Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü
Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü
Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
[)I:MOIX)KOS<br />
ğunu bildirmiş: Demophon alevler içinde bütün<br />
dünya bağlarından kurtulup temizlenerek<br />
tanrı olacakmış; şimdiyse bir ölümlü olarak<br />
kalmış.<br />
Başka masallara göre, Demophon'un erkek<br />
kardeşi Triptolemos tanrının evlatlıgıymış.<br />
Triptolemos kanatlan bulunan sihirli bir<br />
arabayla bütün dünyayı dolaşıyor, insanlara<br />
tarla bakımını ve Demeter tapımını ögretiyormuş.<br />
Anlatıldığına göre, tanrı kadının<br />
kendisi Keleos'la oğullarına Eleusis'teki Demeter<br />
tapınağını kurmak öğüdünü vermiş.<br />
Bu tapınağın mysteria denilen gizli tapımı<br />
bütün eskiçağ boyunca büyük bir saygı görüyordu"<br />
(Eleusis, Keleos, Metaneira, Triptolemos).<br />
Demeter'in İasion adlı bir ölümlüyle macerası<br />
da anlatılır. Bu macera tanrıçaların ölümlü<br />
erkeklerle sevişmelerine bir örnek olarak<br />
gösterilir (Od. V. 125) ve İasion'dan zenginliği,<br />
bolluğu simgeleyen Plutos adlı bir oğlu<br />
olur (İasion, Plutos).<br />
Atina'da her ekim ayında yalnız kadınların<br />
katıldıkları "Thesmophoria" bayramı kutlanır<br />
ve iki tanrıçaya da "thesmophoriai" yani yasa<br />
getiren, insanlara doğal yasaları öğreten<br />
tanrıçalar denirdi. Aristophanes "Thesmophoria<br />
Bayramını Kutlayan Kadınlar" adıyla<br />
bir komedya yazarak, kadınların nasıl bu gizli<br />
törenler sırasında kadın düşmanı Euripides'i<br />
suçladıklarını sahneye koymuştur.<br />
Roma'lılann tapındıkları Ceres Demeter'den<br />
pek farklı değildir. Oysa Demeter'le<br />
Anadolu'nun bereket tanrıçası Kybele arasında<br />
hemen de hiçbir ilişki kurulamaz.<br />
Demeter'e yazılmış birçok övgüler vardır.<br />
Bunların en önemlilerinden biri Homerik denilen<br />
bir hymnos'tur, biri de İskenderiye'n şair<br />
Kallimakhos'tandır.<br />
Demodokos. Bunca bin dizelik Homeros<br />
destanlarında öylesine usta bir ya da birkaç<br />
ozanın sesini, sözünü dinler de, bir tekinin<br />
adını öğreniriz yalnızca, o da Demodokos'tur.<br />
Demodokos Phaiak kralı Alkinoos'un<br />
sarayında görevli ozandır. Adından da<br />
belli olduğu gibi demos; halkla ilişkilidir. Bu,<br />
ozan, halka söyler, halktan saygı görür; değerlidir,<br />
halkın saydığı ve sevdiği bir kişidir.<br />
Odysseus kendisi şöyle tanımlar ozanı (Od.<br />
VIII, 478 vd.):<br />
Ozanlar saygı görürler ve değerli bilinirler<br />
bu yeryüzünde yaşayan tekmil insanlar<br />
arasında,<br />
çünkü Musa öğretmiştir onlara ezgi<br />
söylemeyi,<br />
Musa çok sever ozanlar soyunu.<br />
Kral Alkinoos da hiçbir şöleninden eksik etmez<br />
onu, şölene oturulacak mı, hemen çağırır<br />
(Od. VIII, 44 vd.).<br />
Gelince altın çivili bir koltuQa oturturlar<br />
ozanı, yemek dolu bir masa çekerler önüne,<br />
sazını asarlar başının üstünde bir çengele ve<br />
şölende, oyunda, bedenin de, ruhun da devineklerini<br />
yöneten bu ozandır (Od. VIII, 261<br />
vd.).<br />
Ozan Demodokos birkaç kez sahneye çıkıp<br />
ezgi söyler. Odysseia'da, Ares'le Aphrodite'nin<br />
aşklarını söyler (Od. VIII, 267 vd.), ve<br />
Troya savaşını söyler, destanlık yiğitleri anar,<br />
o sıra Odysseus duygulanır, kimliğini açığa<br />
vuracak bir dilekte bulunur, şöyle der ozan<br />
(Od. VIII, 487 vd.):<br />
Daha çok sayarım, Demodokos, seni tekmil<br />
ölümlülerden.<br />
Sanatı ya Musa öğretti sana, ya da Apollon.<br />
Ne güzel söyledin Akha'larm destanını,<br />
olduğu gibi,<br />
neler yaptıklarını ne güzel söyledin,<br />
nelere katlandıklarım, neler çektiklerini.<br />
Haydi şimdi geç başka bir konuya,<br />
şu tahta at olayını anlat şimdi bize,<br />
Athena'nm yardımıyla Epelos yapmıştı onu<br />
hani,<br />
getirmiş Akropolis'e dayamıştı tanrısal<br />
Odysseus da kurnazca,<br />
llyon'u yıkacak adamlarla doluydu içi.<br />
Anlatabilirsen bunları, getirip bir biçimine,<br />
bundan böyle tekmil insanlara ben de<br />
diyeceğim ki:<br />
Tanrı sevdi onu, tanrısal bir şiir bağışladı<br />
ona.<br />
Odysseus'un da yiyordu içi içini,<br />
yanaklarım ıslatıyordu kirpiklerinden sızan<br />
yaşlar...<br />
Yalnız Alkinoos farkına vanr Odysseus'un<br />
ağladığının, susturur ozanı ve sorar konuğuna<br />
niçin acı gözyaşları döktüğünü "dinlerken<br />
Argos'luların ve İlyon'un başına gelenleri".