11.04.2013 Views

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

APOLLON<br />

ha yoktur, ama hiçbir şair de Aphrodite'yi<br />

Midilli'li kadın şair Sappho kadar güzel dile<br />

getirmemiştir.<br />

Apollon. İlkçağda Yunan denilen varlıkla<br />

Akdeniz çevresindeki uygarlık topluluğuna<br />

bir yenilik gelmiş olduğu su götürmez bir gerçektir.<br />

Bu olaya geçen yüzyılda bir ad da takıldı,<br />

Yunan mucizesi dendi. Mucize gibi gerçeküstü<br />

bir terim kullanılması, bu olayın nedenlerinin<br />

de, kökenlerinin de o zamanlar<br />

pek aydınlanamamış olmasından, kısacası bilgi<br />

yoksulluğundan gelmekteydi. Yunandan<br />

kalma yapıtların, özellikle yazı tanıtlarının<br />

çokluğu, bunların Batı uygarlığının bir başlangıcı<br />

diye karşımıza çıkması ve gerek doğa,<br />

gerekse insan üstüne düşüncesinin o günden<br />

bugüne kesintisiz olarak süregelmesi bu olayın<br />

bir başlangıç sayılmasına yol açmış, bilimi<br />

bir çeşit yetinmeye götürmüş, bir çeşit coşku<br />

ile asıl yolu olan inceleme, daha öncesini arama<br />

ve anlama çabasından saptırmıştır. Ne<br />

var ki o gün bugün çok ileri gidilmiş ve elde<br />

edilen bulgularla olayın hiç de mucize olmadığı,<br />

akılla algılanabilecek tutarlı tarihsel bir süreç<br />

olduğu anlaşılmaya başlanmıştır. Bilimin<br />

de bugün asıl coşkusunu yaratan neden, mucizeyi<br />

aydınlatmak yolunda sayısız ipuçlarının<br />

hemen hepsinin Anadolu topraklarında bulunması,<br />

aydınlığın bir kez daha "Anadolu"<br />

denilen güneşin doğduğu ülkeden gelmiş olduğunu<br />

gösterir. İpuçlarını izlemek, bulguları<br />

çoğaltmak ve değerlendirmek durumundayız<br />

bugün. Bundan ötürüdür ki yeni bilimsel gerçeklerin<br />

ışığında yeni yorumlar yaparak denemelerimizi<br />

önermekten daha ileri gidemeyiz.<br />

Ama bu da az çekici bir iş değildir.<br />

Böyle bir denemeyi bu sözlükte Apollon<br />

tanrının kökenleri ve kişiliği üstüne yapmak<br />

istiyoruz. Bu tür denemelere bizden önce girişenlerden<br />

esinlenerek ve elimizdeki bilgi ve<br />

görgülerden faydalanarak Apollon'un bir<br />

Anadolu tanrısı olduğunu tanıtlamaya çalışacağız.<br />

Friedrich Nietzsche'nin "Tragedyanın Doğuşu"<br />

adlı eserinde yaptığı Yunan varlığı üstüne<br />

yorum bugün de geçerlidir sanıyoruz.<br />

Yalnız tragedyada değil, ilkçağın Yunan<br />

denilen yaratıcılığında birbirinden ayrı iki<br />

öğeyi ayırmak doğru olsa gerek: Bu yaratıcı­<br />

lık iki tanrının simgelediği iki karşıt varlığın<br />

birleşmesinden doğmuştur. Bu iki tanrı da<br />

Apollon'la Dionysos'tur. Apollon aydın, durgun,<br />

ölçülü gücü simgeler, ışıktır, doğayı görme,<br />

varlığı akılla algılama ve akıl yetisine dayanan<br />

yöntemlerle biçimlendirme gücü ve yeteneğidir,<br />

Apollon plastik sanattır, ama aynı<br />

zamanda da öngörmedir, anlama ve kavramadır,<br />

ışığın doğayı bir projektör gibi aydınlatıp<br />

karanlık kalan sırlarını çözümlemesidir.<br />

Ama bu güç, insanı bir seyirci ve bir taklitçi<br />

olmaktan da ileri götüremez, yaratıcılık insanın<br />

doğaya bir başka türlü coşkuyla karışmasını<br />

şart koşar, karanlık güçlerin gizemine ermesini.<br />

İşte bu gücü de Dionysos, şarap tanrı<br />

simgeler. Dionysos doğanın kendisi değil, bir<br />

ana tanrıça değil de, insana doğayla birleşmeyi<br />

sağlayan bir araçtır sanki. İnsan için düşünülmüş,<br />

yaratılmış bir tanrıdır. Nitekim insan<br />

dişisinden doğmadır, insana karışır ve insan<br />

çilesini çeker, ta ki taşkın gücünün ne<br />

denli bir nimet olduğunu anlatabilsin insana.<br />

Dionysos'un doğudan geldiğini, Anadolu'dan<br />

çıkıp Yunanistan'a güç bela girebildiğini efsane<br />

bağıra bağıra dile getirir. Nietzsche'nin<br />

Yunan varlığına özgü en şaşırtıcı yapıtı saydığı<br />

tragedyayı bağışlayana kadar akla karayı<br />

seçmiştir bu tanrı. Ama Apollon, durgun akıl<br />

gücü, bütün dallan ve bunları esinleyen perileriyle<br />

Apollon öz Hellen varlığı sayılırdı,<br />

Nietzsche'nin de bundan şüphesi yoktur herhalde.<br />

Delphoi tanrısı Apollon bunca bilicilik<br />

merkezleri, tapınakları ve efsaneleriyle özbeöz<br />

Yunan, yani Yunanistan kökenliydi. Bu<br />

yanlışlığı bilim Homeros'tan başlamak üzere<br />

metinleri iyice okumamış olduğu için işlemiştir.<br />

Arkeolojinin katkıları da eklenirse, gerçeğin<br />

gün ışığına yakında çıkacağı umulur. Bizimkisi<br />

yalnız bir deneme.<br />

' (1) ADI VE EK ADLARI. Apollon adının Yunanca<br />

olmadığı artık herkesçe bilinir. Ama<br />

asıl kaynağı bugüne kadar açıklanamamıştır.<br />

Acaba bu ad, kimi Hitit yazıtlarında rasgelinen<br />

Apulunas tanrının adıyla bir olmasın? İlkçağdan<br />

beri bu adın köken ve anlamını açıklamak<br />

için boşuna çabalar gösterilmiş: "Apollon"<br />

yani cezalandırmak, ya da "apello" defetmek,<br />

kötülüğü önleyip korumak anlamına<br />

gelen fiillerden, ya da başka kökenlerden tü-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!