29.04.2013 Views

Mart 2013 - Auto Spare Parts World

Mart 2013 - Auto Spare Parts World

Mart 2013 - Auto Spare Parts World

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

editörden<br />

Hüseyin Vatansever / editor@aramedya.com<br />

Otomotivde Yeni Bakış<br />

Türkiye’de trafiğe kayıtlı araç miktarı konusunda fikir vermesi için<br />

bir kaç veriden bahsetmek istiyorum. Türkiye İstatistik Kurumu’nun<br />

verilerine göre trafiğe kayıtlı araç sayısı <strong>2013</strong> Ocak ayı sonu<br />

itibarıyla 17 milyon 143 bin 99 oldu. Ocak ayı sonu itibarıyla<br />

trafiğe kayıtlı toplam taşıtların %50,9’unu otomobil, %16,5’ini<br />

kamyonet, %15,5’ini motosiklet, %8,9’unu traktör, %4,4’ünü<br />

kamyon, %2,3’ünü minibüs, %1,4’ünü otobüs, %0,2’sini ise özel<br />

amaçlı taşıtlar oluşturdu. Trafiğe gün geçtikçe yeni araçlar kayıt<br />

olmaya devam ediyor.<br />

Bu taşıtları yollarda tutabilmek için yakıt, yedek parça ve çeşitli<br />

sarf malzemeleri gerekiyor. Diğer yandan bu araç parkına bakım<br />

ve servis hizmeti verecek tamirhaneler ve servislerin de ekipmana<br />

ihtiyacı var. Bu durumda başlı başına bir ekonomi oluşturuyor. Bu<br />

ekonomi elbette Türkiye ile sınırlı kalmıyor. Karayolu taşımacılığının<br />

yaygınlığı düşünüldüğünde bu ihracat potansiyeli üretici firmalara<br />

cazip geliyor.<br />

İstanbul’da bu yıl düzenlenen <strong>Auto</strong>mechanika Fuarı da otomotiv<br />

yan sanayii ve servis ekipmanları alanında uluslararası bir buluşma<br />

olarak dikkat çekiyor. Türkiye’nin bu alandaki potansiyelinden<br />

yararlanmak isteyen yerli ve yabancı firmalar ile diğer ülkelerden<br />

gelen satın almacıların buluşacağı etkinliğin yoğun katılımla<br />

gerçekleşmesi bekleniyor. Fuar ile beraber yapılacak <strong>Auto</strong>mechanika<br />

Academy ile yapılacak konferans oturumlarında bilgi paylaşımı<br />

gerçekleşecek.<br />

Ülkemizde genel olarak yolcu, yük ve eşya taşımacılığında yaygın<br />

olarak karayolu kullanılır. Türkiye’de şehirlerde yaşayan nüfusun<br />

da artması ile birlikte taşımacılık alanındaki ihtiyaçlar da artıyor.<br />

Şehir merkezlerinin nüfusu arttıkça daha çok araç trafiğe katılıyor.<br />

Bu bakımdan şehir merkezlerini daha yaşanabilir kılmak için daha<br />

sessiz olan, daha az zararlı gaz salgılayarak çevreye en az zararı<br />

veren, aynı zamanda da işletmeler ve ya yatırımcılar için ekonomik<br />

olan araçlara ihtiyaç artıyor. Trafikte sıklıkla kullanılan yük ve yolcu<br />

taşıma araçlarının bu doğrultuda geliştirilmesi gündemde. Daha<br />

çevreci taşımacılık yapılması için emisyon değerleri düzenlemeleri<br />

sıkılaştırılıyor. Daha temiz enerji kaynakları kullanan alternatif<br />

motorlu taşıtlar geliştiriliyor. Mevcut durumdan daha çevreci<br />

düzenlemelere bir adımda geçilemeyecek olsa da eğilim bu yönde.<br />

Daha çevreci taşıtlar tasarlamak için yatırım yapılıyor ve<br />

gelecekte yaygınlaşması bekleniyor. Bu noktada bana göre artık<br />

bu tür etkinliklere katılım gösteren firmaların çevreci eğilimler<br />

doğrultusunda yaptıkları çalışmaları da sergilemesi, en azından<br />

bu alanda nasıl bir vizyonu sahip olduklarını göstermesi gerekiyor.<br />

Gelecekte böyle bir dönüşüm olacağını varsayarsak, otomotiv<br />

sektörü olarak şimdiden hazırlanmak faydalı olacaktır.<br />

Yaygın ve süreli yayın / ISSN NO: 1308-0199<br />

ARAMEDYA Uluslararası Yayıncılık<br />

Reklam ve Tanıtım Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. adına<br />

İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü<br />

Responsible in Chief<br />

Nurten Berberoğlu<br />

nberberoglu@aramedya.com<br />

Genel Yayın Yönetmeni / Editor in Chief<br />

Hüseyin Vatansever<br />

editor@aramedya.com<br />

Art Direktör / Art Director<br />

Serkan Dalbudak<br />

grafik@aramedya.com<br />

Reklam & Satış<br />

Advertising & Marketing<br />

Nurten Berberoğlu<br />

nberberoglu@aramedya.com<br />

Kübra Aslan<br />

reklam01@aramedya.com<br />

Fatih Burak Berberoğlu<br />

fatihberberoglu@aramedya.com<br />

Finans / Finance<br />

Hilal Taş<br />

muhasebe@aramedya.com<br />

Ulaştırma / Transport<br />

Armağan Berberoğlu<br />

Destekleyen Kuruluşlar<br />

BASKI YERİ VE ADRESİ / Printed By<br />

AZRA AMBALAJ KAĞIT VE MATBAACILIK<br />

SAN. TİC. LTD. ŞTİ.<br />

Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi<br />

1. Bodrum E Blok 1BE No:10-12-15<br />

Tel:+90 (212) 674 10 51<br />

TOPKAPI / İSTANBUL / TURKEY<br />

YÖNETİM YERİ VE ADRESİ<br />

Management Centre<br />

ARAMEDYA ULUSLARARASI YAYINCILIK<br />

REKLAM VE TANITIM HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.<br />

Seyit Ömer Mah. Altı Mermer Cad.<br />

Ulusoy Apt. No:10/1 K.M.Paşa / İstanbul<br />

Tel: +90 212 632 51 51 Pbx<br />

Fax: +90 212 586 76 56<br />

info@aramedya.com / www.aramedya.com<br />

Tüm yayın hakları Aramedya Uluslararası Yayıncılık Reklam ve Tanıtım<br />

Hizmetleri Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Haberler, fotoğraflar ve illustrasyonlar<br />

izinsiz kullanılamaz. Tüm reklamların sorumluluğu firmalara aittir.<br />

COMMERCIAL VEHICLES WORLD TİCARİ ARAÇLAR Dergisi Basın<br />

Meslek İlke ve Etikleri’ne uymaya söz vermiştir.<br />

All copyrigth of publication belong to ARAMEDYA International Publishing<br />

Company. Do not use news, photograph and illustrasion without permis-<br />

sion. All advertisement responsibility belong to that company.<br />

www.ticariaraclardunyasi.com


26<br />

Haber<br />

60<br />

dernek<br />

içindekiler<br />

Yeni Nesil ile Yeni Ufuklara<br />

116<br />

ticari trend<br />

Dacia Gamının En Yeni Ticari Oyuncuları:<br />

Dokker ve Dokker Van<br />

TAYSAD’ın 35. Genel Kurulu Otomotivcileri Buluşturdu


108<br />

ticari<br />

trend<br />

120<br />

112<br />

ticari trend<br />

Yeni Tourneo Courier Yüzünü Cenevre’de Gösterdi<br />

ticari trend<br />

Her İşe Uygun Yeni Kamyon: Volvo FM<br />

Scania’dan Tüm Yol Koşullarında<br />

En Uygun Çözümler<br />

haberler<br />

20 Lojistik Sektöründe Yeni Bir Adım: ETA<br />

22 “Doğu Marmara Taşımacılık Kümesi” Açıldı<br />

26 Yeni Nesil ile Yeni Ufuklara<br />

28 Schaeffler’dan Ağır Vasıtalar İçin Onarım Çözümleri<br />

40 Otokar, <strong>2013</strong>’e yeni treyler bayisi ile güçlenerek<br />

giriş yaptı<br />

48 Pirelli Kaplama ile Lastik Ömrünü Uzatıyor<br />

72 Ağır ticari araçlar için yerinde servis: Mobilfix<br />

84 ZF’den dünya çapında yenilik:<br />

Yeni TraXon kamyon şanzımanı<br />

96 TIRSAN, Has Otomotiv İzmir ile bayi ağını genişletti<br />

Röportaj<br />

52 NEVPA Artık Bir Dünya Markası<br />

64 Parsat Piston, Son Gelişmeleri Üretime Yansıtıyor<br />

68 SME Dünya Çapında Sektör Lideri Olmayı Hedefliyor<br />

44 “Alton, daima bir adım önde”<br />

Dernek<br />

56 TREDER Plaka Vergisine Açıklık Getirdi<br />

60 TAYSAD’ın 35. Genel Kurulu Otomotivcileri Buluşturdu<br />

makale<br />

80 Motorlu Taşıtların ve Yedek Parçaların İnternet Kanalı ile<br />

Satış ve Dağıtımı<br />

ticari trend<br />

108 Her İşe Uygun Yeni Kamyon: Volvo FM<br />

112 Yeni Tourneo Courier Yüzünü Cenevre’de Gösterdi<br />

116 Dacia Gamının En Yeni Ticari Oyuncuları:<br />

Dokker ve Dokker Van<br />

118 Yeni Kangoo Yakıt Tüketiminde İddialı<br />

120 Scania’dan Tüm Yol Koşullarında En Uygun Çözümler<br />

fuar<br />

136 Cezayir’de Eqip <strong>Auto</strong> Heyecanı<br />

138 <strong>Auto</strong>promotech, Türk Firmaları Bekliyor


haber<br />

Maysan Mando<br />

Yeni Fabrika Yatırımıyla Üretimini Artırıyor<br />

Türkiye’nin amortisör üretimi ve<br />

satışı konusunda lider kuruluşu<br />

Maysan Mando, yeni fabrika<br />

yatırımı yaparak kapasitesini artırdı,<br />

hedeflerini büyüttü.<br />

Maysan Mando Genel Müdürü Erdal Elbay,<br />

geçen yılın sonunda ikinci fabrikalarını hayata<br />

geçirdiklerini belirtti ve “Yeni bina yatırımımızla<br />

birlikte toplamda 20 bin metrekarelik alana<br />

ulaştık. Böylece yıllık üretim kapasitemizi 6<br />

Fashion Week İstanbul<br />

Heyecanına Ortak Oluyor<br />

DHL, “Mercedes Benz IMG Fashion<br />

Week İstanbul’un lojistik<br />

sponsoru olarak Türkiye’nin<br />

en önemli moda haftası etkinliğine<br />

özel çözümler sunuyor. 12-16 <strong>Mart</strong><br />

tarihlerinde ülkemizde düzenlenen<br />

etkinlik kapsamında, Türkiye’nin<br />

yaklaşık 35 değerli tasarımcısının<br />

koleksiyonları, Tophane 3 numaralı Antrepo<br />

‘da, 25.000 üzerinde katılımcı için<br />

sergileniyor.<br />

Dünya’nın en önemli uluslararası moda<br />

platformlarından biri olan IMG Fashion’in<br />

yüksek temposu, uluslararası taşımacılık<br />

ve lojistiğin desteğini hayati bir konuma<br />

getiriyor. Moda Haftası’nda bir podyum<br />

şovu ortalama 17 dakika sürüyor ancak<br />

o anlar, sahne arkasında çalışan<br />

devasa bir ordunun saatler süren<br />

hazırlıkları sonucunda ortaya<br />

çıkıyor. Asıl hareket, podyum<br />

şovunun kalbinin attığı ve<br />

nefes aldığı yer olan sahne<br />

arkasında yaşanıyor.<br />

DHL’in, Mercedes Benz Fashion<br />

Week İstanbul’un taşıyıcı sponsoru<br />

olmasından duyduğu memnuniy-<br />

milyon amortisöre çıkarmakla beraber istihdam<br />

sayımızı da artırmış olacağız” dedi.<br />

Maysan Mando, 2012 yılı sonunda devreye<br />

aldığı ikinci fabrikası ile birlikte mekanik<br />

fabrikasındaki üretim kapasitesini artırdı.<br />

Yapılan yatırımla birlikte işleme ve kaynak<br />

işlemleri yeni fabrikada, montaj ve yüzey işlem<br />

bölümlerini ise ana üretim tesisinde kalacak<br />

şekilde üretimini yeniden yapılandırılan Maysan<br />

Mando’nun iki fabrikasında yenileme pazarı<br />

dahil iki bin tip farklı amortisör üretiliyor.<br />

Renault, Hyundai, Mercedes Benz, Isuzu,<br />

Karsan, Ford Otosan, Otokar, BMC ve Temsa<br />

gibi OEM’lerin yanı sıra aftermarket ve ihracat<br />

olmak üzere 2012 yılı sonu itibariyle 3 milyona<br />

yakın amortisör üretimi gerçekleştirdiklerini<br />

ifade eden Elbay, faaliyete geçirdikleri yeni<br />

fabrika binasıyla birlikte <strong>2013</strong> yılında da ihracat<br />

rakamlarını yukarı doğru revize ederek ihracat<br />

gelirlerini yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi.<br />

Elbay, <strong>2013</strong> yılında da yatırım yapmaya devam<br />

edeceklerini belirtti.<br />

eti dile getiren IMG Global Prodüksiyon<br />

Direktörü Jarrad Clark ”Moda sektörü<br />

çok dinamik bir sektör; her şey hız ve<br />

güvenirlilik üzerine kurulu. Bu anlamda<br />

DHL, sunmuş olduğu lojistik çözümleriyle<br />

moda dünyasının tüm zorluklarını ve<br />

beklentilerini büyük bir başarı ve titizlikle<br />

karşılamaktadır” dedi.<br />

Dünyanın 15 şehrinde gerçekleştirilen<br />

30 Moda Haftası’nın resmi lojistik ortağı<br />

olarak DHL, Moda Haftası’nın kusursuz<br />

şekilde ilerlemesi için tasarımcı, model,<br />

kuaför ve makyaj sanatçılarından oluşan<br />

devasa bir ekip ile birlikte çalışıyor.<br />

Ancak bu kadarla da kalmıyor; DHL<br />

modacıların bu hareketli piyasada daima<br />

en önde kalabilmesine imkan tanıyan<br />

lojistik desteğini sağlamak için de yıl<br />

boyunca hiç durmaksızın çalışıyor.


haber<br />

Mercedes-Benz Türk’e Yeni Başkan<br />

Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin<br />

yeni Direktörler Kurulu<br />

Başkanı Rainer Christian<br />

Genes, 1 <strong>Mart</strong> <strong>2013</strong> tarihi itibariyle<br />

görevi Wolf-Dieter Kurz’dan devralıyor.<br />

1 Kasım 2009’dan bu yana<br />

Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler<br />

Kurulu Başkanlığı görevini<br />

sürdüren Wolf-Dieter Kurz, Mercedes-Benz<br />

ve Smart Global Parça ve Servisi’nden So-<br />

rumlu Başkan olarak Stuttgart/<br />

Almanya’ya gidiyor.<br />

Rainer Christian Genes, makina<br />

mühendisliği eğitiminin<br />

ardından Daimler’de çeşitli<br />

yönetim kademelerinde sorumluluklar<br />

üstlendikten sonra<br />

1998’de MCC Smart GmbH’ya<br />

katılarak üretim, satınalma ve<br />

lojistikten sorumlu yönetim kurulu üyesi<br />

olarak çalışmaya başladı. 2002 yılında<br />

Çocuklara Trafik Eğitimi<br />

Vermek İçin Yola Çıkıyor<br />

Mercedes-Benz Türk, Türkiye Eğitim<br />

Gönüllüleri Vakfıyla (TEGV)<br />

birlikte trafiğin en savunmasız<br />

katılımcıları olan çocuklara trafikte doğru ve<br />

dikkatli davranmalarını sağlayacak yeni bir<br />

eğitim programına başlıyor.<br />

Çocukları olası tehlikelere karşı yaşlarına uygun<br />

bir yaklaşımla bilinçlendirmek ve güvenliklerini<br />

sağlamak üzere Mercedes-Benz<br />

Türk’ün ana şirketi Daimler AG tarafından<br />

2001 yılından bu yana çeşitli ülkelerde<br />

uygulanan MobileKids Trafik Eğitim Projesi<br />

Türkiye’de de hayata geçiriliyor. Bugüne<br />

kadar Almanya, Hindistan, Malezya, İsrail,<br />

İtalya, Çin ve Macaristan’da uygulanan<br />

MobileKids projesiyle 1,3 milyon çocuğa<br />

ulaşıldı.<br />

Çocuklara yönelik bir projenin çocuk<br />

eğitimi konusunda uzmanlaşmış kuruluşlar<br />

tarafından yapılması gerektiğine inanan<br />

Mercedes-Benz Türk, Mobile-<br />

Kids projesinde TEGV ile işbirliği<br />

yapıyor. Bu kapsamda çocuklara<br />

birebir ulaşılması için TEGV’in<br />

gezici öğrenim birimi eğitime dahil<br />

edilerek ilk tematik ateşböceği olan<br />

Trafik Ateşböceği hazırlandı. Şubat<br />

<strong>2013</strong>’den itibaren Trafik Ateşböceği<br />

“Çocuklar Yollarda” sloganıyla<br />

Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde<br />

Bremen’deki Daimler üretim fabrikasında<br />

SL Roadster, SLK ve C-Serisi ürünlerinin<br />

üretim direktörlüğü görevine atandı.<br />

Genes, 2007 yılından bu yana Stuttgart/<br />

Almanya’da Mercedes-Benz otomobil<br />

üretim planlamasından sorumlu direktör<br />

idi.<br />

Mercedes-Benz Türk’ün yeni Direktörler<br />

Kurulu Başkanı Rainer Christian Genes,<br />

1961 doğumlu, evli ve iki çocuk babası.<br />

ilköğretim çağındaki çocuklara trafik eğitimi<br />

verecek.<br />

Proje’nin ilk 5 yılında, her yıl 3-4 farklı<br />

ilde bulunan yaklaşık 7-8 okulda etkinlik<br />

yapılması, her yıl 1-2 coğrafi bölgeye gidilmesi<br />

ve 5 yılın sonunda ülkemizin 7 bölgesine<br />

ulaşılması planlanıyor.<br />

Trafik Ateşböceği’nin yanı sıra MobileKids<br />

web sitesi (www.tr.mobilekids.net) projenin<br />

bir diğer önemli aracını oluşturuyor. Mobile-<br />

Kids web sitesi içerdiği trafik konulu oyunlarla<br />

çocuklara eğlenerek öğrenme fırsatı<br />

sunarken, ailelerine trafik eğitimi konusunda<br />

yararlı bilgiler veriyor. Ayrıca Mobile-<br />

Kids projesi sosyal medyada da yer alarak<br />

Facebook sayfasıyla daha geniş bir kitleye<br />

ulaşmayı hedefliyor.<br />

Trafik Ateşböceği’nin ilk durağı Küçükçekmece<br />

Arif Nihat Asya İlköğretim Okulu<br />

olarak belirlendi. Sonrasında <strong>2013</strong> yılında<br />

sırasıyla Aksaray ve Manisa’da ihtiyaçlar<br />

doğrultusunda belirlenen okullarda eğitimler<br />

devam edecek.


haber<br />

Zirvede 3. Yılını Kutluyor<br />

Türkiye akaryakıt dağıtım ve madeni<br />

yağ sektörünün lideri Petrol Ofisi,<br />

2012 yılında yaklaşık 10 bin tonu<br />

ihracata yönelik olmak üzere 95 bin ton<br />

madeni yağ satışı gerçekleştirdi ve madeni<br />

yağ sektörünün üst üste üçüncü kez lideri<br />

olarak yılı tamamladı.<br />

Özellikle hedeflenen ürün gruplarında<br />

satış tonajı ve pazar payı artışı sağlayan<br />

Petrol Ofisi Madeni Yağları, PETDER 2012<br />

verilerine göre madeni yağ ve kimyasallardan<br />

oluşan toplam madeni yağ sek-<br />

HMF Makina- Cummins<br />

İş Birliği Yapacak<br />

14 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

töründe %4’lük bir büyüme ile %25,1 pazar<br />

payı elde etti ve pazar lideri konumunu<br />

korudu.<br />

OMV Petrol Ofisi Ticari Satışlar ve Madeni<br />

Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu, “Geçtiğimiz iki<br />

yılda olduğu gibi, bu yıl da pazar liderliğimizi ilan<br />

ettik. Bu başarı sektörel deneyimi yüksek, konusunda<br />

uzman tüm Petrol Ofisi çalışanlarının<br />

eseridir.” dedi. Gürsu sözlerine şöyle devam<br />

etti; “Petrol Ofisi Madeni Yağlar’ının bugünkü<br />

başarısının ardında doğru stratejinin belirlenmesi<br />

ve bu stratejinin adım adım uygulanması<br />

yatmaktadır. Yapılan her iş ve atılan her adım<br />

bu strateji süzgecinden geçiriliyor. Petrol Ofisi<br />

olarak her zaman “müşteri” odaklı bir yaklaşım<br />

sergiledik. Müşterilerimize yakın olmak, talep<br />

ve ihtiyaçlarını iyi anlamak, onlara değer<br />

yaratan ürün ve hizmetler sunmak için çalıştık.<br />

Mevcut ve potansiyel müşterilerimize en yeni<br />

teknolojileri sunma konusunda hep “öncü”<br />

olarak hareket ediyoruz. Bundan sonra da, bu<br />

anlayışla yolumuza devam edeceğiz.”<br />

Türkiye madeni yağ pazarının lideri OMV<br />

Petrol Ofisi, İzmit-Derince’de bulunan, yılda<br />

toplam 140.000 ton üretim kapasitesine sahip<br />

fabrikasında ürettiği madeni yağ ve gres<br />

ürünlerini; yurt geneline dağılmış OMV Petrol<br />

Ofisi akaryakıt istasyonları, maxima - MAXI-<br />

MUS yağ değişim merkezleri ve yaygın distribütör<br />

ağı sayesinde ulaştığı 15 bini aşkın satış<br />

noktasında müşterilerine ulaştırıyor. Aynı zamanda,<br />

doğrudan OMV Petrol Ofisi tarafından<br />

da kamu ve özel sektör kuruluşları ile yetkili<br />

otomotiv servislerine satılmakta olan Petrol<br />

Ofisi Madeni Yağları, Türkiye pazarının yanı<br />

sıra başta Irak, KKTC, Azerbaycan, Libya, Gürcistan,<br />

Türkmenistan, Yunanistan, Makedonya<br />

ve Bosna Hersek olmak üzere Avrupa, Afrika ve<br />

Ortadoğu’da 24 ülkeye ihraç edilmekte. OMV<br />

Petrol Ofisi yılda yaklaşık 10.000 ton madeni<br />

yağ ihracatı gerçekleştiriyor.<br />

HMF Makina ile Cummins Türkiye<br />

arasında, Cummins motorlu Hyundai<br />

iş makinaları için teknik ve yedek<br />

parça iş birliği anlaşması imzalandı.<br />

HMF Makina Genel Müdürü Tamer Öztoygar<br />

ile Cummins Türkiye Genel Müdürü<br />

Russell Adams tarafından imzalanan<br />

anlaşma gereği; HMF yetkili servisleri, Cummins<br />

motorlu ürünler için teknik destek<br />

ve yedek parça ihtiyaçlarını HMF kanalı ile<br />

karşılama imkanı bulacak. Bu kapsamda<br />

tüm eğitimleri, servis ekipmanları ve yedek<br />

parça konularında gelişimleri sağlanacak.<br />

HMF Makina, bu anlaşma ile servisleriyle<br />

güçlü bilgi akışı sağlayarak daha iyi ve hızlı<br />

hizmet vermeyi ve bu sayede müşteri memnuniyetini<br />

artırmayı hedefliyor.


haber<br />

Tüm KOBİ’lere akaryakıtta<br />

yüzde 9 indirim geliyor<br />

Avrupa’da 89 bini aşkın kurumsal<br />

kullanıcısı ile uluslararası petrol ticaretine<br />

yön veren DKV’nin beyin<br />

takımı, <strong>2013</strong> itibariyle yatırım önceliği listesinde<br />

ilk sıraya koydukları Türkiye’de<br />

Kapalıçarşı’da bir araya geldi. Kullanıcılarına<br />

akaryakıtta yüzde 9 indirim imkanı<br />

sağlayan DKV’nin Türkiye’deki küresel<br />

strateji geliştirme toplantısından, şimdilik<br />

yalnızca uluslararası nakliye şirketlerinin<br />

kullanımına açık olan DKV Kart’ın<br />

2014’ün ikinci yarısında Türkiye’deki tüm<br />

KOBİ’lerin kullanımına açılacağı müjdesi<br />

çıktı. Ayrıca beş yılda Türkiye’de cironun<br />

yüzde 400, istihdamın yüzde 300 artırılması<br />

hedefleri kondu.<br />

Beş gün süren toplantı, atfedilen önem<br />

ve yatırım önceliği nedeniyle Türkiye’de<br />

gerçekleştirildi. Büyüme stratejilerinin finansal,<br />

hukuksal ve pazardaki güncel<br />

eğilimler göz önüne alınarak değerlendi-<br />

LASDER’de 4 başarılı yıl<br />

Eskiyen lastiklerin artık bir yol hikayesi<br />

var. Ne eskisi gibi bir kenara yığılıp yakılıyorlar;<br />

ne de sadece iskelelerde usturmaça<br />

olarak kullanılıyorlar! Bugün eskiyen<br />

lastikler; çocuk parkı oluyor, spor sahasına<br />

dönüşüyor, tüm dünyaya ihraç ediliyor.<br />

Hatta lastiklerden elektrik enerjisi bile üretiliyor.<br />

Bu yol hikayesinin arkasında ise LAS-<br />

DER (Lastik Sanayicileri Derneği) var. 2009<br />

yılından bu yana 280 bin ton eski lastiğin<br />

bir başka deyişle Ömrünü Tamamlamış Lastiğin<br />

doğaya ve ülke ekonomisine geri kazandırıldığını<br />

b i l i y o r<br />

mu-<br />

sunuz? Sadece 2012 yılında toplanan ve<br />

geri kazandırılan ÖTL miktarı ise 104 bin<br />

ton...<br />

Lastik Sanayicileri Derneği LASDER’in 2012<br />

yılında topladığı ÖTL miktarı 104 bin tonu<br />

buldu. Sadece eskiyen lastikleri doğaya kazandırmakla<br />

kalmayıp; geri dönüşüm uygulamalarının<br />

gelişmesine ve istihdam yaratılmasına<br />

da katkı sağlayan LASDER; 2012 yılında<br />

birlikte çalıştığı 9 yüklenici firma ve<br />

11’e çıkan geri kazanım tesisi ile bu başarıyı<br />

yakaladı. 2012 yılı sonuna gelindiğinde<br />

LASDER’in toplama faaliyetlerine başladığı<br />

2009 yılı Nisan ayından bu yana, yani yaklaşık<br />

4 yılda toplanan ÖTL miktarı 280 bin<br />

tona ulaşmış oldu.<br />

Üretimlerinde hammadde olarak yalnızca<br />

ÖTL kullanabilen ve ÖTL’nin yerine geçebi-<br />

rildiği toplantıdan 2014’ün ikinci yarısında<br />

DKV Kart’ın Türkiye’deki KOBİ’lerin<br />

kullanımına açılması kararı çıktı. Ayrıca<br />

<strong>2013</strong> sonuna dek Türk uluslararası taşımacılara<br />

aynı önemde bir başka sürpriz<br />

olacağı açıklanırken, Türkiye’de beş yıllık<br />

büyüme hedefi yaygınlık bazında yüzde<br />

500, ciro bazında yüzde 400, istihdam<br />

bazında yüzde 300 olarak belirlendi.<br />

DKV Türkiye Genel Müdürü Muzaffer<br />

Tuna, toplantının ayrıca hedeflerinin üzerinde<br />

performans sergileyerek DKV içinde<br />

birçok rekorlar kıran DKV Türkiye’nin<br />

diğer ülkelere örnek gösterilmesi amacını<br />

da taşıdığını vurguladı. “Avrupa’nın yakın<br />

gelecekteki en büyük ekonomilerinden<br />

biri olacak Türkiye’de ticaretin kültürel<br />

başkalığı bu organizasyonun burada<br />

yapılmasının temel nedeni” diyen Tuna,<br />

toplantının temasının “Geleceğin peşine<br />

düş, öğrenmeye Doğu’dan başla” olduğunu<br />

belirtti. Tuna, etkinlik alanı olarak<br />

belirlenen Kapalıçarşı’da kısıtlı bütçe ile<br />

belirli malzemelerin satın alınarak başka<br />

turistlere satılması gibi ticaretin temel<br />

öğeleri üzerine yarışmalar düzenlendiğini,<br />

ayrıca geziler, maçlar, alışveriş ve eğlence<br />

saatleri ile etkinliğin renklendirildiğini<br />

sözlerine ekledi.<br />

lecek herhangi bir ikame hammaddesi bulunmayan<br />

malzeme geri kazanım firmalarına<br />

2012 yılında 77.6 bin ton ÖTL tedarik<br />

ve teslim eden LASDER, malzeme geri<br />

kazanım firmalarının granül ve diğer ürünlerin<br />

üretimine devam etmesine de kaynak<br />

sağladı. Söz konusu bu üretimin sonucunda<br />

2012 yılında 60 bin ton granül<br />

ve toz, 17 bin ton civarında çelik tel elde<br />

edildi. Malzeme Geri Kazanım firmalarının<br />

ÖTL’den elde ettikleri granül ve benzeri<br />

ürünlerin başkaca ürünlerin elde edilmesinde<br />

hammadde olarak kullanılmasının sonucu<br />

yaklaşık olarak 100 milyon TL’lık ekonomik<br />

büyüklük yaratılmış oldu. Bununla<br />

birlikte geri kazanım faaliyetlerinde yaklaşık<br />

olarak 3,000 kişinin istihdam edildiğini<br />

ve bu rakamın giderek artma eğiliminde olduğunu<br />

söylemek mümkün.


Ulusoy ve Varan’dan Destek<br />

Türkiye’nin yolcu taşımacılığı<br />

alanındaki köklü isimleri Ulusoy ve<br />

Varan’dan Başbakan Erdoğan’ın<br />

ulaşım müjdesine destek geldi. Başta engelliler<br />

olmak üzere, refakatçileri, gaziler,<br />

şehit yakınları ve 65 yaş üstü yolcular,<br />

Mayıs <strong>2013</strong>’e kadar Türkiye genelinde<br />

tüm seferlerde yüzde 30 indirimle seyahat<br />

edebilecek.<br />

Geçtiğimiz yıl Varan’ı bünyesine<br />

katmasıyla, üst segment karayolu<br />

taşımacılığında liderliğe ulaşan Ulusoy<br />

Global Yatırımlar Holding’den Başbakan<br />

Recep Tayyip Erdoğan’a destek geldi.<br />

Holding şirketlerinden Ulusoy ve Varan,<br />

Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı şehit,<br />

gazi yakınları ile engelli ve yaşlılara yönelik<br />

ulaşım müjdesine katkıda bulunacak.<br />

Başta engelliler olmak üzere, refakatçileri,<br />

gaziler, şehit yakınları ve 65 yaş üstü yolcular,<br />

Mayıs <strong>2013</strong>’e kadar Varan ve Ulusoy’la<br />

% 30 indirimle seyahat edebilecek.<br />

Ulusoy ve Varan Otobüs Grubu Genel<br />

Müdürü İmran Okumuş, “Her yıl bizimle<br />

seyahat eden milyonlarca yolcumuzun<br />

mutluluğu için farklı uygulamalar ve indirimler<br />

uyguluyoruz. Sayın Başbakanımızın<br />

verdiği toplu taşıma müjdesi bizleri de<br />

büyük ölçüde heyecanlandırdı ve Türkiye<br />

genelindeki seyahatlerde yapacağımız<br />

indirimlerle bu müjdeye destek vermek<br />

istedik. Ulusoy ve Varan olarak<br />

gazilerimizi, şehit yakınlarımızı, engellilerimizi,<br />

refakatçilerini, 65 yaş üstü<br />

yolcularımızı Türkiye genelindeki tüm<br />

güzergahlarımızda, saat farkı olmaksızın<br />

yüzde 30 indirimle, yakınlarına güvenli<br />

bir şekilde ulaştırmaktan büyük bir mutluluk<br />

duyacağız” dedi.<br />

İmran Okumuş ayrıca hükümetin önümüzdeki<br />

süreçte hayata geçireceği sosyal<br />

politikalara da Ulusoy ve Varan<br />

olarak destek olmaya devam edeceklerini<br />

vurguladı.<br />

00


haber<br />

Lojistik Sektöründe Yeni Bir Adım<br />

Borusan Lojistik, 5 milyon dolar tutarındaki inovasyon yatırımıyla geliştirdiği elektronik<br />

taşımacılık ağı projesini sektörün hizmetine sundu.<br />

Borusan Lojistik çatısı altında kurulan<br />

ETA şirketi, sektörde bir ilki<br />

gerçekleştirerek KOBİ’lere internet<br />

üzerinden, nakliyecilere ise mobil<br />

teknolojileri kullanarak avantajlar sağlıyor.<br />

Sistem sayesinde, KOBİ’lere yüklerini<br />

taşıyacak güvenilir, sigortalı, maliyet<br />

avantajı yaratan, 7x24 izlenebilen nakliye<br />

hizmeti verilirken; kamyoncu esnafına<br />

iş sürekliliği, maliyet avantajı ve verimlilik<br />

kazandırılıyor.<br />

Borusan Lojistik’in Türkiye’de alanında<br />

ilk ve tek olma özelliği taşıyan yeni şirketi<br />

ETA (Elektronik Taşımacılık Ağı Taşımacılık<br />

ve Tic. A.Ş.) gerçekleştirilen inovasyon<br />

projesi sonucunda kuruldu. ETA, bir<br />

yandan kamyoncu esnafını Türkiye’nin<br />

en büyük, en etkin ve son teknolojileri<br />

kullanan filosu haline getiriyor; diğer<br />

yandan küçük ve orta büyüklükteki işletmelere<br />

güvenilir, izlenebilir ve uygun fiyatlı<br />

nakliye hizmeti sunuyor.<br />

Türkiye lojistik sektöründe ETA ile bir<br />

devrim yaratıldığını belirten Borusan<br />

Holding CEO’su Agah Uğur sistemin ortaya<br />

çıkışını ve lojistik sektörü açısından<br />

önemini şöyle anlattı:<br />

“ETA Borusan’ın ‘bir adım önde olmak’<br />

vizyonuna paralel olarak yürüttüğü inovasyon<br />

çalışmalarının bir sonucu. Lojistik<br />

sektörü binlerce şirketin iş yaptığı<br />

hayli dağınık ve kurumsallaşmanın en<br />

zor sağlanabildiği iş alanlarından birisi.<br />

20 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Bu sistem Türkiye’de nakliye yapan bireysel<br />

girişimcilerin filosunu bir anda verimli,<br />

merkezi olarak kontrol edilebilen,<br />

izlenebilen kurumsal bir hizmet sunucusu<br />

haline dönüştürüyor. ETA ile yurtiçi<br />

kara taşımacılığı alanında bir değişim yaratacağımızı<br />

düşünüyoruz. Borusan’ın;<br />

sadece lojistik sektöründe değil, faaliyet<br />

gösterdiği tüm sektörlerde inovasyon<br />

stratejisi doğrultusunda yeni ürün<br />

ve hizmetler geliştirmeye devam ederek<br />

Türkiye ekonomisine çok önemli bir katma<br />

değer sağlayacağına inanıyorum.”<br />

Borusan Lojistik Genel Müdürü Kaan<br />

Gürgenç ise ETA şirketinin teknolojik sisteminin<br />

kullanım kolaylığı ve verimlilik<br />

gibi avantajlar sunmasının yanı sıra uygun<br />

fiyatlı ve güvenilir olduğunu belirterek<br />

şöyle konuştu:<br />

“Lojistik sektöründe bugün Türkiye’de<br />

trafiğe kayıtlı yaklaşık 800.000 araç bulunuyor.<br />

Araç sahiplikleri genelde bireysel.<br />

Sektörde bir sermaye birikiminden<br />

söz etmek mümkün değil, teknoloji<br />

kullanımı ise son derece kısıtlı. Bu piyasa<br />

şartlarının bilinci ile KOBİ’lerimize<br />

ve kamyoncu esnafına değer katan, onların<br />

ihtiyaçlarını karşılayan yeni şirketimiz<br />

ETA’yı kendi deneyimlerimizi temel<br />

alarak oluşturduk. Kurduğumuz model,<br />

kamyoncu esnafı ile yük sahibini bir araya<br />

getiren basit bir buluşma platformu<br />

değil, binlerce aracın verimli yönetilerek<br />

tüm partilere değer yaratıldığı teknolo-<br />

jik filo yönetim sistemidir. ETA iş modelinin<br />

alt yapısını hazırlarken, her biri kendi<br />

sektörünün önde gelen oyuncuları olan<br />

Garanti Bankası, Turkcell ve Shell ile güçlü<br />

iş ortaklıkları kurduk. Yeni şirketimiz<br />

ETA ile Türkiye ekonomisi için de önemli<br />

bir adım attığımıza inanıyoruz. Mevcut<br />

durumda taşımacılıkta her 4 hareketten<br />

birisini katma değer yaratmayan<br />

verimsiz hareketler oluşturuyor. 10 numara<br />

yağ, sahte ve kaçak akaryakıtta yıllık<br />

vergi kaybının 1,5 milyar TL dolayında<br />

olduğu belirtiliyor. Olması gerekenden<br />

yüksek tonajlı taşımalar nedeniyle<br />

karayollarında oluşan hasar da yaklaşık<br />

3,5 milyar TL. Sektöre getireceği standartlar<br />

sayesinde tüm bu olumsuzlukların<br />

tersine çevrilebilmesine imkân sağlayacak<br />

ETA ile sisteme üye araçlarda yüksüz<br />

taşıtların taşıt-km içindeki payı iyileşiyor.<br />

Aynı araç adediyle daha fazla taşıma<br />

yapılarak; % 20 verimlilik artışı sağlanıyor,<br />

yaklaşık 10.000 adet daha az<br />

ağır vasıta araç kullanılıyor. Bu verimlilik<br />

kazanımı, bir başka anlatımla 15 milyon<br />

adet ağaca bedel. Diğer yandan 10<br />

numara yağ, sahte ve kaçak akaryakıtla<br />

mücadele açısından kamu yönetimimize<br />

önemli bir destek oluşturacak. Olması<br />

gerekenden yüksek tonajlı taşımalar<br />

nedeniyle karayollarında oluşan hasarı<br />

azaltacak. Bunlar da ülke ekonomimiz<br />

için çok önemli tasarruflar ve kazanımlar<br />

olacak.”<br />

ETA Yöneticisi İlker Bekbay da faaliyetlerinin<br />

ilk aşamada Türkiye sanayisinin<br />

belli başlı 35 ilini kapsayacağını belirterek<br />

şunları söyledi:<br />

“ETA ile Türkiye taşımacılık sektöründe<br />

ilk olarak, mobil teknolojilerle doğru zamanda,<br />

doğru yerde kamyoncu esnafına<br />

ulaşarak önemli bir maliyet avantajı<br />

yaratıyoruz. Kurduğumuz sistem ile her<br />

bir kamyoncuya ayda 50 teklif götürmeyi<br />

taahhüt ediyoruz. Fiyat, sistemimizde<br />

otomatik olarak anlık hesaplanıyor ve<br />

teklif müşterilerimize garantili sunuluyor.<br />

Sistem yükleme yerine, yükleme zamanında,<br />

en yakın olan veya en yakın<br />

olacak üyeleri kendisi belirliyor ve yalnız<br />

bu üyelere teklif yapılıyor.”


haber<br />

“Doğu Marmara Taşımacılık Kümesi” Açıldı<br />

Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nca<br />

(MARKA), taşımacılık sektörünün<br />

sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlayacak<br />

mekanizmaları geliştirmek amacıyla<br />

oluşturulan ve kamu kurumları, üniversiteler<br />

ve sivil toplum kuruluşlarını da bünyesinde<br />

barındıran “Doğu Marmara Taşımacılık<br />

Kümesi”nin açılışı gerçekleşti.<br />

Kocaeli Uluslararası Gençlik Merkezi’nde<br />

düzenlenen açılış toplantısında konuşan<br />

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı<br />

Deniz Ticareti Genel Müdürü Barış Tozar,<br />

Doğu Marmara Taşımacılık Kümesinin altyapısının<br />

oluşturulmasında önemli bir payı<br />

olan InTraRegio projesinin AB’nin 7. çerçeve<br />

programının bilgi bölgeleri programı kapsamında<br />

finanse edildiğini anlattı. TRaceM<br />

kısaltmasıyla tanıtımı yapılan Doğu Marmara<br />

Taşımacılık Kümesinin, Avrupa’nın 5 farklı<br />

bölgesinde bulunan taşımacılık kümelerinin<br />

uluslararası alanda rekabet güçlerinin artırılmasını<br />

amaçlayan InTraRegio projenin ilk<br />

ayağı olduğunu belirtti. Tozar ayrıca, 15 trilyon<br />

dolarlık hacme sahip olan dünya ticareti<br />

içinde deniz ticaretinin 9 trilyon dolar<br />

ile yüzde 60’lık paya sahip olduğunu belirtti.<br />

Bu sebeple bölgenin taşımacılık sektörünün<br />

planlı bir şekilde gelişmesine büyük katkı<br />

sağlayacak taşımacılık kümesinin limanlardan<br />

başlatılacak olmasının isabetli bir karar<br />

olduğunu vurguladı.<br />

Tozar, Türkiye’nin uyguladığı ihracata dayalı<br />

büyüme modeli kapsamında toplam dış<br />

ticaretin hızla yükseldiğine işaret ederek,<br />

ülkenin dışarıya açılan kapıları olan limanların<br />

yük ve konteyner elleçlemelerinde he-<br />

22 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

men hemen her yıl rekor kırdığını belirtti.<br />

Limanlarda 2003 yılına göre toplam yük elleçlemesinde<br />

2012 yılı itibariyle yüzde 104,<br />

konteyner elleçlemesinde yüzde 189 oranında<br />

artış gerçekleştiğini ifade eden Tozar,<br />

denizcilik konusundaki gelişmelerin,<br />

gemi inşa sektöründe 71’si aktif, 52’si yatırım<br />

aşamasında tersane ile faaliyetlerini<br />

sürdürdüğünü bildirdi.<br />

Tozar, Türkiye gemi inşasında siparişlere<br />

göre adet bazında dünyada 5’incilik seviyesine<br />

kadar yükseldiğine vurgu yaparak,<br />

“Türkiye’nin dostane yaklaşımı ve son dönemde<br />

uyguladığı yenilikçi politikalarla değişik<br />

sektörlerde büyük fırsatlar yakalamıştır.<br />

Ülkemizin ana hedefi, bölgesinde lider<br />

bir denizcilik ülkesi olmak ve uluslararası<br />

yatırımları ülkemiz denizcilik sektörüne<br />

doğru çekmektir. Denizcilik alanında ülkemizdeki<br />

liberalizasyon süreci yabancı yatırımlarda<br />

da büyük bir katkı sağlamaktadır”<br />

diye konuştu.<br />

“3 milyar liralık ÖTV desteği”<br />

Geçmişte, gemi ve deniz araçlarının kullandığı<br />

yakıttan ÖTV alındığını, 1 Ocak 2004<br />

tarihinden itibaren başlayan uygulamayla<br />

ÖTV’siz yakıt kullanımına başlandığını<br />

hatırlatan Tozar, “ÖTV muafiyeti uygulamasıyla<br />

maliyette ciddi azalmalar olmuş<br />

ve rekabet gücü elde edilmiştir. ÖTV’siz yakıt<br />

uygulamasının başladığı tarihten 2012<br />

yılına kadar, 2 milyon 735 bin metrik ton<br />

ÖTV’siz yakıt teslimatı yapılmış ve sektöre<br />

3 milyar liralık ÖTV tahsil edilmeyerek<br />

büyük bir katkı sağlanmıştır” şeklinde konuştu.<br />

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND)<br />

Başkanı Çetin Nuhoğlu da kümelemenin<br />

sanayiye önemli avantajlar sağlayacağını<br />

dile getirerek, taşımacılık sektörünün performansının<br />

tüm sektörlerin rekabetçiliğini<br />

belirleyecek en önemli yapı olduğunu kaydetti.<br />

Nuhoğlu, taşımacılık sektörünün gelişmesinin<br />

tüm sektörlerin rekabetçiliğini<br />

belirleyerek kalkınmaya büyük katkılar<br />

sağladığını belirterek, “Doğu Marmara,<br />

bizim de üyelerimizin olduğu, yoğun<br />

uluslararası nakliyeciler ile lojistikçilerin<br />

bulunduğu bir bölge. Bu bölgenin<br />

performansı, bu bölgede geliştirilecek<br />

her alan, hem bölgelerimize hem de<br />

bölgenin ekonomi dünyasına ciddi katkı<br />

sağlayacaktır. Bu sektörde yapacağımız<br />

her bir iyileştirme, sektörlerin hem<br />

kendini geliştirmesinde hem de rekabetçiliğine<br />

ciddi katkı sağlayacaktır. Doğu<br />

Marmara Kalkınma Ajansı’na bölgesinde<br />

başlatmış olduğu taşımacılık sektörünün<br />

kümelenmesi çabaları için teşekkür<br />

ederim. Ayrıca, UND olarak başından<br />

sonuna kadar bu sürecin içerinde<br />

yer alacağımıza ve Doğu Marmara Taşımacılık<br />

Kümelenmesinin (TRaceM) gelişmesi<br />

için elimizden gelen tüm gayreti<br />

sağlayacağımıza emin olabilirsiniz” şeklinde<br />

konuştu.<br />

“Doğu Marmara’nın “anahtar” sektörü:<br />

Taşımacılık”<br />

MARKA Genel Sekreteri Fatih Akbulut ise<br />

taşımacılık sektörünün, MARKA uzmanlarınca<br />

yapılan çalışmalar sonucu, Doğu Marmara<br />

Bölgesi’nde “anahtar” sektörlerden<br />

biri olarak tespit edildiğini söyledi. Diğer<br />

sektörlerin rekabet gücünün korunması<br />

ve geliştirilmesinde esas itibariyle bölgenin<br />

Türkiye ve dünyada rekabet gücünün geliştirilmesi<br />

ve korunması anlamında katkılar<br />

sağlayacağına inandığını dile getiren Akbulut,<br />

“Hedefimiz, taşımacılık sektörünün bir<br />

küme mantığıyla hareket ederek bölgemizin<br />

rekabet gücünün artırılması çabalarına<br />

en üst düzeyde katkıda bulunmasını sağlamaktır.<br />

Bir diğer hedefimiz de bölgemizi,<br />

taşımacılık anlamında dünyada tanınan,<br />

bilinen bir bölge haline getirmektir” dedi.<br />

Akbulut, bölgede taşımacılık sektörü ile ilgili<br />

kamu kurumları, üniversiteler ve sivil<br />

toplum kuruluşlarını da bünyesinde barındıran<br />

kümelenme girişiminin, Türkiye’de<br />

bir ilk olduğunu kaydetti.


haber<br />

Yeni Nesil ile Yeni Ufuklara<br />

Treyler sektör lideri TIRSAN, yeni geliştirdiği perdeli tenteli ürün grubunun lansmanında<br />

ihracat pazarlarında yeni bir dönemin sinyalini verdi.<br />

TIRSAN’ın İstanbul merkezinde gerçekleştirilen<br />

tanıtım davetinde Yeni<br />

Nesil Perdeli Tenteli Ürün ailesinden<br />

Mega ve Maksima Plus ürünleri uluslararası<br />

nakliye ve lojistik sektörü ile buluştu.<br />

TIRSAN’ın 2014 vizyonu çerçevesinde<br />

“Yeni ufaklara yeni yaklaşımlarla ulaşılır”<br />

sloganı ile başlattığı Ar-Ge çalışmalarının<br />

sonucu olan Yeni Nesil Perdeli Tenteli<br />

ürün grubu, sektörden tam not aldı. Tanıtım<br />

toplantısında uluslararası nakliye ve lojistik<br />

sektörünün gelişimi için teknolojinin,<br />

kurumsallaşmanın ve devamlılık arz eden<br />

Ar-Ge çalışmalarının ne kadar önemli olduğu<br />

konuları ön plana çıktı.<br />

TIRSAN Treyler Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Çetin Nuhoğlu tanıtım toplantısında yaptığı<br />

konuşmada bu hususların altını çizerek<br />

“Biz TIRSAN olarak sektörün lider kuruluşu<br />

olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Bu<br />

sorumluluk bizim için her geçen gün daha<br />

da artmaktadır. Takdir ederseniz ki teknoloji<br />

gelişiyor, ihtiyaçlar değişiyor, ticaret artık<br />

sınırların ötesinde yoğun bir rekabet<br />

içinde yapılıyor. TIRSAN sahip olduğu sektörün<br />

tek Ar-Ge’si ile sizlere mühendisliğini<br />

ve teknolojisini 35 yılı aşan tecrübesiyle<br />

birleştirerek en kaliteli ürünleri sunmaya<br />

devam ediyor.<br />

Yeni ürünlerimizle Avrupa’nın en büyük 3<br />

treyler üreticisi olma yolunda sizlerle hep<br />

birlikte yürüyeceğimize dair önemli bir işaret<br />

olarak görmenizi istiyorum. Bu Yeni Ne-<br />

26 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

sil ürünlerimizle TIRSAN, Avrupa’da 7.500<br />

adet semi-treyler satışı ile gücünü ve varlığını<br />

devam ettirecektir” dedi.<br />

Nuhoğlu ‘TIRSAN sektörün lider kuruluşu<br />

olarak müşterilerinin ihtiyaçları doğrultusunda<br />

daha gelişmiş nakliye çözümlerini<br />

geliştirme misyonu ile çalışmalarına devam<br />

edecektir. 2009 yılında kurduğumuz<br />

sektörün tek Ar-Ge merkezinde artık 70’i<br />

aşkın mühendis ile sektörün rekabetçiliğine<br />

ve geleceğine hizmet etmekteyiz. TIRSAN<br />

Ar-Ge’si ile Türkiye’de ilk defa bir ürün için<br />

50.000 saat ve 3 milyon Euro’yu aşan bir<br />

yatırım gerçekleştirdi. En son devreye aldığımız<br />

Prototip atölyesi ile ürün testlerimizin<br />

kapsamını daha da büyüttük. Son derece<br />

gizlilikle yürütülen büyük emek verilerek<br />

geliştirilen bu araç için çalışan bütün elemanlarımızı<br />

gönülden tebrik ve teşekkür<br />

ediyorum” dedi.<br />

Yürütülen test süreciyle ilgili olarak da detaylı<br />

bilgi veren Nuhoğlu ‘TIRSAN Ar-Ge<br />

merkezinde tespit edilen tasarım doğrulama<br />

ihtiyaçları doğrultusunda, İTÜ-OSD ve<br />

TÜBİTAK’ın kurduğu Otomotiv Teknolojileri<br />

Araştırma Merkezi (OTAM) ile çalışmalarımızı<br />

yürüttük. Belirledikleri güzergâhta<br />

yol testleri yaptık. Testlerde veriler kayıt altına<br />

alındı ve karşımıza çıkan sonuca göre<br />

araç tasarımlarını öncelikle bilgisayar ortamında<br />

test ettik. Daha sonra Almanya’da<br />

DEKRA ve İngiltere’de MİRA test merkezlerinde<br />

aracımızı test ettirdik. MİRA 1946 yı-<br />

lında kurulan, ağırlıklı otomotiv sektörü olmak<br />

üzere pek çok farklı sektör için test,<br />

homologasyon hizmetleri, araştırma ve geliştirme<br />

faaliyetleri yürüten uluslar arası<br />

alanda kabul görmüş bir test kuruluşudur.<br />

Tüm testleri başarı ile geçen Yeni Nesil Perdeli<br />

Mega ve Perdeli Maxima Plus treylerimiz<br />

ile gurur duyuyoruz. 36 yıldır hep en<br />

iyisini yapmak için çalıştık ve hep kendimizle<br />

yarıştık. Bugün geldiğimiz noktada Avrupalı<br />

rakiplerimizi geride bırakmanın haklı<br />

gururunu yaşıyoruz” dedi.<br />

Yeni Nesil Şimdiden Sektörden Büyük<br />

İlgi Gördü<br />

Sektörün ileri gelenlerinin yoğun katılımı ile<br />

gerçekleşen lansman sırasında pek çok yüksek<br />

adetli satış gerçekleşti. Hilal Trans firmasına<br />

50 adet, ABC Transport’a 60 adet, Şahin<br />

Nakliyat’a 50 adet, Özonat firmasına 50 adet<br />

ve Yapı-San firmasına 20 adet Yeni Nesil Semi-<br />

Treyler satışı gerçekleştirildi.<br />

Ürün ile ilgili Öne Çıkan Özellikler<br />

K-fix: Televrede 2.500 kg. yük direncine<br />

sahip, toplam 236 adet delikten oluşan ve<br />

yüklerin daha güvenli bağlanmasını sağlayan<br />

K-fix Yük Sabitleme Sistemi<br />

Katoferez (KTL): Şasi ve tüm kaynaklı<br />

komponentler çinko-fosfat katoferez (KTL)<br />

kaplamayla paslanmaya ve aşınmaya karşı<br />

10 yıl paslanmazlık garantili<br />

Tırsan Telematik Sistemi: idem Gmbh ile çözüm<br />

ortaklığı ile sunulan uydu sistemi üzerinden<br />

çalışan treyler takip sistemi ile lojistik<br />

operasyonlarını tam zamanlı takip edebilme<br />

Yük Emniyeti: 7,2 ton forklift aks yüküne<br />

dayanıklı taban, çatıda çapraz gerdirme zinciri<br />

ve K-fix yük sabitleme sistemi, EN 12642<br />

CODE XL- VD 2700 Yük Emniyet Sertifikası,<br />

Daimler DC9.5 Otomotiv Sertifikası


haber<br />

Schaeffler’dan Ağır Vasıtalar İçin<br />

Onarım Çözümleri<br />

Talepler yüksek, taşıma şartları ödün vermiyor ve tamir masrafları pahalı. Bu koşullarda<br />

taşımacılık sektörü güvenilir çözümler sunan profesyonel iş ortaklarına ihtiyaç duyuyor.<br />

Tüm araç markalarındaki ürün gamı<br />

ve LuK, INA, FAG ürün markaları ile<br />

Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket,<br />

birçok araç üreticisi ve tamirhanelere pek<br />

çok nedenden ötürü güven veriyor.<br />

Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket’in<br />

geliştirdiği ağır vasıta onarım programları<br />

maksimum verim ve performans sunuyor.<br />

Şirketin bu anlamda geliştirdiği<br />

çözümler şöyle sıralanabilir:<br />

*Tüm araç markaları için LuK, INA, FAG<br />

markaları altında onarım çözümleri<br />

*OE kalitesinde yenilikler<br />

28 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

*Uzun ömürlü yedek parça ve onarım<br />

çözümleri<br />

*Kapsamlı global servis<br />

Uzun ömrün yeni tanımı: “LuK TAC”<br />

Ağır vasıta debriyajları aşırı yük ve baskıya<br />

maruz kalmakta. Kendinden ayarlı bir debriyaj<br />

sistemi olan LuK TAC, kaçırma yapmadan,<br />

önceden ayarlanmış ve sabitlenmiş<br />

adımlarla düzenli ve konforlu bir biçimde<br />

çalışır. Debriyaj balatasına yapılan ekleme<br />

ile aşınmaya karşı 6 mm kalınlaştırıldı<br />

ve sonuçta LuK TAC uzun yol taşımacılığında<br />

normal debriyaja göre 2 kat uzun servis<br />

ömrüne sahip oldu.<br />

LuK TAC ile kazanılacak avantajlar ise<br />

şöyle:<br />

*2 kat servis ömrü<br />

*Geniş uygulama alanı<br />

*Minimum hizmet dışı kalma ve tamir<br />

süresi<br />

*OE kalitesi<br />

Daha dayanıklı bir balata:<br />

LuK HD 30 PLUS<br />

Balata, debriyajın ortasında yer alarak;<br />

aracın kalkış ve debriyajın kullanımı esnasında<br />

oldukça yüksek operasyonel taleplere<br />

maruz kalır. Debriyaj sisteminin<br />

ömrünün yüzde 50’sinden balata sorumludur.<br />

Yeni nesil LUK HD 30 PLUS<br />

balataları yüzde 30’a kadar daha dayanıklı<br />

olduğu gibi neredeyse tüm ağır<br />

vasıta LuK RepSet’lerin tamamlayıcı bir<br />

parçası olarak yer alır.<br />

LuK HD 30 PLUS’ın avantajları şöyle<br />

özetlenebilir:<br />

*Yüzde 30’a kadar uzun servis ömrü<br />

* Yüzde 80 pazar kapsamı hedefi<br />

*Minimum hizmet dışı kalma ve tamir<br />

süresi<br />

*OE kalitesi<br />

Güçlü, Dayanıklı ve Ekonomik:<br />

HD 30 PLUS<br />

Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket tarafından<br />

geliştirilen HD 30 PLUS adlı<br />

yeni debriyaj balatası, 430, 400 ve 360<br />

mm boyutlarında debriyaj diskleri için<br />

kullanıma sunulmakta. Bir debriyaj balatası,<br />

baskı plakası ve geleneksel veya<br />

hidrolik bir debriyaj rulmanı içeren LuK<br />

RepSet® şimdi ağır vasıtalar için daha<br />

da yüksek performanslı ve daha da dayanıklı<br />

bir debriyaj sistemi olma özelliği<br />

taşır.<br />

LuK’un yeni nesil balatalarını OEM ticari<br />

araç uygulamaları için benzersiz yapan<br />

özellik, sürekli liflerle güçlendirilen<br />

iki katmanlı bir debriyaj balatası kullanılıyor<br />

olmasıdır. Alt katman yüksek sıcaklık<br />

direnci, form stabilitesi ve sağlamlık<br />

için tasarlanırken, üst yüzey katmanının<br />

kaplama malzemesi mümkün olan<br />

en yüksek seviyelerde sürtünme kuvveti,<br />

düşük bir aşınma oranı ve en konforlu<br />

özellikler sağlayacak şekilde üretiliyor.<br />

Ek olarak, üretim sürecinin hiçbir<br />

bölümünde solvent kullanılmıyor. Kullanılan<br />

HD 30 PLUS malzemesi asbest ve<br />

kurşun ile kadmiyum, cıva veya krom-VI<br />

içermiyor. LuK’un yeni balata malzeme-


si sayesinde, ekonomik ve çevre dostu<br />

debriyaj balataları artık kullanıma sunulmuş<br />

bulunuyor.<br />

Balata malzemesi, her debriyaj sisteminin<br />

ana bileşeni olarak kabul edilmekte.<br />

Balata malzemesinin kalitesi, dayanıklılığı<br />

güç iletimini ve vites değiştirme sırasında<br />

elde edilecek konforu belirler. Yüksek termal<br />

yük altında dahi çok iyi aşınma karakteristikleri,<br />

mükemmel sıyırma dayanıklılığı,<br />

yüksek termal gücü ve iyi sönümlenme<br />

dengesi ile yeni nesil LuK debriyaj balatası<br />

yalnızca tüm kalite kriterlerini karşılamakla<br />

kalmayıp, aynı zamanda birinci sınıf vites<br />

değiştirme konforu da sağlamakta. Tüm<br />

bunlar sonuç olarak daha az servis ziyareti<br />

ve daha fazla yol kat etmek, önemli ölçüde<br />

daha iyi çalışma verimliliği ve operasyonel<br />

taleplere ve sürüş stiline bağlı olarak debriyaj<br />

sisteminin yüzde 30’a kadar daha dayanıklı<br />

olması anlamına gelmektedir.<br />

Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket tarafından<br />

sunulan ve debriyaj balatası,<br />

baskı plakası ve mekanik veya hidrolik<br />

bir debriyaj rulmanı içeren LuK RepSet®<br />

şimdi ağır vasıtalar için daha da yüksek<br />

performanslı ve daha da dayanıklı bir<br />

debriyaj sistemi olma özelliği taşıyor.<br />

Basit, değişken, çok yönlü: FAG RIU<br />

önceden monte edilmiş bir tekerlek rulmanı<br />

ünitesi olan FAG RIU özel bir üründür.<br />

Çünkü FAG RIU bir ilki gerçekleştirerek<br />

ağır vasıtalardaki arızalı poryaların<br />

onarımını mümkün kılmakta. Önceden<br />

monte edilmiş 2 konik makaralı<br />

rulmandan oluşan FAG RIU, ömür boyu<br />

yağlama ve sızdırmazlık özelliği taşıyor<br />

ve emniyet segmanı sayesinde montajdan<br />

sonra sabitlenebiliyor.<br />

Uygulanmasındaki çok yönlülük şöyle<br />

açıklanabilir: Yalnızca 3 çeşit FAG RIU ile<br />

700’den fazla değişik araç modeli için<br />

kullanılan 20 farklı porya tamir edilebilir.<br />

Avantajları şöyle sıralanabilir:<br />

*Profesyonel onarım çözümü<br />

*Uygulanmasındaki çok yönlülük.<br />

*Uzun servis ömrü<br />

*Basit montaj<br />

*Yüksel güvenilirlik<br />

*Bakım gerektirmez<br />

*Özel montaj aparatı içeren<br />

*OE kalitesi<br />

Schaeffler, LUK, INA ve FAG ürün markaları<br />

ile rulmanlı yatak ve lineer sis-<br />

tem ürünleri üreticisi ve aynı zamanda<br />

otomotiv sanayi için yüksek hassasiyete<br />

sahip motor, şanzıman ve şasi uygulamaları<br />

ve ürünleri temin eden dünyaca<br />

tanınmış bir tedarikçidir. Global olarak<br />

faaliyet gösteren grup, 2011 yılında<br />

10.7 milyar Euro tutarında bir satış<br />

hacmi gerçekleştirmiştir. Dünya genelinde<br />

74.000’den fazla çalışana sahip olan<br />

Schaeffler, Almanya ve Avrupa’daki en<br />

büyük aile şirketlerinden biridir.<br />

Merkezi Langen, Almanya’da bulunan<br />

Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket,<br />

35 yılı aşkın süredir, LUK, INA ve FAG<br />

markaları ile Schaeffler Grup’un dünya<br />

çapında otomotiv yenileme pazarındaki<br />

faaliyetlerini yürütmektedir. Yaklaşık<br />

11.500 dağıtım ortaklığı, 27 satış<br />

ve temsilcilik noktasından oluşan global<br />

bir ağa sahip olan Schaeffler <strong>Auto</strong>motive<br />

Aftermarket üstün hizmet ile birlikte<br />

güçlü müşteri odaklılığı ve yakınlığını<br />

garanti etmektedir.<br />

Schaeffler <strong>Auto</strong>motive Aftermarket,<br />

global dağıtım ağının bir parçası olan<br />

ve ülkemizde faaliyet gösteren 7 dağıtım<br />

kanalına ağır vasıta segmentinde 2<br />

yeni iş ortağı ekleyerek bu alandaki potansiyelini<br />

ülkemiz genelinde piyasanın<br />

hizmetine sunmuştur. Ağır vasıta ürünlerinin<br />

satışına başlayan bu yeni dağıtım<br />

kanallarından birisi uzun yıllardır INA ve<br />

FAG ürünlerinin distribütörlüğünü yapan<br />

Silkar Ekipman ve Yedek Parça<br />

San. ve Tic. A.Ş. ve diğeri de ağır vasıta<br />

piyasasına uzun yıllar hizmet veren<br />

Marmara Motorlu Araçlar Ltd. Sti.<br />

dir. Her iki firmadan da Schaeffler <strong>Auto</strong>motive<br />

Aftermarket’in LuK, INA ve<br />

FAG markalı ağır vasıta ürünlerini temin<br />

edebilirsiniz.<br />

29


haber<br />

Aktaş Holding Zirvede<br />

Hava süspansiyon sistemi üretiminde<br />

dünyanın en büyük<br />

firmaları arasında yer alan<br />

Aktaş Holding, TAYSAD tarafından<br />

“Patent - Faydalı Model” alanlarında<br />

dernek üyesi firmalar arasında yapılan<br />

değerlendirmeye göre, ilk sırada yer<br />

alarak büyük bir gurur yaşadı.<br />

Dünyanın dört bir yanında üretim tesisleri<br />

bulunan, 80’den fazla ülkede ürünleri<br />

satılan, bağımsız yedek parça grubunda<br />

dünyanın en geniş ürün gamına sahip<br />

şirketler grubu olan Aktaş Holding,<br />

Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği<br />

(TAYSAD) tarafından derneğe üye tüm fir-<br />

malar arasında yapılan değerlendirmeye<br />

göre, “Patent - Faydalı Model - Endüstriyel<br />

Tasarım” alanlarında zirvede yer almaya<br />

hak kazandı.<br />

TAYSAD tarafından derneğe üye firmalar<br />

arasında yapılan Ar-Ge değerlendirmesine<br />

göre Aktaş Holding, ilk sırada yer almayı<br />

başardı. TAYSAD 35. Olağan Genel Kurul<br />

Toplantısı’nda yapılan ödül töreninde,<br />

birincilik ödülünü Aktaş Holding adına<br />

Aktaş Holding İcra Kurulu Başkanı Burhan<br />

Kurt teslim aldı.<br />

TAYSAD tarafından yapılan değerlendirmede<br />

zirvede yer aldıkları için oldukça gururlu<br />

Kütahya’da Verimli Sürüş Eğitimi Verdi<br />

Anadolu Isuzu’nun eğitim<br />

programları Kütahya’da Özel<br />

Halk Otobüsçülerine yönelik<br />

“Verimli Sürüş Eğitimi” devam<br />

ediyor. Kütahya Belediyesi Özel Halk<br />

Otobüsçüleri, Anadolu Isuzu’nun<br />

satış sonrası eğitim programları çerçevesinde<br />

gerçekleştirilen Verimli<br />

Sürüş Eğitimi’nden tam not aldı. Kütahya<br />

Zafertepe durağında Novociti<br />

otobüslerde verilen eğitim iki gün<br />

sürdü.<br />

olduklarını belirten Burhan Kurt, sürdürülebilir<br />

başarı ilkesi doğrultusunda çalışmalarına<br />

özenle devam edeceklerini belirtti ve “Aktaş<br />

Holding olarak Ar-Ge her dönem en büyük<br />

önceliğimiz olmuştur. Dünyanın gelişmiş ülkeleri<br />

ile karşılaştırdığımızda Aktaş Holding Ar-Ge<br />

yatırımları oranı neredeyse iki katı. Ar-Ge’ye ciddi<br />

yatırım yapıyoruz. Bu yatırımın sonucunda<br />

aldığımız bu ödül bizleri fazlası ile gururlandırdı.<br />

Ödül aldığımız projeler yurtdışından ithal edilen<br />

ürünlerin ülkemizde üretilmesini sağlayan projeler.<br />

Çok önemli bir ekonomik girdi sağlayacaklar.<br />

Bu projeler ile dış ticaret açığımızın giderilmesi<br />

için bir katkı yaratıyoruz. Bu çalışmada emeği<br />

geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür<br />

ediyorum” ifadelerini kullandı.<br />

Anadolu Isuzu eğitim uzmanı<br />

Göktuğ Uyan tarafından verilen<br />

“Verimli Sürüş Eğitimi”ne<br />

iki ayrı grupta katılan sürücüler,<br />

teorik ve uygulamalı eğitimden<br />

geçtiler. Yoğun trafikte araçların<br />

hangi hızda sürülmesi gerektiği<br />

konusunda bilgilerin de verildiği<br />

uygulamada; otobüslerin<br />

yakıt sarfiyatı da bilgisayar<br />

ortamında ölçülerek sürücülere<br />

raporlandırıldı.


haber<br />

Belediye Operatörleri Hayat Kurtaracak<br />

SİF İş Makinaları ve AKUT işbirliğinde hayata geçirilen “Umut Sarının İçinde” projesiyle<br />

belediyelerde görevli iş makinası operatörleri için Afet Lojistik Uzmanlığı Sertifika<br />

Eğitimleri düzenlenecek.<br />

STFA Yatırım Holding grup şirketlerinden<br />

SİF İş Makinaları, Türkiye’de afet<br />

sonrası arama kurtarma çalışmaları<br />

konusunda yaşanan sıkıntıları gidermek<br />

için Arama Kurtarma Derneği (AKUT) işbirliğiyle<br />

hayata geçirdiği “Umut Sarının İçinde”<br />

adlı projesine düzenlediği protokol<br />

imza töreni ile start verdi. SİF İş Makinaları<br />

Genel Müdürü Cüneyt Divriş ve AKUT<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Nasuh Mahruki ev<br />

sahipliğinde gerçekleşti.<br />

Proje ile belediyelerde çalışan operatörlere<br />

kurtarma çalışmalarında iş makinalarının<br />

doğru kullanılmasıyla ilgili eğitimler verilmesinin<br />

ve afet zamanında iş makinalarından<br />

en yüksek verimin alınmasının hedeflendiğini<br />

vurgulayan Cüneyt Divriş, SİF<br />

İş Makinaları olarak kurtarma çalışmaları<br />

esnasında hataları ve kayıpları en aza indirmek<br />

amacıyla yola çıktıklarını belirtti.<br />

Umut Sarının İçinde projesiyle benzeri mücadelelerde<br />

teknik kurtarma ve makinaların<br />

doğru yöntemlerle kullanımı konusunda<br />

bilgi eksikliklerinin tamamlanmasını amaçladıklarını<br />

belirten Divriş, bunun için de en<br />

doğru adresin önce belediyeler olduğuna<br />

karar verdiklerini söyledi ve sözlerine şöyle<br />

devam etti:<br />

“Türkiye’de bugün itibariyle yaklaşık<br />

65.000 iş makinası ve 50 bin iş makinası<br />

operatörü bulunuyor. Bu operatörlerden<br />

henüz hiçbiri dünya standartlarında arama<br />

kurtarma eğitimi almadı. Oysa, arama<br />

kurtarma çalışmalarında en büyük ve<br />

en kritik görevi operatörler üstleniyor. Bu<br />

nedenle Türkiye ve dünyada afetle mücadelede<br />

kendini kanıtlamış olan AKUT<br />

ile işbirliği yaparak ülkemizde bir ilki gerçekleştirmiş<br />

olmaktan mutluluk duyuyoruz.<br />

Umut Sarının İçinde projesine ilk olarak<br />

nüfusu 12 milyonu aşan ve deprem haritasında<br />

en riskli bölgelerden biri olan İstanbul<br />

ile başlamak istedik. Projenin bu ilk<br />

etabında İstanbul’daki 39 belediyede görev<br />

yapan yaklaşık 100 belediye operatörünün<br />

eğitilmesini hedefliyoruz. İlerleyen<br />

dönemde Umut Sarının İçinde projemizi<br />

Türkiye’nin tüm afet riski yüksek olan illerine<br />

yaymayı planlıyoruz. Bu eğitimler sonucunda<br />

Türkiye’nin dört bir yanında belediyelerde<br />

görevli yüzlerce iş makinası operatörü<br />

enkaz kaldırma ve arama kurtarma<br />

eğitimi almış olarak bir felaket anında ülkemiz<br />

için hazır bir güç olarak bulunacak.<br />

Özel sektör, sivil toplum kuruluşu ve kamu<br />

işbirliğinde hayata geçirilen projemizin tüm<br />

Türkiye’deki kurum ve kuruluşlara örnek<br />

olmasını dileriz.”<br />

Türkiye’de arama kurtarma çalışmalarında<br />

kullanılan iş makinası sayısının artması<br />

gerektiğini ifade eden AKUT Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Nasuh Mahruki, Türkiye’nin<br />

afet sonrası arama kurtarma konusunda<br />

yaşadığı sıkıntılara ve yapılması gerekenlere<br />

de dikkat çekti. Mahruki, “Ülkemiz doğal<br />

afetler konusunda son derece şanssız<br />

bir ülke. Afet İşleri Genel Müdürlüğü resmi<br />

rakamlarına göre 1900 yılından beri Anadolu<br />

topraklarında yaşanan doğal afetler<br />

sonucunda 87.000 kişi hayatını kaybetti,<br />

210.000’in üzerinde kişi ise yaralandı. Ayrıca<br />

bu afetler sonucunda 651.000 civarında<br />

konut yıkıldı veya ağır hasar gördü.<br />

Türkiye’de nüfusun %70’i birinci ve ikinci<br />

derece deprem bölgesinde yaşıyor.<br />

Geçen yüzyılda hasar gören<br />

binaların %75’i ve toplam afet<br />

kayıplarının %64’ü deprem kaynaklı.<br />

Ayrıca heyelan, sel, orman<br />

yangını, çığ gibi doğal afetler de<br />

Türkiye için büyük risk yaratıyor,<br />

birçok hayatı tehdit ediyor. Bununla<br />

birlikte afet sonrası iş makinası<br />

ve diğer teknik ekipman kullanımı<br />

sırasında yapılan yanlışlar<br />

da başta iş makinası operatörleri<br />

olmak üzere birçok kişi için risk<br />

yaratıyor. Özellikle, 2011 Erciş ve<br />

Van depremlerinde ekip ve ekip-<br />

man yönünden bir sorun yaşanmazken,<br />

ağır iş makinası operatörlerinin içinde<br />

canlı bulunan betonarme binalarda çalışma<br />

konusunda tecrübe ve bilgi eksikliklerinin<br />

öne çıkması, konunun önemini<br />

bir kez daha ortaya koyuyor” dedi.<br />

Eğitimler dünya standartlarında olacak<br />

AKUT işbirliğinde hayata geçirilecek<br />

olan “Umut Sarının İçinde” projesiyle<br />

belediyelere bağlı iş makinası operatörlerine<br />

Birleşmiş Milletler, İnsani İlişkiler<br />

Koordinasyon Ofisi (OCHA) Uluslararası<br />

Arama ve Kurtarma Danışma Grubu<br />

(INSARAG) kılavuzuna uygun olarak<br />

AKUT’un deneyimlerinden, tüm dünyada<br />

ve Türkiye’de yaşanan doğru ve yanlış<br />

örneklerden derlenen eğitimler verilecek.<br />

Bu eğitimler içerik olarak dünyanın<br />

en ileri arama-kurtarma eğitimlerinden<br />

biri olacak. Eğitimlerin ardından<br />

operatörler “Afet Lojistik Uzmanı Sertifikası”<br />

almaya hak kazanacak. Böylece<br />

bu operatörler, can ve mal kaybına, yaralanmaya<br />

yol açan deprem, heyelan, su<br />

baskını, kaya ve çığ düşmesi gibi doğal<br />

afetler esnasında daha bilinçli bir şekilde<br />

arama kurtarma yapacak ve iş makinalarını<br />

daha doğru bir şekilde kullanacaklar.<br />

Eğitim alan operatörler sadece<br />

Türkiye için değil diğer ülkelerde olabilecek<br />

herhangi doğal afet durumunda da<br />

arama kurtarma ekipleriyle birlikte çalışabilecek.<br />

Bir yılda 5 kere verilecek olan bu eğitimlerin<br />

her bir kurunda en az 20 operatörün<br />

eğitilmesi hedefleniyor. Projenin<br />

bir sonraki adımında 5 yıl içerisinde<br />

1.000 iş makinası operatörüne ulaşılması<br />

amaçlanıyor. 15 Nisan haftasında<br />

başlayacak ve AKUT Ataşehir Eğitim<br />

Enstitüsü’nde hafta içi akşam, hafta<br />

sonu ise tüm gün sürecek olan eğitimler<br />

teorik ve pratik olmak üzere iki bölümden<br />

oluşuyor. Yaklaşık 30 farklı başlıkta<br />

verilecek eğitimlerin pratik bölümü için<br />

açık alanda bir enkaz simülasyonu kurulacak<br />

ve operatörler bu enkaz alanında<br />

iş makinası kullanma pratiği yapacak.<br />

Eğitimler sırasında SİF İŞ Makinaları tarafından<br />

temin edilen JCB iş makinaları<br />

kullanılacak.


haber<br />

Zırhlı Araç Üretimine Giriyor<br />

Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Hattat, yeni savunma<br />

sanayii projelerini açıkladı.<br />

Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkan<br />

Yardımcısı İbrahim Hattat; traktör, otomotiv<br />

yan sanayi ve enerji projelerinin<br />

yanı sıra Savunma Sanayi’nde de hızlı büyümeyi<br />

planladıklarını belirterek, zırhlı araç üretimi<br />

yapacaklarını açıkladı.<br />

Hattat Holding bünyesinde yer alan Hattat<br />

Tarım Makineleri, Dünya’nın dört bir yanından<br />

gelen iş ortakları ile 2012 yıl sonu ve <strong>2013</strong> yılı<br />

Güvenli Filo Ödülü Abbott’un oldu<br />

LeasePlan ve Ekonomist Dergisi<br />

işbirliğiyle düzenlenen “Yılın Filo<br />

Yöneticileri Yarışması” sonuçlandı<br />

ve 4 kategoride 2012 yılının en başarılı<br />

filo yöneticileri belirlendi.<br />

Michelin’in Güvenli Filo Ödülü’nü Abbott,<br />

Ekonomist’in Yılın Filo Yöneticisi Ödülü’nü<br />

Coca-Cola İçecek, Peugeot’nun Yeşil Filo<br />

Ödülü’nü TNT Express, LeasePlan’ın KOBİ<br />

36 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

yeni yatırımlarını değerlendirme toplantısını Antalya<br />

Belek’te yaptı.<br />

Toplantıda bir konuşma yapan Hattat Holding<br />

Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Hattat,<br />

“Hattat Traktöre inanıyor ve güveniyoruz.<br />

Traktör bizim işimiz. Hattat Tarım olarak her<br />

zaman iddialıyız. İddiamız önümüzde ki yıllarda<br />

artarak devam edecek” dedi.<br />

Hattat, Holding’in diğer sektörlerdeki<br />

yatırımlarına da değinerek, Avrupa’nın<br />

en büyük kuyularını açtıklarını belirtti.<br />

Hattat şöyle konuştu: “ 8 metre<br />

çapında eksi 700 metreye kadar inen<br />

bu kuyulardan 10 milyon ton kömür<br />

çıkarılması hedefleniyor. Çıkarılacak bu<br />

kömürün kurulacak enerji santrallerinde<br />

değerlendirilecek. Batı Karadeniz<br />

enerji üssü diye tabir ettiğimiz projemiz<br />

var. İnşallah tam kapasiteye geçtiğinde<br />

yaklaşık 4 bin megavatlık bir elektrik üretme<br />

kapasitesine sahip olacak. Onun için<br />

de yaklaşık 6 milyar dolarlık bir yatırım<br />

gerekiyor. Türkiye’nin enerji ihtiyacının<br />

yüzde 8’i üzerinde elektrik enerjisi üretimi<br />

yapacağız” dedi.<br />

Filo Yöneticisi Ödülü’nü ise Kalpakçıoğlu<br />

Gıda aldı.<br />

Filo yönetiminin, şirketlerin performansı<br />

ve ülke ekonomisine katkısına dikkat çekmek,<br />

çevre ve trafik güvenliği bilincinin<br />

oluşmasına destek olmak, kaynakların<br />

verimli kullanımını teşvik etmek ve ödüllendirmek<br />

gibi konulara dikkat çekmeyi<br />

ve motivasyon sağlamayı amaçlayan<br />

Tank taşıyıcı üretti, zırhlı araç sırada<br />

Savunma sanayiinde de çalışmalar yaptıklarını<br />

dile getiren İbrahim Hattat, şu anda tank<br />

taşıyıcı araç ürettiklerini, daha sonra ise zırhlı<br />

araç üreteceklerini ifade etti. Özellikle <strong>2013</strong>’te<br />

buna ağırlık vereceklerine değinen Hattat, “42<br />

adet tank taşıyıcıyı silahlı kuvvetlere teslim ettik.<br />

Birçok projemiz daha yürütülüyor. <strong>2013</strong> yılında<br />

savunma sanayi alanındaki yatırımlarımıza<br />

ağırlık vereceğiz. Özellikle üzerinde çalıştığımız<br />

projeler söz konusu. Milli tankımız Altay’ın<br />

power pack sistemleri, 6X6, 8X8 zırhlı araç<br />

üretimleri gibi” dedi.<br />

“Elektrikli Otomobil projesindeyiz”<br />

TÜBİTAK’ın elektrikli otomobille ilgili projeye<br />

katıldıklarını söyleyen Hattat, yerli bir<br />

elektrikli otomobil üretmenin çabasında<br />

olduklarını kaydetti. Hattat, hükümetin<br />

bu konudaki desteğine ve teşvikine de<br />

anımsatarak, sonuçların Mayıs ayında belli<br />

olacağını hatırlattı. Almanya’da direksiyon<br />

fabrikası satın aldıklarını ve bu fabrikayı<br />

Türkiye’ye getireceklerini anlatan Hattat,<br />

Çerkezköy’e kurulacak bu fabrikanın faaliyete<br />

geçmesi ile yaklaşık 150 bin direksiyon<br />

üreteceklerini sözlerine ekledi.<br />

“Yılın Filo Yöneticisi Ödülleri”nın 2012 yılı<br />

ödülleri sahiplerini buldu. Operasyonel<br />

filo yönetim şirketi LeasePlan ve Ekonomist<br />

Dergisi ana sponsorluğunda düzenlenen<br />

yarışmaya Türkiye çapında 100’ün<br />

üzerinde filo yöneticisi başvurdu.<br />

LeasePlan Yönetim Kurulu Başkan<br />

Yardımcısı Aclan Acar, LeasePlan Türkiye<br />

Genel Müdürü F. Türkay Oktay, <strong>Auto</strong><br />

Show Dergisi Yayın Yönetmeni Hırant<br />

Kasapoğlu, IBM Global Araç Kiralama<br />

Başkanı Ralph Ruckgaber, Ekonomist<br />

Dergisi Yayın Yönetmeni Talat Yeşiloğlu,<br />

Michelin Türkiye Genel Müdürü Marco<br />

Giuliani ve Peugeot Türkiye Satış Direktörü<br />

Bekir Hassan’dan oluşan jüri; Yılın<br />

Filo Yöneticisi, KOBİ Filo Yöneticisi,<br />

Yeşil Filo ve Güvenli Filo kategorilerinde<br />

kazananları belirledi. Bu 4 kategoride ilk<br />

3 sırayı alan filoların yöneticileri, İstanbul<br />

Conrad Otel’de düzenlenen törenle ödüllerini<br />

aldılar.


haber<br />

Gelirleri 2.6 Milyar Euro’ya Çıktı<br />

Filtrasyon uzmanı MANN+HUMMEL’in grup<br />

gelirleri 2012’de yaklaşık 2.6 milyar Euro’ya<br />

ulaştı. Satışlarda yüzde 4’lük artış sağlayan<br />

şirket zorlu piyasalarda iyi bir performans sergiledi.<br />

31 Aralık 2012’de dünya genelinde yaklaşık<br />

14.750 kişi istihdam edildi ki bu rakam bir önceki<br />

yıldan yaklaşık 400 kişi daha fazla.<br />

MANN+HUMMEL, istikrarsız ve oynak piyasalarda<br />

konumunu güçlü bir şekilde tespit etti. Küresel<br />

satışlar yaklaşık 2.6 milyar Euro dolayında<br />

gerçekleşti; bu rakam uluslararası otomotiv<br />

ve makine mühendisliği sektörleri için geliş-<br />

Mercedes-Benz Türk, müşterilerine<br />

en iyi hizmeti sunabilmek, yeni<br />

modellerini en iyi şekilde tanıtmak<br />

amacıyla düzenlediği organizasyonlara<br />

devam ediyor. Bu kapsamda “Şehrin Yeni<br />

Kahramanı” Mercedes-Benz Citan, 1 <strong>Mart</strong><br />

– 26 Nisan <strong>2013</strong> tarihleri arasında İstanbul,<br />

Tekirdağ, Bursa, Kocaeli, Düzce, İzmir, Antalya,<br />

Konya, Aksaray, Kayseri, Ankara, Hatay,<br />

Adana, Gaziantep, Diyarbakır, Malatya,<br />

Sivas, Erzurum, Trabzon, Samsun, Eskişehir,<br />

38 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

tirme ortağı ve orijinal ekipman tedarikçisi olan<br />

şirket için yaklaşık yüzde 4’lük bir büyümeye tekabül<br />

ediyor (2011: 2.47 milyar Euro). Şirket<br />

geçen sene, Avrupa, Kuzey Amerika ve Güney<br />

Amerika’da yaklaşık 14.750 kişiyi işe aldı (2011:<br />

14.338).<br />

Başkan ve CEO Alfred Weber “Zorlu bir ortamda<br />

sergiledikleri bağlılık ve taahhüt için tüm çalışanlarımıza<br />

teşekkür etmek isterim. Satışlarımız<br />

ve elde ettiğimiz sonuçlar bizim için memnuniyet<br />

verici” dedi. “Birlikte, başarılı bir <strong>2013</strong> için<br />

pek çok ön koşul belirledik ki bu da bizi gelecekteki<br />

zorluklarla mücadele etmeye hazır hale<br />

getiriyor.”<br />

Zaten 2012’nin ilk yarısında satış trendlerinin<br />

sınırlandırılmış olacağına dair belirtiler mevcuttu.<br />

Bir önceki yılın çift haneli büyüme rakamları,<br />

otomotiv piyasalarının çoğundaki istikrarsız<br />

durum yüzünden gerçekleştirilemeyecekti.<br />

Bununla birlikte bağımsız bir Amerikan piyasa<br />

araştırma enstitüsü olan Freedonia, 2012 yazında<br />

filtrasyon alanında MANN+HUMMEL’in<br />

piyasa lideri olduğunu doğruladı. Enstitü, tüm<br />

dünya çapında filtrasyon uygulamalarının tüm<br />

piyasasında, filtrasyon uzmanını en üst seviyeye<br />

yerleştirmekte. Piyasayı 40 milyar Euro civa-<br />

Yeni Mercedes-Benz Citan<br />

Türkiye tanıtım turunda<br />

Afyonkarahisar ve Denizli illerindeki yetkili<br />

Mercedes-Benz bayilerinde düzenlenecek<br />

etkinlikler ile müşterilere tanıtılacak.<br />

Mercedes-Benz’in yeni hafif ticari aracı Citan,<br />

sürüş dinamiği, çevikliği ve performansı<br />

ile sınıfının en iddialı aracı olarak satışa sunuldu.<br />

Güvenli, hassas ve konforlu bir kullanım<br />

sağlayan yürüyen aksamı, özel tasarımı,<br />

zengin güvenlik donanım, ekonomik motor<br />

seçenekleri ve uzun bakım aralıkları ile yeni<br />

rında değerlemekte ve yıllık büyüme hızlarını da<br />

2020’ye kadar yaklaşık yüzde 7 olarak tahmin<br />

ediyor. Freedonia, Asya-Pasifik, Güney Amerika/NAFTA,<br />

Orta Doğu ve Doğu Avrupa bölgelerini<br />

büyümenin itici gücü olarak adlandırılıyor.<br />

MANN+HUMMEL belirtilen tüm büyüme bölgelerinde<br />

sağlam bir şekilde konumlandı.<br />

İlk sonuçların yayınlanmasının ardından, şirket<br />

Nisan ayında yıllık sonuçları hakkında düzenleyeceği<br />

basın konferansında, ticari gelişmesi hakkında<br />

daha fazla ayrıntı vererek geleneği sürdürecek.<br />

Citan, Mercedes-Benz’in tüm karakter özelliklerini<br />

taşıyor.<br />

Etkileyici görünüm, konfor ve üstün güvenlik,<br />

Citan’ı hem aile, hem de iş amaçlı kullanım<br />

için en uygun seçenek haline getiriyor.<br />

Yeni Citan’ın ergonomik konsepti ve yüksek<br />

kaliteli iç mekanı, her tür kullanımda konforu<br />

ve sürüş keyfini artırıyor. Güvenlik açısından<br />

yeni Citan geniş bir standart donanıma sahip.<br />

Sınıfında tek olan stabilite programı ADAPTI-<br />

VE ESP ®, fren asistanı ve ABS’nin yanısıra<br />

ön koltuklardaki hava yastıkları kullanıcısına<br />

tam güvenlik sunuyor. Ayrıca yine standart<br />

olan BlueEFFICIENCY paketiyle birlikte sunulan<br />

vites değiştirme göstergesi, eco start-stop<br />

ve akıllı akü yönetimi sistemleri sayesinde Citan<br />

Kombi 109 CDI 4,6 l. / 100 km’lik ekonomik<br />

yakıt sarfiyatıyla sınıfında ayırt ediliyor.<br />

Bununla birlikte alçaltılmış şasi ve arka akstaki<br />

helezon yayları sayesinde Citan sürüş konforu<br />

ve dinamiği konusunda fark yaratıyor.


haber<br />

Otokar, <strong>2013</strong>’e yeni treyler bayisi ile<br />

güçlenerek giriş yaptı<br />

Treyler konusunda Türkiye’nin en<br />

etkin bayi ağına sahip Otokar, 50.<br />

yılında bu alanda büyümeye devam<br />

ediyor. 1997 yılından bu yana faaliyet<br />

gösteren Uğur Koçak Treyler Motorlu<br />

Araçlar, Otokar’ın treyler ve semi treyler<br />

alanında Bursa, Balıkesir ve Yalova yetkili<br />

bayisi olarak hizmet verecek.<br />

Bir Koç Topluluğu şirketi olan Otokar,<br />

kuruluşunun 50. yılını kutladığı <strong>2013</strong>’te<br />

bayi ağını genişletmeye devam ediyor. Türkiye<br />

treyler sektörünün öncülüğünü yapmış<br />

olan Otokar, bu başarısında arkasına aldığı<br />

etkin bayi ağına <strong>2013</strong> yılı ile birlikte bir yenisini<br />

daha ekleyerek merhaba diyor.<br />

1997 yılından bu yana Bursa Karacabey’de<br />

faaliyet gösteren Uğur Koçak Treyler<br />

Motorlu Araçlar, Otokar bayileri arasına<br />

katıldı. Otokar fabrikasında imzalanan bayilik<br />

anlaşması için yeni bayi yetkilileri Uğur<br />

Koçak ve Olcay Çalgın, Otokar İç Pazar<br />

Ticari Araçlar Satış Müdürü Murat Tokatlı,<br />

Treyler Satış Birim Yöneticisi Murat Özsoy<br />

ve Bölge Satış Yöneticisi Ali Güler bir araya<br />

geldiler.<br />

Konusunda uzman 15 çalışanı ile Bursa,<br />

Balıkesir ve Bandırma sapağındaki 25 bin<br />

metrekarelik alanda hizmet verecek olan<br />

yeni bayi, Otokar’ın Bursa, Balıkesir ve<br />

Yalova yetkili bayisi olarak treyler ve semi<br />

treyler tipi araçlarının satışını üstlenecek.<br />

İş alanlarında iddialı iki firmanın, sektörde<br />

güçlerini birleştirerek yürüme kararlarını<br />

imzaya döktükleri ve Otokar Arifiye fabrika<br />

tesislerinde gerçekleştirilen törende; Otokar<br />

gibi köklü ve başarılı bir firmanın yet-<br />

40 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

kili bayisi olmalarından dolayı duydukları<br />

memnuniyeti dile getiren bayi sahibi<br />

Uğur Koçak, treyler ve semi treyler yetkili<br />

bayiliği ile birlikte tüm nakliye firmalarının<br />

ihtiyaçlarını karşılamayı istediklerini belirtti.<br />

İmza töreni vesilesiyle fabrikayı daha<br />

detaylı inceleme şansını yakalamasının,<br />

yüksek teknolojinin kullanımına imkan<br />

veren makina parkının genişliği<br />

ile gözkamaştıran üretim tesisleri; konusunda<br />

deneyimli kadrosu ve gerek<br />

ülke gereksinimlerini, gerekse de dünyadaki<br />

teknolojik gelişimleri zamanında<br />

ve etkin şekilde takip ederek ürünlere<br />

ve çalışmalarına yön veren Türkiyenin<br />

sanayi alanındaki ilklerine imza atarak<br />

kurduğu Ar-Ge merkezi ve ekibinin<br />

çalışmaları; müşteri ihtiyaçlarına<br />

hızlı ve etkin çözümleri ulaştırmaya<br />

odaklanmış satış sonrası koordinasyon<br />

merkezini incelemelerinin kendilerini<br />

çok heyecanlandırdığını ve aynı zamanda<br />

böyle büyük bir organizasyonda yer<br />

almanın kendilerini gururlandırdıklarını<br />

belirten Koçak, Otokar ile birlikte büyük<br />

başarılara imza atacaklarına inandığını<br />

sözlerine ekledi.<br />

Otokar İç Pazar Ticari Araçlar Satış<br />

Müdürü Murat Tokatlı ise “Türkiye’nin en<br />

etkin treyler bayi ağına, çok önemli bir<br />

aile ferdi daha katıldı. Yeni bayimizden<br />

beklentimiz yüksek. Sahip oldukları yetkinlik<br />

ve tecrübe ile beklentilerimizi eksiksiz<br />

karşılayacaklarını düşündüğümüz Uğur<br />

Koçak’a çalışmalarında başarılar diliyoruz”<br />

diye konuştu.


haber<br />

“Benim Servisçim Sigara İçmiyor”<br />

Türkiye Yeşilay Cemiyeti, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri<br />

Esnaf Odası birlikteliğinde hazırlanan “Benim servisçim sigara içmiyor” projesi bir basın<br />

toplantısı ile başladı.<br />

Proje ile pasif içiciliğin zararlarına dikkat<br />

çekilmesi ve servis şoförlerinin doğru rolmodel<br />

olması hedefleniyor. İstanbul’da<br />

13 bin servisçiyi kapsayan “Benim servisçim sigara<br />

içmiyor” projesi önümüzdeki dönemde diğer<br />

illerde de başlayacak.<br />

Türkiye Yeşilay Cemiyeti, pasif içiciliğin<br />

zararlarına dikkat çekmek ve insan sağlığını<br />

korumak amacı ile “Benim servisçim<br />

sigara içmiyor” projesini başlattı. Yeşilay<br />

Cemiyeti, İl Milli Eğitim Müdürlüğü<br />

ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri<br />

Esnaf Odası birlikteliğinde hazırlanan<br />

projenin amacı servisçilerin gençlere doğru<br />

rol model olmaları yönünde farkındalık<br />

yaratmak. İşbirliği çerçevesinde okul ve iş<br />

yeri personel taşıyıcı servis araçlarında zararlı<br />

alışkanlıklar ile mücadelenin araç sürücülerine,<br />

öğrencilere ve kamuoyuna etkin<br />

bir şekilde duyurulması planlanıyor.<br />

“Benim servisçim sigara içmiyor projesini<br />

Türkiye Yeşilay Cemiyeti, İl Milli Eğitim<br />

Müdürlüğü ve İstanbul Umum Servis Aracı<br />

İşletmecileri Esnaf Odası ile birlikte tam<br />

destek veriyoruz” şeklinde konuşan Vali<br />

Yardımcısı Ahmet Deniz, 21’inci yüzyılın<br />

en büyük salgınının sigara ve benzeri bağımlılar<br />

olduğunu, her yıl ülkemizde 100<br />

bin, dünyada 5 milyonun üzerinde insanın<br />

sigaradan hayatını kaybettiğini vurguladı.<br />

Deniz “Gençliğimizin geleceği için<br />

sigara ile mücadele etmeye devam edeceğiz”<br />

dedi.<br />

Programa katılan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü<br />

Dr. Muammer Yıldız da “Benim servisçim sigara<br />

içmiyor” iş birliği projesi ile okul servis araçlarını<br />

42 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

kullanan şoförlerimizin sigara içmemeleri, içenlerin<br />

de sigarayı bırakmaları hedefleniyor. Aslında<br />

bu proje ile her türlü eğitim öğretim ortamında<br />

sigara içilmemesi ve her türlü bağımlılığın engellenmesi<br />

için yeni ve önemli bir süreci başlatmış<br />

oluyoruz” dedi.<br />

“Yeşilay’ın yeni döneminde çizdiğimiz<br />

vizyonun önemli bir ayağını teşkil eden<br />

gençleri bağımlılıklardan uzak bir hayata<br />

teşvik etmektir” diyen Türkiye Yeşilay<br />

Cemiyeti Genel Başkanı Prof. Dr. M. İhsan<br />

Karaman “Gençlik, duygu ve düşünce<br />

olarak saf ve temiz olunan zamanların<br />

en önemli bölümünü teşkil eder. Bu yüzden<br />

gençliğimize her alanda örnek olarak<br />

onlara iyi rol- model olmamız gerekiyor”<br />

dedi.<br />

İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf<br />

Odası Başkanı Hamza Öztürk ise projenin tanıtımında<br />

“Servisçiler çocukların özellikle örnek aldığı<br />

kişiler. Bu proje ile sigara içmeyerek içenleri<br />

sigarasız bir hayata teşvik etmek temel amacımız”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Karbonmonoksit 48 Saat Araçta Kalıyor<br />

Son yıllarda yapılan araştırmalar sonucunda<br />

araçlarda sigara içildiği takdirde 48 saat karbonmonoksit<br />

partiküllerinin servis aracı içerisinde<br />

asılı kaldığı ortaya kondu. Özellikle konu çocuk<br />

servisleri olduğunda tehlikenin boyutları ortaya<br />

çıkıyor. Proje ile birlikte pasif içicilik neticesinde<br />

akciğer kanseri vakalarının çoğalmasına dikkat<br />

çekilmesi hedefleniyor.<br />

Proje doğrultusunda okul ve şirketlerin personel<br />

servislerinde “Benim Servisçim Sigara İçmiyor”<br />

çıkartmaları yer alacak. Bu çıkartmalar servis<br />

aracı kullanıcısının bu konuda taahhüdü anlamını<br />

taşıyacak. Odaya bağlı 13 bin araç şoförüne<br />

bu çıkartmalar oda yetkilileri tarafından ulaştırılacak.<br />

Yeşilay Cemiyeti, İl Milli Eğitim Müdürlüğü<br />

ve Esnaf Odası yetkilileri ortak tespitler yapmak<br />

için bilgilendirme ve sigaranın akciğerlere<br />

bir günde verdiği zararı gösteren karbon monoksit<br />

ölçüm testi denetimlerini gerçekleştirecek.<br />

Bu projeyle tüm servis araçlarında sigarasız<br />

ortam sağlamak ve servis şoförlerini de sigaradan<br />

uzak tutmak hedefleniyor. Proje önümüzdeki<br />

dönemde Türkiye genelinde uygulanacak.


Röportaj<br />

“Alton, daima bir adım önde”<br />

Hava süspansiyon körükleri değişim pazarının genç markası Alton, yüksek kaliteyi rekabetçi<br />

fiyatlarla sunuyor ve pazarda sıklıkla karşılaşılan marka ve model taşıtlar için üretim yaparak,<br />

müşterilerin talepleri doğrultusunda ürün gamını belirliyor.<br />

UPK Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş.<br />

2010 yılının Nisan ayında kurulan<br />

genç bir şirket. Dorse, treyler ve otobüslerde<br />

yoğun olarak kullanılan hava süspansiyon<br />

körüklerini üreten firmanın kurucusu<br />

ve Genel Müdürü Uğur Pehlivanküçük<br />

ile bu yeni organizasyon hakkında konuştuk.<br />

Firmanızın kuruluşu ve faaliyet alanını<br />

kısaca anlatır mısınız?<br />

UPK Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş. olarak<br />

Bursa Nilüfer Organize Sanayi Bölgesinde<br />

5.500 metrekaresi kapalı, toplam 6.000<br />

metrekare alan üzerine kurulu modern tesislerinde<br />

dorse, treyler ve otobüslerde yoğun<br />

olarak kullanılan Hava Süspansiyon Körüklerini<br />

uzman ekibi ile “ALTON” markası altında<br />

üreten bir kuruluştur.<br />

Kullanıcıya sunduğunuz ürün çeşitliliği<br />

hakkında neler söylersiniz? Piyasaya<br />

sunduğunuz yeni bir üründe neleri göz<br />

önünde bulunduruyorsunuz?<br />

Dünya pazarında ve yurt genelinde yoğun<br />

olarak kullanılan araç tiplerindeki<br />

süspansiyon körüklerini modern tesislerimizde<br />

üretiyoruz. Müşterilerimiz de kendi<br />

pazarlarında yoğun talep ile karşılaştıkları<br />

tipler hakkında bizlere yön vererek<br />

bu konuda bizlere yardımcı olmaktadırlar.<br />

Üretimimizi ve ürün gamımızı sürekli<br />

genişleterek hem onların taleplerine<br />

cevap vermekteyiz, hem de gamımı-<br />

44 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Uğur Pehlivanküçük<br />

zı sürekli dinamik tutarak büyümeyi hedeflemekteyiz.<br />

Bu bağlamda her ay üretimimize<br />

yaklaşık olarak 8 – 10 yeni tip<br />

ve bunların varyasyonlarını ilave ederek<br />

ürün yelpazemizi genişletiyoruz. Piyasaya<br />

yeni sunacağımız bir üründe şirket sloganımızda<br />

da belirtilen “her zaman bir adım<br />

önde” ilkesini baz alarak önce ürünlerimizin<br />

testlerini tamamlayıp kalite ilkemizden<br />

ödün vermeden piyasaya sunuyoruz.<br />

Buradaki amacımız maliyet ve kalitemizi<br />

sürekli iyileştirerek, dünya pazarında kalitemiz<br />

ve markamızla söz sahibi olmak<br />

ve diğer üreticilerden bir adım önde olmaktır.<br />

Ürününüzün piyasadaki konumu<br />

nedir?<br />

Kalite ve fiyat avantajımızı pazara yansıtarak<br />

rekabet avantajına dönüştürüyoruz.<br />

Yüksek kalitede, rekabetçi bir fiyat<br />

ile pazarda aranılan ve söz sahibi olacağını<br />

inandığımız ürünlerimiz, zaman içerisinde<br />

piyasadaki yerimizi belirleyeceği<br />

inancındayız. Ama şunu şimdiden söyleyebiliriz:<br />

ürünümüzün kalitesi ve fiyat<br />

avantajı bizi rekabetçi kılacak ve pazardan<br />

büyük pay almamızı sağlayacaktır.<br />

Ürünlerinizi dünya pazarına ulaştırabiliyor<br />

musunuz, bu konu ile ilgili çalışmalarınız<br />

nelerdir?<br />

Bu konuda sıkıntımız yok. Daha önce aynı<br />

sektörden geldiğimiz için gerek biz gerekse<br />

sunduğumuz ürünlerin kalitesi müşteriler<br />

tarafından zaten biliniyor. Bunun yanında<br />

yurt dışından bazı müşterilerimiz<br />

ile iş ortaklığı görüşmeleri yaptık ve onlarla<br />

beraber ortak hareket etme kararı<br />

aldık.<br />

Firmanızın sektördeki konumu ve pazar<br />

payı nedir?<br />

Yeni yapılanmakta olan bir firma olarak<br />

bunun şuan için net cevabını veremiyoruz<br />

ama müşterilerimiz ve müşterimiz olmak<br />

isteyen firmalar ile yapmış olduğumuz görüşmelerde<br />

firmamıza ve özellikle ürünlerimize<br />

yoğun bir ilgi ile karşılaştık. Bu ilgi<br />

ve müşteri beklentileri bizim doğru yolda<br />

olduğumuzu ve pazarda söz sahibi bir konum<br />

alacağımızı gösteriyor.<br />

Üretimden sonra en önemli konulardan<br />

biri satış ve pazarlama. Bu konudaki<br />

organizasyonunuz nasıl işliyor?<br />

Bu konuda çok iyi yapılandık. Organizasyonumuzda<br />

yer alan tüm ekip üyeleri konusunda<br />

uzman ve insan ilişkileri çok başarılı.<br />

Zaten ekip olarak yaklaşık 15-16<br />

yıldan beri beraber çalışmalarımız oldu.<br />

Bu süre içerisinde gerek dünya pazarlarını<br />

gerekse müşteri profillerini çok iyi analiz<br />

ederek ortak çalıştığımız firmalar ile<br />

oluşturduğumuz sinerji sayesinde iş ortağımız<br />

olarak gördüğümüz müşterilerimize<br />

kendilerini sürekli geliştirebilmeleri<br />

için gerekli ortamı sağlıyor ve onlarla<br />

uzun dönemli ilişkileri kuruyoruz.<br />

Firmanızın son dönemdeki yeni yapılanmalardan<br />

bahseder misiniz?<br />

Yeni yapılanmakta olan bir firma olarak yatırımlarımız<br />

devam ediyor. Tüm yatırımlarımızı<br />

kısa dönem için değil uzun vadeli olarak<br />

planladık. Müşteri taleplerimizin getireceği<br />

yeni iş olanaklarını anında karşılayacak esnekliğe<br />

sahibiz. Bu da yatırımın yanında istihdamı<br />

da beraberinde getiren bir konudur.


Yeni ürünleriniz var mı? Bu ürünlerin<br />

sağlamlığı ve garantileri konusunda neler<br />

söylemek istersiniz?<br />

Ürünlerimizin bulunduğu bir değişim (aftermarket)<br />

pazarıdır ve bu piyasada bulunan<br />

araç tiplerinde kullanılan ürünlerdir. Ürünlerimiz<br />

son teknoloji ve önce kalite bilinci ile üretilmektedir.<br />

Üretim sonrası üretim hatalarına<br />

karşılık olarak da 18 ay garanti vermekteyiz.<br />

Standartlar ve Araştırma Geliştirme konularında<br />

firmanız ne gibi faaliyetlerde<br />

bulunuyor?<br />

Firmamız yakın bir gelecekte ISO/TS 16949 :<br />

2009 belgesini almak için denetime girecek.<br />

Bunun altyapısı firmamız kurulduğundan beri<br />

oluşturuldu. Kuruluşumuzdan bu yana zaten<br />

ISO/TS 16949’un gereklerini uygulamaktadır.<br />

Çalışan tüm arkadaşlarımız bu kalite sistemine<br />

son derece vakıf ve işleyişte herhangi bir sıkıntı<br />

yaşamıyoruz. Bu konuda kendimize güveniyoruz.<br />

Firmamız bünyesinde Ar-Ge departmanımız<br />

da mevcut. Burada ürün ve hammadde<br />

analizleri ile birlikte yeni ürün çalışmalarımızın<br />

yanı sıra üretim verimliliklerimiz makineekipman<br />

teknolojilerindeki iyileştirme ve geliştirmeler<br />

sürdürülmektedir.<br />

Satış sonrası müşteriye olan hizmetlerin<br />

devamlılığı hakkında neler söyleyebilirsiniz?<br />

Daha önce de belirttiğimiz üzere biz<br />

ürünlerimize satış sonrası 18 ay garanti<br />

vermekteyiz. Bununla birlikte hem bayilerimize<br />

hem de müşterilerimize bilgilendirme<br />

ve eğitim seminerleri veriyoruz. Bu<br />

eğitimlerde ürünlerimizin kullanım alanları,<br />

montaj özellikleri anlatılarak satılan/<br />

kullanılan ürünler hakkında bilgilendirerek<br />

son kullanıcıya bu vesile ile daha aydınlatıcı<br />

ve konusunda uzman satış personeli<br />

yetiştiriyoruz. Aynı zamanda ürünümüzün<br />

montaj broşürünü<br />

kullanıcılara dağıtarak<br />

montaj esnasında doğabilecek<br />

hatalı montajları<br />

önlemeyi ve ürünü maksimum<br />

performans ile kullandırmayı<br />

sağlıyoruz.<br />

Bunların haricinde firmamız<br />

her konuda müşteri<br />

ve tedarikçilerine açıktır.<br />

Doğabilecek her problem<br />

için bizlere her zaman<br />

geri dönüş yapabiliyorlar.<br />

Firmanızın kısa ve uzun vadeli olarak hedefleri<br />

nelerdir?<br />

UPK Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş. olarak<br />

sürekli büyümeyi hedefleyerek; ülkemize,<br />

çalışanlarımıza ve tüm paydaşlarımıza karşı<br />

sorumluluğumuzu yerine getirirken; uzman<br />

kadromuz, yenilikçi anlayışımızla, müşterilerimize<br />

güvenilir ve yüksek kalitede ürünler<br />

sunarak sektörde oluşturduğumuz rekabet<br />

gücü ile lider bir firma olmayı amaçlamaktadır.<br />

Müşterilerimizin daima güvenilir partneri<br />

olarak, kaliteli ürün ve hizmet anlayışı ile<br />

dünya pazarlarında aranılan bir marka olmanın<br />

sürekliliğini sağlamayı hedefliyoruz.<br />

45


haber<br />

Pirelli Kaplama ile Lastik Ömrünü Uzatıyor<br />

Pirelli kaplama teknolojisi Novateck<br />

ile filolara maksimum enerji tasarrufu<br />

ve minimum işletme maliyeti<br />

sunuyor.<br />

Daha uzun ömür ve düşük yakıt tüketimi<br />

özelliklerine sahip yeni 01 serisi ile ağır<br />

vasıta lastiklerindeki liderliğini sürdüren<br />

Pirelli, Novateck kaplama teknolojisi ile filolara<br />

üstün kaplama ve daha uzun ömür<br />

48 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

garanti ederken, maksimum enerji tasarrufu<br />

ile de minimum işletme maliyeti sunuyor.<br />

Pirelli’nin lastiğin her ömründe yüksek<br />

kalite ve performansı garanti eden Lastik<br />

Ömür Döngüsü Yönetim Sistemi, karkasın<br />

kaplanabilirliğini maksimize etmek<br />

amacı ile çalışmalarını sürdürüyor. Uluslararası,<br />

Bölgesel ve Yol Dışı kullanım koşullarında<br />

hizmet veren kullanıcıların ihtiyaçlarına<br />

en uygun ürün yelpazesine<br />

sahip Pirelli’nin kaplama teknolojisi<br />

olan Novateck ile lastikler orijinal<br />

desenleri ile kaplanarak ömrü<br />

2 kat artırılırken, performans ve<br />

kalitesinden de ödün vermiyor.<br />

Her türlü kullanım şartı için geliştirilmiş<br />

geniş ürün yelpazesine sahip<br />

Novateck, sırt kaplama ürünleri sayesinde<br />

orjinal desenleri ile kaplama<br />

şansı bulan lastiklere uygulanıyor.<br />

Üstün teknoloji ve yüksek kalitedeki<br />

karkasın değerini artıran<br />

Lastik Ömür Döngüsü Yönetim Sistemi,<br />

aynı zamanda kilometre maliyetinin<br />

düşmesini ve çevreye verilen<br />

zararın azalmasını sağlıyor.<br />

Pirelli, gerek tasarım gerekse karışım yapısından<br />

başlayarak ürün yelpazesindeki<br />

tüm ürünlerin kaplanabilirliğini artırmıştır.<br />

Pirelli Türkiye çapında kalite ölçütlerine<br />

uygun kaplamacıları yetkilendirerek<br />

ağını genişletiyor. Tüm yetkili kaplamacılarda<br />

lastik ve kaplama kalitesinin aynı olmasını<br />

sağlamak amacıyla, kaplama aşamaları<br />

kontrol edilerek, kalite ölçütlerinin<br />

yüksek olması sağlanıyor.


haber<br />

İntermobil, Markaların Mükemmel<br />

Uyumuyla <strong>Auto</strong>mechanika’da<br />

İntermobil Otomotiv Mümessillik ve Ticaret<br />

A.Ş., otomotiv dünyasının önde gelen markalarını<br />

59 yıldır Türkiye pazarına başarıyla<br />

sunmakta. İntermobil, 11-14 Nisan <strong>2013</strong> tarihleri<br />

arasında dünya markalarıyla <strong>Auto</strong>mechanika<br />

Fuarı’nda yerini alacak. Bir araçta mükemmel<br />

performans için tüm parçaların eşsiz<br />

bir uyum içinde çalışması gerektiğine inanan<br />

İntermobil, otomotiv dünyasının ihtiyacı olan<br />

armoniyi dünyanın önde gelen yedek parça<br />

markaları ile <strong>Auto</strong>mechanika’ya getiriyor.<br />

Continental VDO’nun Türkiye temsilciliğini<br />

ve distribütörlüğünü 2002 yılından<br />

bu yana yapmakta olan İntermobil Otomotiv<br />

Mümessillik ve Ticaret A.Ş., yetkili dizel<br />

servislerini 25-28 Şubat <strong>2013</strong> tarihlerinde<br />

Köln’de bir araya getirdi.<br />

Türkiye’deki 15 VDO Dizel yetkili servisin katılımıyla<br />

gerçekleşen eğitimde, hem teorik hem<br />

de pratik uygulamalara yer verildi. Yazılım ve<br />

parça konusundaki eğitimler farklı uzmanlar<br />

tarafından verilirken, pompa ve enjektör test<br />

ve tamir ünitesinde katılımcılara uygulama<br />

yapma imkanı tanındı.<br />

50 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

İntermobil, ilk kez Türkiye pazarına sunulacak<br />

olan HELLA PAGID BRAKE SYSTEMS’ın<br />

lansmanını yapacağı fuarda temsilcisi olduğu<br />

HELLA, WABCO, BEHR HELLA SERVICE, VDO,<br />

WABCOWÜRTH ve HELLA GUTMANN SOLU-<br />

TIONS markalı en son teknolojik ürünleri de<br />

tanıtıyor olacak.<br />

İntermobil ziyaretçileri, şehir otomobillerinden<br />

beygir gücü yüksek performans otomobillerine<br />

kadar her araç sınıfı için en kusursuz<br />

fren teknolojisini sunan HELLA PAGID BRAKE<br />

SYSTEMS fren balataları ile güvenliğin, uzun<br />

ömrün ve fren konforunun en uygun bileşimine<br />

tanıklık edecek.<br />

Emniyet ve kontrol sistemlerinde öncü<br />

WABCO’ya ait en son teknolojiyi sunan ürünler,<br />

HELLA’nın yeni LED farları, elektrik ürün<br />

serisi, ampul ve silecekleri, maden sektörüne<br />

yönelik aydınlatmaları da İntermobil’in 150<br />

m²’lik standında katılımcıların beğenisine sunulacak.<br />

Behr Hella Service’in klima ve motor<br />

soğutma alanındaki geniş ürün yelpazesini,<br />

VDO’nun yenileme pazarına yönelik ürün-<br />

İntermobil, VDO Dizel Servislerini<br />

Köln’de Bir Araya Getirdi<br />

İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, İntermobil<br />

bünyesinde verdikleri eğitimlerle ilgili<br />

şunları söyledi:<br />

“Araç teknolojisi her geçen gün ilerlemektedir<br />

ve bağımsız yenileme pazarında son teknolojiyi<br />

yakalamak artık son derece önemli hale gelmiştir.<br />

Teknolojik gelişmelere paralel olarak da<br />

servislerin ihtiyaçları günden güne değişmektedir.<br />

İntermobil, uzun yıllara dayanan bilgi birikimi<br />

ve tecrübesiyle araç parkının gelişimini<br />

ve yenileme pazarının ihtiyaçlarını yakından takip<br />

etmektedir. Eğitimin, sektörel gelişimdeki<br />

en önemli unsur olduğuna inanan öncü şirketlerden<br />

biri olarak, tüm<br />

yetkili servislerimizin<br />

yılda en az iki kez bu<br />

eğitimleri almasını sağlıyoruz.”<br />

Ayrıca Rıfat Perahya,<br />

Continental VDO ile<br />

ortak olarak Köln’de<br />

düzenledikleri eğitime<br />

ek olarak İstanbul’da<br />

lerini ve dijital takografa yönelik en son yenilikleri<br />

yine İntermobil standında bulmak mümkün<br />

olacak.<br />

İntermobil’in servislere özel olarak tasarladığı<br />

arıza tespit sistemleri ve servis ekipmanları<br />

konusunda profesyonelleşen birimi “İntermobil<br />

Teknoloji” de İntermobil standında<br />

yerini alacak. Binek araçlara yönelik diyagnostik<br />

sistemler sunan HELLA GUTMANN<br />

SOLUTIONS’ın son ürünü mega macs 66,<br />

ticari araçlarda arıza tespitine imkan tanıyan<br />

WABCOWÜRTH’ün treylere özel cihazı,<br />

Hella’nın LED farlara yönelik geliştirdiği<br />

far ayar cihazı ve daha birçok servis ekipmanı<br />

ile İntermobil desteği hakkında ayrıntılı<br />

bilgiler sunacak. Ziyaretçiler, diyagnostik<br />

cihazlarını ücretsiz deneme şansına da<br />

erişecek.<br />

Markaların mükemmel uyumu, 11-14 Nisan<br />

tarihleri arasında Tüyap İstanbul Uluslararası<br />

Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek<br />

olan <strong>Auto</strong>mechanika Fuarı’nda, 12. Salon<br />

B100’deki İntermobil standında.<br />

da teorik ve pratik olmak üzere bir eğitim<br />

daha gerçekleştireceklerini dile getirdi. Özellikle<br />

enjektör konusunun hala gelişmekte olduğunu<br />

ve İstanbul eğitiminde bu konuyu ayrıca<br />

ele alacaklarını da sözlerine ekledi.<br />

Müşteri odaklı çözümlerde daima fark yaratmayı<br />

hedefleyen İntermobil, şu an 15<br />

olan dizel servis sayısını <strong>2013</strong> yılında 20’ye<br />

çıkarmayı hedefliyor. İntermobil’in VDO Dizel<br />

Yetkili servisleri marka bağımsız çalışıyor<br />

ve özellikle Ford ve Renault grubu araçlara<br />

daha yoğun tamir hizmeti sağlıyor. Servislik<br />

için öncelikli koşul ise teknik ihtiyaçların<br />

yanı sıra konusunda uzman müşteri<br />

memnuniyeti odaklı çalışan dinamik bir<br />

ekibe sahip olmak.<br />

İntermobil, piyasadaki sahte parça ve<br />

yetkisiz satışlar konusunu da verdiği her<br />

eğitimde gündeme alıyor. Sahte parça<br />

kullanımının can güvenliğini nasıl riske<br />

attığını, arıza risklerini nasıl artırdığını<br />

ve bu konuda farkındalık yaratmanın<br />

önemini servisleri ile birlikte ele alıyor.


Röportaj<br />

NEVPA Artık Bir Dünya Markası<br />

Karoser ekipmanları üreticisi Nevpa, ülke çapına yayılmış üretim tesisleri ve dağıtım ağı<br />

ile treyler ve üstyapı sektörüne hizmet veriyor. Uluslararası firmaların distribütörlüğünü de<br />

yapan Nevpa, 53 ülkeye ihracat yapıyor.<br />

Mehmet Ortaç<br />

Nevpa Karoser Ekipmanları 2012<br />

yılında yüzde 100 büyüme kaydetti<br />

ve <strong>2013</strong> yılı içinde aynı oranda bir<br />

büyüme yakalamayı hedefliyor. İhracata<br />

yönelik çalışmaları ile dünyaya açılan firma,<br />

aynı zamanda yurtiçinde treyler ve üstyapı<br />

üreten firmalarla da yakın işbirlikleri kuruyor.<br />

Bu bağlamda ürün geliştiren firma,<br />

Türkiye’de talep edilen ve henüz ülkemizde<br />

üretimi olmayan parçaları da distribütörlük<br />

anlaşmalarıyla pazara sunuyor.<br />

Nevpa Genel Müdürü Mehmet Ortaç ile<br />

şirketin yatırımları ve önümüzdeki dönemdeki<br />

hedefleri üzerine konuştuk.<br />

Öncelikle Orhanlı’da yeni bir tesis<br />

yatırımı gerçekleştirdiniz, biraz bu<br />

yatırımdan bahseder misiniz?<br />

İstanbul Maltepe de bulunan eski tesisimizi<br />

makine yatırımı yaparak üretim<br />

ve montaj tesisine çevirdik. Treyler<br />

ve üst yapıların alüminyum yan<br />

kapakları ve arka kapılarını Maltepe de<br />

yapacağız. Maltepe’deki depomuzu da<br />

yeni yatırımımızla 4 katına çıkartarak<br />

Orhanlı’ya (Tuzla-İstanbul) taşıdık. Şu an<br />

Orhanlı da 2 bin metrekare büyüklüğünde<br />

bir depomuz var. Ayrıca Nevpa’nın bütün<br />

ticaretinin yönetildiği bin metrekare ofis<br />

alanımız da var.<br />

52 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Orhanlı-Tuzla’daki genel yönetim binası<br />

daha çok satışın yönetildiği bir merkez<br />

haline geldi. Nevpa’nın Nevşehir’de 2,<br />

Bursa’da 1 adet olmak üzere toplamda 3<br />

fabrikası var. Bunların yanında Nevpa’nın<br />

yüzde 100 kendi yatırımı olan 8 tane<br />

dağıtım mağazası var. Karadeniz bölgesine<br />

Çorum’daki mağazamız dağıtım yapıyor.<br />

Doğu ve Güneydoğu bölgelerine Gaziantep<br />

mağazası, İç Anadolu bölgesine Konya ve<br />

Ankara mağazalarımız, Ege bölgesine İzmir<br />

mağazamız dağıtım yapıyor. Zaten Marmara<br />

bölgesinde dağıtım yapan İstanbul, Bursa<br />

olmak üzere iki mağazamız var. İstanbul’da<br />

Maltepe, İkitelli ve yeni eklenen Orhanlı olmak<br />

üzere toplamda 3 mağaza ve depomuz<br />

var. Nevpa’nın çok güçlü bir dağıtım ağı<br />

var, müşterilerimiz ve tedarikçilerimize bu<br />

sayede büyük avantajlar sağlıyoruz.<br />

Orhanlı tesisinin ne gibi bir avantajı var?<br />

Özellikle İstanbul ve Marmara Bölgesindeki<br />

treyler ve üstyapı üreticilerine çok yakın.<br />

Adapazarı’nda ülkemizdeki lider treyler üreticiler<br />

var ve lider üreticilerimizin tesisinlerine<br />

yaklaşık 100 km uzaklıktayız. Gebze ve<br />

Tuzla daki organize sanayilere çok yakınız<br />

ve lojistik firmalarının tam içerisindeyiz.<br />

İdari binamıza yaptığımız yatırım sayesinde<br />

yurtdışından gelen misafirlerimizi<br />

havalimanına çok yakın olduğu için burada<br />

çok rahat bir şekilde İstanbul trafiğine maruz<br />

kalmadan konuk edebiliyoruz. Uluslararası<br />

otoyola da çok yakınız.<br />

Yeni binamız çok büyük avantajlar sağladı ve<br />

müşterilerimize yansıdı. Müşterilere bu denli<br />

yakın olmamız, istendiği zaman 2 bin metrekare<br />

tek kat, çift kat olarak kullanıldığında<br />

3 bin metrekare bir alanda sürekli çok dönen<br />

ürünleri stokta bulundurmamız, onlara anlık<br />

sevkiyatlar yapabilmemiz müşterilerimizi çok<br />

memnun etti ve bu da bizim cirolarımıza<br />

yansıdı. Geçen senenin bu dönemine göre<br />

yüzde 100 büyüme sağladık.<br />

Deponun yanı sıra Orhanlı tesisimizde<br />

çok güzel bir yönetim binası da yapıldı.<br />

Yönetim Kurulu Başkanımız Mesut Sayar<br />

haftanın 3 günü burada. Ben şirketin genel<br />

müdürü olarak sürekli buradayım ve ticari<br />

görüşmeler, ihracat yaptığımız yurtdışı<br />

firmalarıyla burada sürekli görüşmeler<br />

oluyor. Çok şık ve prestijli bir idare binayı<br />

Nevpa’ya kazandırmış olduk. Nevpa’nın<br />

vizyonu olarak gördüğümüz bu bina<br />

Nevpa’nın dışa açılan vizyonu ve yüzü oldu<br />

açıkçası.<br />

Müşteri memnuniyeti açısından olumlu<br />

sonuçlar aldık. Havaalanına yakın olmamız<br />

dolayısıyla yurtdışından gelen ziyaretçilerimizin<br />

de sayısı arttı.<br />

Sizi böyle bir tesis yatırımına yönlendiren<br />

gelişmeler nelerdi?<br />

Nevpa ürettiklerinin yanında , müşterilerinin<br />

ihtiyacı olan bir takım ürünleri tedarik edip<br />

de satışına başladı. Bu ürünlerin satışında<br />

müşterilerden gelen talepler çok önemliydi.<br />

Üstyapı ve treyler üreticisi müşterilerimiz<br />

kilit menteşe, alüminyum kapak gibi üstyapı<br />

ekipmanları satın alırken bizden fren sistemi<br />

ve alt grup ile ilgili de bazı ürünler talep etmeye<br />

başladılar. Bu da bize yön verdi ve Knorr<br />

Bremse ile distribütörlük anlaşması yaparak<br />

bu talepleri de karşılamaya başladık.<br />

Tabanlarında kullanılan ahşap kaplamaların<br />

üreticisi ve otomotiv kontrplağında dünya<br />

devi olan UPM firması ile de anlaştık ve ürünlerin<br />

satışı yapıyoruz. Tanker dolum malzemeleri<br />

alanında dünyada dev bir firma olan<br />

Emco Wheaton ile anlaştık ve bu firmanın


ürünlerinin satışını yapıyoruz. Fren ayar kolu<br />

üreticisi MEI firması ile anlaşma yaptık. Plastik<br />

treyler aksesuarları üretiminde dünya<br />

lideri Domar ile de anlaşmamız var. Bu<br />

markanın plastik çamurluk ve aksesuarlarını<br />

satıyoruz. Bu anlaşmalarla Nevpa’nın üretim<br />

gücünü distribütörlüklerle birleştirdik.<br />

Knorr Bremse ile nasıl bir anlaşma<br />

yaptınız?<br />

Knorr Bremse’in Türkiye’de bir ofisi var<br />

ve bu ofis ile şirket Türkiye’deki teknik<br />

konuları ve pazarı takip ediyor ve bize<br />

destek oluyor. Knorr Bremse sadece treyler<br />

üreticilerine değil, otobüs ve hızlı tren<br />

üreticilerine ya da tren üreticilerine de yönelik<br />

ürünler satıyor. Biz işin sadece treyler<br />

tarafında varız. Ağır vasıta, ticari araç, kamyonlar<br />

gibi pek çok alanda Knorr Bremse<br />

ürünleri var. Bu ürünlerin teknik desteğini<br />

sağlamak ve pazarda olan biteni görmek<br />

için Türkiye’de bir ofis kurulmuş. OEM firmalar<br />

siparişlerini doğrudan kendileri vererek<br />

ihtiyaç duydukları ürünleri ithal ediyorlar.<br />

Ama bunun yanı sıra Türkiye’de bizim hitap<br />

ettiğimiz treyler sektörüne Nevpa olarak<br />

ihtiyaç duyulan parçaların dağıtımını resmi<br />

distribütör olarak yapıyoruz. İstanbul’dan<br />

Gaziantep’e, Diyarbakır’a kadar olan tüm<br />

üreticilere treyler elektronik fren sistemlerini,<br />

havalı süspansiyon sistemlerini müşterilerin<br />

ihtiyaçları doğrultusunda Knorr Bremse’den<br />

ithalatını yapıp, dağıtımına başladık. Ayrıca<br />

Ortadoğu pazarına da satma hakkına sahibiz.<br />

Knorr Bremse’nin Türkiye’de hak ettiği<br />

yerde olduğunu düşünmediğimiz için tercih<br />

ettik ve onlar da bizi seçti. Rakiplerimize<br />

göre de %25 daha ucuzuz, bu avantajı<br />

müşterilerimiz hızla kullanmaya başladı.<br />

Distribütörlük faaliyetleriniz nasıl<br />

gelişti?<br />

Türkiye pazarında hak ettiği yere<br />

gelemediğini düşünen Avrupalı firmalar<br />

artık bizi kendileri arayıp bulmaya<br />

başladılar ve bize dağıtıcılık ya da distribütörlük<br />

teklif ediyorlar. Bunlar bizim<br />

olumlu referanslarımızdan kaynaklanıyor.<br />

İlk önce taban kontrplağı üreten UPM<br />

firması ile başladık. Biz 9 ay önce bu<br />

işbirliğine başladığımızdan bu yana<br />

yaptığımız satışlarla farkımızı gösterdik<br />

satışları eskiye göre 4 katına çıkardık.<br />

UPM de böylece bizim referansımız oldu.<br />

Bu referans da bize yeni distribütörlüklerin<br />

yolunu açtı. Bu da yurtdışındaki üst yapı<br />

ve ekipman üreticilerini bize yönlendirdi.<br />

Bu da Domar, Knorr Bremse emco,MEI<br />

gibi firmalarla anlaşma yapmamıza<br />

neden oldu. Önceki distribütörlerin belki<br />

iki yılda sattığı ürünü sipariş ediyoruz ve<br />

getirtiyoruz. Yüksek satış hacmimiz de<br />

Nevpa olarak müşterilerimizin torunlarına<br />

mal satıyor olmamızdan kaynaklanıyor.<br />

O kadar sıcak ilişkiler var ki 40 yıllık bir<br />

firma olduğumuz için bizim yönetim kurulu<br />

başkanımızın dedesi bu işi yapmaya<br />

başlamış ve şu andaki müşterilerin dedeleriyle<br />

ticaret yapmış. Şimdi onların<br />

torunlarına mal satılıyor. Dolayısıyla bu<br />

ilişkilerde memnuniyet var. O memnuniyet<br />

kullanılarak bu günlere gelinmiş.<br />

Bir de Nevpa herkese hitap ediyor. Bugün<br />

Nevpa sadece Türkiye de Avrupa nın en<br />

büyük üreticelerine de ; Krone, Smitz<br />

Cargobull, Schwarz Müller, Wielton’a<br />

kendi logosuyla ürün satmaya başladı.<br />

Almanya’da en son düzenlenen IAA<br />

Fuarı’na gidenler Nevpa logosunu pek<br />

çok yerde gördüler. Anadolu’dan gelip<br />

adı geçen firmalara mal satmak;<br />

Türkiye’de Tırsan, Otokar, Koluman gibi<br />

büyük firmalara ürün yapmak, onların<br />

tedarikçisi olmak çok kolay bir şey değil.<br />

Sadece ürünleri müşteriye tedarik etmek<br />

değil, ürünleri ekonomik olarak da<br />

müşteriye sunmak çok önemli. Müşteriye<br />

iyi hizmeti cüzi karlarla götürüyoruz.<br />

2012 yılını nasıl kapattınız?<br />

Ciro anlamında 2012 yılında 2011’e göre<br />

iki kat büyüme sağladık. Yani üretim cirosu<br />

yüzde 20 büyüdü, toplam ciro yüzde 100<br />

büyüdü. Distribütörlüklerin katılmasıyla<br />

ticari ürünler de girdi. Dolayısıyla grup<br />

cirosu yüzde 100 arttı. Ama üretimde<br />

de yüzde 20 büyüme yakaladık. Dünyada<br />

kriz olmasına rağmen, bütün pazarlarda<br />

yüzde 15’lik bir düşüş yaşanırken<br />

bu rakamları gerçekleştirdik. <strong>2013</strong><br />

yılında da yüzde 100 büyüme hedefimiz<br />

var. Şu andaki verilerimiz de bu hedefi<br />

tutturabileceğimizi gösteriyor. İlk iki ayda<br />

2012’nin aynı dönemine göre yine yüzde<br />

100 büyümüşüz.<br />

Bu rakamlar doğrultusunda Nevpa<br />

kendini üretici olarak mı geliştirecek<br />

yoksa distribütör olarak mı?<br />

İlk hedefimiz tabii ki kendi ürettiğimi ürünleri<br />

satmak. Geçen sene üretimde yüzde<br />

20 büyüdüysek, bu yıl yüzde 35 hedefleniyor.<br />

Çünkü yeni ürünler kattık piyasaya.<br />

Türkiye’nin tüm treyler üreticilerinin yük<br />

emniyet sertifikalı ciddi ürün isteyen üstyapı<br />

üreticilerinin, treyler üreticilerinin mecbu-<br />

ren Avrupa’dan almak zorunda kaldıkları<br />

kayar baba olarak tabir edilen ürünleri biz<br />

artık DEKRA yük emniyet sertifikalı olarak<br />

bu yıl üretmeye başladık. Treylerlerin yan<br />

tarafında bulunan metal takım sandıkları<br />

da Avrupa’dan ithal edilen ürünlerdi. Bursa<br />

fabrikamıza 1 milyon TL yatırım yaparak bu<br />

takım sandıklarının da üretimine başladık.<br />

Şu an Treyler ve Üstyapıların çatılarını 40<br />

cm yükseltebilen bir malzeme tasarladık ve<br />

yolda. Araçları 40 cm yükseltebilen sistem<br />

için yine yerli üstyapı üreticileri yurtdışındaki<br />

üreticilere bağımlı kalıyorlar. Biz de bu ürünü<br />

<strong>2013</strong> yılının ikinci yarısında pazara çıkacağız.<br />

Yeni ürünlerle Türkiye’de yapılmayan,<br />

yapılamayan teknolojik ürünleri de üreterek<br />

açıkçası biz üretimdeki ciromuzu da <strong>2013</strong><br />

senesinde büyütmeyi hedefliyoruz.<br />

Daha önce DEKRA sertifikalı kırılır babalar,<br />

yan kapak kilitleri, bariyer ayakları üretiyorduk.<br />

Bu yıl kayar baba ve liftmatik olmak<br />

üzere iki ürün daha ekleyeceğiz. Üretimimizle<br />

aynı zamanda yabancı treyler üreticilerini de<br />

Türkiye’de üretilen ürünleri tüketmeye teşvik<br />

ediyoruz. Biz ürettiğimiz zaman yurtdışındaki<br />

rakiplerimizden en az yüzde 30 daha ucuza<br />

satıyoruz. Yurtdışındaki büyük üreticiler de<br />

bizim müşterimiz. Biz kaliteli ürünler üretmek<br />

istiyoruz. Aynı zamanda kalitenin de<br />

sürekliliğini sağlamak istiyoruz. Kaliteli ürün<br />

üretiyoruz, testlerden geçiyoruz. Ama en<br />

zoru sürekli kaliteli üretebilmek, bunu da<br />

mühendislerimiz sayesinde yapıyoruz.<br />

Bunun için yatırım yapıyor musunuz?<br />

Bu işler gerçekten sadece makineye ve ya<br />

gayrı menkule yatırım yapmakla olmuyor.<br />

Nevpa insana da yatırım yapıyor ve insan<br />

kaynaklarını da çok iyi kullanıyor. Şöyle<br />

ki 4 sene önce açılan Almanya’daki tesislerimizde<br />

Alman mühendisler çalışıyor,<br />

sürekli ürün geliştiriyor ve tasarım<br />

yapıyorlar. Nevşehir’deki fabrikamızda o<br />

yörenin şartlarına göre bizim kapasitemizdeki<br />

bir firmada örneğin 5 mühendis<br />

çalıştırılması gerekiyorsa 10 mühendis<br />

çalıştırıyoruz. Nevşehir ve Bursa da Ar-<br />

Ge departmanımız var. Yine otomotiv<br />

sektörünün can damarı Bursa’da üretim<br />

tesisi yatırımı yaptık. Bundan 1,5 sene<br />

önce Bursa’da bir fabrika kurduk. Oradaki<br />

insan kaynaklarını ve otomotiv tecrübesini<br />

kullanıyoruz. bunların hepsini<br />

topladığınızda bu süreklilik sağlanıyor.<br />

“İnsan kaynakları, yatırım, mühendislik,<br />

Ar-Ge” bunların hepsini bir araya<br />

topladığınızda işte bu kalitenin sürekliliği<br />

sağlanıyor.<br />

53


Dernek<br />

Plaka Vergisine Açıklık Getirdi<br />

TREDER Başkanı Recep Serin treyler<br />

sektöründe sahtecilikle mücadele<br />

edilebilmesi için treyler plakalarının<br />

daha sıkı kontrol edilmesini istediklerini<br />

belirtmiş ve etkin denetim<br />

için treyler plakalarına cüzi bir vergi konulmasını<br />

önermişti.<br />

Bu açıklamanın ardından çetin rekabet<br />

koşulları altında kalan ve maliyet baskısına<br />

direnen karayolu taşımacıları, masraflara<br />

bir de plaka vergisinin eklenmesi<br />

fikrine karşı çıktılar ve bu açıklama karşısında<br />

itirazlarını hemen dile getirdiler.<br />

Kamuoyunda tartışılan treyler plakalarına<br />

vergi istenmesi konusuna Treyler Sanayicileri<br />

Derneği (TREDER) basın açıklaması<br />

yaptı ve konu ile ilgili şöyle açıklık<br />

getirdiler:<br />

TREDER: “Sahtecilikle mücadeleye<br />

devam”<br />

TREDER Yönetim Kurulu’nun ortaklaşa<br />

kararlaştırdığı, treyler plakalarına cüzzi<br />

de olsa vergi getirilmesi konusundaki<br />

görüşleri kamuoyu tarafından yankı bulmuş<br />

ve çeşitli kişi ve kurumlar tarafından<br />

ele alınmıştır.<br />

TREDER olarak öncelikli amacımız konunun<br />

gündeme taşınması ve geniş bir<br />

platformda tartışılması idi. Bu anlamda<br />

TREDER’in, plakalara vergi getirilmesi<br />

konusunda ısrarlı olmadığını kamuoyuyla<br />

paylaşmak isteriz.<br />

56 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

UND’den gelen ‘ortak akıl” çağrısını<br />

TREDER olarak takdir ve memnuniyetle<br />

karşıladığımızı belirtmek isteriz. Et ve<br />

tırnak gibi olan nakliye ve treyler sektörünün<br />

bu sorunun çözümünde birlikte<br />

çalışması gerektiğine yürekten inanıyoruz.<br />

Konu ile ilgili hassasiyetimizin nedenlerini<br />

bir kere daha dile getirmek isteriz:<br />

• Treyler plakalarının, günümüz şartlarında<br />

bir saygınlığı olmadığı gibi pek çok<br />

yolsuzluğa da maruz kalmaktadır. Örneğin,<br />

“change” işlemine maruz kalan<br />

treylerlere gayet kolaylıkla takılabilmekte<br />

ve usulsüzlüklere alet edilebilmektedirler.<br />

• Treyler plakalarının iptal zorunluğu<br />

ve ciddi bir takip mekanizması olmadığı<br />

için, kolaylıkla çıkarılıp atılabilmekte,<br />

başka treylerlere istenildiği gibi ve çok<br />

çeşitli amaçlarla takılabilmektedir.<br />

• 2012 yılında dernek tespitlerimize<br />

göre 21 bin 500 adet treyler satışı gerçekleşmesine<br />

rağmen TUİK kayıtlarında<br />

23.840 treyler plakası tescil edilmiştir.<br />

Aradaki ciddi fark haklı şüphelerimizi<br />

arttırmaktadır.<br />

• Usulsüzlüklerle haksız kazanç elde<br />

eden kötü niyetli kişiler, nakliye piyasasında<br />

kendilerine haksız rekabet üstünlüğü<br />

yaratmaktadır.<br />

• Bu durum, bazı kötü niyetli treyler<br />

üreticileri içinde bir fırsat haline gelmiştir.<br />

Sahtecilik ve change olayları inanılmaz<br />

derecede artmıştır. Bu amaçla,<br />

konu, çeşitli Bakanlıklar, EGM’ne bağlı<br />

Müdürlükler seviyesinde de örnekleriyle<br />

gündeme gelmiştir. Treyler plakalarının<br />

alet edildiği sahtecilik ve change olaylarının<br />

önüne geçilebilmesi için Dernek<br />

olarak katkı verilmiştir, verilmektedir ve<br />

bundan sonra da verilecektir.<br />

• Bu durum, sektördeki pek çok olumsuzlukların<br />

yanı sıra treylerin finansmanını<br />

da etkilemektedir. Kontrolsüz treyler<br />

plakalarının kullanımının da şiddetini<br />

arttırdığı sektördeki yolsuzluk olayları<br />

nedeniyle, bankalar, treylerin alımında<br />

finans sağlanmasında isteksiz davranmaktadırlar.<br />

Nakliyeciler de günün finansman<br />

olanaklarından yararlanamamaktadır.<br />

Söz konusu suçlar Türkiye’de organize<br />

bir şekilde ve artarak gerçekleştirilmektedir.<br />

Bu iş için çeteler ve örgütler kurulduğu<br />

güvenlik güçleri tarafından da<br />

tespit edilmiştir. Önüne geçilmediği takdirde<br />

önce treyler sektörüne sonrasında<br />

ise nakliye sektörüne çok büyük zararlar<br />

vereceğini öngörmek çok da zor değildir.<br />

Önümüzdeki süreçte bu sorunun çözümü<br />

için iyi niyetli, sektöre hakim, aklı selim,<br />

sektöre vizyon katabilecek kişi, kurum<br />

ve kuruluşlardan gelecek eleştiri,<br />

öneri ve talepleri bekliyoruz.


Dernek<br />

“<strong>2013</strong> Büyümek İçin Hamle Yılı”<br />

Otomotiv Sanayii Derneği’nin, ‘39.<br />

Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda<br />

konuşan Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Kudret Önen “2012 yılında otomotiv<br />

sanayii, Avrupa Birliği’nde (AB) derinleşerek<br />

devam eden kriz nedeni ile ihracatı geriledi,<br />

iç pazarda talebin azalmasıyla doğru<br />

orantılı olarak da üretimini azalttı. <strong>2013</strong><br />

yılı sanayimizin büyümeye, teknolojiye, insan<br />

gücüne ve inovasyona kısaca geleceğe<br />

yaptığı yatırımları artırdığı ve istikrarlı bir<br />

büyüme için gerekli hamleleri attığı bir yıl<br />

olacak” değerlendirmesinde bulundu.<br />

Bu yıl 39. kez gerçekleştirilen Genel<br />

Kurul’da Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın<br />

yanı sıra ODD, TAYSAD ve OİB başkanları ile<br />

sektör temsilcilerini misafir olarak ağırlayan<br />

OSD’nin <strong>2013</strong> Yan Sanayii ve İhracat Başarı<br />

Ödülleri de sahiplerini buldu.<br />

OSD 39. Olağan Genel Kurul toplantısında<br />

seçilen Yönetim Kurulu üyeleri, görev<br />

dağılımlarını gerçekleştirerek yeni dönem<br />

çalışmalarına başladı.<br />

Yönetim Kurulu Asil Üyeler<br />

*Kudret Önen - Türk Traktör<br />

Yönetim Kurulu Başkanı<br />

*Tarık Tunalıoğlu - Oyak Renault<br />

Yönetim Kurulu Başkan Vekili<br />

*Münür Yavuz - Man Türkiye<br />

Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />

*Orhan Özer - Toyota<br />

Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />

*Habip Aşı - Hyundai Assan<br />

Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />

*İzzet Kalaycı - Hattat Tarım<br />

Yönetim Kurulu Muhasip Üye<br />

*Yusuf Tuğrul Arıkan - A.I.O.S.<br />

*Turgut Cankılıç - BMC<br />

Haydar Yenigün - Ford Otosan<br />

*İsmail Sümer - Honda Türkiye<br />

*Murat Selek - Karsan<br />

*Süer Sülün - Mercedes-Benz Türk<br />

*Serdar Görgüç - Otokar<br />

*Kamil Dinçer Çelik - Temsa Global<br />

*Kamil Başaran - Tofaş<br />

Yönetim Kurulu Yedek Üyeler<br />

*İbrahim Hattat - Hattat Tarım<br />

*Cengiz Eroldu - Tofaş<br />

*Aykut Özüner - Ford Otosan<br />

*Ayhan Tokcan - Oyak Renault<br />

*Murat Ulutaş - Otokar<br />

Denetleme Kurulu Asil Üyeler<br />

*Fatih Tamay - A.I.O.S.<br />

*Yusuf Soner - Temsa Global<br />

*Hüseyin Odabaş - Otokar<br />

Denetleme Kurulu Yedek Üyeler<br />

*Ömer Sözütek - Temsa Global<br />

*Ömer Yıldırım - Karsan<br />

*Levent Yüksel - Toyota


Dernek<br />

TAYSAD’ın 35. Genel Kurulu<br />

Otomotivcileri Buluşturdu<br />

Otomotiv sektöründe 2012’de tedarik sanayinin toplam otomotiv ihracatındaki payı<br />

yüzde 43’e yükseldi. TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, “Bu payı <strong>2013</strong>’de yüzde<br />

45’e yükseltmeyi hedefliyoruz” dedi.<br />

(Soldan) TAYSAD Başkanı Dudaroğlu, Ermetal Otomotiv Yönetim Kurul Üyesi<br />

Alper Gülener, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürü<br />

Süfyan Emiroğlu, Farplas Oto Yedek Parça CEO’su Ömer Burhanoğlu ve Hema<br />

Endüstri Genel Müdür Yardımcısı İskender Ulusay eğitim ödülleriyle birlikte.<br />

Otomotiv sektörü tatlı bir yarış<br />

içinde... Otomotiv sektörü tedarik<br />

sanayicileri, ihracatta ana sanayini<br />

zorlamaya başladı. ‘Güçlü Sanayi Güçlü<br />

Marka’ sloganıyla istikrarlı bir biçimde<br />

büyüyen Taşıt Araçları Yan Sanayicileri<br />

Derneği (TAYSAD), çıtayı yükseltti. Otomotiv<br />

sektöründe 2012’de tedarik sanayinin<br />

toplam otomotiv ihracatındaki payı yüzde<br />

43’e ulaştı. TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet<br />

Dudaroğlu, “Bu payı <strong>2013</strong>’de yüzde 45’e<br />

yükseltmeyi hedefliyoruz” dedi.<br />

TAYSAD, 35. Olağan Genel Kurulu’nda<br />

otomotiv endüstrisinin paydaşlarını<br />

bir araya getirirken, 2023 hedeflerine<br />

birlik ve beraberlik içinde ulaşılacağı<br />

mesajını verdi. Genel kurulda otomotiv<br />

endüstrisinin Türkiye için önemine<br />

işaret eden TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet<br />

Dudaroğlu, <strong>2013</strong> yılı hedeflerini<br />

paylaştı. Dudaroğlu, üyelerine mevcut<br />

iş hacimlerini koruyarak dışa açılmaları<br />

gerektiğini ve mutlaka kısa-orta-uzun vadeli<br />

stratejik planların yapılmasının önemini<br />

vurguladı.<br />

Tedarik sanayi payını artırıyor<br />

Dudaroğlu, “<strong>2013</strong> yılında 1,1 milyon<br />

60 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

adet üretim, iç pazarda 810 bin adet<br />

satış, endüstri olarak 20 milyar dolar<br />

ihracat öngörüyoruz. 2012’de toplam<br />

ihracat içinde tedarik sanayi payı yüzde<br />

43 iken, bu yıl bunu yüzde 45 seviyesine<br />

taşımayı hedefliyoruz” diye konuştu.<br />

Markalaşma konusunda da üyelerinin<br />

mutlaka Turquality programından<br />

yararlanması gerektiğini ve bunun için<br />

tanıtım programları gerçekleştireceklerini<br />

aktaran Dudaroğlu, orta vadede üretimin<br />

Asya ülkelerine kayacağını, kalite,<br />

verimlilik, insan kaynağı, lojistik ve Ar-<br />

Ge yetkinliklerini geliştirerek bu bölgede<br />

yer almaları gerektiğini kaydetti. Özellikle<br />

Çin’i ve Hindistan’ı hedef gösteren<br />

Dudaroğlu, dışa açılımlarda her fırsatı<br />

değerlendireceklerinin sinyalini verdi.<br />

Yerlilik oranı yüzde 80’e yükselecek<br />

Dudaroğlu, Girdi Tedarik Stratejisi<br />

çalışmaları kapsamında da motor,<br />

aktarma organları ve otomotiv<br />

elektroniğinin teşvik edilmesinin halen<br />

yaklaşık yüzde 56 seviyesinde olan<br />

yerlilik oranının yüzde 80’ler seviyesine<br />

yükselebileceğinin altını çizdi. Yeni<br />

teşvikleri de hatırlatan Dudaroğlu, iç<br />

pazarda büyük hacimlere ulaşan ve<br />

Türkiye’de üretim yapmayan markalara<br />

da yatırım için bir kez daha çağrıda bulundu.<br />

Bu çağrılarını üye oldukları CLEPA örgütüyle<br />

de Avrupa’daki tüm ana sanayiye<br />

duyurduklarını aktaran Dudaroğlu,<br />

“İç pazarımızın güçlenmesi için sektörde<br />

oluşabilecek cari açığa meydan<br />

vermeyecek şekilde adil vergi düzenlemeleriyle<br />

ülkemizi yabancı yatırımcılar<br />

için cazibe merkezi haline getirmeliyiz”<br />

dedi.<br />

Sektör paydaşları TAYSAD’ı yalnız<br />

bırakmadı<br />

Genel kurula katılan Otomotiv Endüstrisi<br />

İhracatçıları Birliği Başkanı Orhan Sabuncu,<br />

otomotiv endüstrisini 2023 hedefine<br />

taşıyacağına inandığına inandığı 2. Ar-<br />

Ge Proje ve Tasarım yarışmasının önemini<br />

anlattı. Otomotiv Sanayi Derneği<br />

Başkanı Kudret Önen de iç pazar<br />

satışlarındaki ithal-yerli oranlarına dikkat<br />

çekerek bunun çok iyi takip edilmesi<br />

gerektiğini söyledi. Otomotiv Yetkili<br />

Satıcıları Derneği Başkanı Şükrü Ilısal da<br />

otomotiv sanayinin ülke ekonomisi için<br />

olmazsa olmaz olduğunu ve bunu kabul<br />

ederek çalıştıklarını aktardı.<br />

Ödüller sahiplerini buldu<br />

Genel kurulda otomotiv endüstrisinin<br />

gelişimine katkı sağlayan başarılı firmalar<br />

da ödüllerini aldı. Eğitim ödüllerini<br />

sırasıyla Farplas Oto Yedek Parça, Hema<br />

Endüstri ve Ermetal Otomotiv alırken,<br />

ihracat ödüllerini Bosch Sanayi, Delphi<br />

<strong>Auto</strong>motive Systems ve CMS Jant<br />

ve Makine kazandı. Patent /Faydalı<br />

Model/Endüstriyel Tasarım ödülleri ise<br />

yine sırasıyla Aktaş Hava Süspansiyon,<br />

Coşkunöz Metal Form, Seger ve İnci<br />

Akü’ye verildi.<br />

Toplantıda ayrıca, Ekonomi Bakanlığı’nın<br />

yüzde 75 oranında destek verdiği 12K<br />

Model Projesinde Başarı kaydeden firmalar<br />

da ödüllendirildi.


Dernek<br />

<strong>2013</strong> Kredi Hedefi 30 Milyar Dolar<br />

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), Türk<br />

Eximbank Genel Müdürü Hayrettin<br />

Kaplan ve Eximbank yöneticilerini Bursalı<br />

ihracatçılarla bir araya getirdi.<br />

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği<br />

(OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, Uludağ Tekstil<br />

İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı İbrahim Burkay,<br />

Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları<br />

Birliği (UHKİB) Başkanı Şenol Şankaya<br />

ve firmaların ihracat biriminde çalışan yetkililer<br />

katıldığı Türk Eximbank Kredi ve Sigorta<br />

Programları Bilgilendirme Toplantısı’nın açılış<br />

konuşmasını yapan UİB Koordinatör Başkanı<br />

Orhan Gençoğlu, “Bursa Türkiye’nin önemli<br />

sanayi merkezlerinden biri ve ihracatta çok<br />

büyük bir paya sahip konumda; ancak böylesi<br />

önemli olan şehrimizde Türk Eximbank kre-<br />

Dünyanın En Büyük Çevre Hareketi olarak<br />

kabul edilen “Dünya Saati” kampanyasına<br />

ikinci kez destek verecek<br />

olan UTİKAD, Türk taşımacılık ve lojistik sektörünü<br />

kendi domino etkisini yaratmaya davet<br />

ediyor.<br />

UTİKAD Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet<br />

Üretenleri Derneği, iklim değişikliği ile mücadele<br />

ve çevre sorunlarına dikkat çekmek<br />

amacıyla WWF-Türkiye öncülüğünde gerçekleştirilecek<br />

“Dünya Saati” (Earth Hour) kampanyasına<br />

destek verecek. Dünyanın dört bir<br />

köşesinden milyonlarca insanın gezegenimizin<br />

karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekmek<br />

amacıyla destek verdiği bu kampanyaya UTİ-<br />

KAD, üyelerinin de katılımıyla doğayla uyumlu<br />

bir yaşam için kendi domino etkisini yaratarak<br />

katkıda bulunacak.<br />

2012 yılında WWF-Türkiye Tarafından Yürütü-<br />

62 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

dilerinden yeteri kadar yararlanılmamaktadır”<br />

dedi.<br />

2012 yılında Bursa’nın kullandığı Eximbank<br />

kredilerinin toplam Eximbank içindeki payının<br />

yüzde 2,38 olduğuna dikkat çeken Orhan<br />

Gençoğlu, “Bursa firmalarının kullandığı Eximbank<br />

kredileri toplam 400 milyon dolar seviyesindedir.<br />

Buna göre Bursa, İzmir ile Ankara’nın<br />

5’te 1’i, İstanbul’un ise 20’de 1’i kadar Eximbank<br />

kredisi kullanmıştır. İhracatçı firmalarımızın<br />

rekabet gücünü devam ettirebilmesi için<br />

düşük faizli krediye ihtiyaçları vardır. İhracatçılarımızın<br />

Eximbank kredilerinden daha fazla<br />

yararlanmaları gerekmektedir. Önümüzdeki<br />

dönemde Eximbank kredi kullanımlarında<br />

Bursalı ihracatçı firmalarımızın payının artacağına<br />

inanıyoruz” diye konuştu.<br />

“Dünyanın En Büyük<br />

Çevre Hareketi”ne lojistik destek<br />

len Green Office (Yeşil Ofis) Programı’na üye<br />

olan ve Green Office (Yeşil Ofis) diplomasını<br />

almaya hak kazanan UTİKAD, “Dünya Saati”<br />

kampanyasına geçtiğimiz yıl da tüm üye firmaları<br />

ve çalışanları ile birlikte katılarak, çevre bilincinin<br />

daha geniş kitlelere ulaştırılmasına destek<br />

vermişti. Geçtiğimiz yıl tüm dünyada 157<br />

ülkeden 7.000’den fazla kentin ve 1 milyardan<br />

fazla insanın katılımıyla yeni bir rekor kıran<br />

kampanyaya, bu yılda tam destek verecek<br />

olan UTİKAD, taşımacılık ve lojistik sektöründeki<br />

binlerce işletme ile yaklaşık 1 milyon çalışana<br />

ulaşarak, çevre konusunda bilinçlenme ve<br />

duyarlılığı artırmayı hedefliyor.<br />

UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Turgut<br />

Erkeskin,“Taşımacılık ve lojistik sektörü olarak<br />

dünyanın karşı karşıya kaldığı sorunlara karşı<br />

duyarlılığımızı göstermek ve her geçen gün artan<br />

çevre bilincine katkıda bulunmak amacıyla<br />

2 yıldır WWF-Türkiye’nin “Dünya Saati” kam-<br />

Son 2 yıl içinde Türk Eximbank olarak önemli<br />

bir gelişme kaydettiklerini söyleyen Türk Eximbank<br />

Genel Müdürü Hayrettin Kaplan, “Firmalara<br />

verdiğimiz sigorta ve kredi oranlarını özellikle<br />

son 2 yıl içinde artırdık” açıklamasında bulundu.<br />

Eximbank’ın sigorta ve kredi oranları ile ilgili<br />

bilgi de veren Kaplan, “Bu yıl sigorta ve kredi<br />

olarak toplam 30 milyar dolar vermeyi düşünüyoruz.<br />

Geçen yıl hedefimiz 22 milyar dolardı<br />

ve buna ulaştık. Bu yıl da 30 milyar dolara<br />

ulaşmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Kaplan,<br />

piyasadaki gelişmelere bağlı olarak faiz<br />

oranlarında düzenlemeler de yaptıklarını sözlerine<br />

ekledi.<br />

Hayrettin Kaplan ayrıca, son 2 yılda birçok<br />

ili ziyaret ettiklerini, İstanbul’a taşındıktan<br />

sonra büyük potansiyele sahip<br />

Bursa’yı ziyarete geldiklerini ve Bursa’nın<br />

daha aktif olması için daha sık çalışmalar<br />

içerisinde olacaklarını söyledi. Bursa temsilciliğinin<br />

güçlendirileceğini ifade eden<br />

Kaplan, hacim artarsa gelecek dönem<br />

temsilcilik açılabileceğini de kaydetti.<br />

Seminerde, Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcıları<br />

olan Mesut Gürsoy krediler, Alaaddin<br />

Metin ülke kredileri ve Cenan Aykut ise sigorta<br />

ve garanti işlemleri konularında katılımcılara<br />

bilgiler aktardılar.<br />

panyasına destek veriyoruz. Sektörümüzün<br />

daha yaşanılır bir dünya için kendi domino etkisini<br />

yaratabilmesi için tüm üyelerimizi ve sektör<br />

şirketlerimizi bu kampanyaya katılmaya davet<br />

ediyoruz” dedi.<br />

WWF’in 2007 yılında Avustralya’da başlattığı<br />

Dünya Saati her yıl artan katılımla bugün<br />

dünyanın en büyük çevre hareketi olma özelliğini<br />

taşıyor. 2012 yılında 150’den fazla ülkede<br />

yaklaşık iki milyar insanın katıldığı Dünya<br />

Saati’nin Asya’dan Avrupa’ya geçişinin sembolü<br />

Boğaz Köprüleri oldu. Bununla birlikte<br />

Galata Kulesi, Ayasofya Müzesi, Dolmabahçe<br />

Sarayı ve Saat Kulesi gibi tarihi yapılar Dünya<br />

Saati’nin sembolleri arasında yerlerini aldı.<br />

Dünya Saati’nde katılımcılar başta iklim değişikliği<br />

olmak üzere gezegenimizin karşı karşıya<br />

olduğu çevre sorunları için daha iyi tercihler yaparak<br />

kendi domino etkilerini yaratıyor.


Röportaj<br />

Son Gelişmeleri Üretime Yansıtıyor<br />

Parsat Piston, dünyadaki son gelişmeleri yakından takip ederek; piston teknolojisindeki<br />

en güncel ürünleri kalite düzeyini koruyarak pazara sunabiliyor.<br />

Emre Mısırlı<br />

Yeni teknolojilerin kullanıldığı motorlarda<br />

beklentiler yüksek oluyor. Ayrıca<br />

parça üreticileri, bu beklentileri<br />

de karşılanmak zorunda. Mikron hassasiyetinde<br />

üretimi yapılan pistonlar motorun<br />

kalbinde yer alıyor ve en zor koşulları ilk<br />

önce karşılıyor.<br />

Parsat Piston’dan Emre Mısırlı ile piston<br />

üretimi üzerine konuştuk.<br />

Öncelikle kısaca firmanızı tanıtır<br />

mısınız?<br />

Demirören Şirketler Grubunun bir kuruluşu<br />

64 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

olan Parsat Piston Fabrikası 1969 yılından<br />

bu yana Alman otomotiv yan sanayii devlerinden<br />

KolbenSchimidt firmasının lisansı ile<br />

üretim yapmaktadır ve yüzde 100 Demirören<br />

Ailesi’ne aittir.<br />

Ürün grubunuzdan bahseder misiniz?<br />

Firmamızın üretim gamına baktığımızda,<br />

Parsat Piston her türlü motor için (su motoru,<br />

jeneratör motorları, traktör, otomobil,<br />

ağır vasıta, ve iş makinesi) piston üretimi<br />

yapmaktadır. Bu anlamda dünyada ilerleyen<br />

teknoloji ile birlikte ürün gamımıza<br />

her yıl yeni tip pistonlar eklenmektedir.<br />

Ürün yelpazesini genişletmeyi ya da<br />

yeni ürünler eklemeyi düşünüyor<br />

musunuz?<br />

Parsat Piston fabrikasının en büyük avantajı<br />

aynı anda hem araç üretici firmalara<br />

yüksek adetli üretim yapması ve bir diğer<br />

taraftan da küçük adetlerde yedek parça<br />

sektörüne ciddi anlamda OE kalitesinde<br />

piston üretmesidir. Bu anlamda otomotiv<br />

firmalarında yapılan her yeni motor ilerde<br />

firmamızın pazardaki hedefidir.<br />

Yakın dönemde ürün kapasitesini<br />

arttırmak ya da yeni pazarlara açılmak<br />

için yatırım yapmayı düşünüyor<br />

musunuz?<br />

Pazardaki yerimize baktığımızda ağırlıklı<br />

olarak üretimimizin yüzde 70’i yurt dışına<br />

ihraç edilmekte olup toplam üretimin<br />

yüzde 35’i araç üretici firmalara direk satış<br />

olarak yapılmakta yüzde 65’i ise yedek<br />

parça için üretilmektedir. Böylelikle firmamızı<br />

gerçekleşecek global krizlerden<br />

en az etkilenecek şekilde<br />

pazarda yer almasını sağlıyoruz.<br />

OE firmaları için yapılan üretimler<br />

uzun vadeli olup her bir<br />

proje 4-5 yıl sürmektedir. Bu<br />

projelerin üretimine başlaması<br />

ise seri üretime geçişten 1,5-<br />

2 yıl öncesinden başlar. Parsat<br />

Piston şuan itibari ile 2014 ve<br />

2015’deki yeni OE yeni pro-<br />

jelerinin çalışmalarını ve yatırımlarını yapmaktadır.<br />

Önümüzdeki dönemde nasıl bir yatırım<br />

planınız bulunuyor?<br />

Son yıllarda yapmış olduğumuz yatırımlar<br />

sayesinde şuan itibari ile herhangi bir kapasite<br />

sorunumuz bulunmamasının yanı sıra<br />

üretimimizin kalitesini destekleyici teknolojik<br />

yatırımlar yapılmaya devam etmektedir.<br />

Bu yatırımlar ağırlıklı olarak OE firmalarının<br />

talepleri doğrultusunda hem kalite hem de<br />

proaktif üretim yapmamız için yapılan teknolojik<br />

yatırımlardır.<br />

Ürün grubunuz olan pistonda<br />

günümüzde hangi gelişmeler<br />

yaşanıyor ve buna karşılık siz neler<br />

yapıyorsunuz?<br />

Piston bir motorun kalbidir ve piston imalatında<br />

mikron hassasiyetinde üretim yapılmaktadır.<br />

İlerleyen teknoloji ile birlikte gelişen motorlardaki<br />

pistonların özellikleri ilerleyen motor<br />

teknolojisine ayak uydurmak zorundadır.<br />

Piston bu anlamda geliştirilmekte olan ve en<br />

üst noktada performans sağlayan motorlarda<br />

kaliteyi ön plana çıkaran parçadır.<br />

Dünyada bilinen üç büyük piston dizayn<br />

eden firma bulunmaktadır ki bunlardan bir<br />

tanesi bizim lisansı ile üretim yapmakta olduğumuz<br />

KolbenSchimidt firmasıdır. Parsat<br />

Piston Fabrikası olarak 40 yılı aşkın süredir<br />

KolbenSchimidt Lisansı ile üretim yapıyoruz<br />

ve sektörümüzde ki en son çıkan yeniliklerden<br />

anında haberdarız. Bu yenilikleri vakit<br />

kaybetmeden üretimimize adapte etme imkanına<br />

sahibiz. Bu avantajımızı en iyi şekilde<br />

kullanıp kalitemize yansıtmaktayız.


Röportaj<br />

SME Dünya Çapında Sektör Lideri<br />

Olmayı Hedefliyor<br />

Dikiz aynası üretimi konusunda dünyada<br />

sektöründe öncü bir isim ve lider marka<br />

olma yolunda ilerleyen Servet Madeni<br />

Eşya (SME) Avrupa Birliği standartlarına<br />

uygun bir şekilde üretim yapıyor.<br />

Serkan Büyükyolcu, SME’yi tanıtarak, firması<br />

ile ilgili sorularımızı yanıtladı.<br />

Öncelikle kısaca firmanızı tanıtır mısınız?<br />

Firmamız 1960 yılında İstanbul’un Vefa<br />

semtinde kurulmuştur. O yıllarda üretime<br />

motosiklet ve bisiklet pompası imalatı ile<br />

başladık. 1970 yılında pompa sektörüne<br />

ek olarak oto silecek süpürgesi ve silgi kolu<br />

ürünlerini de imalatımıza dâhil ettik. On yıl<br />

boyunca üretimimizi değiştirmeden sürdürdük.<br />

1980’de pompa imalatını durdurup,<br />

iş makineleri dâhil tüm ticari araçların<br />

dış ve iç dikiz aynalarını, ayna kollarını,<br />

silecek sistemlerini ve bunların aksamlarını<br />

üretmeye başladık. Şu anda dünya standartlarında<br />

OEM (Ana Sanayi) ve yan sanayi<br />

için üretim yapmaya devam etmekteyiz.<br />

1960 senesinde üretimin tamamını 150 metrekare<br />

kapalı alanda yapmaktayken, şu anda<br />

yaklaşık 6.000 metrekare kapalı alanda faaliyetlerimizi<br />

sürdürmekteyiz. ISO 9001:2008<br />

kalite yönetim sistemi ve ISO/TS16949:2002<br />

otomotiv ana sanayi kalite yönetim sistemi<br />

belgelerine sahibiz.<br />

Firmamızın günlük üretimi 90 kişilik personelle<br />

4.500 – 5.000 adettir. Ürünlerimiz Avrupa<br />

Birliği standartlarına uygun bir şekilde<br />

üretilmekte olup, bunun bir göstergesi<br />

olan E4 kalite belge numaraları üretim esnasında<br />

ürün üzerine konulmaktadır. Üretimimizin<br />

yüzde 50’sini 40`tan fazla ülkeye,<br />

150`den fazla müşteriye ihraç etmek-<br />

68 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Serkan Büyükyolcu<br />

teyiz. İç piyasadaki başlıca OEM (Ana Sanayi)<br />

müşterilerimiz Askam A.Ş. (Chrysler),<br />

Çelik Motor (Kia), Otokar (Magirus).<br />

Ürün grubunuzdan bahseder misiniz?<br />

Tır, kamyon, otobüs, iş makineleri, hafif ticari<br />

araçlar, traktör vb. ticari araçlar için dış yan<br />

aynaları, iç dikiz aynaları, banket aynaları, ön<br />

görüş aynaları ve bunların dikiz ayna kollarını<br />

üretmekteyiz.<br />

Ürün yelpazesini genişletmeyi ya da yeni<br />

ürünler eklemeyi düşünüyor musunuz?<br />

Elbette… Değişen piyasa koşullarına ayak<br />

uydurmak için sürekli gelişim ve yeni ürün<br />

geliştirmek ilk önceliğimizdir. Bizim ağırlıklı<br />

ürün grubumuz tır aynaları. Fakat <strong>2013</strong> yılında<br />

hafif ticari araç segmentinde piyasada<br />

en çok talep gören aynaları geliştirmeyi,<br />

mevcut satışlarımızı arttırmayı ve bununla<br />

birlikte daha fazla müşteriye ulaşabilmeyi<br />

hedefliyoruz.<br />

Yakın dönemde ürün kapasitesini arttırmak<br />

ya da yeni pazarlara açılmak için yatırım<br />

yapmayı düşünüyor musunuz?<br />

Evet. Bunun için de önce makine parkurumuzu<br />

genişletmekteyiz. Sadece <strong>2013</strong><br />

yılı içinde üretim hattımıza en az 2 yada<br />

3 yeni makine eklemeyi planlıyoruz. Yeni<br />

pazar hedeflerimiz var. Özellikle Rusya ve<br />

ABD ilgimizi çekiyor.<br />

Üretici firmalardan en çok uygun fiyat ve<br />

yüksek kalite talep ediliyor. Bu bakımdan<br />

ürün kalitesini arttırmak için hangi çalışmaları<br />

yapıyorsunuz?<br />

Müşteri memnuniyetini arttırmak ve sürekliliği<br />

sağlamanın ana koşulunun, kaliteli gir-<br />

di teminiyle mümkün olacağı anlayışından<br />

hareketle; tedarikçilerimizin kalite seviyelerini<br />

yükseltmelerine destek oluyoruz. Üretimin<br />

başlangıcından bitişine kadar her aşamada<br />

IS0/16949 standartlarına göre kalite<br />

testlerini uyguluyoruz. Ayrıca yine ürünlerimizin<br />

üzerine basmakta olduğumuz EEC/<br />

ECE R46 Avrupa Birliği direktiflerine uygun<br />

üretim yapıyoruz.<br />

Müşterilerinizin uygun fiyat talebini karşılamak<br />

için onlara ne gibi avantajlar sunuyorsunuz?<br />

Sipariş adetlerine göre özel iskonto oranları,<br />

toplam tutara bağlı nakliye dahil hizmet, müşterinin<br />

satın alma potansiyelinin yüksekliğine<br />

göre özel vade seçenekleri gibi farklı avantajlar<br />

sunuyoruz.<br />

Türkiye ve dünyada ürün grubunuzda neler<br />

yaşanıyor ve bu doğrultuda belirlediğiniz<br />

hedefleriniz nelerdir?<br />

Her ürün gelişiminde olduğu gibi bizim<br />

ürün grubumuz da teknolojiden nasibini<br />

almakta. Dikiz aynası yerine kameralı görüş<br />

sistemi yeni nesil üretilen araçlarda<br />

daha fazla tercih edilmektedir. Ayrıca dikiz<br />

aynalarına teknolojik gelişmelere paralel<br />

olarak eklenen elektronik chipler, sensörler,<br />

uzaktan ayna kontrollünü sağlayan<br />

motorlar mevcuttur. Şu an tüm Avrupa ülkelerinde<br />

zorunlu hale gelmese de ağır vasıta<br />

araçlarda kullanılmaya başlayan ön görüş<br />

aynaları kullanıcıya büyük kolaylık sunmakta<br />

ve bazen ölümle sonuçlanabilen kazaları<br />

önlemekte önemli bir görev üstlenmektedir.<br />

Bahsetmiş olduğumuz bu yeniliklere<br />

üretimimizi kısa süre adapte etmiş bulunmaktayız.<br />

Orta vadede hedefimiz Avrupa Birliği ülkeleriyle<br />

iş hacmimizi genişletmek ve büyük<br />

bir pazar olduğunu düşündüğümüz<br />

Rusya’ya açılmak. Uzun vadede ise Avrupa<br />

Birliği ülkelerinde ve özellikle Rusya’da<br />

şubeler açarak dağıtım ağımızı güçlendirmek.<br />

Herkes kendi alanında en iyi olmak<br />

ister. Bunun için yeni kamyon, tır, otobüs,<br />

iş makinesi ve hafif ticari araç modelleri<br />

için OEM üreticisi olma yolunda girişimlerimizi<br />

hızlandırdık. Biz istiyoruz ki otomotivde<br />

dünya markası olan araçlarda SME tasarımları<br />

ve SME aynaları kullanılsın. Kısaca<br />

her yeni model, yenilenen bir SME demek.<br />

Dikiz ayna üretimi konusunda dünyada<br />

sektöründe öncü bir isim ve lider marka<br />

olma yolunda ilerliyoruz.


Pusula<br />

Yazmayacağım…<br />

Bir toplumda birlikte huzur içinde yaşamanın “olmazsa olmaz”larının başında adalet<br />

ve hukuk gelir.<br />

70 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Çin’in Şangay kentine sadece birkaç yıl sonra gittiğimde “Burası Şangay mı?”<br />

diye sormuş ve olağanüstü değişiklik karşısında hayretler içinde kalmıştım.<br />

Son zamanlarda güzel ülkemde benzer bir soru aklıma takılıyor ama farklı<br />

şekilde ve olaylara kahroluyorum. Hem de bu topraklarda yaşarken… Acaba<br />

çok mu toplumdan uzak yaşıyorum? Gelişmeleri göremeyecek kadar kör mü oldu<br />

hafızam? Yoksa birilerinin “büyük proje” diye adlandırdığı etrafımdaki faaliyetleri<br />

algılayamayacak kadar daraldı mı dağarcığım? “Ülkemde barış ortamının sağlanmasını”<br />

herkesten çok isteyen ben değil miydim?<br />

***<br />

Kendisine yumurta atan genci Spor Bakanımız affetmiş, bir de nasihat çekmiş<br />

ona… Helal olsun böyle bakana… Ancak bir başka Bakana yumurta atan gençlerin<br />

8 yıl hapsi isteniyor… Hoppala… Motor ve yağ işi bizim işimiz ama hiç bu kadar<br />

yağ çekme olayı görmedim.<br />

***<br />

Her gün 5 kadının şiddet görerek hayatını kaybettiği bir toplumun kadın olan Bakanı<br />

bile polisiye önlemlerle bu işin olmayacağını, eğitim, TV ve ailenin bir devlet politikası<br />

izlemesini önerdi. Haklıydı. Çünkü Polis korumasındaki kadınlar bile öldürüldü<br />

ya eski kocaları ya da aile bireylerince…<br />

***<br />

Bir milyon 900 bin gencimiz üniversite sınavına girdi...<br />

TM (Türkçe Matematik) bölümünü lisede seçmiş ve diğer 4 sosyal dersi bu nedenle<br />

hiç görmemiş olan öğrencilere “öğretmediğimiz” derslerden sorular sorduk. Yani<br />

hiç okumadıkları derslerden sorular… Bugün açıklandı; yarısından çoğu üniversiteye<br />

giriş hakkını elde edemedi. Fakir ülkemin fukara yöneticileri… Hangi zeka düzeyi<br />

normal olan yönetici buna evet diyebiliyor Allah aşkına??<br />

***<br />

Mısırdan sanayi şekeri yaparak ülkemin insanına yediren, “ruhsatsız alana” hükümetin<br />

kararnamesiyle üretim izni alabilen bir şirket 5.000 ton mısırı yine ithal ediyor.<br />

Tarım Bakanlığı GDO testi yaptırıyor mu??? Bu analiz yapılmadan gelen mısırın<br />

türevleri çocuklarımızı kanser edecek mi??? Hiç önemli değil.<br />

“Hayır yazmayacağım, kararlıyım” diyorum. Ama görün ki yayın kurulundan bir fırça<br />

geldi “yazacaksan yaz okurlar aylardır merakla bekliyorlar” diye…<br />

O halde yazayım: 3 aylık otomotiv ve ticari araçlar grubunda yine lider konumundayız.<br />

Genel ihracat rakamlarında %8’lik bir artış var. Artan ithalat ise doların hareketlenmesiyle<br />

%4 düştü. Aranan elaman listesinde pazarlamacılar %72 düzeyinde.<br />

İhracatın %63’ünü üretenler değil “ihracatçılar” yapıyor. Yani sanayiciler, ihracat<br />

pastasını tüccarlara kaptırdılar.<br />

Asgari ücret 773.- TL ye yükseldi. Eh 3 çocuk beslenir.<br />

Sevgiyle kalın<br />

Soner Dinler


haber<br />

Ağır ticari araçlar için<br />

yerinde servis: Mobilfix<br />

Lastik üreticisi Brisa, ağır ticari araçlara yönelik olarak geliştirdiği hizmetlerini tanıttı.<br />

Ağır ticari araçlara yerinde bakım ve servis hizmeti sunan Mobilfix zamandan ve<br />

maliyetten tasarruf sağlıyor.<br />

Profleet adı altında sunduğu ürün ve hizmetler<br />

bütünüyle filoların tüm ihtiyaçlarını<br />

karşılamayı hedefleyen Brisa, detaylı<br />

analiz ve yönlendirmeleriyle de filoların çözüm<br />

ortağı olmaya hazırlanıyor.<br />

Dünyada ağır ticari araçlara yönelik olarak geliştirilen<br />

ilk mobil servis tırı Mobilfix, Profleet<br />

kapsamında sunulan hizmetler arasında ön<br />

plana çıkıyor. Ağır ticari araçlara yerinde bakım<br />

ve servis hizmeti sunan, araç sahipleri ile<br />

filoların zamandan ve maliyetten tasarruf etmelerini<br />

ve iş sürekliliklerini korumalarını sağlayan<br />

Mobilfix, sadece Türkiye’ye değil, dünyaya<br />

örnek gösterilebilecek kalitede yenilikçi bir<br />

servis hizmeti olmasıyla dikkat çekiyor.<br />

Brisa Ticari Ürünler Pazarlama Direktörü Zeki<br />

Bilsel, Brisa cirosunun %50’lik kısmını oluşturan<br />

ticari ürünler segmentine Bridgestone,<br />

Lassa ve Bandag markalarıyla sundukları yeni<br />

hizmet ve ürünlerle liderliklerini sağlamlaştıracaklarını<br />

dile getirdi. Türkiye’nin 2023 yılına<br />

doğru yol alırken dünyanın önde gelen lojistik<br />

üssü olmayı hedeflemesinden ve planlanan<br />

kamu ve altyapı çalışmalarından referans<br />

alarak, lastik sektörü için büyük bir potansiyel<br />

olduğunu belirten Zeki Bilsel, söz konusu hedeflere<br />

ulaşılabilmesi için müşteri ihtiyaçlarının<br />

çok iyi belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Brisa<br />

olarak bu noktada devreye girdiklerini söyleyen<br />

Bilsel, ticari araç lastik pazarındaki güçle-<br />

72 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

rini pekiştirmeye yönelik yeni adımlarını anlattığı<br />

konuşmasında, “Yük taşımadan dayanıklılık<br />

ve performansa, yakıt tasarrufundan kaplama<br />

ve yol yardımına kadar birçok farklı alanda<br />

ürün ve hizmet beklentisi içinde olan filo müşterilerimiz,<br />

artık Brisa’nın çözüm ortaklığında<br />

yollarına güvenle devam ediyor. Bu kapsamda<br />

Türkiye’de ilk defa filoların beklentilerine<br />

tam anlamıyla cevap verebilecek bir ürün ve<br />

hizmetler bütününü, ‘360 derece danışmanlık’<br />

olarak tanımlayabileceğimiz bir uzmanlık<br />

ve anlayışla hayata geçiriyoruz. En büyük hedefimiz;<br />

detaylı analiz ve yönlendirmelerimiz<br />

sayesinde filo müşterilerimizin operasyonlarını<br />

sorunsuz bir şekilde yürütmelerine yardımcı<br />

olurken, raporlama hizmetimizle de geleceklerine<br />

ışık tutarak nitelikli büyümelerine katkıda<br />

bulunmak” dedi.<br />

Brisa tarafından filo yönetim çözümlerini tek<br />

çatı altında birleştirmek amacıyla geliştirilen<br />

“Profleet filo yönetim çözümleri” kapsamında,<br />

filo müşterilerimizin operasyonel maliyetlerinde<br />

maksimum tasarruf sağlanmasına yönelik<br />

sürdürülebilir çözümler sunuluyor. Söz<br />

konusu çözümlerle filoların sosyal, ekonomik<br />

ve çevresel katma değerinin yükseltilmesi hedefleniyor.<br />

Dünyada geliştirilen ilk ve tek mobil TIR bakım<br />

servisi olan Mobilfix, Profleet kapsamında sunulan<br />

hizmetler arasında ayrı bir öneme sahip.<br />

Uzun süredir üzerinde çalışılan ve nihayetinde<br />

Brisa mühendislerinin ellerinde hayat bulan<br />

inovatif bir proje olma özelliği taşıyan Mobilfix,<br />

ağır ticari araçlara yerlerinde servis hizmeti<br />

sunarak, araç sahiplerinin zaman ve maliyetten<br />

tasarruf etmelerini ve iş sürekliliklerini korumalarını<br />

sağlıyor.<br />

“Profleet filo yönetim çözümleri” kapsamında<br />

sunulan bir diğer hizmet olan Filofix aracılığıyla,<br />

Türkiye’nin her noktasında ve Avrupa’da<br />

filo müşterilerine 7/24 yol yardım hizmeti veren<br />

Brisa, lastik takibi ve hızlı ölçüm gibi hizmetleri<br />

ise “Aspects+” adı altında filolara sunuyor.<br />

Brisa, filo yönetiminde başlıca gider kalemleri<br />

arasında yer alan lastik kaplama hizmetinde<br />

ise her zaman olduğu gibi Bandag markasıyla<br />

servis sunuyor. Bandag ile, özellikle kamyon ve<br />

otobüsler başta olmak üzere filo araçları için<br />

toplam lastik maliyetlerinde %40’a varan tasarruf<br />

sağlayabilen kaplama hizmetleri sunuluyor.<br />

Bir diğer deyişle Brisa, Bandag markasıyla,<br />

yeni lastikler, kaplama lastikler ve servis gibi<br />

yeni çözüm paketleri sunarak, filoların işletme<br />

maliyetlerini düşürmelerine yardımcı oluyor.<br />

Bandag tarafından gerçekleştirilen lastik kaplama<br />

hizmetleri, otobüs ve kamyonlarda kullanılan<br />

kaliteli lastiklerin ömrünü uzatıyor. Böylece<br />

toplam sahip olma maliyetinde de tasarruf<br />

sağlanıyor. Bu hizmetle birlikte, ülkede yıllık<br />

hurda lastik atma gereksiniminin yüzlerce<br />

ton azaltılması hedefleniyor. Bandag tarafından<br />

sunulan lastik kaplama teknolojisi, taşımacılık<br />

endüstrisinin işletme masraflarını da azaltıyor.<br />

Kaliteli bir otobüs veya kamyon lastiğinin<br />

ömrü, kaplama teknolojisiyle iki ya da üç kez<br />

çoğaltılabiliyor<br />

Brisa’nın saha mühendislerinin ve uzman danışmanların<br />

verdiği eğitimlerle müşterilerini<br />

daha bilgili ve donanımlı hale getirmeyi hedefleyen<br />

Brisa’nın danışman kimliğiyle zenginleşen<br />

“Profleet filo yönetim çözümleri” kapsamında<br />

sunulan tüm bu ürün ve hizmetlere<br />

“Değerler Paketi” deniyor.<br />

2012-2018 dönemi için; karayoluyla yurt dışı<br />

ticaretini kapsayan uzun yol segmentinde<br />

%6, inşaat/hafriyat segmentinde de %7,5<br />

büyüme bekleniyor. İç ticaret ve üretimi kapsayan<br />

bölgesel segmentte ise aynı dönem için<br />

%4,5 artış öngörülüyor.


haber<br />

Ege Fren Yılın İmalatçısı Ödülü Aldı<br />

Ford Avrupa’nın 9 yıldır düzenlediği yarışmada,<br />

ilk iki yıl dahil toplam üç birinciliği<br />

olan Ford Otosan’ı bu yıl Azim<br />

Otomotiv’den Sezgin Türkoğlu temsil<br />

edecek.<br />

Bayraktar Grubu’nun kuruluşlarından Ege<br />

Fren Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Ege Fren), Ford<br />

Otosan’ın çekici sınıfında ürettiği kamyon<br />

projesinde (H-566) kullanılan disk fren uygulaması<br />

ile ilgili ödüllendirildi. Ford Otosan’nın düzenlediği<br />

Yan Sanayi Ödül Toplantısı’nda Ege Fren A.Ş. “Yılın<br />

İmalatçısı -2012 Gümüş Yıldız” ödülünü alarak bu<br />

alandaki başarısını perçinledi.<br />

Dünyanın bir numaralı kamyon dingili üreticisi<br />

Meritor ortaklığında fren ve fren parçaları üreten<br />

Ege Fren Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Ege Fren) Ford<br />

Otosan’ın çekici sınıfında ürettiği kamyon projesi<br />

ile ilgili ödüllendirildi. “Yan Sanayi Toplantısı ve<br />

Ödül Töreninde “Yılın İmalatçısı - 2012 Gümüş Yıldız”<br />

ödülünü Ege Fren adına Genel Müdür Sinan<br />

Akın aldı.<br />

Ford Otosan’nın H-566 Projesi olarak adlandırdığı<br />

çekici sınıfındaki kamyon, Avrupalı çekici üreticilerine<br />

rakip olabilecek güçlü bir motor ve donanıma<br />

sahip. Ege Fren bu projede Ford Otosan’nın kamyonlarında<br />

ilk defa kullanılmaya başlanan “disk<br />

Avrupalı rakipleriyle<br />

yarışmaya hazırlanıyor<br />

Ford Avrupa’nın düzenlediği<br />

“En İyi Ticari Araç Satış Danışmanı”<br />

yarışmasında, Ford<br />

Otosan’ı temsil edecek Satış Danışmanı,<br />

Ereğli’de faaliyet gösteren<br />

Azim Otomotiv’den Sezgin<br />

Türkoğlu oldu. 9 yıldır Satış<br />

Danışmanlığı yapan Türkoğlu,<br />

Ford Avrupa’nın Nisan ayında<br />

Birmingham’da düzenleyeceği<br />

ve tüm ülke birincilerinin<br />

katılacağı ön elemede Türkiye’yi<br />

temsil edecek. Türkoğlu elemeleri<br />

geçtiği takdirde, Mayıs<br />

ayında Londra’da yapılacak Avrupa<br />

Finali’nde yarışma şansına sahip olacak.<br />

Ford Otosan’dan daha önceki yıllarda<br />

yarışmaya katılan satış danışmanlarından<br />

üçü, 2004, 2005 ve 2008 yıllarında Ford<br />

fren” uygulaması ile tek tedarikçi olarak yer alıyor.<br />

Meritor lisanslı disk frenler ve bunlara ait rotorlar<br />

(diskler) Ege Fren tarafından üretiliyor.<br />

Ege Fren A.Ş. 26 yıldır ekonomimizin lokomotifi durumundaki<br />

otomotiv ana sanayi için aksam ve parça<br />

üretiyor. Yurtiçi ve yurtdışında global markaların<br />

tedarikçisi, lisanslı üreticisi durumunda olan kuruluş,<br />

aynı zamanda yenileme pazarında da kendi<br />

markasıyla varlığını sürdürüyor.<br />

İzmir Pınarbaşı’nda ve Ege Serbest Bölge’de kurulu<br />

iki fabrikasında yılda 3 milyon parça üreten Ege<br />

Fren, toplam 220 çalışan istihdam ediyor. Ekipte<br />

yer alan 30 mühendis ile Ege Fren, sektör ortalamasının<br />

çok üzerinde bir mühendis oranına sahip.<br />

Üretimde kişi başına cirosu en yüksek şirketlerden<br />

biri olan Ege Fren, Ege Bölgesi toplam yan sanayi<br />

ihracatının yüzde 3’ünü tek başına gerçekleştiriyor.<br />

Yurt içindeki birçok müşterisinin ihtiyaçlarına cevap<br />

veren Ege Fren, ürünlerini başta Batı Avrupa ve<br />

Amerika olmak üzere birçok ülkedeki araç üreticilerine<br />

ihraç ediyor.<br />

Avrupa’nın En iyi Satış Danışmanı seçilmişti.<br />

Satış ve satış sonrası hizmetlerde müşteri<br />

memnuniyetine büyük önem veren, satış<br />

danışmanlarının Ford teknolojilerini en üst<br />

seviyede özümsemesini ve müşterilere verdikleri<br />

bilgi ve hizmetlerdeki kaliteyi artırmayı<br />

hedefleyen organizasyonun Türkiye ayağına<br />

bu yıl 17 Satış Danışmanı katıldı. Zorlu<br />

testlerden geçen yarışmacılar, finalde Ford<br />

Otosan yöneticilerinden oluşan jüriye 5 dakikalık<br />

Tourneo Custom sunumu yaptı. Birinciliği<br />

Azim Otomotiv’den Sezgin Türkoğlu<br />

kazanırken, Otokoç Konya’dan Serdar Doğru<br />

ikinciliğe, Otokoç Yenibosna’dan İlker<br />

Atılgan ise üçüncülüğe layık bulundu.<br />

Ford Avrupa’nın 2004 yılından bu yana düzenlediği<br />

organizasyona, 22 ülkeden satış<br />

danışmanları katılıyor. Türkiye birincisi Sezgin<br />

Türkoğlu da, Nisan ayında İngiltere’nin<br />

Birmingham kentinde düzenlenecek elemelerde<br />

Ford Otosan’ı temsil edecek. Elemeleri<br />

başarıyla geçen üç satış danışmanı 25 Mayıs<br />

<strong>2013</strong> tarihinde Londra’da düzenlenecek<br />

organizasyonda Ford Avrupa birinciliği için<br />

mücadele edecek. Katılımcılar, yarışma sonrasında<br />

Wembley Stadyumu’nda UEFA Şampiyonlar<br />

Ligi finalini de izleme şansına sahip<br />

olacak.


“Yükselen Değer ”<br />

Otomotiv yedek parça sektöründe 48 ülkeye ihracat yapan ve aynı zamanda<br />

5 ülkeden de ithalat yapan Tekoto Otomotiv, kendini kanıtlamış personeli ve dünya<br />

pazarları hakkında geniş bilgisiyle müşteri memnuniyetine odaklanıyor.<br />

Ağır vasıta yedek parça ihracatı<br />

ve ithalatı yapmakta olan Tekoto<br />

Otomotiv, yeni yatırımları ile<br />

pazardaki yerini genişletmeye ve emin<br />

adımlarla büyümeye devam ediyor. Kurumsal<br />

yapısı ve grup örgütlenmesi ile<br />

pazarda uzun yıllara dayanan tecrübeye<br />

sahip şirket, müşterilerinin ihtiyaçları<br />

doğrultusunda yatırımlarını sürdürüyor<br />

ve ilerlemesine devam ediyor.<br />

Tek Oto Otomotiv Bölge Satış Müdürü<br />

Aytaç Yılmaz sorularımızı yanıtladı ve<br />

kendisiyle firma hakkında kısa bir söyleşi<br />

yaptık.<br />

Tekoto olarak faaliyetlerinizi anlatır<br />

mısınız?<br />

markası ile pazarda kendine<br />

yer edinmiş olan Tekoto Otomotiv<br />

48 farklı ülkeye ihracat yapmakta ve her<br />

geçen gün büyüme hacmini arttırmaktadır.<br />

Aynı zamanda 5 farklı ülkeden ithalat<br />

yapmakta olan firma, yurtdışından<br />

getirmiş olduğu ürünleri yine kendi bünyesinde<br />

yer alan markaları ile müşterilerine<br />

sunmaktadır.<br />

Genel olarak faaliyette olduğunuz<br />

bölgelerden bahseder misiniz?<br />

Yüksek kalitede ürün üretmekte olan<br />

firmalarla olan ortak çalışmaları sayesind<br />

e markasını pazarda etkin<br />

bir şekilde kullanmakta olan Tekoto<br />

Otomotiv, aynı zamanda Türkiye pazarında<br />

özellikle Volvo-Daf-Scania yedek<br />

parçaları ile alakalı birçok müşterisine<br />

hizmet vermektedir. Bünyesine kazandırmış<br />

olduğu yeni markalar ile dünya<br />

pazarında yayılımcı ve agresif bir satış<br />

planlaması uygulayan<br />

Tekoto Otomotiv;<br />

Doğu Bloku<br />

ülkelerinden Avrupa<br />

ülkelerine kadar,<br />

Ortadoğu ülkelerinden<br />

Afrika<br />

ülkelerine kadar<br />

geniş bir pazar bilgisine<br />

sahip olması<br />

nedeniyle dünya<br />

pazarına kendini<br />

kabul ettirmektedir.<br />

Yedek parça ve<br />

müşteri ilişkileri<br />

konusunda kendini<br />

ispatlamış personeli<br />

ile beraber,<br />

en iyi ve en hızlı<br />

hizmeti doğru bir<br />

Aytaç Yılmaz<br />

şekilde sunarak müşteri memnuniyetini<br />

esas almakta olan firma, yapmış olduğu<br />

satış kadar, satış sonrası memnuniyeti<br />

de göz önünde bulundurarak sektörde<br />

kendine edindiği yeri pekiştirmektedir.<br />

Yıl içinde müşterilerinize ulaşmak<br />

adına ne yapacaksınız?<br />

<strong>2013</strong> senesinin ilk çeyreğinde yaptığı<br />

yurtdışı yatırımları ile beraber yükselen<br />

bir ivme kazanan Tekoto Otomotiv, katılacağı<br />

Uluslararası Fuar Organizasyonları<br />

ile de müşterilerine ulaşmayı planlamaktadır.<br />

Sektörde kazandığı tecrübe<br />

ve becerilerini müşteri memnuniyeti için<br />

kullanan firma bu alanda da başarılı olmakta<br />

ve müşterilerinden fazlasıyla destek<br />

görmektedir.<br />

Son olarak ifade etmek istediğiniz<br />

bir şey var mı?<br />

1 Nisan <strong>2013</strong> tarihi itibari ile yeni yerinde<br />

siz değerli dostlarına hizmet verecek olan<br />

firma, daha büyük hedeflere ulaşmak için<br />

çaba harcamakta ve müşteri memnuniyetini<br />

en üst seviyelerde tutabilmek için<br />

sürekli yenilikler içerisinde yer almaktadır.<br />

Destekleri ve işbirlikleri için sizin aracılığınızla<br />

değerli müşterilerimize teşekkür<br />

ederiz.


makale<br />

Motorlu Taşıtların ve Yedek Parçaların<br />

İnternet Kanalı ile Satış ve Dağıtımı<br />

Selçuk Argun<br />

Birçok konuda olduğu gibi motorlu<br />

taşıtların ve yedek parçalarının satışı<br />

konularında, internet gün geçtikçe<br />

daha fazla kullanılır hale gelmektedir.<br />

Müşteriler ürünü internet ortamında<br />

tanımakta, seçmekte ve satış işlemi formalite<br />

haline gelmektedir.<br />

Yeni araçların satışında, internet daha<br />

çok bir araştırma vasıtası olarak kullanılmakta<br />

olmasına rağmen birçok üretici<br />

stoklarının takip edilmesi ve sipariş<br />

için yeni web siteleri açmaktadır. Yedek<br />

parça pazarında ise internet giderek artan<br />

bir ivme ile kullanılır hale gelmektedir.<br />

Fiziksel satış noktasına, pazarlama<br />

ve satış elemanına ihtiyaç duyulmaması,<br />

internet üzerinden yapılan satışları daha<br />

rekabetçi hale getirmektedir.<br />

Ülkemizde, yedek parçaların tedariki<br />

ve pazarlanmasına dair yasal düzenlemenin<br />

çerçevesi Rekabet Kurumu tarafından<br />

çizilmiştir. Konuyu düzenleyen<br />

2005/4 Sayılı Blok Muafiyet Tebliği uyarınca<br />

internet üzerinden yapılan satışlar,<br />

“pasif satış” olarak kabul edilmektedir<br />

(kılavuz shf. 10). Pasif satış, yedek parçaların,<br />

müşterilerden veya aracılardan<br />

gelen taleplere cevap verilmesi sureti ile<br />

satışı anlamına gelmektedir.<br />

Tebliğ uyarınca, bir yedek parçayı tedarik<br />

eden teşebbüs, bayilerinin pasif satışlarını<br />

kısıtlayamayacak, bu bağlamda<br />

80 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar 2012<br />

internetten satış yapma haklarını<br />

ihlal edemeyecektir. Bu noktada<br />

akla gelen, bir bayiye münhasır<br />

bölge tayin edilmiş olması<br />

halinde başka bayilerin internet<br />

üzerinden münhasır bölgedeki<br />

müşterilere yaptığı satışların kısıtlanıp<br />

kısıtlanamayacağıdır. İnternet<br />

satışları pasif satış kabul<br />

edildiğinden bu satışları münhasır<br />

sistemi etkilemeyecek ve kısıtlanamayacaktır.<br />

Ancak, münhasır<br />

bir bölgedeki müşterilerle,<br />

bölge dışındaki bayilerin doğrudan<br />

e-mail, sms veya mektup<br />

yolu ile bağlantı kurmaları aktif<br />

satış olarak değerlendirilebilecek<br />

ve yasaklanabilecektir.<br />

Tedarikçi internet satışlarına<br />

ilişkin hakları sadece kendisine rezerve<br />

edemeyecektir. Bu durum tebliğin ve<br />

kanunun ağır ihlali anlamına gelecektir.<br />

Tedarikçinin, yedek parça satışlarında<br />

toptan satışın yanında bayiler ile doğrudan<br />

rekabet etmesi halinde bayilere<br />

internet satışı konusunda getirilecek sınırlamalar<br />

da rekabet ihlali olarak yorumlanacaktır.<br />

Tüm bunlara rağmen, tedarikçinin de<br />

bayilerinin internet satışlarına ilişkin bir<br />

iki noktada söz söyleme hakkı bulunmaktadır.<br />

Örneğin, tedarikçi, interneti<br />

kullanan bayiden, belirlediği ve tüm bayilere<br />

eşit ve objektif bir biçimde uyguladığı<br />

niteliksel şartlara uymasını isteyebilir.<br />

Daha açık ifade ile, bayilerin internet<br />

satışını engelleme hakkı bulunmamakla<br />

birlikte, ürünün, markanın ve dağıtım<br />

ağının imajını korumak adına bir takım<br />

kurallar getirebilecektir.<br />

Ülkemiz, rekabet mevzuatını Avrupa Birliği<br />

Rekabet mevzuatı ile uyumlaştırmış<br />

olup şu anda yürürlükte olan 2005/4 Sayılı<br />

Tebliğ, esasen Avrupa Birliği Komisyonunca<br />

yürürlüğe sokulan 1400/2002<br />

Sayılı Blok muafiyet rejiminin yansımasıdır.<br />

Buna rağmen geçtiğimiz yıllarda<br />

AB, konuyla ilgili rekabet mevzuatını yenilemiş<br />

ve 330/2010 ve 461/2010 sayılı<br />

yeni blok muafiyet regülasyonlarını devreye<br />

sokmuştur. Bu düzenlemeler he-<br />

nüz Rekabet Kurumunca ele alınmamış<br />

olmakla birlikte, uyum süreci içerisinde<br />

değerlendirileceği düşünülmektedir.<br />

AB’deki yeni düzenlemeler tedarikçilere;<br />

• İnternet sitelerine kalite standartı getirme,<br />

• Fiziksel ve niteliksel kriterlere uygun<br />

bir fiziki satış mağazasına sahip olma,<br />

• En azından belirli bir oranda offline<br />

satış yapma zorunluluğu getirme,<br />

Hakkı tanımaktadır. Bu yetkiler, bayilerin<br />

sadece internet üzerinden satış yaparak<br />

tüm dağıtım ağının dengesini bozmasını<br />

engellemeyi amaçlamaktadır.<br />

Bu yetkiler kapsamında;<br />

• Müşterinin, internet üzerinden verdiği<br />

siparişi, müşterinin lokasyonuna bağlı<br />

olarak farklı bayiye yönlendiren veya iptal<br />

eden web tasarımları, kalite standardı<br />

olarak tanımlanmamakta ve rekabet<br />

ihlali olarak kabul edilmektedir.<br />

• Fiziki satış mağazasının, markanın<br />

imajına ve tanınırlığına yakışacak şekilde<br />

tasarlanmasına dair kriterler konulabilecektir.<br />

• İnternet haricinde doğrudan satış yapma<br />

zorunluluğuna dair oranın ne olacağı<br />

konusunda henüz bir uygulama olmamakla<br />

birlikte, ileriki muhtemel ihtilaflar<br />

karşısında ulusal rekabet otoritelerinin<br />

ve AB Komisyonunun yönlendirmeleri<br />

dikkate alınacaktır.<br />

Belirtilen AB mevzuatının, yakın gelecekte<br />

Ülkemizde de uygulanacağı varsayımı<br />

ile pazarlama ve dağıtım stratejilerinin<br />

düzenlenmesinde fayda görünmektedir.<br />

Selçuk Argun,<br />

Avukat<br />

ITA Consultancy<br />

www.itaconsultancy.com<br />

info@itaconsultancy.com


haber<br />

ZF’den dünya çapında yenilik:<br />

Yeni TraXon kamyon şanzımanı<br />

ZF ağır kamyonlar için yeni otomatik şanzıman<br />

sistemi TraXon takdim etti. Tamamen<br />

yeni temel şanzımanı ve modüler<br />

yapı konsepti ile TraXon ticari araç piyasasındaki<br />

geniş bir uygulama yelpazesi için çok yönlü<br />

bir çözüm ihtiyacına cevap vermekte. Bu yenilikçi<br />

şanzıman görünürde çelişkili birçok şeyi<br />

bünyesinde birleştiriyor. Ağırlıktan taviz vermeksizin<br />

daha fazla tork sunan TraXon, daha<br />

iyi bir ses konforu ile birlikte daha geniş bir tahvil<br />

oranı yelpazesine sahip. Uygulamaya bağlı<br />

olarak TraXon’a kuru tip kavramanın yanı sıra<br />

hibrit modülü, çift kavrama modülü veya konverter<br />

kavraması ile tahrik edilebilir ve motora<br />

bağlı bir ilave güç çıkışı ile kombine edilebilir.<br />

Yeni şanzıman için ZF, GPS bağlantısı ve navigasyon<br />

verileri için bir arabirim sayesinde ileri<br />

görüşlü ve özellikle yakıt tasarrufu sağlayacak<br />

şekilde çalışan PreVision adlı yeni vites kumanda<br />

stratejisini geliştirdi.<br />

Çok sayıda yeniliğe sahip TraXon ile ZF hem<br />

şanzıman donanımı, hem de şanzıman yazılımı<br />

konularında yeni ölçütler oluşturdu ve ticari<br />

araç şanzımanlarında çok büyük bir fonksiyon<br />

çeşitliliğine olanak sağladı. ZF yönetim kurulunda<br />

ticari araç teknolojisinden sorumlu olan<br />

Rolf Lutz şöyle diyor: “TraXon ile gelecek için<br />

uygunluğu hedefliyoruz. şimdi verdiğimiz bu<br />

start için yapılan geliştirme çalışmalarında ekonomiklik<br />

ve müşteriye sağlanan yararın daha<br />

da arttırılması ile olabildiğince geniş bir uygulama<br />

yelpazesi için uygunluk ön plandaydı.”<br />

Verimli temel şanzıman<br />

Yeni geliştirilen şanzımanın kalbi, şanzıman girişindeki<br />

ilave dişli grubu veya takviye grubu,<br />

ana grup ve ilave dişli grubu, iki grup mili ve<br />

kamalı mil ile çok kompakt şekilde tasarlanmış<br />

bir temel şanzımandır. Yeni tasarımlı dişli grupları<br />

ile birlikte yer tasarrufu sağlayan bu tasarım,<br />

TraXon şanzımanı performans/ağırlık oranı<br />

açısından ölçüt oluşturuyor: Yeni ZF şanzıman<br />

3.000 Nm’den büyük torkları aktarabilir<br />

84 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

ve böylece azami yüklü ağırlığı 60 tonu aşan<br />

kamyonların kullanıldığı pazarlar için de caziptir.<br />

TraXon şanzıman 12 ve 16 vitesli olarak<br />

sunuluyor ve her iki tip de direkt tahrikli veya<br />

yüksek devirli (Overdrive) olarak –en büyük viteste<br />

özellikle uzun bir tahvil oranı ile – sunulacak.<br />

TraXon temel şanzımanın geniş tahvil oranı<br />

yelpazesi sayesinde, asgari debriyaj aşıntısı<br />

ile ölçülü ve konforlu bir şekilde manevra yapılmasına<br />

olanak sağlıyor.<br />

Dişlilerin yeniden tasarlanması, şanzıman gövdesindeki<br />

yenilikler ve bir titreşim damperi entegrasyonu<br />

yardımı ile ZF geliştirme uzmanları<br />

TraXon şanzımandaki gürültü seviyesini AS<br />

Tronic şanzımana kıyasla belirgin şekilde ortalamada<br />

6 dB azalttılar.<br />

Bundan başka bu şanzıman konsepti iki ilave<br />

geri vitese olanak sağlıyor. İlave seçenek olarak<br />

ZF, özel uygulamalar – örneğin otoyol şantiyelerinde<br />

kullanılan kamyonlar için – TraXon’u<br />

uzun mesafeleri hızlı bir şekilde geri kullanmaya<br />

olanak sağlayan, toplam dört geri vitesle<br />

sunmakta. Verimlilik açısından TraXon temel<br />

şanzıman direkt viteste yaklaşık %99,7 şanzıman<br />

verimi ile rakiplerine karşı çok iyi bir konumdadır.<br />

Değişken modüler yapı konsepti<br />

TraXon’un önemli bir üstünlüğü modüler şanzıman<br />

konseptidir. Bu, temel şanzımanı pratik<br />

kullanımda şanzımanın ekonomikliğini arttıran,<br />

üreticilere ve filo yöneticilerine her kullanım<br />

için olabilecek azami esnekliği sunar ve sürücünün<br />

konforunu arttıran üç kalkış veya vites<br />

modülü ile kombine etmeye olanak sağlar.<br />

Tek ve – özellikle fazla tork gerektiren uygulamalar<br />

için – çift kuru plakalı kavramanın<br />

yanı sıra ZF ilk kez TraXon şanzımanda ağır ticari<br />

araçlar için bir hibrid modülü “TraXon Hibrid”<br />

modülünü sunacaktır. 120 kW gücünde<br />

bir elektrikli motor ile bir ayırma kavraması,<br />

enerjinin geri kazanılması, elektrikle seyir, takviye<br />

ve Start-Stop fonksiyonu gibi hibrit fonk-<br />

siyonlarına olanak sağlar. Özel taşımacılık işlerinde<br />

elektrikli motor – örneğin soğutma işlemleri<br />

için – ilave ünitelere enerji sağlanması<br />

amacıyla kullanılabilir. TraXon Hibrit sisteminde<br />

sürücü kabinindeki elektrik tüketicileri, içten<br />

yanmalı motor durdurulmuş durumda da<br />

çalışabilirler. ZF ticari araç teknolojisi bölümünde<br />

kamyon ve hafif ticari araç tahrik teknolojisinden<br />

sorumlu olan Bernd Stockmann şöyle<br />

diyor: “Araştırmalar, ağır kamyonlarda hibrit<br />

tahrik sistemleri kullanımının önemli tasarruf<br />

potansiyellerine sahip olduğunu göstermiştir”.<br />

“Uzak mesafe taşımacılığındaki %5’lik yakıt<br />

tasarrufu, yakın dağıtım kullanımındaki tasarruf<br />

potansiyelinin altında kalmaktadır, fakat<br />

uzun yol kamyonlarındaki yüksek miktardaki<br />

yakıt tüketimi nedeniyle hibrit teknolojisi bu<br />

alanda da kendini amorti eden ekonomik ve<br />

kaynak koruyucu bir çözümdür.”<br />

TraXon temel şanzımanın ve çift kavrama modülünün<br />

“TraXon Dual” adı altında kombinasyonu<br />

ile ZF, kamyon üreticilerine gelecekteki<br />

bir trend için zemin hazırlamaktadır: Yakıt tasarruf<br />

etmek için, en büyük viteste motorun<br />

devir sayısını dikkat çekecek ölçüde düşüren<br />

çok uzun arka aks tahvil oranları kullanılabilir.<br />

Ancak alışılagelmiş otomatik şanzıman sistemleri<br />

kullanıldığında hafif rampalarda bile vites<br />

küçültmek gerekeceği için bunlar vites değiştirme<br />

sıklığını arttıracaktır. Çift kavrama modülü<br />

ile bu vites küçültme ve vites büyütme işlemleri<br />

– ticari araçlarda yaygın olarak kullanılan<br />

otomatik şanzımanlardakinden farklı olarak –<br />

yük altında, yani çekiş kuvvetinde bir kesiklik<br />

olmaksızın yapılabilir. Bu konforlu ve neredeyse<br />

hiç hissedilmeyen vites değişiklikleri yakıt tüketimini<br />

de olumlu etkiler.<br />

Ağır çekicilerde kullanım için TraXon temel<br />

şanzıman bir konverter kavraması ile de kombine<br />

edilebilir. “TraXon Tork” şanzıman yüksek<br />

giriş torklarında bile aşınmasız şekilde kalkabilir<br />

ve uygun yaşam boyu giderlerle yumuşak ve<br />

konforlu manevralar anlamına gelir.<br />

Yeni TraXon otomatik şanzıman sistemi esnek bir yapıya<br />

sahip: Temel şanzıman, (soldan sağa) dört farklı tahrik<br />

modülü: Çift kavrama modülü, konverter kavraması,<br />

tek veya çift plakalı kavrama veya bir hibrid modülü ile<br />

birleştirilebilir. Bu, konforu arttırmakta ve yakıt tüketimini<br />

azaltmaktadır.


haber<br />

YAĞLAMANIN GERÇEK MALİYETİ …<br />

Triboloji ve Strateji<br />

“Triboloji” sürtünme, yağlama ve aşınma<br />

arasındaki temel etkileşimleri inceler. En<br />

basit tanımı ile yüzeylerin sürtünme, aşınma<br />

ve yağlama konularını inceleyen teknoloji<br />

dalıdır. Malzemelerin sürtünme katsayısının<br />

ve aşınma oranlarının belirlenmesi,<br />

sürtünme ve aşınmayı etkileyen doğal etmenlerin<br />

incelenmesi, sürtünme ve aşınmayı<br />

azaltacak (veya çoğaltacak) endüstriyel<br />

yağların ve katkıların bulunması temel<br />

araştırma konusudur. Triboloji uzmanları<br />

mevcut tribolojik parametreleri dikkate alarak<br />

duruma en uygun ürünleri saptarlar. İki<br />

cismin birbirine sürtündüğü ortamlarda bir<br />

triboloji konusu vardır. Yağlayıcılar ve katkılar,<br />

başta aşınma olmak üzere sürtünmenin<br />

meydana getirdiği sakıncaların giderilmesi<br />

arayışı ile bu alanın kapsamına girerler.<br />

Faaliyet sektörleri itibariyle triboloji bilgisine<br />

gerek duyulan firmalarda bu konunun<br />

önemle ele alınması gerekmektedir. Diğer<br />

taraftan bu konu ülke bazında da hayati bir<br />

önem taşır. Zira uzay ekipmanlarından tarımsal<br />

faaliyetlere, sanayiden madenciliğe,<br />

ulaştırmadan inşaata, havacılıktan enerji<br />

üretimine, otomotivden çevre korumaya<br />

kadar pek çok sektörde çözüm bekleyen<br />

bir triboloji sorunu mevcuttur. O nedenle<br />

ülke düzeyinde bir “Triboloji Stratejisi”nin<br />

geliştirilmesi genel ekonomiye çok büyük<br />

kazanımlar sağlayacaktır. Dahası günümüzde<br />

yanlış ürünlerin ve sorumsuz uygulamaların<br />

neden olduğu kayıplar çevreye verilen<br />

zararlar olarak da hesaba katıldığında, bizlere<br />

gelecek nesillere karşı altından kalkılamayacak<br />

bir sorumluluk yüklemektedir. Bu<br />

bağlamda ABD’de yapılan bir araştırmada,<br />

her yıl sürtünme nedeniyle oluşan kayıpların<br />

250 milyar dolar civarında olduğu ifade<br />

edilmektedir. Bu hesaplamayı dünya ölçeğinde<br />

yaparsak yanlış ve yetersiz yağlama<br />

uygulamalarından kaynaklanan kayıpların<br />

trilyonlarca doları bulduğunu söyleyebiliriz.<br />

Ülkemizde de durum farklı değildir. Kabaca<br />

bir hesaplama ile Türkiye’nin yanlış ve yetersiz<br />

yağlama nedeniyle uğradığı kayıpların<br />

her yıl on milyarlarca doları bulduğu görülecektir.<br />

Oysa bu kayıpların önemli bir bölümünün<br />

doğru ve yüksek kaliteli yağlayıcılar,<br />

nitelikli katkı maddeleri kullanarak önlemek<br />

mümkündür. Bu amaçla hem ülke düzeyinde,<br />

hem de işletme düzeyinde “Triboloji<br />

Stratejisi” oluşturmak büyük önem taşımaktadır.<br />

Yağlamanın Gerçek Maliyeti<br />

Motorunuz, makinanız veya ekipmanınızın<br />

ekonomik, verimli ve düzgün çalışabilmesi için<br />

uygun yağlama koşullarının sağlanması amacıyla<br />

kullanacağınız yağlayıcıları ve katkıları seçerken<br />

hangi kriterleri gözeterek hareket etmelisiniz?<br />

En ucuz fiyatlı ürünleri seçmek, nihai<br />

analizde sizi gerçekten kazançlı kılar mı?<br />

Doğru yaklaşım “yağlamanın gerçek maliyeti”<br />

ilkesini uygulamaktır. Buna göre seçilecek<br />

yağlayıcı ve katkı ürünlerinin gerçek maliyeti,<br />

bunların satın alma fiyatı değildir. Gerçek<br />

maliyet, doğru yağlayıcılar ve katkıların<br />

kullanılmaması nedeniyle işletmenin yüklenmek<br />

zorunda kalacağı kayıpların toplamından<br />

oluşur. Bunların içinde verimlilik kaybı, bakım<br />

onarım masrafları, aşınma, eskime, arızalar<br />

nedeniyle meydana gelen çalışma saati<br />

kayıpları ve benzeri giderleri sayabiliriz. Üstün<br />

nitelikli yağlayıcılar ve katkıları kullanmanın<br />

sağlayacağı tasarruflar, bunların fiyatından<br />

çok daha fazladır. Dolayısıyla daha pahalı<br />

fakat yüksek kaliteli yağlayıcılar ve katkıları<br />

seçmekle elde edilecek kazançların toplamı,<br />

daha ucuz ama düşük kaliteli ürünlerin sebep<br />

olacağı kayıplar nedeniyle ödenecek bedellerden<br />

çok daha azdır. O nedenle işletmelerde<br />

sorumluluk üstlenen idari ve teknik yöneticiler,<br />

yağlama konusunda ürün seçimi yaparken<br />

“yağlamanın gerçek maliyeti” ilkesini<br />

gözeterek ve üstün nitelikli ürünleri tercih<br />

ederek maliyetlerde büyük ölçekli iyileştirmeler<br />

yapabilirler.<br />

Bu bağlamda “niş ürünler” olarak adlandırılan<br />

özel koşullarda veya özel işlemlerde kullanılabilecek<br />

yağlayıcılar ve katkılar giderek<br />

önem kazanmaktadır. Genel amaçlı olmayan<br />

bu ürünler, belirli bir alanda işlev görmek üzere<br />

hazırlanmakta, kullanıcıya verimlilik ve tasarruf<br />

sağlamaktadır.<br />

Son yıllarda artık “çevre koruma”da ürün<br />

maliyetlerine önemli bir kalem olarak girmesidir.<br />

Çevre koruyucu ürünler, geleneksel yağlayıcı<br />

ve katkıların sağladığı her türlü ihtiyacı<br />

karşılamanın ötesinde, bio-çözünür ve düşük<br />

toksiteli olmanın avantajlarını da içermektedir.<br />

O nedenle yağlayıcı ve katkı seçerken işimizin<br />

gereklerine en uygun ve ayni zamanda çevreye<br />

duyarlı ürünleri tercih etmek işletmeler açısından<br />

da, ülke açısından da kazançlı ve sağlıklı<br />

bir yaklaşım olacaktır. Aksine satın almada<br />

ürünün fiyatını tek belirleyici unsur olarak kabul<br />

etmek, olumsuz sonuçlar yaratabilir.<br />

Performansa, Uzmanlığa ve Doğaya<br />

Saygı<br />

Bir Kanada firması olan MARYN International,<br />

40 yıla yakın bir zamandır yüksek performanslı<br />

özel yağlayıcılar ve katkılar imal etmektedir.<br />

Araştırma ve geliştirme çalışmalarına<br />

önemli fonlar ayıran şirket, ISO 9001-2008<br />

belgesi sahibidir. Enerji, sürtünme ve aşınma<br />

kayıpları alanında ileri teknolojiler uygulayarak,<br />

dünyanın her tarafındaki müşterilerine<br />

gelişmiş ve yenilikçi ürünler sunmaktadır.<br />

MARYN ürünleri PowerUp, Triumph ve<br />

Marinus markaları altında pazarlanmaktadır.<br />

Bu ürünler, sürtünme ve aşınmayı azaltarak<br />

çalışma verimliliğini yükseltme amacını gütmektedir.<br />

Aralarında özel ortamlarda ve özel<br />

uygulamalarda kullanılan “niş” ürünler de yer<br />

almaktadır. Genel amaçlı olmayan bu yağlayıcı<br />

ve katkılar belirli bir uzmanlık alanında hizmet<br />

görmek üzere tasarlanmaktadır.<br />

MARYN International ileri teknolojili ürünlerinin<br />

aynı zamanda çevre dostu olmasına<br />

da büyük önem vermektedir. O nedenle üstün<br />

performansın yanında ürünlerin bio çözünür<br />

ve düşük toksiteli olmasına da büyük<br />

özen gösterilmektedir.<br />

MARYN International’in Türkiye Genel<br />

Distribütörü olarak BTA İç ve Dış Ticaret<br />

şirketi de dağıtımını yaptığı MARYN ürünlerinin<br />

yüksek performanslı uzmanlık ürünleri olması<br />

kadar, doğa dostu olmalarını da önemsemektedir.<br />

Bu yaklaşım BTA’nın kurumsal<br />

kültüründe de bir ilke olarak benimsenmiştir.<br />

Bu bağlamda müşterilerimize ürünlerimizi tanıtırken<br />

yağlamanın gerçek maliyetini de<br />

çeşitli yönleri ile anlatmayı görev bilmekteyiz.<br />

BTA İç ve Dış Ticaret


haber<br />

Hiç durmadan 2 milyon kilometre yol yaptı<br />

MAN Türkiye Ankara tesislerinde üretilen<br />

2008 model Fortuna seyahat otobüsü,<br />

hiç durmadan 2 milyon kilometre<br />

yol yaparak rekor kırdı. Kamil Koç firmasına<br />

ait MAN Fortuna seyahat otobüsüyle, dünyanın<br />

etrafında atılan 50 tura denk gelen kilometreyi<br />

hiç arıza yapmadan tamamlayan kaptan şoför<br />

Akın Öziş, “Aracın sesi dahi değişmedi” dedi.<br />

Türkiye geneline yayılmış satış ve<br />

satış sonrası hizmetleriyle MAN, 1<br />

<strong>Mart</strong>– 31 Mayıs <strong>2013</strong> tarihleri arasında<br />

düzenlediği ‘Bahar Kampanyası’<br />

88 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Kamil Koç firmasına ait 2008 model MAN<br />

Fortuna seyahat otobüsü, motor kapağı hiç<br />

açılmadan yaptığı kilometre ile bir rekora<br />

imza attı. 3 kaptan şoförü ile 2 milyon kilometre<br />

yol yapan MAN Fortuna, halen seferlerine<br />

devam ediyor. Ağırlıklı olarak Ankara-<br />

İstanbul arası hizmet veren aracın kaptanı<br />

Akın Öziş, “Aracımızı 2008 yılından beri 3<br />

MAN yetkili servislerinde bahar coşkusu<br />

ile orijinal yedek parçalarda yüzde 25’e<br />

varan indirimler ve avantajlı teklifler sunuyor.<br />

MAN Satış Sonrası Hizmetler Yedek Par-<br />

şoför arkadaşla birlikte kullanıyoruz. Neredeyse<br />

hiç stop etmeyen aracımız günde ortalama<br />

1.300 kilometre yol yapıyor. Aracın<br />

aynı kişiler tarafından kullanılması, bakımlarının<br />

zamanında yapılması ve orijinal malzeme<br />

kullanılması bu rekoru getirdi” dedi.<br />

MAN kalitesiyle üretilen araçların verimli<br />

kullanılmasıyla çok uzun süre gidebileceğini<br />

belirten MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret<br />

A.Ş. Pazarlama ve Kurumsal İletişim<br />

Müdürü Yakup Sarıcan, “Kamil Koç firmasının<br />

filosunda bulunan araçların yüzde<br />

75’ini MAN oluşturuyor. 25 yıllık deneyime<br />

sahip olan şoför arkadaşlarımız, düzenli<br />

servis bakımı yaptırdıkları aracımızla motor<br />

kapağını hiç açtırmadan 2 milyon kilometre<br />

yol yaptılar. Bu bir rekor. Çünkü bu<br />

rakam dünyanın etrafında atılan 50 tura<br />

denk geliyor. Ayrıca verimli kullanarak yüzde<br />

32’de yakut tasarrufu sağladılar. Kendilerini<br />

tebrik ediyorum” dedi.<br />

ça Müdürlüğü tarafından düzenlenen<br />

ve yetkili servislerde geçerli olan ‘Bahar<br />

Kampanyası’ otobüsten kamyona MAN<br />

ve NEOPLAN marka tüm araçları kapsıyor.<br />

Orijinal yedek parça ve servis hizmetlerini<br />

koşulsuz müşteri memnuniyeti<br />

anlayışı ile sunan MAN’ın, 7 gün 24<br />

saat orijinal yedek parça hizmeti bulunuyor.<br />

Ayrıca MAN yetkili servislerinde<br />

değiştirilen orijinal MAN yedek parçaları,<br />

kullanımdan kaynaklanan yenilemeler<br />

hariç, kilometre sınırlaması olmaksızın,<br />

1 yıl boyunca MAN garantisi kapsamında<br />

bulunuyor.<br />

MAN, bakımda kullanılan filtreler ve motor<br />

parçalarını kapsayan bu özel bahar<br />

kampanyasından faydalanmak isteyen<br />

tüm araç sahiplerini yetkili servislerine<br />

davet ediyor.


haber<br />

Nitelikli Üstyapıcılar ile Buluştu<br />

Mitsubishi Fuso Canter nitelikli<br />

üstyapı firma yetkilileri ile buluştu.<br />

Sağladığı birçok avantajla<br />

rakiplerinden ayrılarak öne çıkan<br />

ve segmentinin en fazla kazandıran aracı<br />

olma iddiasını taşıyan Mitsubishi Fuso<br />

Canter, nitelikli üstyapı firma yetkilileri ile<br />

bir araya geldi.<br />

Michelin ağır vasıta lastikleri, kaplanabilirlik<br />

özelliğiyle ulaştırma<br />

ve taşıma maliyetlerini düşürüyor.<br />

Şantiye ve yol içi/yol dışı<br />

karma kullanım için tasarlanan<br />

Michelin Recamic XDY4, farklı<br />

desen yapısı sayesinde tek<br />

bir lastikle bütün ihtiyaçları<br />

karşılıyor.<br />

Michelin, daha fazla<br />

enerji tasarrufu ve<br />

daha az hammadde<br />

kullanımının yanı sıra<br />

karayolu taşımacılık faaliyetlerinde<br />

kârlılığı<br />

artırmak amacıyla geliştirdiği<br />

lastiklerinde<br />

her şartta en iyi verimi<br />

sağlamayı hedefliyor.<br />

Michelin, güçlü karkas<br />

yapısı sayesinde kaplanabilirlik<br />

özelliğini de bir<br />

arada sunuyor. Böylece yakıt<br />

tasarrufundan sonra yedek<br />

parça maliyetlerinde de<br />

düşüş sağlıyor.<br />

90 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Çeksan Makina, Efe Endüstri, Erdemli<br />

Makina, Gencer Kasa, Güneri Makina,<br />

Hidromak, Karba Otomotiv, Kocaoğlu<br />

Hidrolik, Paksan, Paktaş Platform ve<br />

Volkan İtfaiye firmalarının katıldığı toplantıda<br />

nitelikli üstyapı firmalarının ihtiyaçları<br />

konuşuldu. Hafif kamyon sınıfında<br />

dünyada bir ilk olan Duonic şanzımanın<br />

müşterilere olan faydası anlatılırken<br />

firma yetkilileri duonic şanzımanlı yeni<br />

Mitsubishi Fuso Canter’i test etme imkanı<br />

da buldu.<br />

Sınıfının en düşük yakıt tüketimine sahip<br />

aracı olmayı başaran Mitsubishi Fuso<br />

Canter yeni Euro 5 motoru ile daha da<br />

az yakıyor. Her zaman öncü olan Mitsubishi<br />

Fuso Canter hafif kamyon sınıfında<br />

dünyada bir ilk olan Duonic çift kavramalı<br />

otomatik şanzımanı sunuyor. Duonic<br />

şanzımanlı Yeni Canter; üstün performans,<br />

konfor ve kesintisiz hızlanma<br />

Karma kullanıma uygun:<br />

Michelin Recamic XDY4<br />

Michelin’in sektörün ihtiyaçları doğrultusunda<br />

sürekli hareketliliği ve verimliliği<br />

artırma çabasıyla ürettiği<br />

Michelin Recamic<br />

XDY4 ağır vasıta lastikleri,<br />

bir önceki<br />

nesline göre daha<br />

uzun kullanım<br />

ömrü sunan ve<br />

farklı sırt deseni<br />

sayesinde yol içi/<br />

yol dışı ve şantiye<br />

kullanımını aynı<br />

anda sunuyor.<br />

<strong>Mart</strong> ayından itibaren<br />

pazara<br />

sunulacak olan<br />

XDY4, yol içi/yol<br />

dışı karma kullanım<br />

amaçlanarak<br />

dizayn edilen sırt<br />

deseniyle şantiye<br />

ve inşaat sektöründe<br />

hafriyat ve damperli<br />

kamyon kullanıcılarının<br />

ihtiyaçlarını karşılıyor.<br />

avantajlarının yanı sıra yakıt ekonomisi<br />

de sağlıyor. Duonic şanzıman sayesinde<br />

Yeni Canter yokuşlarda yüklüyken bile<br />

geri kaydırmıyor, sadece frenden ayak<br />

çekilerek gaza basmadan hassas yanaşma<br />

yapılabiliyor, eco mode seçeneği sayesinde<br />

daha düşük yakıt tüketimi sağlıyor.<br />

Duonic şanzıman eco mode seçeneğinde<br />

normal trafikte yüzde 2, sıkışık trafikte<br />

ek yüzde 8 oranında yakıt tasarrufu sağlıyor.<br />

Ayrıca Duonic şanzıman çift kavrama<br />

özelliği sayesinde vites geçişlerinde yaşanan<br />

sarsıntı ve tork kesintisini minimuma<br />

indirerek sürüş performansı ve konforunu<br />

artırıyor. Islak tip çift kavraması sayesinde<br />

Duonic şanzıman bakım gerektirmiyor,<br />

bu da kullanıcısına hem zamandan<br />

hem de bakımdan kazandırıyor. Yeni<br />

Mitsubishi Fuso Canter, 40.000 kilometrede<br />

bir bakıma girerek işletme maliyetlerini<br />

de büyük oranda düşürüyor.<br />

Yeni Michelin Recamic XDY4’ün kaplama<br />

sırt deseni, Michelin X Works XDY<br />

deseninden geliştirildi. Bir önceki nesil<br />

XDY3 kaplama sırt desenine kıyasla özel<br />

açılı geometrik kanal yapısıyla yüzde 30<br />

daha az taş toplayan XDY4, bu özelliğiyle<br />

lastik diplerinde meydana gelebilecek<br />

hasarları azaltıp, toplam ömrü artırıyor.<br />

Özel tasarlanan omuz blokları sayesinde<br />

XDY4, zorlu çalışma koşullarında<br />

yırtılma ve açılmalara karşı korumak<br />

için dış blok kenarlarına eğim verilerek<br />

üretiliyor. Kullanım ömrünün artırılması<br />

ve aşınmaların azaltılması için geliştirilen<br />

kauçuk karışımı, aynı anda yırtılma<br />

ve parçalanmalara karşı da daha dayanıklı<br />

hale getirildi. “V” tipi tasarlanan<br />

sırt deseniyle su ve çamur tahliyesi artırılıp,<br />

bu sayede her türlü yol koşulunda<br />

tutuş ve çekiş gücü artırıldı.<br />

Recamic lastik sırt kaplama ürünleri Michelin<br />

lastikleri teknolojisiyle üretilip orijinal<br />

Michelin sırt desenlerinden geliştiriliyor.


haber<br />

Araç Kiralama Sektörü Vites Büyütüyor<br />

Son yıllarda firmalara tanıdığı birçok<br />

avantaj ile ön plana çıkan oto kiralama<br />

şirketleri; vergi, kasko ve araç bakımıyla<br />

uğraşmak istemeyenlerin tercihi oluyor. Operasyonel<br />

filo kiralama sektörü 5 milyar lira büyüklüğe<br />

ulaşırken <strong>2013</strong> yılında 20.000.000 TL<br />

ciro öngören, bunun karşılığında yüzde 15-<br />

17 bandında öz kaynak karlılığı<br />

hedefleyen Lider Filo isminden<br />

aldığı güçle operasyonel<br />

araç kiralamada sektörün zirvesini<br />

hedefliyor.<br />

Merkez ofisi İstanbul’da bulunan<br />

Lider Filo; yine İstanbul<br />

Güneşli, Ankara ve İzmir’deki<br />

ofislerinin yanı sıra 15 tedarikçi<br />

bayisi ile Bodrum, Marmaris,<br />

Dalaman, Antalya, Bursa,<br />

Adana, Gaziantep, Urfa, Malatya,<br />

Kayseri, Nevşehir, Diyarbakır,<br />

Erzurum, Trabzon ve<br />

Samsun illerinde de profesyonel<br />

ve kesintisiz hizmet sunuyor.<br />

Lider Filo’nun portföyünde<br />

Mercedes, BMW, Audi,<br />

Volkswagen, Toyota, Ford, Renault,<br />

Fiat ve Hyundai marka araçlar olmak<br />

üzere tam 1.650 araç bulunuyor. Güçlü finansal<br />

yapısı, kurumsal yönetim anlayışı, müşteri<br />

odaklı çözüm ilkesi ve 7/24 çağrı merkezi<br />

hizmeti ile 3 yıllık süre içinde 5.000 adet araca<br />

ulaşmayı ve sektörün zirvesindeki şirketler<br />

Toplam Maliyeti Azaltacak<br />

Dünyaca ünlü İtalyan ataçman markası<br />

MB Bucket, Türkiye distribütörlüğü<br />

için ASC Türk ile anlaştı. ASC Türk tecrübesi<br />

ve kalitesiyle Türkiye inşaat, yıkım ve<br />

madencilik sektörlerinin hizmetine sunulacak<br />

olan MB Bucket, teknolojisiyle rakiplerinin arasından<br />

sıyrılıyor.<br />

ASC Türk; Volvo İş Makinaları ve Sandvik Mobil<br />

Kırma ve Eleme Üniteleri, Chicago Pneumatic<br />

hidrolik kırıcılarından sonra şimdi de alanında<br />

dünya lideri olan İtalyan orijinli MB Bucket<br />

ürünlerini Türkiye pazarına sunuyor. Benzerlerinin<br />

aksine sadece Kırıcılı Kova ve Elek üzerinde<br />

uzmanlaşan MB Bucket, yıkım geri dönüşüm<br />

sektörlerine getirdiği kolaylıklar ve teknolojisi<br />

sayesinde bu ürün gamında dünyadaki<br />

en iyi firma olarak anılıyor.<br />

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan ASC Türk<br />

Gelişmiş Ürünler Müdürü Serhan Özkan, MB<br />

Bucket ürünlerinin Türkiye pazarı ve özellikle<br />

de kentsel dönüşüm projeleri için ihtiyaçları<br />

tam olarak karşılayacağından emin olduklarını<br />

ifade ederek “Türkiye’de daha çok sabit kırıcılar<br />

tercih ediliyor ve genellikle kiralanıyor. Böyle<br />

olunca kırılacak malzeme önce sabit kırıcıya<br />

nakliye edilmek zorunda kalıyor. Sabit kırıcıda<br />

hem giriş hem de çıkış tarafında iki adet makinaya<br />

ihtiyaç duyuluyor. Malzemeler kırıldıktan<br />

sonra ise bu malzemelerin tekrar kullanılacağı<br />

yere nakledilmesi gerekiyor. Oysa kırıcılı<br />

kova ve elek ataçmanları alındığında nakliye<br />

ve makina kiralama maliyetleri ortadan kalkıyor.<br />

Sadece bir adet iş makinası ile malzemeler<br />

yerinde direk nakliye edilecek kamyonun içinde<br />

veya istenilen alanda istenilen büyüklükte<br />

kırılarak sevk edilmeye hazır hale getirilebiliyor.<br />

Böylece nakliye ve makina maliyeti de teke iniyor”<br />

diye konuştu.<br />

MB Bucket ürünlerini kullanmanın işletmeler<br />

için toplam maliyeti büyük ölçüde azalttığını<br />

belirten Özkan MB Bucket ataçmanlarının<br />

tüm iş makinalarına uyarlanabildiğine de dikkat<br />

çekti.<br />

ASC Türk distribütörlüğünde satışa sunulan<br />

MB Bucket için demo çalışmalarına da başlan-<br />

arasında yer almayı hedefliyor. Her sektörden<br />

müşteriye sahip olan firmanın ana hedef kitlesini<br />

KOBİ’ler, küçük ya da orta ölçekli firmalar<br />

oluşturuyor.<br />

Lider Filo Genel Müdürü Bülent Coşkunarda,<br />

“Sektörümüz henüz çok genç, dolayısıyla birçok<br />

firma sektörden pay almak istiyor. İşimiz<br />

iyi bir finans yönetimi ve profesyonel operasyon<br />

anlayışı gerektirir. Yaptığınız başka bir işin<br />

yanına sığdırabileceğiniz bir departman değildir.<br />

Bu yönetimi uygun bir şekilde yerine getiremeyen<br />

ve ne yazık ki müşterileri kiralama<br />

sektöründen soğutan çok firma oldu. Güçlüler<br />

kaldı ve sektörde standartlar yükselmeye<br />

başladı. Sektörde hem uzun dönem hem de<br />

günlük kiralama yapan şirketler ile birlikte 250<br />

bin adet civarında araç olduğu tahmin ediliyor.<br />

Biz sektörde yabancı ortaklı firmaların yanında<br />

yüzde 100 yerli sermayeli bir şirket olarak sektörün<br />

zirvesinde yer almak istiyoruz. Uzun dönem<br />

araç kiralaması yaptığımız fiili 350 adet<br />

müşterimiz var. 2012 yılında 900 araç kiraya<br />

verdik ve 1.650 adet araç kapasitesine ulaştık,<br />

<strong>2013</strong> yılında toplam araç kapasitemizi 2.500’e<br />

çıkartacağız” diyor.<br />

dı. Bu çalışmalardan ilki Varyap Metropol - İstanbul<br />

şantiyesinde gerçekleştirildi. Kırıcılı kova<br />

ve elek ataçmanlarının kullanıldığı demo ziyaretçiler<br />

tarafından dikkatle izlenirken, şantiyedeki<br />

ufalama ihtiyaçları için en modern ve yenilikçi<br />

çözüm olan MB Bucket ürünleri performansları<br />

ile göz doldurdu.<br />

ASC Türk Gelişmiş Ürünler Müdürü Serhan<br />

Özkan, kırıcılı kovanın özellikle şehir içindeki<br />

yıkım alanlarında kullanılmaya çok elverişli<br />

olduğunun altını çizerek; “Kırıcılı kova, kırılacak<br />

malzemenin çok küçük bir alanda ekstra<br />

bir makinaya ihtiyaç duymadan 20 cm’den<br />

1,5 cm’e kadar istenen ebatlarda kırımını yapabilmektedir.<br />

Hatta içinde metal olan bina<br />

kolonu gibi malzemeleri istenen boyutlarda<br />

kırarak, içindeki metali de kolay bir şekilde<br />

ayırabilmektedir.” dedi. MB Bucket’ın diğer<br />

ürünü olan eleğin ise 80 mm’lik çaptan 20<br />

mm’lik çapa kadar istenilen ebatlarda eleme<br />

yapabildiği bilgisini veren Özkan sözlerini şöyle<br />

sürdürdü; “Değiştirilebilir elek çıkış ebatları<br />

ve yüksek üretim kapasitesi sayesinde peyzajdan<br />

taş ocaklarına kadar geniş bir kullanım<br />

alanı olan MB Bucket elek alanında lider<br />

bir markadır.”


haber<br />

BLMYO VE KOSGEB Eğitim Ortaklığı Kurdu<br />

Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu,<br />

öğrencilerin kendi fikirlerine<br />

yönelik iş planlarını hazırlayabilmelerini<br />

sağlayacak bilgi ve becerileri<br />

kazanmalarını sağlamak üzere KOSGEB<br />

(Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme<br />

ve Destekleme İdaresi Başkanlığı)<br />

94 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

ile eğitime yönelik bir iş birliği gerçekleştirdi.<br />

Bu işbirliği çerçevesinde Beykoz Lojistik Meslek<br />

Yüksekokulu’nda iki dönemde toplam 56<br />

saat verilen Girişimcilik ve Uygulamalı Girişimcilik<br />

dersleri artık KOSGEB Girişimcilik Destek<br />

Programı kapsamında Uygulamalı Girişimcilik<br />

Eğitimi olarak kabul ediliyor. KOSGEB, 30.000<br />

TL hibe ve 70.000 TL geri ödemeli Yeni Girişimci<br />

Destek Programı’na başvurabilmek için<br />

girişimci adaylarının bu eğitimleri almasını şart<br />

koşmaktadır. Eğitimlerinin 3. ve 4. Yarıyıllarında<br />

bu dersleri seçerek her ikisini de başarıyla<br />

tamamlayan öğrencilerimiz sertifika almaya ve<br />

girişimci destek programına başvurmaya hak<br />

kazanmaktadır.<br />

KOSGEB, Uygulamalı Girişimcilik<br />

Eğitimi’ne, girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak<br />

ve girişimcileri iş planı kavramı<br />

ile tanıştırarak başarılı işletmelerin kurulmasını<br />

sağlamak amacı nedeniyle büyük<br />

önem veriyor. Bu eğitimler sonunda<br />

girişimci adayları kendi iş fikirlerine<br />

yönelik iş planlarını hazırlayabilecek bilgi<br />

ve deneyimi kazanıyorlar.<br />

Girişimci Destek Programı kapsamındaki<br />

bu dersleri, Beykoz Lojistik Meslek<br />

Yüksekokulu, İşletme Yönetimi Program<br />

Başkanı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı,<br />

Aile Eğitim Programı formatörü Dr.<br />

Reha Uluhan ve Dr. Burcu Güven tarafından<br />

yürütülmektedir.<br />

Çevreci ticari araç “Piaggio Porter<br />

Electric Power”lar Türkiye’de<br />

Avrupa’nın hafif ticari araç sınıfının<br />

önde gelen markalarından<br />

biri olan İtalyan Piaggio Ticari<br />

Araçlar Türkiye’de satışa sunuldu.<br />

Türkiye Genel Distribütörü Aytok Şirketler<br />

Grubu tarafından ithalatına başlanan<br />

ve Porter ve Porter Maxx gibi iki farklı<br />

kasa ve elektrikli motor seçeneği bulunan<br />

araçların, İtalya’dan Türkiye’ye nak-<br />

liyesi GEFCO Türkiye tarafından yapıldı.<br />

Sınıfının en ekonomik ve çevreci araçlarından<br />

olan Piaggio Ticari Araçların,<br />

İtalya – Türkiye nakliyesi, aracın çevreci<br />

özelliklerine uygun olarak, gemi ile gerçekleştirildi.<br />

Nakliye işlemini yürüten GEFCO Logistics,<br />

çevre sorunlarını dikkate almak,<br />

çevre sorumluluğunun artmasına katkı<br />

sağlamak ve çevreyle dost teknolojilerin<br />

yayılmasını ve kalkınmasını desteklemek<br />

amacıyla “CO2 Emisyonunu Azaltmaya<br />

Yönelik Gönüllülük Tüzüğünü” benimsiyor<br />

ve faaliyet gösterdiği ülkelerdeki genel<br />

duruma göre Yeşil Lojistiğe yönelik<br />

özel çözümler üretiyor.<br />

Türkiye’ye ulaşan araçların, gümrük işlemleri<br />

de GEFCO’nun Gümrük Müşavirliği<br />

tarafından düzenleniyor. Eylül<br />

2012’de kurulan GEFCO Gümrük Müşavirliği<br />

Ltd. Şti. ile hizmet zincirindeki<br />

son halkayı da tamamlayan GEFCO Türkiye;<br />

müşterilerine 360 derece entegre<br />

hizmet sağlıyor.<br />

Müşterilerinin beklentilerini ve tüm süreçleri<br />

kendi bünyesinde gerçekleştiren<br />

GEFCO, sınıflarının ilk tam elektrikli hafif<br />

ticari aracı olmaları ile dikkat çeken<br />

Piaggio Ticari Araçların depolama işlemlerini<br />

de üstlendi.


haber<br />

TIRSAN, Has Otomotiv<br />

İzmir ile bayi ağını genişletti<br />

TIRSAN Treyler AŞ, Has Otomotiv Ticaret AŞ İzmir ile yapmış olduğu bayilik anlaşması ile satış<br />

ve satış sonrası hizmetleri ile Ege Bölgesi’nde müşterilerine hizmet kanallarını arttırıyor.<br />

Ticari Ağır vasıta konusunda sektörün<br />

önemli kuruluşlarından Has Otomotiv<br />

Ticaret AŞ’nin Işıkkent ve Susurluk<br />

Şubeleri, sektörün lider kuruluşu TIRSAN’ın<br />

yeni bayisi oldu. Bu vesile ile Has Otomotiv<br />

Ticaret A.Ş Işıkkent Şubesinde verilen<br />

davette Ege Bölgesi’nde faaliyet gösteren<br />

önemli nakliye firmaları ile firma yetkilileri<br />

bir araya geldi.<br />

Artık Ege Bölgesi’nde taşımacılıkta müşterilere<br />

geniş kapsamlı hizmet ve değişen ihtiyaçlara<br />

daha hızlı cevap verilecek.<br />

Tırsan Treyler Sanayi Ticaret A.Ş. yönetim<br />

kurulu başkanı Çetin Nuhoğlu bu bayilik<br />

anlaşmasının önemine vurgu yaparak, Ege<br />

96 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Bölgesi’ndeki nakliyecilerin bundan büyük<br />

bir avantaj sağlayacaklarının altını çizdi ve<br />

şunları söyledi:<br />

“Sektörde şüphesiz kaliteli hizmet ve müşteri<br />

memnuniyeti çok önemli. Avrupa’da<br />

yıllardır çekici ve treyler beraber satılıyor.<br />

Müşteri servis hizmetini tek yerden alıyor.<br />

Servis hizmetinde sürede verimsizlik yaşamadan,<br />

finansal olarak tek noktadan hizmet<br />

alarak oturmuş bir sisteme dahil oluyor.<br />

Bu memnuniyeti müşterimize daha<br />

iyi sunmak için yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz<br />

işbirliklerimizden sonraki hedefimiz<br />

Has Otomotiv Ticaret A.Ş ile bir işbirliği<br />

başlatmaktı. Bugün TIRSAN kalitesini Has<br />

Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin Işıkkent Şubesi<br />

ile birleştirmek adına imza atacağız.”<br />

Üretici firma ile bayi arasında müşteri memnuniyetini<br />

sağlayacak bir uyumun olması gerektiğini<br />

vurgulayan Nuhoğlu: “Müşterilerin<br />

TIRSAN adına ve kalitesine duyduğu güveni<br />

Has Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin satış deneyimleri<br />

ile birleştiriyor olmamızın amacı müşterilere<br />

kusursuz hizmet sunabilmektir. Biz Has Otomotiv<br />

Ticaret A.Ş.’nin Işıkkent Şubesi’nin bayi<br />

ağımıza katılmasında büyük bir mutluluk duymaktayız.<br />

Bu anlaşmanın herkese hayırlı olmasını<br />

diliyorum ” dedi.<br />

Faaliyetlerine 2006 yılında İzmir’de başlayan<br />

Has Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin Işıkkent<br />

Şubesi, 2008 yılında, otomobil satışı<br />

ve tüm araçlar için kullanılmış araç ticareti<br />

faaliyetini hizmet yelpazesine eklemiştir.<br />

Has Otomotiv Ticaret A.Ş.’nin Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Mustafa Dinçer ise açılış töreninde<br />

yaptığı konuşmada “Nakliye ve taşımacılık<br />

dünyanın her noktasında önemli bir ihtiyaçtır.<br />

Sizler bu alanda faaliyet gösteren işletme sahipleri,<br />

çözüm ortaklarımızsınız. Treyler ile yaptığınız<br />

her çeşit taşımayı karşılayan sektörün lideri<br />

bir markayı ve bu markanın servis hizmetini<br />

sizlere sunacak olmamızdan dolayı mutluyuz.<br />

Sektördeki rakip firmalardan teklifler alsak<br />

da biz TIRSAN’ı tercih ettik. Has Otomotiv,<br />

İzmir ilinde ve komşu illerde yapılan her türlü<br />

nakliye ve taşıma işinde ihtiyaç duyulabilecek<br />

Türk mühendisliği ve yoğun araştırma geliştirme<br />

çalışmaları ile bugün kurumsal sanayi imalatı<br />

örneği olan TIRSAN ve Kässbohrer ürünlerini<br />

müşterilerimize sunacağız” dedi.<br />

Has Otomotiv Işıkkent, Tırsan ve Kässbohrer<br />

satışında hızlı bir başlangıç yaptı ve anlaşmanın<br />

imzalanmasının devamında gerçekleşen<br />

satışların teslimat törenleri yapıldı.


Lojistik<br />

Kargonuzu Facebook’tan takip edin<br />

Kargo sektörünün yenilikçi markası<br />

Aras Kargo, Türkiye’de ilk olma<br />

özelliği taşıyan “Facebook’ta Kargom<br />

Nerede?” uygulamasını başlattı. Aras<br />

Bu yıl 4. kez düzenlenen ve gerek<br />

organizasyonu gerekse tarafsız ve<br />

üst düzey jürisi ile sektörde önemli<br />

bir yer edinen Lojistik Ödülleri, iki yıldır<br />

büyüme oranlarının önemli bir paya<br />

sahip olduğu hesaplama sistemi ile küçük<br />

ve orta ölçekli işletmelerin de hak<br />

ettikleri şekilde ödüllendirilmelerine olanak<br />

sağlıyor.<br />

T.C. Ulaştırma Bakanlığı’ndan aldığı faaliyet<br />

belgesi altında hizmet üreten taşımacılık,<br />

lojistik, kargo, kurye ve depolama<br />

şirketlerini kapsayan ATLAS Lojistik<br />

Ödülleri 12 ayrı kategoride dağıtılıyor.<br />

Yarışmanın diğer kesimlerini oda, dernek,<br />

birlik üyeliklerine göre başvuru ya-<br />

98 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Kargo’nun Facebook sayfasını beğenen<br />

herkes, bir tıkla kargosunun nerede olduğunu<br />

görebiliyor, öneri ve taleplerini Aras<br />

Kargo’ya iletebiliyor.<br />

Kargo sektörünün hizmetleriyle fark yaratan<br />

markası Aras Kargo, sektöründe bir ilke<br />

daha imza attı ve dünyanın en yaygın sosyal<br />

paylaşım sitelerinden Facebook’ta Kargom<br />

Nerede? uygulamasını başlattı.<br />

Kargom Nerede? uygulamasını, Aras<br />

Kargo’nun Facebook sayfasını beğenen<br />

herkes kullanabiliyor. Gönderici adı soyadı<br />

veya kargo takip numarasını ilgili alana girenler,<br />

kargolarının yerini bir tıkla öğrenebiliyor.<br />

Kullanıcılar ayrıca Aras Kargo’ya önerilerini<br />

ve taleplerini iletebiliyor.<br />

Atlas, Lojistiğin ‘En’lerini Arıyor<br />

pan taşımacılık ve lojistik şirketleri oluşturuyor.<br />

Lojistik Ödülleri başvuru esası-<br />

Aras Holding olarak inovatif yatırımlara<br />

büyük önem verdiklerini belirten Aras<br />

Kargo Genel Müdürü Salim Güneş “İstatistiklere<br />

baktığımızda, Türkiye’nin en<br />

çok Facebook kullanan ülkelerden biri<br />

olduğunu görüyoruz. Teknoloji ve internetin<br />

geldiği bu noktada biz de tüketici<br />

taleplerine paralel olarak, sosyal medya<br />

ve mobil uygulamalara büyük ağırlık<br />

veriyoruz. Tüketiciler hizmetlerimize kolaylıkla<br />

ulaşabiliyor. Bu anlayışla hayata<br />

geçirdiğimiz yeni Facebook uygulamamız<br />

Kargom Nerede? ülkemizde bir ilk<br />

olma özelliğini taşıyor. Kargosunun ne<br />

zaman ulaşacağını öğrenmek isteyenler,<br />

Facebook’tan tek tıkla bilgi sahibi olabilecek”<br />

dedi.<br />

na göre; sektörel dernekler ve yayınların<br />

temsilcilerinden oluşan bir jüri tarafından<br />

belirleniyor. Ayrıca lojistik alanında<br />

veya lojistiğe destek verecek şekilde<br />

geliştirilmiş ürünler ve gerçekleştirilmiş<br />

projeler, jüri tarafından değerlendirilerek,<br />

ödüle layık bulunanlar Jüri Özel<br />

Ödülü almaya hak kazanıyorlar.<br />

Bu yıl, ‘yılın lojistik yöneticileri’, ‘lojistik<br />

tedarikçileri’, ‘depo yöneticileri’ ve ‘yılın<br />

şoförü’nü içerecek şekilde kapsamı genişletilen<br />

lojistik ATLAS’ları, iki kademeli<br />

bir sistem ile sahiplerini bulacak. www.<br />

lojistikodulleri.com sitesinden üzerinden<br />

gerçekleştirilecek yarışma <strong>Mart</strong> ayında<br />

start alacak.<br />

Yarışmada birinci kademe aday belirleme,<br />

ikinci kademe ise belirlenen adayların<br />

oylanmasını içerecek.


Lojistik<br />

Yeni Acente Anlaşmasıyla 25 Ülkeye<br />

Daha Ulaşacak<br />

Pegasus Kargo’nun 25 ülkeden sorumlu<br />

kargo genel satış acentesi AviaCargo<br />

GMBH oldu.<br />

Pegasus Kargo, ‘Zamanında ve kaliteli hizmet’<br />

felsefesiyle her geçen gün artan hiz-<br />

Limak tarafından 36 yıl süreyle TCDD’den<br />

işletme hakkı devralınan Limakport İskenderun<br />

Limanı, hem Türkiye hem de<br />

bölge ticareti için önemli çalışmalara imza atmaya<br />

devam ediyor.<br />

Yeni yatırımlarıyla konteyner elleçlemeye hazır<br />

hale gelen Liman, ilk konteyner gemisini karşıladı.<br />

Maersk Denizcilik’e ait E.R. Santiago isimli<br />

konteyner gemisi İskenderun Limanı’na dün<br />

yanaştı. Konteyner operasyonlarının Limanda<br />

başlamasıyla birlikte sanayi kuruluşları daha<br />

hızlı ve düşük maliyetlerle ithalat ve ihracat yapabilecek.<br />

İskenderun Limanı’nın işletme hakkını alan Li-<br />

100 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

met noktaları ile büyümeye devam ediyor.<br />

<strong>2013</strong> yılıyla birlikte Ortadoğu, Afrika ve<br />

Hindistan bölgelerindeki varlığını pekiştiren<br />

Pegasus Kargo, 15 Şubat <strong>2013</strong>’den itibaren<br />

Fransa, İsviçre, İspanya, İskandinav<br />

mak, konteyner operasyonlarını başlattı. Dünyanın<br />

en büyük konteyner hatlarından Maersk<br />

Denizcilik’e ait E.R. Santiago isimli konteyner<br />

gemisi Limakport İskenderun’a yanaştı. Böylece<br />

bölgedeki kuruluşların ticaret hızını artıracak<br />

konteyner operasyonunun ilk adımı atılmış<br />

oldu.<br />

Limak’ın yeni yatırımlarıyla Limakport İskenderun,<br />

şu an 550 metre uzunluğundaki rıhtımı,<br />

15.5 metre su derinliği, 200 bin metrekarelik<br />

istifleme sahası, kara ve demiryolu<br />

bağlantısına sahip (intermodal) kapalı<br />

ambarları ve modern ekipmanları ile konteyner<br />

elleçlemeye hazır hale geldi. Hali ha-<br />

Ülkeleri, Balkanlar ve Baltık Ülkeleri de dahil<br />

olmak üzere 25 ülkeden sorumlu Avia-<br />

Cargo GMBH’ı kargo genel satış acentesi<br />

olarak atadı.<br />

‘Daha uygun fiyata kaliteli hizmet’ felsefesi<br />

ile hizmet veren Pegasus Kargo Direktörü<br />

Aydın Alpa konu ile ilgili olarak; “Avia-<br />

Cargo GMBH ile gerçekleştirdiğimiz bu iş<br />

birliğini sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.<br />

Bu iş birliği ile AviaCargo’nun sorumlu<br />

olduğu bölgede varlığımızın daha da<br />

güçleneceğine inanıyoruz. Bölgenin yüksek<br />

potansiyelinden dolayı büyük heyecan içindeyiz.<br />

Havacılık sektöründe 44 yıllık tecrübeye<br />

sahip AviaCargo’nun Genel Müdürü<br />

Klaus Lederer ve ekibinin Pegasus Kargo<br />

için çok farklı fırsatlar yaratacağına inanıyoruz”<br />

dedi.<br />

İlk Konteyner Gemisi İskenderun<br />

Limanı’na Yanaştı<br />

zırda 3 adet mobil vinç ile konteyner hizmeti<br />

verilmeye başlanan limanda <strong>2013</strong> yılı sonunda<br />

hizmete açılacak 370 mt uzunluğundaki<br />

ikinci konteyner rıhtımı inşaatı da hızla<br />

devam ediyor. Ayrıca, konteyner elleçlemesi<br />

için sipariş edilen STS ve RTG vinçler Temmuz<br />

ayında işletmeye alınacak. İlk etap yatırımın<br />

tamamlanmasıyla birlikte, <strong>2013</strong> yılı sonunda<br />

Liman’ın kapasitesi yıllık 1.3 milyon<br />

TEU’ya ulaşacak.<br />

Doğu Akdeniz’in en önemli limanlarından<br />

biri olan Limakport İskenderun, her<br />

geçen gün transit ticaretteki önemini<br />

daha da artırıyor. Konteyner operasyonlarının<br />

başlaması ile Çin, ABD, Hindistan,<br />

Yunanistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerden<br />

gelecek olan hammaddeler, özellikle<br />

Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana,<br />

Hatay, Şanlıurfa, Malatya ve Adıyaman<br />

gibi limanın çevresindeki illerde yer alan<br />

fabrikalara daha hızlı ve düşük lojistik<br />

maliyetlerle ulaştırılabilecek. Liman ayrıca<br />

maden ve mermer ihracatı için de<br />

katma değer sağlayacak. Başta Kuzey<br />

Irak olmak üzere lokasyonun sağladığı<br />

avantaj ile transit ticaretin artışına da<br />

büyük katkıda bulunacak.


Lojistik<br />

DHL Express Türkiye’de Bayrak Değişimi<br />

Dünyanın lider uluslararası hızlı<br />

hava taşımacılık şirketi DHL Express,<br />

Türkiye’de 14 yıldır Michel<br />

Akavi’nin liderliğinde sürdürdüğü başarılı<br />

faaliyetlerine Markus Reckling ile devam<br />

edecek. Michel Akavi, DHL çatısı altında<br />

görevine, Haziran 2012’de üstlendiği,<br />

DHL Express Fransa CEO’su olarak devam<br />

edecek.<br />

Türkiye’de DHL Express’in liderliğini 14 yıl<br />

Türkiye’nin global ticaret atılımları bu ticaretin<br />

akışını sağlayan lojistik firmalarının<br />

daha kurumsal yapılar haline gelmesini<br />

gerekli kılıyor. Sektörün en dinamik firma-<br />

102 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

önce devralan, yaratıcılığı ve yenilikçi yönetim<br />

tarzıyla DHL Express Türkiye’ye ulusal ve<br />

uluslararası arenada başarılar kazandıran Michel<br />

Akavi bayrağı, Grubun Kurumsal Gelişmeden<br />

Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevini DP<br />

DHL CEO’su Frank Appel’e bağlı olarak yürüten<br />

Markus Reckling’e devrediyor. Görev dönemi<br />

süresince, Türkiye’nin yanısıra, Ortadoğu<br />

ve Kuzey Afrika Bölge Direktörlüğü gibi farklı<br />

sorumlulukları da yürüten ve DHL Express Türkiye<br />

cirosunu 13 kat artıran Michel Akavi DHL<br />

larından Batu Lojistik, aldığı kurumsal koçluk<br />

hizmetiyle personeline yatırım yaparak sektördeki<br />

bu genişlemeyi kontrollü büyümeye çeviriyor.<br />

Express Fransa CEO’su olarak görevine devam<br />

edecek.<br />

Profesyonel çalışma hayatına, Otto Versand<br />

Grup ve Tengelmann Grup gibi<br />

Almanya’nın önde gelen perakende grubu<br />

firmalarında başlayan Markus Reckling,<br />

2000 yılında katıldığı Deutsche Post<br />

DHL’de, üst düzey yönetim seviyelerinde<br />

pek çok farklı sorumluluk aldı.<br />

2008 yılından bu yana DP DHL Kurumsal<br />

Gelişmeden Sorumlu Başkan Yardımcılığı<br />

görevini sürdüren Markus Reckling; global<br />

kurumsal strateji projeleri, stratejik planlama,<br />

birleşme ve satın almalar, kurumsal organizasyon<br />

ve pazar araştırmaları faaliyetlerinden<br />

sorumlu olarak görev yaptı. Ana<br />

sorumluluk alanları arasında, BRIC-M gibi<br />

gelişmekte olan pazarların büyümesine yönelik<br />

stratejilerin geliştirilmesi yer alıyordu.<br />

Londra Middlesex ve Almanya Reutlingen<br />

Üniversiteleri’nde İşletme bölümünü tamamlayan<br />

Markus Reckling, Londra The<br />

Chartered Institute of Marketing’den Pazarlama<br />

diplomasına sahip.<br />

Kuzey Amerika, Kanada ve Avusturya bölgelerinde<br />

değişik görevlerde bulunan Markus<br />

Reckling, 1968 doğumlu ve 3 çocuk<br />

babasıdır.<br />

Batu Lojistik’ten Personele Yatırım<br />

Batu Lojistik, Coachus Gelişim ve Eğitim<br />

Merkezi’nden aldığı kurumsal koçluk<br />

hizmetiyle çalışanların güçlü yönlerini<br />

keşfetmesini ve geliştirmesini sağlıyor.<br />

Bu hizmet ile personeline yatırım yaparak<br />

büyümeyi hedefleyen Batu Lojistik,<br />

personelin motivasyonunu arttırmayı<br />

amaçlıyor.<br />

Lojistik sektöründeki genişlemenin ancak<br />

doğru büyüme stratejileri ile değerlendirilebileceğini<br />

belirten Batu Lojistik<br />

Finans Direktörü Gül Ankara, “Lojistik<br />

operasyonları yönetmek stresli bir iş. Bu<br />

nedenle sadece güzel bir çalışma ortamı<br />

bazen motivasyonu sağlamak için yeterli<br />

olmayabiliyor. Coachus Gelişim ve Eğitim<br />

Merkezi’nden aldığımız profesyonel desteği<br />

hem personelimiz için hem de Batu<br />

Lojistik’in kurumsal yapısı için doğru bir<br />

yatırım olarak görüyoruz” diyor.


Lojistik<br />

Yeni Şubesini Birleşik Arap<br />

Emirlikleri’nde Açıyor<br />

GEFCO gelişmekte olan pazarlar, Avrupa<br />

ve Amerika Birleşik Devletleri ile ticaret<br />

için Dubai’de hizmete soktuğu<br />

yeni şubesi ile bölgedeki varlığını güçlendiriyor.<br />

GEFCO, GEFCO Middle East Fze şubesini<br />

Dubai’nin Jebel Ali Serbest Bölgesi’nde (Jafza)<br />

hizmete soktu. Şubeyi, bölgede güçlü bir dış<br />

ticaret ve otomotiv sektörü yaratmayı hedefleyen<br />

Stefano Pollotti yönetiyor.<br />

Dubai, merkezi nokta konumu ve ileri lojistik altyapısıyla<br />

Ortadoğu’ya giden ve Ortadoğu’dan<br />

çıkan deniz, hava ve kara trafiğini geliştirmek<br />

için ideal bir konumda yer alıyor. Dünyanın en<br />

büyük limanına sahip Dubai, 120’den fazla istikamete<br />

bağlantısı bulunan son derece geliş-<br />

Dünya’nın önde gelen tedarik zinciri<br />

yönetim şirketi CEVA, Macintosh Retail<br />

Group NV (MRG) Grubuna bağlı<br />

olan en büyük şehir dışı ayakkabı perakendecisi<br />

Brantano ve ana cadde perakendecisi Jones<br />

Bootmaker ile yeni bir iş ortaklığına adım attı.<br />

Perakende sektöründe dünyanın en büyük<br />

10 perakendecisinden sekiziyle ve dünya-<br />

104 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

miş bir hava taşımacılığı ve bölgede yer alan<br />

tüm ülkelere (Türkiye, Suudi Arabistan, Irak,<br />

İran, Umman, Katar, Kuveyt…) karayolu bağlantısı<br />

gibi avantajlar sunuyor.<br />

2011 yılında, yalnızca otomotiv sektörünün<br />

%20 oranında bir büyüme gösterdiği, petrol<br />

ve gaz sektörü ile endüstriyel ve hızlı tüketim<br />

malları sektörünün büyümeyi sürdürdüğü bölgeyle<br />

ilgili olarak görüşlerini belirten Stefano<br />

Pollotti “Dubai bölgede lojistik faaliyetlerle ilgili<br />

en güçlü büyüme gösteren pazarlardan biri.<br />

Uluslararası lojistik firmalarının Dubai’de mutlaka<br />

bir merkezi olmalı!” dedi.<br />

Bölgenin dikkat çekici ekonomik büyümesi,<br />

GEFCO Dubai şubesi için de son derece olumlu<br />

bir portre çiziyor. Örneğin otomotiv sektörü,<br />

Dubai limanına gelen araçların Irak’taki veya<br />

Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi’ndeki diğer<br />

ülkeler ve Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki nihai<br />

varış noktalarına sevkini sağlayacak herhangi<br />

bir otomotiv uzmanının şu an için bölgede<br />

bulunmamasına rağmen, giderek güçlenmektedir.<br />

Benzer bir biçimde, bölgenin ithalat<br />

(%84) ve ihracat (%16) akışlarını desteklemeye<br />

yönelik, denizaşırı ve karayolu çözümlerini<br />

birleştirecek kaliteli lojistik hizmetleri sunan<br />

bir pazar oyuncusu ihtiyacı var.<br />

nın en büyük 10 ev ve kişisel bakım şirketinden<br />

de sekiziyle çalışmaya devam eden CEVA<br />

tüm dünyada hızla büyümeye devam ediyor.<br />

CEVA, Macintosh ile imzaladığı bu yeni anlaşma<br />

ile İngiltere’nin Leicestershire bölgesindeki<br />

dağıtım merkezinden mağazalara yılda yaklaşık<br />

22 bin teslimat gerçekleştirecek. Bu hacmin<br />

yaklaşık yüzde 80 oranındaki kısmı tahsisli<br />

filolarla yapılırken<br />

kalan yüzde 20’lik<br />

kısım da CEVA’nın<br />

İngiltere’deki dağıtım<br />

ağı ve çapraz<br />

yükleme tesisleri<br />

aracılığıyla taşınacak.<br />

CEVA, Brantano<br />

ile imzaladığı<br />

bu anlaşma ile<br />

her yıl yaklaşık 8,5<br />

milyon çift ayakkabı<br />

teslimatı gerçekleştirecek.<br />

GEFCO Middle East, grubun noktadan noktaya<br />

multimodel ithalat ile ihracat çözümleri ve<br />

otomotiv çözümleriyle ilgili uzmanlığını bölgeye<br />

taşımak ve müşteriler için optimize edilmiş<br />

tedarik zincirini mümkün kılmak için ideal konuma<br />

sahiptir. Ayrıca, Türkiye, İran ve Irak’la<br />

mevcut bulunan işlek ticari güzergahlar en uygun<br />

teslim sürelerini sunmak ve ayrıca taşıma,<br />

elleçleme ve depolama maliyetlerini azaltacak<br />

şekilde güçlendirilebilecek. Buna ek olarak,<br />

GEFCO müşterilerinin zorlu gümrük yönetimi<br />

ve gümrük muayenesi işlerini hafifletip onların<br />

asıl işlerine konsantre olmasını sağlayacak kişiselleştirilmiş<br />

gümrük ve vergi temsilciliği hizmeti<br />

de sunmakta.<br />

Müşterilere verdikleri hizmetlerle ilgili olarak,<br />

GEFCO Dubai Direktörü Stefano Pollotti<br />

“Orta Doğu pazarı inanılmaz bir dinamizme<br />

sahip ve büyüme trendleri, Avrupa<br />

ve Amerika’daki örneklerini çok geride bırakıyor.<br />

Lojistik uzmanlığımızı sunmak ve<br />

otomotiv, endüstri, teknoloji, tüketim ve<br />

perakende, enerji ve havacılık sektörlerindeki<br />

geniş müşteri kitlesine ‘tek durak noktası’<br />

olarak hizmet verebilme avantajına sahibiz.<br />

Faaliyetlerimizin kısa sürede artacağına<br />

inanıyoruz” dedi.<br />

CEVA, Macintosh Retail Group ile anlaştı<br />

Anlaşma ile ilgili Macintosh Retail Group UK<br />

Finans Direktörü Terry Boot, “CEVA’nın ana<br />

cadde moda piyasasındaki referanslarından ve<br />

ihale süreci çerçevesinde bize sunulan entegre<br />

çözüm yelpazesinden çok etkilendik. Tahsisli<br />

ve dağıtım ağı temelli çözümlerin birleştirilmesi<br />

bizim için özellikle çok çekici bir nokta ve<br />

bu sürecin bize sağlayacağı önemli tasarrufları<br />

da yakında görmeyi umuyoruz” dedi.<br />

CEVA’nın İngiltere’de Tüketici ve Perakende<br />

Sektörü İş Geliştirme’den Sorumlu Genel<br />

Müdürü Jon Evans ise, “İngiltere’de<br />

Macintosh ile bu yeni işbirliğini gerçekleştirmiş<br />

olmaktan çok mutluyuz. Ana cadde<br />

moda piyasası bizim için özel. Araç filomuzda<br />

yaptığımız çeşitli çift katlı tır ve<br />

kamyon yatırımları ile Macintosh’a yüksek<br />

oranda esneklik sağlayabileceğiz ve sürekli<br />

gelişme yöntemlerimizi kullanarak daha<br />

başka yenilikleri de gerçekleştirmeyi umuyoruz”<br />

dedi.


Lojistik<br />

TLS Lojistik’in Yeni Lojistik Üssü Hindistan<br />

TLS Lojistik, dünyanın en kalabalık<br />

ikinci ülkesi ve global bir üretim<br />

merkezi olan Hindistan’ı denizyolu<br />

ve havayolu taşımacılığında önemli bir<br />

lojistik üssü olarak kullanıyor.<br />

106 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Kurulduğu günden bu yana istikrarlı bir<br />

büyüme çizgisi içindeki TLS Lojistik, büyümesine<br />

gelişmekte olan piyasalardan<br />

Hindistan’da kurduğu denizyolu ve havayolu<br />

konsollarıyla ciddi bir ivme kazandırdı.<br />

<strong>2013</strong> sonuna kadar Yeni Delhi<br />

ve Mumbai havaalanlarından ayda 80<br />

ton ve başta N. Sheva olmak üzere ülkenin<br />

çeşitli limanlarından ayda 2.500 ton<br />

yük taşınmaya başlanacak. Likit taşımacılıkta<br />

<strong>2013</strong> yılında tank konteynerlerle<br />

Hindistan’dan Türkiye’ye 15.000 tonluk<br />

yük taşınması öngörülüyor. TLS Lojistik,<br />

2012 yılı toplamında Hindistan’dan havayoluyla<br />

ayda 50 ton ve denizyoluyla<br />

1.700 ton sevkiyat gerçekleştirdi. Şirketin<br />

bu ülkeden gerçekleştirdiği likit taşımacılık<br />

hacmi ise 9.000 ton oldu.<br />

Şirket, güçlü acente ağı sayesinde<br />

Hindistan’ı sadece ülkemize yapılacak taşımacılıkta<br />

değil, tüm dünyaya yapılacak<br />

taşımacılık faaliyetlerinde bir üs olarak<br />

kullanıyor. Örneğin, Hindistan’da üretilen<br />

traktörler, TLS Lojistik tarafından de-<br />

Filo Yatırımıyla Güçlenecek<br />

TLS Lojistik, Nakliye Filosunu, sürücülerinin<br />

kullanım rahatlığını arttıran 5,5 milyon<br />

Euro’luk araç yatırımıyla güçlendirecek.<br />

Sürücülere konfor ve kullanım rahatlığı<br />

sunan yeni araçların 1 Milyon Euro’luk bölümü,<br />

Ocak <strong>2013</strong>’te TLS Lojistik’in hizmet ağına<br />

katıldı.<br />

TLS Lojistik, nakliye filosunu, ileri teknolojiyle<br />

donatılmış, Euro 5 standartlarına uygun, çevreci,<br />

sürücülere kullanım rahatlığı sağlayan<br />

otomatik şanzımanları araçlarla güçlendirmek<br />

üzere <strong>2013</strong>’te toplam 5,5milyon Euro yatırım<br />

yapacak. Şirket Ocak ayı içinde bu yatırımın 1<br />

milyon Euro’luk bölümünü gerçekleştirdi.<br />

Rekabetçi lojistik çözümleri ile müşterilerine<br />

hizmet veren TLS Lojistik, <strong>2013</strong> yılında nakli-<br />

nizyolu ile Meksika’ya taşınıyor. Tekstil,<br />

kimya, otomotiv başta olmak üzere birçok<br />

sektöre ait mamuller ve hammadde<br />

TLS Lojistik tarafından alıcılarına ulaştırılıyor.<br />

Taşınan mamul ve hammaddeler,<br />

TLS Lojistik’in geniş depolama ve iç dağıtım<br />

ağı sayesinde nihai alıcıya teslim<br />

ediliyor.<br />

1 milyarın üzerindeki nüfusuyla dünyanın<br />

en kalabalık ikinci ülkesi konumundaki<br />

Hindistan, her yıl ortalama %8 büyüyen<br />

bir ekonomiye sahip. Ülke, Çin<br />

ile beraber dünyanın en hareketli üretim<br />

merkezlerinden biri. Hindistan’da<br />

başta hizmet sektörü olmak üzere petrokimya,<br />

tekstil, hammadde, otomotiv<br />

ve demir-çelik sektörleri hızlı bir gelişme<br />

sergiliyor. Ülke, bu yönleri ile TLS<br />

Lojistik’in bir süredir yakın takibindeydi.<br />

Hindistan denizyolu ve havayolu konsollarının<br />

kurulması ile beraber TLS Lojistik,<br />

dünyanın çeşitli ülkelerindeki partnerleri<br />

ile “harita üzerindeki herhangi bir noktadan<br />

başka bir noktaya taşımacılık yapma”<br />

hedefinde büyük bir atılım kaydetmiş<br />

bulunuyor.<br />

ye filosunu güçlendirmek için 5,5 milyon dolar<br />

yatırım yapacağını duyurdu. Şirket, Ocak<br />

ayı içinde 1 milyon Euro tutarında yatırım gerçekleştirdi.<br />

<strong>2013</strong> sonuna kadar yapılacak yatırımla<br />

nakliye filosuna Euro 5sınıfında, emisyon<br />

değerleri çok düşük, çevreci yeni kamyonlar<br />

alınacak. Yeni araçlar,460 beygir gücünde<br />

olacak ve otomatik şanzımanıyla şoförlere rahat<br />

bir sürüş imkanı sunacak.<br />

TLSLojistik Yönetim Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu,<br />

yeni araç yatırımlarının, çalışma koşullarının<br />

daha da iyileştirilmesi, artan iş hacmi<br />

ve yükselttikleri büyüme hedefleri doğrultusunda<br />

yapılacağını açıkladı. Hacıalioğlu, konuyla<br />

ilgili şunları söyledi: “Eski model motorları<br />

devreden çıkarıyor ve filomuza AB standartlarına<br />

uygun, Euro 5 tipi araçlar katıyoruz. Üretim<br />

ve sevkiyat için çevre dostu yakıtlı araçların<br />

kullanılmasını, gürültü ve ses önleyicilerinin<br />

araçlara takılmasını özendiriyoruz. Euro 5 araçlardan<br />

sonra planlarımız arasında Euro 6 araçlarla<br />

faaliyet göstermek yer alıyor. Bizim için<br />

araç filosunun büyüklüğünden ziyade, eldeki<br />

filoyla ne kadar değer üretildiği önemli.”


Ticari trend<br />

Her İşe Uygun Yeni Kamyon<br />

Volvo Kamyon, birinci sınıf esneklik ve nakliye verimliliği ile çoğu müşterinin ihtiyaçlarına<br />

cevap veren yeni Volvo FM’i piyasaya sunuyor.<br />

Yeni Volvo FM’deki gelişmiş sürücü<br />

kabini ve devrim niteliğindeki<br />

Volvo Dinamik Direksiyon, FM’in<br />

birinci sınıf sürüş özelliklerine katkı sağlayan<br />

yenilikler arasında öne çıkıyor.<br />

Volvo Trucks Başkanı Claes Nilsson yeni<br />

Volvo FM ile ilgili yaptığı açıklamada, “Yeni<br />

Volvo FM, bireysel ihtiyaçlara göre rahatça<br />

uyarlanabilen bir araç. Futbol jargonu<br />

ile belirtmek gerekirse, FM ihtiyaç duyulan<br />

her yerde aynı mükemmellikte iş çıkartacak<br />

başarılı bir oyuncu. Volvo Dinamik Direksiyon<br />

ise dünya çapında<br />

bir teknolojik buluş.<br />

Sürücülere<br />

her türlü sürüşkoşulun-<br />

da daha güvenli, daha rahat ve daha keyifli<br />

bir çalışma ortamı sunuyor. Dinamik direksiyon<br />

sistemi, otobanda olağanüstü bir<br />

yön dengesi sağlıyor. Düşük hızlarda ağır<br />

yük taşıyan bir kamyon bile o kadar kolay<br />

manevra yapabiliyor ki kamyonu kullanmak<br />

için hiçbir ekstra çaba harcamak gerekmiyor”<br />

diyor.<br />

I-See ile ekonomik sürüş deneyimi<br />

Gelişmiş süspansiyon, mükemmel yol tepkilerine<br />

katkıda bulunan bir başka yenilik.<br />

Claes Nilsson, “Yeni buluşlarımızın çoğu,<br />

yeni Volvo FM’de sürüş<br />

deneyimine katkı<br />

sağlıyor.<br />

Boşta giden kamyonun daha da iyileştirilen<br />

stabilitesi yolda ilerlemeyi daha güvenli kılıyor.<br />

Yakıt verimliliğini arttırmak üzere geliştirilen<br />

ve dizel tüketiminde yüzde beşe varan<br />

bir oranda düşüş sağlayan I-See sistemi,<br />

artık Volvo FM kamyonlarda da kullanılabiliyor”<br />

diyor.<br />

Esnek ve verimli<br />

Daha düşük ağırlık, yeni aks konfigürasyonları,<br />

şasi esnekliği ve üstyapıcılar için<br />

kristal netliğinde arayüzler gibi müşterinin<br />

işin gerekliliklerine uygun en mükemmel<br />

kamyonu yaratmasına olanak<br />

sağlayacak tüm özellikler, yeni Volvo<br />

FM’de mevcut. Yüksek ürün kalitesinin,<br />

bazı parçaların durumunun izlenmesine<br />

imkan veren gelişmiş telematik opsiyonu<br />

ile birleşmesi, Volvo Kamyon’un araç<br />

sahibine maksimum işletim süresini garanti<br />

edebilmesini sağlıyor.<br />

Yeni Volvo FM, müşteri açısından üretken<br />

ve ekonomik olmasının yanı sıra sürücüye<br />

tamamen yeni bir çalışma ortamı<br />

da sunuyor.<br />

Sürücü merkeze alındı<br />

Yeni FM’de kabinin içi, sürücü göz<br />

önünde bulundurularak tasarlandı. Ortaya<br />

çıkan sonuç, öncekine göre sürücüye<br />

daha geniş alan ve daha fazla saklama<br />

kapasitesi sunan verimli, ergonomik<br />

ve güvenli bir çalışma ortamı oluyor. Bir<br />

diğer yeni özellik ise, kamyonun bazı<br />

fonksiyonlarını her yerden kontrol<br />

edebilmeyi ve izleyebilmeyi mümkün<br />

kılan “My Truck” adlı yeni bir<br />

cep telefonu uygulamasını indirebilme<br />

imkanı.<br />

Volvo FM, ilk kez Nisan <strong>2013</strong>’te<br />

Birmingham’daki Ticari Araç<br />

fuarında görücüye çıkacak.<br />

Yeni Volvo FM, 2014’ün başında<br />

yürürlüğe girecek olan<br />

Euro 6 yönetmeliğinin gerekliliklerini<br />

karşılayan 11 ve 13<br />

litrelik motor serisi ile piyasaya<br />

sürülüyor. Avrupa’daki<br />

müşteriler için Yeni FM’in<br />

üretimine Eylül <strong>2013</strong>’te başlanacak.


Ticari trend<br />

Performansını Korudu,<br />

Daha Ekonomik Oldu<br />

Volkswagen Caravelle, BlueMotion teknolojisi ile sahip olduğu Start-Stop Sistemi, Fren Enerjisi<br />

Geri Kazanım Sistemi, Tekerlek Spoileri gibi teknolojik ve aerodinamik donanımlarıyla şimdi<br />

daha çevreci ve tasarruflu.<br />

Volkswagen Ticari Araç’ın sınıf lideri<br />

modeli Caravelle, BlueMotion<br />

Teknolojisi’ne sahip motoruyla<br />

çok daha iddialı konuma geldi.<br />

Volkswagen’in geliştirdiği BlueMotion<br />

teknolojisinin karakteristik özellikleri<br />

olan motor, şanzıman, aerodinamik donanımlar<br />

ve lastikler arasındaki mükemmel<br />

uyum, sürüş keyfini etkilemeksizin<br />

yakıt tüketimini ve kirlilik düzeyini en<br />

aza indiriyor.<br />

Çevreci ve verimli sürüş dinamiklerinin<br />

110 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

yanısıra, 100 km’de ortalama 6,8 lt yakıt<br />

tüketimi değeriyle öne çıkan Caravelle<br />

BlueMotion, 71 bin 245 TL’lik anahtar<br />

teslim fiyatla alınabiliyor.<br />

BlueMotion teknolojisi ve Start-Stop<br />

Sistemi’yle çevreyi koruyan Caravelle,<br />

Fren Enerjisi Geri Kazanım Sistemi, tekerlek<br />

spoileri gibi teknolojik ve aerodinamik<br />

donanımlarıyla düşük yakıt tüketimini<br />

garanti ediyor. 2 litrelik TDI motoruyla<br />

115 PS güç üreten ve 100 km’de<br />

ortalama 6.8 lt yakıt tüketim değeriyle<br />

dikkat çeken Caravelle BlueMotion, 71<br />

bin 245 TL anahtar teslim fiyatla alınabiliyor.<br />

Sadece Start-stop sistemiyle yüzde<br />

5’lik tasarruf<br />

Caravelle BlueMotion’da yer alan Startstop<br />

sistemi, kırmızı ışıkta ya da trafikteki<br />

duraklamalar sırasında motorun çalışmasını<br />

durdurarak, yakıt tüketimini ve<br />

CO 2 emisyonunu azaltıyor.<br />

Yakıt tüketim değerini normal kullanıma<br />

oranla yüzde 5 oranında azaltan Startstop<br />

sistemi devreye girdiğinde radyo,<br />

klima ve aydınlatmalar çalışmaya devam<br />

ediyor. Sistem yalnızca, motor soğukken,<br />

manevra yaparken ya da geri giderken,<br />

frenleme ya da direksiyon desteği<br />

gerektiğinde, hızlı, yüksek ısıtma, soğutma<br />

veya fan çıkışı sırasında veya römork<br />

çekerken devre dışı kalıyor.<br />

Volkswagen tarafından sürekli geliştirilen<br />

BlueMotion Teknoloji özelliği; sürüş<br />

konforu ve çevresel uyumluluğun akıllı<br />

ve son derece verimli bir birleşimini temsil<br />

ediyor. BlueMotion Teknoloji’ye, çok<br />

düşük yakıt tüketimi ve kirlilik düzeyleri<br />

sağlanmakla birlikte, herhangi bir sınırlama<br />

olmadan araç sürüşü yapılabiliyor.<br />

Frenleme sırasında enerji geri kazanılıyor<br />

En verimli ve çevre dostu yöntemlerden<br />

biri olan Fren Enerjisi Geri Kazanım Sistemi,<br />

sürücünün ayağını gaz pedalından<br />

çekmesi ya da frene basması anında, alternatörün<br />

voltajı artırarak akünün şarjına<br />

yönlendirmesi temeline dayanıyor.<br />

Böylece akü, her zaman en uygun şarj<br />

konumunda bulunuyor ve alternatör voltajının<br />

sabit hızda giderken azaltılmasıyla<br />

yakıt tüketim değerini düşürmeye yardımcı<br />

oluyor.<br />

Aerodinamik tekerlek spoileri ve<br />

düşük dirençli lastikler<br />

BlueMotion Teknolojisi’ne sahip<br />

Caravelle’de sunulan bir diğer iyileştirme<br />

ise aerodinamik olarak yapılmış. Sürüş<br />

sırasında havanın tekerleklerin etrafından<br />

akmasını sağlayan spoiler hava<br />

direncini azaltarak yakıt tüketiminin düşürülmesine<br />

yardımcı oluyor.<br />

Yakıt tütekiminde çok önemli bir etkisi<br />

olan lastiklerin yuvarlanma direnci<br />

de BlueMotion Technology’li<br />

Caravelle’lerde düşünülmüş; standart<br />

olarak düşük yuvarlanma dirençli lastiklerle<br />

donatılan Caravelle, doğru lastik<br />

basıncı ayarlandığında düşük yuvarlanma<br />

direncine sahip bu lastikler sayesinde<br />

yakıt tüketim değerini düşürüyor.


Ticari trend<br />

Yeni Tourneo Courier Yüzünü<br />

Cenevre’de Gösterdi<br />

Ford Otosan’ın 2014 yılında üretimine başlayacağı yeni hafif ticari modeli Tourneo Courier’in<br />

dünya prömiyeri Cenevre’de yapıldı.<br />

Tasarımı ve geliştirme süreci<br />

Ford Otosan tarafından gerçekleştirilen<br />

ve dünya prömiyeri<br />

Cenevre’de gerçekleştirilen yeni Tourneo<br />

Courier; kompakt ve şık tasarımı,<br />

sınıfında öncü hacim kapasitesi, kullanışlılık,<br />

yakıt tasarrufu ve yüksek güvenlik<br />

özellikleriyle Cenevre Otomobil<br />

Fuarı’nda tüm dikkatleri çekmeyi başararak<br />

Türk Mühendisliği’ni gururla temsil<br />

ediyor.<br />

112 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün<br />

Yeni Tourneo Courier ile ilgili olarak;<br />

“Transit’in ardından ‘Tourneo’ ismi<br />

ile ticari araç segmentinde yeni bir marka<br />

daha yarattık. Tourneo ürün ailesinin<br />

en yeni üyesi olan ‘Courier’i kamuoyuyla<br />

ilk kez Cenevre’de buluşturmaktan<br />

ve dünya prömiyerini yapmaktan<br />

büyük mutluluk duyuyoruz. Kocaeli fabrikamızda<br />

üretmeye başladığımız Tourneo<br />

Custom aracımız 2012 yılında Cenevre<br />

fuarının yıldızı olmuştu, bu sene<br />

yine bizim tasarımını ve üretimini gerçekleştireceğimiz<br />

aracımız olan Tourneo<br />

Courier’in Cenevre fuarının en iddialı<br />

modeli olacağına inanıyorum” diye<br />

konuştu.<br />

Yeni Tourneo Courier, Ford’un, Fiesta<br />

ve B-MAX gibi diğer B segmenti modellerinde<br />

de kullanılan global B platformu<br />

üzerine geliştirildi. Binek araç konforu<br />

ve çevikliğini ticari araç segmentine taşıyan<br />

Yeni Tourneo Courier hem ferah<br />

bir yaşam alanı hem de geniş bir yükleme<br />

kapasitesi sunuyor.<br />

Güçlü, yukarı doğru yükselen omuz hattı,<br />

ince farları ve Ford markasının karakteristik<br />

trapezoid ön panjuru ile Tourneo<br />

Courier; gerek iç tasarımı gerekse<br />

dış tasarımı bakımından güçlü çizgilerin<br />

üstün kalite ve yüksek işçilikle tamam-<br />

landığı, Ford’un küresel tasarım dilinin<br />

dinamik karakterini ortaya koyan bir<br />

araç olma özelliği taşıyor.<br />

Dünyada ilk defa Cenevre’de sergilenen<br />

Yeni Tourneo Courier ön tasarımındaki<br />

krom dokunuşlar, çift renkli alaşım<br />

jantlar gibi benzersiz dış detayları içeriyor.<br />

İç mekanda ise deri malzemelerin<br />

kullanıldığı orta panel, deri/kumaş<br />

kombinasyonlu koltuklar, kalite hissini<br />

arttıran krom detaylar ve kontrast renklere<br />

sahip tasarım dikkat çekiyor.<br />

Akıllı depolama özellikleri<br />

Tourneo Courier’in her iki tarafta da sunulan<br />

arka kayar kapıları, sınıfında geniş inip binme<br />

mesafesini sunarken 60/40 oranında iki<br />

parça halinde katlanabilen arka koltuklar mükemmel<br />

hacim ve esneklik sağlıyor. Yeni Tourneo<br />

Courier’in akıllı saklama özellikleri; yüksekliği<br />

ayarlanabilir bagaj zemini, A4 ebadında<br />

bir dosyanın sığabildiği ve hatta küçük laptopların<br />

depolanmasına izin veren bir orta<br />

konsolu ve tepe üstü saklama gözleri ile sürücü<br />

koltuğu altında bir depolama çekmecesini<br />

içeriyor. Orta konsolda yer alan elektronik<br />

eşya gözü; telefonlar ve seyir sistemleri<br />

de dahil olmak üzere birçok mobil cihazları<br />

yerleştirme, monte etme ve şarj etme imkanı<br />

sağlıyor.<br />

Yüksek teknolojinin sağladığı<br />

güvenlik<br />

Tourneo Courier; Acil Durum Yardım Sistemine<br />

sahip Ford SYNC, Ford SYNC ile birlikte sunulan<br />

AppLink, Geri Görüş Kamerası, Kolay<br />

Yakıt Sistemi, Hız Sabitleyici ve ön, yan, perde<br />

ve diz hava yastıkları ve arka koltuklarda emniyet<br />

kemeri ikazları gibi sınıfında öncü bir dizi<br />

güvenlik özellikleri sunuyor.<br />

Yüksek verimliliğe sahip dizel ve benzinli<br />

motorlar, bütün ünitelerde <strong>Auto</strong>-Start-Stop<br />

seçeneğiyle sınıfında en iyi yakıt tasarrufunu<br />

hedefleyen Tourneo Courier’in 1.5-litrelik<br />

(75 PS) ve 1.6-litrelik (95 PS) Duratorq<br />

TDCi dizel motor alternatifleri bulunacak.<br />

Tourneo Courier’de ayrıca Ford’un ödüllü<br />

1.0 litrelik EcoBoost motoru da tercih edilebilecek.


Ticari trend<br />

Afrika’nın En Büyük Baraj<br />

İnşasını Onlar Sırtladı<br />

İtalyan inşaat firması Salini, Etiyopya<br />

Barajı inşaat projesi için 219 damperli<br />

kamyon kullanıyor. Bu araçlardan<br />

Allison tam otomatik şanzıman donanımlı<br />

68 adet Astra RD40 ve RD50 model<br />

kamyonlar, en zor arazilerde yüksek<br />

performans ve güvenlik sağlıyor.<br />

İtalyan Salini Costruttori inşaat şirketi,<br />

Afrika kıtasındaki en geniş baraj olan<br />

Büyük Etiyopya Rönesans Barajı’nı inşa<br />

etmek için çalışmalarını sürdürüyor.<br />

Afrika’ya sevk edilen 219 adet Astra<br />

kamyon, bu emsalsiz projeyi üstelenmesinde<br />

Salini’ye yardımcı olurken iki şirketin<br />

30 yıllık ilişkisini de gözler önüne<br />

seriyor. Astra kamyonlardan Allison tam<br />

otomatik şanzıman donanımlı 68 adet<br />

Astra RD40 ve RD50 damperli<br />

kamyon ise inşaat alanındaki<br />

en zorlu işleri<br />

üstleniyor.<br />

Salini Costruttori, hidro-elektrik tesislerinin<br />

inşaatlarında sektörün en önde gelen<br />

firmalarından biri olarak çalışmalarına<br />

devam ediyor. Nil Nehri üzerinde bulunan<br />

1.800 metre uzunluğunda, 170<br />

metre yüksekliğinde ve 10 milyon m3<br />

kapasiteli bu baraj inşaatının değeri ise<br />

3,350 milyar Euro. 2011 <strong>Mart</strong> ayında inşaatı<br />

başlayan baraj, yıllık 15,100 GWh<br />

üretim kapasitesine sahip olacak.<br />

Proje, milyonlarca küp metre kayanın, çakıllı<br />

kumun ve betonun kaldırılma işi ile başlamıştı.<br />

Bu ağır iş için Salini, standart olarak<br />

Allison tam otomatik şanzıman donanımlı<br />

Astra damperli kamyonlarını kullandı.<br />

Bu seçimin en önemli sebebi, Allison donanımlı<br />

Astra kamyonların zorlu görevlerdeki<br />

dayanıklılığı ve aktarma organlarının üstün<br />

performans göstermesi oldu. Allison Transmission,<br />

en üstün arazi teknolojisiyle, üretkenliği,<br />

verimliliği ve güvenirliliği arttırmasıyla<br />

yine ön plana çıktı.<br />

Afrika’da inşaat işlerinin çoğu uzak mesafeli<br />

lokasyonlarda gerçekleştiği ve ekspertiz,<br />

ekipman ile yedek parça hizmetlerinin<br />

kısıtlı olması Salini’nin güçlü ve<br />

güvenilir araç tercihinde büyük önem<br />

taşıyor.<br />

Tüm büyük kapsamlı projelerde olduğu<br />

gibi, bu projenin planında da hedef za-<br />

manların tutması ve kontrol edilmesi hayati<br />

önem taşıyor. Bu nedenle kullanılan ekipmanların<br />

üretkenliği, verimliliği ve güvenirliliğinin<br />

en üst seviyede olması gerekiyor.<br />

Tam Otomatik Allison şanzımanlar ise zorlu<br />

koşullar altında çalışan aracın yükünün<br />

azaltılmasına yardımcı olacak şekilde, dünya<br />

çapında dayanıklılığı ve güvenilirliği ile<br />

biliniyor.<br />

Hem Astra hem de Salini, düşük yakıt<br />

tüketiminin ve bakım maliyetlerinin,<br />

Astra filosunu seçmekte büyük rol oynadığının<br />

altını çiziyor.<br />

Astra RD40 ve RD50, Astra’nın rijit damper<br />

klasmanına giriyor ve özellikle Allison tam<br />

otomatik şanzımanlar ile donatılıyor. Büyük<br />

boyutlarına rağmen, Astra damperli kamyonlar,<br />

üstün manevra, çeviklik ve hızlanma<br />

kapasitesine sahipler. Her iki damperli<br />

kamyonun şasisi de, yüksek gerilime sahip<br />

çeliğin dikdörtgen köşeli kalıptan çekilmesi<br />

ile üretiliyor. Boylamsal parçaların arasındaki<br />

arttırılmış genişlik, yüksek torsiyon<br />

sertliği ve araç dengesi, düzgün pozisyon<br />

ve gövde eğimi için ideal olarak tasarlanıyor.<br />

Ön süspansiyonların bağımsız direksiyona<br />

sahipken, arka süspansiyonları beşik<br />

ve Panhard-tipi enlemesine çubuk ile zorlu<br />

arazilerde kolay geçiş sağlıyor. Kabin içerisinde<br />

bulunan bilgisayar sayesinde motordan<br />

elektrik sistemine, direksiyondan frene,<br />

aracın gövdesini eğmesine kadar tüm<br />

işletim değişkenliklerini ve aracın gelişmiş<br />

kontrol teşhislerini yapıyor.<br />

Toplamda 500kW enerji sağlayan RD40’ta<br />

12.8 litrelik Iveco Cursor motor, RD50’de<br />

ise 16 litrelik Deutz motoru bulunuyor. Bu<br />

motorlar sırasıyla Allison 5000 ve 6000 Serisi<br />

tam otomatik şanzımanlar ile donatılıyor.<br />

Allison elektronik kontrol modülü sürekli<br />

olarak, yakıt tüketimini ve araç performansını<br />

optimize etmek için motorla etkileşime<br />

giriyor.<br />

Allison şanzımanlarda altı ileri iki geri<br />

vitesin yanı sıra üstün araç kalkışı ve zorlu<br />

koşullardan kurtulmayı sağlayan hızlı<br />

bir şekilde ileri-geri yapma kabiliyeti için<br />

patentli tork konvertörü bulunuyor. Her<br />

ikisi de, fren aşınmasını engellemek ve<br />

aracın kontrolünü sağlamak için entegre<br />

retarder ile donatılıyor.


Ticari trend<br />

Dacia Gamının En Yeni Ticari<br />

Oyuncuları: Dokker ve Dokker Van<br />

Dacia yelpazesi, kullanışlı özellikleri sayesinde hem esnafların hem de ticaretle uğraşanların<br />

gözdesi olması beklenen yepyeni iki modelin eklenmesiyle genişliyor.<br />

Hem özel hem de profesyonel<br />

kullanıma yönelik beş kişilik bir<br />

kombi olan Dokker Combi 800<br />

litrelik kapasitesi ile kendi sınıfında en<br />

büyük bagaj hacmini ve en iyi modülerliği<br />

sunuyor. Kapalı kasa panelvan olan<br />

Dacia Dokker Van ise 750kg ile kendi<br />

segmentinde en büyük taşıma kapasitelerinden<br />

birini sunuyor.<br />

Dacia markasının daima savunduğu değerler<br />

göz önünde bulundurularak, söz<br />

konusu iki yeni model uygun bir fiyata<br />

pek çok yeni özelliğe sahip. Otomobilde<br />

navigasyon ve radyo işlevlerini içeren<br />

Dacia Media Nav Navigasyon ve multimedya<br />

sistemi ile birlikte yedi inçlik (18<br />

cm) bir dokunmatik ekran ile birlikte<br />

Bluetooth bağlantısı sunuluyor. Opsiyon<br />

listesinde arka park sensörleri de bulunuyor.<br />

Dacia Dokker ve Dokker Van, üç farklı<br />

motor seçeneği ile satışa sunuluyor: 1.6<br />

mpi 85bg benzinli motor, 1.5 dCi 75bg<br />

(Dokker Van) ve 1.5 dCi 90bg(Dokker)<br />

dizel motor.<br />

Dacia Dokker beş kişiyi rahatlıkla taşıyor;<br />

yolcuların bagajları için de 800 litrelik<br />

kapasitesi ve maksimum 1.16 m’lik<br />

yük uzunluğuyla segmentinin en büyük<br />

116 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

bagajını sunuyor. Dacia Dokker Van’ın<br />

maksimum taşıma kapasitesi 750 kg.<br />

Dacia’nın yeni modeli Dacia Dokker ve<br />

Dokker Van, Türkiye’de 4 <strong>Mart</strong> <strong>2013</strong>’te<br />

23.600TL’den başlayan fiyatlarla satışa<br />

sunuluyor olacak.<br />

Dacia Dokker ve Dokker Van’da bulunan<br />

fren sistemi, EBD elektronik fren gücü<br />

dağıtım sistemine sahip ABS ve acil durum<br />

fren desteği de dahil olmak üzere<br />

Dacia Lodgy ile aynı.<br />

Yolcuların azami düzeyde korunması<br />

için Dacia Dokker ve Dokker Van’da Renault<br />

mühendisleri tarafından onaylanmış<br />

güçlendirilmiş bir mimari yapı kullanılıyor.<br />

Dokker ve Dokker Van’ın yapısında<br />

çelik ile birlikte enerjiyi daha iyi<br />

emen ve yayan malzemeler kullanılıyor.<br />

Arka koltuklarda ISOFIX bağlantıları bulunuyor.<br />

Söz konusu bağlantılar sayesinde<br />

çocuk koltukları tamamen emniyetli<br />

bir şekilde seyahat edebiliyor.<br />

Dacia’nın başarı hikâyesi<br />

Dünya çapında 2.4 milyondan fazla araç<br />

satan ve son sekiz yılda hem Avrupa’da<br />

hem de Euromed bölgesinde en hızlı büyümeyi<br />

yakalayan Dacia markası, gerçek<br />

bir başarı hikayesi. Marka, Türkiye’de<br />

2012 yılını %3,7 Pazar payı ile kapattı<br />

ve binekte 8., toplamda 10. Marka<br />

oldu. <strong>2013</strong> Ocak ayında %4,2 Pazar<br />

payı ile bir rekora imza attı. Türkiye,<br />

dünyada en çok Dacia satışı gerçekleştiren<br />

4. Ülke.


Yeni Kangoo Yakıt Tüketiminde İddialı<br />

Yeni Kangoo serisi, yepyeni ve özel<br />

bir dizel motor ile tüketicinin beğenisine<br />

sunuluyor. Düşük yakıt tüketim<br />

değerleri ve hem Stop&Start hem de<br />

hız kesme enerjisinin geri kazanımı sayesinde<br />

kendi sınıfında zirvede olan Energy<br />

dCi 90 Yeni Kangoo’nun gücünü daha da<br />

artıyor. Yeni ekipmanlar arasında Yokuşta<br />

Kalkış Destek ve Geliştirilmiş Yol Tutuşlu<br />

ESC, ön panele entegre Renault R-Link<br />

multimedya sistemi ve geri görüş kamerası<br />

yer alıyor. Renault’nun 2 ve 5 koltuklu<br />

küçük Van yelpazesi Fransa’daki MCA de<br />

Maubeuge tesisinde üretiliyor.<br />

İkinci nesil Kangoo, 2008 senesinde lanse<br />

edilmesinden bu yana 400 binden fazla<br />

ticari araç müşterisinin tercihi oldu.<br />

Renault’nun, Avrupa pazarının zirvesinde<br />

yer alan küçük Van’ı, Kangoo, Compact<br />

ve Maxi’den Kangoo Z.E. ve Kangoo Maxi<br />

Z.E.’ye kadar uzanan bütün ürün yelpazesini<br />

kapsayan yepyeni versiyonunun lansmanı<br />

ile bu yıl çok güçlü bir geri dönüş<br />

gerçekleştiriyor.<br />

Yeni Kangoo’daki değişiklikler hemen<br />

göze çarpıyor; örneğin Renault’nun yeni<br />

tasarım kimliğine ilişkin ip uçları veren<br />

logo ile yepyeni ön kısım gibi. Bu yeni tasarım<br />

aracın güçlü ve modern yönlerini ön<br />

plana çıkarıyor.<br />

Yeni kapı aynaları ve yeni arka lambalar<br />

aracın genel hatlarıyla ve kabinle daha<br />

iyi harmanlandı. Söz konusu yepyeni tasarım<br />

anlayışı daha kaliteli orta konsol ve<br />

direksiyon simidiyle daha da vurgulanıyor.<br />

Ön göğüs, özellikle ticari araç müşterilerinin<br />

büyük beğenisini kazanan merkezi<br />

saklama gözü çözümleri sunmaya devam<br />

ediyor.<br />

Kangoo serisi daha önce iki ya da beş koltuklu<br />

versiyonlar ile sunuluyordu. Bugün<br />

ise Kangoo’nun yenilenmesiyle başka bir<br />

seçenek daha gün yüzüne çıktı: tercih edilen<br />

uzunluk her ne olursa olsun (Kangoo<br />

Maxi 5 koltuklu hariç) önde üç koltuğun<br />

sunulması. Kabin içerisinde, gözden geçirilmiş<br />

kapı panelleri de dahil olmak üzere,<br />

gerçekleştirilen çeşitli değişiklikler yolcuların<br />

konfor düzeyini artırıyor. Bununla birlikte,<br />

yolcu koltuğu arkalıklarını öne doğru<br />

katlayarak özellikle uzun yüklerin taşınması<br />

halen mümkün.<br />

En son Kangoo serisi, daha önceki versiyonun<br />

güçlü yönlerini bünyesinde barındırdığı<br />

gibi özellikle yakıt açısından verimliliği<br />

ile dikkat çekiyor. Son derece iyi tepki<br />

veren ve aynı zamanda ekonomik motorlar<br />

yer alıyor. Bu motorların üçü kendi<br />

segmentlerinde en düşük yakıt tüketimini<br />

sunuyor. Energy dCi 90 NEDC karma yakıt<br />

tüketim değerleri sadece 4.3 litre/100km.<br />

(112g CO2/km)<br />

Sürücülerin yakıt tüketimlerini daha da<br />

düşürmelerini sağlamak için Kangoo’da<br />

kullanılan en son nesil motorlar, standart<br />

ekipman olarak vites değiştirme göstergesi<br />

ile sunuluyor. Bununla birlikte motor<br />

torku, vites değiştirme görüntülemesi ve<br />

gaz pedalı alışkanlıkları üzerinde etkili olarak<br />

yüzde 10’a kadar yakıt tasarrufu sağlayan<br />

ECO mod da bu ekipmanlar arasında<br />

sunuluyor.<br />

Tüm bu yeniliklerle birlikte, filo müşterilerinin<br />

vazgeçilmezi olan kullanım maliyetlerini<br />

düşürüyor ve tasarrufu arttıyor. Yeni<br />

Kangoo’da daha uzun bakım aralıkları sayesinde<br />

maliyetler daha da azaltıldı (daha<br />

önceki iki yılda veya 30.000 km’de iki yılda<br />

bir veya 40.000 km’de bir).<br />

Yeni Kangoo’nun geliştirilmesi esnasında<br />

kalite etkisini artırmaya yönelik olarak özel<br />

dikkat sarf edildi. Aylarca süren kapsamlı<br />

bir gözden geçirme süreci sayesinde aracın<br />

güçlü yönlerini ilk bakışta ortaya koyan alanlar<br />

belirlendi. Bu çalışmayla belirlenen alanlar<br />

arasında aşağıdakiler yer alıyor:<br />

- Nokta kaynaklar,<br />

- Kapı panellerinin kıvrım kalitesi (daha<br />

pürüzsüz, dengeli detaylar, yarıçaplar),<br />

- Gövde contalarının uygulamasında<br />

hassasiyet,<br />

- İyileştirilmiş akustik özellikler<br />

(ses geçirmezlik, aerodinamik,<br />

motor).


Ticari trend<br />

Tüm Yol Koşullarında En Uygun Çözümler<br />

Yol koşulları, yük çeşitleri, değişen zemin koşulları, çalışma süreleri ve şartlar kamyon<br />

üreticilerine değişik talepler olarak yansıyor. Scania da tecrübesi ve ürün gamıyla bu<br />

talepleri karşılıyor.<br />

Dünyanın önde gelen ağır ticari<br />

araç üreticisi Scania, yük kapasitesi,<br />

çalışma süresi ve şartları<br />

açısından en zorlu taşımacılık işleri için<br />

pazara sunduğu modelleri ile en zorlu<br />

projelerde gücünü ortaya koyuyor.<br />

Scania, en zorlu yol koşullarını off-road<br />

serisi ile aşıyor. Taşımacılık sektöründe,<br />

inşaat ve hafriyat sahalarında koşulların<br />

zor olduğu her alanda Scania, müşterilerinin<br />

çözüm ortağı olmaya devam<br />

ediyor. Scania off-road serisi, geniş ürün<br />

120 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

gamı ile zorlu çalışma alanlarında taşınan<br />

yüklerin ağırlığı ve hacimleri karşısında<br />

üstün performans elde edebilmek<br />

için 100 yılı aşan tecrübesi ile bu alanlarda<br />

faaliyet gösteren müşterilerinin ihtiyacını<br />

karşılıyor.<br />

Zorlu çalışma alanlarında müşterilerine<br />

hizmet veren Scania, tecrübesini sağlamlığıyla<br />

birleştirirken off-road serisi ile<br />

bir adım daha öne çıkıyor. Müşteri talebine<br />

göre; damper, beton mikseri, değişken<br />

üstyapı, kancalı yükleyiciler ve<br />

hidroliftler gibi farklı üstyapı seçenekleri<br />

ile beklentileri karşılayan Scania ağır<br />

yükler taşırken bile sağlamlığı ve çekiş<br />

gücü ile yola tutunmayı başarıyor.<br />

Scania off-road serisi, müşterilerinin taleplerini<br />

4x2’den 8x4’e kadar her türlü<br />

dingil konfigürasyonu seçeneği bulunan<br />

araçlar ile karşılıyor. 8x6’dan<br />

10x4’e kadar özel siparişlere de cevap<br />

veren Scania off-road serisi, güvenlik,<br />

sürüş konforu, yakıt tasarrufu ve üstün<br />

performans için inşaat serisi araçlarında<br />

opticruise şanzıman ve off-road<br />

modu adı verilen bir işletim seçeneğini<br />

de sunuyor.<br />

Çamur gibi kaygan zeminlerde, su dolu<br />

bölgelerde veya dik inşaat zeminleri gibi<br />

zorlu yol koşullarında off-road modu ile<br />

araç, motor devrini yol şartlarına uygun<br />

olacak şekilde kendisi ayarlıyor ve olumsuz<br />

koşullarda sorunsuz sürüş için maksimum<br />

destek veriyor.<br />

Scania, off-road serisi araçlarında iç mekan<br />

konforu da sunarken patinaj kontrolü<br />

ile çok daha yüksek bir çekiş kabiliyetine<br />

sahip olduğunu ortaya koyuyor.


Ticari trend<br />

Yeni 13 Litre Motor Platformu İle<br />

Standartları Yükseltti<br />

Scania, tüm ürün gamında kullanmaya başladığı 13 litrelik motorlarıyla yakıt verimliliği<br />

çalışmalarında ulaştığı son noktayı gözler önüne seriyor.<br />

Dinamik, güvenli ve her açıdan verimliliği<br />

ile Türkiye yollarına çıkan<br />

Scania, çekicilerin standart<br />

donanımında sunulmaya başlanan Opticruise<br />

iki pedallı otomatize şanzıman,<br />

geliştirilen yazılımı ile Yeni Scania Retarder,<br />

performansı artırılan egzoz freni,<br />

Sürücü Destek Sistemi ve standart klima<br />

ile Scania, müşterilerine sunduğu donanım<br />

paketini zenginleştiriyor. Yeni teknolojiler<br />

ile donatılan Scanialar, Türkiye<br />

şartlarına uyumlu araçlarıyla yakıt ekonomisinin<br />

yanında bakım ve işletim giderleri<br />

açısından da optimum verimlilik<br />

özellikleri taşıyor. Yeni sistemler ile donatılan<br />

Scania sürüş, yük ve yol koşullarına<br />

kendini çok kolayca adapte edebiliyor.<br />

122 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Yeni 13 lt’lik Motor Platformu ile<br />

Performans ve Yakıt Tasarrufu<br />

Scania tarafından geliştirilen yeni 13 litre<br />

motor platformu Scania Birim Enjektörlü<br />

(PDE) yakıt sistemi ve Seçici Katalitik<br />

İndirgeme (SCR) teknolojisi ile düşük<br />

devirde sunduğu maksimum tork ile<br />

performanstan ödün vermeden yakıt tasarrufu<br />

sağlıyor.<br />

Sahip olduğu teknoloji sayesinde 1000<br />

devir/dakikadan itibaren sunulan azami<br />

tork üstün çekiş ve kesintisiz sürüş konforu<br />

sağlıyor. Scania Opticruise Otomatize<br />

Şanzıman ve SDS (Sürücü Destek<br />

Sistemi) destek üniteleri, birlikte kullanımları<br />

halinde Scania’nın optimum yakıt<br />

tasarrufu konusundaki verimliliğini<br />

bir üst seviyeye taşıyor.<br />

Scania’nın Euro 5 normlarına uygun yeni<br />

13 litre motor platformu; 360, 400, 440<br />

ve 480 beygir güçlerinde 4 farklı motor<br />

seçeneği ile yapılan iş için en ideal tercihi<br />

yapma olanağını müşterilerine sunuyor.<br />

Yeni 400 beygir gücündeki 13 litre<br />

motor, aracın toplam çalışma süresinin<br />

yüzde 85’den fazlasını oluşturan 1.000<br />

- 1.300 devir/dakika aralığında yüksek<br />

güce ulaşma özelliğini barındırıyor.<br />

Scania’nın yeni 13 lt motor platformu,<br />

bakım maliyetlerini de büyük ölçüde düşürüyor.<br />

Yeni motorda kullanılan geliştirilmiş<br />

teknoloji sayesinde, kullanıcılarının<br />

giderleri düşüyor ve kazançları artıyor.<br />

Scania çevreci SCR sistemi (Seçici<br />

Katalitik İndirgeme), araçtan<br />

salınan egzoz gazlarının<br />

içerdiği azot oksit bileşiklerinin<br />

kabul edilen normlar dahilinde<br />

kalmasını sağlıyor. Kendini<br />

kanıtlamış bir emisyon kontrol<br />

sistemi olan SCR sistemiyle<br />

donatılan yeni Scania 13 lt<br />

motorları, yüksek tork ve düşük<br />

tüketimin yanı sıra çevreyi<br />

zararlı gazlardan koruyan bir<br />

çok yeniliği de beraberinde getiriyor.<br />

Yeni Scania Opticruise Otomatize<br />

Şanzıman ile Güvenli ve Konforlu<br />

Sürüş<br />

Scania’nın standart donanımı olarak sunulan<br />

iki pedallı Scania Opticruise Otomatize<br />

Şanzıman ile yakıt ekonomisi, sürüş<br />

güvenliği ve konforu artıyor. Dayanıklılığı<br />

ve kalitesi ile bilinen manuel Scania<br />

şanzımanların, vites geçişlerini otomatik<br />

sağlayan sistemdir. Segmentinde<br />

öncü ve sürekli iyileştirmelerle en gelişmiş<br />

uygulamayı sunan yeni Scania Opticruise<br />

Otomatize Şanzıman; kalkışta,<br />

duruşta ve seyir esnasındaki vites değişimlerinde,<br />

debriyaj pedalı olmaksızın<br />

sürüş sağlayan iki pedallı sistemle sunuluyor.<br />

Pedalın ve sürücünün yerini alan,<br />

elektronik kontrol ünitesi tarafından kumanda<br />

edilen elektrohidrolik servo, debriyajın<br />

kavrama ve çözülme işlemini gerçekleştiriyor.<br />

Bu sayede, sürücünün tamamen<br />

yola ve sürüşe odaklanması sağlanarak,<br />

sürüş güvenliği ve konfor artırılıyor.<br />

Sistemdeki gelişmiş elektronik yazılım,<br />

kavrama esnasında oluşan debriyaj<br />

aşınmalarını da asgari düzeye indiriyor.<br />

Yeni 13 litre motorlu araçlarımızda standart<br />

olarak sunulan iki pedallı Opticruise<br />

Otomatize Şanzıman’ın yakıt tasarrufunu<br />

daha da artırıyor. Debriyaj pedalsız<br />

yeni Scania Opticruise yol ve yük şartlarına<br />

göre sürekli ekonomiye yönelik vites<br />

seçimi yaparak yüzde 5’e kadar yakıt<br />

tasarrufu sağlarken, sürücü kaynaklı<br />

kullanım hatalarını önleyerek, güç ve<br />

aktarma organlarında olası arızaları ortadan<br />

kaldırıyor.<br />

Yeni Scania Opticruise Otomotize<br />

Şanzıman’da sürücünün yük ve yol koşullarına<br />

göre tercih edebileceği ekonomik<br />

ve performans olarak iki farklı sürüş<br />

modu yanında manevra modu ve patinaja<br />

düşülen alandan aracın kolaylıkla<br />

çıkılabilmesini sağlayan Beşik Hareketi<br />

fonksiyonununu da standart olarak sunmaktadır.


Ticari trend<br />

TNT Ekspres Elektrikli<br />

Otomobil Filosunu Genişletiyor<br />

Türkiye’nin ilk Türk ticari plakalı elektrikli araçlarını 2011’de filosuna dahil eden TNT Ekspres,<br />

yeni satın alımlarla sıfır CO2 karbon salınımlı çevre dostu araç sayısını 10 adete çıkardı.<br />

Önümüzdeki dönemde tüm filosunu<br />

elektrikli araçlara çevirmeyi hedefleyen<br />

TNT Ekspres, bir elektrikli araçla<br />

1 yılda 1.000 litrelik yakıt tasarrufu sağlıyor.<br />

Ayrıca bir elektrikli araçla yılda toplam 2,5<br />

ton CO2 tasarrufu sağlanmış oluyor.<br />

Ulaşım sektöründe hizmet veren global bir<br />

şirket olarak küresel ısınmayla mücadele<br />

eden TNT Ekspres, diğer şirketlere örnek teşkil<br />

edecek çevre dostu uygulamalarına devam<br />

ediyor. Bir ilke imza atarak ilk Türk ticari<br />

plakalı elektrikli otomobil filosunu kuran TNT<br />

Ekspres, yeni satın aldığı elektrikli araçlarla filosunu<br />

genişletiyor.<br />

124 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Türkiye’nin ilk Türk ticari plakalı elektrikli<br />

araçlarını 2011 yılında filosuna dahil eden<br />

TNT Ekspres, yeni satın alımlarla sıfır CO2<br />

karbon salınımlı çevre dostu araç sayısını 10<br />

adete çıkardı. TNT Ekspres, elektrikli araçlarla<br />

birlikte normal araçların neden olduğu<br />

gaz emisyonlarını azaltmayı ve çevreci araç<br />

sürüş teknikleriyle de çevreye daha az zarar<br />

vermeyi amaçlıyor. Önümüzdeki dönemde<br />

tüm filosunu elektrikli araçlara çevirmeyi<br />

hedeflediklerini belirten TNT Ekspres Türkiye<br />

Genel Müdürü Turgut Yıldız şöyle devam<br />

etti: “Araçlarımız her gün trafikte olduğu<br />

için verimlilik ve çevreci uygulamalar en<br />

çok önemsediğimiz konular arasında yer alı-<br />

yor. Türkiye’deki ilk elektrikli araç filosunu<br />

TNT Ekspres oluşturdu. Elektrikli araçlarımızı<br />

BD Otomotiv’den alıyoruz. Elektrikli<br />

araçlarımız 160 km. yol gidebiliyor ve hızlı<br />

şarj ile 20 dakikada yola çıkmaya hazır<br />

hale geliyor.”<br />

Elektrikli araçlarla yılda toplam 25<br />

ton CO2 tasarrufu sağlanıyor<br />

TNT Ekspres’in filosundaki elektrikli araçlar,<br />

1 yılda araç başı ortalama 11.000<br />

km yol yapıyor. Bir elektrikli araç, 1 yılda<br />

1000 litrelik yakıt tasarrufu sağlıyor. Ayrıca<br />

yılda bir araçtan 2,5 tonluk, toplamda<br />

ise 25 tonluk CO2 tasarrufu sağlanıyor.<br />

TNT Ekspres’in filosuna kattığı elektrikli<br />

araçlar, Sabiha Gökçen Havaalanı, Çekmeköy,<br />

Güneşli gibi İstanbul’un farklı<br />

noktalarındaki ana istasyonlarda şarj edilebiliyor.<br />

Aynı zamanda gezici şarj araçlarına<br />

da sahip olan TNT Ekspres acil durumlarda<br />

bu araçlarını devreye sokarak<br />

müşterilerine aksaksız hizmet vermeye<br />

devam ediyor. TNT Ekspres İngiltere, İtalya,<br />

Belçika, Fransa, Hollanda ve Çin gibi<br />

pek çok ülkede de dağıtım için elektrikle<br />

çalışan kamyonlar kullanılıyor.


Yeni Ürün<br />

Yeni Dijital Baskı Folyosuyla Daha Çevreci<br />

Doğa dostu ürün ve çözümleriyle dünyanın<br />

en yeşil firmaları arasında yer<br />

alan 3M’nin en yeni markası Envision<br />

Dijital Baskı Folyoları sayesinde markalar;<br />

binalardan araçlara, petrol istasyonlarından<br />

teknelere kadar her türlü mecrada iletişim mesajlarını<br />

tüketicilerine kolaylıkla sunarken çevrenin<br />

korunmasına da yardımcı olacak.<br />

130 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

3M, reklam ürünleri çözümlerine<br />

yeni bir seriyi<br />

ekledi. Çevreye ve insan<br />

sağlığına zararı bulunan<br />

PVC, ftalat içermeyen,<br />

klor ve diğer halojenler<br />

eklenmeden üretilen<br />

ve kısmen biyo-bazlı maddelerden<br />

oluşan Envision<br />

480Cv3 Dijital Baskı<br />

Folyoları ve 8548G Parlak<br />

Laminasyon; benzerlerine<br />

göre yüzde 60 daha<br />

az solvent içeriyor. Envision<br />

Dijital Baskı Folyoları;<br />

ticari ve raylı ulaşım<br />

araçlarına, sponsorluk, etkinlik veya kişiselleştirme<br />

amaçlı olarak otomobillere ve binaların<br />

iç ve dış alanları gibi her türlü yüzeye kolayca<br />

uygulanabiliyor.<br />

UV ışını, asit damlaları, nem ve ısı gibi tüm dış<br />

hava koşullarına karşı dayanıklı olan ve PVC<br />

Easy Nano ile Daha İyi Görüş<br />

Würth’ten yeni geliştirilmiş nano<br />

teknolojisi bazında cam yüzeyi koruyucu<br />

Easy Nano, sürüş güvenliğini<br />

arttırıyor.<br />

Cam yüzeyi koruyucu Easy Nano gece, yağmurda<br />

ve kötü görüş durumlarında daha iyi<br />

görüş sağlar ve bu sayede düşük sürüş hızlarında<br />

bile daha iyi bir sürüş güvenliği sunar.<br />

Easy Nano ile araçların maruz kaldığı yağmur<br />

ve su yaklaşık 50-60 km/saatte kolayca camdan<br />

yuvarlanır gider. Camlar böceklerden,<br />

içermeyen Envision Dijital Baskı Folyoları,<br />

marka görselleri veya grafiklerin yüksek kalitede<br />

parlaklık ve netlikte görünmesini sağlıyor.<br />

Uygulama esnasında grafiğin tekrar pozisyonlandırılmasına<br />

olanak sağlayan ürün, pürüzlü<br />

yüzeylere bile kolayca uygulanabiliyor ve istenildiği<br />

zaman yine yüzeye zarar vermeden<br />

çıkartılabiliyor. Ürün, ayrıca Comply yapışkan<br />

teknolojisi sayesinde hızlı ve kolay uygulama<br />

imkânı sağlayarak baloncuk oluşumu engelleyen<br />

hava kanallarına sahip.<br />

Ürün sayesinde, transit yolcu taşıma araçları<br />

ve terminallerden perakende satış mağazalarına,<br />

yiyecek ve içecek üreticilerinden otomotiv<br />

üreticilerine, petrol istasyonlarından telekomünikasyon<br />

ve enerji kurumlarının filolarına kadar<br />

pek çok alanda markalar, iletişim mesajlarını<br />

çevreye zarar vermeden tüketicilerine iletebilecek.<br />

Çevre dostu 3M Envision, ayrıca<br />

müşterilerinin LEED® sertifikasyon sistemi tarafından<br />

hazırlanan puanlama sistemine göre<br />

kredi kazanmasına da olanak sağlayacak.<br />

kirden ve buzdan kolay şekilde arındırılabilir.<br />

Aşındırıcı temizlik malzemesi kullanmaya gerek<br />

kalmaz. Ayrıca daha az silecek kullanımı<br />

sağlayarak, sileceklerin ömrünü uzatır.<br />

Homojen ve tamamen şeffaf bir yüzey koruması<br />

sağlar. Gölge ve iz bırakmaz, gece sürüşlerinde<br />

tehlikeli yansımalara yol açmaz.<br />

Kolay kullanımı sayesinde zamandan tasarruf<br />

sağlayan ürün. Polikarbonat camlar hariç,<br />

tüm araç camlarında kullanım için uygundur.


Yeni Ürün<br />

Ey Yaygın Mesleki<br />

Yaralanmalara Çözüm Olacak<br />

Direksiyonun kolay hakimiyetini sağlayan Volvo Dinamik Direksiyon Sistemi ile daha rahat ve<br />

daha güvenli sürüş sağlanıyor.<br />

Volvo Kamyon, yeni FH serisinin lansmanından<br />

sadece birkaç ay sonra yine birinci<br />

sınıf bir yenilik sunuyor. Volvo Dinamik<br />

Direksiyon, geleneksel hidrolik direksiyon<br />

sistemini direksiyon dişlisine takılan elektronik<br />

kontrollü bir elektrik motoru ile birleştiriyor.<br />

Böylece kamyon sürücüsü için daha güvenli,<br />

daha rahat ve daha keyifli bir çalışma ortamı<br />

sunacak direksiyon hakimiyeti sağlanıyor.<br />

Volvo Trucks Başkanı Claes Nilsson “Bu patentli<br />

teknoloji, kamyon sürücüsüne tüm ko-<br />

132 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

şullarda yardımcı oluyor. Dinamik direksiyon<br />

sistemi, otobanda hızlı bir seyirde eşsiz yön<br />

dengesi sunarken, düşük hızlarda ağır yük taşıyan<br />

bir kamyonda dahi direksiyonu tek parmağınızla<br />

yönetebileceğiniz kadar kolay bir sürüş<br />

sağlıyor” diyor.<br />

Volvo Dinamik Direksiyon’un getirdiği en büyük<br />

teknolojik yenilik, direksiyon şaftına takılan<br />

elektronik kontrollü bir elektrik motorudur.<br />

Kamyonun hidrolik direksiyonu ile birlikte çalışan<br />

elektrik motoru, maksimum 25 Nm tork<br />

üretiyor ve elektronik kontrol ünitesi tarafından<br />

saniyede binlerce kez düzenleniyor.<br />

Volvo Dinamik Direksiyon Proje Müdürü Gustav<br />

Neander, “Elektrik motorunun işlevi, sürüşün<br />

her anında mükemmel bir direksiyon hakimiyeti<br />

sağlamaktır. Örneğin sistemin sensörleri,<br />

sürücünün aracını düz bir çizgide ileriye<br />

doğru sürmek istediğini algılıyor ve otomatik<br />

olarak direksiyonun yol yüzeyindeki sorunlardan<br />

etkilenmemesini sağlıyor” diye açıklıyor.<br />

Gustav Neander ayrıca “Düşük hızlarda elektrik<br />

motorunun desteği kamyonu kullanmayı<br />

iyice kolaylaştırıyor. Zemini bozuk bir arazide<br />

çalışan ağır yüklü bir inşaat kamyonu bile hiçbir<br />

ekstra çaba sarf etmeden kolayca kullanmak<br />

mümkün. Geliştirme aşamasında sistemi<br />

test eden kamyon sürücülerinin hepsi, sistemin<br />

performansından çok etkilendi” diyor.<br />

Her türlü kullanım koşuluna uygun çözüm<br />

Volvo Dinamik Direksiyon sisteminin avantajları<br />

dört maddede özetlenebilir:<br />

*Düşük hızlarda elektrik motoru, sürücünün<br />

kaslarına binen yükü azaltır. Böylece sürücü<br />

rahatlayarak aracı omuzlarını ve kollarını zorlamadan<br />

kullanabilir. Sistemin bir avantajı da<br />

geri manevra yapılırken direksiyonun otomatik<br />

olarak ortalanmasıdır.<br />

*Yol yüzeyindeki çatlak ve çukur gibi bozuklukların<br />

etkisi sistem tarafından azaltılır. Bu da<br />

sürücünün direksiyona sürekli küçük müdahalelerde<br />

bulunarak aracı düzeltmesine gerek<br />

kalmaması ve sürüşün çok daha dengeli olması<br />

anlamına gelir.<br />

*Bu hassas kontrol, otobanda yön dengesinin<br />

artmasını sağlayarak tüm hızlarda sürücüye<br />

çok daha rahat bir sürüş deneyimi ve direksiyon<br />

hakimiyeti sunar. Dinamik Direksiyon Sistemi<br />

ile araç sürerken yapılması gereken tüm<br />

küçük direksiyon hareketleri geçmişte kalır.<br />

*Dik bir yokuşu veya yan rüzgarı hemen tespit<br />

edip dengeyi sağlayabilen otomatik öğrenme<br />

sistemi, sürücüyü herhangi bir yanal hareketi<br />

engellemek için direksiyon simidine asılma zorunluluğundan<br />

kurtarır. Bu, yol güvenliği ve sürücü<br />

konforu alanında önemli bir gelişmedir.<br />

Direksiyon hakimiyeti yeni bir boyuta yükseldi.<br />

Volvo Dinamik Direksiyon, ağır taşıt sürücülerinin<br />

maruz kaldığı en yaygın mesleki yaralanmalara<br />

çözüm getiriyor. İsveç Çalışma Ortamı<br />

Otoritesi’nin resmi verilerine göre kamyon sürücülerinin<br />

mesleki yaralanma istatistiklerindeki<br />

oranı, normalin oldukça üzerinde görülüyor.<br />

Gustav Neander, “Neredeyse on kamyon sürücüsünden<br />

dördü, her hafta sırt, boyun,<br />

omuz ya da kol ağrısından şikayet ediyor. Gelişmiş<br />

direksiyon sistemimiz, çalışma ortamındaki<br />

bu tür sorunların ortadan kalkmasını sağlayan<br />

daha rahat bir sürüş deneyimi sunuyor,”<br />

diyor. Ve şunları ekliyor: “Volvo Dinamik Direksiyon,<br />

ağır taşıtlarda direksiyon hakimiyetini<br />

yepyeni bir boyuta taşıdı. Bu teknoloji sürücünün<br />

çalışma koşullarının daha rahat ve kontrollü<br />

olmasını sağlıyor.”


Yeni Ürün<br />

Ford Cargo’ya özel geliştirildi: FiloBil<br />

Ford Otosan’ın Filo Türk iş birliği ile filoların ihtiyacına göre geliştirdiği FiloBil -Filo Yönetim<br />

Sistemi tüm Ford Cargo model araçlarda opsiyonel olarak sunuluyor.<br />

Filobil’in sunduğu 25 farklı raporlama<br />

ile filoların taşıma ve ulaştırma maliyetlerinin<br />

yanı sıra bakım masrafları<br />

azaltılırken sürücü profil raporlamaları ile<br />

güvenlik de artırılıyor.<br />

Araç takip ve filo yönetim sistemi, Ford<br />

Otosan – FiloTürk işbirliği ile geliştirilen FiloBil/<br />

Filo Yönetim Sistemi artık Ford Cargo<br />

1846T’lerde.<br />

Sektör ihtiyaçlarına cevap veren entegre<br />

sistemler ve çözümler sunan FiloBil, Ford<br />

Cargo 1846T modelinde kullanılmaya başlandı.<br />

Opsiyonel olarak sunulan Filobil ile<br />

sürücü ve araca yönelik 25 farklı raporlama<br />

ile yakıt tüketiminden tasarruf elde edilirken<br />

sürücüye yönelik raporlamalar sayesinde<br />

de can güvenliği artırılmış oluyor.<br />

FiloTürk Genel Müdürü Adil Masaracıoğlu,<br />

Ford Cargo 1846T’ye özel geliştirilen FiloBil<br />

sistemi hakkında; ‘Lojistik ve ulaştırma maliyetlerini<br />

azaltmak ve aynı zamanda çevreci<br />

bir anlayışıyla üretim süreçlerini yönetmek<br />

otomotiv üreticilerinin de öncelikli hedefleri<br />

arasında yer almaya başladı. Ford<br />

134 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Cargo marka araçlar için geliştirdiğimiz FiloBil<br />

bu politikanın en güzel örneklerinden<br />

biri oldu’ şeklinde konuştu.<br />

Ford Cargo ile yapılan işbirliğinin sektör<br />

için önemli bir adım olduğuna dikkat çeken<br />

Masaracıoğlu; ‘Geliştirdiğimiz Filobil<br />

sistemi ile yol bilgisayarı üzerinden aldığımız<br />

verilerle 25’den fazla raporlama yapıyoruz.<br />

Araç ve sürücü için farklı hazırladığımız<br />

bu raporlamalar sayesinde filoların yakıt<br />

tüketimini ve işletme maliyetlerini düzenli<br />

olarak takip etmek ve bu maliyetleri<br />

yüzde 15 oranında azaltmak mümkün.<br />

Bu bilgilere aracınız nerede olursa olsun yanına<br />

bile gitmeden ulaşmak için yapmanız<br />

gereken tek şey internet üzerinden sisteme<br />

girmek’ dedi.<br />

Aracın coğrafi konumu sayesinde filo<br />

yönetimi<br />

FiloTürk tarafından geliştirilen FiloBil sayesinde<br />

aracınızın lokasyonunu bilerek operasyona<br />

en yakındaki aracınızı yönlendirerek hem<br />

zamandan hem de yakıttan tasarruf elde etmeniz<br />

mümkün. Filobil ile çizilen rota opti-<br />

mizasyonu sayesinde değerli madde taşınan<br />

malların güvenliği de sağlanabiliyor.<br />

Can güvenliği için 10 farklı ihlal durumu<br />

verisi<br />

Yakıt tüketiminin yanı sıra filoların kontrol<br />

altına alması gereken bakım ve onarım maliyetleri<br />

ve trafik kazaları da bu sistem sayesinde<br />

kontrol altına alınabiliyor. Aracın aşırı<br />

hız, agresif kullanım ve ani şerit değiştirme<br />

gibi tehlikeli kullanım profili oluşturan durumlar<br />

raporlanarak güvenlik açısından da<br />

etkili bir sistem oluşturuluyor.<br />

Bunun yanı sıra yakıt depo seviyesindeki ani<br />

düşüş, ekonomik devir aralığı dışında kullanım,<br />

uzun rölanti süresi, hız aşımı, 4,5 saat<br />

üzerinde araç kullanım bilgisi, bakım aralığı,<br />

depo seviyesi ve AdBlue seviyesinin azalması,<br />

motor suyu sıcaklığı seviyesinde yükselme gibi<br />

raporlamalar sayesinde bakım maliyetlerinde<br />

azalma sağlanırken araç arızalarından dolayı<br />

iş gecikmelerinin de önüne geçiliyor. Arıza durumlarında<br />

ise lokasyonu tespit edebilme özelliği<br />

sayesinde onarım süresini azaltılarak iş kayıplarının<br />

önüne geçilmesi sağlanıyor.


Fuar<br />

Cezayir’de Equip <strong>Auto</strong> Heyecanı<br />

Equip <strong>Auto</strong> Cezayir Otomotiv Yedek<br />

Parça Aksesuar ve Servis Ekipmanları<br />

Fuarı 4-7 <strong>Mart</strong> <strong>2013</strong> tarihleri arasında<br />

7. kez düzenlendi. Aramedya olarak<br />

Kuzey Afrika’nın bu önemli fuarında Commercial<br />

Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar Dergisi,<br />

<strong>Auto</strong> <strong>Spare</strong> <strong>Parts</strong> <strong>World</strong> / Oto Yedek<br />

Parça Dergisi ve Agro<strong>World</strong> / Tarım Dünyası<br />

Dergisi olmak üzere üç yayın ile katıldık.<br />

Cezayir’in en önemli fuar organizatörü<br />

olan Promosalons Algeria tarafından organize<br />

edilen Equip <strong>Auto</strong> Fuarı, 4–7 <strong>Mart</strong><br />

<strong>2013</strong> tarihleri arasında Cezayir kentinde ülkenin<br />

yegâne fuar alanı olan Parc Des Expositions<br />

Safex’de gerçekleştirildi. Equip<br />

<strong>Auto</strong> Algeria Fuarı’nda B2B etkinliği ile üretici<br />

firmalar, distribütörler, otomotiv sektöründe<br />

pazarlamak için yeni ürünler arayanlar<br />

ve tamirciler, servis ve tamirhaneler bir<br />

araya geldi. Türkiye’den 33 firmanın katıldığı<br />

fuara; Cezayir, Almanya, Belçika, Çin,<br />

İspanya, Fransa, İtalya, Polonya, Tunus, Ukrayna,<br />

Fas gibi başka ülkeler de katılım gösterdi.<br />

4 milyon civarında motorlu taşıtın bulunduğu<br />

Cezayir otomotiv pazarı, Kuzey Afrika’nın en<br />

büyük otomotiv pazarı olma yönünde ilerlemekte.<br />

Cezayir otomotiv pazarı her yıl yüzde<br />

6 civarında büyüyor. Cezayir’de 2 milyon 593<br />

bin 310 binek otomobil, 821 bin 626 kamyonet,<br />

362 bin 257 kamyon, 130 bin 839 traktör,<br />

115 bin 972 treyler, 70 bin 70 otobüs bulunuyor.<br />

Araçların yüzde 22.6’sı 5 yaşın altındayken<br />

yüzde 57,42’si ise 20 yaşın üzerindedir.<br />

Bu oran ülkede aftermarket (satış sonrası<br />

hizmet ve ürünler) pazarının oldukça önemli<br />

olduğunu gösteriyor.


Fuar<br />

<strong>Auto</strong>promotech, Türk Firmaları Bekliyor<br />

İtalyan “<strong>Auto</strong>promotec Fuarı” bir kez<br />

daha Türk katılımcıları ve basın mensupları<br />

ile bir araya geldi.<br />

Dünyanın otomotiv ekipmanları ve satış<br />

sonrası hizmet alanında yapılan sayılı fuarlardan<br />

biri olan İtalyan “<strong>Auto</strong>promotec Fuarı”<br />

Türkiye’deki ilişkilerini sağlamlaştırmak<br />

adına çalışmalarına hızla devam ediyor. Bir<br />

yandan ilgili firmalar ile bizzat görüşmelere<br />

devam eden <strong>Auto</strong>promotec Marka Müdürü<br />

Emanuele Vicentini, diğer yandan da periyodik<br />

olarak otomotiv basını ve Türk katılımcılar<br />

ile bir araya gelerek Fuar ile ilgili yeniliklerden<br />

söz ediyor.<br />

22-26 Mayıs <strong>2013</strong> tarihleri arasında İtalya’nın<br />

Bologna şehrinde 25. kez düzenlenecek “<strong>Auto</strong>promotec<br />

Fuarı”na Türk firmaların ilgisinin<br />

giderek artması bütün bu çalışmaların bir sonucu<br />

olarak ortaya çıkıyor.<br />

Katılımcı Türk firmalar ve basın mensuplarıyla<br />

bir araya gelen <strong>Auto</strong>promotec Marka<br />

Müdürü Emanuele Vicentini 3 yıldır<br />

Türkiye’ye geldiğini; İstanbul, Bursa, İzmir<br />

ve Konya’da birçok firmayı yerinde ziyaret<br />

ederek sektörü yakından tanıma fırsatı<br />

bulduğunu aktardı. Vicentini, Türkiye’de<br />

kendini mutlu hissettiğini ve Türkiye seyahatlerinden<br />

her zaman büyük keyif ve verim<br />

aldığını vurguladı. Türkiye’nin sektördeki<br />

önemi düşünüldüğünde Türk firmaların<br />

yurtdışı fuarlarında daha fazla yer alması<br />

gerektiğini belirten Vicentini “<strong>Auto</strong>promotec<br />

Fuarı’nı bir çözüm ortağı olarak görmeleri<br />

çalışmalarımızın karşılık bulduğunu<br />

gösteriyor” dedi.<br />

138 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

“<strong>Auto</strong>promotec” Türk firmaları memnun<br />

etmeyi amaçlıyor<br />

Vicentini, <strong>Auto</strong>promotec olarak Türk katılımcı<br />

ve ziyaretçi sayısını artırmak amacıyla<br />

İstanbul’da yerleşik Onemedit Danışmanlık<br />

firması ile birden fazla proje üzerinde çalıştıklarından<br />

söz etti. Bu çalışmalar sonucunda<br />

kurdukları sıkı iletişim sayesinde firmalar<br />

ve basın ile birbirlerini anladıklarını ve<br />

tatmin edici bir işbirliği ortamı yarattıklarını<br />

ifade etti.<br />

Vicentini: “Türkiye’ye her gelişimde büyük<br />

bir nezaket ve samimiyetle karşılandım,<br />

bunu karşılığını <strong>Auto</strong>promotec olarak<br />

en iyi şekilde vermek isteriz. Türk katılımcıların<br />

taleplerini yerine getirmek için elimiz-<br />

den geleni yapacağız, onları memnun etmeye<br />

kararlıyız. Türkiye’de elde ettiğimiz<br />

başarılı sonuçları İtalya’da hep birlikte kutlamak<br />

istiyoruz” dedi.<br />

Şu ana kadar Fuara katılım için 11 Türk firma<br />

direk kayıt yaptırdı, 2 firma ise katılım onayı<br />

aşamasında. Bu firmalar toplam 550 m2’yi<br />

aşkın bir alan üzerinde ürünlerini sergileyecekler.<br />

Rakamlar 2011 yılına göre yüzde 100<br />

oranında bir artışı ifade ediyor. Bunun yanı<br />

sıra 6 Türk firma ise İtalya’daki temsilcileri<br />

aracılığıyla fuara katılım gerçekleştirecekler.<br />

150.000 m2’lik alanın tamamı neredeyse<br />

dolmak üzere. Kalan yerler ise hızla tükenmeye<br />

devam ediyor. Şu an için 16 holden<br />

yalnızca 15. ve 21. hollerde sınırlı sayıda<br />

alanlar kaldı. 15. hol diagnostik cihazlar,<br />

21. hol ise otomobil servis ekipmanları<br />

ve yedek parça konusunda faaliyet gösteren<br />

firmalara ev sahipliği yapıyor.<br />

Alım heyeti çalışmaları hızla devam<br />

ediyor<br />

<strong>Auto</strong>promotec diğer yandan alım heyeti çalışmalarına<br />

hız vermiş durumda. Bu yıl Rusya,<br />

Japonya, Kore, Polonya, Amerika Birleşik Devletleri,<br />

Meksika, İran, Güney Afrika, Libya, Vietnam,<br />

Endonezya, Arjantin ve Brezilya’dan<br />

alım heyetleri düzenleniyor. Alım heyetleri<br />

dâhilinde gelen firmalar ile görüşmek isteyen<br />

<strong>Auto</strong>promotec katılımcıları yoğun bir şekilde<br />

taleplerini iletmeye devam ediyorlar. Türk katılımcı<br />

firmalar da aynı amaçla <strong>Auto</strong>promotec<br />

Türkiye temsilcisi Onemedit ile görüşmelere<br />

devam ediyor.


Fuar<br />

İnşaat Serisinin 2 Mikser Modeli<br />

Beton Fuarı’nda Tanıtıldı<br />

Ford, 21-24 Şubat tarihleri arasında 5.<br />

kez düzenlenen ve inşaat sektörünün<br />

buluşma merkezi olan “Beton <strong>2013</strong><br />

Hazır Beton Kongresi ve Beton, Agrega, İnşaat<br />

Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı”na;<br />

inşaat, hafriyat ve hazır beton sektörüne hitap<br />

eden Ford Cargo Mikser’lerle katıldı.<br />

İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen Beton<br />

Fuarı’na Ford Cargo Mikser serisiyle katılan<br />

Ford; hazır beton sektörüne hitap eden<br />

modellerini tanıttı. Ford Cargo Mikser serisi;<br />

düşük ilk alım maliyetleri ve düşük yakıt tüketim<br />

değerlerinin yanı sıra, standart sunulan<br />

klima ve sessiz çalışan motoruyla sağladığı<br />

yüksek konforla da fuar ziyaretçilerinin<br />

dikkatlerini üzerine çekti.<br />

Ford Otosan Ürün Geliştirme Merkezi’nde<br />

Türk mühendisleri tarafından tasarlanan ve<br />

Ford Otosan’ın Eskişehir, İnönü fabrikasında<br />

üretilen yerli Ford Cargo İnşaat Serisi, damper<br />

ve mikser kamyon tipleri ile çekiciden<br />

oluşuyor.<br />

Pazara hafif ve ekonomik mikser kapsamında<br />

sunulan 3532M (6x4) hem ağırlık limitlerinin<br />

önemli olduğu şehir içi kullanımına<br />

uygun hem de tandem arka aksı sayesinde<br />

off-road kullanımına uygunluğuyla farklı<br />

müşterilerin beklentilerini karşılama yeteneğini<br />

ortaya koyuyor. 3532M, inşaat kullanımına<br />

uygun 500 MPa dayanıklı şasisi, 320<br />

PS motor gücü ve ağırlık avantajı ile müşteriye<br />

sunuluyor.<br />

140 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Aracın ilk alım maliyeti ile de avantaj sağladığını<br />

belirten Ford Otosan Kamyon Satış ve Satış<br />

Sonrası Operasyonları Grup Müdürü Emrah<br />

Duman; beton santrallerinin tüm Türkiye’ye<br />

yayıldığına dikkat çekerek, “Yakın ve orta mesafedeki<br />

inşaatlar ve kamu hizmetlerinde kullanılan<br />

betonu tedarik eden işletmeler daha<br />

hafif ve ekonomik kamyonlara ihtiyaç duyuyorlar.<br />

Ford Cargo 3532M de bu ihtiyaçları<br />

tam olarak karşılıyor” dedi.<br />

6x4 sınıfında daha ağır şantiye içi kullanımlarına<br />

uygun olarak 3536M, 8x4 sınıfında ise<br />

kauçuk arka süspansiyonlu hafif 3936M ve<br />

yaprak yaylı 4136M araçlar müşteriye sunuluyor.<br />

Ayrıca çekici mikser için 1838T araçlar<br />

da pazarda büyük ilgi görüyor. Mikser ürün<br />

gamındaki tüm bu ürünler ile 8 m3’den 12<br />

m3’e kadar beton mikseri uygulamaları destekleniyor.<br />

Ford Sürüş Akademisi ile hazır beton<br />

firmalarına özel sürüş eğitimi<br />

Ford Otosan, 2011 yılında başlattığı; bilinçli<br />

sürücüler yetiştirerek yakıt ekonomisi ve sürüş<br />

güvenliği sağlamayı, araçları uzun ömürlü kılmayı<br />

ve çevreye zarar veren CO2 salımını azaltmayı<br />

hedefleyen Ford Sürüş Akademisi’nde<br />

hazır beton firmalarına özel eğitim vermeye<br />

devam ediyor.<br />

Hazır beton araçlarında ağırlık merkezinin<br />

yüksek olması nedeniyle yaşanabilecek kazaları<br />

doğru sürüş teknikleriyle en aza indirmeyi<br />

hedefleyen Ford Sürüş Akademisi, eksikler ve<br />

doğru refleks edinimi, teorik ve pratik uygulama<br />

eğitimleri vererek, sürücülere güvenli sürüş<br />

tekniklerini öğretiyor.<br />

360 PS/1400 NM gücündeki güçlü ve ekonomik<br />

Ecotorq motoru, yeni mandallı tip konforlu<br />

şanzımanı, 10 mm 500 Mpa gücündeki<br />

sağlam şasisi, 750 saat bakım aralığı, standart<br />

olarak sunulan klima ve 2 yıl sınırsız km<br />

garantisi gibi rekabetçi özellikleriyle öne çıkan<br />

Ford Cargo Yeni İnşaat Serisi; inşaat, hafriyat,<br />

maden ve beton firmalarının beklentilerini en<br />

yüksek şekilde karşılıyor. Rahat vites geçişleri,<br />

kolçaklı koltuk, artırılmış kabin içi konfor ve<br />

üstyapıyı görme imkânı veren yeni arka camıyla<br />

sürücülerin işlerine odaklanmasında kolaylık<br />

sağlarken, iş sahiplerinin kârını artırmasına<br />

olanak tanıyor.<br />

Ford Cargo’lar, 1,1 milyon m2’lik alana sahip<br />

olan Ford Otosan İnönü Fabrikası’nda üretiliyor.<br />

Yurtiçinde 30 yetkili satıcı, yurtdışında 20<br />

distribütör ile müşterilere ulaşırken; Rusya,<br />

Türki Cumhuriyetleri, Doğu Avrupa, Afrika ve<br />

Ortadoğu’da 50’ye yakın ülkeye ihraç ediliyor.<br />

1.500 kişiye istihdam sağlayan Ford Otosan<br />

İnönü Fabrikası’nda aynı zamanda Euro 5<br />

normlarına uygun, çevre dostu Ecotorq motor<br />

üretimi yapılıyor. 7,3 lt ve 9 lt. silindir hacminde<br />

260PS/320PS/360PS/380 PS güce sahip<br />

motorlar yüzde yüz Türk işgücüyle, yüzde<br />

yüz yerli üretiliyor. Türkiye’nin kendi markasıyla<br />

kendi motorunu üreten tek kamyon markası<br />

olan Ford Cargo, yüzde 70 yerlilik oranı ile Türkiye<br />

ekonomisine yüksek katma değer sağlıyor.


Fuar<br />

Mercedes-Benz Türk, Beton <strong>2013</strong> –<br />

“5. Beton, Agrega, İnşaat Teknolojileri<br />

ve Ekipmanları Fuarı”nda inşaat<br />

sektörü ile bir araya geldi.<br />

Kendi alanındaki tek ve en büyük fuar olan,<br />

21- 24 Şubat <strong>2013</strong> tarihleri arasında İstanbul<br />

Fuar Merkezi’nde düzenlenen “Beton<br />

<strong>2013</strong>”, İstanbul’da beşinci kez organize edildi.<br />

İnşaat, hazır beton, agrega sektörlerinin<br />

142 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

bir araya geldiği, sektörle ilgili son teknoloji<br />

ürünlerin, araç, makine ve ekipmanların,<br />

hizmet ve donanımların<br />

sergilendiği fuarda Mercedes-Benz<br />

Türk A.Ş., hazır beton sektörüne özel<br />

hazırlanan ürünlerini sundu.<br />

Mercedes-Benz’in beton sektörüne<br />

sunduğu ve ön plana çıkan ürünleri;<br />

Axor 3029 B 8x4 (beton mikser kullanımına<br />

uygun inşaat kamyonu)<br />

Axor 3236 8x4 (hafifletilmiş beton mikser<br />

kullanımına uygun inşaat kamyonu)<br />

Axor 3340 K 6x4 (damper kullanımına uygun<br />

inşaat kamyonu)<br />

Axor 3340 K 6x4 (beton pompası kullanımına<br />

uygun inşaat kamyonu)<br />

Teknik Tekstil Çözümleri<br />

Bu Fuarda Görülecek<br />

Techtextil- Uluslararası Teknik Tekstil<br />

Nonwoven İhtisas Fuarı 11-13 Haziran<br />

<strong>2013</strong> tarihinde Messe Frankfurt tarafından<br />

Almanya’nın Frankfurt şehrinde yapılacak.<br />

Techtextil pazardaki eğilimler doğrultusunda<br />

geliştirilen prototiplerin ve pazara sunulmaya<br />

hazır yeni ürünlerin aynı çatı altında toplandığı<br />

bir fuar olacak. Etkinlikte ürün grupla-<br />

Mercedes-Benz Türk,<br />

Beton <strong>2013</strong> Fuarı’nda<br />

rı doğru tanımlanarak ziyaretçilerin<br />

daha etkin bir şekilde fuarı gezmesi<br />

sağlanıyor. Son teknoloji ve<br />

yeni fikirlerin görülebileceği fuarda<br />

12 adet fuara özel piktogram<br />

katılımcı firma stantlarında kullanılarak<br />

hangi ürün grubuna hitap<br />

edildiği ziyaretçiler tarafından anlaşılabilecek.<br />

12 piktogram ise şöyle<br />

olacak:<br />

“Agrotech-tarım ve hayvancılık,<br />

Hometech-mobilya ve ev dekorasyonu,<br />

Oekotech-çevre koruma ve<br />

geri dönüşüm, Buildtech-yapı ve<br />

inşaat, Indutech- Endüstriyel Tekstiller,<br />

Packtech-paketleme ve ambalaj,<br />

Clothtech-kıyafet ve ayakkabı,<br />

Medtech-Hijyen ve ilaç, Protech-kişisel güvenlik<br />

ve eşya koruma, Geotech-jeotekstiller,<br />

Mobiltech-otomotiv, denizcilik, demir yolu,<br />

hava taşıtları, Sporttech-aktif spor ve outdoor<br />

spor tekstilleri.”<br />

Teknik tekstil ve dokuma olmayan (nonwoven)<br />

tekstil ürünlerinin sergileneceği fuarda<br />

firmalar hizmet ürettikleri sektörler için stantlarında<br />

ilgili işareti taşıyacaklar. Firma stant-<br />

Axor 4140 B 8x4 (beton mikser ve beton<br />

pompası kullanımına uygun inşaat kamyonu)<br />

Actros 4141 B 8x4 (beton mikser ve beton<br />

pompası kullanımına uygun inşaat kamyonu)<br />

olarak sıralanırken, Mercedes-Benz Türk, Hazır<br />

Beton Fuarı’ndaki standında Mercedes-Benz<br />

Axor 4140 B 8x4 (Damperli Kamyon), Axor<br />

3236 B 8x4 ve Axor 3029 B 8x4 (Beton Mikserli)<br />

kamyonlarını sergiledi. Böylece bir kez daha<br />

zorlu çalışma alanlarında da inşaat sektörünün<br />

yanında olduğunu, dayanıklı Mercedes-Benz<br />

kamyonları ile birlikte güç işlerin üstesinden başarıyla<br />

gelinebileceğini gösterdi.<br />

2009 yılından bu yana 2. el kamyon pazarında<br />

faaliyetlerini sürdüren TruckStore, standta<br />

bulunan yetkilileri aracılığıyla ziyaretçilere<br />

ürün ve hizmetleri hakkında bilgiler verdi.<br />

larında görülebilecek işaretlerden biri de<br />

mobiltech-taşıt teknik tekstilleri. Teknik tekstil<br />

alanında toplam ürünlerin yaklaşık yüzde<br />

20’sinin taşıt araçlarında kullanıldığı tahmin<br />

ediliyor ve bu pay ile otomotiv sektörü teknik<br />

tekstil üreten firmaların önemli müşterileri<br />

arasında. Otomobiller, ticari araçlar ve ağır<br />

ticari araçlar, traktörler, hava ve deniz taşıtlarında<br />

teknik tekstil ürünleri yaygın olarak kullanılıyor.<br />

Teknik tekstil ürünleri otomotivde dekorasyon,<br />

izolasyon, filtreleme gibi işlevlerin yanı<br />

sıra araçlarda konfor için de kullanılıyor. Araçlarda<br />

iç döşemelerinde kullanılan tekstiller de<br />

taşıt kullanıcıları için dayanıklılık, toz tutmama,<br />

konfor gibi bir çok açıdan öneme sahip<br />

iken; emniyet kemeri, hava yastığı gibi güvenlik<br />

elemanlarıyla hayati önem de taşır.<br />

Ayrıca, tekstil malzemeleri taşıt araçlarının<br />

zırh kaplamalarında da yoğun olarak kullanılıyor.<br />

Taşıt araçlarında kullanılan teknik tekstil<br />

ürünlerini emniyet kemerleri, hava yastıkları,<br />

koltuk kumaşları, iç giydirme ürünleri (trim),<br />

oto kılıfları, koltuk kılıfları, filtreler, halı tabanları,<br />

kord bezi, kompozit takviyeleri, hortum<br />

ve kayış takviyeleri gibi ürünler oluşturuyor.


Fuar<br />

logitrans İle Sektörel Büyüme Güvencesi<br />

Her yıl yeni bir kapı aralayan logitrans,<br />

<strong>2013</strong> için sektörel büyüme garantisi<br />

veriyor. “Geride kalan 6 fuarımızda<br />

da görüldü ki tüm katılımcılarımız işlerini büyüttü”<br />

diyen logitrans Transport Lojistik Fuarı<br />

Müdürü Altınay Bekar, şunları söyledi:<br />

“logitrans, kurgusu itibariyle profesyonelleri<br />

hedefleyen ve bu hedefine ulaşan uluslararası<br />

bir fuardır. 90 ülkede tanıtımı yapılan<br />

ve katılımcıları dünyanın her köşesinde taşımacılık<br />

ve lojistik hizmetleri sunan bir fuarın<br />

ziyaretçisi de bu niteliklere uygun bir kitle<br />

oluşturmaktadır. İşte bu yüzden logitrans’da<br />

gerçekleşen karşılaşmalar, taraflara iş yaptırıyor.”<br />

Taşımacılık ve lojistik endüstrisinin karar alıcılarının,<br />

işini yaparken fuarı beklediğini sa-<br />

144 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

vunan Altınay Bekar, “Karar alıcılar kadar<br />

büyük operatörler de logitrans gerçekleşmeden<br />

sonuca varmıyor” dedi.<br />

logitrans bu yıl daha da güçlü<br />

Son olarak 53 ülkeden yaklaşık 200 katılımcı<br />

ile 12 bin 600’den fazla ziyaretçiyi ağırlayan<br />

logitrans Transport Lojistik Fuarı, <strong>2013</strong><br />

için çok daha güçlü bir şekilde hazırlanıyor.<br />

Bu yıl 7. kez gerçekleştirilecek olan fuar için<br />

hedefler ve programların yenilendiğini belirten<br />

Altınay Bekar şunları söyledi:<br />

“Başta, katılımcı sayısı ve geldikleri ülke<br />

çeşitliliğini artırmak olmak üzere, ziyaretçi<br />

çalışmasında önemli hamleler planlandı.<br />

Bölgeler, ülkeler, sektörler tek tek<br />

mercek altına alınarak, dünya taşımacılık<br />

ve lojistik hareketinin trendleri tespit<br />

Staroil, Equip <strong>Auto</strong> Algeria <strong>2013</strong><br />

Fuarı’ndaydı<br />

Starpet’in Madeni Yağ şirketi Staroil<br />

Petrolcülük A.Ş., 4 – 7 <strong>Mart</strong><br />

tarihleri arasında Cezayir’de gerçekleştirilen<br />

Equip <strong>Auto</strong> Algeria <strong>2013</strong><br />

Fuarı’na katıldı. Staroil Petrolcülük<br />

A.Ş.’ye ait ürünlerin tanıtımının gerçekleştirildiği<br />

fuar, ülkenin en büyük ikinci<br />

fuarı konumunda bulunuyor.<br />

Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi<br />

arasında yer alan Starpet’in, Madeni<br />

Yağ şirketi Staroil Petrolcülük A.Ş., yurt-<br />

dışındaki fuarlarda adını duyurmaya devam<br />

ediyor. Irak, Azerbaycan, Libya ve<br />

Filistin’e önemli ölçüde ihracat gerçekleştiren<br />

Staroil Petrolcülük A.Ş, distribütörlük<br />

ağını genişletmek amacıyla<br />

Cezayir’deki Equip <strong>Auto</strong> Algeria <strong>2013</strong><br />

Fuarı’na katılarak ürünlerini sergiledi.<br />

Bu fuara katılmalarının amacını,<br />

“Cezayir’de bulunan madeni yağ firmalarının<br />

durumunu incelemek, pazar hakkında<br />

piyasa bilgisi edinmek ve ülkede-<br />

edildi. logitrans bu trendlerin Türkiye ve<br />

bölge ülkeleri için sonuçlarının saptandığı<br />

bir etkinlik olacak.”<br />

Bu nedenle fuara katılımın en üst düzeyde olacağını<br />

savunan Altınay Bekar, ‘lojistik trendlerin<br />

yön değiştirdiği ortamlar yaratan logitrans,<br />

bu yıl çok daha güçlü bir uluslararası etkinlik<br />

olacak’ dedi.<br />

logitrans Transport Lojistik Fuarı 21-23 Kasım<br />

<strong>2013</strong> tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi<br />

9. ve 10. salonlarda düzenlenecek. Etkinliğin<br />

7incisi, EKO MMI Fuarcılık Tic. Ltd. Şti tarafından<br />

organize edilmekte. Fuar lojistik, telematik<br />

ve taşımacılığın tüm değer zincirindeki<br />

geniş ürün ve hizmet yelpazesini içeriyor.<br />

Türkiye’de düzenlenen logitrans Avrupa ile<br />

Yakın Doğu arasında bir köprü oluşturacak.<br />

ki genel araç portföyüne göre bölgesel<br />

ürün ihtiyaçlarını tespit etmek” olarak<br />

açıklayan Staroil Petrolcülük A.Ş<br />

Genel Müdürü Erkan Pehlivan, Staroil<br />

olarak yakın zamanda Afrika ülkelerine<br />

ihracata başlayacaklarını ve yakında<br />

Cezayir’de bir distribütörlük firması<br />

oluşturacaklarını kaydetti. Fuara şirketi<br />

temsilen Satış ve Pazarlama Müdürü<br />

Turgay Baskın ve İhracat Koordinatörü<br />

Soner Danışman katıldı.<br />

Erkan Pehlivan yaptığı açıklamada, “Staroil<br />

Petrolcülük A.Ş. Türkiye madeni yağ<br />

pazarında ilk 10 üretici arasına girmiş<br />

durumda. Marka bilinirliğimiz de gün<br />

geçtikçe artıyor. Otomotiv ürünlerinde<br />

pazar payımız 2012 yılında yüzde 3,5<br />

civarında düzeyinde, bu yılki hedefimiz<br />

ise bu oranı yüzde 5 seviyesine taşımak”<br />

diye konuştu.<br />

Afrika ülkelerine ihracata başlamaya hazırlanan<br />

Staroil Petrolcülük A.Ş, yeni<br />

pazarlara açılmak için de yurtdışındaki<br />

fuar ve etkinliklere katılımını sürdürüyor.<br />

Önümüzdeki dönemde Cezayir’de<br />

bir distribütör firma ile çalışmaya başlayacak<br />

olan Staroil, yakın zamanda ihracat<br />

gerçekleştirdiği ülke sayısını da artırmayı<br />

hedefliyor.


Fuar<br />

Iveco Bauma <strong>2013</strong>’e Katılmak İçin Hazır<br />

Iveco, 30. kez gerçekleştirilecek Bauma<br />

Uluslararası Ticaret Fuarı’nda off-road’a<br />

yönelik tüm araçlarını sergileyecek. Bauma<br />

Fuarı, inşaat ve madencilik sektörüne<br />

yönelik araçların, donanımların ve ürünlerin<br />

sergilendiği dünyanın en büyük ticaret fu-<br />

Dünyanın önde gelen birçok OEM’i<br />

Almanya Münih’te düzenlenen<br />

Bauma Fuarı’na Allison tam otomatik<br />

şanzıman donanımlı araçları ile katılacak.<br />

Fuarda, Allison Transmission ise<br />

en zorlu koşullar için geliştirdiği şanzıman<br />

seçeneklerini sergileyecek.<br />

146 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

arlarından biri. Fuar, 15-21 Nisan arasında<br />

Münih’te gerçekleştirilecek. Ziyaretçiler, Iveco<br />

standında Fiat Endüstriyel’e ait tüm araçları<br />

görme fırsatı yakalayacaklar.<br />

Küçük vanlardan 18 tekerlekli kargo araçla-<br />

Nisan ayının ortalarında, yaklaşık yarım<br />

milyon kişi Bauma <strong>2013</strong> Fuarı’nda<br />

inşaat ve madencilik araçlarındaki yenilikleri<br />

görmek için Münih’i ziyaret<br />

edecek. Dik arazilerin büyük zorluklarına,<br />

tehlikeli zeminlere ve aşırı sıcaklara<br />

rağmen üstün performans ve verim-<br />

rına, küçük kazı araçlarından 60 tonluk kazı<br />

araçlarına kadar Iveco’nun tüm off-road<br />

araçları fuarda yerini alacak. Her bir araç,<br />

çalışma alanında kabin konforundan ergonomiye,<br />

esnek çözümlere ve kötü arazi şartlarında<br />

ilerleyebilme kabiliyetine sahip. Bauma<br />

<strong>2013</strong>’te sergilenen Iveco’nun ağır ve<br />

orta sınıf araçları: AT 400 T 45 WT/P traktör<br />

çekicisi, tamamen yenilenmiş kabini, offroad<br />

ve otoyol için uygunluğuyla Yeni Trakker;<br />

<strong>2013</strong>’ün kamyonu seçilen, Euro VI AS<br />

440S50 T/P traktör versiyonuyla Yeni Stralis<br />

Hi-Way; 75 “E” ve 80 “E” donanımlı traktör<br />

versiyonuyla Eurocargo ve 8x6 ADT 30m<br />

dönebilen kabiniyle Astra Dumper HHD9.<br />

Daily de çeşitli kişiselleştirilebilme olanaklarıyla<br />

hafif araç sınıfında fuardaki yerini<br />

alacak.<br />

Sergilenen tüm araçlarda FPT Endüstriyel<br />

tarafından geliştirilen, yüksek verimliliğe sahip,<br />

düşük tüketimli ve düşük salınımlı motorlar<br />

var. Buna ek olarak hem Yeni Trakker,<br />

hem de Yeni Stralis Hi-Way’de olan HI-eSCR<br />

teknolojisi off-road maden yollarında motora<br />

kolaylık sağlıyor.<br />

Allison şanzıman donanımlı inşaat ve<br />

maden kamyonları Bauma <strong>2013</strong>’te<br />

lilik sağlamak için yatırım yapan inşaat<br />

işletmeleri, ağır yüklerini ister yüksek<br />

zirvelere isterse yerin çok altına taşısınlar,<br />

tüm görevlerinde Allison şanzımanları<br />

tercih ediyorlar.<br />

Bauma Fuarı’nda ziyaretçiler hem Allison<br />

standını ziyaret etme ve hem de<br />

Allison donanımlı araçları görme şansını<br />

yakalayacak. Ayrıca tümü Allison<br />

tam otomatik 3000 Serisi şanzıman<br />

donanımlı Mercedes-Benz standında<br />

4x4 yeraltı maden çekicisi Zetros<br />

1833, Bell standında ise yeni B25E<br />

ve B30E belden kırma kamyonları yer<br />

alacak. TEREX, TR400 ve TR60 modellerini<br />

gösterirken, Perlini DP 705 hafriyat<br />

kamyonu da Allison donanımıyla<br />

sergilenecek. Iveco standında ziyaretçiler,<br />

eski HHD8 başarısını takiben yeni<br />

tanıtılan Astra HHD9 kamyonu Allison<br />

4700R şanzıman donanımlı olarak görecekler.


Fuar<br />

Türkiye’deki Varlığını<br />

Güçlendirmeyi Hedefliyor<br />

Demiryolu teknolojilerinin lideri<br />

Bombardier Transportation,<br />

7-9 <strong>Mart</strong> tarihleri arasında İstanbul<br />

Expo Center’da düzenlenen Eurasia<br />

Rail <strong>2013</strong> Fuarı’nda Türkiye için özel olarak<br />

tasarlanan V300Zefiro’nun yanı sıra<br />

yenilikçi, ekolojik ve ileri teknolojiye sahip<br />

ulaşım çözümleri; Bombardier Zefiro<br />

yüksek hızlı tren, Bombardier Flexity<br />

2 tramvay ve Bombardier Movia sürücüsüz<br />

metroyu tanıttı. Fuarda ayrıca Bombardier<br />

Transportation’ın Türkiye’nin hız-<br />

General Electric (GE) Transportation,<br />

bugün başlayan ve iki gün sürecek<br />

olan “Eurasia Rail Demiryolu, Hafif<br />

148 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

la genişleyen demiryolu taşıma ağına uygun,<br />

Avrupa Demiryolu Trafik Yönetim<br />

Sistemi (ERTMS) uzmanlığını ve üstün<br />

teknoloji ürünü iletişim tabanlı tren kontrolü<br />

(CBTC) çözümü Bombardier Cityflo<br />

650’de katılımcılarla paylaşıldı.<br />

Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıl içinde demiryolu<br />

alanında 45 Milyar Dolar yatırım<br />

yapma kararının bölge içinde ve dışında<br />

yolcu ve yük taşıma potansiyelini büyük<br />

ölçüde arttıracağını belirten Bombardier<br />

Yeni Teknolojisi “Tempo”yu Tanıttı<br />

Raylı Sistemler, Altyapı ve Lojistik Fuarı”nda<br />

GE teknolojisinin son ürünlerinin tanıtımı yaptı.<br />

Bu sene ikinci kez katıldığı fuarda en yeni<br />

teknolojilerinden biri olan yeni nesil tren<br />

kontrol sistemi Tempo’yu da sergileyen GE<br />

Transportation’ın standı ziyaretçiler tarafından<br />

büyük ilgi gördü.<br />

İstanbul Fuar Merkezi’nde 25 binden fazla<br />

profesyonel ziyaretçiyi ve 25 ülkeden<br />

katılım gösteren 286 firmayı bünyesinde<br />

ağırlayan fuarın açılış konuşmasını Ulaştırma,<br />

Haberleşme ve Denizcilik Bakanı<br />

Binali Yıldırım yaptı. Türkiye ve dünyada<br />

konusunda sektör devlerini ağırlayan<br />

fuarda 10’uncu Hall’de çok özel<br />

bir stant ile yer alan GE Transportation,<br />

TÜLOMSAŞ’ta üretilen PowerHaul lokomotiflerin<br />

tanıtımının yanı sıra, yeni bir<br />

Avrupa Tren Kontrol Sistemi (ETCS) ve<br />

Bilgisayar Destekli Interlocking Sistemi’ni<br />

ziyaretçiler ile buluşturdu. “Tempo” adı<br />

verilen sistem, raylı sinyal çözümlerindeki<br />

yeni portföyün bir parçası olmakla beraber,<br />

aynı zamanda Avrupa Demiryolu Trafik<br />

Yönetim Sistemi (ADTYS) ve demiryo-<br />

Transportation Türkiye Bölge Satış Yöneticisi<br />

Pier Prina Mello “Türkiye demiryollarını<br />

yaygınlaştırma programı, ülkenin Avrupa<br />

ile Asya arasında köprü olan stratejik<br />

konumunu güçlendirme tutkusunun<br />

bir göstergesi. Bombardier olarak, Türkiye<br />

pazarındaki varlığımızı daha da güçlendirmek<br />

istiyoruz. 2008 yılında İstanbul’da<br />

açtığımız Bombardier Global Satın Alma<br />

Ofisi, Bombardier’in dünya pazarlarındaki<br />

projeleri için uzun vadeli işbirliği yapabileceği<br />

potansiyel Türk imalatçıları belirlemek<br />

ve geliştirmek üzere faaliyet gösteriyor.<br />

Türk tedarikçilerin Bombardier’in tedarik<br />

zincirine entegrasyonunu etkin olarak<br />

destekleyen bu ofis aracılığıyla, son 5<br />

yılda Türk tedarikçiler 10 Milyon Dolar’ın<br />

üzerinde ihracat gerçekleştirdi. Bombardier<br />

olarak, mevcut ağlardaki kısıtlamaları<br />

azaltacak, tramvay ve metrolardan hızlı<br />

tren ve demiryolu kontrollerine kadar uzanan,<br />

gelişmiş ve uzmanlığı kanıtlanmış çözümlerimizi<br />

Türkiye pazarına sunmak için<br />

sabırsızlanıyoruz” dedi.<br />

lu endüstrisi için gelinen son noktayı ve<br />

gelecekteki gelişimi de temsil ediyor.<br />

General Electric Transportation Avrupa,<br />

Ortadoğu ve Kuzey Afrika Genel Müdürü<br />

Gökhan Bayhan, “TÜLOMSAŞ ile birlikte<br />

gerçekleştirdiğimiz işbirliği neticesinde;<br />

Türkiye, Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey<br />

Afrika’nın lokomotifi olan PowerHaul’un<br />

üretimine başlandı. TÜLOMSAŞ ile olan ortaklığımızı<br />

önümüzdeki iki yılda 50 adet lokomotif<br />

üreterek büyüteceğiz. Standımızda<br />

ayrıca sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek<br />

olan Tempo sinyalizasyon sisteminin<br />

tanıtımını yapıyoruz. Tempo, ADTYS’ye<br />

uyumlu dünya çapında sistemler sağlayan<br />

GE Transportation’ın stratejisinde önemli<br />

bir dönüm noktası oluşturan dünya çapındaki<br />

lider kontrol sistemlerinden biridir”<br />

dedi. Bayhan, bakım maliyeti tasarrufu,<br />

güvenlik, güvenilirlik açısından önemli<br />

avantajlar ve kontrollü yaşam döngüsü maliyeti<br />

için tasarlanmış sinyal çözümleri sunan<br />

Tempo’nun yeni bir portföy, dağıtım<br />

esnekliği ve çevre dostu özellikler de barındığını<br />

söyledi.


Fuar<br />

Hisarlar Grup Rayda Giden<br />

Arazi Aracı Geliştirdi<br />

Hisarlar Grup bünyesinde, Türk mühendisler<br />

tarafından geliştirilen Türkiye’nin<br />

ilk yerli 4x4’ü TURKAR’ın yeni üst yapılı<br />

aracı ‘Demiryolu Hat Bakım Onarım Aracı’<br />

EMERA tanıtıldı. Hem karayolunda hem<br />

de rayda gidebilen EMERA 4x4 ile ekipler demiryollarındaki<br />

arızalara ve bakım ihtiyaçlarına<br />

kısa sürede yanıt verebilecek. En zorlu arazi<br />

ve iklim koşullarında bile kullanılabilen EME-<br />

RA 4x4, gerektiğinde vagon çekici olarak da<br />

hizmet veriyor.<br />

Türk mühendisler tarafından geliştirilen,<br />

Türkiye’nin ilk yerli 4x4’ü TURKAR’ın yeni üst<br />

yapılı aracı ‘Demiryolu Hat Bakım Onarım Ara-<br />

Siemens, hızlı tren başta olmak<br />

üzere raylı sistem ulaşım araçları,<br />

raylı sistem otomasyonu ve elektrifiasyonuna<br />

yönelik çözümlerini 7-9 <strong>Mart</strong><br />

<strong>2013</strong> tarihleri arasında düzenlenen Eurasia<br />

Rail Demiryolu Fuarı’nda tanıttı.<br />

150 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

cı’ EMERA tanıtıldı. Hisarlar Grup tarafından<br />

üretilen TURKAR EMERA 4x4, gelişmiş özellikleri<br />

ile demiryolu hatlarında meydana gelen<br />

her türlü arızanın hızla giderilmesini ve bakım<br />

ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlarken, gereken<br />

durumlar da vagon çekici olarak da kullanılabiliyor.<br />

Araç, ön ve arkasında bulunan, takılıp<br />

sökülebilen aparatlar sayesinde, raylar üzerinde<br />

de güvenli bir şekilde ilerleyebiliyor.<br />

TURKAR EMERA 4x4’ün tüm ayrıntıları ile tanıtıldığı<br />

Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı<br />

ve Lojistik Fuarı EurasiaRail <strong>2013</strong>’de bir konuşma<br />

yapan Hisarlar Grup Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Fazlı Türker, şunları söyledi:<br />

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı<br />

Binali Yıldırım ile TCDD Genel Müdürü<br />

Süleyman Karaman, Siemens standını<br />

ziyaret ederek bilgi aldı.<br />

Siemens, Yeşilköy’deki İstanbul Fuar<br />

Merkezi’nde düzenlenen Eurasia Rail<br />

Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı<br />

ve Lojistik Fuarı’nda tüm raylı sistem çözümlerinin<br />

bir arada görülebileceği yerini<br />

aldı. Siemens ayrıca fuar için, özel tanıtım<br />

aracı REcube TIR’ını da Türkiye’ye<br />

getirdi.<br />

Siemens Ulaşım ve Lojistik Sistemleri Bölüm<br />

Direktörü Cüneyt Genç; hızlı tren<br />

teknolojisinin, geliştirilmesinin uzun yılla-<br />

“Türkiye’nin ilk yerli çok fonksiyonlu arazi<br />

aracı olan TURKAR 4x4’ü ‘engel tanımayan<br />

Anadolu Dağ Keçisi’ olarak tanımlıyoruz.<br />

TURKAR 4x4’ün şasisi üzerinde geliştirilen<br />

EMERA 4x4 de, diğer modellerimiz gibi,<br />

her tür çetin arazi ve iklim koşullarında hizmet<br />

vermek üzere tasarlandı. EMERA 4x4<br />

ile demiryolu onarım ekipleri, arıza ya da<br />

bakım ihtiyacı nasıl bir coğrafyada meydana<br />

gelirse gelsin, bölgeye güvenli bir şekilde<br />

ulaşabilirler. Özel aparatları sayesinde, çetin<br />

arazi koşullarında olduğu gibi, demiryolunda<br />

da atak ve güvenli bir sürüş olanağı sunan<br />

aracımızın, saatte 30-40 kilometre hızla<br />

geri gitme özelliği de bulunuyor. Vagonların<br />

fren sistemi için kullanılan özel hava sistemi<br />

ise gerek önden gerekse arkadan vagon<br />

çekmede büyük kolaylık sağlıyor. Ray üzerinde<br />

gidebilen 4x4 araç ihtiyaçlarını yurt dışından<br />

karşılayan kamu ve özel sektör kuruluşları,<br />

artık yerli bir ürünü de güvenilir bir iş ortağı<br />

olarak kullanabilecekler.”<br />

300 Kilometreyi Aşan Trenlerini Tanıttı<br />

ra dayanan özel bir teknoloji gerektirdiğini<br />

belirterek, “Otomobil teknolojisiyle<br />

uçak teknolojisi arasında, ama uçak teknolojisine<br />

daha yakın olan bu teknolojiyi<br />

dünya üzerinde çok az sayıda firma geliştirebiliyor.<br />

Siemens, yalnızca raylı sistemlerde<br />

100 yılı aşan tecrübesiyle değil araç<br />

üretimi haricinde sunduğu sinyalizasyon<br />

ve elektrifikasyon çözümleriyle de bu firmalar<br />

arasında öne çıkıyor” dedi. Cüneyt<br />

Genç, “Sahip olduğumuz bu birikimi<br />

Türkiye’nin hızlı tren dönemine geçişinde<br />

kullanmak için çalışıyoruz. Euraisa<br />

Rail’de tanıttığımız ürün ve çözümlerimiz,<br />

bu işe ne kadar hazır olduğumuzun<br />

en net göstergesi” şeklinde konuştu.


Teslimat<br />

Karsan’ın CNG’li Otobüsleri Artık<br />

İstanbul Yollarında<br />

İETT ile 490 otobüs üretimi için 128 Milyon<br />

Euroluk anlaşma imzalayan Karsan,<br />

Bursa’daki fabrikasında ürettiği 147 adet 12<br />

metre CNG’li otobüsü İETT’ye teslim etti.<br />

Geçtiğimiz yıl 240 adet solo tip 12m CNG’li ve<br />

250 adet körüklü 18m dizel olmak üzere toplam<br />

490 adet otobüs alımı için İETT ile anlaşma<br />

imzalayan Karsan, ilk 147 adet BredaMenarinibus<br />

marka 12m CNG’li otobüsünün toplu<br />

teslimatını 23 Şubat <strong>2013</strong> günü gerçekleştirdi.<br />

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Zeytinburnu<br />

Sümer Mahallesinde başlatmış olduğu Kentsel<br />

Dönüşüm Projesi kapsamında düzenlenen<br />

törene katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,<br />

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar<br />

ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir<br />

Topbaş, eş zamanlı olarak İETT İkitelli Garajı’na<br />

video konferans sistemiyle bağlanarak otobüslerin<br />

teslimat törenini de gerçekleştirdi.<br />

Başbakan Erdoğan’a video konferans sistemiyle<br />

İkitelli Garajı’ndan bağlanan Anayasa Komisyonu<br />

Başkanı İstanbul Milletvekili Prof. Dr.<br />

Burhan Kuzu, AKP İBB Meclis Grup Başkan Vekili<br />

Mehmet Ergün Turan ve İETT Genel Müdürü<br />

Dr.Hayri Baraçlı’nın bulunduğu törende Karsan<br />

CEO’su Murat Selek de yer aldı.<br />

Konuşması sırasında; İBB’nin 2011’de başlattığı<br />

yenileme çalışması kapsamında toplam 875<br />

milyon TL değerinde 1700 adet yeni otobüs<br />

almaya karar verdiğini hatırlatan Başbakan<br />

Erdoğan, açılış ile birlikte 437 adet otobüsü<br />

hizmete aldıklarını belirtti. Başbakan Erdoğan<br />

İlk yeni Volvo FH teslim edildi<br />

İlk yeni Volvo FH, yola çıkıyor.<br />

Fransa’nın Roissy-en-France<br />

kasabasındaki Volvo Truck<br />

Center’da anahtarını teslim<br />

alan Jean-Pierre Ducournau,<br />

yeni FH serisinin ilk çekicisine<br />

sahip olmanın haklı gururunu<br />

yaşıyor.<br />

İlk Volvo FH’ın anahtarı,<br />

Paris’in hemen dışında<br />

R o i s s y - e n - F r a n c e<br />

kasabasındaki Volvo Truck<br />

Center’da teslim edildi.<br />

Oğullarıyla beraber Ducournau Taşımacılık<br />

şirketini yöneten Jean-Pierre Ducournau,<br />

teslimat töreninde yaptığı açıklamasında,<br />

“Tüm dünyada yeni Volvo FH’ı kullanacak<br />

ilk taşımacılık şirketi olmaktan hem keyif<br />

alıyoruz hem de gurur duyuyoruz. Yeni Volvo<br />

FH’ın içi de, dışı kadar etkileyici. Konforu<br />

ve direksiyon başındayken görüş açısının<br />

konuşmasında CNG’li otobüslere ve İETT<br />

Kağıthane garajında kurulumu yapılan doğalgaz<br />

dolum tesisine (Karsan’ın üretimini yapmakta<br />

olduğu 12 m. CNG’li otobüsler ve Karsan’ın<br />

İETT Kağıthane Garajı’nda kurulumunu yapmış<br />

olduğu doğalgaz dolum tesisi.) de dikkat çekti.<br />

Başbakan Erdoğan şunları söyledi; “Bu araçlardan<br />

bugün 437 tanesini hizmete alıyoruz.<br />

240 tanesinde çevre dostu denilen sıkıştırılmış<br />

doğalgaz (CNG) kullanılıyor. Bu 240 araç için<br />

de Kağıthane’de bir dolum tesisi kuruldu.<br />

Türkiye’nin en büyük CNG dolum tesisinde aynı<br />

anda 16 araca birden dolum yapılıyor. İhalesi<br />

yapılan 1700 otobüsten 637’si İBB’ye teslim<br />

edildi. Biz bugün 437 aracı daha filomuza<br />

ekliyoruz. Bu 437 otobüsün bedeli 90 milyon<br />

Avro’dur. İstanbulumuz’a hayırlı olsun.”<br />

Karsan İETT ile yaptığı sözleşme kapsamındaki<br />

490 otobüsün 147’sini teslim etmiş oldu.<br />

Karsan’ın yalın ve kaliteli üretim anlayışıyla<br />

üretilmiş, alçak tabanlı, çağdaş ve çevre dostu<br />

doğal gazlı 147 otobüs düzenlenen bu tören<br />

ardından İstanbullulara hizmet vermeye<br />

başladı.<br />

genişliği beni büyüledi” dedi.<br />

Jean-Pierre Ducournau, Volvo Kamyon’un<br />

eBay üzerinden yardım amaçlı düzenlediği<br />

açık arttırmada 150.000 Euro karşılığında<br />

sahibi olduğu yeni FH çekicisini Eylül ayından<br />

beri bekliyordu. Jean-Pierre Ducournau, yeni<br />

teslim aldığı FH için; “Gerçekten çok güzel<br />

bir çekici. Tabi ki Volvo’dan da en üstün kaliteyi<br />

bu şekilde bekliyordum. Yeni Volvo FH’ın<br />

en çok yol tutuşundan etkilendim, şüphesiz,<br />

ağır ticari araçlar sektöründeki en iyi çekici.<br />

Kamyon sınıfında olmasına rağmen, bir limuzinle<br />

aynı konfora sahip” dedi.<br />

Jean-Pierre Ducournau, açık arttırmada<br />

elde edilen gelirin Star for Life kurumuna<br />

teslim edileceği törene katılmak için <strong>Mart</strong><br />

ayında, Güney Afrika’ya seyahat edecek.<br />

Star for Life, bu bağış ile gençler arasında<br />

HIV virüsünün yayılmasını durdurmayı amaçlayan<br />

eğitim programını destekleyecek.


Teslimat<br />

Şanlıurfa İş Makinası<br />

Yatırımlarıyla Yükseliyor<br />

Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde artan yatırımların doğurduğu ihtiyacı<br />

karşılamak için hafriyat sektörünün tercihi Volvo oldu. Volvo tercihinde<br />

ortaklaşan firma sahiplerinin satın aldığı 15 adet EC210C ekskavatörden<br />

9 tanesinin teslimatı törenle gerçekleşti.<br />

Teslimat töreninde ASC Türk mühendisleri tarafından yeni makinaların<br />

kullanıcılarına Operatör Eğitimi verildi. Kabinde başlayan eğitimde önce<br />

operatörün konforunu en yüksek seviyeye çıkaran tüm özellikler anlatıldı.<br />

Her bir makina sahibinin kabin konforunu tek tek tecrübe ettiği kabin<br />

içi eğitimin ardından Volvo’nun motor teknolojisi de yeni kullanıcılara<br />

tanıtıldı.<br />

Makina başında verilen eğitimin ardından teorik eğitime geçildi ve makinalardan<br />

en iyi verimi alabilmek için gerekli bilgiler operatörlerle paylaşıldı.<br />

Bu eğitime katılan operatörler ve firma sahipleri, satın aldıkları<br />

makinayı en ince ayrıntısına kadar öğrenmekten duydukları mutluluğu<br />

dile getirerek Volvo’yu seçmekle doğru bir tercih yaptıklarını belirttiler.<br />

Cizre Nuh Filosuna<br />

11 Adet Travego Ekledi<br />

20 yıldır yolcu taşımacılığı sektöründe faaliyet gösteren Cizre Nuh Seyahat, filosunu<br />

Mercedes-Benz Travego 15 otobüsler ile güçlendirdi. Teslim alınan 11 adet<br />

Travego 15 ile tamamı Mercedes-Benz marka otobüslerden oluşan filosundaki<br />

araç sayısını 63 adede çıkardı. Cizre Nuh Seyahat bu alım ile <strong>2013</strong> yılı için planlanan<br />

alımlarını tamamladı.<br />

Mercedes-Benz Türk Pazarlama Merkezi’nde düzenlenen araç teslim törenine<br />

Cizre Nuh Seyahat Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahim Nur, Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Burak Nur, Şirket Müdürü Serdar Uzun, Koluman Gaziantep Satış Müdürü<br />

Erdal Kaş ve Mercedes-Benz Türk Otobüs Satış Kısım Müdürü Burak Batumlu,<br />

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Otobüs Finansmanı Satış Koordinatörü<br />

Tolga Sezer ve Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Otobüs Finansmanı Satış<br />

Uzmanı Kemal Üşenmez katıldılar.<br />

Teslim töreni esnasında Mercedes-Benz Türk adına bir konuşma yapan Burak<br />

Batumlu, Mercedes-Benz ve Cizre Nuh Seyahat arasında uzun yıllardır sürmekte<br />

olan verimli işbirliğinin devam edeceğine olan inancını vurgulayarak, satışı yapılan<br />

otobüslerin her iki camiaya da hayırlı olmasını diledi.<br />

154 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Mertur’dan Rekabet Gücünü<br />

Arttıran Yatırım<br />

Çayırova-Kocaeli’nde faaliyet gösteren Mertur Taşımacılık, 350 araçlık öz<br />

mal filosunu 10 Adet Ford Cargo 1838T ile güçlendirdi.<br />

Uzatılmış garanti ve 250.000 km’ye kadar bakım paketi ile satın alınan araçlar;<br />

Ford Otosan Kamyon İş Birimi Türkiye Satış Müdürü Berk Mumcu, Ford<br />

Otosan Kamyon İş Birimi Marmara Satış Bölge Müdürü Murat Bakış, satışı<br />

gerçekleştiren Nazer Otomotiv Satış Şefi Cem Akkaya tarafından; Mertur Taşımacılık<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Albayrak ile Mertur Lojistik Müdürü<br />

Saygın Yarayan’a şirket merkezinde düzenlenen bir törenle teslim edildi.<br />

Araç taşımacılığı sektörünün en büyüklerinden biri olan ve yerli araç taşımalarında<br />

pazarın yüzde 25’ini, ithal araç taşımalarında ise yüzde 75’ini elinde tutan<br />

Mertur Taşımacılık’ın Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Albayrak törende<br />

“350 öz mal tır filomuzla yılda 36 milyon km yol kat ediyor ve en az 280.000<br />

adet araç taşıyoruz. Ford Cargo çekicilerle işletme maliyetlerimizde önemli bir<br />

tasarruf sağlayarak, rekabet gücümüzü artıracağız” dedi.<br />

Ford Otosan Kamyon İş Birimi Türkiye Satış Müdürü Berk Mumcu da yaptığı<br />

konuşmada, yoğun rekabetin yaşandığı taşımacılık sektöründe Mertur’un<br />

çok doğru bir tercih yaptığını belirterek; yüksek kalitede üretilen ve düşük işletme<br />

maliyetlerine sahip Ford Cargo’ların Mertur ailesine bol kazançlar getirmesini<br />

diledi.<br />

Murat Ağır Nakliyat’tan<br />

Low-Bed Yatırımı<br />

Murat Ağır Nakliyat’a satışı yapılan Kässbohrer Low-Bed teslimatı<br />

Adapazarı fabrikada yapılan törenle gerçekleştirildi.<br />

Murat Ağır Nakliyat yetkilisi Ramazan Şimşir ve DAF-TIRSAN<br />

Otomotiv A.Ş Satış Temsilcisi Ömer Tuğlu’nun katılımı ile gerçekleşen<br />

törende, TIRSAN’ın iştiraklerinden biri olan Kässbohrer’in<br />

ürünlerini değerlendiren Ramazan Şimşir: “Kässbohrer Low-<br />

Bed’in sağlamlığının ağır yüklemelerde sağlayacağı güven ile müşterilerimiz<br />

için tercih edilen çözüm ortağı olmaya devam edeceğiz.<br />

20 adetlik araç filomuza yeni kattığımız bu ürün ile her türlü yol<br />

koşulunda ve her tip yüke uygun çözümleri müşterilerimize güvenle<br />

sunacağımız için gururluyuz” dedi.<br />

1995 yılından bu yana faaliyet gösteren Murat Ağır Nakliyat İnşaat<br />

ve Dış Tic. Ltd. Şti. ağırlıklı olarak iş makinası ve proje taşımacılığı<br />

alanında faaliyet gösteriyor.


Teslimat<br />

Ağır Hizmet Için Tercih Ediliyor<br />

Konya Selçuklu Belediyesi ve Ankara Keçiören Belediyesi ‘ağır hizmet’<br />

için MAN’ı tercih etti. Gerçekleştirilen son teslimatlarda Selçuklu ve Keçiören<br />

belediyeleri, araç filolarına 4’er adet özel donatılı TGM ve TGS<br />

serisi MAN kamyonlarını ekledi.<br />

MAN Kamyon ve Otobüs A.Ş. Kamu Satış Müdürü Taylan Aslanoğlu ve<br />

Kamu Satış Sorumlusu Murat Mertoğlu’nun evsahipliğinde gerçekleşen<br />

törenle; 3 adet tek kabinli ve 1 adet çift kabinli MAN TGM 18.250 kamyon,<br />

Konya Selçuklu Belediyesi yetkililerine teslim edildi. Yoğun kış şartlarında<br />

daha iyi hizmet verebilmek için hazırlanan turuncu renkli MAN<br />

TGM serisi araçlar, karla mücadele için özel donatılara sahip bulunuyor.<br />

Damper, tuz serici, kar bıçağı üst yapıları ile donatılan araçlara ayrıca,<br />

mıcır serici ekipman da monte edildi. Böylece, MAN TGM serisi kamyonlar,<br />

kışın kar mücadelesinde etkin bir şekilde yer alırken, yazın ise<br />

damper ve mıcır serici ile yol yapımında hizmet vererek, çok yönlü olarak<br />

kullanılabilecekler.<br />

Kış mevsimi sonrasında, ağır şartlarda bozulan yolların yapımı, onarımı<br />

ve asfalt dökme hizmetini daha iyi verebilmek için hazırlıklarını tamamlayan<br />

Ankara Keçiören Belediyesi de filosunu 4 adet 8x4 MAN TGS<br />

41.400 ile güçlendirdi.<br />

İlk Önce Umutcan Lojistik Aldı<br />

Ford Otosan tarafından, satışa sunulduğu tüm pazarların standartlarına uygun<br />

olarak tasarlanıp geliştirilen Ford Cargo 1846T çekici, Türkiye’de ilk kez Gaziantepli<br />

Umutcan Lojistik filosunu zenginleştirdi. “<strong>2013</strong> Uluslararası Yılın Kamyonu<br />

Üçüncüsü” ödülüne sahip 11 adet Ford Cargo 1846T Otomatik Vites Çekici,<br />

Ford Otosan Bölge Satış Müdürü Baran Süslü, satışı gerçekleştiren İnterteks<br />

Otomotiv’in sahibi Mustafa Dicle, İnterteks Otomotiv Kamyon Satış Genel<br />

Müdürü Kasım Akkor ve Satış Danışmanı Uğur İleri tarafından Umutcan<br />

Lojistik’in ortakları Mehmet Sadık Sak ve Ahya Gök’e törenle teslim edildi.<br />

Şirket ortaklarından Mehmet Sadık Sak törende yaptığı konuşmada, Ford Cargo<br />

1846T çekici ile test aracını kullanarak tanıştıklarını belirterek şunları söyledi:<br />

“460PS motor gücünün verdiği performans, otomatik vites ve 4 nokta havalı<br />

kabin süspansiyonunun getirdiği konforun yanı sıra, test süresince aldığımız<br />

tüketim değerlerini de rekabetçi bulduk. Ford Cargo’nun sağladığı finansman<br />

kolaylığı da kararımızı hızlandırdı ve tercihimizi 1846T’den yana kullandık.<br />

<strong>2013</strong>’e, Yeni Ford Cargo 1846T çekicilerimizin gücü ve konforuyla başlamaktan<br />

mutluyuz.”<br />

156 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Canlı Teslimatlar Güvencede<br />

Türk tavukçuluk sektörünün önde gelen firmalarından biri olan Aviagen<br />

Anadolu, teslim aldığı iki adet Volvo FM 330 6x2 kamyon ile titizlik gösterdiği<br />

teslimatlarında Volvo Kamyon’un performansına güveniyor. Türkiye’de<br />

yatırımlarına Mayıs 2001’de başlayan ve alanında dünya lideri olan Aviagen<br />

Anadolu, Türk tavukçuluk sektörünün et yönlü damızlık ihtiyacının önemli<br />

bir bölümünü kendi tesislerinde üretiyor ve dağıtımını gerçekleştiriyor. Aviagen<br />

Anadolu, Volvo Kamyon’dan teslim aldığı yeni Volvo FM 330 6x2 kamyonlar<br />

ile Türkiye’nin dört bir yanına günlük damızlık civcivlerini ulaştırmaya<br />

devam ediyor.<br />

Aviagen Anadolu, müşterilerine damızlık ve broiler üretiminde ihtiyaç duyulan<br />

sevk idare, yem, havalandırma, hijyen ve veterinerlik gibi üretime ilişkin<br />

tüm konularda sürekli ücretsiz servis de sağlıyor. Aviagen Anadolu Proje<br />

Müdürü Bülent Tanyıldızı “Aviagen Anadolu olarak yıllık 11 milyon dişi damızlık<br />

civciv üretimi yapmakta ve Türkiye’nin yıllık damızlık civciv ihtiyacının<br />

büyük bir kısmını yerel üretim olanakları ile tek başına karşılayacak kapasiteye<br />

ulaştık. Ürünlerimizi, Türkiye’nin pek çok iline ulaştırıyoruz. Lojistikte<br />

hiçbir sıkıntı yaşamamız bizim için çok önemli. Bu nedenle performansı<br />

yüksek, güçlü, kaliteli ve yakıt tasarrufu konusunda iddialı kamyonlara ihtiyacımız<br />

var. Yeni teslim aldığımız Volvo FM’lerin performansı, Volvo Kamyon<br />

ile uzun yıllar iş birliği içerisinde olacağımızın sinyallerini veriyor” dedi.<br />

Tekirdağlılar’ı Sultan’lar Taşıyacak<br />

Otokar, TETAŞ Taşımacılık’a 70 adet Sultan City teslimatı yaptı. Araçlar<br />

Tekirdağ genelinde yolcu taşımacılığında kullanılacak. Otokar yetkili bayisi<br />

Örnek Otomotiv tarafından yapılan satışın teslimat törenine Tekirdağ<br />

Valisi Ali Yerlikaya, Belediye Başkanı Adem Dalgıç, Şoförler Odası Başkanı<br />

Şenol Turan, TETAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Küçükmidil,<br />

Otokar Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül, Otokar Satış Müdürü Murat<br />

Tokatlı, Otokar Otobüs Satış Birim Yöneticisi Murat Torun ve satışı gerçekleştiren<br />

Otokar bayisi Örnek Otomotiv’in sahibi Yunus Öztepe katıldı.<br />

Düzenlenen törende konuşan Otokar Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül<br />

yeni araçların Tekirdağ halkına, Belediye’ye ve TETAŞ Taşımacılık’a<br />

hayırlı olmasını dileyerek şunları söyledi: “TETAŞ Taşımacılık filosunu en<br />

modern ve en konforlu bir şekilde yeniliyor. Tekirdağ halkına daha iyi hizmet<br />

etmek için ulaşım filosunu genişleten TETAŞ Taşımacılık’ın Otokar’ı<br />

tercih etmesi bizi çok mutlu etti. Türkiye’nin en çok satılan otobüs markası<br />

Otokar olarak bugün 70 adet Sultan Maxi City otobüsü teslim etmenin<br />

mutluluğunu yaşıyoruz. Sayın Başkanımın ve TETAŞ yetkililerinin bizlere<br />

göstermiş olduğu güven için çok teşekkür ederiz” dedi.


Teslimat<br />

Pusula Lojistik’in İbresi Ylıdız’ı Gösteriyor<br />

Urfa merkezli, uluslararası gıda maddesi taşımacılığı yapan Pusula Lojistik,<br />

yüzde 95’i Mercedes-Benz kamyonlardan oluşan araç filosunu büyütmek<br />

için yeniden Mercedes-Benz’i tercih etti.<br />

52 adet Axor 1840 LS alımı yapan Pusula Lojistik’e araçları Mercedes-<br />

Benz Türk A.Ş. Aksaray Kamyon Fabrikası’nda teslim edildi. Araçların teslimatı<br />

için düzenlenen törene Pusula Lojistik’ten firma ortağı Mehmet Nur<br />

Bahşi, Mercedes-Benz Türk A.Ş.’den Kamyon Müşteri Merkezi Grup Şefi<br />

Burçak Yetgin, Teknik Eğitmen Halil Eryılmaz ve Ramazan Karaboduk katıldılar.<br />

Tören sırasında konuşma yapan Bahşi, Mercedes-Benz’i tercih etmelerinde<br />

Mercedes-Benz Axor’ların düşük yakıt tüketiminin, yaygın servis ağının ve<br />

yüksek ikinci el değerinin etkili olduğunu söyledi.<br />

15 Adet Çekiciyi Yenigün’den<br />

Teslim Aldı<br />

Şırnak’ta faaliyet gösteren Özakman Petrol Nakliyat, araç filosunu 15 adet Ford<br />

Cargo 1838T çekici ile büyüttü. Cargo’lar, satışı gerçekleştiren Diyarbakır Otomotiv<br />

tesislerinde düzenlenen törenle, Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün,<br />

Ford Otosan Kamyon İş Birimi Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Kınay<br />

ve Diyarbakır Otomotiv’in sahibi Mahmut Odabaşı tarafından Özakman Petrol<br />

Nakliyat’ın sahibi Kamil Akman’a teslim edildi.<br />

Şirket sahibi Kamil Akman törende yaptığı konuşmada; Ford Cargo 1838T çekici<br />

tercih nedenini, “Cargo’lar, bölgedeki yol şartlarında dayanıklılığı ile dikkatimizi<br />

çekti. Bir süre test aracı olarak kullanarak denedik, düşük yakıt tüketimi de<br />

Cargo’nun cazibesini arttırdı” diye açıkladı. Akman, sözlerine şöyle devam etti:<br />

“Dayanıklılığı ve düşük yakıt tüketiminin yanı sıra Cargo’lara çok uygun kredi<br />

imkanları ile sahip olmak da bizi mutlu etti. Faaliyet gösterdiğimiz tüm güzergahlarda<br />

satış sonrası hizmetlerinin olması ise güven duygumuzu pekiştirdi. Bu<br />

nedenle Ford Cargo sahibi olmak bizim için kaçınılmaz hale geldi.”<br />

Satışı gerçekleştiren Diyarbakır Otomotiv’in sahibi Mahmut Odabaşı da, “Hizmet<br />

kalitemizi arttırmak için yatırımlarımıza devam ediyoruz” diyerek, Cargo<br />

müşterileri için tasarlanmış 3S Plaza inşaatının hızla devam ettiğini ve birkaç ay<br />

sonra hizmete açacaklarını söyledi.<br />

158 Commercial Vehicles <strong>World</strong> / Ticari Araçlar <strong>2013</strong><br />

Şirin 41 Çekiciyle 41 Treyler Aldı<br />

Yurtiçi ve yurtdışında lojistik hizmeti veren Konya’nın köklü firmaları<br />

arasında yer alan Şirin Nakliyat Şirketler Grubu, filosuna 41 adet MAN<br />

TGS 18.400 4X2 BLS E5 LX çekici ve 41 adet Serin kuruyük treyler ile<br />

güçlendirdi. Yurtdışında başta Ukrayna, Beyaz Rusya, Rusya olmak üzere<br />

genel Avrupa ülkelerine çalışan Şirin Nakliyat Şirketler Grubu, 150<br />

adetlik çekici 200 adetlik de treyler filosu hedefliyor.<br />

Serin Treyler’in merkez fabrikasında düzenlenen törene Şirin Nakliyat<br />

Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Şirin, Serin Treyler Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Recep Serin, SERİN MAN Satış Müdürü Mahir Kasapoğlu<br />

ve SERİN MAN Satış Temsilcisi Mustafa Heybetli katıldı.<br />

<strong>2013</strong>-2014 yılı için 66 adet çekici ve treyler daha katarak öz varlık araç<br />

sayılarını 150 araca, treyler sayılarını ise 200 adede çıkarmayı hedeflediklerini<br />

belirten Şirin Nakliyat Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi<br />

Mehmet Şirin “Yapmış olduğumuz MAN çekici ve SERİN treyler yatırımında<br />

ki en önemli belirleyici unsurun Serin markasına olan inanç ve<br />

itimadımızdır. Yıllardır kullanmakta olduğumuz Serin marka treylerin<br />

sorunsuz, düşük bakım maliyeti, ikinci el değeri ve üretimde kullanılan<br />

malzeme ve teknoloji gibi unsurları ve de üretmiş olduğu yeni kuruyüklerin<br />

yükü sızdırmayacak özel bir dizayna sahip olması ve darbelere dayanıklı<br />

olmasının yanı sıra hafifliğini de göz önüne aldık” dedi.<br />

Konya Çelik Otomotiv’den<br />

Rekor Teslimat<br />

Anadolu Isuzu Konya 3S Bayisi Çelik Otomotiv, Konya’da faaliyet gösteren<br />

Yasemen Sözdemir ve Sedan Turizm’e yaptığı 24 adetlik D-Max<br />

pickup satışı ile <strong>2013</strong> yılına hızlı girdi. Rekor filo satışı ile Konya’da bir<br />

ilke imza atan Çelik Otomotiv, Isuzu D-Max’leri düzenlenen bir törenle<br />

teslim etti. Törende konuşan ve D Max’i üstün güvenlik ve konfor özellikleri,<br />

ekonomik yakıt sarfiyatı ve düşük bakım maliyetleri avantajları<br />

nedeniyle tercih ettiklerini belirten Yasemen Turizm A.Ş. sahibi Abdurrahman<br />

Perhiz “Güçlü marka, Güçlü bayi deyince tercihimiz elbetteki<br />

D- Max” dedi.<br />

Isuzu Bayisi Çelik Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çelik de<br />

yaptığı konuşmada, Yasemen, Sözdemir ve Sedan Turizm’e yeni D-Max’i<br />

tercih ettikleri için teşekkür ederek, sadece satıcı ve alıcı olarak değil,<br />

karşılıklı işbirliğiyle kazanan iki dost olarak müşterileriyle kurdukları<br />

güvene dayalı ilişkilerin artarak devam edeceğini söyledi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!