki rakip firmalardan teklifler alsak<br />
da biz TIRSAN’ı tercih ettik. Has Otomotiv,<br />
İzmir ilinde ve komşu illerde yapılan her türlü<br />
nakliye ve taşıma işinde ihtiyaç duyulabilecek<br />
Türk mühendisliği ve yoğun araştırma geliştirme<br />
çalışmaları ile bugün kurumsal sanayi imalatı<br />
örneği olan TIRSAN ve Kässbohrer ürünlerini<br />
müşterilerimize sunacağız” dedi.<br />
Has Otomotiv Işıkkent, Tırsan ve Kässbohrer<br />
satışında hızlı bir başlangıç yaptı ve anlaşmanın<br />
imzalanmasının devamında gerçekleşen<br />
satışların teslimat törenleri yapıldı.
Lojistik<br />
Kargonuzu Facebook’tan takip edin<br />
Kargo sektörünün yenilikçi markası<br />
Aras Kargo, Türkiye’de ilk olma<br />
özelliği taşıyan “Facebook’ta Kargom<br />
Nerede?” uygulamasını başlattı. Aras<br />
Bu yıl 4. kez düzenlenen ve gerek<br />
organizasyonu gerekse tarafsız ve<br />
üst düzey jürisi ile sektörde önemli<br />
bir yer edinen Lojistik Ödülleri, iki yıldır<br />
büyüme oranlarının önemli bir paya<br />
sahip olduğu hesaplama sistemi ile küçük<br />
ve orta ölçekli işletmelerin de hak<br />
ettikleri şekilde ödüllendirilmelerine olanak<br />
sağlıyor.<br />
T.C. Ulaştırma Bakanlığı’ndan aldığı faaliyet<br />
belgesi altında hizmet üreten taşımacılık,<br />
lojistik, kargo, kurye ve depolama<br />
şirketlerini kapsayan ATLAS Lojistik<br />
Ödülleri 12 ayrı kategoride dağıtılıyor.<br />
Yarışmanın diğer kesimlerini oda, dernek,<br />
birlik üyeliklerine göre başvuru ya-<br />
98 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Kargo’nun Facebook sayfasını beğenen<br />
herkes, bir tıkla kargosunun nerede olduğunu<br />
görebiliyor, öneri ve taleplerini Aras<br />
Kargo’ya iletebiliyor.<br />
Kargo sektörünün hizmetleriyle fark yaratan<br />
markası Aras Kargo, sektöründe bir ilke<br />
daha imza attı ve dünyanın en yaygın sosyal<br />
paylaşım sitelerinden Facebook’ta Kargom<br />
Nerede? uygulamasını başlattı.<br />
Kargom Nerede? uygulamasını, Aras<br />
Kargo’nun Facebook sayfasını beğenen<br />
herkes kullanabiliyor. Gönderici adı soyadı<br />
veya kargo takip numarasını ilgili alana girenler,<br />
kargolarının yerini bir tıkla öğrenebiliyor.<br />
Kullanıcılar ayrıca Aras Kargo’ya önerilerini<br />
ve taleplerini iletebiliyor.<br />
Atlas, Lojistiğin ‘En’lerini Arıyor<br />
pan taşımacılık ve lojistik şirketleri oluşturuyor.<br />
Lojistik Ödülleri başvuru esası-<br />
Aras Holding olarak inovatif yatırımlara<br />
büyük önem verdiklerini belirten Aras<br />
Kargo Genel Müdürü Salim Güneş “İstatistiklere<br />
baktığımızda, Türkiye’nin en<br />
çok Facebook kullanan ülkelerden biri<br />
olduğunu görüyoruz. Teknoloji ve internetin<br />
geldiği bu noktada biz de tüketici<br />
taleplerine paralel olarak, sosyal medya<br />
ve mobil uygulamalara büyük ağırlık<br />
veriyoruz. Tüketiciler hizmetlerimize kolaylıkla<br />
ulaşabiliyor. Bu anlayışla hayata<br />
geçirdiğimiz yeni Facebook uygulamamız<br />
Kargom Nerede? ülkemizde bir ilk<br />
olma özelliğini taşıyor. Kargosunun ne<br />
zaman ulaşacağını öğrenmek isteyenler,<br />
Facebook’tan tek tıkla bilgi sahibi olabilecek”<br />
dedi.<br />
na göre; sektörel dernekler ve yayınların<br />
temsilcilerinden oluşan bir jüri tarafından<br />
belirleniyor. Ayrıca lojistik alanında<br />
veya lojistiğe destek verecek şekilde<br />
geliştirilmiş ürünler ve gerçekleştirilmiş<br />
projeler, jüri tarafından değerlendirilerek,<br />
ödüle layık bulunanlar Jüri Özel<br />
Ödülü almaya hak kazanıyorlar.<br />
Bu yıl, ‘yılın lojistik yöneticileri’, ‘lojistik<br />
tedarikçileri’, ‘depo yöneticileri’ ve ‘yılın<br />
şoförü’nü içerecek şekilde kapsamı genişletilen<br />
lojistik ATLAS’ları, iki kademeli<br />
bir sistem ile sahiplerini bulacak. www.<br />
lojistikodulleri.com sitesinden üzerinden<br />
gerçekleştirilecek yarışma <strong>Mart</strong> ayında<br />
start alacak.<br />
Yarışmada birinci kademe aday belirleme,<br />
ikinci kademe ise belirlenen adayların<br />
oylanmasını içerecek.
Lojistik<br />
Yeni Acente Anlaşmasıyla 25 Ülkeye<br />
Daha Ulaşacak<br />
Pegasus Kargo’nun 25 ülkeden sorumlu<br />
kargo genel satış acentesi AviaCargo<br />
GMBH oldu.<br />
Pegasus Kargo, ‘Zamanında ve kaliteli hizmet’<br />
felsefesiyle her geçen gün artan hiz-<br />
Limak tarafından 36 yıl süreyle TCDD’den<br />
işletme hakkı devralınan Limakport İskenderun<br />
Limanı, hem Türkiye hem de<br />
bölge ticareti için önemli çalışmalara imza atmaya<br />
devam ediyor.<br />
Yeni yatırımlarıyla konteyner elleçlemeye hazır<br />
hale gelen Liman, ilk konteyner gemisini karşıladı.<br />
Maersk Denizcilik’e ait E.R. Santiago isimli<br />
konteyner gemisi İskenderun Limanı’na dün<br />
yanaştı. Konteyner operasyonlarının Limanda<br />
başlamasıyla birlikte sanayi kuruluşları daha<br />
hızlı ve düşük maliyetlerle ithalat ve ihracat yapabilecek.<br />
İskenderun Limanı’nın işletme hakkını alan Li-<br />
100 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
met noktaları ile büyümeye devam ediyor.<br />
<strong>2013</strong> yılıyla birlikte Ortadoğu, Afrika ve<br />
Hindistan bölgelerindeki varlığını pekiştiren<br />
Pegasus Kargo, 15 Şubat <strong>2013</strong>’den itibaren<br />
Fransa, İsviçre, İspanya, İskandinav<br />
mak, konteyner operasyonlarını başlattı. Dünyanın<br />
en büyük konteyner hatlarından Maersk<br />
Denizcilik’e ait E.R. Santiago isimli konteyner<br />
gemisi Limakport İskenderun’a yanaştı. Böylece<br />
bölgedeki kuruluşların ticaret hızını artıracak<br />
konteyner operasyonunun ilk adımı atılmış<br />
oldu.<br />
Limak’ın yeni yatırımlarıyla Limakport İskenderun,<br />
şu an 550 metre uzunluğundaki rıhtımı,<br />
15.5 metre su derinliği, 200 bin metrekarelik<br />
istifleme sahası, kara ve demiryolu<br />
bağlantısına sahip (intermodal) kapalı<br />
ambarları ve modern ekipmanları ile konteyner<br />
elleçlemeye hazır hale geldi. Hali ha-<br />
Ülkeleri, Balkanlar ve Baltık Ülkeleri de dahil<br />
olmak üzere 25 ülkeden sorumlu Avia-<br />
Cargo GMBH’ı kargo genel satış acentesi<br />
olarak atadı.<br />
‘Daha uygun fiyata kaliteli hizmet’ felsefesi<br />
ile hizmet veren Pegasus Kargo Direktörü<br />
Aydın Alpa konu ile ilgili olarak; “Avia-<br />
Cargo GMBH ile gerçekleştirdiğimiz bu iş<br />
birliğini sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.<br />
Bu iş birliği ile AviaCargo’nun sorumlu<br />
olduğu bölgede varlığımızın daha da<br />
güçleneceğine inanıyoruz. Bölgenin yüksek<br />
potansiyelinden dolayı büyük heyecan içindeyiz.<br />
Havacılık sektöründe 44 yıllık tecrübeye<br />
sahip AviaCargo’nun Genel Müdürü<br />
Klaus Lederer ve ekibinin Pegasus Kargo<br />
için çok farklı fırsatlar yaratacağına inanıyoruz”<br />
dedi.<br />
İlk Konteyner Gemisi İskenderun<br />
Limanı’na Yanaştı<br />
zırda 3 adet mobil vinç ile konteyner hizmeti<br />
verilmeye başlanan limanda <strong>2013</strong> yılı sonunda<br />
hizmete açılacak 370 mt uzunluğundaki<br />
ikinci konteyner rıhtımı inşaatı da hızla<br />
devam ediyor. Ayrıca, konteyner elleçlemesi<br />
için sipariş edilen STS ve RTG vinçler Temmuz<br />
ayında işletmeye alınacak. İlk etap yatırımın<br />
tamamlanmasıyla birlikte, <strong>2013</strong> yılı sonunda<br />
Liman’ın kapasitesi yıllık 1.3 milyon<br />
TEU’ya ulaşacak.<br />
Doğu Akdeniz’in en önemli limanlarından<br />
biri olan Limakport İskenderun, her<br />
geçen gün transit ticaretteki önemini<br />
daha da artırıyor. Konteyner operasyonlarının<br />
başlaması ile Çin, ABD, Hindistan,<br />
Yunanistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerden<br />
gelecek olan hammaddeler, özellikle<br />
Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana,<br />
Hatay, Şanlıurfa, Malatya ve Adıyaman<br />
gibi limanın çevresindeki illerde yer alan<br />
fabrikalara daha hızlı ve düşük lojistik<br />
maliyetlerle ulaştırılabilecek. Liman ayrıca<br />
maden ve mermer ihracatı için de<br />
katma değer sağlayacak. Başta Kuzey<br />
Irak olmak üzere lokasyonun sağladığı<br />
avantaj ile transit ticaretin artışına da<br />
büyük katkıda bulunacak.
Lojistik<br />
DHL Express Türkiye’de Bayrak Değişimi<br />
Dünyanın lider uluslararası hızlı<br />
hava taşımacılık şirketi DHL Express,<br />
Türkiye’de 14 yıldır Michel<br />
Akavi’nin liderliğinde sürdürdüğü başarılı<br />
faaliyetlerine Markus Reckling ile devam<br />
edecek. Michel Akavi, DHL çatısı altında<br />
görevine, Haziran 2012’de üstlendiği,<br />
DHL Express Fransa CEO’su olarak devam<br />
edecek.<br />
Türkiye’de DHL Express’in liderliğini 14 yıl<br />
Türkiye’nin global ticaret atılımları bu ticaretin<br />
akışını sağlayan lojistik firmalarının<br />
daha kurumsal yapılar haline gelmesini<br />
gerekli kılıyor. Sektörün en dinamik firma-<br />
102 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
önce devralan, yaratıcılığı ve yenilikçi yönetim<br />
tarzıyla DHL Express Türkiye’ye ulusal ve<br />
uluslararası arenada başarılar kazandıran Michel<br />
Akavi bayrağı, Grubun Kurumsal Gelişmeden<br />
Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevini DP<br />
DHL CEO’su Frank Appel’e bağlı olarak yürüten<br />
Markus Reckling’e devrediyor. Görev dönemi<br />
süresince, Türkiye’nin yanısıra, Ortadoğu<br />
ve Kuzey Afrika Bölge Direktörlüğü gibi farklı<br />
sorumlulukları da yürüten ve DHL Express Türkiye<br />
cirosunu 13 kat artıran Michel Akavi DHL<br />
larından Batu Lojistik, aldığı kurumsal koçluk<br />
hizmetiyle personeline yatırım yaparak sektördeki<br />
bu genişlemeyi kontrollü büyümeye çeviriyor.<br />
Express Fransa CEO’su olarak görevine devam<br />
edecek.<br />
Profesyonel çalışma hayatına, Otto Versand<br />
Grup ve Tengelmann Grup gibi<br />
Almanya’nın önde gelen perakende grubu<br />
firmalarında başlayan Markus Reckling,<br />
2000 yılında katıldığı Deutsche Post<br />
DHL’de, üst düzey yönetim seviyelerinde<br />
pek çok farklı sorumluluk aldı.<br />
2008 yılından bu yana DP DHL Kurumsal<br />
Gelişmeden Sorumlu Başkan Yardımcılığı<br />
görevini sürdüren Markus Reckling; global<br />
kurumsal strateji projeleri, stratejik planlama,<br />
birleşme ve satın almalar, kurumsal organizasyon<br />
ve pazar araştırmaları faaliyetlerinden<br />
sorumlu olarak görev yaptı. Ana<br />
sorumluluk alanları arasında, BRIC-M gibi<br />
gelişmekte olan pazarların büyümesine yönelik<br />
stratejilerin geliştirilmesi yer alıyordu.<br />
Londra Middlesex ve Almanya Reutlingen<br />
Üniversiteleri’nde İşletme bölümünü tamamlayan<br />
Markus Reckling, Londra The<br />
Chartered Institute of Marketing’den Pazarlama<br />
diplomasına sahip.<br />
Kuzey Amerika, Kanada ve Avusturya bölgelerinde<br />
değişik görevlerde bulunan Markus<br />
Reckling, 1968 doğumlu ve 3 çocuk<br />
babasıdır.<br />
Batu Lojistik’ten Personele Yatırım<br />
Batu Lojistik, Coachus Gelişim ve Eğitim<br />
Merkezi’nden aldığı kurumsal koçluk<br />
hizmetiyle çalışanların güçlü yönlerini<br />
keşfetmesini ve geliştirmesini sağlıyor.<br />
Bu hizmet ile personeline yatırım yaparak<br />
büyümeyi hedefleyen Batu Lojistik,<br />
personelin motivasyonunu arttırmayı<br />
amaçlıyor.<br />
Lojistik sektöründeki genişlemenin ancak<br />
doğru büyüme stratejileri ile değerlendirilebileceğini<br />
belirten Batu Lojistik<br />
Finans Direktörü Gül Ankara, “Lojistik<br />
operasyonları yönetmek stresli bir iş. Bu<br />
nedenle sadece güzel bir çalışma ortamı<br />
bazen motivasyonu sağlamak için yeterli<br />
olmayabiliyor. Coachus Gelişim ve Eğitim<br />
Merkezi’nden aldığımız profesyonel desteği<br />
hem personelimiz için hem de Batu<br />
Lojistik’in kurumsal yapısı için doğru bir<br />
yatırım olarak görüyoruz” diyor.
Lojistik<br />
Yeni Şubesini Birleşik Arap<br />
Emirlikleri’nde Açıyor<br />
GEFCO gelişmekte olan pazarlar, Avrupa<br />
ve Amerika Birleşik Devletleri ile ticaret<br />
için Dubai’de hizmete soktuğu<br />
yeni şubesi ile bölgedeki varlığını güçlendiriyor.<br />
GEFCO, GEFCO Middle East Fze şubesini<br />
Dubai’nin Jebel Ali Serbest Bölgesi’nde (Jafza)<br />
hizmete soktu. Şubeyi, bölgede güçlü bir dış<br />
ticaret ve otomotiv sektörü yaratmayı hedefleyen<br />
Stefano Pollotti yönetiyor.<br />
Dubai, merkezi nokta konumu ve ileri lojistik altyapısıyla<br />
Ortadoğu’ya giden ve Ortadoğu’dan<br />
çıkan deniz, hava ve kara trafiğini geliştirmek<br />
için ideal bir konumda yer alıyor. Dünyanın en<br />
büyük limanına sahip Dubai, 120’den fazla istikamete<br />
bağlantısı bulunan son derece geliş-<br />
Dünya’nın önde gelen tedarik zinciri<br />
yönetim şirketi CEVA, Macintosh Retail<br />
Group NV (MRG) Grubuna bağlı<br />
olan en büyük şehir dışı ayakkabı perakendecisi<br />
Brantano ve ana cadde perakendecisi Jones<br />
Bootmaker ile yeni bir iş ortaklığına adım attı.<br />
Perakende sektöründe dünyanın en büyük<br />
10 perakendecisinden sekiziyle ve dünya-<br />
104 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
miş bir hava taşımacılığı ve bölgede yer alan<br />
tüm ülkelere (Türkiye, Suudi Arabistan, Irak,<br />
İran, Umman, Katar, Kuveyt…) karayolu bağlantısı<br />
gibi avantajlar sunuyor.<br />
2011 yılında, yalnızca otomotiv sektörünün<br />
%20 oranında bir büyüme gösterdiği, petrol<br />
ve gaz sektörü ile endüstriyel ve hızlı tüketim<br />
malları sektörünün büyümeyi sürdürdüğü bölgeyle<br />
ilgili olarak görüşlerini belirten Stefano<br />
Pollotti “Dubai bölgede lojistik faaliyetlerle ilgili<br />
en güçlü büyüme gösteren pazarlardan biri.<br />
Uluslararası lojistik firmalarının Dubai’de mutlaka<br />
bir merkezi olmalı!” dedi.<br />
Bölgenin dikkat çekici ekonomik büyümesi,<br />
GEFCO Dubai şubesi için de son derece olumlu<br />
bir portre çiziyor. Örneğin otomotiv sektörü,<br />
Dubai limanına gelen araçların Irak’taki veya<br />
Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi’ndeki diğer<br />
ülkeler ve Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki nihai<br />
varış noktalarına sevkini sağlayacak herhangi<br />
bir otomotiv uzmanının şu an için bölgede<br />
bulunmamasına rağmen, giderek güçlenmektedir.<br />
Benzer bir biçimde, bölgenin ithalat<br />
(%84) ve ihracat (%16) akışlarını desteklemeye<br />
yönelik, denizaşırı ve karayolu çözümlerini<br />
birleştirecek kaliteli lojistik hizmetleri sunan<br />
bir pazar oyuncusu ihtiyacı var.<br />
nın en büyük 10 ev ve kişisel bakım şirketinden<br />
de sekiziyle çalışmaya devam eden CEVA<br />
tüm dünyada hızla büyümeye devam ediyor.<br />
CEVA, Macintosh ile imzaladığı bu yeni anlaşma<br />
ile İngiltere’nin Leicestershire bölgesindeki<br />
dağıtım merkezinden mağazalara yılda yaklaşık<br />
22 bin teslimat gerçekleştirecek. Bu hacmin<br />
yaklaşık yüzde 80 oranındaki kısmı tahsisli<br />
filolarla yapılırken<br />
kalan yüzde 20’lik<br />
kısım da CEVA’nın<br />
İngiltere’deki dağıtım<br />
ağı ve çapraz<br />
yükleme tesisleri<br />
aracılığıyla taşınacak.<br />
CEVA, Brantano<br />
ile imzaladığı<br />
bu anlaşma ile<br />
her yıl yaklaşık 8,5<br />
milyon çift ayakkabı<br />
teslimatı gerçekleştirecek.<br />
GEFCO Middle East, grubun noktadan noktaya<br />
multimodel ithalat ile ihracat çözümleri ve<br />
otomotiv çözümleriyle ilgili uzmanlığını bölgeye<br />
taşımak ve müşteriler için optimize edilmiş<br />
tedarik zincirini mümkün kılmak için ideal konuma<br />
sahiptir. Ayrıca, Türkiye, İran ve Irak’la<br />
mevcut bulunan işlek ticari güzergahlar en uygun<br />
teslim sürelerini sunmak ve ayrıca taşıma,<br />
elleçleme ve depolama maliyetlerini azaltacak<br />
şekilde güçlendirilebilecek. Buna ek olarak,<br />
GEFCO müşterilerinin zorlu gümrük yönetimi<br />
ve gümrük muayenesi işlerini hafifletip onların<br />
asıl işlerine konsantre olmasını sağlayacak kişiselleştirilmiş<br />
gümrük ve vergi temsilciliği hizmeti<br />
de sunmakta.<br />
Müşterilere verdikleri hizmetlerle ilgili olarak,<br />
GEFCO Dubai Direktörü Stefano Pollotti<br />
“Orta Doğu pazarı inanılmaz bir dinamizme<br />
sahip ve büyüme trendleri, Avrupa<br />
ve Amerika’daki örneklerini çok geride bırakıyor.<br />
Lojistik uzmanlığımızı sunmak ve<br />
otomotiv, endüstri, teknoloji, tüketim ve<br />
perakende, enerji ve havacılık sektörlerindeki<br />
geniş müşteri kitlesine ‘tek durak noktası’<br />
olarak hizmet verebilme avantajına sahibiz.<br />
Faaliyetlerimizin kısa sürede artacağına<br />
inanıyoruz” dedi.<br />
CEVA, Macintosh Retail Group ile anlaştı<br />
Anlaşma ile ilgili Macintosh Retail Group UK<br />
Finans Direktörü Terry Boot, “CEVA’nın ana<br />
cadde moda piyasasındaki referanslarından ve<br />
ihale süreci çerçevesinde bize sunulan entegre<br />
çözüm yelpazesinden çok etkilendik. Tahsisli<br />
ve dağıtım ağı temelli çözümlerin birleştirilmesi<br />
bizim için özellikle çok çekici bir nokta ve<br />
bu sürecin bize sağlayacağı önemli tasarrufları<br />
da yakında görmeyi umuyoruz” dedi.<br />
CEVA’nın İngiltere’de Tüketici ve Perakende<br />
Sektörü İş Geliştirme’den Sorumlu Genel<br />
Müdürü Jon Evans ise, “İngiltere’de<br />
Macintosh ile bu yeni işbirliğini gerçekleştirmiş<br />
olmaktan çok mutluyuz. Ana cadde<br />
moda piyasası bizim için özel. Araç filomuzda<br />
yaptığımız çeşitli çift katlı tır ve<br />
kamyon yatırımları ile Macintosh’a yüksek<br />
oranda esneklik sağlayabileceğiz ve sürekli<br />
gelişme yöntemlerimizi kullanarak daha<br />
başka yenilikleri de gerçekleştirmeyi umuyoruz”<br />
dedi.
Lojistik<br />
TLS Lojistik’in Yeni Lojistik Üssü Hindistan<br />
TLS Lojistik, dünyanın en kalabalık<br />
ikinci ülkesi ve global bir üretim<br />
merkezi olan Hindistan’ı denizyolu<br />
ve havayolu taşımacılığında önemli bir<br />
lojistik üssü olarak kullanıyor.<br />
106 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Kurulduğu günden bu yana istikrarlı bir<br />
büyüme çizgisi içindeki TLS Lojistik, büyümesine<br />
gelişmekte olan piyasalardan<br />
Hindistan’da kurduğu denizyolu ve havayolu<br />
konsollarıyla ciddi bir ivme kazandırdı.<br />
<strong>2013</strong> sonuna kadar Yeni Delhi<br />
ve Mumbai havaalanlarından ayda 80<br />
ton ve başta N. Sheva olmak üzere ülkenin<br />
çeşitli limanlarından ayda 2.500 ton<br />
yük taşınmaya başlanacak. Likit taşımacılıkta<br />
<strong>2013</strong> yılında tank konteynerlerle<br />
Hindistan’dan Türkiye’ye 15.000 tonluk<br />
yük taşınması öngörülüyor. TLS Lojistik,<br />
2012 yılı toplamında Hindistan’dan havayoluyla<br />
ayda 50 ton ve denizyoluyla<br />
1.700 ton sevkiyat gerçekleştirdi. Şirketin<br />
bu ülkeden gerçekleştirdiği likit taşımacılık<br />
hacmi ise 9.000 ton oldu.<br />
Şirket, güçlü acente ağı sayesinde<br />
Hindistan’ı sadece ülkemize yapılacak taşımacılıkta<br />
değil, tüm dünyaya yapılacak<br />
taşımacılık faaliyetlerinde bir üs olarak<br />
kullanıyor. Örneğin, Hindistan’da üretilen<br />
traktörler, TLS Lojistik tarafından de-<br />
Filo Yatırımıyla Güçlenecek<br />
TLS Lojistik, Nakliye Filosunu, sürücülerinin<br />
kullanım rahatlığını arttıran 5,5 milyon<br />
Euro’luk araç yatırımıyla güçlendirecek.<br />
Sürücülere konfor ve kullanım rahatlığı<br />
sunan yeni araçların 1 Milyon Euro’luk bölümü,<br />
Ocak <strong>2013</strong>’te TLS Lojistik’in hizmet ağına<br />
katıldı.<br />
TLS Lojistik, nakliye filosunu, ileri teknolojiyle<br />
donatılmış, Euro 5 standartlarına uygun, çevreci,<br />
sürücülere kullanım rahatlığı sağlayan<br />
otomatik şanzımanları araçlarla güçlendirmek<br />
üzere <strong>2013</strong>’te toplam 5,5milyon Euro yatırım<br />
yapacak. Şirket Ocak ayı içinde bu yatırımın 1<br />
milyon Euro’luk bölümünü gerçekleştirdi.<br />
Rekabetçi lojistik çözümleri ile müşterilerine<br />
hizmet veren TLS Lojistik, <strong>2013</strong> yılında nakli-<br />
nizyolu ile Meksika’ya taşınıyor. Tekstil,<br />
kimya, otomotiv başta olmak üzere birçok<br />
sektöre ait mamuller ve hammadde<br />
TLS Lojistik tarafından alıcılarına ulaştırılıyor.<br />
Taşınan mamul ve hammaddeler,<br />
TLS Lojistik’in geniş depolama ve iç dağıtım<br />
ağı sayesinde nihai alıcıya teslim<br />
ediliyor.<br />
1 milyarın üzerindeki nüfusuyla dünyanın<br />
en kalabalık ikinci ülkesi konumundaki<br />
Hindistan, her yıl ortalama %8 büyüyen<br />
bir ekonomiye sahip. Ülke, Çin<br />
ile beraber dünyanın en hareketli üretim<br />
merkezlerinden biri. Hindistan’da<br />
başta hizmet sektörü olmak üzere petrokimya,<br />
tekstil, hammadde, otomotiv<br />
ve demir-çelik sektörleri hızlı bir gelişme<br />
sergiliyor. Ülke, bu yönleri ile TLS<br />
Lojistik’in bir süredir yakın takibindeydi.<br />
Hindistan denizyolu ve havayolu konsollarının<br />
kurulması ile beraber TLS Lojistik,<br />
dünyanın çeşitli ülkelerindeki partnerleri<br />
ile “harita üzerindeki herhangi bir noktadan<br />
başka bir noktaya taşımacılık yapma”<br />
hedefinde büyük bir atılım kaydetmiş<br />
bulunuyor.<br />
ye filosunu güçlendirmek için 5,5 milyon dolar<br />
yatırım yapacağını duyurdu. Şirket, Ocak<br />
ayı içinde 1 milyon Euro tutarında yatırım gerçekleştirdi.<br />
<strong>2013</strong> sonuna kadar yapılacak yatırımla<br />
nakliye filosuna Euro 5sınıfında, emisyon<br />
değerleri çok düşük, çevreci yeni kamyonlar<br />
alınacak. Yeni araçlar,460 beygir gücünde<br />
olacak ve otomatik şanzımanıyla şoförlere rahat<br />
bir sürüş imkanı sunacak.<br />
TLSLojistik Yönetim Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu,<br />
yeni araç yatırımlarının, çalışma koşullarının<br />
daha da iyileştirilmesi, artan iş hacmi<br />
ve yükselttikleri büyüme hedefleri doğrultusunda<br />
yapılacağını açıkladı. Hacıalioğlu, konuyla<br />
ilgili şunları söyledi: “Eski model motorları<br />
devreden çıkarıyor ve filomuza AB standartlarına<br />
uygun, Euro 5 tipi araçlar katıyoruz. Üretim<br />
ve sevkiyat için çevre dostu yakıtlı araçların<br />
kullanılmasını, gürültü ve ses önleyicilerinin<br />
araçlara takılmasını özendiriyoruz. Euro 5 araçlardan<br />
sonra planlarımız arasında Euro 6 araçlarla<br />
faaliyet göstermek yer alıyor. Bizim için<br />
araç filosunun büyüklüğünden ziyade, eldeki<br />
filoyla ne kadar değer üretildiği önemli.”
Ticari trend<br />
Her İşe Uygun Yeni Kamyon<br />
Volvo Kamyon, birinci sınıf esneklik ve nakliye verimliliği ile çoğu müşterinin ihtiyaçlarına<br />
cevap veren yeni Volvo FM’i piyasaya sunuyor.<br />
Yeni Volvo FM’deki gelişmiş sürücü<br />
kabini ve devrim niteliğindeki<br />
Volvo Dinamik Direksiyon, FM’in<br />
birinci sınıf sürüş özelliklerine katkı sağlayan<br />
yenilikler arasında öne çıkıyor.<br />
Volvo Trucks Başkanı Claes Nilsson yeni<br />
Volvo FM ile ilgili yaptığı açıklamada, “Yeni<br />
Volvo FM, bireysel ihtiyaçlara göre rahatça<br />
uyarlanabilen bir araç. Futbol jargonu<br />
ile belirtmek gerekirse, FM ihtiyaç duyulan<br />
her yerde aynı mükemmellikte iş çıkartacak<br />
başarılı bir oyuncu. Volvo Dinamik Direksiyon<br />
ise dünya çapında<br />
bir teknolojik buluş.<br />
Sürücülere<br />
her türlü sürüşkoşulun-<br />
da daha güvenli, daha rahat ve daha keyifli<br />
bir çalışma ortamı sunuyor. Dinamik direksiyon<br />
sistemi, otobanda olağanüstü bir<br />
yön dengesi sağlıyor. Düşük hızlarda ağır<br />
yük taşıyan bir kamyon bile o kadar kolay<br />
manevra yapabiliyor ki kamyonu kullanmak<br />
için hiçbir ekstra çaba harcamak gerekmiyor”<br />
diyor.<br />
I-See ile ekonomik sürüş deneyimi<br />
Gelişmiş süspansiyon, mükemmel yol tepkilerine<br />
katkıda bulunan bir başka yenilik.<br />
Claes Nilsson, “Yeni buluşlarımızın çoğu,<br />
yeni Volvo FM’de sürüş<br />
deneyimine katkı<br />
sağlıyor.<br />
Boşta giden kamyonun daha da iyileştirilen<br />
stabilitesi yolda ilerlemeyi daha güvenli kılıyor.<br />
Yakıt verimliliğini arttırmak üzere geliştirilen<br />
ve dizel tüketiminde yüzde beşe varan<br />
bir oranda düşüş sağlayan I-See sistemi,<br />
artık Volvo FM kamyonlarda da kullanılabiliyor”<br />
diyor.<br />
Esnek ve verimli<br />
Daha düşük ağırlık, yeni aks konfigürasyonları,<br />
şasi esnekliği ve üstyapıcılar için<br />
kristal netliğinde arayüzler gibi müşterinin<br />
işin gerekliliklerine uygun en mükemmel<br />
kamyonu yaratmasına olanak<br />
sağlayacak tüm özellikler, yeni Volvo<br />
FM’de mevcut. Yüksek ürün kalitesinin,<br />
bazı parçaların durumunun izlenmesine<br />
imkan veren gelişmiş telematik opsiyonu<br />
ile birleşmesi, Volvo Kamyon’un araç<br />
sahibine maksimum işletim süresini garanti<br />
edebilmesini sağlıyor.<br />
Yeni Volvo FM, müşteri açısından üretken<br />
ve ekonomik olmasının yanı sıra sürücüye<br />
tamamen yeni bir çalışma ortamı<br />
da sunuyor.<br />
Sürücü merkeze alındı<br />
Yeni FM’de kabinin içi, sürücü göz<br />
önünde bulundurularak tasarlandı. Ortaya<br />
çıkan sonuç, öncekine göre sürücüye<br />
daha geniş alan ve daha fazla saklama<br />
kapasitesi sunan verimli, ergonomik<br />
ve güvenli bir çalışma ortamı oluyor. Bir<br />
diğer yeni özellik ise, kamyonun bazı<br />
fonksiyonlarını her yerden kontrol<br />
edebilmeyi ve izleyebilmeyi mümkün<br />
kılan “My Truck” adlı yeni bir<br />
cep telefonu uygulamasını indirebilme<br />
imkanı.<br />
Volvo FM, ilk kez Nisan <strong>2013</strong>’te<br />
Birmingham’daki Ticari Araç<br />
fuarında görücüye çıkacak.<br />
Yeni Volvo FM, 2014’ün başında<br />
yürürlüğe girecek olan<br />
Euro 6 yönetmeliğinin gerekliliklerini<br />
karşılayan 11 ve 13<br />
litrelik motor serisi ile piyasaya<br />
sürülüyor. Avrupa’daki<br />
müşteriler için Yeni FM’in<br />
üretimine Eylül <strong>2013</strong>’te başlanacak.
Ticari trend<br />
Performansını Korudu,<br />
Daha Ekonomik Oldu<br />
Volkswagen Caravelle, BlueMotion teknolojisi ile sahip olduğu Start-Stop Sistemi, Fren Enerjisi<br />
Geri Kazanım Sistemi, Tekerlek Spoileri gibi teknolojik ve aerodinamik donanımlarıyla şimdi<br />
daha çevreci ve tasarruflu.<br />
Volkswagen Ticari Araç’ın sınıf lideri<br />
modeli Caravelle, BlueMotion<br />
Teknolojisi’ne sahip motoruyla<br />
çok daha iddialı konuma geldi.<br />
Volkswagen’in geliştirdiği BlueMotion<br />
teknolojisinin karakteristik özellikleri<br />
olan motor, şanzıman, aerodinamik donanımlar<br />
ve lastikler arasındaki mükemmel<br />
uyum, sürüş keyfini etkilemeksizin<br />
yakıt tüketimini ve kirlilik düzeyini en<br />
aza indiriyor.<br />
Çevreci ve verimli sürüş dinamiklerinin<br />
110 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
yanısıra, 100 km’de ortalama 6,8 lt yakıt<br />
tüketimi değeriyle öne çıkan Caravelle<br />
BlueMotion, 71 bin 245 TL’lik anahtar<br />
teslim fiyatla alınabiliyor.<br />
BlueMotion teknolojisi ve Start-Stop<br />
Sistemi’yle çevreyi koruyan Caravelle,<br />
Fren Enerjisi Geri Kazanım Sistemi, tekerlek<br />
spoileri gibi teknolojik ve aerodinamik<br />
donanımlarıyla düşük yakıt tüketimini<br />
garanti ediyor. 2 litrelik TDI motoruyla<br />
115 PS güç üreten ve 100 km’de<br />
ortalama 6.8 lt yakıt tüketim değeriyle<br />
dikkat çeken Caravelle BlueMotion, 71<br />
bin 245 TL anahtar teslim fiyatla alınabiliyor.<br />
Sadece Start-stop sistemiyle yüzde<br />
5’lik tasarruf<br />
Caravelle BlueMotion’da yer alan Startstop<br />
sistemi, kırmızı ışıkta ya da trafikteki<br />
duraklamalar sırasında motorun çalışmasını<br />
durdurarak, yakıt tüketimini ve<br />
CO 2 emisyonunu azaltıyor.<br />
Yakıt tüketim değerini normal kullanıma<br />
oranla yüzde 5 oranında azaltan Startstop<br />
sistemi devreye girdiğinde radyo,<br />
klima ve aydınlatmalar çalışmaya devam<br />
ediyor. Sistem yalnızca, motor soğukken,<br />
manevra yaparken ya da geri giderken,<br />
frenleme ya da direksiyon desteği<br />
gerektiğinde, hızlı, yüksek ısıtma, soğutma<br />
veya fan çıkışı sırasında veya römork<br />
çekerken devre dışı kalıyor.<br />
Volkswagen tarafından sürekli geliştirilen<br />
BlueMotion Teknoloji özelliği; sürüş<br />
konforu ve çevresel uyumluluğun akıllı<br />
ve son derece verimli bir birleşimini temsil<br />
ediyor. BlueMotion Teknoloji’ye, çok<br />
düşük yakıt tüketimi ve kirlilik düzeyleri<br />
sağlanmakla birlikte, herhangi bir sınırlama<br />
olmadan araç sürüşü yapılabiliyor.<br />
Frenleme sırasında enerji geri kazanılıyor<br />
En verimli ve çevre dostu yöntemlerden<br />
biri olan Fren Enerjisi Geri Kazanım Sistemi,<br />
sürücünün ayağını gaz pedalından<br />
çekmesi ya da frene basması anında, alternatörün<br />
voltajı artırarak akünün şarjına<br />
yönlendirmesi temeline dayanıyor.<br />
Böylece akü, her zaman en uygun şarj<br />
konumunda bulunuyor ve alternatör voltajının<br />
sabit hızda giderken azaltılmasıyla<br />
yakıt tüketim değerini düşürmeye yardımcı<br />
oluyor.<br />
Aerodinamik tekerlek spoileri ve<br />
düşük dirençli lastikler<br />
BlueMotion Teknolojisi’ne sahip<br />
Caravelle’de sunulan bir diğer iyileştirme<br />
ise aerodinamik olarak yapılmış. Sürüş<br />
sırasında havanın tekerleklerin etrafından<br />
akmasını sağlayan spoiler hava<br />
direncini azaltarak yakıt tüketiminin düşürülmesine<br />
yardımcı oluyor.<br />
Yakıt tütekiminde çok önemli bir etkisi<br />
olan lastiklerin yuvarlanma direnci<br />
de BlueMotion Technology’li<br />
Caravelle’lerde düşünülmüş; standart<br />
olarak düşük yuvarlanma dirençli lastiklerle<br />
donatılan Caravelle, doğru lastik<br />
basıncı ayarlandığında düşük yuvarlanma<br />
direncine sahip bu lastikler sayesinde<br />
yakıt tüketim değerini düşürüyor.
Ticari trend<br />
Yeni Tourneo Courier Yüzünü<br />
Cenevre’de Gösterdi<br />
Ford Otosan’ın 2014 yılında üretimine başlayacağı yeni hafif ticari modeli Tourneo Courier’in<br />
dünya prömiyeri Cenevre’de yapıldı.<br />
Tasarımı ve geliştirme süreci<br />
Ford Otosan tarafından gerçekleştirilen<br />
ve dünya prömiyeri<br />
Cenevre’de gerçekleştirilen yeni Tourneo<br />
Courier; kompakt ve şık tasarımı,<br />
sınıfında öncü hacim kapasitesi, kullanışlılık,<br />
yakıt tasarrufu ve yüksek güvenlik<br />
özellikleriyle Cenevre Otomobil<br />
Fuarı’nda tüm dikkatleri çekmeyi başararak<br />
Türk Mühendisliği’ni gururla temsil<br />
ediyor.<br />
112 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün<br />
Yeni Tourneo Courier ile ilgili olarak;<br />
“Transit’in ardından ‘Tourneo’ ismi<br />
ile ticari araç segmentinde yeni bir marka<br />
daha yarattık. Tourneo ürün ailesinin<br />
en yeni üyesi olan ‘Courier’i kamuoyuyla<br />
ilk kez Cenevre’de buluşturmaktan<br />
ve dünya prömiyerini yapmaktan<br />
büyük mutluluk duyuyoruz. Kocaeli fabrikamızda<br />
üretmeye başladığımız Tourneo<br />
Custom aracımız 2012 yılında Cenevre<br />
fuarının yıldızı olmuştu, bu sene<br />
yine bizim tasarımını ve üretimini gerçekleştireceğimiz<br />
aracımız olan Tourneo<br />
Courier’in Cenevre fuarının en iddialı<br />
modeli olacağına inanıyorum” diye<br />
konuştu.<br />
Yeni Tourneo Courier, Ford’un, Fiesta<br />
ve B-MAX gibi diğer B segmenti modellerinde<br />
de kullanılan global B platformu<br />
üzerine geliştirildi. Binek araç konforu<br />
ve çevikliğini ticari araç segmentine taşıyan<br />
Yeni Tourneo Courier hem ferah<br />
bir yaşam alanı hem de geniş bir yükleme<br />
kapasitesi sunuyor.<br />
Güçlü, yukarı doğru yükselen omuz hattı,<br />
ince farları ve Ford markasının karakteristik<br />
trapezoid ön panjuru ile Tourneo<br />
Courier; gerek iç tasarımı gerekse<br />
dış tasarımı bakımından güçlü çizgilerin<br />
üstün kalite ve yüksek işçilikle tamam-<br />
landığı, Ford’un küresel tasarım dilinin<br />
dinamik karakterini ortaya koyan bir<br />
araç olma özelliği taşıyor.<br />
Dünyada ilk defa Cenevre’de sergilenen<br />
Yeni Tourneo Courier ön tasarımındaki<br />
krom dokunuşlar, çift renkli alaşım<br />
jantlar gibi benzersiz dış detayları içeriyor.<br />
İç mekanda ise deri malzemelerin<br />
kullanıldığı orta panel, deri/kumaş<br />
kombinasyonlu koltuklar, kalite hissini<br />
arttıran krom detaylar ve kontrast renklere<br />
sahip tasarım dikkat çekiyor.<br />
Akıllı depolama özellikleri<br />
Tourneo Courier’in her iki tarafta da sunulan<br />
arka kayar kapıları, sınıfında geniş inip binme<br />
mesafesini sunarken 60/40 oranında iki<br />
parça halinde katlanabilen arka koltuklar mükemmel<br />
hacim ve esneklik sağlıyor. Yeni Tourneo<br />
Courier’in akıllı saklama özellikleri; yüksekliği<br />
ayarlanabilir bagaj zemini, A4 ebadında<br />
bir dosyanın sığabildiği ve hatta küçük laptopların<br />
depolanmasına izin veren bir orta<br />
konsolu ve tepe üstü saklama gözleri ile sürücü<br />
koltuğu altında bir depolama çekmecesini<br />
içeriyor. Orta konsolda yer alan elektronik<br />
eşya gözü; telefonlar ve seyir sistemleri<br />
de dahil olmak üzere birçok mobil cihazları<br />
yerleştirme, monte etme ve şarj etme imkanı<br />
sağlıyor.<br />
Yüksek teknolojinin sağladığı<br />
güvenlik<br />
Tourneo Courier; Acil Durum Yardım Sistemine<br />
sahip Ford SYNC, Ford SYNC ile birlikte sunulan<br />
AppLink, Geri Görüş Kamerası, Kolay<br />
Yakıt Sistemi, Hız Sabitleyici ve ön, yan, perde<br />
ve diz hava yastıkları ve arka koltuklarda emniyet<br />
kemeri ikazları gibi sınıfında öncü bir dizi<br />
güvenlik özellikleri sunuyor.<br />
Yüksek verimliliğe sahip dizel ve benzinli<br />
motorlar, bütün ünitelerde <strong>Auto</strong>-Start-Stop<br />
seçeneğiyle sınıfında en iyi yakıt tasarrufunu<br />
hedefleyen Tourneo Courier’in 1.5-litrelik<br />
(75 PS) ve 1.6-litrelik (95 PS) Duratorq<br />
TDCi dizel motor alternatifleri bulunacak.<br />
Tourneo Courier’de ayrıca Ford’un ödüllü<br />
1.0 litrelik EcoBoost motoru da tercih edilebilecek.
Ticari trend<br />
Afrika’nın En Büyük Baraj<br />
İnşasını Onlar Sırtladı<br />
İtalyan inşaat firması Salini, Etiyopya<br />
Barajı inşaat projesi için 219 damperli<br />
kamyon kullanıyor. Bu araçlardan<br />
Allison tam otomatik şanzıman donanımlı<br />
68 adet Astra RD40 ve RD50 model<br />
kamyonlar, en zor arazilerde yüksek<br />
performans ve güvenlik sağlıyor.<br />
İtalyan Salini Costruttori inşaat şirketi,<br />
Afrika kıtasındaki en geniş baraj olan<br />
Büyük Etiyopya Rönesans Barajı’nı inşa<br />
etmek için çalışmalarını sürdürüyor.<br />
Afrika’ya sevk edilen 219 adet Astra<br />
kamyon, bu emsalsiz projeyi üstelenmesinde<br />
Salini’ye yardımcı olurken iki şirketin<br />
30 yıllık ilişkisini de gözler önüne<br />
seriyor. Astra kamyonlardan Allison tam<br />
otomatik şanzıman donanımlı 68 adet<br />
Astra RD40 ve RD50 damperli<br />
kamyon ise inşaat alanındaki<br />
en zorlu işleri<br />
üstleniyor.<br />
Salini Costruttori, hidro-elektrik tesislerinin<br />
inşaatlarında sektörün en önde gelen<br />
firmalarından biri olarak çalışmalarına<br />
devam ediyor. Nil Nehri üzerinde bulunan<br />
1.800 metre uzunluğunda, 170<br />
metre yüksekliğinde ve 10 milyon m3<br />
kapasiteli bu baraj inşaatının değeri ise<br />
3,350 milyar Euro. 2011 <strong>Mart</strong> ayında inşaatı<br />
başlayan baraj, yıllık 15,100 GWh<br />
üretim kapasitesine sahip olacak.<br />
Proje, milyonlarca küp metre kayanın, çakıllı<br />
kumun ve betonun kaldırılma işi ile başlamıştı.<br />
Bu ağır iş için Salini, standart olarak<br />
Allison tam otomatik şanzıman donanımlı<br />
Astra damperli kamyonlarını kullandı.<br />
Bu seçimin en önemli sebebi, Allison donanımlı<br />
Astra kamyonların zorlu görevlerdeki<br />
dayanıklılığı ve aktarma organlarının üstün<br />
performans göstermesi oldu. Allison Transmission,<br />
en üstün arazi teknolojisiyle, üretkenliği,<br />
verimliliği ve güvenirliliği arttırmasıyla<br />
yine ön plana çıktı.<br />
Afrika’da inşaat işlerinin çoğu uzak mesafeli<br />
lokasyonlarda gerçekleştiği ve ekspertiz,<br />
ekipman ile yedek parça hizmetlerinin<br />
kısıtlı olması Salini’nin güçlü ve<br />
güvenilir araç tercihinde büyük önem<br />
taşıyor.<br />
Tüm büyük kapsamlı projelerde olduğu<br />
gibi, bu projenin planında da hedef za-<br />
manların tutması ve kontrol edilmesi hayati<br />
önem taşıyor. Bu nedenle kullanılan ekipmanların<br />
üretkenliği, verimliliği ve güvenirliliğinin<br />
en üst seviyede olması gerekiyor.<br />
Tam Otomatik Allison şanzımanlar ise zorlu<br />
koşullar altında çalışan aracın yükünün<br />
azaltılmasına yardımcı olacak şekilde, dünya<br />
çapında dayanıklılığı ve güvenilirliği ile<br />
biliniyor.<br />
Hem Astra hem de Salini, düşük yakıt<br />
tüketiminin ve bakım maliyetlerinin,<br />
Astra filosunu seçmekte büyük rol oynadığının<br />
altını çiziyor.<br />
Astra RD40 ve RD50, Astra’nın rijit damper<br />
klasmanına giriyor ve özellikle Allison tam<br />
otomatik şanzımanlar ile donatılıyor. Büyük<br />
boyutlarına rağmen, Astra damperli kamyonlar,<br />
üstün manevra, çeviklik ve hızlanma<br />
kapasitesine sahipler. Her iki damperli<br />
kamyonun şasisi de, yüksek gerilime sahip<br />
çeliğin dikdörtgen köşeli kalıptan çekilmesi<br />
ile üretiliyor. Boylamsal parçaların arasındaki<br />
arttırılmış genişlik, yüksek torsiyon<br />
sertliği ve araç dengesi, düzgün pozisyon<br />
ve gövde eğimi için ideal olarak tasarlanıyor.<br />
Ön süspansiyonların bağımsız direksiyona<br />
sahipken, arka süspansiyonları beşik<br />
ve Panhard-tipi enlemesine çubuk ile zorlu<br />
arazilerde kolay geçiş sağlıyor. Kabin içerisinde<br />
bulunan bilgisayar sayesinde motordan<br />
elektrik sistemine, direksiyondan frene,<br />
aracın gövdesini eğmesine kadar tüm<br />
işletim değişkenliklerini ve aracın gelişmiş<br />
kontrol teşhislerini yapıyor.<br />
Toplamda 500kW enerji sağlayan RD40’ta<br />
12.8 litrelik Iveco Cursor motor, RD50’de<br />
ise 16 litrelik Deutz motoru bulunuyor. Bu<br />
motorlar sırasıyla Allison 5000 ve 6000 Serisi<br />
tam otomatik şanzımanlar ile donatılıyor.<br />
Allison elektronik kontrol modülü sürekli<br />
olarak, yakıt tüketimini ve araç performansını<br />
optimize etmek için motorla etkileşime<br />
giriyor.<br />
Allison şanzımanlarda altı ileri iki geri<br />
vitesin yanı sıra üstün araç kalkışı ve zorlu<br />
koşullardan kurtulmayı sağlayan hızlı<br />
bir şekilde ileri-geri yapma kabiliyeti için<br />
patentli tork konvertörü bulunuyor. Her<br />
ikisi de, fren aşınmasını engellemek ve<br />
aracın kontrolünü sağlamak için entegre<br />
retarder ile donatılıyor.
Ticari trend<br />
Dacia Gamının En Yeni Ticari<br />
Oyuncuları: Dokker ve Dokker Van<br />
Dacia yelpazesi, kullanışlı özellikleri sayesinde hem esnafların hem de ticaretle uğraşanların<br />
gözdesi olması beklenen yepyeni iki modelin eklenmesiyle genişliyor.<br />
Hem özel hem de profesyonel<br />
kullanıma yönelik beş kişilik bir<br />
kombi olan Dokker Combi 800<br />
litrelik kapasitesi ile kendi sınıfında en<br />
büyük bagaj hacmini ve en iyi modülerliği<br />
sunuyor. Kapalı kasa panelvan olan<br />
Dacia Dokker Van ise 750kg ile kendi<br />
segmentinde en büyük taşıma kapasitelerinden<br />
birini sunuyor.<br />
Dacia markasının daima savunduğu değerler<br />
göz önünde bulundurularak, söz<br />
konusu iki yeni model uygun bir fiyata<br />
pek çok yeni özelliğe sahip. Otomobilde<br />
navigasyon ve radyo işlevlerini içeren<br />
Dacia Media Nav Navigasyon ve multimedya<br />
sistemi ile birlikte yedi inçlik (18<br />
cm) bir dokunmatik ekran ile birlikte<br />
Bluetooth bağlantısı sunuluyor. Opsiyon<br />
listesinde arka park sensörleri de bulunuyor.<br />
Dacia Dokker ve Dokker Van, üç farklı<br />
motor seçeneği ile satışa sunuluyor: 1.6<br />
mpi 85bg benzinli motor, 1.5 dCi 75bg<br />
(Dokker Van) ve 1.5 dCi 90bg(Dokker)<br />
dizel motor.<br />
Dacia Dokker beş kişiyi rahatlıkla taşıyor;<br />
yolcuların bagajları için de 800 litrelik<br />
kapasitesi ve maksimum 1.16 m’lik<br />
yük uzunluğuyla segmentinin en büyük<br />
116 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
bagajını sunuyor. Dacia Dokker Van’ın<br />
maksimum taşıma kapasitesi 750 kg.<br />
Dacia’nın yeni modeli Dacia Dokker ve<br />
Dokker Van, Türkiye’de 4 <strong>Mart</strong> <strong>2013</strong>’te<br />
23.600TL’den başlayan fiyatlarla satışa<br />
sunuluyor olacak.<br />
Dacia Dokker ve Dokker Van’da bulunan<br />
fren sistemi, EBD elektronik fren gücü<br />
dağıtım sistemine sahip ABS ve acil durum<br />
fren desteği de dahil olmak üzere<br />
Dacia Lodgy ile aynı.<br />
Yolcuların azami düzeyde korunması<br />
için Dacia Dokker ve Dokker Van’da Renault<br />
mühendisleri tarafından onaylanmış<br />
güçlendirilmiş bir mimari yapı kullanılıyor.<br />
Dokker ve Dokker Van’ın yapısında<br />
çelik ile birlikte enerjiyi daha iyi<br />
emen ve yayan malzemeler kullanılıyor.<br />
Arka koltuklarda ISOFIX bağlantıları bulunuyor.<br />
Söz konusu bağlantılar sayesinde<br />
çocuk koltukları tamamen emniyetli<br />
bir şekilde seyahat edebiliyor.<br />
Dacia’nın başarı hikâyesi<br />
Dünya çapında 2.4 milyondan fazla araç<br />
satan ve son sekiz yılda hem Avrupa’da<br />
hem de Euromed bölgesinde en hızlı büyümeyi<br />
yakalayan Dacia markası, gerçek<br />
bir başarı hikayesi. Marka, Türkiye’de<br />
2012 yılını %3,7 Pazar payı ile kapattı<br />
ve binekte 8., toplamda 10. Marka<br />
oldu. <strong>2013</strong> Ocak ayında %4,2 Pazar<br />
payı ile bir rekora imza attı. Türkiye,<br />
dünyada en çok Dacia satışı gerçekleştiren<br />
4. Ülke.
Yeni Kangoo Yakıt Tüketiminde İddialı<br />
Yeni Kangoo serisi, yepyeni ve özel<br />
bir dizel motor ile tüketicinin beğenisine<br />
sunuluyor. Düşük yakıt tüketim<br />
değerleri ve hem Stop&Start hem de<br />
hız kesme enerjisinin geri kazanımı sayesinde<br />
kendi sınıfında zirvede olan Energy<br />
dCi 90 Yeni Kangoo’nun gücünü daha da<br />
artıyor. Yeni ekipmanlar arasında Yokuşta<br />
Kalkış Destek ve Geliştirilmiş Yol Tutuşlu<br />
ESC, ön panele entegre Renault R-Link<br />
multimedya sistemi ve geri görüş kamerası<br />
yer alıyor. Renault’nun 2 ve 5 koltuklu<br />
küçük Van yelpazesi Fransa’daki MCA de<br />
Maubeuge tesisinde üretiliyor.<br />
İkinci nesil Kangoo, 2008 senesinde lanse<br />
edilmesinden bu yana 400 binden fazla<br />
ticari araç müşterisinin tercihi oldu.<br />
Renault’nun, Avrupa pazarının zirvesinde<br />
yer alan küçük Van’ı, Kangoo, Compact<br />
ve Maxi’den Kangoo Z.E. ve Kangoo Maxi<br />
Z.E.’ye kadar uzanan bütün ürün yelpazesini<br />
kapsayan yepyeni versiyonunun lansmanı<br />
ile bu yıl çok güçlü bir geri dönüş<br />
gerçekleştiriyor.<br />
Yeni Kangoo’daki değişiklikler hemen<br />
göze çarpıyor; örneğin Renault’nun yeni<br />
tasarım kimliğine ilişkin ip uçları veren<br />
logo ile yepyeni ön kısım gibi. Bu yeni tasarım<br />
aracın güçlü ve modern yönlerini ön<br />
plana çıkarıyor.<br />
Yeni kapı aynaları ve yeni arka lambalar<br />
aracın genel hatlarıyla ve kabinle daha<br />
iyi harmanlandı. Söz konusu yepyeni tasarım<br />
anlayışı daha kaliteli orta konsol ve<br />
direksiyon simidiyle daha da vurgulanıyor.<br />
Ön göğüs, özellikle ticari araç müşterilerinin<br />
büyük beğenisini kazanan merkezi<br />
saklama gözü çözümleri sunmaya devam<br />
ediyor.<br />
Kangoo serisi daha önce iki ya da beş koltuklu<br />
versiyonlar ile sunuluyordu. Bugün<br />
ise Kangoo’nun yenilenmesiyle başka bir<br />
seçenek daha gün yüzüne çıktı: tercih edilen<br />
uzunluk her ne olursa olsun (Kangoo<br />
Maxi 5 koltuklu hariç) önde üç koltuğun<br />
sunulması. Kabin içerisinde, gözden geçirilmiş<br />
kapı panelleri de dahil olmak üzere,<br />
gerçekleştirilen çeşitli değişiklikler yolcuların<br />
konfor düzeyini artırıyor. Bununla birlikte,<br />
yolcu koltuğu arkalıklarını öne doğru<br />
katlayarak özellikle uzun yüklerin taşınması<br />
halen mümkün.<br />
En son Kangoo serisi, daha önceki versiyonun<br />
güçlü yönlerini bünyesinde barındırdığı<br />
gibi özellikle yakıt açısından verimliliği<br />
ile dikkat çekiyor. Son derece iyi tepki<br />
veren ve aynı zamanda ekonomik motorlar<br />
yer alıyor. Bu motorların üçü kendi<br />
segmentlerinde en düşük yakıt tüketimini<br />
sunuyor. Energy dCi 90 NEDC karma yakıt<br />
tüketim değerleri sadece 4.3 litre/100km.<br />
(112g CO2/km)<br />
Sürücülerin yakıt tüketimlerini daha da<br />
düşürmelerini sağlamak için Kangoo’da<br />
kullanılan en son nesil motorlar, standart<br />
ekipman olarak vites değiştirme göstergesi<br />
ile sunuluyor. Bununla birlikte motor<br />
torku, vites değiştirme görüntülemesi ve<br />
gaz pedalı alışkanlıkları üzerinde etkili olarak<br />
yüzde 10’a kadar yakıt tasarrufu sağlayan<br />
ECO mod da bu ekipmanlar arasında<br />
sunuluyor.<br />
Tüm bu yeniliklerle birlikte, filo müşterilerinin<br />
vazgeçilmezi olan kullanım maliyetlerini<br />
düşürüyor ve tasarrufu arttıyor. Yeni<br />
Kangoo’da daha uzun bakım aralıkları sayesinde<br />
maliyetler daha da azaltıldı (daha<br />
önceki iki yılda veya 30.000 km’de iki yılda<br />
bir veya 40.000 km’de bir).<br />
Yeni Kangoo’nun geliştirilmesi esnasında<br />
kalite etkisini artırmaya yönelik olarak özel<br />
dikkat sarf edildi. Aylarca süren kapsamlı<br />
bir gözden geçirme süreci sayesinde aracın<br />
güçlü yönlerini ilk bakışta ortaya koyan alanlar<br />
belirlendi. Bu çalışmayla belirlenen alanlar<br />
arasında aşağıdakiler yer alıyor:<br />
- Nokta kaynaklar,<br />
- Kapı panellerinin kıvrım kalitesi (daha<br />
pürüzsüz, dengeli detaylar, yarıçaplar),<br />
- Gövde contalarının uygulamasında<br />
hassasiyet,<br />
- İyileştirilmiş akustik özellikler<br />
(ses geçirmezlik, aerodinamik,<br />
motor).
Ticari trend<br />
Tüm Yol Koşullarında En Uygun Çözümler<br />
Yol koşulları, yük çeşitleri, değişen zemin koşulları, çalışma süreleri ve şartlar kamyon<br />
üreticilerine değişik talepler olarak yansıyor. Scania da tecrübesi ve ürün gamıyla bu<br />
talepleri karşılıyor.<br />
Dünyanın önde gelen ağır ticari<br />
araç üreticisi Scania, yük kapasitesi,<br />
çalışma süresi ve şartları<br />
açısından en zorlu taşımacılık işleri için<br />
pazara sunduğu modelleri ile en zorlu<br />
projelerde gücünü ortaya koyuyor.<br />
Scania, en zorlu yol koşullarını off-road<br />
serisi ile aşıyor. Taşımacılık sektöründe,<br />
inşaat ve hafriyat sahalarında koşulların<br />
zor olduğu her alanda Scania, müşterilerinin<br />
çözüm ortağı olmaya devam<br />
ediyor. Scania off-road serisi, geniş ürün<br />
120 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
gamı ile zorlu çalışma alanlarında taşınan<br />
yüklerin ağırlığı ve hacimleri karşısında<br />
üstün performans elde edebilmek<br />
için 100 yılı aşan tecrübesi ile bu alanlarda<br />
faaliyet gösteren müşterilerinin ihtiyacını<br />
karşılıyor.<br />
Zorlu çalışma alanlarında müşterilerine<br />
hizmet veren Scania, tecrübesini sağlamlığıyla<br />
birleştirirken off-road serisi ile<br />
bir adım daha öne çıkıyor. Müşteri talebine<br />
göre; damper, beton mikseri, değişken<br />
üstyapı, kancalı yükleyiciler ve<br />
hidroliftler gibi farklı üstyapı seçenekleri<br />
ile beklentileri karşılayan Scania ağır<br />
yükler taşırken bile sağlamlığı ve çekiş<br />
gücü ile yola tutunmayı başarıyor.<br />
Scania off-road serisi, müşterilerinin taleplerini<br />
4x2’den 8x4’e kadar her türlü<br />
dingil konfigürasyonu seçeneği bulunan<br />
araçlar ile karşılıyor. 8x6’dan<br />
10x4’e kadar özel siparişlere de cevap<br />
veren Scania off-road serisi, güvenlik,<br />
sürüş konforu, yakıt tasarrufu ve üstün<br />
performans için inşaat serisi araçlarında<br />
opticruise şanzıman ve off-road<br />
modu adı verilen bir işletim seçeneğini<br />
de sunuyor.<br />
Çamur gibi kaygan zeminlerde, su dolu<br />
bölgelerde veya dik inşaat zeminleri gibi<br />
zorlu yol koşullarında off-road modu ile<br />
araç, motor devrini yol şartlarına uygun<br />
olacak şekilde kendisi ayarlıyor ve olumsuz<br />
koşullarda sorunsuz sürüş için maksimum<br />
destek veriyor.<br />
Scania, off-road serisi araçlarında iç mekan<br />
konforu da sunarken patinaj kontrolü<br />
ile çok daha yüksek bir çekiş kabiliyetine<br />
sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Ticari trend<br />
Yeni 13 Litre Motor Platformu İle<br />
Standartları Yükseltti<br />
Scania, tüm ürün gamında kullanmaya başladığı 13 litrelik motorlarıyla yakıt verimliliği<br />
çalışmalarında ulaştığı son noktayı gözler önüne seriyor.<br />
Dinamik, güvenli ve her açıdan verimliliği<br />
ile Türkiye yollarına çıkan<br />
Scania, çekicilerin standart<br />
donanımında sunulmaya başlanan Opticruise<br />
iki pedallı otomatize şanzıman,<br />
geliştirilen yazılımı ile Yeni Scania Retarder,<br />
performansı artırılan egzoz freni,<br />
Sürücü Destek Sistemi ve standart klima<br />
ile Scania, müşterilerine sunduğu donanım<br />
paketini zenginleştiriyor. Yeni teknolojiler<br />
ile donatılan Scanialar, Türkiye<br />
şartlarına uyumlu araçlarıyla yakıt ekonomisinin<br />
yanında bakım ve işletim giderleri<br />
açısından da optimum verimlilik<br />
özellikleri taşıyor. Yeni sistemler ile donatılan<br />
Scania sürüş, yük ve yol koşullarına<br />
kendini çok kolayca adapte edebiliyor.<br />
122 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Yeni 13 lt’lik Motor Platformu ile<br />
Performans ve Yakıt Tasarrufu<br />
Scania tarafından geliştirilen yeni 13 litre<br />
motor platformu Scania Birim Enjektörlü<br />
(PDE) yakıt sistemi ve Seçici Katalitik<br />
İndirgeme (SCR) teknolojisi ile düşük<br />
devirde sunduğu maksimum tork ile<br />
performanstan ödün vermeden yakıt tasarrufu<br />
sağlıyor.<br />
Sahip olduğu teknoloji sayesinde 1000<br />
devir/dakikadan itibaren sunulan azami<br />
tork üstün çekiş ve kesintisiz sürüş konforu<br />
sağlıyor. Scania Opticruise Otomatize<br />
Şanzıman ve SDS (Sürücü Destek<br />
Sistemi) destek üniteleri, birlikte kullanımları<br />
halinde Scania’nın optimum yakıt<br />
tasarrufu konusundaki verimliliğini<br />
bir üst seviyeye taşıyor.<br />
Scania’nın Euro 5 normlarına uygun yeni<br />
13 litre motor platformu; 360, 400, 440<br />
ve 480 beygir güçlerinde 4 farklı motor<br />
seçeneği ile yapılan iş için en ideal tercihi<br />
yapma olanağını müşterilerine sunuyor.<br />
Yeni 400 beygir gücündeki 13 litre<br />
motor, aracın toplam çalışma süresinin<br />
yüzde 85’den fazlasını oluşturan 1.000<br />
- 1.300 devir/dakika aralığında yüksek<br />
güce ulaşma özelliğini barındırıyor.<br />
Scania’nın yeni 13 lt motor platformu,<br />
bakım maliyetlerini de büyük ölçüde düşürüyor.<br />
Yeni motorda kullanılan geliştirilmiş<br />
teknoloji sayesinde, kullanıcılarının<br />
giderleri düşüyor ve kazançları artıyor.<br />
Scania çevreci SCR sistemi (Seçici<br />
Katalitik İndirgeme), araçtan<br />
salınan egzoz gazlarının<br />
içerdiği azot oksit bileşiklerinin<br />
kabul edilen normlar dahilinde<br />
kalmasını sağlıyor. Kendini<br />
kanıtlamış bir emisyon kontrol<br />
sistemi olan SCR sistemiyle<br />
donatılan yeni Scania 13 lt<br />
motorları, yüksek tork ve düşük<br />
tüketimin yanı sıra çevreyi<br />
zararlı gazlardan koruyan bir<br />
çok yeniliği de beraberinde getiriyor.<br />
Yeni Scania Opticruise Otomatize<br />
Şanzıman ile Güvenli ve Konforlu<br />
Sürüş<br />
Scania’nın standart donanımı olarak sunulan<br />
iki pedallı Scania Opticruise Otomatize<br />
Şanzıman ile yakıt ekonomisi, sürüş<br />
güvenliği ve konforu artıyor. Dayanıklılığı<br />
ve kalitesi ile bilinen manuel Scania<br />
şanzımanların, vites geçişlerini otomatik<br />
sağlayan sistemdir. Segmentinde<br />
öncü ve sürekli iyileştirmelerle en gelişmiş<br />
uygulamayı sunan yeni Scania Opticruise<br />
Otomatize Şanzıman; kalkışta,<br />
duruşta ve seyir esnasındaki vites değişimlerinde,<br />
debriyaj pedalı olmaksızın<br />
sürüş sağlayan iki pedallı sistemle sunuluyor.<br />
Pedalın ve sürücünün yerini alan,<br />
elektronik kontrol ünitesi tarafından kumanda<br />
edilen elektrohidrolik servo, debriyajın<br />
kavrama ve çözülme işlemini gerçekleştiriyor.<br />
Bu sayede, sürücünün tamamen<br />
yola ve sürüşe odaklanması sağlanarak,<br />
sürüş güvenliği ve konfor artırılıyor.<br />
Sistemdeki gelişmiş elektronik yazılım,<br />
kavrama esnasında oluşan debriyaj<br />
aşınmalarını da asgari düzeye indiriyor.<br />
Yeni 13 litre motorlu araçlarımızda standart<br />
olarak sunulan iki pedallı Opticruise<br />
Otomatize Şanzıman’ın yakıt tasarrufunu<br />
daha da artırıyor. Debriyaj pedalsız<br />
yeni Scania Opticruise yol ve yük şartlarına<br />
göre sürekli ekonomiye yönelik vites<br />
seçimi yaparak yüzde 5’e kadar yakıt<br />
tasarrufu sağlarken, sürücü kaynaklı<br />
kullanım hatalarını önleyerek, güç ve<br />
aktarma organlarında olası arızaları ortadan<br />
kaldırıyor.<br />
Yeni Scania Opticruise Otomotize<br />
Şanzıman’da sürücünün yük ve yol koşullarına<br />
göre tercih edebileceği ekonomik<br />
ve performans olarak iki farklı sürüş<br />
modu yanında manevra modu ve patinaja<br />
düşülen alandan aracın kolaylıkla<br />
çıkılabilmesini sağlayan Beşik Hareketi<br />
fonksiyonununu da standart olarak sunmaktadır.
Ticari trend<br />
TNT Ekspres Elektrikli<br />
Otomobil Filosunu Genişletiyor<br />
Türkiye’nin ilk Türk ticari plakalı elektrikli araçlarını 2011’de filosuna dahil eden TNT Ekspres,<br />
yeni satın alımlarla sıfır CO2 karbon salınımlı çevre dostu araç sayısını 10 adete çıkardı.<br />
Önümüzdeki dönemde tüm filosunu<br />
elektrikli araçlara çevirmeyi hedefleyen<br />
TNT Ekspres, bir elektrikli araçla<br />
1 yılda 1.000 litrelik yakıt tasarrufu sağlıyor.<br />
Ayrıca bir elektrikli araçla yılda toplam 2,5<br />
ton CO2 tasarrufu sağlanmış oluyor.<br />
Ulaşım sektöründe hizmet veren global bir<br />
şirket olarak küresel ısınmayla mücadele<br />
eden TNT Ekspres, diğer şirketlere örnek teşkil<br />
edecek çevre dostu uygulamalarına devam<br />
ediyor. Bir ilke imza atarak ilk Türk ticari<br />
plakalı elektrikli otomobil filosunu kuran TNT<br />
Ekspres, yeni satın aldığı elektrikli araçlarla filosunu<br />
genişletiyor.<br />
124 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Türkiye’nin ilk Türk ticari plakalı elektrikli<br />
araçlarını 2011 yılında filosuna dahil eden<br />
TNT Ekspres, yeni satın alımlarla sıfır CO2<br />
karbon salınımlı çevre dostu araç sayısını 10<br />
adete çıkardı. TNT Ekspres, elektrikli araçlarla<br />
birlikte normal araçların neden olduğu<br />
gaz emisyonlarını azaltmayı ve çevreci araç<br />
sürüş teknikleriyle de çevreye daha az zarar<br />
vermeyi amaçlıyor. Önümüzdeki dönemde<br />
tüm filosunu elektrikli araçlara çevirmeyi<br />
hedeflediklerini belirten TNT Ekspres Türkiye<br />
Genel Müdürü Turgut Yıldız şöyle devam<br />
etti: “Araçlarımız her gün trafikte olduğu<br />
için verimlilik ve çevreci uygulamalar en<br />
çok önemsediğimiz konular arasında yer alı-<br />
yor. Türkiye’deki ilk elektrikli araç filosunu<br />
TNT Ekspres oluşturdu. Elektrikli araçlarımızı<br />
BD Otomotiv’den alıyoruz. Elektrikli<br />
araçlarımız 160 km. yol gidebiliyor ve hızlı<br />
şarj ile 20 dakikada yola çıkmaya hazır<br />
hale geliyor.”<br />
Elektrikli araçlarla yılda toplam 25<br />
ton CO2 tasarrufu sağlanıyor<br />
TNT Ekspres’in filosundaki elektrikli araçlar,<br />
1 yılda araç başı ortalama 11.000<br />
km yol yapıyor. Bir elektrikli araç, 1 yılda<br />
1000 litrelik yakıt tasarrufu sağlıyor. Ayrıca<br />
yılda bir araçtan 2,5 tonluk, toplamda<br />
ise 25 tonluk CO2 tasarrufu sağlanıyor.<br />
TNT Ekspres’in filosuna kattığı elektrikli<br />
araçlar, Sabiha Gökçen Havaalanı, Çekmeköy,<br />
Güneşli gibi İstanbul’un farklı<br />
noktalarındaki ana istasyonlarda şarj edilebiliyor.<br />
Aynı zamanda gezici şarj araçlarına<br />
da sahip olan TNT Ekspres acil durumlarda<br />
bu araçlarını devreye sokarak<br />
müşterilerine aksaksız hizmet vermeye<br />
devam ediyor. TNT Ekspres İngiltere, İtalya,<br />
Belçika, Fransa, Hollanda ve Çin gibi<br />
pek çok ülkede de dağıtım için elektrikle<br />
çalışan kamyonlar kullanılıyor.
Yeni Ürün<br />
Yeni Dijital Baskı Folyosuyla Daha Çevreci<br />
Doğa dostu ürün ve çözümleriyle dünyanın<br />
en yeşil firmaları arasında yer<br />
alan 3M’nin en yeni markası Envision<br />
Dijital Baskı Folyoları sayesinde markalar;<br />
binalardan araçlara, petrol istasyonlarından<br />
teknelere kadar her türlü mecrada iletişim mesajlarını<br />
tüketicilerine kolaylıkla sunarken çevrenin<br />
korunmasına da yardımcı olacak.<br />
130 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
3M, reklam ürünleri çözümlerine<br />
yeni bir seriyi<br />
ekledi. Çevreye ve insan<br />
sağlığına zararı bulunan<br />
PVC, ftalat içermeyen,<br />
klor ve diğer halojenler<br />
eklenmeden üretilen<br />
ve kısmen biyo-bazlı maddelerden<br />
oluşan Envision<br />
480Cv3 Dijital Baskı<br />
Folyoları ve 8548G Parlak<br />
Laminasyon; benzerlerine<br />
göre yüzde 60 daha<br />
az solvent içeriyor. Envision<br />
Dijital Baskı Folyoları;<br />
ticari ve raylı ulaşım<br />
araçlarına, sponsorluk, etkinlik veya kişiselleştirme<br />
amaçlı olarak otomobillere ve binaların<br />
iç ve dış alanları gibi her türlü yüzeye kolayca<br />
uygulanabiliyor.<br />
UV ışını, asit damlaları, nem ve ısı gibi tüm dış<br />
hava koşullarına karşı dayanıklı olan ve PVC<br />
Easy Nano ile Daha İyi Görüş<br />
Würth’ten yeni geliştirilmiş nano<br />
teknolojisi bazında cam yüzeyi koruyucu<br />
Easy Nano, sürüş güvenliğini<br />
arttırıyor.<br />
Cam yüzeyi koruyucu Easy Nano gece, yağmurda<br />
ve kötü görüş durumlarında daha iyi<br />
görüş sağlar ve bu sayede düşük sürüş hızlarında<br />
bile daha iyi bir sürüş güvenliği sunar.<br />
Easy Nano ile araçların maruz kaldığı yağmur<br />
ve su yaklaşık 50-60 km/saatte kolayca camdan<br />
yuvarlanır gider. Camlar böceklerden,<br />
içermeyen Envision Dijital Baskı Folyoları,<br />
marka görselleri veya grafiklerin yüksek kalitede<br />
parlaklık ve netlikte görünmesini sağlıyor.<br />
Uygulama esnasında grafiğin tekrar pozisyonlandırılmasına<br />
olanak sağlayan ürün, pürüzlü<br />
yüzeylere bile kolayca uygulanabiliyor ve istenildiği<br />
zaman yine yüzeye zarar vermeden<br />
çıkartılabiliyor. Ürün, ayrıca Comply yapışkan<br />
teknolojisi sayesinde hızlı ve kolay uygulama<br />
imkânı sağlayarak baloncuk oluşumu engelleyen<br />
hava kanallarına sahip.<br />
Ürün sayesinde, transit yolcu taşıma araçları<br />
ve terminallerden perakende satış mağazalarına,<br />
yiyecek ve içecek üreticilerinden otomotiv<br />
üreticilerine, petrol istasyonlarından telekomünikasyon<br />
ve enerji kurumlarının filolarına kadar<br />
pek çok alanda markalar, iletişim mesajlarını<br />
çevreye zarar vermeden tüketicilerine iletebilecek.<br />
Çevre dostu 3M Envision, ayrıca<br />
müşterilerinin LEED® sertifikasyon sistemi tarafından<br />
hazırlanan puanlama sistemine göre<br />
kredi kazanmasına da olanak sağlayacak.<br />
kirden ve buzdan kolay şekilde arındırılabilir.<br />
Aşındırıcı temizlik malzemesi kullanmaya gerek<br />
kalmaz. Ayrıca daha az silecek kullanımı<br />
sağlayarak, sileceklerin ömrünü uzatır.<br />
Homojen ve tamamen şeffaf bir yüzey koruması<br />
sağlar. Gölge ve iz bırakmaz, gece sürüşlerinde<br />
tehlikeli yansımalara yol açmaz.<br />
Kolay kullanımı sayesinde zamandan tasarruf<br />
sağlayan ürün. Polikarbonat camlar hariç,<br />
tüm araç camlarında kullanım için uygundur.
Yeni Ürün<br />
Ey Yaygın Mesleki<br />
Yaralanmalara Çözüm Olacak<br />
Direksiyonun kolay hakimiyetini sağlayan Volvo Dinamik Direksiyon Sistemi ile daha rahat ve<br />
daha güvenli sürüş sağlanıyor.<br />
Volvo Kamyon, yeni FH serisinin lansmanından<br />
sadece birkaç ay sonra yine birinci<br />
sınıf bir yenilik sunuyor. Volvo Dinamik<br />
Direksiyon, geleneksel hidrolik direksiyon<br />
sistemini direksiyon dişlisine takılan elektronik<br />
kontrollü bir elektrik motoru ile birleştiriyor.<br />
Böylece kamyon sürücüsü için daha güvenli,<br />
daha rahat ve daha keyifli bir çalışma ortamı<br />
sunacak direksiyon hakimiyeti sağlanıyor.<br />
Volvo Trucks Başkanı Claes Nilsson “Bu patentli<br />
teknoloji, kamyon sürücüsüne tüm ko-<br />
132 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
şullarda yardımcı oluyor. Dinamik direksiyon<br />
sistemi, otobanda hızlı bir seyirde eşsiz yön<br />
dengesi sunarken, düşük hızlarda ağır yük taşıyan<br />
bir kamyonda dahi direksiyonu tek parmağınızla<br />
yönetebileceğiniz kadar kolay bir sürüş<br />
sağlıyor” diyor.<br />
Volvo Dinamik Direksiyon’un getirdiği en büyük<br />
teknolojik yenilik, direksiyon şaftına takılan<br />
elektronik kontrollü bir elektrik motorudur.<br />
Kamyonun hidrolik direksiyonu ile birlikte çalışan<br />
elektrik motoru, maksimum 25 Nm tork<br />
üretiyor ve elektronik kontrol ünitesi tarafından<br />
saniyede binlerce kez düzenleniyor.<br />
Volvo Dinamik Direksiyon Proje Müdürü Gustav<br />
Neander, “Elektrik motorunun işlevi, sürüşün<br />
her anında mükemmel bir direksiyon hakimiyeti<br />
sağlamaktır. Örneğin sistemin sensörleri,<br />
sürücünün aracını düz bir çizgide ileriye<br />
doğru sürmek istediğini algılıyor ve otomatik<br />
olarak direksiyonun yol yüzeyindeki sorunlardan<br />
etkilenmemesini sağlıyor” diye açıklıyor.<br />
Gustav Neander ayrıca “Düşük hızlarda elektrik<br />
motorunun desteği kamyonu kullanmayı<br />
iyice kolaylaştırıyor. Zemini bozuk bir arazide<br />
çalışan ağır yüklü bir inşaat kamyonu bile hiçbir<br />
ekstra çaba sarf etmeden kolayca kullanmak<br />
mümkün. Geliştirme aşamasında sistemi<br />
test eden kamyon sürücülerinin hepsi, sistemin<br />
performansından çok etkilendi” diyor.<br />
Her türlü kullanım koşuluna uygun çözüm<br />
Volvo Dinamik Direksiyon sisteminin avantajları<br />
dört maddede özetlenebilir:<br />
*Düşük hızlarda elektrik motoru, sürücünün<br />
kaslarına binen yükü azaltır. Böylece sürücü<br />
rahatlayarak aracı omuzlarını ve kollarını zorlamadan<br />
kullanabilir. Sistemin bir avantajı da<br />
geri manevra yapılırken direksiyonun otomatik<br />
olarak ortalanmasıdır.<br />
*Yol yüzeyindeki çatlak ve çukur gibi bozuklukların<br />
etkisi sistem tarafından azaltılır. Bu da<br />
sürücünün direksiyona sürekli küçük müdahalelerde<br />
bulunarak aracı düzeltmesine gerek<br />
kalmaması ve sürüşün çok daha dengeli olması<br />
anlamına gelir.<br />
*Bu hassas kontrol, otobanda yön dengesinin<br />
artmasını sağlayarak tüm hızlarda sürücüye<br />
çok daha rahat bir sürüş deneyimi ve direksiyon<br />
hakimiyeti sunar. Dinamik Direksiyon Sistemi<br />
ile araç sürerken yapılması gereken tüm<br />
küçük direksiyon hareketleri geçmişte kalır.<br />
*Dik bir yokuşu veya yan rüzgarı hemen tespit<br />
edip dengeyi sağlayabilen otomatik öğrenme<br />
sistemi, sürücüyü herhangi bir yanal hareketi<br />
engellemek için direksiyon simidine asılma zorunluluğundan<br />
kurtarır. Bu, yol güvenliği ve sürücü<br />
konforu alanında önemli bir gelişmedir.<br />
Direksiyon hakimiyeti yeni bir boyuta yükseldi.<br />
Volvo Dinamik Direksiyon, ağır taşıt sürücülerinin<br />
maruz kaldığı en yaygın mesleki yaralanmalara<br />
çözüm getiriyor. İsveç Çalışma Ortamı<br />
Otoritesi’nin resmi verilerine göre kamyon sürücülerinin<br />
mesleki yaralanma istatistiklerindeki<br />
oranı, normalin oldukça üzerinde görülüyor.<br />
Gustav Neander, “Neredeyse on kamyon sürücüsünden<br />
dördü, her hafta sırt, boyun,<br />
omuz ya da kol ağrısından şikayet ediyor. Gelişmiş<br />
direksiyon sistemimiz, çalışma ortamındaki<br />
bu tür sorunların ortadan kalkmasını sağlayan<br />
daha rahat bir sürüş deneyimi sunuyor,”<br />
diyor. Ve şunları ekliyor: “Volvo Dinamik Direksiyon,<br />
ağır taşıtlarda direksiyon hakimiyetini<br />
yepyeni bir boyuta taşıdı. Bu teknoloji sürücünün<br />
çalışma koşullarının daha rahat ve kontrollü<br />
olmasını sağlıyor.”
Yeni Ürün<br />
Ford Cargo’ya özel geliştirildi: FiloBil<br />
Ford Otosan’ın Filo Türk iş birliği ile filoların ihtiyacına göre geliştirdiği FiloBil -Filo Yönetim<br />
Sistemi tüm Ford Cargo model araçlarda opsiyonel olarak sunuluyor.<br />
Filobil’in sunduğu 25 farklı raporlama<br />
ile filoların taşıma ve ulaştırma maliyetlerinin<br />
yanı sıra bakım masrafları<br />
azaltılırken sürücü profil raporlamaları ile<br />
güvenlik de artırılıyor.<br />
Araç takip ve filo yönetim sistemi, Ford<br />
Otosan – FiloTürk işbirliği ile geliştirilen FiloBil/<br />
Filo Yönetim Sistemi artık Ford Cargo<br />
1846T’lerde.<br />
Sektör ihtiyaçlarına cevap veren entegre<br />
sistemler ve çözümler sunan FiloBil, Ford<br />
Cargo 1846T modelinde kullanılmaya başlandı.<br />
Opsiyonel olarak sunulan Filobil ile<br />
sürücü ve araca yönelik 25 farklı raporlama<br />
ile yakıt tüketiminden tasarruf elde edilirken<br />
sürücüye yönelik raporlamalar sayesinde<br />
de can güvenliği artırılmış oluyor.<br />
FiloTürk Genel Müdürü Adil Masaracıoğlu,<br />
Ford Cargo 1846T’ye özel geliştirilen FiloBil<br />
sistemi hakkında; ‘Lojistik ve ulaştırma maliyetlerini<br />
azaltmak ve aynı zamanda çevreci<br />
bir anlayışıyla üretim süreçlerini yönetmek<br />
otomotiv üreticilerinin de öncelikli hedefleri<br />
arasında yer almaya başladı. Ford<br />
134 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Cargo marka araçlar için geliştirdiğimiz FiloBil<br />
bu politikanın en güzel örneklerinden<br />
biri oldu’ şeklinde konuştu.<br />
Ford Cargo ile yapılan işbirliğinin sektör<br />
için önemli bir adım olduğuna dikkat çeken<br />
Masaracıoğlu; ‘Geliştirdiğimiz Filobil<br />
sistemi ile yol bilgisayarı üzerinden aldığımız<br />
verilerle 25’den fazla raporlama yapıyoruz.<br />
Araç ve sürücü için farklı hazırladığımız<br />
bu raporlamalar sayesinde filoların yakıt<br />
tüketimini ve işletme maliyetlerini düzenli<br />
olarak takip etmek ve bu maliyetleri<br />
yüzde 15 oranında azaltmak mümkün.<br />
Bu bilgilere aracınız nerede olursa olsun yanına<br />
bile gitmeden ulaşmak için yapmanız<br />
gereken tek şey internet üzerinden sisteme<br />
girmek’ dedi.<br />
Aracın coğrafi konumu sayesinde filo<br />
yönetimi<br />
FiloTürk tarafından geliştirilen FiloBil sayesinde<br />
aracınızın lokasyonunu bilerek operasyona<br />
en yakındaki aracınızı yönlendirerek hem<br />
zamandan hem de yakıttan tasarruf elde etmeniz<br />
mümkün. Filobil ile çizilen rota opti-<br />
mizasyonu sayesinde değerli madde taşınan<br />
malların güvenliği de sağlanabiliyor.<br />
Can güvenliği için 10 farklı ihlal durumu<br />
verisi<br />
Yakıt tüketiminin yanı sıra filoların kontrol<br />
altına alması gereken bakım ve onarım maliyetleri<br />
ve trafik kazaları da bu sistem sayesinde<br />
kontrol altına alınabiliyor. Aracın aşırı<br />
hız, agresif kullanım ve ani şerit değiştirme<br />
gibi tehlikeli kullanım profili oluşturan durumlar<br />
raporlanarak güvenlik açısından da<br />
etkili bir sistem oluşturuluyor.<br />
Bunun yanı sıra yakıt depo seviyesindeki ani<br />
düşüş, ekonomik devir aralığı dışında kullanım,<br />
uzun rölanti süresi, hız aşımı, 4,5 saat<br />
üzerinde araç kullanım bilgisi, bakım aralığı,<br />
depo seviyesi ve AdBlue seviyesinin azalması,<br />
motor suyu sıcaklığı seviyesinde yükselme gibi<br />
raporlamalar sayesinde bakım maliyetlerinde<br />
azalma sağlanırken araç arızalarından dolayı<br />
iş gecikmelerinin de önüne geçiliyor. Arıza durumlarında<br />
ise lokasyonu tespit edebilme özelliği<br />
sayesinde onarım süresini azaltılarak iş kayıplarının<br />
önüne geçilmesi sağlanıyor.
Fuar<br />
Cezayir’de Equip <strong>Auto</strong> Heyecanı<br />
Equip <strong>Auto</strong> Cezayir Otomotiv Yedek<br />
Parça Aksesuar ve Servis Ekipmanları<br />
Fuarı 4-7 <strong>Mart</strong> <strong>2013</strong> tarihleri arasında<br />
7. kez düzenlendi. Aramedya olarak<br />
Kuzey Afrika’nın bu önemli fuarında Commercial<br />
Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar Dergisi,<br />
<strong>Auto</strong> <strong>Spare</strong> <strong>Parts</strong> <strong>World</strong> / Oto Yedek<br />
Parça Dergisi ve Agro<strong>World</strong> / Tarım Dünyası<br />
Dergisi olmak üzere üç yayın ile katıldık.<br />
Cezayir’in en önemli fuar organizatörü<br />
olan Promosalons Algeria tarafından organize<br />
edilen Equip <strong>Auto</strong> Fuarı, 4–7 <strong>Mart</strong><br />
<strong>2013</strong> tarihleri arasında Cezayir kentinde ülkenin<br />
yegâne fuar alanı olan Parc Des Expositions<br />
Safex’de gerçekleştirildi. Equip<br />
<strong>Auto</strong> Algeria Fuarı’nda B2B etkinliği ile üretici<br />
firmalar, distribütörler, otomotiv sektöründe<br />
pazarlamak için yeni ürünler arayanlar<br />
ve tamirciler, servis ve tamirhaneler bir<br />
araya geldi. Türkiye’den 33 firmanın katıldığı<br />
fuara; Cezayir, Almanya, Belçika, Çin,<br />
İspanya, Fransa, İtalya, Polonya, Tunus, Ukrayna,<br />
Fas gibi başka ülkeler de katılım gösterdi.<br />
4 milyon civarında motorlu taşıtın bulunduğu<br />
Cezayir otomotiv pazarı, Kuzey Afrika’nın en<br />
büyük otomotiv pazarı olma yönünde ilerlemekte.<br />
Cezayir otomotiv pazarı her yıl yüzde<br />
6 civarında büyüyor. Cezayir’de 2 milyon 593<br />
bin 310 binek otomobil, 821 bin 626 kamyonet,<br />
362 bin 257 kamyon, 130 bin 839 traktör,<br />
115 bin 972 treyler, 70 bin 70 otobüs bulunuyor.<br />
Araçların yüzde 22.6’sı 5 yaşın altındayken<br />
yüzde 57,42’si ise 20 yaşın üzerindedir.<br />
Bu oran ülkede aftermarket (satış sonrası<br />
hizmet ve ürünler) pazarının oldukça önemli<br />
olduğunu gösteriyor.
Fuar<br />
<strong>Auto</strong>promotech, Türk Firmaları Bekliyor<br />
İtalyan “<strong>Auto</strong>promotec Fuarı” bir kez<br />
daha Türk katılımcıları ve basın mensupları<br />
ile bir araya geldi.<br />
Dünyanın otomotiv ekipmanları ve satış<br />
sonrası hizmet alanında yapılan sayılı fuarlardan<br />
biri olan İtalyan “<strong>Auto</strong>promotec Fuarı”<br />
Türkiye’deki ilişkilerini sağlamlaştırmak<br />
adına çalışmalarına hızla devam ediyor. Bir<br />
yandan ilgili firmalar ile bizzat görüşmelere<br />
devam eden <strong>Auto</strong>promotec Marka Müdürü<br />
Emanuele Vicentini, diğer yandan da periyodik<br />
olarak otomotiv basını ve Türk katılımcılar<br />
ile bir araya gelerek Fuar ile ilgili yeniliklerden<br />
söz ediyor.<br />
22-26 Mayıs <strong>2013</strong> tarihleri arasında İtalya’nın<br />
Bologna şehrinde 25. kez düzenlenecek “<strong>Auto</strong>promotec<br />
Fuarı”na Türk firmaların ilgisinin<br />
giderek artması bütün bu çalışmaların bir sonucu<br />
olarak ortaya çıkıyor.<br />
Katılımcı Türk firmalar ve basın mensuplarıyla<br />
bir araya gelen <strong>Auto</strong>promotec Marka<br />
Müdürü Emanuele Vicentini 3 yıldır<br />
Türkiye’ye geldiğini; İstanbul, Bursa, İzmir<br />
ve Konya’da birçok firmayı yerinde ziyaret<br />
ederek sektörü yakından tanıma fırsatı<br />
bulduğunu aktardı. Vicentini, Türkiye’de<br />
kendini mutlu hissettiğini ve Türkiye seyahatlerinden<br />
her zaman büyük keyif ve verim<br />
aldığını vurguladı. Türkiye’nin sektördeki<br />
önemi düşünüldüğünde Türk firmaların<br />
yurtdışı fuarlarında daha fazla yer alması<br />
gerektiğini belirten Vicentini “<strong>Auto</strong>promotec<br />
Fuarı’nı bir çözüm ortağı olarak görmeleri<br />
çalışmalarımızın karşılık bulduğunu<br />
gösteriyor” dedi.<br />
138 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
“<strong>Auto</strong>promotec” Türk firmaları memnun<br />
etmeyi amaçlıyor<br />
Vicentini, <strong>Auto</strong>promotec olarak Türk katılımcı<br />
ve ziyaretçi sayısını artırmak amacıyla<br />
İstanbul’da yerleşik Onemedit Danışmanlık<br />
firması ile birden fazla proje üzerinde çalıştıklarından<br />
söz etti. Bu çalışmalar sonucunda<br />
kurdukları sıkı iletişim sayesinde firmalar<br />
ve basın ile birbirlerini anladıklarını ve<br />
tatmin edici bir işbirliği ortamı yarattıklarını<br />
ifade etti.<br />
Vicentini: “Türkiye’ye her gelişimde büyük<br />
bir nezaket ve samimiyetle karşılandım,<br />
bunu karşılığını <strong>Auto</strong>promotec olarak<br />
en iyi şekilde vermek isteriz. Türk katılımcıların<br />
taleplerini yerine getirmek için elimiz-<br />
den geleni yapacağız, onları memnun etmeye<br />
kararlıyız. Türkiye’de elde ettiğimiz<br />
başarılı sonuçları İtalya’da hep birlikte kutlamak<br />
istiyoruz” dedi.<br />
Şu ana kadar Fuara katılım için 11 Türk firma<br />
direk kayıt yaptırdı, 2 firma ise katılım onayı<br />
aşamasında. Bu firmalar toplam 550 m2’yi<br />
aşkın bir alan üzerinde ürünlerini sergileyecekler.<br />
Rakamlar 2011 yılına göre yüzde 100<br />
oranında bir artışı ifade ediyor. Bunun yanı<br />
sıra 6 Türk firma ise İtalya’daki temsilcileri<br />
aracılığıyla fuara katılım gerçekleştirecekler.<br />
150.000 m2’lik alanın tamamı neredeyse<br />
dolmak üzere. Kalan yerler ise hızla tükenmeye<br />
devam ediyor. Şu an için 16 holden<br />
yalnızca 15. ve 21. hollerde sınırlı sayıda<br />
alanlar kaldı. 15. hol diagnostik cihazlar,<br />
21. hol ise otomobil servis ekipmanları<br />
ve yedek parça konusunda faaliyet gösteren<br />
firmalara ev sahipliği yapıyor.<br />
Alım heyeti çalışmaları hızla devam<br />
ediyor<br />
<strong>Auto</strong>promotec diğer yandan alım heyeti çalışmalarına<br />
hız vermiş durumda. Bu yıl Rusya,<br />
Japonya, Kore, Polonya, Amerika Birleşik Devletleri,<br />
Meksika, İran, Güney Afrika, Libya, Vietnam,<br />
Endonezya, Arjantin ve Brezilya’dan<br />
alım heyetleri düzenleniyor. Alım heyetleri<br />
dâhilinde gelen firmalar ile görüşmek isteyen<br />
<strong>Auto</strong>promotec katılımcıları yoğun bir şekilde<br />
taleplerini iletmeye devam ediyorlar. Türk katılımcı<br />
firmalar da aynı amaçla <strong>Auto</strong>promotec<br />
Türkiye temsilcisi Onemedit ile görüşmelere<br />
devam ediyor.
Fuar<br />
İnşaat Serisinin 2 Mikser Modeli<br />
Beton Fuarı’nda Tanıtıldı<br />
Ford, 21-24 Şubat tarihleri arasında 5.<br />
kez düzenlenen ve inşaat sektörünün<br />
buluşma merkezi olan “Beton <strong>2013</strong><br />
Hazır Beton Kongresi ve Beton, Agrega, İnşaat<br />
Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı”na;<br />
inşaat, hafriyat ve hazır beton sektörüne hitap<br />
eden Ford Cargo Mikser’lerle katıldı.<br />
İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen Beton<br />
Fuarı’na Ford Cargo Mikser serisiyle katılan<br />
Ford; hazır beton sektörüne hitap eden<br />
modellerini tanıttı. Ford Cargo Mikser serisi;<br />
düşük ilk alım maliyetleri ve düşük yakıt tüketim<br />
değerlerinin yanı sıra, standart sunulan<br />
klima ve sessiz çalışan motoruyla sağladığı<br />
yüksek konforla da fuar ziyaretçilerinin<br />
dikkatlerini üzerine çekti.<br />
Ford Otosan Ürün Geliştirme Merkezi’nde<br />
Türk mühendisleri tarafından tasarlanan ve<br />
Ford Otosan’ın Eskişehir, İnönü fabrikasında<br />
üretilen yerli Ford Cargo İnşaat Serisi, damper<br />
ve mikser kamyon tipleri ile çekiciden<br />
oluşuyor.<br />
Pazara hafif ve ekonomik mikser kapsamında<br />
sunulan 3532M (6x4) hem ağırlık limitlerinin<br />
önemli olduğu şehir içi kullanımına<br />
uygun hem de tandem arka aksı sayesinde<br />
off-road kullanımına uygunluğuyla farklı<br />
müşterilerin beklentilerini karşılama yeteneğini<br />
ortaya koyuyor. 3532M, inşaat kullanımına<br />
uygun 500 MPa dayanıklı şasisi, 320<br />
PS motor gücü ve ağırlık avantajı ile müşteriye<br />
sunuluyor.<br />
140 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Aracın ilk alım maliyeti ile de avantaj sağladığını<br />
belirten Ford Otosan Kamyon Satış ve Satış<br />
Sonrası Operasyonları Grup Müdürü Emrah<br />
Duman; beton santrallerinin tüm Türkiye’ye<br />
yayıldığına dikkat çekerek, “Yakın ve orta mesafedeki<br />
inşaatlar ve kamu hizmetlerinde kullanılan<br />
betonu tedarik eden işletmeler daha<br />
hafif ve ekonomik kamyonlara ihtiyaç duyuyorlar.<br />
Ford Cargo 3532M de bu ihtiyaçları<br />
tam olarak karşılıyor” dedi.<br />
6x4 sınıfında daha ağır şantiye içi kullanımlarına<br />
uygun olarak 3536M, 8x4 sınıfında ise<br />
kauçuk arka süspansiyonlu hafif 3936M ve<br />
yaprak yaylı 4136M araçlar müşteriye sunuluyor.<br />
Ayrıca çekici mikser için 1838T araçlar<br />
da pazarda büyük ilgi görüyor. Mikser ürün<br />
gamındaki tüm bu ürünler ile 8 m3’den 12<br />
m3’e kadar beton mikseri uygulamaları destekleniyor.<br />
Ford Sürüş Akademisi ile hazır beton<br />
firmalarına özel sürüş eğitimi<br />
Ford Otosan, 2011 yılında başlattığı; bilinçli<br />
sürücüler yetiştirerek yakıt ekonomisi ve sürüş<br />
güvenliği sağlamayı, araçları uzun ömürlü kılmayı<br />
ve çevreye zarar veren CO2 salımını azaltmayı<br />
hedefleyen Ford Sürüş Akademisi’nde<br />
hazır beton firmalarına özel eğitim vermeye<br />
devam ediyor.<br />
Hazır beton araçlarında ağırlık merkezinin<br />
yüksek olması nedeniyle yaşanabilecek kazaları<br />
doğru sürüş teknikleriyle en aza indirmeyi<br />
hedefleyen Ford Sürüş Akademisi, eksikler ve<br />
doğru refleks edinimi, teorik ve pratik uygulama<br />
eğitimleri vererek, sürücülere güvenli sürüş<br />
tekniklerini öğretiyor.<br />
360 PS/1400 NM gücündeki güçlü ve ekonomik<br />
Ecotorq motoru, yeni mandallı tip konforlu<br />
şanzımanı, 10 mm 500 Mpa gücündeki<br />
sağlam şasisi, 750 saat bakım aralığı, standart<br />
olarak sunulan klima ve 2 yıl sınırsız km<br />
garantisi gibi rekabetçi özellikleriyle öne çıkan<br />
Ford Cargo Yeni İnşaat Serisi; inşaat, hafriyat,<br />
maden ve beton firmalarının beklentilerini en<br />
yüksek şekilde karşılıyor. Rahat vites geçişleri,<br />
kolçaklı koltuk, artırılmış kabin içi konfor ve<br />
üstyapıyı görme imkânı veren yeni arka camıyla<br />
sürücülerin işlerine odaklanmasında kolaylık<br />
sağlarken, iş sahiplerinin kârını artırmasına<br />
olanak tanıyor.<br />
Ford Cargo’lar, 1,1 milyon m2’lik alana sahip<br />
olan Ford Otosan İnönü Fabrikası’nda üretiliyor.<br />
Yurtiçinde 30 yetkili satıcı, yurtdışında 20<br />
distribütör ile müşterilere ulaşırken; Rusya,<br />
Türki Cumhuriyetleri, Doğu Avrupa, Afrika ve<br />
Ortadoğu’da 50’ye yakın ülkeye ihraç ediliyor.<br />
1.500 kişiye istihdam sağlayan Ford Otosan<br />
İnönü Fabrikası’nda aynı zamanda Euro 5<br />
normlarına uygun, çevre dostu Ecotorq motor<br />
üretimi yapılıyor. 7,3 lt ve 9 lt. silindir hacminde<br />
260PS/320PS/360PS/380 PS güce sahip<br />
motorlar yüzde yüz Türk işgücüyle, yüzde<br />
yüz yerli üretiliyor. Türkiye’nin kendi markasıyla<br />
kendi motorunu üreten tek kamyon markası<br />
olan Ford Cargo, yüzde 70 yerlilik oranı ile Türkiye<br />
ekonomisine yüksek katma değer sağlıyor.
Fuar<br />
Mercedes-Benz Türk, Beton <strong>2013</strong> –<br />
“5. Beton, Agrega, İnşaat Teknolojileri<br />
ve Ekipmanları Fuarı”nda inşaat<br />
sektörü ile bir araya geldi.<br />
Kendi alanındaki tek ve en büyük fuar olan,<br />
21- 24 Şubat <strong>2013</strong> tarihleri arasında İstanbul<br />
Fuar Merkezi’nde düzenlenen “Beton<br />
<strong>2013</strong>”, İstanbul’da beşinci kez organize edildi.<br />
İnşaat, hazır beton, agrega sektörlerinin<br />
142 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
bir araya geldiği, sektörle ilgili son teknoloji<br />
ürünlerin, araç, makine ve ekipmanların,<br />
hizmet ve donanımların<br />
sergilendiği fuarda Mercedes-Benz<br />
Türk A.Ş., hazır beton sektörüne özel<br />
hazırlanan ürünlerini sundu.<br />
Mercedes-Benz’in beton sektörüne<br />
sunduğu ve ön plana çıkan ürünleri;<br />
Axor 3029 B 8x4 (beton mikser kullanımına<br />
uygun inşaat kamyonu)<br />
Axor 3236 8x4 (hafifletilmiş beton mikser<br />
kullanımına uygun inşaat kamyonu)<br />
Axor 3340 K 6x4 (damper kullanımına uygun<br />
inşaat kamyonu)<br />
Axor 3340 K 6x4 (beton pompası kullanımına<br />
uygun inşaat kamyonu)<br />
Teknik Tekstil Çözümleri<br />
Bu Fuarda Görülecek<br />
Techtextil- Uluslararası Teknik Tekstil<br />
Nonwoven İhtisas Fuarı 11-13 Haziran<br />
<strong>2013</strong> tarihinde Messe Frankfurt tarafından<br />
Almanya’nın Frankfurt şehrinde yapılacak.<br />
Techtextil pazardaki eğilimler doğrultusunda<br />
geliştirilen prototiplerin ve pazara sunulmaya<br />
hazır yeni ürünlerin aynı çatı altında toplandığı<br />
bir fuar olacak. Etkinlikte ürün grupla-<br />
Mercedes-Benz Türk,<br />
Beton <strong>2013</strong> Fuarı’nda<br />
rı doğru tanımlanarak ziyaretçilerin<br />
daha etkin bir şekilde fuarı gezmesi<br />
sağlanıyor. Son teknoloji ve<br />
yeni fikirlerin görülebileceği fuarda<br />
12 adet fuara özel piktogram<br />
katılımcı firma stantlarında kullanılarak<br />
hangi ürün grubuna hitap<br />
edildiği ziyaretçiler tarafından anlaşılabilecek.<br />
12 piktogram ise şöyle<br />
olacak:<br />
“Agrotech-tarım ve hayvancılık,<br />
Hometech-mobilya ve ev dekorasyonu,<br />
Oekotech-çevre koruma ve<br />
geri dönüşüm, Buildtech-yapı ve<br />
inşaat, Indutech- Endüstriyel Tekstiller,<br />
Packtech-paketleme ve ambalaj,<br />
Clothtech-kıyafet ve ayakkabı,<br />
Medtech-Hijyen ve ilaç, Protech-kişisel güvenlik<br />
ve eşya koruma, Geotech-jeotekstiller,<br />
Mobiltech-otomotiv, denizcilik, demir yolu,<br />
hava taşıtları, Sporttech-aktif spor ve outdoor<br />
spor tekstilleri.”<br />
Teknik tekstil ve dokuma olmayan (nonwoven)<br />
tekstil ürünlerinin sergileneceği fuarda<br />
firmalar hizmet ürettikleri sektörler için stantlarında<br />
ilgili işareti taşıyacaklar. Firma stant-<br />
Axor 4140 B 8x4 (beton mikser ve beton<br />
pompası kullanımına uygun inşaat kamyonu)<br />
Actros 4141 B 8x4 (beton mikser ve beton<br />
pompası kullanımına uygun inşaat kamyonu)<br />
olarak sıralanırken, Mercedes-Benz Türk, Hazır<br />
Beton Fuarı’ndaki standında Mercedes-Benz<br />
Axor 4140 B 8x4 (Damperli Kamyon), Axor<br />
3236 B 8x4 ve Axor 3029 B 8x4 (Beton Mikserli)<br />
kamyonlarını sergiledi. Böylece bir kez daha<br />
zorlu çalışma alanlarında da inşaat sektörünün<br />
yanında olduğunu, dayanıklı Mercedes-Benz<br />
kamyonları ile birlikte güç işlerin üstesinden başarıyla<br />
gelinebileceğini gösterdi.<br />
2009 yılından bu yana 2. el kamyon pazarında<br />
faaliyetlerini sürdüren TruckStore, standta<br />
bulunan yetkilileri aracılığıyla ziyaretçilere<br />
ürün ve hizmetleri hakkında bilgiler verdi.<br />
larında görülebilecek işaretlerden biri de<br />
mobiltech-taşıt teknik tekstilleri. Teknik tekstil<br />
alanında toplam ürünlerin yaklaşık yüzde<br />
20’sinin taşıt araçlarında kullanıldığı tahmin<br />
ediliyor ve bu pay ile otomotiv sektörü teknik<br />
tekstil üreten firmaların önemli müşterileri<br />
arasında. Otomobiller, ticari araçlar ve ağır<br />
ticari araçlar, traktörler, hava ve deniz taşıtlarında<br />
teknik tekstil ürünleri yaygın olarak kullanılıyor.<br />
Teknik tekstil ürünleri otomotivde dekorasyon,<br />
izolasyon, filtreleme gibi işlevlerin yanı<br />
sıra araçlarda konfor için de kullanılıyor. Araçlarda<br />
iç döşemelerinde kullanılan tekstiller de<br />
taşıt kullanıcıları için dayanıklılık, toz tutmama,<br />
konfor gibi bir çok açıdan öneme sahip<br />
iken; emniyet kemeri, hava yastığı gibi güvenlik<br />
elemanlarıyla hayati önem de taşır.<br />
Ayrıca, tekstil malzemeleri taşıt araçlarının<br />
zırh kaplamalarında da yoğun olarak kullanılıyor.<br />
Taşıt araçlarında kullanılan teknik tekstil<br />
ürünlerini emniyet kemerleri, hava yastıkları,<br />
koltuk kumaşları, iç giydirme ürünleri (trim),<br />
oto kılıfları, koltuk kılıfları, filtreler, halı tabanları,<br />
kord bezi, kompozit takviyeleri, hortum<br />
ve kayış takviyeleri gibi ürünler oluşturuyor.
Fuar<br />
logitrans İle Sektörel Büyüme Güvencesi<br />
Her yıl yeni bir kapı aralayan logitrans,<br />
<strong>2013</strong> için sektörel büyüme garantisi<br />
veriyor. “Geride kalan 6 fuarımızda<br />
da görüldü ki tüm katılımcılarımız işlerini büyüttü”<br />
diyen logitrans Transport Lojistik Fuarı<br />
Müdürü Altınay Bekar, şunları söyledi:<br />
“logitrans, kurgusu itibariyle profesyonelleri<br />
hedefleyen ve bu hedefine ulaşan uluslararası<br />
bir fuardır. 90 ülkede tanıtımı yapılan<br />
ve katılımcıları dünyanın her köşesinde taşımacılık<br />
ve lojistik hizmetleri sunan bir fuarın<br />
ziyaretçisi de bu niteliklere uygun bir kitle<br />
oluşturmaktadır. İşte bu yüzden logitrans’da<br />
gerçekleşen karşılaşmalar, taraflara iş yaptırıyor.”<br />
Taşımacılık ve lojistik endüstrisinin karar alıcılarının,<br />
işini yaparken fuarı beklediğini sa-<br />
144 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
vunan Altınay Bekar, “Karar alıcılar kadar<br />
büyük operatörler de logitrans gerçekleşmeden<br />
sonuca varmıyor” dedi.<br />
logitrans bu yıl daha da güçlü<br />
Son olarak 53 ülkeden yaklaşık 200 katılımcı<br />
ile 12 bin 600’den fazla ziyaretçiyi ağırlayan<br />
logitrans Transport Lojistik Fuarı, <strong>2013</strong><br />
için çok daha güçlü bir şekilde hazırlanıyor.<br />
Bu yıl 7. kez gerçekleştirilecek olan fuar için<br />
hedefler ve programların yenilendiğini belirten<br />
Altınay Bekar şunları söyledi:<br />
“Başta, katılımcı sayısı ve geldikleri ülke<br />
çeşitliliğini artırmak olmak üzere, ziyaretçi<br />
çalışmasında önemli hamleler planlandı.<br />
Bölgeler, ülkeler, sektörler tek tek<br />
mercek altına alınarak, dünya taşımacılık<br />
ve lojistik hareketinin trendleri tespit<br />
Staroil, Equip <strong>Auto</strong> Algeria <strong>2013</strong><br />
Fuarı’ndaydı<br />
Starpet’in Madeni Yağ şirketi Staroil<br />
Petrolcülük A.Ş., 4 – 7 <strong>Mart</strong><br />
tarihleri arasında Cezayir’de gerçekleştirilen<br />
Equip <strong>Auto</strong> Algeria <strong>2013</strong><br />
Fuarı’na katıldı. Staroil Petrolcülük<br />
A.Ş.’ye ait ürünlerin tanıtımının gerçekleştirildiği<br />
fuar, ülkenin en büyük ikinci<br />
fuarı konumunda bulunuyor.<br />
Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi<br />
arasında yer alan Starpet’in, Madeni<br />
Yağ şirketi Staroil Petrolcülük A.Ş., yurt-<br />
dışındaki fuarlarda adını duyurmaya devam<br />
ediyor. Irak, Azerbaycan, Libya ve<br />
Filistin’e önemli ölçüde ihracat gerçekleştiren<br />
Staroil Petrolcülük A.Ş, distribütörlük<br />
ağını genişletmek amacıyla<br />
Cezayir’deki Equip <strong>Auto</strong> Algeria <strong>2013</strong><br />
Fuarı’na katılarak ürünlerini sergiledi.<br />
Bu fuara katılmalarının amacını,<br />
“Cezayir’de bulunan madeni yağ firmalarının<br />
durumunu incelemek, pazar hakkında<br />
piyasa bilgisi edinmek ve ülkede-<br />
edildi. logitrans bu trendlerin Türkiye ve<br />
bölge ülkeleri için sonuçlarının saptandığı<br />
bir etkinlik olacak.”<br />
Bu nedenle fuara katılımın en üst düzeyde olacağını<br />
savunan Altınay Bekar, ‘lojistik trendlerin<br />
yön değiştirdiği ortamlar yaratan logitrans,<br />
bu yıl çok daha güçlü bir uluslararası etkinlik<br />
olacak’ dedi.<br />
logitrans Transport Lojistik Fuarı 21-23 Kasım<br />
<strong>2013</strong> tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi<br />
9. ve 10. salonlarda düzenlenecek. Etkinliğin<br />
7incisi, EKO MMI Fuarcılık Tic. Ltd. Şti tarafından<br />
organize edilmekte. Fuar lojistik, telematik<br />
ve taşımacılığın tüm değer zincirindeki<br />
geniş ürün ve hizmet yelpazesini içeriyor.<br />
Türkiye’de düzenlenen logitrans Avrupa ile<br />
Yakın Doğu arasında bir köprü oluşturacak.<br />
ki genel araç portföyüne göre bölgesel<br />
ürün ihtiyaçlarını tespit etmek” olarak<br />
açıklayan Staroil Petrolcülük A.Ş<br />
Genel Müdürü Erkan Pehlivan, Staroil<br />
olarak yakın zamanda Afrika ülkelerine<br />
ihracata başlayacaklarını ve yakında<br />
Cezayir’de bir distribütörlük firması<br />
oluşturacaklarını kaydetti. Fuara şirketi<br />
temsilen Satış ve Pazarlama Müdürü<br />
Turgay Baskın ve İhracat Koordinatörü<br />
Soner Danışman katıldı.<br />
Erkan Pehlivan yaptığı açıklamada, “Staroil<br />
Petrolcülük A.Ş. Türkiye madeni yağ<br />
pazarında ilk 10 üretici arasına girmiş<br />
durumda. Marka bilinirliğimiz de gün<br />
geçtikçe artıyor. Otomotiv ürünlerinde<br />
pazar payımız 2012 yılında yüzde 3,5<br />
civarında düzeyinde, bu yılki hedefimiz<br />
ise bu oranı yüzde 5 seviyesine taşımak”<br />
diye konuştu.<br />
Afrika ülkelerine ihracata başlamaya hazırlanan<br />
Staroil Petrolcülük A.Ş, yeni<br />
pazarlara açılmak için de yurtdışındaki<br />
fuar ve etkinliklere katılımını sürdürüyor.<br />
Önümüzdeki dönemde Cezayir’de<br />
bir distribütör firma ile çalışmaya başlayacak<br />
olan Staroil, yakın zamanda ihracat<br />
gerçekleştirdiği ülke sayısını da artırmayı<br />
hedefliyor.
Fuar<br />
Iveco Bauma <strong>2013</strong>’e Katılmak İçin Hazır<br />
Iveco, 30. kez gerçekleştirilecek Bauma<br />
Uluslararası Ticaret Fuarı’nda off-road’a<br />
yönelik tüm araçlarını sergileyecek. Bauma<br />
Fuarı, inşaat ve madencilik sektörüne<br />
yönelik araçların, donanımların ve ürünlerin<br />
sergilendiği dünyanın en büyük ticaret fu-<br />
Dünyanın önde gelen birçok OEM’i<br />
Almanya Münih’te düzenlenen<br />
Bauma Fuarı’na Allison tam otomatik<br />
şanzıman donanımlı araçları ile katılacak.<br />
Fuarda, Allison Transmission ise<br />
en zorlu koşullar için geliştirdiği şanzıman<br />
seçeneklerini sergileyecek.<br />
146 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
arlarından biri. Fuar, 15-21 Nisan arasında<br />
Münih’te gerçekleştirilecek. Ziyaretçiler, Iveco<br />
standında Fiat Endüstriyel’e ait tüm araçları<br />
görme fırsatı yakalayacaklar.<br />
Küçük vanlardan 18 tekerlekli kargo araçla-<br />
Nisan ayının ortalarında, yaklaşık yarım<br />
milyon kişi Bauma <strong>2013</strong> Fuarı’nda<br />
inşaat ve madencilik araçlarındaki yenilikleri<br />
görmek için Münih’i ziyaret<br />
edecek. Dik arazilerin büyük zorluklarına,<br />
tehlikeli zeminlere ve aşırı sıcaklara<br />
rağmen üstün performans ve verim-<br />
rına, küçük kazı araçlarından 60 tonluk kazı<br />
araçlarına kadar Iveco’nun tüm off-road<br />
araçları fuarda yerini alacak. Her bir araç,<br />
çalışma alanında kabin konforundan ergonomiye,<br />
esnek çözümlere ve kötü arazi şartlarında<br />
ilerleyebilme kabiliyetine sahip. Bauma<br />
<strong>2013</strong>’te sergilenen Iveco’nun ağır ve<br />
orta sınıf araçları: AT 400 T 45 WT/P traktör<br />
çekicisi, tamamen yenilenmiş kabini, offroad<br />
ve otoyol için uygunluğuyla Yeni Trakker;<br />
<strong>2013</strong>’ün kamyonu seçilen, Euro VI AS<br />
440S50 T/P traktör versiyonuyla Yeni Stralis<br />
Hi-Way; 75 “E” ve 80 “E” donanımlı traktör<br />
versiyonuyla Eurocargo ve 8x6 ADT 30m<br />
dönebilen kabiniyle Astra Dumper HHD9.<br />
Daily de çeşitli kişiselleştirilebilme olanaklarıyla<br />
hafif araç sınıfında fuardaki yerini<br />
alacak.<br />
Sergilenen tüm araçlarda FPT Endüstriyel<br />
tarafından geliştirilen, yüksek verimliliğe sahip,<br />
düşük tüketimli ve düşük salınımlı motorlar<br />
var. Buna ek olarak hem Yeni Trakker,<br />
hem de Yeni Stralis Hi-Way’de olan HI-eSCR<br />
teknolojisi off-road maden yollarında motora<br />
kolaylık sağlıyor.<br />
Allison şanzıman donanımlı inşaat ve<br />
maden kamyonları Bauma <strong>2013</strong>’te<br />
lilik sağlamak için yatırım yapan inşaat<br />
işletmeleri, ağır yüklerini ister yüksek<br />
zirvelere isterse yerin çok altına taşısınlar,<br />
tüm görevlerinde Allison şanzımanları<br />
tercih ediyorlar.<br />
Bauma Fuarı’nda ziyaretçiler hem Allison<br />
standını ziyaret etme ve hem de<br />
Allison donanımlı araçları görme şansını<br />
yakalayacak. Ayrıca tümü Allison<br />
tam otomatik 3000 Serisi şanzıman<br />
donanımlı Mercedes-Benz standında<br />
4x4 yeraltı maden çekicisi Zetros<br />
1833, Bell standında ise yeni B25E<br />
ve B30E belden kırma kamyonları yer<br />
alacak. TEREX, TR400 ve TR60 modellerini<br />
gösterirken, Perlini DP 705 hafriyat<br />
kamyonu da Allison donanımıyla<br />
sergilenecek. Iveco standında ziyaretçiler,<br />
eski HHD8 başarısını takiben yeni<br />
tanıtılan Astra HHD9 kamyonu Allison<br />
4700R şanzıman donanımlı olarak görecekler.
Fuar<br />
Türkiye’deki Varlığını<br />
Güçlendirmeyi Hedefliyor<br />
Demiryolu teknolojilerinin lideri<br />
Bombardier Transportation,<br />
7-9 <strong>Mart</strong> tarihleri arasında İstanbul<br />
Expo Center’da düzenlenen Eurasia<br />
Rail <strong>2013</strong> Fuarı’nda Türkiye için özel olarak<br />
tasarlanan V300Zefiro’nun yanı sıra<br />
yenilikçi, ekolojik ve ileri teknolojiye sahip<br />
ulaşım çözümleri; Bombardier Zefiro<br />
yüksek hızlı tren, Bombardier Flexity<br />
2 tramvay ve Bombardier Movia sürücüsüz<br />
metroyu tanıttı. Fuarda ayrıca Bombardier<br />
Transportation’ın Türkiye’nin hız-<br />
General Electric (GE) Transportation,<br />
bugün başlayan ve iki gün sürecek<br />
olan “Eurasia Rail Demiryolu, Hafif<br />
148 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
la genişleyen demiryolu taşıma ağına uygun,<br />
Avrupa Demiryolu Trafik Yönetim<br />
Sistemi (ERTMS) uzmanlığını ve üstün<br />
teknoloji ürünü iletişim tabanlı tren kontrolü<br />
(CBTC) çözümü Bombardier Cityflo<br />
650’de katılımcılarla paylaşıldı.<br />
Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıl içinde demiryolu<br />
alanında 45 Milyar Dolar yatırım<br />
yapma kararının bölge içinde ve dışında<br />
yolcu ve yük taşıma potansiyelini büyük<br />
ölçüde arttıracağını belirten Bombardier<br />
Yeni Teknolojisi “Tempo”yu Tanıttı<br />
Raylı Sistemler, Altyapı ve Lojistik Fuarı”nda<br />
GE teknolojisinin son ürünlerinin tanıtımı yaptı.<br />
Bu sene ikinci kez katıldığı fuarda en yeni<br />
teknolojilerinden biri olan yeni nesil tren<br />
kontrol sistemi Tempo’yu da sergileyen GE<br />
Transportation’ın standı ziyaretçiler tarafından<br />
büyük ilgi gördü.<br />
İstanbul Fuar Merkezi’nde 25 binden fazla<br />
profesyonel ziyaretçiyi ve 25 ülkeden<br />
katılım gösteren 286 firmayı bünyesinde<br />
ağırlayan fuarın açılış konuşmasını Ulaştırma,<br />
Haberleşme ve Denizcilik Bakanı<br />
Binali Yıldırım yaptı. Türkiye ve dünyada<br />
konusunda sektör devlerini ağırlayan<br />
fuarda 10’uncu Hall’de çok özel<br />
bir stant ile yer alan GE Transportation,<br />
TÜLOMSAŞ’ta üretilen PowerHaul lokomotiflerin<br />
tanıtımının yanı sıra, yeni bir<br />
Avrupa Tren Kontrol Sistemi (ETCS) ve<br />
Bilgisayar Destekli Interlocking Sistemi’ni<br />
ziyaretçiler ile buluşturdu. “Tempo” adı<br />
verilen sistem, raylı sinyal çözümlerindeki<br />
yeni portföyün bir parçası olmakla beraber,<br />
aynı zamanda Avrupa Demiryolu Trafik<br />
Yönetim Sistemi (ADTYS) ve demiryo-<br />
Transportation Türkiye Bölge Satış Yöneticisi<br />
Pier Prina Mello “Türkiye demiryollarını<br />
yaygınlaştırma programı, ülkenin Avrupa<br />
ile Asya arasında köprü olan stratejik<br />
konumunu güçlendirme tutkusunun<br />
bir göstergesi. Bombardier olarak, Türkiye<br />
pazarındaki varlığımızı daha da güçlendirmek<br />
istiyoruz. 2008 yılında İstanbul’da<br />
açtığımız Bombardier Global Satın Alma<br />
Ofisi, Bombardier’in dünya pazarlarındaki<br />
projeleri için uzun vadeli işbirliği yapabileceği<br />
potansiyel Türk imalatçıları belirlemek<br />
ve geliştirmek üzere faaliyet gösteriyor.<br />
Türk tedarikçilerin Bombardier’in tedarik<br />
zincirine entegrasyonunu etkin olarak<br />
destekleyen bu ofis aracılığıyla, son 5<br />
yılda Türk tedarikçiler 10 Milyon Dolar’ın<br />
üzerinde ihracat gerçekleştirdi. Bombardier<br />
olarak, mevcut ağlardaki kısıtlamaları<br />
azaltacak, tramvay ve metrolardan hızlı<br />
tren ve demiryolu kontrollerine kadar uzanan,<br />
gelişmiş ve uzmanlığı kanıtlanmış çözümlerimizi<br />
Türkiye pazarına sunmak için<br />
sabırsızlanıyoruz” dedi.<br />
lu endüstrisi için gelinen son noktayı ve<br />
gelecekteki gelişimi de temsil ediyor.<br />
General Electric Transportation Avrupa,<br />
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Genel Müdürü<br />
Gökhan Bayhan, “TÜLOMSAŞ ile birlikte<br />
gerçekleştirdiğimiz işbirliği neticesinde;<br />
Türkiye, Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey<br />
Afrika’nın lokomotifi olan PowerHaul’un<br />
üretimine başlandı. TÜLOMSAŞ ile olan ortaklığımızı<br />
önümüzdeki iki yılda 50 adet lokomotif<br />
üreterek büyüteceğiz. Standımızda<br />
ayrıca sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek<br />
olan Tempo sinyalizasyon sisteminin<br />
tanıtımını yapıyoruz. Tempo, ADTYS’ye<br />
uyumlu dünya çapında sistemler sağlayan<br />
GE Transportation’ın stratejisinde önemli<br />
bir dönüm noktası oluşturan dünya çapındaki<br />
lider kontrol sistemlerinden biridir”<br />
dedi. Bayhan, bakım maliyeti tasarrufu,<br />
güvenlik, güvenilirlik açısından önemli<br />
avantajlar ve kontrollü yaşam döngüsü maliyeti<br />
için tasarlanmış sinyal çözümleri sunan<br />
Tempo’nun yeni bir portföy, dağıtım<br />
esnekliği ve çevre dostu özellikler de barındığını<br />
söyledi.
Fuar<br />
Hisarlar Grup Rayda Giden<br />
Arazi Aracı Geliştirdi<br />
Hisarlar Grup bünyesinde, Türk mühendisler<br />
tarafından geliştirilen Türkiye’nin<br />
ilk yerli 4x4’ü TURKAR’ın yeni üst yapılı<br />
aracı ‘Demiryolu Hat Bakım Onarım Aracı’<br />
EMERA tanıtıldı. Hem karayolunda hem<br />
de rayda gidebilen EMERA 4x4 ile ekipler demiryollarındaki<br />
arızalara ve bakım ihtiyaçlarına<br />
kısa sürede yanıt verebilecek. En zorlu arazi<br />
ve iklim koşullarında bile kullanılabilen EME-<br />
RA 4x4, gerektiğinde vagon çekici olarak da<br />
hizmet veriyor.<br />
Türk mühendisler tarafından geliştirilen,<br />
Türkiye’nin ilk yerli 4x4’ü TURKAR’ın yeni üst<br />
yapılı aracı ‘Demiryolu Hat Bakım Onarım Ara-<br />
Siemens, hızlı tren başta olmak<br />
üzere raylı sistem ulaşım araçları,<br />
raylı sistem otomasyonu ve elektrifiasyonuna<br />
yönelik çözümlerini 7-9 <strong>Mart</strong><br />
<strong>2013</strong> tarihleri arasında düzenlenen Eurasia<br />
Rail Demiryolu Fuarı’nda tanıttı.<br />
150 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
cı’ EMERA tanıtıldı. Hisarlar Grup tarafından<br />
üretilen TURKAR EMERA 4x4, gelişmiş özellikleri<br />
ile demiryolu hatlarında meydana gelen<br />
her türlü arızanın hızla giderilmesini ve bakım<br />
ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlarken, gereken<br />
durumlar da vagon çekici olarak da kullanılabiliyor.<br />
Araç, ön ve arkasında bulunan, takılıp<br />
sökülebilen aparatlar sayesinde, raylar üzerinde<br />
de güvenli bir şekilde ilerleyebiliyor.<br />
TURKAR EMERA 4x4’ün tüm ayrıntıları ile tanıtıldığı<br />
Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı<br />
ve Lojistik Fuarı EurasiaRail <strong>2013</strong>’de bir konuşma<br />
yapan Hisarlar Grup Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Fazlı Türker, şunları söyledi:<br />
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı<br />
Binali Yıldırım ile TCDD Genel Müdürü<br />
Süleyman Karaman, Siemens standını<br />
ziyaret ederek bilgi aldı.<br />
Siemens, Yeşilköy’deki İstanbul Fuar<br />
Merkezi’nde düzenlenen Eurasia Rail<br />
Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı<br />
ve Lojistik Fuarı’nda tüm raylı sistem çözümlerinin<br />
bir arada görülebileceği yerini<br />
aldı. Siemens ayrıca fuar için, özel tanıtım<br />
aracı REcube TIR’ını da Türkiye’ye<br />
getirdi.<br />
Siemens Ulaşım ve Lojistik Sistemleri Bölüm<br />
Direktörü Cüneyt Genç; hızlı tren<br />
teknolojisinin, geliştirilmesinin uzun yılla-<br />
“Türkiye’nin ilk yerli çok fonksiyonlu arazi<br />
aracı olan TURKAR 4x4’ü ‘engel tanımayan<br />
Anadolu Dağ Keçisi’ olarak tanımlıyoruz.<br />
TURKAR 4x4’ün şasisi üzerinde geliştirilen<br />
EMERA 4x4 de, diğer modellerimiz gibi,<br />
her tür çetin arazi ve iklim koşullarında hizmet<br />
vermek üzere tasarlandı. EMERA 4x4<br />
ile demiryolu onarım ekipleri, arıza ya da<br />
bakım ihtiyacı nasıl bir coğrafyada meydana<br />
gelirse gelsin, bölgeye güvenli bir şekilde<br />
ulaşabilirler. Özel aparatları sayesinde, çetin<br />
arazi koşullarında olduğu gibi, demiryolunda<br />
da atak ve güvenli bir sürüş olanağı sunan<br />
aracımızın, saatte 30-40 kilometre hızla<br />
geri gitme özelliği de bulunuyor. Vagonların<br />
fren sistemi için kullanılan özel hava sistemi<br />
ise gerek önden gerekse arkadan vagon<br />
çekmede büyük kolaylık sağlıyor. Ray üzerinde<br />
gidebilen 4x4 araç ihtiyaçlarını yurt dışından<br />
karşılayan kamu ve özel sektör kuruluşları,<br />
artık yerli bir ürünü de güvenilir bir iş ortağı<br />
olarak kullanabilecekler.”<br />
300 Kilometreyi Aşan Trenlerini Tanıttı<br />
ra dayanan özel bir teknoloji gerektirdiğini<br />
belirterek, “Otomobil teknolojisiyle<br />
uçak teknolojisi arasında, ama uçak teknolojisine<br />
daha yakın olan bu teknolojiyi<br />
dünya üzerinde çok az sayıda firma geliştirebiliyor.<br />
Siemens, yalnızca raylı sistemlerde<br />
100 yılı aşan tecrübesiyle değil araç<br />
üretimi haricinde sunduğu sinyalizasyon<br />
ve elektrifikasyon çözümleriyle de bu firmalar<br />
arasında öne çıkıyor” dedi. Cüneyt<br />
Genç, “Sahip olduğumuz bu birikimi<br />
Türkiye’nin hızlı tren dönemine geçişinde<br />
kullanmak için çalışıyoruz. Euraisa<br />
Rail’de tanıttığımız ürün ve çözümlerimiz,<br />
bu işe ne kadar hazır olduğumuzun<br />
en net göstergesi” şeklinde konuştu.
Teslimat<br />
Karsan’ın CNG’li Otobüsleri Artık<br />
İstanbul Yollarında<br />
İETT ile 490 otobüs üretimi için 128 Milyon<br />
Euroluk anlaşma imzalayan Karsan,<br />
Bursa’daki fabrikasında ürettiği 147 adet 12<br />
metre CNG’li otobüsü İETT’ye teslim etti.<br />
Geçtiğimiz yıl 240 adet solo tip 12m CNG’li ve<br />
250 adet körüklü 18m dizel olmak üzere toplam<br />
490 adet otobüs alımı için İETT ile anlaşma<br />
imzalayan Karsan, ilk 147 adet BredaMenarinibus<br />
marka 12m CNG’li otobüsünün toplu<br />
teslimatını 23 Şubat <strong>2013</strong> günü gerçekleştirdi.<br />
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Zeytinburnu<br />
Sümer Mahallesinde başlatmış olduğu Kentsel<br />
Dönüşüm Projesi kapsamında düzenlenen<br />
törene katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,<br />
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar<br />
ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir<br />
Topbaş, eş zamanlı olarak İETT İkitelli Garajı’na<br />
video konferans sistemiyle bağlanarak otobüslerin<br />
teslimat törenini de gerçekleştirdi.<br />
Başbakan Erdoğan’a video konferans sistemiyle<br />
İkitelli Garajı’ndan bağlanan Anayasa Komisyonu<br />
Başkanı İstanbul Milletvekili Prof. Dr.<br />
Burhan Kuzu, AKP İBB Meclis Grup Başkan Vekili<br />
Mehmet Ergün Turan ve İETT Genel Müdürü<br />
Dr.Hayri Baraçlı’nın bulunduğu törende Karsan<br />
CEO’su Murat Selek de yer aldı.<br />
Konuşması sırasında; İBB’nin 2011’de başlattığı<br />
yenileme çalışması kapsamında toplam 875<br />
milyon TL değerinde 1700 adet yeni otobüs<br />
almaya karar verdiğini hatırlatan Başbakan<br />
Erdoğan, açılış ile birlikte 437 adet otobüsü<br />
hizmete aldıklarını belirtti. Başbakan Erdoğan<br />
İlk yeni Volvo FH teslim edildi<br />
İlk yeni Volvo FH, yola çıkıyor.<br />
Fransa’nın Roissy-en-France<br />
kasabasındaki Volvo Truck<br />
Center’da anahtarını teslim<br />
alan Jean-Pierre Ducournau,<br />
yeni FH serisinin ilk çekicisine<br />
sahip olmanın haklı gururunu<br />
yaşıyor.<br />
İlk Volvo FH’ın anahtarı,<br />
Paris’in hemen dışında<br />
R o i s s y - e n - F r a n c e<br />
kasabasındaki Volvo Truck<br />
Center’da teslim edildi.<br />
Oğullarıyla beraber Ducournau Taşımacılık<br />
şirketini yöneten Jean-Pierre Ducournau,<br />
teslimat töreninde yaptığı açıklamasında,<br />
“Tüm dünyada yeni Volvo FH’ı kullanacak<br />
ilk taşımacılık şirketi olmaktan hem keyif<br />
alıyoruz hem de gurur duyuyoruz. Yeni Volvo<br />
FH’ın içi de, dışı kadar etkileyici. Konforu<br />
ve direksiyon başındayken görüş açısının<br />
konuşmasında CNG’li otobüslere ve İETT<br />
Kağıthane garajında kurulumu yapılan doğalgaz<br />
dolum tesisine (Karsan’ın üretimini yapmakta<br />
olduğu 12 m. CNG’li otobüsler ve Karsan’ın<br />
İETT Kağıthane Garajı’nda kurulumunu yapmış<br />
olduğu doğalgaz dolum tesisi.) de dikkat çekti.<br />
Başbakan Erdoğan şunları söyledi; “Bu araçlardan<br />
bugün 437 tanesini hizmete alıyoruz.<br />
240 tanesinde çevre dostu denilen sıkıştırılmış<br />
doğalgaz (CNG) kullanılıyor. Bu 240 araç için<br />
de Kağıthane’de bir dolum tesisi kuruldu.<br />
Türkiye’nin en büyük CNG dolum tesisinde aynı<br />
anda 16 araca birden dolum yapılıyor. İhalesi<br />
yapılan 1700 otobüsten 637’si İBB’ye teslim<br />
edildi. Biz bugün 437 aracı daha filomuza<br />
ekliyoruz. Bu 437 otobüsün bedeli 90 milyon<br />
Avro’dur. İstanbulumuz’a hayırlı olsun.”<br />
Karsan İETT ile yaptığı sözleşme kapsamındaki<br />
490 otobüsün 147’sini teslim etmiş oldu.<br />
Karsan’ın yalın ve kaliteli üretim anlayışıyla<br />
üretilmiş, alçak tabanlı, çağdaş ve çevre dostu<br />
doğal gazlı 147 otobüs düzenlenen bu tören<br />
ardından İstanbullulara hizmet vermeye<br />
başladı.<br />
genişliği beni büyüledi” dedi.<br />
Jean-Pierre Ducournau, Volvo Kamyon’un<br />
eBay üzerinden yardım amaçlı düzenlediği<br />
açık arttırmada 150.000 Euro karşılığında<br />
sahibi olduğu yeni FH çekicisini Eylül ayından<br />
beri bekliyordu. Jean-Pierre Ducournau, yeni<br />
teslim aldığı FH için; “Gerçekten çok güzel<br />
bir çekici. Tabi ki Volvo’dan da en üstün kaliteyi<br />
bu şekilde bekliyordum. Yeni Volvo FH’ın<br />
en çok yol tutuşundan etkilendim, şüphesiz,<br />
ağır ticari araçlar sektöründeki en iyi çekici.<br />
Kamyon sınıfında olmasına rağmen, bir limuzinle<br />
aynı konfora sahip” dedi.<br />
Jean-Pierre Ducournau, açık arttırmada<br />
elde edilen gelirin Star for Life kurumuna<br />
teslim edileceği törene katılmak için <strong>Mart</strong><br />
ayında, Güney Afrika’ya seyahat edecek.<br />
Star for Life, bu bağış ile gençler arasında<br />
HIV virüsünün yayılmasını durdurmayı amaçlayan<br />
eğitim programını destekleyecek.
Teslimat<br />
Şanlıurfa İş Makinası<br />
Yatırımlarıyla Yükseliyor<br />
Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde artan yatırımların doğurduğu ihtiyacı<br />
karşılamak için hafriyat sektörünün tercihi Volvo oldu. Volvo tercihinde<br />
ortaklaşan firma sahiplerinin satın aldığı 15 adet EC210C ekskavatörden<br />
9 tanesinin teslimatı törenle gerçekleşti.<br />
Teslimat töreninde ASC Türk mühendisleri tarafından yeni makinaların<br />
kullanıcılarına Operatör Eğitimi verildi. Kabinde başlayan eğitimde önce<br />
operatörün konforunu en yüksek seviyeye çıkaran tüm özellikler anlatıldı.<br />
Her bir makina sahibinin kabin konforunu tek tek tecrübe ettiği kabin<br />
içi eğitimin ardından Volvo’nun motor teknolojisi de yeni kullanıcılara<br />
tanıtıldı.<br />
Makina başında verilen eğitimin ardından teorik eğitime geçildi ve makinalardan<br />
en iyi verimi alabilmek için gerekli bilgiler operatörlerle paylaşıldı.<br />
Bu eğitime katılan operatörler ve firma sahipleri, satın aldıkları<br />
makinayı en ince ayrıntısına kadar öğrenmekten duydukları mutluluğu<br />
dile getirerek Volvo’yu seçmekle doğru bir tercih yaptıklarını belirttiler.<br />
Cizre Nuh Filosuna<br />
11 Adet Travego Ekledi<br />
20 yıldır yolcu taşımacılığı sektöründe faaliyet gösteren Cizre Nuh Seyahat, filosunu<br />
Mercedes-Benz Travego 15 otobüsler ile güçlendirdi. Teslim alınan 11 adet<br />
Travego 15 ile tamamı Mercedes-Benz marka otobüslerden oluşan filosundaki<br />
araç sayısını 63 adede çıkardı. Cizre Nuh Seyahat bu alım ile <strong>2013</strong> yılı için planlanan<br />
alımlarını tamamladı.<br />
Mercedes-Benz Türk Pazarlama Merkezi’nde düzenlenen araç teslim törenine<br />
Cizre Nuh Seyahat Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahim Nur, Yönetim Kurulu<br />
Üyesi Burak Nur, Şirket Müdürü Serdar Uzun, Koluman Gaziantep Satış Müdürü<br />
Erdal Kaş ve Mercedes-Benz Türk Otobüs Satış Kısım Müdürü Burak Batumlu,<br />
Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Otobüs Finansmanı Satış Koordinatörü<br />
Tolga Sezer ve Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Otobüs Finansmanı Satış<br />
Uzmanı Kemal Üşenmez katıldılar.<br />
Teslim töreni esnasında Mercedes-Benz Türk adına bir konuşma yapan Burak<br />
Batumlu, Mercedes-Benz ve Cizre Nuh Seyahat arasında uzun yıllardır sürmekte<br />
olan verimli işbirliğinin devam edeceğine olan inancını vurgulayarak, satışı yapılan<br />
otobüslerin her iki camiaya da hayırlı olmasını diledi.<br />
154 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Mertur’dan Rekabet Gücünü<br />
Arttıran Yatırım<br />
Çayırova-Kocaeli’nde faaliyet gösteren Mertur Taşımacılık, 350 araçlık öz<br />
mal filosunu 10 Adet Ford Cargo 1838T ile güçlendirdi.<br />
Uzatılmış garanti ve 250.000 km’ye kadar bakım paketi ile satın alınan araçlar;<br />
Ford Otosan Kamyon İş Birimi Türkiye Satış Müdürü Berk Mumcu, Ford<br />
Otosan Kamyon İş Birimi Marmara Satış Bölge Müdürü Murat Bakış, satışı<br />
gerçekleştiren Nazer Otomotiv Satış Şefi Cem Akkaya tarafından; Mertur Taşımacılık<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Albayrak ile Mertur Lojistik Müdürü<br />
Saygın Yarayan’a şirket merkezinde düzenlenen bir törenle teslim edildi.<br />
Araç taşımacılığı sektörünün en büyüklerinden biri olan ve yerli araç taşımalarında<br />
pazarın yüzde 25’ini, ithal araç taşımalarında ise yüzde 75’ini elinde tutan<br />
Mertur Taşımacılık’ın Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Albayrak törende<br />
“350 öz mal tır filomuzla yılda 36 milyon km yol kat ediyor ve en az 280.000<br />
adet araç taşıyoruz. Ford Cargo çekicilerle işletme maliyetlerimizde önemli bir<br />
tasarruf sağlayarak, rekabet gücümüzü artıracağız” dedi.<br />
Ford Otosan Kamyon İş Birimi Türkiye Satış Müdürü Berk Mumcu da yaptığı<br />
konuşmada, yoğun rekabetin yaşandığı taşımacılık sektöründe Mertur’un<br />
çok doğru bir tercih yaptığını belirterek; yüksek kalitede üretilen ve düşük işletme<br />
maliyetlerine sahip Ford Cargo’ların Mertur ailesine bol kazançlar getirmesini<br />
diledi.<br />
Murat Ağır Nakliyat’tan<br />
Low-Bed Yatırımı<br />
Murat Ağır Nakliyat’a satışı yapılan Kässbohrer Low-Bed teslimatı<br />
Adapazarı fabrikada yapılan törenle gerçekleştirildi.<br />
Murat Ağır Nakliyat yetkilisi Ramazan Şimşir ve DAF-TIRSAN<br />
Otomotiv A.Ş Satış Temsilcisi Ömer Tuğlu’nun katılımı ile gerçekleşen<br />
törende, TIRSAN’ın iştiraklerinden biri olan Kässbohrer’in<br />
ürünlerini değerlendiren Ramazan Şimşir: “Kässbohrer Low-<br />
Bed’in sağlamlığının ağır yüklemelerde sağlayacağı güven ile müşterilerimiz<br />
için tercih edilen çözüm ortağı olmaya devam edeceğiz.<br />
20 adetlik araç filomuza yeni kattığımız bu ürün ile her türlü yol<br />
koşulunda ve her tip yüke uygun çözümleri müşterilerimize güvenle<br />
sunacağımız için gururluyuz” dedi.<br />
1995 yılından bu yana faaliyet gösteren Murat Ağır Nakliyat İnşaat<br />
ve Dış Tic. Ltd. Şti. ağırlıklı olarak iş makinası ve proje taşımacılığı<br />
alanında faaliyet gösteriyor.
Teslimat<br />
Ağır Hizmet Için Tercih Ediliyor<br />
Konya Selçuklu Belediyesi ve Ankara Keçiören Belediyesi ‘ağır hizmet’<br />
için MAN’ı tercih etti. Gerçekleştirilen son teslimatlarda Selçuklu ve Keçiören<br />
belediyeleri, araç filolarına 4’er adet özel donatılı TGM ve TGS<br />
serisi MAN kamyonlarını ekledi.<br />
MAN Kamyon ve Otobüs A.Ş. Kamu Satış Müdürü Taylan Aslanoğlu ve<br />
Kamu Satış Sorumlusu Murat Mertoğlu’nun evsahipliğinde gerçekleşen<br />
törenle; 3 adet tek kabinli ve 1 adet çift kabinli MAN TGM 18.250 kamyon,<br />
Konya Selçuklu Belediyesi yetkililerine teslim edildi. Yoğun kış şartlarında<br />
daha iyi hizmet verebilmek için hazırlanan turuncu renkli MAN<br />
TGM serisi araçlar, karla mücadele için özel donatılara sahip bulunuyor.<br />
Damper, tuz serici, kar bıçağı üst yapıları ile donatılan araçlara ayrıca,<br />
mıcır serici ekipman da monte edildi. Böylece, MAN TGM serisi kamyonlar,<br />
kışın kar mücadelesinde etkin bir şekilde yer alırken, yazın ise<br />
damper ve mıcır serici ile yol yapımında hizmet vererek, çok yönlü olarak<br />
kullanılabilecekler.<br />
Kış mevsimi sonrasında, ağır şartlarda bozulan yolların yapımı, onarımı<br />
ve asfalt dökme hizmetini daha iyi verebilmek için hazırlıklarını tamamlayan<br />
Ankara Keçiören Belediyesi de filosunu 4 adet 8x4 MAN TGS<br />
41.400 ile güçlendirdi.<br />
İlk Önce Umutcan Lojistik Aldı<br />
Ford Otosan tarafından, satışa sunulduğu tüm pazarların standartlarına uygun<br />
olarak tasarlanıp geliştirilen Ford Cargo 1846T çekici, Türkiye’de ilk kez Gaziantepli<br />
Umutcan Lojistik filosunu zenginleştirdi. “<strong>2013</strong> Uluslararası Yılın Kamyonu<br />
Üçüncüsü” ödülüne sahip 11 adet Ford Cargo 1846T Otomatik Vites Çekici,<br />
Ford Otosan Bölge Satış Müdürü Baran Süslü, satışı gerçekleştiren İnterteks<br />
Otomotiv’in sahibi Mustafa Dicle, İnterteks Otomotiv Kamyon Satış Genel<br />
Müdürü Kasım Akkor ve Satış Danışmanı Uğur İleri tarafından Umutcan<br />
Lojistik’in ortakları Mehmet Sadık Sak ve Ahya Gök’e törenle teslim edildi.<br />
Şirket ortaklarından Mehmet Sadık Sak törende yaptığı konuşmada, Ford Cargo<br />
1846T çekici ile test aracını kullanarak tanıştıklarını belirterek şunları söyledi:<br />
“460PS motor gücünün verdiği performans, otomatik vites ve 4 nokta havalı<br />
kabin süspansiyonunun getirdiği konforun yanı sıra, test süresince aldığımız<br />
tüketim değerlerini de rekabetçi bulduk. Ford Cargo’nun sağladığı finansman<br />
kolaylığı da kararımızı hızlandırdı ve tercihimizi 1846T’den yana kullandık.<br />
<strong>2013</strong>’e, Yeni Ford Cargo 1846T çekicilerimizin gücü ve konforuyla başlamaktan<br />
mutluyuz.”<br />
156 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Canlı Teslimatlar Güvencede<br />
Türk tavukçuluk sektörünün önde gelen firmalarından biri olan Aviagen<br />
Anadolu, teslim aldığı iki adet Volvo FM 330 6x2 kamyon ile titizlik gösterdiği<br />
teslimatlarında Volvo Kamyon’un performansına güveniyor. Türkiye’de<br />
yatırımlarına Mayıs 2001’de başlayan ve alanında dünya lideri olan Aviagen<br />
Anadolu, Türk tavukçuluk sektörünün et yönlü damızlık ihtiyacının önemli<br />
bir bölümünü kendi tesislerinde üretiyor ve dağıtımını gerçekleştiriyor. Aviagen<br />
Anadolu, Volvo Kamyon’dan teslim aldığı yeni Volvo FM 330 6x2 kamyonlar<br />
ile Türkiye’nin dört bir yanına günlük damızlık civcivlerini ulaştırmaya<br />
devam ediyor.<br />
Aviagen Anadolu, müşterilerine damızlık ve broiler üretiminde ihtiyaç duyulan<br />
sevk idare, yem, havalandırma, hijyen ve veterinerlik gibi üretime ilişkin<br />
tüm konularda sürekli ücretsiz servis de sağlıyor. Aviagen Anadolu Proje<br />
Müdürü Bülent Tanyıldızı “Aviagen Anadolu olarak yıllık 11 milyon dişi damızlık<br />
civciv üretimi yapmakta ve Türkiye’nin yıllık damızlık civciv ihtiyacının<br />
büyük bir kısmını yerel üretim olanakları ile tek başına karşılayacak kapasiteye<br />
ulaştık. Ürünlerimizi, Türkiye’nin pek çok iline ulaştırıyoruz. Lojistikte<br />
hiçbir sıkıntı yaşamamız bizim için çok önemli. Bu nedenle performansı<br />
yüksek, güçlü, kaliteli ve yakıt tasarrufu konusunda iddialı kamyonlara ihtiyacımız<br />
var. Yeni teslim aldığımız Volvo FM’lerin performansı, Volvo Kamyon<br />
ile uzun yıllar iş birliği içerisinde olacağımızın sinyallerini veriyor” dedi.<br />
Tekirdağlılar’ı Sultan’lar Taşıyacak<br />
Otokar, TETAŞ Taşımacılık’a 70 adet Sultan City teslimatı yaptı. Araçlar<br />
Tekirdağ genelinde yolcu taşımacılığında kullanılacak. Otokar yetkili bayisi<br />
Örnek Otomotiv tarafından yapılan satışın teslimat törenine Tekirdağ<br />
Valisi Ali Yerlikaya, Belediye Başkanı Adem Dalgıç, Şoförler Odası Başkanı<br />
Şenol Turan, TETAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Küçükmidil,<br />
Otokar Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül, Otokar Satış Müdürü Murat<br />
Tokatlı, Otokar Otobüs Satış Birim Yöneticisi Murat Torun ve satışı gerçekleştiren<br />
Otokar bayisi Örnek Otomotiv’in sahibi Yunus Öztepe katıldı.<br />
Düzenlenen törende konuşan Otokar Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül<br />
yeni araçların Tekirdağ halkına, Belediye’ye ve TETAŞ Taşımacılık’a<br />
hayırlı olmasını dileyerek şunları söyledi: “TETAŞ Taşımacılık filosunu en<br />
modern ve en konforlu bir şekilde yeniliyor. Tekirdağ halkına daha iyi hizmet<br />
etmek için ulaşım filosunu genişleten TETAŞ Taşımacılık’ın Otokar’ı<br />
tercih etmesi bizi çok mutlu etti. Türkiye’nin en çok satılan otobüs markası<br />
Otokar olarak bugün 70 adet Sultan Maxi City otobüsü teslim etmenin<br />
mutluluğunu yaşıyoruz. Sayın Başkanımın ve TETAŞ yetkililerinin bizlere<br />
göstermiş olduğu güven için çok teşekkür ederiz” dedi.
Teslimat<br />
Pusula Lojistik’in İbresi Ylıdız’ı Gösteriyor<br />
Urfa merkezli, uluslararası gıda maddesi taşımacılığı yapan Pusula Lojistik,<br />
yüzde 95’i Mercedes-Benz kamyonlardan oluşan araç filosunu büyütmek<br />
için yeniden Mercedes-Benz’i tercih etti.<br />
52 adet Axor 1840 LS alımı yapan Pusula Lojistik’e araçları Mercedes-<br />
Benz Türk A.Ş. Aksaray Kamyon Fabrikası’nda teslim edildi. Araçların teslimatı<br />
için düzenlenen törene Pusula Lojistik’ten firma ortağı Mehmet Nur<br />
Bahşi, Mercedes-Benz Türk A.Ş.’den Kamyon Müşteri Merkezi Grup Şefi<br />
Burçak Yetgin, Teknik Eğitmen Halil Eryılmaz ve Ramazan Karaboduk katıldılar.<br />
Tören sırasında konuşma yapan Bahşi, Mercedes-Benz’i tercih etmelerinde<br />
Mercedes-Benz Axor’ların düşük yakıt tüketiminin, yaygın servis ağının ve<br />
yüksek ikinci el değerinin etkili olduğunu söyledi.<br />
15 Adet Çekiciyi Yenigün’den<br />
Teslim Aldı<br />
Şırnak’ta faaliyet gösteren Özakman Petrol Nakliyat, araç filosunu 15 adet Ford<br />
Cargo 1838T çekici ile büyüttü. Cargo’lar, satışı gerçekleştiren Diyarbakır Otomotiv<br />
tesislerinde düzenlenen törenle, Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün,<br />
Ford Otosan Kamyon İş Birimi Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Kınay<br />
ve Diyarbakır Otomotiv’in sahibi Mahmut Odabaşı tarafından Özakman Petrol<br />
Nakliyat’ın sahibi Kamil Akman’a teslim edildi.<br />
Şirket sahibi Kamil Akman törende yaptığı konuşmada; Ford Cargo 1838T çekici<br />
tercih nedenini, “Cargo’lar, bölgedeki yol şartlarında dayanıklılığı ile dikkatimizi<br />
çekti. Bir süre test aracı olarak kullanarak denedik, düşük yakıt tüketimi de<br />
Cargo’nun cazibesini arttırdı” diye açıkladı. Akman, sözlerine şöyle devam etti:<br />
“Dayanıklılığı ve düşük yakıt tüketiminin yanı sıra Cargo’lara çok uygun kredi<br />
imkanları ile sahip olmak da bizi mutlu etti. Faaliyet gösterdiğimiz tüm güzergahlarda<br />
satış sonrası hizmetlerinin olması ise güven duygumuzu pekiştirdi. Bu<br />
nedenle Ford Cargo sahibi olmak bizim için kaçınılmaz hale geldi.”<br />
Satışı gerçekleştiren Diyarbakır Otomotiv’in sahibi Mahmut Odabaşı da, “Hizmet<br />
kalitemizi arttırmak için yatırımlarımıza devam ediyoruz” diyerek, Cargo<br />
müşterileri için tasarlanmış 3S Plaza inşaatının hızla devam ettiğini ve birkaç ay<br />
sonra hizmete açacaklarını söyledi.<br />
158 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />
Şirin 41 Çekiciyle 41 Treyler Aldı<br />
Yurtiçi ve yurtdışında lojistik hizmeti veren Konya’nın köklü firmaları<br />
arasında yer alan Şirin Nakliyat Şirketler Grubu, filosuna 41 adet MAN<br />
TGS 18.400 4X2 BLS E5 LX çekici ve 41 adet Serin kuruyük treyler ile<br />
güçlendirdi. Yurtdışında başta Ukrayna, Beyaz Rusya, Rusya olmak üzere<br />
genel Avrupa ülkelerine çalışan Şirin Nakliyat Şirketler Grubu, 150<br />
adetlik çekici 200 adetlik de treyler filosu hedefliyor.<br />
Serin Treyler’in merkez fabrikasında düzenlenen törene Şirin Nakliyat<br />
Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Şirin, Serin Treyler Yönetim<br />
Kurulu Üyesi Recep Serin, SERİN MAN Satış Müdürü Mahir Kasapoğlu<br />
ve SERİN MAN Satış Temsilcisi Mustafa Heybetli katıldı.<br />
<strong>2013</strong>-2014 yılı için 66 adet çekici ve treyler daha katarak öz varlık araç<br />
sayılarını 150 araca, treyler sayılarını ise 200 adede çıkarmayı hedeflediklerini<br />
belirten Şirin Nakliyat Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi<br />
Mehmet Şirin “Yapmış olduğumuz MAN çekici ve SERİN treyler yatırımında<br />
ki en önemli belirleyici unsurun Serin markasına olan inanç ve<br />
itimadımızdır. Yıllardır kullanmakta olduğumuz Serin marka treylerin<br />
sorunsuz, düşük bakım maliyeti, ikinci el değeri ve üretimde kullanılan<br />
malzeme ve teknoloji gibi unsurları ve de üretmiş olduğu yeni kuruyüklerin<br />
yükü sızdırmayacak özel bir dizayna sahip olması ve darbelere dayanıklı<br />
olmasının yanı sıra hafifliğini de göz önüne aldık” dedi.<br />
Konya Çelik Otomotiv’den<br />
Rekor Teslimat<br />
Anadolu Isuzu Konya 3S Bayisi Çelik Otomotiv, Konya’da faaliyet gösteren<br />
Yasemen Sözdemir ve Sedan Turizm’e yaptığı 24 adetlik D-Max<br />
pickup satışı ile <strong>2013</strong> yılına hızlı girdi. Rekor filo satışı ile Konya’da bir<br />
ilke imza atan Çelik Otomotiv, Isuzu D-Max’leri düzenlenen bir törenle<br />
teslim etti. Törende konuşan ve D Max’i üstün güvenlik ve konfor özellikleri,<br />
ekonomik yakıt sarfiyatı ve düşük bakım maliyetleri avantajları<br />
nedeniyle tercih ettiklerini belirten Yasemen Turizm A.Ş. sahibi Abdurrahman<br />
Perhiz “Güçlü marka, Güçlü bayi deyince tercihimiz elbetteki<br />
D- Max” dedi.<br />
Isuzu Bayisi Çelik Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çelik de<br />
yaptığı konuşmada, Yasemen, Sözdemir ve Sedan Turizm’e yeni D-Max’i<br />
tercih ettikleri için teşekkür ederek, sadece satıcı ve alıcı olarak değil,<br />
karşılıklı işbirliğiyle kazanan iki dost olarak müşterileriyle kurdukları<br />
güvene dayalı ilişkilerin artarak devam edeceğini söyledi.